• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2 : TÜRKĐYE'DE BAĞIMSIZ DENETĐM ĐLE ĐLGĐLĐ

2.5. Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve

2.5.1. Bağımsız Denetim Kavramı ve Yararları

Bağımsız denetim, ortakların ve yardımcı kuruluşların hesap ve işlemlerinin bağımsız denetim kuruluşlarınca görevlendirilen yetkili denetleme elemanları tarafından, bu kuruluşlar adına, denetleme ilke, esas ve standartlarına göre incelenmesi ve bu inceleme sonuçlarına dayanılarak düzenlenmiş mali tabloların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının tespiti ve rapora bağlanmasıdır. (Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.2.)

Bağımsız dış denetimin sağladığı yararlar, genel olarak denetleyen firmaya sağladığı yararlar, denetlenen firma ile ilişkisi olabilecek üçüncü kişilere ve para ve sermaye piyasalarına sağladığı yararlar olmak üzere üç ana grupta toplamak mümkündür. 2.5.1.1. Denetlenen Firmaya Sağladığı Yararlar

Özellikle gelişmekte olan ülkelerde ve ülkemizde birçok işletmenin muhasebe uygulamasının yetersiz oluşu, muhasebenin enflasyon baskısının yoğun olduğu dönemlerde sermayenin korunması işlevini yerine getirememektedir. Yöneticilerin, gerek prestij, gerekse ortakların tatmini gibi nedenlerle işletmelerinin olduğundan daha karlı görünmesi isteğinde oldukları gözlemlenmektedir. Diğer yandan bazı kurumlarda yüksek oranlı kar dağıtımı için gelen baskılar da, karların fiktif olarak yüksek hesaplanmasına ve dolayısıyla aşırı vergi ve kar dağıtılmasına neden olabilmektedir. Bu tür uygulamalar işletmelerde oto finansman oranını düşürmekte, hatta bazı yıllarda reel olarak işletmelerde sermaye birikiminin negatif olmasına yol açabilmektedir. Dış denetim, bir işletmenin muhasebe kayıtlarında ve mali tablolarında yapılan önemli hataları ortaya çıkarır. Her ne kadar suistimalleri bulmak dış denetimin temel amacı

değilse de yapılan incelemeler ayrıntılı ve her alanı kapsadığından önemli yanılma ve yanıltmaların ortaya çıkması mümkündür.

Denetçi böyle bir olayın varlığını saptadığı zaman yönetime hemen bildirir. Yapılması olası hata ve hilelerin önüne geçilebilmesi için gerekli olan iç kontrol sistemi, işletmenin bir parçası olması nedeniyle bazı durumlarda kendisinden beklenen fonksiyonları yeterince yerine getirememektedir.

Denetçi, denetimine başlamadan önce işletmenin muhasebe ve iç kontrol sistemlerini inceler. Đncelemeleri sırasında mevcut aksaklıkları, iç kontrolün yetersiz ya da hiç olmadığı alanları saptar. Bu bulguların ışığı altında neler yapılması gerektiği konusunda yönetime önerilerde bulunulur. Böylece dış denetim yönetiminin daha güçlü ve başarılı olmasını sağlar.

Đşletmelerin el değiştirmesi, birleşme ve tasfiye durumlarında veya yönetimin değişmesi durumunda ilgili taraflarca işletmenin gerçek mali durumunu saptamak çok önemlidir. Bu saptamanın işletmeden bağımsız ve uzman bir denetçi tarafından yapılması, ilgili tarafların rasyonel karar almaları sağlayacaktır.

Günümüzde işletmelerin tek amaçlarının kar elde etmek olmadığı, bunun yanında topluma karşı sosyal, sorumlulukları bulunduğu kabul edilmektedir. Modern işletmelerde yönetim yalnızca mal sahibine değil diğer sosyal gruplara karşı da sorumlu kabul edilmektedir. Bu sosyal sorumluluk karşısında mümkün olan en yüksek kazancı sağlamak yerine, kazancı bir amaç olarak değil, sonuç olarak gören bir işletme görüşü gelişmeye başlamıştır.

Đşletmelerin büyüyen sorumluluklarını ne ölçüde yerine getirebildiğinin toplum tarafından değerlendirilebilmesi için, güvenilirliği sağlanmış mali bilgilerin kamuya açıklanması gereklidir.

2.5.1.2. Denetlenen Firma Đle Đlişkisi Olan Üçüncü Kişilere Sağladığı Yararlar

Yukarıda incelemeye çalıştığımız kesimlerin dışında, çoğu işletmelerle dolaylı olarak ilgilenen diğer ilgililer de bulunmaktadır. Bu taraflar da işletmelere ait mali bilgilerin doğruluk ve güvenilirliğiyle ilgilenmektedirler.

Ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerin önemli sorunlarından birisi de işçi - işveren ilişkileridir. Đşveren, yüksek işçi ücretlerinin üretim maliyetlerini yükselttiğini ve bunun sonucu olarak yüksek fiyatlar nedeniyle ülke ekonomisinde istikrarın bozulduğunu ileri sürmektedirler. Diğer taraftan işçi kesimi ise, bu görüşlerin tersine ücretlerin düşüklüğünü ifade etmektedirler. Taraflar arasında denetçi tarafından incelenmiş ve onaylanmış mali tablolar esas alınırsa, böylelikle tarafların birbirlerini suçlama nedenleri ortadan kalkacağı gibi, sorunlar daha kolay çözümlenebilecek ve ekonomide huzurlu bir çalışma ortamı sağlanabilecektir.

Ayrıca, günümüzde işletmelere ait mali bilgilerle okullar, çeşitli kamu ve meslek kurumları da değişik amaçlarla ilgilenmektedirler. Bu kuruluşların araştırma ve çalışmalarının sağlıklı bir biçimde sonuçlanmasının gerçekleşmesi de işletmeler tarafından kamuya açıklanan bilgilerin doğru ve güvenilir olmasına bağlıdır.

2.5.1.3. Ekonomiye Sağladığı Fayda Açısından Bağımsız Dış Denetim

Kamunun aydınlatılması amacıyla işletmeler tarafından açıklanan mali tabloların, işletmenin gerçek durumunu doğru ve güvenilir bir biçimde yansıtıp yansıtmadığının anlaşılması ancak bağımsız dış denetimle mümkün olur. Đşletmelerin dış denetimi, sermaye piyasasının sağlıklı ve güven içerisinde işlemesi ve gelişmesi için zorunludur. Sermaye piyasasının gelişmiş olduğu ülkelerde bağımsız dış denetim kurumları gelişmiştir. Hatta bağımsız dış denetim kurumları, gelişmiş olduğu için sermaye piyasası gelişmiştir denebilir.

Dış denetimin esas amacı olmamakla birlikte, dış denetim devletin vergi gelirlerinin arttırılmasında ve vergi sorunlarının çözülmesinde de olumlu katkılarda bulunmaktadır.

Bir ekonomide tüm mal ve hizmet üreten birimleri kapsayacak şekilde belgeleme ve kayıt düzeninin kurulması ekonomik ilişkilerin sağlıklı işlemesi açısından büyük bir önem taşır, belge ve kayıt düzeninin sağlıklı bir biçimde kurulmasında olumlu katkıları olacağına inandığımız dış denetim uygulaması, bu yolla bu alandaki noksanlıkları minimum düzeye indirilebilecek bir faaliyet olarak değerlendirilebilir.

Ülkelerde bankaların gereksinim duyduğu en önemli konu kredi isteyen işletmeler tarafından bankalara verilen mali tablolardaki bilgilerin güvenilirliğinin, sağlanmasıdır. Bankalar, kredi talebinde bulunan işletmelerin mali tablolarının güvenilirliğini kontrol etmek amacıyla istihbarat örgütleri kurmuşlardır, bu yöntem hem bankaya hem de kredi talebinde bulunan işletmelere ek yükler getirmekte ve aynı zamanda kredi sisteminin ağır işlemesine neden olmaktadır. Bu nedenle, dış denetim sağlıklı kredi düzenin kurulması, işlemesi ve geliştirilmesi bakımından büyük yararlar sağlar.

Uluslararası ekonomik ilişkiler açısından da dış denetim hem yeni ilişkilerin kurulmasına yardımcı olabilir, hem de kurulmuş ilişkilerin sürekliliği ve gelişimi için büyük yararlar sağlayabilir. Uluslararası kredi veren finansal kurumlar, kendileri tarafından kredilendirilen projeler için kredi verdikleri işletmelerin dış denetimlerinin yapılmasını zorunlu tutmaktadırlar. Son zamanlarda ülkemizde de söz konusu yabancı finans kurumları, kendisinden kredi talebinde bulunan işletmelere ait mali tabloların dış denetiminin yapılmış olmasına özellikle dikkat etmektedirler.

Son yıllarda gerek diğer ülkelerde gerekse ülkemizde yoğun bir biçimde karşılıklı sermaye hareketleri gözlemlenmektedir, ancak yabancı ülkelerde yatırım yapmak isteyen kişi ya da kuruluşlar, yatırım yaptıkları işletmelerden, işletmenin faaliyet dönemleri sonunda muhasebe ve mali tablolarının dış denetiminin yapılmasını talep etmektedirler. Etkin bir dış denetim uygulamasının varlığı, uluslararası karşılıklı yatırımların harekete geçmesinde, karar vereceklere olumlu yönde etkisi olacağı açıktır.