• Sonuç bulunamadı

Finansal sistemde tasarruf sahibi olarak adlandırılan fon arz edenler, tasarruflarının âtıl kalmaması için yatırım yapmak isteyeceklerdir. Yatırımlardan gaye, birikim üzerinden kazanç sağlamaktır. Yatırımcılar bu yatırımlarının kazanç ettiklerini görmeyi arzular. Yatırımcıların birikimlerin elde ettikleri kazanç “katma değer” olarak ifade edilebilir.

Katma değer olarak ifade edilen yatırımlardan elde edilen kazancın tahmin edilebilmesi için iki yöntem mevcuttur. Bunlar; Yatırım Net Getiri Oranı (Net Return on Investment) ve Artık Gelir (Residual Income) metotlarıdır.

Artık gelir genel tanımıyla; vergi sonrası net kârdan (NOPAT) özsermaye maliyeti ile özsermaye değerinin çarpımının çıkarılması sonucu elde edilmesi beklenen farktır.

Bu fark aĢağıdaki gibi formüle edilebilir;

RI

t= X t - r BV t −1

29 RIt : t dönemine ait artık gelir

Xt: Vergi sonrası net kâr

BVt-1: t-1 dönemine ait defter değeri (özsermaye değeri) r: özsermaye maliyeti

Artık gelir, muhasebe açısından ele alındığında sermayenin gerekli getirisini aĢan muhasebe gelirinin bir ölçüsüdür (O‟hanlon ve Peasnell, 2002: 229-244).

Artık gelir, iĢletmelerde performans ölçüm aracı olarak kullanılmıĢtır. Tabi performansın değerlendirilebilmesi Artık Gelir Değerleme Modelleri (RIM) ile gerçekleĢtirilmiĢtir. Artık Gelir Değerleme Modelleri, 20.yüzyılın ikinci yarısından sonra özellikle yönetim muhasebesi alanında akademik çalıĢmalarda yer almıĢken, son yıllarda artık gelir; muhasebe finansmanı, finans matematiği ve ekonomik modelleme gibi farklı alanlarda yaygınlığını arttırmıĢtır. Bu alanlarda Magni, Peccati, Stewart gibi bazı yazarların bu konuya yönelmeleri bu kanıyı güçlendirmektedir. Artık gelir metodunun ana teması, kapsamlı gelir gider tablosunda bulunan diğer finansman kaynaklarının maliyetlerinin yer almasına karĢın, Ģirkete yatırılmıĢ öz sermaye için bir maliyetin yer almamasıdır. Bundan dolayı, herhangi bir maliyet belirlenemeyen özsermaye için yapılan bu harcamayı net gelirden çıkardığımızda arada kalan fark

“katma değer” olarak adlandırılır (Yavuzarslan, 2007: 3).

Artık gelir değerleme modeli (RIM), muhasebe verilerini firma değerine entegre etme imkânı sunmaktadır. Bu yöntemin son yıllarda yaygınlaĢmasının sebeplerinden birisi de yöntemin firma değerini ve özsermaye maliyetini tahmin etmesidir. Artık gelir değerleme modeli (RIM), firma defter değerinin ve beklenen artık gelirin bugünkü değerinin toplamını ifade eder, yani gelecekte beklenen artık geliri tahmin imkânı sağladığı için RIM uygulamaları stratejik önem kazanmıĢtır (Cheng, 2005: 1-3).

Bu model, potansiyel olarak ölçek sorunlarına maruz kalacağı için, ROE (Özsermaye Kârlılığı), öz sermayenin defter değeri ile ölçülen artık gelir veya ROE ile özkaynak maliyeti arasındaki fark üzerine odaklanmaktadır. Bu amaçla, RIM Modeli ile ilk önce, değer yaratmanın ve değer kaydetme süreçlerinin, özsermayenin defter değeri ile ölçeklendirilen artık kâr üzerindeki etkisini yani özsermaye anormal getirisini (ROE) araĢtırır. Daha sonra, anormal ROE'nin ekonomik ve muhasebe belirleyicilerinin RIM'e entegre edilmesinin firma değerini açıklama kabiliyetini artıp artırmadığı incelenir (Cheng, 2005: 1-3).

30 RIM modeli, tarafsız ve objektif muhasebe bilgileri çerçevesinde gerçekleĢtirilmektedir. Muhasebe bilgilerinin objektif olması durumunda, doğru bir rekabetten söz edilecek ve ROE (Özsermaye Kârlılığı) Özsermaye maliyetine eĢit olacaktır. Ancak muhasebe verilerinin objektif olmaması durumunda, doğru bir rekabet söz konusu olmayacak ve buna bağlı olarak da, ekonomik rantlar ortaya çıkacak ve ROE sıfırdan farklı olacaktır. ROE, ekonomik getiri oranından farklıdır, firma mükemmel rekabet altında olsalar bile sıfır olmayabilir.

Artık gelir temelli değerleme iliĢkisi (Residual Income-Based Valuation Relationship=RIVR) ise, ekonomik değerin, defter değerinin ve beklenen gelecekteki artık gelirlerin ileriye yönelik birbirinden nasıl etkilendiğini gösteren iliĢkidir. RIVR'a göre, t dönemindeki özkaynakların ekonomik değeri, t zamanındaki hissedar fonlarının defter değerine ve gelecekteki tüm artık gelirlerin bugünkü değerine eĢittir.

RIVR= Vt - At

Vt::t dönemindeki özkaynakların ekonomik değeri At :t zamanındaki fonların beklenen değeri

Artık Gelir Defter Değer ĠliĢkisi (Residual Income Book Value Relationship=RIBR) ise,

Hissedarların fonlarının defter değeri, daha önce iĢine ortaklık yapmıĢ olan kaynakların değeri ve geçmiĢteki artık gelirleri arasındaki iliĢkiyi verir. Bu iliĢki aĢağıdaki gibi formüle edilebilir;

Bu iliĢki, ekonomik değer, defter değeri ve RIVR (Residual Income-Based Valuation Relationship) tarafından verilen beklenen gelecekteki artık gelirler arasındaki Ģu andaki iyi bilinen iliĢkinin geri görünüĢlü bir karĢılığıdır.

RIBR ve RIVR formüllerinin her ikisini de kapsayarak geniĢletilmiĢ EVC ( Excess Value Created) aĢağıdaki gibidir:

Anlatılan ifadelerden d yola çıkılarak RIVR ( Vt – At ) ve RIBR ( At - U0t ) formülleri yerine kullanılacak aĢağıdaki formül her iki ifadeyi de kapsayacaktır.

V

t

= A

t

-

U0t

EVC

0t

= V

t

− U

0t

= (V

t

− A

t

) + (A

t

− U

0t

)

31 Bu formülde iki kısım söz konusudur;

I. kısımda, zaman 0 ve zaman t arasında ortaya çıkan artık gelirlerin t zamanındaki terminal değeri. Bu, fonların fırsat maliyeti de dâhil olmak üzere hissedarlar tarafından yatırım yapılan sermayenin terminal değeri üzerindeki hissedar fonlarının defter değerinin t zamanındaki fazlalığa eĢittir (At - U0t). Bu fazlalık, 0 ile t arasındaki aralıkta teslim edildiği için muhasebe sistemi tarafından tanınan EVC'nin performansla temsil edilen bileĢeni olarak karakterize edilebilir.

II. kısımda, O tarihten sonra ortaya çıkması beklenen artık gelirlerin t zamanındaki bugünkü değeri. Bu, t zamanında t (Vt - At) ortakların ekonomik değerinin defter değerinden fazla olmasıdır. Bu miktar, EVC'nin muhasebe sisteminin henüz tanımadığı o zamana ait beklenen gelecekteki performansıyla temsil edilen bileĢeni olarak nitelendirilebilir. Bu, EVA uygulayıcılarının MVA olarak adlandırdıklarına karĢılık gelmektedir.

RIVR, Vb- Ab> 0 olduğunda piyasa, gelecekteki artık gelirlerin bugünkü değerinin (birlikte alındığında) pozitif olduğuna inandığını ima eder. BaĢka bir deyiĢle, gelecekteki artık gelirin ortalama olarak olumlu olmasını beklemektedir. Bu durumda, pozitif artık gelirlerin varlığı, hissedar değerini korumak için kendi baĢına yeterli olmayabilir veya daha doğrusu negatif EVC ile sonuçlanabilir. Vb - Ab < 0 olduğunda ise piyasa, beklenen artık gelirin olumsuz olması tahmin edilir ki, bu da yatırımcı için arzu edilen bir durum değildir (O‟hanlon and Peasnell, 2002: 229-244).