• Sonuç bulunamadı

Arap Alfabesinin Kullanıldığı Tarihî Türk Lehçelerinin (Karahanlı

1.5. Türkçenin Ünsüz Sisteminin Tarihî Gelişimi ve Tarihî Türk Lehçelerinin Ünsüz

1.5.1. Türkçenin Ünsüz Sisteminin Tarihî Gelişimi

1.5.1.1. Tarihî Türk Lehçelerinin Ünsüz Varlığı

1.5.1.1.3. Arap Alfabesinin Kullanıldığı Tarihî Türk Lehçelerinin (Karahanlı

Oğuz Türkçesi) Ünsüz Varlığı

Türklerin Müslümanlığı kabulü ile Araplarla daha yakın sosyal ve kültürel bağlar kurulmaya başlamıştır. Bu yakınlaşma, zamanla, Türklerin kullandıkları alfebeleri terk ederek Arap alfabesini kullanmaya başlamaları sonucunu da doğurmuştur. Yaklaşık X. yüzyıldan itibaren Arap alfabesi tedricen -çünkü Uygur alfabesi de Arap alfabesiyle birlikte uzunca bir süre kullanılmaya devam etmiştir- Türkler tarafından kullanılmaya başlanmıştır. XI. yüzyıl Karahanlı Türkçesi metinlerinde kullanılan Arap alfabesinde şu ünsüz hafler yanlarındaki ünsüz sesleri karşılamak üzere kullanılmaktadır: b ( ﺏ ), c ( ﺝ ), ç ( ﺝ ), d ( ﺩ ), ḍ ( ﺫ ), g ( ﻚ ), ġ ( غ ), h (ﺡ), ḫ ( ﺥ ), k ( ﻙ ), ḳ ( ﻕ ), l ( ﻝ ), m ( ﻡ ), n ( ﻥ ), p ( ﺏ ), r ( ﺮ ), s ( ﺲ ), ş ( ﺵ ), t ( ﺕ ), y ( ﻯ ), z ( ﺯ ) . Ayrıca Türkçe kelimelere mahsus çift dudak “w”si ki bu sesi göstermek için Arap alfabesinde bulunmayan üç noktalı f (ڤ ) harfi üretilmiştir. Bu işaret, Arap alfabesinin kullanıldığı dönemler boyunca, çift dudak “w” sesini karşılamak üzere “ ﻭ ” harfiyle beraber kullanılmıştır. Bu işaret özellikle Eski Oğuz Türkçesi Dönemi’nde (Oğuz Türkçesinde) w > v değişmesiyle kullanımdan, bazı arkaik kullanımlar dışında, kalkmıştır. Görüldüğü gibi bu dönemde Türkçeye mahsus bazı sesler Arap alfabesindeki harflerle karşılanmaktadır. Mesela ﺏ harfi hem “b” hem de “p” sesini, ﺝ harfi hem “c” hem de “ç” sesini, ﻙ harfi ise hem “k” hem de “g” sesini karşılamak üzere kullanılmıştır. Daha sonraki dönemlerde ise Türkçe kelimelerde kullanılan bu sesleri karşılamak üzere “p” sesi için Fars alfabesinden alınan üç noktalı “ ﭖ ”, “ç” sesini karşılamak üzere yine Fars alfabesinden alınan üç noktalı “ﭺ” harfi kullanılmıştır. Bu harfler “ﺏ” ve “ﺝ” harfleriyle beraber kullanılmışlardır. “g” sesi için ise zamanla üç noktalı kef ( ﯓ ) ve ﮔ harfleri de ﻙ harfiyle beraber kullanılmışlardır. Yine Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda kullanılan damak ünsüzü “ ”yi karşılamak üzere Karahanlı Türkçesinden başlayarak Arap alfabesinde bulunmayan "ﻚﻨ”, “ ﯓﻨ ”, “ ﯓ ” işaretleri kullanılmıştır. Ayrıca Arap alfabesinde harf karşılığı bulunmayan ve Türkçeye alıntı kelimelerle giren “j” sesini karşılamak üzere Fars alfabesinden alınan “ ژ ” işareti kullanılmıştır.

“ث, ﺡ, ﺫ, ﺹ, ﺽ, ﻂ, ﻅ, ﻉ harflerinin ses karşılıkları Türkçenin ses kadrosunda olmadığı için, bu harfler Türkçe kelimelerde kullanılmamıştır; ancak sonraları ﺹ ve ﻂ harfleri kalın ünlü içeren Türkçe kelimelerde, özellikle ön ses durumunda kullanılır. ﺫ

harfi, Türkçe kelimeler söz konusu olduğunda, Eski Türkçedeki d sesinin ön damaksıllaşarak ḍ sesini oluşturduğu XI. yüzyılda DLT’de kullanım alanına girmiştir.”99

Sonuç olarak Arap alfabesinin kullanıldığı Tarihî Türk Lehçelerinin (Karahanlı

Türkçesi, Harezm Türkçesi, Kıpçak Türkçesi, Çağatay Türkçesi, Eski Oğuz Türkçesi) ünsüz varlığını, her dönemi ayrı ayrı vermek tekrarları doğuracağından, aşağıdaki tabloda toplu olarak vermeyi uygun görmekteyiz:

Tablo: 4

SES KARŞILIKLARI HARFLER KULLANILDIKLARI YERLER

b ﺏ

Sedalı çift dudak ünsüzü “b” Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, içinde ve sonunda) kullanılmaktadır. Bazı kelimelerin başındaki “b” sesinin tarihî süreçte b- > v- değişmesine (bar- > var-, ber- > ver- vb.) ve b- > m değişmesine (ben > men, bin > min, buŋ > muŋ, bin- > min- vb.) uğradığı görülmektedir.

p

ﺏ, ﭖ

Sedasız çift dudak ünsüzü “p”, tarihi süreçte b > p değişmesine uğramış bazı kelimeler (*AT bāmıḳ > EOT panbuḳ, ET bars > EOT pars vb.) dışında Türkçe kelimelerin başında bulunmazken Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda

kullanılmaktadır.

99 Hatice Şirin User (2006), Başlangıcından Günümüze Türk Yazı Sistemleri, Akçağ Yayınları, Ankara, s.

t ﺕ

Sedasız diş-damak ünsüzü “t” Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, ortasında ve sonunda) kullanılmaktadır. Yine bu ünsüz hem kalın hem de ince ünlülerle

kullanılabilmektedir.

s̠ ث

Dilin dişlerin arasına değdirilmesiyle çıkarıldığı peltek “s” sesi Türkçede bulunmadığı için sadece alıntı kelimelerde kullanılmıştır.

c ﺝ

Sedalı diş eti ünsüzü olan /c/ foneminin ortaya çıktığı ilk dönem Eski Oğuz Türkçesi dönemidir. Dönem eserlerinde /ç/ foneminin hem cim ( ﺝ ) hem de üç noktalı cim ( ﭺ ) harfleriyle yazıldığını görmekteyiz. Ancak bu imlada dikkati çeken husus günümüzde ünlü ile başlayan bir ek aldığında /ç/ > /c/

sedalılaşmasına uğrayan kelimelerin ister yalın halde ister sedalı veya sedasız bir ünsüzle başlayan bir ek aldığında isterse de ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında her zaman cim ( ﺝ) harfiyle

yazılmalarına karşılık, günümüzde ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında

sedalılaşmayan örneklerin ise ister yalın halde ister sedalı veya sedasız bir ünsüzle başlayan bir ek aldığında isterse de ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında her zaman üç noktalı cim ( ﭺ ) harfiyle yazılmış olmalarıdır. Buradan hareketle /c/ foneminin Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda ç > c sedalılaşması

sonucunda kullanılmaya başlandığı kelime başındaki /c/ fonemlerinin ise sadece alıntı kelimelerde kullanıldığı görülmektedir.

ç ﭺ, ﺝ

Sedasız diş eti ünsüzü olan /ç/ fonemi Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, ortasında ve sonunda)

kullanılmaktadır.

ḥ ﺡ

Boğazdan gelen gırtlaksı, hafif boğumlu bir ses olan /ḥ/ fonemi, Divanda’ki Kençek ve Hotan lehçelerinde görülen kelime başında türemiş bazı “ḥ” örnekleri ve yine kelime içinde ve sonunda “g”den gelişen “ḥ” örnekleri dışında, Türkçe kelimelerde kullanılmamakta sadece alıntı kelimelerde kullanılmaktadır.

ḫ ﺥ

Sedasız arka damak ünsüzü /ḫ/ fonemi alıntı kelimelerin başında, içinde ve sonunda kullanılırken Türkçe

kelimelerde ise kelime başında, kelime içinde ve bazı örneklerde kelime sonunda ḳ- > ḫ- (ḳan > ḫan, ḳatun > ḫatun, ḳanı > ḫanı vb.)/ -ḳ- > -ḫ- (aḳtar- > aḫtar-, oḳşa > oḫşa- vb.) / -ḳ > -ḫ (aḳ > aḫ, ışıḳ > ışıḫ vb.) değişmesine uğramış kelimelerde kullanılmaktadır.

d ﺪ

Sedalı diş-damak ünsüzü /d/ fonemi Türkçe kelimelerde kelime başında, içinde ve sonunda t > d kalıcı veya geçici sedalılaşması sonucunda

kullanılırken kelime içinde ve sonunda aslî ses olarak da kullanılmaktadır. Bu sesin Arap alfabesinin kullanıldığı bu dönemlerde de d > ḍ(ḏ) -z > y

değişimiyle “ḍ”, “z” ve “y”ye dönüşmüş kullanımları da vardır.

ḍ ﺫ

Eski Türkçedeki sedalı diş-damak ünsüzü “d” foneminin öndamaksıllaşması sonucu kelime içinde ve kelime sonunda (adaḳ > aḍak, udḳu > uḍḳu; bod > boḍ, tod- > toḍ- vb.) ortaya çıkan “ḍ” sesini

karşılamak üzere kullanılan bir ünsüzdür.

ẕ ﺫ

Arapçadaki “peltek z” sesini

karşılamaktadır. Türkçe kelimelerde bu ses yoktur. Ancak ﺫ harfi Eski

Türkçedeki sedalı diş-damak ünsüzü “d” sesinin öndamaksıllaşması sonucu ortaya çıkan “ḍ” sesini (adak > aḍak “ayak”) karşılamak için kullanıldığını biliyoruz.

r ﺮ

Titremeli diş eti ünsüzü olan /r/ fonemi alıntı kelimelerde her durumda (kelime başında, içinde veya sonunda)

kullanılabilirken Türkçe kelimelerde ise kelime içinde ve kelime sonunda kullanılmaktadır.

z ﺯ

Sedalı diş arası (sızıcı) /z/ fonemi alıntı kelimelerde her durumda kullanılırken (kelime başında, içinde veya sonunda) Türkçe kelimelerde ise, kelime içinde ve kelime sonunda kullanılmaktadır. Kelime içinde kullanılan “z”lerin bir kısmı d > ḍ-z değişmesiyle ortaya

çıkmıştır (ET adaḳ “ayak” > DLT aḍaḳ ~ azaḳ).

j ژ

Sedalı diş eti ünsüzü olan /j/ fonemi sadece alıntı kelimelerde, kelime başında ve sonunda az örnekte, çoğunlukla kelime içinde, kullanılmaktadır.

s ﺱ

Sedasız diş arası (sızıcı) /s/ fonemi Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, ortasında ve sonunda) kalın veya ince ünlülerle beraber kullanılmaktadır.

ş ﺵ

Sedasız diş eti /ş/ fonemi Köktürkçeden farklı olarak Arap alfabesinin kullanıldığı tarihî dönemlerde sadece alıntı

kelimelerde değil az sayıda da olsa Türkçe kelimelerde de kelime başında (şış/şiş “şiş, kabarık; ur”, şiş- “şişmek”, şundaġ “şöyle” vb.) bulunabilmektedir. Ayrıca bu fonem kelime içinde ve kelime sonunda da sıklıkla kullanılmaktadır.

ṣ ﺹ

Sert ve dolgun bir ses veren vurgulu v sesidir. Sesin orijinali Türkçeye özgü değildir. Arap alfabesinin kullanıldığı ilk zamanlarda Türkçe kelimelerde

kullanılmamıştır. Ancak sonradan kalın ünlülü kelimelerde özellikle kelime

başlarında ﺱ harfiyle beraber kullanılmıştır.

ż ﺽ

Vurgulu D sesidir. Bu harfin adı Dzad

(Dzade) olarak da telafuz edilir. Sert ve

dolgun bir Z ses verir. Bu harf Türkçede mevcut değildir. Alıntı kelimelerde kullanılmıştır.

ṭ ﻄ

Dil ucu ile dişlerin arasında çıkan d ile t

arası bir sestir. Sesin orijinali Türkçeye

özgü değildir. Arap alfabesinin kullanıldığı ilk zamanlarda Türkçe kelimelerde kullanılmamıştır. Ancak sonradan kalın ünlülü kelimelerde özellikle kelime başlarında ﺖ harfiyle beraber kullanılmıştır.

ẓ ﻅ

Dil ucu ile dişlerin arasında çıkan z ile s arası bir sestir. Bu harf Türkçede mevcut değildir. Sadece alıntı kelimelerde kullanılmıştır.

ġ غ

Art damak ünsüzü olan “ġ” fonemi kelime başında sadece alıntı kelimelerde kullanılırken Türkçe kelimelerde ise kelime içinde ve kelime sonunda kullanılmaktadır.

f ﻒ

Türkçenin aslî seslerinden olmayan sedasız diş-dudak ünsüzü olan /f/ fonemi alıntı kelimelerde her durumda özellikle de kelime başında başında kullanılırken Türkçe kelimelerde ise kelime içinde ve kelime sonunda “b/p > f, v/w > f” değişmeleri (ḳıwçaḳlan- > ḳıfçaḳlan-, çap- > çaf-, öbke > öpke > öfke, topraḳ >

tofraḳ, tabar > tafar, tebe > tive vb.) sonucunda kullanılmaktadır.

ḳ ﻖ

Arka damak ünsüzü olan /ḳ/ kalın ünlülerle kullanılmaktadır. Türkçede baştan beri çok sıklıkla kullanılan /ḳ/ fonemi Arap alfabesindeki “ﻖ” işaretiyle karşılanmış ve Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, ortasında ve sonunda) kullanılmıştır.

k ﻚ

Ön damak ünsüzü olan /k/ ince ünlülerle kullanılmaktadır. Türkçede baştan beri çok sıklıkla kullanılan /k/ fonemi Arap alfabesindeki “ﻚ” işaretiyle karşılanmış ve Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, ortasında ve sonunda) kullanılmıştır.

ŋ (n͂/ng) ﻜﻨ ,ﻛ

Türkçeye özgü arka damak ünsüzü olan /ŋ ( )/n͂/ fonemi kelime başında

kullanılmaz. Kelime içinde ve kelime sonunda hem ince hem de kalın ünlülerle (aŋ-, aŋsızın, bölüŋ, buluŋ vb.)

kullanılmaktadır.

g ﯓ ,گ

Köktürkçede “gu/gü” soru edatı dışında kelime başında kullanılmayan Eski Uygur Türkçesi Dönemi’nde ise sadece alıntı kelimelerin başında görülen ön damak ünsüzü /g/ fonemi Arap alfabesinin kullanıldığı tarihî

dönemlerden sadece Eski Oğuz Türkçesi Döneminde k- > g- sedalılaşmasına bağlı olarak Türkçe kelimelerde kelime

başındaki diğer kullanımlar ise alıntı kelimelere mahsustur. Bu ünsüz Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda ise bütün dönemlerde kullanılmaktadır.

l ﻝ

Sürtünmesiz diş eti ünsüzü olan /l/ fonemi alıntı kelimelerde her durumda (kelime başında, içinde ve sonunda) kullanılırken Türkçe kelimelerin başında kullanılmaz. Bu fonem Türkçe

kelimelerin içinde ve sonunda ise sıklıkla kullanılmaktadır.

m ﻡ

Çift dudak geniz ünsüzü olan bu fonem alıntı kelimelerde her durumda

kullanılırken Türkçe kelimelerin başında b- > m- değişmesi sonucunda (ben > men, bin > miŋ, bin- > min-, bun > muŋ vb.) kullanılmaktadır. Bu fonem Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda ise her durumda kullanılmaktadır.

n ﻥ

Sürtünmesiz diş-damak genizsili olan /n/ fonemi Türkçe kelimelerin başında sadece “ne” soru kelimesi ve türevlerinde kullanılırken kelime içinde ve sonunda her durumda kullanılmaktadır.

v ٯ

Köktürkçe ve Eski Uygur Türkçesi dönemlerinde kullanılmayan /v/ fonemi Arap alfabesinin kullanıldığı tarihî dönemlerde alıntı kelimelerle kullanılmaya başlanmış ve bu

kelimelerde her durumda kullanılmıştır. Türkçe kelimelerde ise kelime başında Eski Oğuz Türkçesi Dönemine kadar

düzenli olarak görülmeyen çoğunlukla bu dillerdeki Oğuzca tesir olarak ortaya çıkan b > v değişmesi sonucunda (bar > var, bar- > var-, ber- > ver- vb.)

kullanılmıştır. Bu durum Eski Oğuz Türkçesi Dönemi’nde ise tamamen kurallaşmıştır. Bu ses bazı örneklerde ise ön seste v- türemesi sonucu (uyal- > vıyal-, ur- > vur-, oltur- > voltur- vb.) ortaya çıkmıştır. Türkçe kelimelerin içinde ve sonunda ise “-b-/-b > -w-/-w > -v-/-v” değişmesiyle (ab > aw > av, eb > ew > ev (öy), sab > saw > sav, tabar > tawar > tavar (davar), tebe > tewe > teve (deve) vb.) kullanılmıştır.

w ڤ

Çift dudak ünsüzü olan /w/ fonemi Türkçe kelimelerin başında bulunmaz. Kelime içinde ve kelime sonunda ise b > w değişmesiyle (eb > ew, seb- > sew-, ubtan- > uwtan-, yabız > yawuz vb.) kullanılmıştır. Eski Oğuz Türkçesine kadar görülen bu kullanım bu dönemde bazı arkaik kullanımlar dışında

kullanımdan kalkarak “v”ye dönüşmüştür.

y ی

Ön damaksıl /y/ fonemi Köktürkçe ve Eski Uygur Türkçesi dönemlerinde olduğu gibi Arap alfabesinin kullanıldığı daha sonraki dönemlerde de Türkçe kelimelerde her durumda (kelime başında, içinde ve sonunda) kullanılmıştır.

Tarihî Türk Lehçelerinin ünsüz varlığı aşağıdaki tabloda karşılaştırmalı olarak verilmiştir*:

Tablo: 5

Ses karşılığı Kök. Uyg. Krh. Hrz. Kpç. Çağ. EOT

b** i*** s**** b i s b i s b i s b i s b i s b i s /b/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /c/ _ _ _ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + + /ç/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /d/ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ḍ/ _ _ _ _ + + _ + + _ + + _ + + _ + + _ _ _ /f/ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + /g/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ġ/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /h/ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ḫ/ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + /j/***** _ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + /k/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ḳ/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /l/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /m/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /n/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ŋ( )/ _ + + _ + + _ + + _ + + _ + + _ + + _ + + /n͂ (ny)/ _ + + _ + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /p/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /r/ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /s/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ş/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /t/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /v/ _ _ _ _ _ _ + + + + + + + + + + + + + + +

* Fonemlerin Tarihî Türk Lehçelerindeki varlığında sadece Türkçe kelimeler değil, alıntı kelimeler de

esas alınmıştır. Ayrıca Türkçeye özgü olmayan bazı seslerin bazı ünsüz değişmeleriyle (k > h, ḳ > ḫ, v > f vb.) Türkçe kelimelerde de kullanılması söz konusudur. Bu yüzden seslerin adı geçen dönemlerde kullanılıp kullanılmasında bu durumlar da göz önünde bulundurulmuştur. Alıntı kelimeler ve ses değişmeleriyle ilgli 2, 3 ve 4.tablolarda gerekli açıklamalar yapıldığı için burada ayrıca değinilmeyerek tekrardan kaçınılmıştır.

** Kelime başında. *** Kelime içinde. **** Kelime sonunda.

***** Alıntı kelimelerde kullanılan /j/ fonemi kelime başında ve sonunda çok az örnekte görülmekte olup

/w/ _ _ _ + + + _ + + _ + + _ + + _ + + _ _ _ /y/ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /z/ _ + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + /ld-lt/ _ + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /nç/ _ + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /nd-nt/ _ + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /ık-kı/ + + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /iç-çi/ + + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /ok-uk-ko-ku/ + + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ /ök-ük-kö-kü/ + + + _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _