• Sonuç bulunamadı

Araştırma kapsamında ele alınan kişilik, seyahat motivasyonu, algılanan destinasyon kalitesi, demografik değişkenler, geceleme sayısı ve destinasyona geliş sayısı değişkenlerinin nasıl ele alındığı ile ilgili belirlenen hipotezler ve araştırma modeli aşağıda belirtilmiştir.

Cirik'in (2013) çalışmasında seyahat motivasyonlarının seyahat kalitesine dorudan etkisi saptanmamıştır. Hsu, Cai ve Li (2010) seyahat motivasyonunun (dinlenme, yenilenme ve alışveriş boyutları) destinasyona yönelik tutumlarda etkili olduğunu, ayrıca seyahat motivasyonunun, beklenti ve destinasyona yönelik tutum arasında aracılık rolü olduğunu tespit etmişlerdir. Wong v.d., (2013) yaptıkları çalışmada, seyahat motivasyonu boyutlarından alışveriş, bilgi, heyecan ve dinlenmenin destinasyona yönelik tutumlarla önemli düzeyde pozitif ilişkili olduğu ortaya çıkmıştır. Dolayısı ile hipotezler aşağıdaki şekilde belirlenmiştir. H1: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite

algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); kişilerin genel motivasyonları anlamlı bir etkiye sahiptir.

H1a. Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından,

kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); motivasyon boyutlarından “dinlenme” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H1b. Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından,

kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); motivasyon boyutlarından “eğlence” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H1c. Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından,

kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); motivasyon boyutlarından “kültür” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H1d. Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından,

kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); motivasyon boyutlarından “fiziksel” anlamlı bir etkiye sahiptir.

Kişilik yapısı uyumlu olan müşteriler/turistler, sosyal ilişkileri daha iyi kurarlar. Bu kişiler daha nazik, saygın ve hoşgörülüdür. Uyumlu insanlar olumsuz durumlarda duygularını kontrol edebilirler. Bu nedenle bu kişiliğe sahip müşteriler/turistler, kendilerine değer verilmediğini hissetse bile duygularını kontrol etmek için çaba sarf ederler. Nevrotik kişilik düzeyleri yüksek olan bireyler, genel olarak olumsuz duygulanım içerisindedirler. Olumsuz duygulanım, öfkelenme, küçümseme, tiksinme gibi kişisel bakış açısından kaynaklı bir durumdur. Nevrotik kişiler çabuk sinirlenen kişiler olduğu için küçük sorunlarda bile hizmet

edenlerle de sorun yaşarlar. Bu durum algıladıkları hizmet kalitesini ve memnuniyetini etkileyebilir (Tan vd., 2004: 288). Gountas ve Gountas (2007) havayolu müşterilerinde kişilik özelliklerinin bazı boyutlarının algılanan hizmet memnuniyeti ile ve tekrar satın alma ile ilişkili olduğunu bulgulamışlardır. Carr (2001), kişiliğin turistlerin destinasyona yönelik güvenlik algılarında etkiliği olduğunu vurgulamıştır. Aynı düşünceyi Sönmez ve Graefe (1998) ortaya koymuştur. Gountas ve Shaw (2001) havayolu müşterilerine yönelik araştırmasında kişiliğinin hizmet kalitesi ile ve memnuniyetle ilişkili olduğunu tespit etmişlerdir.

H2: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “kişilik özellikleri” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H2a: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların kişilik özellikleri boyutlarından “deneyime açıklık” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H2b: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların kişilik özellikleri boyutlarından “dışa dönük” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H2c: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların kişilik özellikleri boyutlarından “sorumlu” anlamlı bir etkiye sahiptir. H2d: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite

algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların kişilik özellikleri boyutlarından “uyumlu” anlamlı bir etkiye sahiptir. H2e: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite

algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların kişilik özellikleri boyutlarından “nevrotik” anlamlı bir etkiye sahiptir.

Özyurt ve Kantarci (2014) yaptıkları çalışma sonucunda destinasyon kalite algıları ile demografik değişkenler arasında ilişkilerin olduğunu bulgulamışlardır. Kadınların destinasyon kalitesi algılarının erkeklerden daha yüksek olduğu ve daha çok mutlu oldukları, ayrıca 18-35 yaşında olan grubun 36-45 yaş grubundakilerden daha pozitif bir destinasyon kalitesi algıları olduğu ortaya çıkmıştır. Milliyete göre ise en fazla pozitif algısı olanların sırasıyla, Norveç,

İngiliz, Alman ve Hollandalı oldukları tespit edilmiştir. Çimen (2010) çalışmasında destinasyona yönelik kalite algılarında cinsiyete göre (kadınlar daha yüksek algılamıştır), mesleklere göre, eğitim düzeyine göre (üniversite düzeyinde olanların daha yüksek), medeni duruma göre (genelde yalnız yaşayanların algısı daha yüksek) ve yaşlarına göre farklılık olduğu ortaya çıkmıştır. Jalilvand, Samiei, Dini ve Manzari, (2012) cinsiyetin, yaşın ve eğitim durumunun destinasyona yönelik tutumlarında etkili olduğunu tespit etmiştirler. Buna göre kadınların yaşı 24’ten düşük olanların, tatil için gelmiş olanların ve eğitim düzeyleri yüksek olanların destinasyona yönelik algılarının daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.

H3: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısı düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların demografik özellikleri anlamlı bir etkiye sahiptir.

H3a: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “cinsiyeti” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H3b: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “medeni durumu” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H3c: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “eğitim durumu” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H3d: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “yaşı” anlamlı bir etkiye sahiptir.

Tosun vd. (2015) algılanan destinasyon hizmet kalitesinde ilk defa gelenler ile tekrar gelmiş olanların aracılık rolü olduğu ortaya çıkmıştır. Özyurt ve Kantarci (2014) çalışmalarında algılanan destinasyon kalitesinin kalış süresine göre (genelde bir hafta kalmış olanların algısı daha yüksek) değiştiğini ortaya koymuşlardır. Jalilvand, Samiei, Dini ve Manzari, 2012) çalışmalarında destinasyona geliş sayısının destinasyona yönelik algılarında etkili olduğunu tespit etmiştirler. Sonuca göre destinasyona 1-2 defa gelmiş olanların destinasyona yönelik algıları daha pozitiftir. Dolayısı ile geliş sayısının algılanan destinasyon kalitesi ile ilişkisinin olduğu söylenebilir.

H4: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “destinasyona geliş sayısı” anlamlı bir etkiye sahiptir.

H5: Turistlerin destinasyon kalite algıları, ortalamanın üzerinde olması bakımından, kalite algısının düşük ve yüksek olarak değerlendirilmesinde (sınıflandırılmasında); katılımcıların “destinasyonda geceleme sayısı” anlamlı bir etkiye sahiptir.

Yukarıda belirtilen hipotezlere ilişkin ele alınan model Şekil 2.1’de gösterilmiştir.