• Sonuç bulunamadı

Araştırmada, sınıf öğretmeni atamalarında çoktan seçmeli test sorularıyla yapılan KPSS’nin yanı sıra, bu sınava ilaveten getirilen ve yine çoktan seçmeli sorulara dayalı Sınıf Öğretmenliği ÖABT sınavına neden ihtiyaç duyulmuş olabileceği sorgulanmıştır. Bu amaç doğrultusunda uzmanlara KPSS’nin yanında Sınıf Öğretmenliği ÖABT sınavının yapılması hakkındaki görüşleri sorulmuş, verilen cevaplar 6 alt tema başlığında toplanarak tablolaştırılmıştır.

Tablo 15: Sınıf Öğretmeni Atamalarında KPSS’nin Yanı Sıra ÖABT Sınavının Yapılmasına Yönelik Görüşler

Tema Alt Temalar Ö.Ü. (f)

Sınıf Öğretmeni Atamalarında KPSS’nin Yanı Sıra ÖABT Sınavının Yapılmasına Yönelik Görüşler

Alan sınavı mevcut sorunu çözmemiştir. 1 Düşünce olarak olumlu ancak uygulamada

yetersizlikler vardır.

5

Alan sınavı yapılabilir. Fakat içerik gerçekten alan bilgisini ölçecek şekilde düzenlenmelidir.

3

Soru sayısı ve dağılım yetersizdir. 3

Sınavda amaç atama için bir ölçütse böyle bir sınava ihtiyaç yoktur fakat amaç mesleğinde başarılı olacak öğretmen seçmekse alan soruları olmalıdır.

2

Eğer bir sınav olacaksa mutlaka alan sınavı yapılmalıdır.

1

Tabloya göre olumsuz görüşlerle birlikte olumlu görüşler olsa da öğretim üyeleri temelde böyle bir sınav olacaksa; içeriğinin ve soru dağılımının değiştirilmesi,

70

yinelenmesi kanaatinde birleşmişlerdir. Farklı bakış açıları ile bu konuda şu görüşlere yer vermişlerdir:

“Böyle bir sınavın çok faydalı olacağını düşünenlerdenim. Ancak içerik olarak alana çok uzak bir sınav.” (Ö.Ü.1)

“Eğer bir sınav olacaksa mutlaka alan sınavı olmalı. KPSS genel pedagojiyi ölçmeye yönelik. Oysa sınıf öğretmenliği özel bir disiplin ve bu disiplinde öğrencilerin alana özgü yeterliklerinin sorgulanması yapılması zorunlu olan sınavlar içinde en önemlisi diyebilirim.” (Ö.Ü.7)

“Her hangi bir öğretmenlik seçimi için temel kriterin genel kültür ve genel yetenekten ibaret olmadığı düşünülürse böyle bir sınavın yapılması gereklidir.”(Ö.Ü.11)

“Sınavsız, nitel ve objektif değerlendirmelerle atama yapılma durumu olmadığına göre –kapsam geçerliliği olmasa da- alan sınavıyla öğretmen almak doğru bir uygulamadır. Alan sınavından sonra derslere olan ilgi artmış, güdülenme, motivasyon yükselmiştir. Bu sınavın kapsam geçerliliği sağlanıp uygulanması daha başarılı olur.” (Ö.Ü.12)

“Yerinde bir karar olarak düşünüyorum, iyi niyetli olarak düşünülmüş ancak uygulamada yetersizlikler söz konusudur. Şöyle ki KPSS sınavı bütün öğretmenler için hazırlanan genel bir sınav, oysa her branş öğretmenliğinin kendine özgü özellikleri vardır, bunu ölçmede KPSS sınavı genel ve yetersiz kalmaktaydı. Bu eksikliği tamamlamak adına ÖABT sınavı getirildiğini düşünüyorum.

“ÖABT sınavı uygulamada bir takım yetersizlikleri de beraber getirmiştir. Çünkü üniversite düzeyinde her öğretim üyesinin kendine özgü ders işleme biçimi ve önemli gördüğü konular vardır. ÖABT sınavı bu farklılıkları göz ardı eden nihayetinde standart bir sınavdır. ÖABT sınavını incelediğimde soruları hazırlayan uzmanların sınıf öğretmenliği alanından seçildiğini düşünmüyorum. Özellikle sınıf

71

öğretmenliğinde önemli olan öğretim becerilerini ölçmekte yetersiz daha çok alan ve ezber bilgisinin ön planda olduğunu düşünüyorum.”(Ö.Ü.8)

“Alan bilgisini dinamik tutması açısından olumludur. Onun haricinde çok gerekli olduğunu düşünmüyorum.”(Ö.Ü.9)

“Düşünce olarak olumlu, çünkü sadece eğitim bilimlerine yönelik, tüm eğitimcilerin ortak olarak hâkim olmaları gereken yeterliliklerin dışında elbette alan bilgisinin ve becerisinin sınanması oldukça iyi bir gelişme. Ancak uygulamada bu durum oldukça ucube bir hal almış durumda. Çünkü sınıf öğretmenliği alan sınavında öğretmenin bırakın öğretmenlik mesleğini icra ederken kullanmasını hayatının hiçbir döneminde kullanmayacağı bilgiler sorulmaktadır (özellikle fizik, kimya, biyoloji vb.), asıl alan eğitimi sürecine ise çok komik sayılacak derecede yer verilmektedir. Aslında sınıf öğretmenliğinin alana yönelik akademik bilgi yeterliliğini yoklamakta bir o kadar komik zaten. Çünkü bu alana yönelik (ilkokul seviyesi) akademik bilgiye herkes sahiptir zaten. Ama ilkokul eğitimine yönelik sorular elbette sorulmalı ve yeterlilikleri sınanmalıdır.” (Ö.Ü.10)

“İlle çoktan seçmeli sınav yapılacaksa “alan sınavı” mutlaka yapılmalıdır. Ancak “alan”dan ne anlaşıldığı ya da anlaşılması gerektiği çok önemli bir konudur. Mevcut sınıf öğretmenliği alan sınavı öğretmenlerin alanlarını kapsamaktan son derece uzaktır. Alan’dan anlaşılması gereken öğretmenlerin mezun olduklarında kullanabilecekleri bilgiyse eğer, yani öğrencilerine öğretmekle mükellef olduğu derslerse eğer bir sınıf öğretmeninin derinlemesine fizik, derinlemesine kimya vs. dersleri bilmesine gerek var mıdır? Ya da bir daha hiç kullanmayacağı bilgileri sırf sınav için bir kez daha ezberletmenin kime ne faydası vardır? Doğrusu alan sınavının içeriği 4 yıl içerisinde sınıf öğretmeni adaylarının okudukları değil, alanla ilgili olan dersleri kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.”(Ö.Ü.2)

Yukarıda değinilen sınıf öğretmenliği öğretmenlik alan bilgisi sınavından ne anlaşılması gerektiği oldukça önemli bir konudur. Acaba hedef, bir sınıf öğretmeninin öğretmekle mükellef olduğu dersleri en iyi nasıl öğretebilirim konusuna hâkim olması mı yoksa sınavdan iyi bir puan alıp atanabilmesi için ileride kullanmayacağı fakat

72

sınavda elemeyi sağlayacağı derslere mi hâkim olmasıdır? Bu noktada Ö.Ü. 4 görüşlerini şöyle ifade etmiştir:

“KPSS’de genel yetenek, genel kültür ve eğitim bilimleri alanlarında soruların olmuş olması seçme için yeterli görünmektedir. Çünkü sınavda amaç atama için bir kriter oluşturmaktır. Sınavın amacı mesleğinde başarılı olacak öğretmen seçmekse o zaman devreye alan soruları sokulmalıdır. Ama amaç hâlâ birinci olan ise alan sorusu sormuş olmanın bir önemi yoktur.” (Ö.Ü.4)

Bir diğer öğretim üyesi de nitelikli öğretmen seçmede bu sınavın mevcut duruma bir getirisinin olmadığı düşüncesindedir:

“Bu hep tartışılan bir konuydu alana yönelik soruların olmayışı. ÖABT sınavının eklenmesi mevcut durumun bir nebze olsun düzelmesine yardımcı olmamıştır.” (Ö.Ü. 3)

Sınava ve sınavın soru dağılımına yönelik olarak ise: “Elzem. Soru sayısı ve dağılımı yetersiz.”(Ö.Ü.5)

Bir diğer görüşte ise asıl sorunun sınavın içeriği ve türü olduğu ifade edilmektedir:

“Böyle bir sınav yapılabilir. Alan bilgisi sınıf öğretmenliği için de önemlidir. Buradaki temel sorun sınavın içeriği ve türüdür. Sınavın gerçekten alan bilgisini ölçebilecek nitelikte olması gerekmektedir.” (Ö.Ü. 6)