• Sonuç bulunamadı

AraĢtırmamızda kullanılan Silene salsuginea Hub.-Mor. bitkisinin çeĢitli ekstraktlarının ve iki çeĢit ticari antibiyotik diskinin mikroorganizmalar üzerindeki etkileri Çizelge 4,1’de verilmiĢtir.

Ġncelenen test plaklarına göre araĢtırma bitkimiz Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının, kullanılan yedi çeĢit bakteri suĢu üzerinde herhangi bir inhibisyon zonu oluĢturmadığı belirlenmiĢtir. ÇalıĢmada kullanılan ve steril boĢ antibiyotik disklere 20’ Ģer µl emdirilmiĢ kloroform, aseton ve metanol çözücülerinin test edilen bakterilere karĢı herhangi bir inhibitör etkisinin olmadığı tespit edilmiĢtir. Pozitif kontrol için kullanılan gentamisin (10µg/disk) ve amoksisilin klavulanik asit (30µg/disk) ticari diskleri ise, suĢlar üzerinde değiĢen zon çaplarında antibakteriyel etki göstermiĢtir.

Çizelge 4.1. Bitki ekstraktlarının antibakteriyel etkileri

(-) : Ġnhibisyon yok N.K. : Negatif kontrol

Bitkinin farklı ekstraktlarına ait sonuçlar, ġekil 4.1 - 4.7 arasında verilmiĢtir.

Ġnhibisyon zonları (mm) Bitki ekstraktları S.salsuginea G ent a mis in A. K la v ula nik A. K lo ro fo rm (N. K .) Aset o n ( N. K .) M et a no l ( N. K .) K lo ro fo rm Aset o n M et a no l Test mikroorganizmaları

Escherichia coli ATCC 25922 - - - 17 16 - - -

Staphylococcus aureus ( MSSA) ATCC 25923 - - - 20 16 - - -

Baccillus cereus ATCC 11778 - - - 17 26 - - -

Proteus mirabilis ATCC 43071 - - - 14 26 - - -

Listeria monocytogenes Tip 2 Pasteur Enstitüsü 5434 - - - 15 17 - - -

Klebsiella pneumoniae ATCC 70063 - - - 11 15 - - -

ġekil 4.1. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Escherichia coli ATCC 25922 üzerine antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol CN: Gentamisin

ġekil 4.2. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Staphylococcus aureus ( MSSA) ATCC 25923 üzerine antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol CN: Gentamisin

ġekil 4.3. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Baccillus cereus ATCC 11778 üzerine

antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol

ġekil 4.4. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Proteus mirabilis ATCC 43071 üzerine

antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol CN: Gentamisin

ġekil 4.5. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Listeria monocytogenes (Tip 2 Pasteur Enstitüsü

5434) üzerine antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol

ġekil 4.6. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Klebsiella pneumoniae ATCC 70063 üzerine

antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol CN: Gentamisin

ġekil 4.7. Silene salsuginea Hub.-Mor. ekstraktlarının Pseudomonas aeruginosa ATCC 29853 üzerine

antibakteriyal etkisi

1- S. salsuginea kloroform ekstraktı 2- S. salsuginea aseton ekstraktı 3- S. salsuginea metanol ekstraktı 4- S. salsuginea kloroform ekstraktı 5- S. salsuginea aseton ekstraktı 6- S. salsuginea metanol ekstraktı 7- Kloroform

8- Aseton 9- Metanol CN: Gentamisin

Kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre Silene bitkilerine yönelik birçok bilimsel çalıĢma yapılmıĢtır. Bu çalıĢmaların temel amacı, Silene bitkilerinin temel kimyasal bileĢenlerinin tıbbi alanlarda kullanılabilirliğini ortaya çıkarmaktır. Elde ettiğimiz literatürlere bakılırsa, Silene cinsi bitkilerinin birçoğu önemli iyileĢtirici sekonder bileĢikler içermektedir. Bunlar arasında çoğunlukla çeĢitli ecdysteroitler (Báthori, 1998; Lafont ve ark., 2002), triterpenoid saponinler (Sparg ve ark., 2004), çeĢitli yağ asitleriyle uçucu yağlar (Mamadalieva ve ark., 2010) ve “silenan” gibi pektik polisakkaritler (Li Thomas, 2006) dikkati çekmektedir.

Kuzeydoğu Ġran-Horasan Eyaleti’nden elde edilen 52 familyadan 306 bitkinin metanol ekstraktları, cylinder plate assay metoduyla antimikrobiyal aktivite (in vitro) yönünden test edilmiĢlerdir. Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae, Salmonella typhi,

Pseudomonas aeruginosa, Morganella morganii (Gram negatif), Bacillus subtilis ve Staphylococcus aureus (Gram pozitif) ve Candida albicans’a karĢı aktivite tartıĢılmıĢtır.

Antimikrobiyal aktiviteleri yönünden araĢtırılan Silene conoidea L. (tüm bitki), Silene

chlorifolia Sm. (toprak üstü kısımları), Silene swertiifolia Boiss. (toprak üstü kısımları)

ve “Silene latifolia” (tüm bitki) türlerinden sadece Silene conoidea L.’nın Pseudomonas

aeruginosa ve Staphylococcus aureus’a karĢı önemli sayılabilecek aktivite gösterdiği,

kullanılan diğer mikroorganizma türlerine karĢı ise Silene L. türlerinin tamamının etkisiz olduğu tespit edilmiĢtir (Fazly Bazzaz ve Haririzadeh, 2003).

AraĢtırmaya göre, dört çeĢit Ġran Silene bitkisinin metanol ekstraktlarının sadece biri, bizim de test ettiğimiz iki bakteriye etki etmiĢtir. Bitkilerin metanol ekstraktları, araĢtırma bitkimiz S. salsuginea metanol ekstraktıyla uyumlu olarak; Escherichia coli,

Klebsiella pneumoniae ve Bacillus subtilis patojen bakterilerine karĢı herhangi bir

aktivite göstermemiĢtir.

Mamadalieva ve ark. (2010)’ nın, Orta Asya’daki çiğ olarak da yararlanılan

Silene cinslerinden Silene wallichiana, S. brachuica ve S. viridiflora bitkilerinin toprak

üstü kısımlarının kloroform ekstraktları kullanılarak disk difüzyon yöntemiyle antimikrobiyal aktivitelerine baktıkları araĢtırmada, tüm bitki ekstraktlarının test edilen bakteriler içinde yer alan Pseudomonas aeruginos’aya karĢı aktivite gösterdiği tespit edilmiĢtir. Oysa bizim bitkimizin kloroform ekstraktı, aynı patojen bakteriye karĢı aktivite göstermemiĢtir. Bu araĢtırmada aynı zamanda test edilen bitkilerin yağ kompozisyonlarına da bakılmıĢtır. Bitkilerde daha önce de tespit edilen birçok ecdysteroidlerin yanı sıra; palmitik asit, linoleik ve linolenik asit, uçucu yağlar gibi

önemli aktif ve bazıları esansiyel bileĢikler elde edilmiĢtir. Bizim bitkimizin endemik, halofit ve sukkulent olduğu düĢünülürse; belki de yetiĢtiği Ģartlar ve yapısı nedeniyle bu bitkilerden farklı bileĢikler ihtiva ediyor olması, bu farklılığa neden olmuĢ olabilir. Bu nedenle bitkimizin ihtiva ettiği bileĢikler açısından incelenmesi de yararlı olabilecektir.

Borchardt ve ark. (2008a), Amerika’nın Minesota ve Wiskonsin eyaletlerinden 2003-2004 yıllarında toplanan bitkilerin antimikrobiyal aktivitelerini incelemiĢtir. Bitkiler Missisipi nehri havzasına ait türlerdir. Bitkilerin % 80 sulu etanol ekstraktları (yaprak, gövde ve çiçek kısımları), Staphylococcus aureus, Escherichia coli,

Pseudomonas aeruginosa bakterileri ile Candida albicans mantarına uygulanmıĢtır.

Disk difüzyon yöntemine göre alınan sonuçlarda (37 oC’de 18 saat sonunda), test edilen

bitki türleri arasında bulunan “Silene latifolia” nın gövde ve yaprak ekstraktlarının, sadece Staphylococcus aureus’a karĢı 9 mm çapında inhibisyon gösterirken, diğer mikroorganizmalara karĢı etkisiz kaldığı bildirilmiĢtir. Bitkiler arasında bulunan “Silene

vulgaris (Moench) Garcke” (tüm bitki) ise, mikroorganizmaların tamamına karĢı etkisiz

kalmıĢtır.

Gillitzer ve ark. (2012), aynı bölgenin 2008 yılında toplanmıĢ yerel bitkileri ile aynı mikroorganizmalar üzerinde yaptıkları çalıĢmada, “Silene latifolia” bitkisini, herhangi bir antimikrobiyal etkisi olmayan bitkiler arasında göstermiĢlerdir. Bu deneyde de bitkilerin toprak üstü kısımlarının % 80 sulu etanol ekstraktları kullanılmıĢ ve disk difüzyon yöntemi uygulanmıĢtır.

Yine bu bölge bitkilerinin tohumlarının antimikrobiyal ve antioksidan aktivitesini araĢtıran Borchardt ve ark. (2008b), tohumların metanol ekstraktlarının, DPPH (2,2-difenil-1-picrylhydrazyl) antioksidan testi ve disk difüzyon testi ile aynı patojen mikroorganizmalar üzerindeki aktivitelerini ölçmüĢtür. Tohumlardan antioksidan özelliği yüksek olanların bazıları antimikrobiyal aktivite göstermezken, düĢük antioksidan özelliğe sahip bazılarının ise antimikrobiyal aktivite gösterdiği bildirilmiĢtir. Bu nedenle iki parametre arasında uyum olmadığı kanısına varılmıĢtır. Test edilen bitkilerden Silene cserei Baumg, antioksidan özelliği bakımından en zayıf etkili bitkiler arasında kalmıĢ ve test edilen dört mikroorganizmaya (Staphylococcus

aureus, Escherichia coli, Pseudomonas aeruginosa bakterileri ile Candida albicans

mantarı) karĢı da aktivite gösterememiĢtir.

Missisipi nehri havzası bitkileriyle yapılmıĢ olan bu üç araĢtırmanın (Borchardt ve ark. , 2008a ; Gillitzer ve ark., 2012; Borchardt ve ark., 2008b) bize gösterdiği gibi, “S. latifolia” bitkisinin aynı deney Ģartlarında ancak farklı yıllardaki koleksiyonlarından

elde edilen ekstraktları, Staphylococcus aureus’a karĢı ilk araĢtırmada (Borchardt ve ark., 2008a) aktivite gösterdiği halde, ikinci araĢtırmada (Gillitzer ve ark., 2012) her hangi bir aktivite gösterememiĢtir. Bunun yanı sıra “S. vulgaris” bitkisinin etanol ekstraktı, Staphylococcus aureus, Escherichia coli ve Pseudomonas aeruginosa bakterilerine karĢı tamamen etkisiz kalmıĢtır. Bölge bitkilerinin tohumlarıyla yapılan çalıĢmada ise Silene cserei Baumg bitkisinin tohumlarının metanol ekstraktları bu bakterilere karĢı etkisiz kalmıĢtır.

Frey ve Meyers (2010), bazılarının New York Haudenosaunee halkı tarafından tıbbi olarak kullanıldığı bilinen ve toplanan 57 bitki arasından tanımlanarak seçilen 15 bitki türünün antibakteriyel aktivitesini araĢtırmıĢlardır. Bu bitkilerden 4 tanesi (Achillea millefolium, Asclepias syriaca, Ipomoea pandurata, Malva neglecta) geleneksel Haudenosaunee kültüründe en güçlü ilaçlar arasında kabul edilmekteydi. Bitkilerden 5’ i ise (Cimicifuga racemosa, Hieracium pilosella, Lycopodium digitatum,

Ranunculus acris, Solidago canadensis) bölgesel halkın en güçlü ilaç olarak kullandığı

150 bitki arasında olmadığı halde, Haudenosaunee’de bazı hastalıkların tedavisinde kullanılmıĢtı. Bunlara ek olarak Haudenosaunee halkı arasında tıbbi kullanımı olmayan 2 yerel bitki (Arabis glabra, Silene virginica) ile ilk kez tanımlanan 4 bitki türü de (Hesperis matronalis, Myosotis scorpioides, Rosa multiflora, Silene latifolia) test edilen bitkiler arasındaydı. Bunlardan Silene virginica ve “Silene latifolia” nın sulu ekstraktlarından sadece S. virginica’nın Gram pozitif Staphylococcus aureus’a karĢı 7,9 mm inhibisyon zonu oluĢturduğu, “S. latifolia” nın tamamen etkisiz kaldığı, S.

virginica’nın ise Gram negatif Escherichia coli ve Salmonella typhimurium ile Gram

pozitif Streptococcus lactis’e karĢı tamamen etkisiz kaldığı bildirilmiĢtir.

AraĢtırmalarda da görüldüğü gibi, “Silene latifolia” bitkisinin patojen

Staphylococcus aureus’a karĢı antibakteriyel aktivitesi ile ilgili sonuçlar, değiĢken bazı

Ģartlara göre farklılıklar göstermektedir. Benzer sonuçlara bizim bitkimizle yapılabilecek baĢka çalıĢmalarla da ulaĢılabileceğini düĢünebiliriz.

Türkiye’de yetiĢen Silene cserei ssp aeoniopsis ve “S. vulgaris (Moench) Garcke”nin antimikrobiyal yağ asitleri üzerinde yapılan bir araĢtırmada, her iki bitkinin tohumlarında da 17 çeĢit yağ asitine rastlanmıĢtır. Her iki türün de linoleik asit yönünden zengin olduğu ve hidrokarbon yüzdelerinin düĢük olduğu görülmüĢtür [(%87

S. cserei ssp.), (%68 S. vulgaris)] Bu türlerden elde edilen yağ asitleri, test edilen Gram

pozitif ve Gram negatif bakteriler içerisinden Gram negatif Klebsiella pneumoniae’ye karĢı antimikrobiyal aktivite göstermiĢtir (Küçükboyacı ve ark., 2010).

“Silene vulgaris” bitkisiyle yapılan antimikrobiyal aktivite çalıĢmalarına

bakılırsa; bitkinin toprak üstü kısımlarının %80 sulu etanol ekstraktları Gram negatif

Escherichia coli ve Pseudomonas aeruginosa bakterilerine etki etmezken, bitkiden elde

edilen yağ asitleri ile yapılan çalıĢmada yağ asitleri yine Gram negatif bir bakteri olan

Klebsiella pneumoniae’ ye karĢı antimikrobiyal aktivite göstermiĢtir. Bu da bize,

bitkilerden tek olarak soyutlanan maddelerin antimikrobiyal yönden daha etkili olabileceğini göstermektedir.

Abbasoğlu ve Türköz (1995), Türkiye’nin bazı yerli bitkilerinin saponin ekstraktlarının antimikrobiyal aktivitelerini incelemiĢ, Silene dichotoma ssp dichotoma bitkisinin kökünde % 3,3 oranında saponin bulunduğunu bildirmiĢlerdir. Saponin ekstraktlarının antimikrobiyal aktivitesine bakıldığında, test edilen 4 bakteri (Escherichia coli, Pseudomonas aeruginosa, Streptococcus faecalis, Staphylococcus

aureus) ve 4 mantara (Candida albicans, Candida parapsilosis, Candida pseudotropicalis, Candida stellatoidea) karĢı da % 0,63 oranında MIC gösterdiğini

belirlemiĢlerdir. Bitki halk arasında “diüretik” olarak kullanılmaktadır.

Bitkilerdeki iyileĢtirici etki içeren ana maddeler, bitkinin tüm organlarında eĢit oranda bulunmazlar. Yüksek dereceli birikimler bazen kökte ve kabukta, bazen bitkinin tümünde veya yapraklarında, bazen de; çiçeklerinde, tohumlarında veya meyvelerinde bulunabilir. Ayrıca, bitkilerin etken madde içerikleri, o bitkinin bulunduğu bölgeye ve kendisini besleyen toprağın niteliklerine göre de değiĢiklikler gösterebilmektedir. Öteki etkenler ise, mevsimler, hava Ģartları ve güneĢin durumudur. Bu faktörlerin etkisiyle, bitkinin cinsine ve organlarına göre de değiĢiklikler görülebilmektedir (Baytop, 1996; Eröztürk, 1998; Eröztürk, 2000).

Her ne kadar yaptığımız bu çalıĢmada Silene salsuginea bitkisinde antibakteriyel bir aktive tespit etmemiĢ olsak da; bu çalıĢmanın sadece bazı çözücülerle, bazı mikroorganizmalar üzerinde ve bitkinin tamamı kullanılarak yapıldığını unutmamamız gerekir. ÇalıĢmamızın sınırlarını ve literatürlerde geçen bazı Silene türlerinin antimikrobiyal, antiviral, antitümoral, antioksidan, antienflamatuar gibi birçok tıbbi özellikleriyle ilgili verilen bilgileri düĢünürsek, bitkimizle ilgili daha pek çok çalıĢmanın yapılabileceğini söyleyebiliriz. Nitekim “Silene latifolia” bitkisinde olduğu gibi, birbirinin tekrarı niteliğindeki benzer çalıĢmalarda, farklı sonuçlar elde edilebilmektedir. Çünkü:

-Bir cins içerisinde yer alan türler botanik açıdan birbirlerine çok benzeseler bile; bu cins altında yer alan tüm türler aynı kimyasal yapıyı göstermeyebilirler.

-Bitkilerin yetiĢtikleri coğrafi bölgedeki iklim durumu, yağıĢ miktarı, toprak yapısı ve bitkilerin toplanma zamanı gibi unsurlar kimyasal yapıları üzerinde etkilidir. Bu açıdan, iki farklı bölgeden toplanan, ya da aynı bölgeden farklı mevsimlerde toplanan tek türe ait örneklerin kimyasal yapıları arasında -nitelik olarak olmasa bile nicelik açısından fark olması kaçınılmazdır (Ersöz, 2011).

Netice olarak, yapmıĢ olduğumuz çalıĢmanın Silene salsuginea bitkisi açısından ilk olduğunu düĢünürsek, alınan sonuçlar da bu türün antibakteriyel aktivitesiyle ilgili olarak ortaya konulan ilk kayıtlar olacaktır. Bu açıdan bu çalıĢmanın, bitki ile ilgili bundan sonra yapılacak olan benzer çalıĢmalara ıĢık tutacağını düĢünmekteyiz.

5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER

Benzer Belgeler