• Sonuç bulunamadı

4. BULGULAR VE YORUM

4.1. AMERİKA’DA MİSYONERLİK HAREKETİN BAŞLAMAS

4.1.12. Amerikan Board’un Anadolu Çıkarması

Amerikan Board’un faaliyetlerini özetleyen 1880 tarihli Barlett Raporu’nun ilk cümlesi şöyledir: “Misyoner faaliyetleri açısından Türkiye Asya’nın anahtarıdır (In a missionary point of view, Turkey is the key of Asia )

(Bartlett, 1889: 1). 1819 yılında Amerikan Board örgütü Osmanlı

İmparatorluğu’nu programına dâhil etti. Amerikan Board misyonerlerinden Pliny Fisk ve Levi Parsons 3 Kasım’da Orta Doğu’ya doğru yola çıktılar. Onların görevleri Osmanlı topraklarında misyonerlik çalışmaları yapmak için yeni alanlar keşfetmekti.

Amerikalı misyonerlerin Osmanlı İmparatorluğu’na geldikleri 1820 yılında iki devlet arasındaki ilişki, yok denecek kadar azdı. Resmilik de kazanmamıştı. Dolayısıyla, İsa’yı, Protestanlık felsefesini, İncil’i Orta Doğu bölgesinde tanıtmak amacıyla gelen misyonerlerin de bu ülkeye ilişkin bilgileri çok kısıtlıydı. Bilinen, Osmanlı İmparatorluğu’nun teokratik karakteri, İslam çoğunluğu ve kozmopolit yapısıydı (E. Danacıoğlu, 2003: 34). Bu nedenle 1830’lu yıllara kadar ciddi manada misyon faaliyetleri içine girilmemişti. Birinci ve ikinci dönem gelen misyonerler daha çok Osmanlı topraklarından geçen ticaret yollarını takip ederek seyahat etmiş ve imparatorluğun demografik, iktisadi, dini ve doğal zenginliklerini merkeze rapor ederek bu sahanın misyonerlik faaliyetlerine uygun ve sonucunda getirisi yüksek bir potansiyele sahip olduğunu kanıtlamışlardır (D.İ. Erdoğan, 2007: 56).

Amerikan Board’un bölgede yaptırdığı ilk araştırma gezisini Pliny Fisk ve Levi Parsons adlı misyonerler gerçekleştirdi. Pliny Fisk, 1820'lerde Beyrut, Kudüs, Şam ve Antakya gibi bölgeleri gezerek Türkler, Araplar, Dürziler, Maruniler, Rumlar ve Ermeniler hakkında detaylı bilgi topladı. Beyrut’ta misyon çalışmalarının temelini attılar. Bu iki misyoner 14 Ocak 1820 tarihinde İzmir’e ulaştılar (Kieser, 2005: 58). Araştırma gezisinin ilk zamanlarında Rumları incelediler. Sakız Adası’na geçerek Yunanca öğrendiler. İncil’in Yunancaya çevrilmesini sağladılar. 1822'de Malta'ya gelen Fisk, bölgede dağıtılacak her türlü dini ve öğretici yayını basmak amacıyla bir matbaa kurdu (Daniel, 1970:

63-80) Bu matbaa ileriki yıllarda Anadolu’da kurulacak Board okullarının temel

ve dini kitap ihtiyaçlarını karşılayacaktır (Açıkses, 2003: 78).

Fisk ve Parsons’un İzmir’den Boston’a gönderdikleri raporlar oldukça ilginçtir. Bölgede yaptıkları araştırma çalışmaları sonucunda Osmanlı İmparatorluğu’nda yaklaşık 20 milyon insan yaşadığını, Osmanlıların Hıristiyanlara baskı yapmadıklarını belirtmiştir (Earle, 1929: 23). 20 Şubat 1820 tarihinde Pliny Fisk’in merkeze göndermiş olduğu bir raporunda şunları söylemektedir.

“İslamiyet’in din değişimi hakkındaki kuralları, İslam dininin ne kadar gaddar olduğunun bir kanıtıdır. Fakat buna karşın Müslümanlar diğerlerine yani Müslüman olmayanlara İslamiyet’i seçmeleri için baskı yapmadan sarılmaktadırlar. Genel olarak Hıristiyan misyonerlere de büyük bir saygı göstermektedirler. Devletten de bize hiçbir saldırı gelmemektedir. Biz burada kendimizi Boston’da güvende hissettiğimiz kadar güvende hissediyoruz. Biz, Müslümanların diğerlerine sırf dini yüzünden saldırıda bulunduklarını içeren bir örnek duymadık. Bizim için öyle gözüküyor ki Amerikan misyonerleri bu topraklarda hem tüccarların ve hem de Hıristiyanların sahip olduğu güvenliğe sahip olacak ve hiçbir tehlike altında kalmadan faaliyetlerini sürdüreceklerdir.” (Earle, 1929: 23, Gordon, 1932: 231)

Amerikan Board’un bölgeye yaptığı önemli bir çıkarma da 1829 yılında Rufus Anderson’un gezisidir. Gelecek nesiller için büyük önem arz ettiği belirtilen bu gezi sonucunda Amerikan Board’un Osmanlının Anadolu topraklarında çalışması kesinleşmiştir. Bu gezi sonucunda Yunanistan’da misyon çalışmalarının başlaması ve Beyrut misyonunun tekrar açılması konusunda karar alınmıştır (D.İ.Erdoğan, 2007: 58). Amerikan Board’un Anadolu’yu tanıma gezilerinden en dikkate değer olanı ise misyoner Eli Smith

ve H. G. Otis Dwight tarafından gerçekleştirilmiştir. Her iki misyoner Amerikan Board tarafından Anadolu’nun doğu bölümünü ve İran’ı tanımak, buradaki Kürtler ve Ermenileri araştırmak amacıyla bölgeye gönderilmiştir. Yolculukları, 21 Mayıs 1830 tarihinde başlayan bu iki misyoner Anadolu’nun batısından başlayarak İran’a kadar olan bölgeyi gezdiler (Mithat Aydın, 2006,

128). Yolculukları sırasında her şeyi rapor ettiler. Yerli halkın dikkatini

çekmemek içinde sakal bırakıp giyiniş tarzlarını halka göre değiştirdiler. Gezdikleri bölgelerde Osmanlı Hıristiyanlarının durumlarını, özellikle Ermenilerin yaşam tarzı ve yayılış alanlarını incelediler. Gelecekte oluşabilecek misyon alanları için hem coğrafi ve hem de stratejik açıdan mevkilerin tespitinde önemli katkılar sağladılar. İran sınırından içeri girerek Tebriz’e kadar hareket ettiler. Bu bölgede yaşayan Nesturiler’i incelediler ve Amerikan Board’un Nesturi Misyonu’nun oluşumunda rol oynadılar (Kieser,

2005: 96) Misyonerler, gezdikleri bölgelerde aşağıdaki sorulara cevap

aramışlardır.

 Dinsel açıdan halkın durumu nedir?

o İbadet biçimlerine ne derece riayet ediliyor? o Toplu ibadetlerde hangi sıklıkta katılım yapılıyor? o Halk Pazar gününü nasıl geçiriyor?

 Din adamlarının durumu nedir? o Sayıları nelerdir?

o Eğitim düzeyleri nedir? o Bilgi düzeyleri nedir?

o Kutsal kitaba hâkimiyetleri ne derecededir? o Ahlak düzeyleri nedir?

 Ülkede eğitim ve öğretime ilişkin durum nedir?

o Yetişkin nüfusun ne kadarı sıradan bir kitap okuyup anlayacak düzeydedir?

o Dinsel ve laik okulların durumu nedir? Ne tür okullar faaliyettedir?

o Sıradan insanlar çocuklarını okutmak eğiliminde midirler? o Böyle bir eğitimin masraflarını ödemeye hazır mıdırlar?

o Eğitimi geliştirme amacıyla yabancılarla girişilecek çabalar nasıl karşılanabilinir?

o ABCFM tarafından okullar açmak ve ders kitapları dağıtmak girişimleri halk tarafından nasıl karşılanır?

o Öğretmen istihdam etmenin ve okul binası kiralamanın mali külfeti ne düzeyde olacaktır.

 Halkın moral durumu nasıldır?

o Halk arasında sınıf farklılıkları ne düzeydedir?

o Doğuştan kazanılan sosyal ayrıcalıklar ne düzeydedir? o Ülke siyasal bütünlük diye bir şey söz konusu mudur? o Tüccarların ahlaki bütünlük ya da dürüstlük düzeyi nedir?

Her iki misyoner toplam 2.400 mil yol almıştı (Kocabaşoğlu, 2000: 67). Misyonerler Amerikan Board’un gelecekteki çalışmalarına yön verecek nitelikte olan bu araştırma gezisinde elde ettikleri izlenimlerini iki ciltlik kitap halinde yazdılar. “Missionary Researches in Armenia” adı verilen bu kitap Amerikan Board’un gelecek yüzyıllık planlarına şekil verdi. Özellikle Dwight ve Smith’in yaptıkları inceleme Ermenilere yönelik çalışmalara hız verdi (A.

Küçük, 1996: 46-49).

4.1.13. Amerikan Board’un Müslümanlar, Rumlar ve Yahudiler