• Sonuç bulunamadı

a. Kerbela Olayı:

ABDÜLMELİK B. MERVAN DÖNEMİNDEKİ FAALİYETLER

Vergi sistemi yeniden düzenlendi.

Berîd (posta) teşkilatı geliştirilerek tekrar canlı-lık kazandırıldı.

Hâciplik kurumu geliştirildi.

Kubbetu’s-Sahra gibi tarihî eserler inşâ edildi.

Kur’an-ı Kerim’in noktalanması ve harekelen-mesi yapıldı.

Abdülmelik’in attığı bu adımlar aynı zamanda Eme-viler döneminde devletin kurumsal kimliğinin İs-lamîleştirilmesiyle birlikte Arapçalaştırılmasını da temin etmiştir. Diğer taraftan bu yeniliklerin ortak özelliği devletin tam bağımsızlığının ve yönetimin Arap niteliğinin bariz hale getirilmesidir. Bundan dolayı 86/705 yılında vefat eden Abdulmelik b.

Mervan, pek çok tarihçi tarafından Şam Emevîleri Devleti’nin Muaviye’den sonra ikinci kurucusu ola-rak kabul edilir.

ÖZET BİLGİ

Velid b. Abdulmelik (711-712) döneminde Sind bu-günkü Pakistan bölgesi fethedilmiştir. Hindistan’a doğru gidildi ve orada ilk kez etkili bir silah olan mancınığı kullandılar. Yine bu dönemde Tarık b. Ziyad 711 yılında Septe (Cebel-i Tarık) boğazını aşarak İspanya’ya geçti.

Bir yıl sonra Musa b. Nusayr İspanya’ya gelerek fetihlere devam ettiler.

Süleyman b. Abdulmelik döneminde Mesleme b. Ab-dulmelik komutasındaki Emevi ordusu İstanbul’u kuşat-tı. Ancak Süleyman’ın ölümü üzerine yerine geçen Ömer b. Abdülaziz tarafından kuşatma kaldırıldı.

Ömer b. Abdülaziz döneminde fetih hareketlerinde duraklama olmuştur. O, İslam’ın Müslüman olmayanlar arasında, barış ortamında ve tebliğ yoluyla yayılmasını istiyordu. Yine o, kendisinden önceki idareciler tarafın-dan mevaliden alınan haracı kaldırdı. Bunun sonucunda İslam, Berberiler ve Mevaraünnehir’de yaşayanlar ara-sında hızla yayılmaya başlamıştır. Ömer b. Abdulaziz’in dönemi Emeviler tarihinde, tarihçiler tarafından adaletin tam olarak uygulandığı zaman dilimi kabul edilir.

2. BÖLÜM: İSLAM TARİHİ 551

ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ

6. ÜNİTE Ömer b. Abdulaziz’in kısa süren halifeliği Emeviler

döneminde bir sosyal barış ve toplumsal restoras-yon süreci olarak tarihe geçmiştir. O fetihlerden daha çok büyük problemlerin bulunduğu ve çözül-mediği takdirde yakın zamanda bölünmeye ve çö-küşe sebep olacağından dolayı iç politikanın rayına girmesine çalışmıştır. Bundan dolayı onun döne-minde fetih hareketlerinde duraklama olmuştur.

HATIRDA TUTULMALI

c. İç Meseleler:

Kabile devleti konumunda olan Emeviler, 89 yıllık iktidarları döneminde birçok problemlerle mücadele etmek zorunda kalmışlardır. Emeviler Döneminin baş-ta gelen iç problemlerinden biri kabile mücadeleleri ve bunların iktidara yansımasıdır. Süfyanî kolunun dayandı-ğı Kelb kabilesi ile Mervan b. Hakem’in döneminde Kays kabilesi arasında ciddî çatışmalar ortaya çıkmıştır. Bu mücadele sadece kısmen de olsa Ömer b. Abdulaziz dö-neminde kaldırılmaya çalışılmış ancak bir müddet sonra tekrar başlamıştır.

Emeviler döneminin diğer meselesi ise, Hz. Ali ve ço-cuklarının Emevilerin hilafetini kabul etmeyerek zaman zaman isyan etmeleridir. Muhtar b. Ubeyd es-Sakafî, Ali evladının haklarını savunma iddiasıyla harekete geçmiş ve Emevilere karşı isyan etmiştir. Bu dönemin en önemli meselelerinden birisi de siyasî bir grup olarak Haricilerin ayaklanmalarıdır. Çünkü genellikle bedevî kökenli olan Hariciler halifeliğin Kureyş’e ait olduğu anlayışını kabul etmediler. Hariciler meselesi, Ömer b. Abdulaziz dö-neminde barışçı yollarla çözüldü. Bu sebeple Hariciler, Emevi hükümdarlarından sadece Ömer b. Abdulaziz’e biat etmişlerdir.

Emeviler dönemindeki iç meselelerden birisi de aile içindeki çekişmeler olmuştur. Veliaht tayinlerinde ter-cihler ve karar değiştirmeler hanedan bireyleri arasında çeşitli huzursuzluklara ve hatta ölümle sonuçlanan olay-lara yol açmıştır.

d. Dış İlişkiler:

Emeviler döneminde Anadolu’ya, 663 yılından itiba-ren her yıl seferler düzenlenmiş, 668 yılından itibaitiba-ren Bizans’ın başkenti İstanbul, üç defa kuşatılmıştır. Diğer yandan 711-717 yıllarında Bizans iç kargaşa ile uğraşır-ken, Müslümanlar Kuzey Afrika’da Bizans hâkimiyetine son vererek İspanya’yı fethetmeyi başardılar.

e. Emevilerin Yıkılışı:

Emevi Devleti, Abbasoğullarının 718-719 yıllarında başlatıp otuz yıl kadar kararlı bir şekilde yürüttüğü hare-ket sonucunda 750 yılında yıkılmıştır. Aşağıdaki sebep-ler devletin çöküşünü hızlandırmıştır:

– Başta Hz. Ali taraftarları ile Hariciler olmak üze-re, devlete karşı yapılan isyanlar devletin gücünü azaltmıştır.

– Kuzey ve Güney Arapları arasındaki mücadeleler ve bunlara bağlı isyanlar devleti yıpratmış ve çö-küşe doğru sürüklemiştir.

– Emevi hükümdarlarının Araplar dışında kalan Müslümanları Araplarla eşit tutmamaları ve on-ların faydalandığı bazı haklardan mahrum bırak-maları yıkılışı hızlandırmıştır. Araplar dışındaki Müslümanlar sürekli karşı grupları desteklemiş ve en sonunda, Emevi devletini yıkan Abbasi ha-reketine katılmışlardır.

– Emevi hükümdarlarının çoğunun dini hayattan uzak oluşu karşı gruplarca sürekli gündemde tu-tulmuştur. Hükümdarların eğlenceye düşkünlük-leri yüzünden devletin işdüşkünlük-lerine ciddiyetle eğilme-meleri ve hanedan arasındaki iç çekişmeler de devletin yıkılışında rol oynayan sebepler arasın-dadır.

– Emevilerin son hükümdarı II. Mervan b. Muham-med, Abbasi ordusuyla Zap suyu kenarında yap-tığı savaşı kaybederek Suriye üzerinden Mısır’a kaçtı. Fakat Abbasiler peşini bırakmayarak onu öldürdüler (750). Böylece 661 yılında Şam mer-kezli olarak kurulan Doğu Emevileri yıkılmış oldu.

Emevilerin Yıkılmasına Zemin Hazırlayan Önemli Sebepler

Kabilecilik anlayışının yönetime yansıması, Hz. Ali taraftarlarının ve Haricilerin muhalefeti, Yönetimi ele geçirme mücadeleleri,

Mevaliye iyi davranılmayarak gayrimüslimlerin ödediği vergi olan haracın alınması,

Abdullah b. Zübeyir gibi önde gelen insanların yönetime karşı ayaklanması,

Abbasilerin Emevileri yıkmak için harekete geç-mesi,

Bazı hükümdarların zevk ve eğlenceye dalarak halktan uzaklaşmaları,

Fetih hareketlerinin durmasıdır ÖZET BİLGİ

Endülüs (bugünkü İspanya) Müslümanlar (Tarık b.

Ziyad) tarafından 711 yılında fethedilmesinden 750 yı-lına kadar Emevilere, bu tarihten 756 yıyı-lına kadar da Abbasilere bağlı olarak yönetilmiştir. 756 yılında kuru-lan Endülüs Emevilerinden önceki bu döneme “Valiler Dönemi” denilmiştir.

1. Emirlik Dönemi:

Abbasiler 750 yılında doğu Emevilerini yıkınca ha-yatta kalan Emevi şehzadelerinden Abdurrahman b. Mu-aviye, Filistin ve Mısır üzerinden Kuzey Afrika’ya oradan da 755 yılında Endülüs’e geçti. 756 yılında Kurtuba’ya geçerek emirliğini ve dolayısıyla Endülüs’ün bağımsızlı-ğını ilan etti. Böylece Endülüs’te 756’dan 1031’e ka-dar, 275 yıl sürecek yeni bir Emevi devleti kurulmuş oldu. Endülüs Emevi devletinin, 756-929 yılları arası

“Emirlik” dönemi olarak bilinir. Bu dönemde Endülüs’te ekonomik alanda önemli gelişmeler kaydedildi. Mimarî alanında kayda değer ilerlemeler görüldü. Yerli İspan-yollar arasında İslamiyet hızla yayılmaya başladı. Ancak Emirliğin ikinci devresinde, idare yeteneksiz ve tecrübe-siz kişilerin eline geçince kriz yılları başlamıştır. Bunun sonucu olarak toplumda kabilevî etnik düşmanlıklar baş göstermiş, farklı kabile ve etnik unsurlar arasındaki sür-tüşmeler, Hıristiyan krallıklar tarafından tahrik edilerek Endülüs’ü iç çekişmelere sürüklemiştir.

2. Halifelik Dönemi:

Yönetime III. Abdurrahman (912-961) geçince;

Merkezî yönetime çeki düzen verdi, otoriteyi kendi elin-de topladı. İsyancıları yönetime bağlayarak, elebaşlarını Kurtuba’da mecburi ikamete tabi tuttu. İsyan merkezle-rinin yeniden devlete vergi ödemesini sağladı. III.

Abdur-rahman, 929 yılında “Nâsır lidinillah” unvanıyla kendi-sini halife ilan etti. Böylece “Endülüs Emirliği”, “Endülüs Emevi Halifeliğine” dönüşmüş oldu.

III. Abdurrahman ülke içinde birlik ve huzuru sağla-dıktan sonra; Fatimilere karşı mücadele başlattı. Kuzey Afrika’daki bazı Berberi kabileleriyle ittifak yaparak hâ-kimiyet alanını genişletti. Kuzeydeki Hıristiyan İspanyol krallıklarını, halifeliğe vergi ödeyen birer ayrı bağımsız devlet haline getirdi. İç parçalanmalara sebep olan Arap kabileleri arasındaki rekabeti ortadan kaldırdı ve devle-tin kapılarını her zümreden insana açtı. Eğitimi yaygın-laştırdı ve Kurtuba’yı birçok mimarî eserle donattı.

III. Abdurrahman’ın ölümü üzerine yerine oğlu II. Ha-kem geçti ve babasının yakaladığı istikrarı devam ettir-di. O, bilim ve sanat alanında büyük gelişmeler sağladı.

Eğitimi yaygınlaştırdı. Fakir öğrencilerin okutulması için sadece başkent Kurtuba’da 27 yatılı okul açtı. İçinde farklı bilim dallarına ait 400 000 kitap bulunan büyük devlet kütüphanesini kurdu.

3. Yıkılışı:

II. Hakem’den sonra devletin başına henüz ergen-lik çağına girmemiş olan oğlu II. Hişam geçti. Bu du-rum devletin en üst ve önemli makamında bir otorite boşluğu meydana getirdi. Bu boşluğu doldurmak için sivil ve askerî idareciler arasında rekabet ve mücadele başladı. Yirmi yıl süren bu mücadele, merkezî idarenin vilayetler üzerindeki kontrolünü tamamen yok etti. Bu mücadeleden bıkan Kurtuba’nın ileri gelenleri 1031 yı-lında toplanarak halifeliği kaldırmaya ve Emevi sülalesi mensuplarını sürmeye, idareyi, ileri gelen kimselerden oluşacak bir “şuranın” üstlenmesine karar verdiler. Böy-lece Endülüs Emevi devleti yıkılmış oldu. Bu gelişmenin

2. BÖLÜM: İSLAM TARİHİ 553

7. ÜNİTE ardından dağılma sürecine girildi ve hemen her şehir

bağımsızlığını ilan etti ve birer Müluku’t-Tevaif denilen

küçük devletçiğe dönüştü. EMEVİLER DÖNEMİ KELÂMÎ TARTIŞMALAR

Hz. Peygamber’in (sav) vefatından sonra;

İlk halifenin seçimi tartışması,

Medine’nin iktidarına karşı bir isyan girişimi olarak Hz. Ebu Bekir döneminde vukû bulan ir-tidat hareketleri,

Hz. Osman döneminde ortaya çıkan Kureyş içi kabile ihtilafları,

Hz. Osman’ın hilafet makamında şehit edilmesi, Sahabeden bazılarının ölenler ve öldürülenler

arasında olduğu Cemel ve Sıffîn vakaları, gibi erken dönem İslam toplumunun karşılaştı-ğı önemli olaylar ortaya çıkacak olan fırka ve grupların teşekkülüne zemin hazırlamıştır.

ÇOK ÖNEMLİ

Emevilerin İslam Kültür ve Medeniyetine Katkıları 1. Emeviler eğitime büyük önem vermişler, camiler,

ilim adamlarının evleri, kitapçılar ve küttaplar ilk eğitim verilen yerler olmuştur.

2. Kur’an’ın doğru anlaşılması için bu dönemde Halil b.

Ahmet tarafından nokta ve hareke yöntemi Arapça-ya kazandırılmıştır.

3. İranlı Sibeveyh (ö.796) tarafından Arap dilinin siste-matik ilk gramer eseri yazılmıştır.

4. Abdulmelik zamanında Arapça resmi dil kabul edil-miş ve ilk Arap parası basılmıştır.

5. Emevi halifesi Ömer b. Abdülaziz’in teşvikiyle ha-disler tedvin edilmeye (toplanmaya) başlamıştır. Bu konu öncü olan kişi ise Zühri olmuştur.

6. Emeviler döneminde iki farklı ekol ortaya çıkmıştır.

Bunlar: a. Said b. Müseyyib’in imamı olduğu ve nasslara ağırlık veren Hicaz ekolü, b. İbrahim en-Nehaî’nin başında çektiği reyde bulunmayı kabul eden Irak ekolüdür.

7. Emeviler Döneminde dinî mimarîde, Müslüman mi-mar ve yapı ustaları yaptıkları eserlere kendi inanç ve ruhlarını da katarak büyük özgün yapılar ortaya koymuşlardır. Bu doğrultuda camiye minare ve mih-rap eklemişlerdir. O dönemden kalan Şam Emeviye Camii ve Kudüs’teki Kubbetu’s-Sahra günümüze ka-dar varlığını devam ettirmiştir.

8. Bu dönemde tıp, felsefe ve kimya alanlarında da öz-gün çalışmalar yapılmış, bilimsel eserler Arapçaya tercüme edilmiş ve Halit b. Yezid İskenderiye’den bazı bilginleri Şam’a getirerek büyük bir kütüphane kurdurmuştur.

9. Endülüs Emevilerde de eğitime büyük önem verilmiş ve eğitim, cami, medrese ve küttaplarda yapılmış-tır. Bu dönemde tefsirde Muhammed el-Kurtubî (ö.

1273), hadiste İbn Abdilberr (ö. 1070) ve tasavvufta Muhyiddin İbn Arabî (ö. 1240) gibi âlimler önde ge-len isimlerdi.

10. Endülüs’te felsefe ve mantık alanında da İbn Bacce (ö. 1138), İbn Tufeyl (ö. 1185) ve İbn Rüşt (ö. 1198) gibi filozoflar yetişmiştir.

11. Avrupa’daki Rönesans ve Reform hareketlerinin or-taya çıkmasında, Endülüs’te bulunan ilmi birikimin büyük payı olmuştur. Batılılar ilk defa Aristo ve Ef-latun gibi filozofları Müslüman bilginlerden öğren-mişlerdir.

12. Endülüs’teki Kurtuba Kütüphanesi, içinde 400 000 kitabın olduğu dünyanın en zengin kütüphanesi ko-numunda idi.

13. Mimari alanda medreseler, saraylar ve büyük cami-ler inşa edilmiş, Kurtuba Medresesinde Avrupa, Asya ve Afrika’dan gelen Müslüman, Hıristiyan ve Yahudi öğrenciler birlikte öğrenim görmüşlerdir.

ÖZET BİLGİ

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

2. BÖLÜM: İSLAM TARİHİ 555

ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ

6. ÜNİTE 1. Emeviler Dönemi’nde görülen gelişmelerden Arap

milliyetçiliği adına yapılan ilk faaliyet aşağıdakiler-den hangisidir?

A) Vergi sisteminin yeniden düzenlenmesi B) Posta teşkilatının kurulması

C) Arapçanın resmi dil olarak kabul edilmesi D) Ülkenin eyaletlere ayrılması

E) Haciplik sisteminin kurulması

2. Emeviler Dönemi’nde sınır boylarından ve illerden haber almak için mükemmel bir posta ve istihba-rat teşkilatları oluşturulmuştu. Bunun temel sebe-bi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Değişik milletlerden Müslümanları kaynaştır-mak

B) Araplar arasında mezhep birliğini sağlamak C) Halifelik kurumunun sürekliliğini sağlamak D) Merkezî otoriteyi güçlendirip devleti

koru-mak

E) Hâkim oldukları bölgeleri ticaret merkezi haline getirmek

3. Muaviye’nin, oğlu Yezid’i veliahd tayin etmesinin aşağıdaki gelişmelerden hangilerine ortam hazırla-dığı söylenemez?

A) İslamiyet’te iç karışıkların daha da artmasına B) Ülkenin yönetim birimlerine ayrılmasına C) Fetih harekelerinin durmasına

D) Hilafetin saltanata dönüşmesine

E) Ülkede birlik ve beraberliğin sağlanmasına

4. Aşağıdakilerden hangisi Emevîler’in yıkılışına se-bep olan olaylardan değildir?

A) Muaviye’nin Hz. Hasan’ın tavsiyelerine uyması B) Emevîlerin Arapları üstün görüp Arap

olmayan-ları küçümsemesi

C) Fetihlerin durması ile ekonomik sıkıntıların orta-ya çıkması

D) Vergilerin artırılarak, halkın ağır vergiler altında ezilmesi

E) Devlet yönetiminin ve ordunun disiplininin bo-zulması

5. Yezid’in halifeliğini kabul etmeyerek, Hicaz böl-gesinde kendi halifeliğini ilan eden ve bölgedeki halkın biatini alarak 9 yıl halifeliğini sürdüren kişi kimdir?

A) Abdullah b. Ömer B) Abdullah b. Zübeyr C) Muhtar b. Ubeyd es-Sakafî D) Haccac b. Yusuf

E) Abdullah b. Hanzala

6. Emevîler Dönemi’nde “medeniyet gelişiminde sanatın etkili olduğu” aşağıdakilerden hangisiyle uyumlu olduğu savunulabilir?

A) Eyalet sisteminin yeniden düzenlenmesi B) Halifeliğin saltanat haline dönüştürülmesi C) İslâm mimarisinde yeni tarzların kullanılmaya

başlanması

D) Yönetimde yeni kurumların oluşturulması E) Vergi sisteminin güçlendirilmesi

7. Hz. Muhammed ve Dört Halife Dönemleri’nde “tüm Müslümanlar eşittir” prensibi ile hareket edilirken, özellikle Emevîler Dönemi’nde bu anlayış değişmiş ve Arapların diğer Müslümanlardan üstün olduğu görüşü yaygınlaşmıştır.

Bu anlayış Emeviler döneminde aşağıdakilerden hangisine sebep olduğu savunulabilir?

A) Devlette milli birliğinin güçlenmesine B) Fetih hareketlerinin artmasına C) Kültür ve medeniyetin ilerlemesine

D) İslam toplumunda birtakım siyasî kargaşaların çıkmasına

E) Arap olmayan toplumların boyun eğmesine

Benzer Belgeler