• Sonuç bulunamadı

Aile işletmelerinin net olarak bir tanımını yapmak oldukça güçtür. Çünkü aile işletmelerinin tüm özelliklerini ve işlevlerini kapsayacak bir tanım oluşturmak mümkün değildir. Aile işletmesi dendiğinde ilk akla gelen, bir aile bireyinin girişimiyle kurulan, daha sonraki yıllarda ailedeki diğer bireylerinde bu işletmede yer aldığı işletme türüdür.

Araştırmalar, sadece Türkiye’de değil dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde aile işletmelerinin ülke içinde faaliyet gösteren toplam işletme sayısına olan oranı oldukça yüksek olduğunu göstermektedir. Dünya ülkeleri içinde aile işletmelerinin ülke ekonomisi içindeki yerleri aşağıdaki tabloda görülmektedir. Bazı ülkelerde aile işletmelerinin ülkedeki tüm faal diğer işletmeler içindeki payları, bu payların GSMH ve

toplam işgücü oranı görülmektedir. Buna göre Đtalya’da faaliyet gösteren işletmelerin %99’u, Đspanya’da faaliyet gösteren işletmelerin %71’i, Türkiye’de faaliyet gösteren işletmelerin ise yaklaşık %90’ı aile işletmesi yapısında olan işletmelerdir.

Çizelge 1: Dünya’da Aile Đşletmelerinin Ülke Ekonomileri Đçindeki Yeri

Ülke Aile Đşletmelerinin Ülkelerdeki Tüm Đşletmelere Oranı (%) Ülkenin GSMH’si Đçindeki Oranı (%) Ülkedeki Toplam Đşgücüne Oranı (%) Đtalya 99 75 55 A.B.D 90 60 60 Almanya 80 66 75 Meksika 80 55 73 Avustralya 75 63 50 Şili 75 60 65 Đspanya 71 65 60 Đngiltere 70 60 50 Türkiye 90 65 40

Kaynak: Bellet, W. (Nov. 1996). “The Family Connection”, The Economist: 61; “Aile Đşletmeleri Zorlanacak”, Sabah ( 27 Mart 1996).

Gerek ülkemizde, gerekse dünyadaki diğer ülkelerde aile işletmelerinin payı, faal işletmelerin içinde büyük bir yere sahip olduğu görülmektedir. Pek çok akademisyen aile işletmesi kavramını yapısal özelliklerini dikkate alarak farklı biçimde tanımlamıştır. Bu nedenle kaynaklarda farklı pek çok aile işletmesi tanımıyla karşılaşılmaktadır.

Bazı akademisyenler aile işletmelerini “En az iki kuşak boyunca aileye ait olan ve ailenin ve işletmenin amaçları ve çıkarlarının bir olduğu ve bunun işletmenin politikalarına yansıdığı işletmelerdir.” olarak tanımlar (Donelly, 1994).

Çeşitli kitaplarda pek çok aile işletmesi tanımı ile karşılaşılabilir:

Aile işletmesi, “Yönetsel pozisyonlarda aile üyelerinin olması, işletme hisselerinin çoğunun aile üyelerinde bulunması, ürün veya hizmet özelliklerinin aile adı ile özdeşleşmesi, işletmelerin politika oluşturmalarında ailenin kontrolünün olduğu bir sözleşme olması ve aile isminin toplumda işletme ile bütünleşmesi şartlarına bağlı olarak kurulan birimlerdir” (Dailey, Reusling, Demong, 1977).

“Aile işletmesi tek bir ailenin üyeleri tarafından kontrol edilen ve kâr dağıtımının ailenin kontrolünde olduğu işletmelerdir.” (Akıngüç Günver, 2002).

Aile işletmesi, “Ailenin servetini dağıtmamak için kurulan özel bir işletme biçimidir. “(Akıngüç Günver, 2002).

Kabul görmüş bir yaklaşıma göre, aile bireylerinin bir işletmenin faaliyetinde bir araya gelmesi, işletmenin “Aile Đşletmesi” olarak adlandırılması için yeterlidir (Tagiuri, 1992).

Özalp’e (1971) göre aile işletmesi; aile reisinin veya ailenin geçiminden sorumlu bir ferdin işletmenin başında bulunması, o işletmenin “aile işletmesi” olarak değerlendirilmesi için yeterli bir unsur olarak kabul edilmektedir.

Aile işletmesi, birden fazla aile üyesinin önemli miktarda yatırıma ya da işletmenin yönetim kararlarında veya faaliyetlerinde önemli bir katılıma sahip olduğu bir işletmedir. Aile; kan bağı, evlilik ya da ömür boyu bağlılık yoluyla birbirleriyle ilişkisi olan insanlar anlamında ele alınabilir (Cox,1996).

Bir aile işletmesi, sahipliğin çoğunluğunun ya da kontrolün tek bir ailede olduğu ve iki ya da daha fazla aile üyesinin doğrudan girişimle ilgili olduğu bir işletmedir (Rosenblatt vd.,1990).

“Aile işletmesi” kavramına aile servetinin mülkiyeti açısından bakan tanımlara da rastlanmaktadır. Buna göre, Karlof (1993) aile işletmesi, ailenin servetini dağıtmamak üzere kurulmuş olan özel bir işletme biçimi olduğunu yazarken, Feyzoğlu (1990) daha çok zirai taşınmazların parçalanmasına engel olmak amacıyla akrabalar arasında kurulan ve terekedeki (ölen kişinin mal varlığı) miras paylarının tümünü veya bir kısmını bırakmak ya da ortaya başka mallar koymak suretiyle kurulan tüzel kişiliği bulunmayan bir ortaklık şeklidir şeklinde tanımlamıştır. Aile işletmelerine yönelik bir başka tanım Potobsky (1992) tarafından yapılmıştır. Potobsky, çalışan işgücünün kan bağı ile ilgisini ele almaktadır. O’na göre, aile üyelerinin yönetim kademelerinde çalıştığı işletmeler, aile işletmeleridir.

Burada belirtilmesi gereken nokta, aile üyelerinin kurucu ortağın (girişimcinin) çocukları ile sınırlı olduğu hususudur. Aile işletmelerine, yönetimdeki hakimiyet açısından bakan bir tanıma göre, yönetim kurulunda en az iki veya daha fazla aile bireyinin yer alması ve bu bireylerin işletmenin en az %10 hissesine sahip olması işletmelerin aile işletmesi olarak tanımlanmasını gerekli kılan unsurlardır (Bozkurt,1997).

Chua vd. (1999), bir işletmenin aile işletmesi olması için sadece aile bireylerinin var olması yeterli değildir. Ancak üzerinde önemle durulan iki nokta vardır. Bunlar, girişimcinin ailenin geçimini sağlayan ve ailenin geleceğini güvence altına alan kişi

olduğu, bir işletmede sadece girişimcinin mevcut olmasının o işletmeyi aile işletmesi yapmaktan ziyade patron işletmesi yapacağı hususudur. Bundan yola çıkarak varılan son tanım, aile reisinin veya ailenin geçimiyle sorumlu kişinin işletmenin başında bulunması ve en az iki nesilin işletme yönetimiyle ilgileniyor olması koşulunu sağlayan işletmedir.

Buna göre, çalışmamızda aile işletmesi, “en az iki nesilin örgütte çalıştığı, işletmenin kurulmasındaki amacın ailenin geçimini sağlamak ve/veya mirasın dağılmasını önlemek olduğu ve ailenin geçimini sağlayan en büyük aile bireyinin işletmei idare ettiği, yönetim kademelerinin önemli bir bölümünde aile üyelerinin yer aldığı veya kararların alınmasında büyük ölçüde aile üyelerinin etkili olduğu ekonomik, sosyal ve dinamik birimlerdir” tanımı temel alınmaktadır.

Çalışmamızda aile işletmesi denildiğinde birden fazla neslin birlikte çalıştığı, yönetimin ailenin en büyük bireyinde olduğu yani işletmeyi kuran kurucu girişimci dediğimiz kişide olduğu, amacın diğer işletmelerden farklı olarak ailenin geçimini sağlamak ve mirasın dağılmasını önlemek amacıyla kurulan ekonomik, sosyal ve dinamik birimler olarak algılanmaları gerekmektedir.

1.4. AĐLE ĐŞLETMELERĐNĐN KURULMA NEDENLERĐ VE