• Sonuç bulunamadı

دش نامیشپ دب لاعفا زک درک کین هچ Senin yoldaşın olan melekler sana derler

Ne iyi etti de kötü amellerinden pişman oldu

K 175/104-3077 1.1.2.2. Cebrâil

Cebrâil, vahiy meleğidir. Bu özelliği itibariyle klasik edebiyatta ismi en çok zikredilen meleklerdendir. Seyf-i Fergânî’nin şiirinde de en üstün melek olarak anılmakta ve en kötü olan şeytanın karşısında en iyi benzetilen olarak sunulmaktadır.

Bazen sözü doğrudan, aracısız olarak alması bağlamında bazen de kanatları bağlamında anılmaktadır. Cebrâil, Seyf’in şiirinde, ruhu’l-emîn, Cibrîl olarak geçmektedir.

تخاس ناوت قشاع ار عبط بحاص هن درک نیملاا حور ناوت ار ناطیش هن Ne kimseyi âşık yapabilirsin Ne de şeytanı rûhu’l-emîn yapabilirsin

K 192/125-3416 ورگ سوه و اوهب تلد هناخ یا

ناج یو لیربج

هتخورف ناطیشب

Ey gönlünün evini hevâ ve hevese rehin vermiş Ve ey Cebrâil’in canını şeytana satmış

K 43/5-152 لیربج وچ نکیلو دنین ناربمغیپ

دنا هدینش وت زا وت ملاک هطساو یب

96

Peygamber değildirler lakin Cebrâil gibi Sözü senden vasıtasız bir şekilde işitmişler

K 69/26-712 ناقشاع ناج شوگ نیچرهگ ار شظفل رد

نیملاا حور رپهش نار سگم ار شبوخ یور

Sözünün incisine inci avcısıdır âşıkların can kulağı Güzel yüzüne sinek kovucudur rûhul emînin şah kanadı

K 127/64-2036 دندمآ ریس رد و دنتفر نتشیوخ زک نامز نآ

دنام زاب ناشیا زا هار رد رپ زیت لیئربج

Kendilerinden geçtiklerinde ve seyre başladıklarında İnce kanatlı Cebrâil yolda onlardan geride kaldı

K 187/116-3342 1.1.2.3. Azrâil

Azrâil, ölüm meleği, ecel meleği olarak kabul edilmektedir. Can almak görevi bağlamında klasik edebiyatta sıklıkla anılmaktadır. Seyf’in şiirinde de bu özelliği itibariyle ölüm ve ecel bağlamında anılmaktadır. Seyf, şiirinde, Azrâil’i, Bu Yahyâ, Peyk-i ecel, emîr-i ecel, piyâde (yaya) gibi sıfatlarla anar.

تشک ار دوخ شمغ ریشمشب هک یناج هدنز تسیحیوب رو هدژم یدبا تایحب Gam kılıcıyla kendini öldüren bir can

Ebedi hayatta Azrâil’in müjdecisidir

K 54/15-388 ریمب راوگرزب یاک لجا کیپ دیسر

ِرس یا ،یا هن رادیاپ وت

ِک راب

ریمب

Yetişti ecel meleği öl sen ey ulu kişi Sen ölümsüz değilsin, uluların ulusu öl

شوپ مشیرب یا دیوگ لجا هک نکم نانچ ریمب راو مرک هلیپ نیرد وت مدمآ نم Öyle yapma ki ecel sana ey ipek elbiseli Ben geldim sen bu elbisede cömertçe öl diye seslensin

K 178/106-3122 -3133 لجا ریما تدیوگ یهشداپ هچ رگا

ریمب راوگرزب یا درخ مدرم وچمه هک

Gerçi padişah olsan da ecel emiri sana der ki Tıpkı küçük insanlar gibi ey ulu kişi öl

K 178/106-3138 اضق هاش ،هام وچ یراوس خرچب رگا

ریمب راوس یا هک دتسرفب یی هدایپ

97

Eğer ay gibi feleğe binersen kaza şahı Ey atlı öl diyen bir yaya gönderir sana

K 178/106-3141

1.1.2.4. Rıdvân

Rıdvân, cennet bekçisi olan melektir. Bu özelliği itibariyle klasik edebiyatta anılan Rıdvân melek, Seyf’in şiirinde de aynı özelliği bağlamında anılmaktadır. Sevgilinin göndereceği bir diken bile Rıdvân meleğin cennetten göndereceği bir gülden daha değerli görülmektedir. Sevgilinin sokağı cennet bahçesine benzetilirken rakip de Rıdvân meleğe benzetilmektedir.

ناوضر سودرف ز دتسرف لگ مرگ لگ نآ زا دیآ رتشوخ وت راخ ارم

Eğer Rıdvân cennetinden bana gül gönderirse Benim için senin dikenin o gülden daha güzeldir

K 99/42-1413 تلامج غاب ز تهزن رهب زا رگ

هتسد یهد ناوضر هب

،لگ نانج رد یا

Eğer temizlik için senin güzellik bahçenden Cennetteki Rıdvân’a bir deste gül verirsen

K 100/42-1429 تسمغ هچ )وت( بیقر زا ارت یوک میقم

غیت ناوضر تشهب رد دنزن یسک رب هک

Senin sokağında yaşayan için rakib dert değil Zira cennette Rıdvân kimseye kılıç çekmez

K 157/84-2706 1.1.3. Dinî Kitaplar

Allah’ın tarih boyunca peygamberleri vasıtasıyla insanlığa gönderdiği kitaplardır.

Tarih boyunca insanlığa gönderilen çok sayıdaki peygamberden Kur’an’da adı anılanlar yirmi beş kişidir ve bunların da çok azına kitap verilmiştir. Bunlardan Tevrat, Hz. Mûsâ’ya, Zebûr, Hz. Dâvûd’a, İncil, Hz. Îsâ’ya, Kur’an-ı Kerim, Peygamberimiz Hz. Muhammed’e gönderilmiştir. Bunun dışında kendilerine suhûf verilen bazı peygamberler de şunlardır: 10 sahife Hz. Âdem, 50 sahife Hz. Şît, 30 sahife Hz. İdrîs, 10 sahife Hz. İbrâhim, olmak üzere toplam 100 sahifedir.

Dinî kitaplar edebiyatta sıklıkla atıfta bulunulan, kendilerinden iktibaslar yapılan kitaplardır. Seyf-i Fergânî’nin şiirinde bu kitaplardan sadece Kur’an, İncil, Zebûr ve

98

Zend anılmaktadır. Seyf’in şiirinde de bu kitaplar doğruluğun tanığıdırlar. Bu kitapların nazil olma özellikleri bağlamında ele alındığı görülür.

رد همکحم نید بتک هلزنم کی کی

یهاوگ وت قدص رضحم رب همه هداد

Din mahkemesinde nazil olan kitaplar tek tek Hepsi senin doğruluğuna tanıklık etmişler

K 48/10-261 1.1.3.1. Kur’an

Kur’an-ı Kerim Allah’ın Hz. Cebrâil aracılığıyla peygamber efendimiz Hz.

Muhammed’e gönderdiği kitaptır. Müslümanların kutsal kitabıdır. Müslümanlar için doğruluğun tek kaynağıdır. Nazil olduğu günden günümüze kadar korunmuştur, değiştirilememiştir, hıfz edilerek, hüsn-ü hat ile yazılarak nesilden nesile ulaştırılmıştır. Klasik edebiyatta Allah tarafından gönderilmesi, Mushaf olması, korunmuş olması, mucize olması, taklit edilemez, nazire yazılamaz olması gibi özellikleri bağlamında benzetilen olarak anılmıştır. Kur’an sayfası, sevgilinin yüzüne, yazılar/harfler de yüzdeki tüylere benzetilmiştir.

Seyf-i Fergânî, Kur’an için özel bir kaside kaleme almıştır. Bu kaside divânının kırk yedinci sayfasında yer almakta ve ikiyüz kırk dokuzuncu beyit ile başlamaktadır.

Bunun dışında da Kur’an-ı Kerim’i divânının birçok yerinde doğrudan anmaktadır yahut bir takım özellikleri itibariyle göndermede bulunmaktadır. Seyf’in şiirinde Kur’an-ı Kerim, İslâmî anlayışta yer aldığı üzere anılmaktadır. Seyf’in şiirinde Kur’an, din gerçeğini vazeden tek kitaptır, Kur’an dersi veren imam değerlidir, efendidir, Kur’an, harflerinin aracılığıyla mana dilinde konuşur. Kur’an temel bilgi kaynağıdır. Kur’an mana sözlerinin kabıdır, Kur’an’a sırt dönen kara yüzlüdür, Kur’an ilahi sırların mahzenidir, Kur’an cehennemden kurtarıcıdır, cennet gibidir, Kur’an şifadır, Kur’an doğruluğun sembolüdür. Kur’an, klasik edebiyatta gelenek olduğu üzere Mushaf olması bağlamında benzetilen olarak anılır. Klasik edebiyatta sevgilinin güzelliği, yüzü, boyu, hattı, kaşı ve beni için benzetilen olarak kullanılır.98

نآرق رد و قلخب مشورف نید لله هلک نیدلا مناوخ

Din satarım halka ve Kur’anda Okurum: Din bütünüyle Allah’ındır diye

K 38/3-52

98 İskender Pala, Ansiklopedik Divân Şiri Sözlüğü, s. 278.

99

ز هدیدن ایا نآرق

فورح یارو تلد

فورح یاجب رگن ینعم خر ناج مشچب

Ey gönlü Kur’an’da harflerden ötesini görmeyen sen Harfler yerine can gözüyle mananın yüzüne bak

K 46/9-216

تستشهب وچ خزود ز هدنناهر نآرق ایب هک اریز ب

یهاوخب هچره ورد وت ی

Kur’an cehennemden kurtarıcı ve cennet gibidir Çünkü sen onda ne istersen bulursun

K 48/10-55 پچ زا ادن سفن درب هک وس ره

تسار زا و

یهایس یور ینکب نآرقب تشپ رگ

Her tarafa götürür nefs, sağdan ve soldan sesler Eğer Kur’an’a sırt dönersen kara yüzlüsün

K 48/10-260 ار ییوکن فحصم ِرَوس

تسرَوُس ِرَورس دمحلا وچمه