• Sonuç bulunamadı

Suğmelik Sudcak

2- ŞAHSA BAĞLI VERGİLER a-Çift Resmi (Resm-i Çift)

Osmanlı İmparatorluğunda miri arazi rejiminin uygulandığı bölgelerde, çift (çiftlik) tabir edilen muayyen büyüklükteki bir araziyi tasarruf eden (ekip biçen) ra’iyyetin ödediği vergiye “çift resmi” denir. Çiftlik, arazinin verimliliğine ve sulanabilirliğine göre değişen 60 ila 150 dönüm arasındaki toprak parçasıdır. Bilindiği gibi Osmanlı imparatorluğu’nda çiftçi-köylüler, işledikleri toprağı bir nevi sürekli kiracılık usulüyle ellerinde bulunduruyorlardı. Toprağın çıplak mülkiyeti miriye ait olmakla beraber, fiiliyatta re’aya işlediği toprağın gerçek sahibi gibiydi. Raiyyet çiftliği babadan oğula geçiyor, eğer ölenin oğlu yoksa kardeşleri veya diğer yakınları bir tapu resmi karşılığında yerini devralabiliyordu. Öte yandan köylülerin tam mülkiyetinde bulunan şeyler, ev, bahçe, değirmen gibi mülklerdi. idi. Ancak şunu da belirtmeliyiz ki köylülerin tasarruf ettikleri çiftlikler üzerindeki hakları bazı kayıtlara tabiydi. Mazeretsiz üç yıl üst üste toprağını işlemeyen köylülerden “çiftbozan” akçesi alınması bunlara bir örnektir. Ayrıca re’aya’nın elindeki toprağın durumuna göre resm-i çift denen kısmen şahsa kısmen de toprak miktarına bağlı bir vergi vardır. Kaynaklarda kulluk akçası yada ra’iyyet resmi olarak da zikredilen çift resminin köylüler ile devlet arasındaki birtakım hizmetlerin paraya çevrilmiş karşılığı olarak da ifade edilmiştir42. Buna göre söz konusu hizmetler, Fatih kanunnamesinde zikredilen ve bir çift tasarruf eden ra’iyyet’in yapması gereken döğen, boyunduruk, araba, orak vs. gibi hizmetlerdir43. Öyle görünüyor ki “çift resmi” başlangıçta örfi, şahsa bağlı ve çiftlik tasarruf eden re’ayanın belli mükellefiyetleri yerine getirmesi şeklinde ortaya çıkmakla beraber XVI. yüzyılda çiftlik tasarruf eden re’ayanın bahis konusu mükellefiyetlere karşılık ödediği sabit bir vergi haline gelmiştir. Fakat temel şart mutlaka çiftlik tasarruf edenden alınmasıdır. Cizye, bennak, ispenç, mücerred gibi diğer şahsa bağlı vergilerden farkı da budur. Çifti herhangi bir sebeple elinden alınan re’aya bennak sayılmaktadır.

Çift resmi, nim çift tasarruf eden re’ayadan yarısı alınmak şeklinde görülür. Nim çiftden az toprak tasarruf eden re’aya ise 2-5 dönüme 1 akçe olmak üzere dönüm resmi öder. Buna bazı yerlerde dönüm resmi de denmektedir44. Çoğu durumda bu vergi hariç re’ayanın bulunduğu köylerde ortaya çıkıyor. Bu noktada şu da belirtilmelidir ki

42 Ünal,a.g.e.s.128.

43 H.İnalcık, Osmanlılarda Ra’iyyet Rüsumu ,Belleten.XXIII/92,(1959)s.581. 44 İnalcık.a.g.m.

eğer bir ra’iyyet bağlı bulunduğu sipahinin arazisinde kendisine tahsis edilenden daha fazla toprağa tasarruf ediyorsa bu fazlalık için tıpkı hariç ra’iyyet gibi dönüm resmi ödemek zorundaydı. Aynı şekilde “kilelik zemin” (200kile 1 çifte tekabül ediyordu) sahipleri de bu vergiyi ödemekteydiler45.

Kırşehir’de 1584 tahririnde merkez köylerde toplam 280 çift, 1.413 nim bulunmaktadır. Toplam 1.693 olan çift ve nim sayısı belirsizler de eklendiğinde caba ve bennaklardan daha az sayıdadırlar. Bunlardan alınan vergiler ise ayrı ayrı belirtilmemiş olup, hepsi birden Resm-i çift, caba, bennak ve nim olarak bir kalem altında belirtilmiştir. Böyle olunca vergi toplanırken çift ve nimlerden alınan vergilerin hangi ölçüye göre alındıkları belli değildir. Bunlardan toplanan toplam vergi ise 34.671 akçedir46. Bu rakamda Kırşehir merkez köylerinden toplanan toplam vergi içerisinde yaklaşık olarak % 15’e tekabül etmektedir.

b-Bennak ve Caba Resmi

Bennak; evli fakat çift tasarruf etmeyen veya nim çiftden az yer tasarruf eden ra’iyyettir. Mücerred den farkı, sadece evli oluşudur. Nitekim mücerred evlenir evlenmez bennak sayılmaktadır. Bennaklar, ekinlü (çiftlü) bennak ve caba- bennak olmak üzere ikiye ayrılırlar. Nim çiftden az yer tasarruf eden bennaklar ekinlü, hiç yer tasarruf etmeyenler de caba-bennak’tır47. Bennak resmi, resm-i çift gibi toprağa bağlı olmayıp, tamamen şahsa bağlı bir baş vergisidir48.

Bennaklar, tıpkı mücerredler gibi başka yerlerde çalışabilirler fakat, ra’iyyet resmini muhakkak suret de kayıtlı bulundukları sipahiye ödemek zorundadırlar49.

Ekinlü kaydedilen bennaklar, tasarruf ettikleri nim çift’den az yerler için iki dönüme bir akçe resim öderler. Tasarruf ettikleri arazi 4-10 dönüm ila 24-60 dönüm arasında değişir. Ancak tasarruf ettikleri arazinin 2 dönümüne 1 akçe olan rüsumu, 12 akçe olan bennak resmini aştığı zaman, bennak resmi yerine dönüm resmi öderler.

139 numaralı 1584 tarihli Kırşehir Tahrir Defterinde, Kırşehir Merkez köylerinde toplam bennak sayısı 851 dir. Caba ise 934 tür. Ne oldukları belirtilmemiş belirsiz

45 Yediyıldız, a.g.e.s.164. 46TTD, 139 Kırşehir ,s.12a-50a 47İnalcık, a.g.m. s.589. 48Ünal, a.g.e.s.130 49İnalcık, a.g.m.

53 olanlar ise 336’dır. Bunlardan toplanan vergilerin hepsinin bir kalem altında kaydedildiğini yukarıdaki bölümlerde kaydetmiştik50.

c- Mücerred Resmi

Resm-i mücerred de aynı bennak resmi gibi bir baş vergisidir. Bennak’dan farkı henüz evlenmemiş fakat çalışıp para kazanacak durumda olan erkek re’ayadan alınmasıdır. Temel şart baliğ olmuş ve kendi başına iş tutabilir olmaktır. Mücerredlik ve mücerredlerin durumu umumi olarak vazedilmiş kanunnamelerde ve sancak kanunnamelerinde muhtelif şekillerde yorumlanmıştır. Bazı bölgelerde mücerredler’in vergiden muaf tutuldukları görülmektedir51. Fakat çoğunlukla mücerredler den “resm-i mücerred” namı altında 6 akçalık bir vergi alındığı görülmektedir.

1584 tarihli Kırşehir tahririnde mücerred sayısı 324 52olarak belirtilmiştir. Bu mücerredlerde köylerden ziyade şehir merkezinde toplanmıştır. Şehir merkezinde toplanan vergiler arasında müstakil olarak mücerredlerden alınan herhangi bir vergi kalemine rastlanmamıştır.

d-İspenç Resmi

İspenç resmi, kısaca Hıristiyan erkeklerinden alınan bir vergi olarak tanımlana bilir. Ancak ispenç resmini tabi olan mükelleflerin diğer vasıfları üzerinde kaynaklarda tam bir tarif birliği yoktur. Mesela miktar ve mahiyeti itibariyle çift resmine denk bir vergi sayıldığı53 gibi bennak resmine karşılık geldiği de ifade edilmiştir54. Bir çok yerde evli olup olmadığına bakılmaksızın her gayrimüslim erkekten alındığı kaydedildiği halde, bazı yerlerde sadece evli olan gayrimüslimlerden alındığı görülmektedir55. Yine bazı kanunnamelerde ispenç resminin alınması için re’ayanın cizye verebilme kabiliyetine sahip olması, yani en az 300 akçalık malı olması gerektiği belirtilmiştir56. Hatta ispenç resmi ile cizyenin bazı bölgelerde tek bir vergiyi ifade ettiği belirtilmektedir. Bu karışıklığın sebebi ispenç resminin her bölgede farklı şekil ve

50 TTD.139,12a-50b 51 H.İnalcık, a.g.m. s.587. 52 TTD 139,12a-50b

53 M.Z.Pakalın,Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü,3.c. İstanbul 1972 54İnalcık, a.g.m. s. 604.

55 İnalcık, Suret-i Defter-i Sancak-ı Arnavid, Ankara 1954.

mahiyette tatbik edilmiş olmasındandır. Fakat bugün en azından ispenç resminin elde mevcut en eski tahrir defterlerinde, gayrimüslim re’ayadan alındığını gösterir kayıtlar bulunmaktadır. Ayrıca Fatih Kanunnamesi’nde de ispenç resmi’nden bahsedilmektedir57.

Bu bilgilerden sonra ispenç resmi’ni genel olarak büluğ çağına ermiş köylü, göçebe, şehir ve kasabada oturan evli veya bekar, topraklı veya topraksız her gayrimüslim erkekten alınan örfi bir baş vergisidir diye ifade edebiliriz58.

3-HAYVANCILIKLA İLGİLİ VERGİLER

Benzer Belgeler