• Sonuç bulunamadı

Çelebi, Kavas ve Kavas (1991)‘ın Ġstanbul Ġlinde, seçilmiĢ belirli bir süpermarkette alıĢveriĢ yapan 200 kiĢinin paketlenmiĢ yiyecek maddelerini satın alırken tercihlerini etkileyen faktörlerin neler olduğunu saptamak amacıyla yaptıkları araĢtırmada, birinci derecede ürünün marka isim ve kalitesinin, ikinci derecede etiket üzerindeki üretim ve son kullanma tarihi gibi bilgilerin, üçüncü derecede fiyatın ve son olarak da ambalajın ebat ve geri dönüĢümlü olup olmaması gibi durumların önemli olduğu saptanmıĢtır. Tüketicilere yiyecek ambalajı üzerinde beslenme bilgi panelleri ve besin etiketlerin gerekli olup olmadığı sorulmuĢ ve %92.5‘i gerekli gördüklerini belirtmiĢlerdir. Besin etiketinin gerekli olduğunu belirtenler, tüketicinin doğru ve dengeli beslenmesini sağlayacağı, tüketicinin beslenme bilgisini arttırabileceği, besin değeri yüksek olan yiyecek seçimine yardımcı

olacağı, imalatçının daha besleyici yiyecek üretmesini sağlayacağı gibi nedenlerle besin etiketinin gerekli olduğunu belirtmiĢlerdir. Ankete katılan tüketicilere, besin etiketlenmesinin düzenli olarak yapıldığı ülkelerde en sık kullanılan 4 etiket gösterilmiĢ ve besin öğesi miktarlarını veren ve hangi besin öğesi için iyi kaynak olduğunu belirten etiketin, en anlaĢılır olduğu (%29.0) bulunmuĢtur, ikinci ve üçüncü tercihleri, besin öğelerinin orta ve yüksek kaynak olduğunu belirten etiket (%28.0) ile besin öğelerini günlük öngörülen miktarları karĢılama yüzdesi olarak veren etiket (%26.5) oluĢturmuĢtur. Besin öğesi miktarlarını yuvarlak Ģekillerle belirten etiket örneği (%16.5) ise son sırayı almıĢtır. Bu da kiĢilerin rakamsal ve yazılı ifadeleri içeren etiketleri Ģekillere göre daha iyi algıladıklarını göstermektedir.

Konuk (1991), Ankara Ġlinde farklı sosyo-ekonomik düzeydeki semtlerde, 534 denek üzerinde ailenin mal ve hizmetleri satın alma davranıĢları ve buna iliĢkin sorunlar üzerine yaptığı araĢtırmada, gıda maddelerinin satın alınmasında en çok kullanılan bilgi kaynağının geçmiĢ deneyimler olduğunu, gıda maddeleri satın alırken %48.1 oranla sorunla karĢılaĢıldığını belirlemiĢtir. Gıda maddeleri satın alınırken en çok karĢılaĢılan sorunun malın kalitesiz olması, bunun düĢük sosyo-ekonomik düzeyindeki oranının, orta ve yüksek sosyo-ekonomik düzeyden yüksek olduğu bulunmuĢtur.

Crocket ve ark. (1992)‘nın, 25 ile 69 yaĢ grubu arasında 25 erkek 25 kadın Amerikalı üzerinde, halkın satın alma konusunda çevresinden etkilenip etkilenmediğini, yiyecek satın alımını etkileyen faktörlerin neler olduğunu araĢtırmıĢlardır. AraĢtırmada insanlara tavsiye edilen yiyecek listesi verilmiĢ ve bunları kullanıp kullanmadıkları sorulmuĢtur. Yiyecek satın alma konusunda kiĢinin çevresinden etkilendiği, gıda değiĢikliği hakkında bilgi alma ve davranıĢ geliĢtirmeyi diğer insanların davranıĢlarını gözlemleyerek yaptığı, süpermarket eğitimi ve raf etiketleri ile beslenme hareketlerinin değiĢebileceği sonucuna varmıĢlardır.

Schucker ve ark. (1992)‘nın, Amerika BirleĢik Devletleri‘nde 20 Washington 10 Baltimore marketlerinde yiyecek raflarının etiketlenmesi ve tüketicilerin satın alma tutumları ile ilgili 1400 iĢtirakçi üzerinde 2 yıl süreyle yaptıkları araĢtırmada; 16 ürün kategorisinin sekizinde raf etiketli ürünlerin pazar payları %12 artmıĢ en geniĢ pazar payı artıĢları, besin değeri en yüksek olan yiyecekler açısından gerçekleĢmiĢtir. Daha düĢük besin değerine sahip yiyecekler pazar payını kaybetmiĢlerdir. Washington'daki etiket

kullanımı %42–44 oranında kalmıĢ, 25 yaĢ altı gençlerde (%52) ve aile fertlerinden biri özel diyet uygulayan müĢteriler (%62.0) arasında etiket okumanın yaygın olduğu gözlenmiĢtir. Yiyecek etiketlerinin süpermarket müĢterilerinin satın alma tutumlarını en azından bazı ürün kategorilerinde daha sağlıklı seçimlere doğru etkilediği görülmüĢtür.

Ersoy (1993), Ankara'da farklı sosyo-ekonomik düzeydeki semtlerde yaĢayan 240 ailenin hazır-yarı hazır besinleri tüketme durumunu araĢtırmıĢtır. AraĢtırma kapsamına giren tüketicilerin piyasada bulunan hazır ve yarı hazır besinleri satın alırken imal ve son kullanma tarihi ile markaya dikkat ettikleri, düĢük sosyo-ekonomik düzeydeki deneklerin çoğunun paketlenmiĢ besinlerin üzerindeki yazıları hiç okumadığı, sosyo-ekonomik düzey yükseldikçe paket üzerindeki yazıları okuyanların oranının arttığı saptanmıĢtır.

Micthel ve ark. (1994)‘nın, Kuzey Virjinya'da 69 gönüllü kadın üzerinde yiyecek etiketleri ve beslenme konuları ile ilgili olarak yaptıkları çalıĢmada, bir besin maddesini satın alırken deneklerin %58.0‘ının hemen hemen her zaman, %31.0‘ının bazen yiyecek etiketini okuduklarını belirlemiĢlerdir. Kadınların %47‘si ürün etiketlerinin satın alma kararlarında çok, %42.0‘ı biraz etkili olduğunu belirtmiĢlerdir. AlıĢveriĢ yapanların çoğunluğu (%75.0) yiyecek satın alırken lezzetin en önemli faktör olduğunu, bununla beraber beslenme bilgisinin ve sağlıklı olmasının da önemli olduğunu bildirmiĢlerdir.

Çelik ve Ünver (1994), Ankara Ġlinde yaĢayan çalıĢan kadın ve erkek tüketiciler ile çalıĢmayan ev kadını tüketicilerin gıda kontrolü ile ilgili uygulamalarım saptamak amacıyla 1488 kiĢi üzerinde yürüttükleri çalıĢmada, tüketicilerin %46.3‘ünün gıda ambalajı üzerindeki yazılan her zaman her yönüyle okudukları belirlenmiĢtir. Tüketicilerin %39.3‘ünün gıda seçimini fiyat+kalite+besleyici değeri dikkate alarak yaptıkları, %41.3‘ünün yiyecek alıĢveriĢi sırasında çevredeki çeĢitli alıĢveriĢ yerlerini her zaman karĢılaĢtırdıktan, %70.9 oranında tüketicinin aldıkları gıdalar içinde en az bir kere bozuk gıdaya rastladıkları ve bunların %67.5‘inin bozuk çıkan gıda ile ilgili hiçbir Ģey yapmadıkları saptanmıĢtır. Basın ve yayın organlarındaki beslenme konularını her zaman izleyen çalıĢan kadınların oranının %25.6, çalıĢmayan kadınların oranının %28.1 olduğu bulunmuĢtur.

Çalık (1999), tüketicilerin gıda maddelerini satın alırken belirleyici olan demografik özelliklerini saptamak; ürün satıĢ noktası ve satın alma Ģeklinin seçim kararına etkilerini ortaya koymak amacıyla EskiĢehir Ġli Ģehir merkezinde 800 tüketici üzerinde çalıĢmıĢtır. AraĢtırma kapsamına giren tüketicilerin %47.5‘i sürekli, %41.8‘i çoğunlukla ambalajlı gıda maddelerini tercih etmektedirler. Tüketicilerin %26.5‘i gıda maddelerinin fiyatlarını her zaman hatırlarken, % 35.0‘ı bazı ürünlerin fiyatını hatırlamakta, %25.0‘ı fiyatları hiç akılda tutmamakta %13.5‘i ise çok azının fiyatını hatırlamaktadır SatıĢ yerinde aranan özelliklere bakıldığında, aylık gelir düzeyi en yüksek olanlar konfor, klima, aydınlatma ve oto park gibi özelliklere dikkat ederken orta gelir düzeyindeki grupların ödeme kolaylığı, düĢük gelir gruplarının ise ulaĢım kolaylığı gibi özelliklere dikkat ettiği saptanmıĢtır. Gıda maddeleri satın alırken marka bağımlılığı önemli yer tutmaktadır. Tüketicilerin %28.3‘ü her zaman aynı markaları satın alırken, %35.0‘ı iki ya da üç marka arasında tercihlerini ortaya koymaktadır. Marka bağımlılığı tüketicilerin sadece %20.4‘ünde söz konusu değildir. DüĢük gelir gruplarında satın alma sıklığı en yüksek ayda birkaç kez iken, yüksek gelir grubunda haftada birkaç kez de yoğunlaĢmıĢtır. AraĢtırma kapsamına giren tüketicilerin %69.8‘i ödemeyi peĢin olarak yapmaktadır. Kredi kartı %19.0 ile ikinci sırada, alıĢveriĢ çekleri %9.0 ile üçüncü sırada, veresiye iĢlemleri %3.4 ile son sıradadır. SatıĢ noktasının seçimini % 42.6 oran ile kalite temizlik, %21.0 oranla bol çeĢit, %18.8 oranla ucuz fiyat, %17.6 oranla eve-iĢe yakınlığın etkilediği saptanmıĢtır. AraĢtırma sonucunda tüketicilerin %46.5‘inin son kullanım tarihine her zaman, %24.6‘sının ise çoğunlukla dikkat ettikleri belirlenmiĢtir.

Ersoy (1999), Ankara‘nın gecekondu bölgelerinde yaĢayan, kırdan kente göç etmiĢ ailelerin beslenmeye iliĢkin bazı alıĢkanlık ve uygulamalarını ortaya çıkarmak, köydeki uygulamaları ile kente geldikten sonraki uygulamalarında bir değiĢme olup olmadığını tespit etmek amacı ile 480 kadın üzerinde araĢtırma yapmıĢtır. AraĢtırma bulgularına göre; kadınların beslenmeye iliĢkin bazı uygulamalarda yanlıĢlıklar yaptığı tespit edilmiĢtir. Kadınların eğitim düzeyi arttıkça beslenme bilgi düzeylerinin de arttığı, kente göç ile beslenmeye iliĢkin bilgi edinme düzeyinin yükseldiği gözlenmiĢtir.

Nakip ve YaraĢ (1999)‘ın, Kayseri‘de 325 aile üzerinde yürüttükleri araĢtırmada ailenin satın alma kararlarında çalıĢma durumuna göre kadının rolünü incelemiĢlerdir. Gıda maddeleri satın alımlarında, kadının çalıĢma durumuna göre fark olmadığı belirlenmiĢtir. Gıda maddesi satın alırken ürünün fiyatının değerlendirilmesiyle ilgili kararlar kadının

çalıĢtığı ailelerde kadın ve erkek birlikte, kadının çalıĢmadığı ailelerde ise genellikle erkek tarafından alınmaktadır. Gıda maddesi satın alırken, ürünün kalitesi değerlendirilirken, çalıĢan çalıĢmayan kadınların rolleri arasında fark olmadığı bulunmuĢtur. Ürün markası değerlendirmesine iliĢkin kararlar hem çalıĢan hem de çalıĢmayan kadının olduğu ailelerde kadın ve erkek tarafından birlikte alınmaktadır. Gıda maddeleri alımlarında kadının çalıĢma durumuna göre satın alma sonrası değerlendirme aĢamasındaki rolü bakımından aritmetik ortalamalar arasında istatistiksel olarak fark olmadığı bulunmuĢtur.

Ortabostan (1999)‘ın, Ankara‘da gecekondu bölgelerinde yaĢayan 250 ev kadınının ekonomik kaynaklan yönetimi, tüketici davranıĢları ve tüketim biçimlerini (plan ve piyasa araĢtırması yapmak, ödeme biçimleri, etiket, ambalaj ve reklamlarla ilgili düĢünceleri), tüketici hak ve sorumluluklarını bilme durumlarını, örgütlenmeye yönelik tutumlarını saptamak amacıyla yaptığı araĢtırmada, kadınların %40‘nın yiyecek maddelerini satın almadan önce plan yaptıkları, %36.4‘ünün gıda maddelerini satın almadan önce piyasa araĢtırması yaptıkları belirlenmiĢtir. Kadınların piyasa araĢtırması yapma nedenlerinin sırasıyla bütçeye uygunluk, kalite saptama, piyasadaki marka ve çeĢitleri karĢılaĢtırma, taksit imkanlarını araĢtırmak olduğu saptanmıĢtır. AraĢtırma kapsamına alınan kadınların %31.2‘sinin gıda maddesi ambalajı üzerindeki hazırlanıĢ tariflerini, %15.6‘sının üretim ve son kullanma tarihini, %9.6‘sının ambalaj üzerindeki yazılan her yönüyle okuduklarını, %43.6‘sının ise ambalaj üzerindeki yazıların ilgisini çekmediği bulunmuĢtur. Kadınların %49.6‘sının gıda maddelerine yönelik reklamlardan etkilendikleri, %41.2‘sinin alıĢveriĢi daha çok bakkaldan yaptığı belirlenmiĢtir.

Sağlam, GümüĢ ve Dokcan (1999)‘ın, Ankara Ġlinde üç büyük alıĢveriĢ merkezinde alıĢveriĢ yapan 126 erkek, 124 kadın toplam 300 kiĢiye anket uygulayarak, besin alıĢveriĢine iliĢkin, tutum ve davranıĢlarını saptamıĢlardır. Tüketicilerin %72.0‘ı 21–39 yaĢları arasında, %58.9‘u orta öğrenim, %27.7‘si üniversite mezunudurlar. AraĢtırmaya katılan tüketicilerin %88.0‘ının nakit para ile alıĢveriĢ yaptıkları, %47.7‘sinin alıĢveriĢ öncesi liste hazırladıkları belirlenmiĢtir. AlıĢveriĢ yapılan yerin seçimini etkileyen etmenlerin baĢında çeĢit fazlalığının geldiği (%95.3), yiyecek maddesi satın alırken dikkat edilen hususların baĢında ise fiyat ve sağlığa uygunluğun (%92.0) geldiği bulunmuĢtur. AraĢtırma sonucunda tüketicilerin %72.0‘ı yiyecek ambalajı üzerindeki yazıları okuduklarını, %28.0‘ı ise okumadıklarını belirtmiĢlerdir.

Güler ve Özçelik (2002) Ankara‘da yaptıkları çalıĢmada etiket bilgilerini okuyanların oranı çalıĢan kadınlarda %92.7, çalıĢmayanlarda %93.3‘tür. Ambalaj üzerindeki yazıları okuma durumunun çalıĢma ile bağlantılı olmadığı bulunmuĢtur.

Özgül ve Aksulu (2005)‘nun yaptığı tüketicilerin etiket duyarlılıklarını son on yıl önceki durum ile karĢılaĢtırma amacını taĢıyan araĢtırmada, geçen süre içinde tüketicilerin bilgi inceleme düzeylerinde belirgin artıĢların olduğu ve gelir düzeyleri, cinsiyet faklılıkları ve çalıĢma durumlarının da etiket inceleme üzerindeki etkisini kaybettiği saptanmıĢtır. Etiket üzerindeki bilgilerin ise önem sıralarında da bazı değiĢiklikler saptanmıĢtır. Bunlardan en önemlisi de fiyatın ikinci sıradan 4. sıraya gerilemesidir.

Demir ve Pala‘nın 2007 yılında Çanakkale Ġlinde 913 kiĢi üzerinde yaptığı araĢtırmada katılımcıların %91,79‘unun alıĢveriĢlerinde ürünlerin etiketlerini okudukları ve kadınların ürün etiketlerini okuma alıĢkanlıklarının erkeklerden fazla olduğu tespit edilmiĢtir.

Topuzoğlu (2007)‘nun, Ġstanbul Ümraniye‘de hizmet veren bir sağlık ocağına baĢvuran kiĢilerin gıda ürünlerini satın alma konusundaki bilgi ve tutumlarının incelendiği araĢtırmada sağlıklı beslenme için uygun ürün seçimi yapma konusunda bir bilgi açığının mevcut olduğunu ve satın almada etiketlerin kullanımı tüketiciler arasında yaygın olmadığı saptanmıĢtır.

Özgen‘in (2007) Ankara‘da yaĢayan tüketicilerden merkezi ilçede bulunan süpermarketlerden alıĢveriĢ yapan toplam 300 tüketici üzerinde yürüttüğü çalıĢmanın sonuçlarına göre besin etiketi bilgileri cinsiyete göre incelendiğinde, ―üretim tarihi‖ bilgisini erkeklerin kadınlara göre daha fazla önemsediği, ―zararlı olabilecek maddelerin üretiminde müsaade edilen kullanım miktarları‖ bilgisinde ise kadınların erkeklere göre daha çok önemsediği bulunmuĢtur.

Çınar ve Sağlık‘ın (2007) Erzurum Ġlinde yürüttüğü çalıĢmada eğitim düzeyi yükseldikçe etiket bilgilerini okuma oranının da arttığı ve gelir düzeyleri ile etiket bilgilerini okumaları arasında anlamlı bir iliĢki olduğu saptanmıĢtır.

Yabancı ve ġimĢek‘in (2007) üniversite öğrencilerinin probiyotik ürün tüketim durumlarını saptamak amacıyla Ankara‘da bulunan bir kız ve bir erkek yurdunda kalan 120 erkek, 120 kız olmak üzere toplam 240 üniversite öğrencisi üzerinde yaptıkları çalıĢmada erkeklerin %48.6‘sının, kızların %70.6‘sının ambalaj etiketlerini okuduğunu saptamıĢlardır.

Besler tarafından yürütülen ve Akademetre tarafından gerçekleĢtirilen ―Ambalajlı Gıda ve Ġçecek Ürünlerinde Tüketici Etiket Algısı‖ araĢtırması sonucu katılımcıların %71.9‘unun ambalajın görünür yüzünde beslenme açısından, belirli kriterlere göre belirlenmiĢ, ürünün yeterli ve dengeli olduğunu gösteren bir iĢaret, sembol, logo olmasını istedikleri saptanmıĢtır. Ayrıca tüketici beklentileri sonucu etiket bilgilerinde iyileĢtirilmeye açık öncelikli alanların; ―ürünün içindeki maddelerin neler olduğunun anlaĢılması, varsa katkı maddelerinin detaylı dökümü olması, yabancı kelimelerin Türkçe açıklamaları, içindekilerin okunur büyüklükte olması, etiketlerdeki iĢaretlerin anlaĢılır olması, bir günde en çok ne kadar yenilip içilebileceğinin verilmesi, basit ve anlaĢılır sağlık ve beslenme bilgilerinin yer alması, içinde domuz yağı olup olmadığının belirtilmesi, bir paketteki enerji miktarının verilmesi, yiyebileceğimiz bir porsiyonun enerji miktarının verilmesi, yiyebileceğimiz bir porsiyonun besin değerinin verilmesi, bir insanın bu besin değerine olan günlük ihtiyaç miktarının verilmesi, bir paketteki besin değerinin verilmesi, besin değerinin günlük ortalama tavsiye edilen miktarı karĢılama oranının belirtilmesi‖ gibi kriterler olduğu saptanmıĢtır (Besler 2008).

III. BÖLÜM

Benzer Belgeler