• Sonuç bulunamadı

Üretim Fonksiyonu: Bir limanın sınırları içinde veya hinterlandında imalatçı,

LİMANLAR VE ÖNEMİ

2) Üretim Fonksiyonu: Bir limanın sınırları içinde veya hinterlandında imalatçı,

üretici ve ticari iş yerleri gibi endüstriler bulunur. Liman alanı içindeki çelik, petrol, petrokimya fabrikaları, tersaneler ve serbest ticari bölgeler bu endüstrilerin tipik örnekleridir. Bu endüstriler limanın taşımacılık fonksiyonu ile bağlantılıdır ve limanın varlığı için gereklidir. Limanın kendisinin endüstriyel alan haline geldiği

veya endüstriyel faaliyetleri teşvik ettiği bazı durumlar vardır. Bu kapsamda, limanın bu nitelikleri ‘’ Limanın Üretim Fonksiyonu’’ diye adlandırılmaktadır.

2.2.2. Limanların Rolü

1) Sosyo-ekonomik gelişmeyi desteklemek; Liman, deniz ve taşımacılık sisteminin bağlantı kavşağıdır ve sosyo-ekonomik gelişmeye katkıda bulunan en önemli altyapılardan biridir. Türkiye’de, limanlar endüstriyel maddelerin sağlanmasında, sanayi ürünlerinin nakledilmesinde ve insanların günlük ihtiyaçlarının temin edilmesinde önemli bir rol oynamaktadırlar. Türkiye’de, yaklaşık olarak ithalat faaliyetlerinin %90’ı ve ihracat faaliyetlerinin %73’ü limanlar aracılığıyla yürütülmektedir. Limanların işler durumda olmaması, milli ekonomi ve insanların günlük hayatlarında bozulmaya yol açabilir.

Liman, bazen yeni bir organize sanayi bölgesi kurulması ile birlikte geliştirilir. Bu durumda, liman özel sektöre ekonomik faaliyetleri için yeni bir alan sağlar.

2) Küreselleşme çağında varlığını sürdürmek; Küreselleşme çağında uluslararası ana limanlar için rakipler arasında rekabetin kızıştığı durumlarda uluslararası konteyner taşımacılık alanına girilmiştir. Her ülke için, ana liman ekonomiyi değişik yollarla destekleyebilmek için bir araçtır. Her şeyden önce, ana liman ülkeye en önemli rasyonel taşımacılık çerçevesini sunar ve ülkelere endüstriyel yapıyı destekler. İkinci olarak, ana liman ülkenin üçüncü ülke ekonomisinden kazanç sağlamasına olanak tanımaktadır. Bir ülkede pek az liman bu rolü üstlenebilir.

3) Bölgesel gelişmeyi desteklemek; Türkiye’nin doğu ve batı bölgesi arasında kişi başına gayrisafi yurtiçi hasılanın dağılımı bakımından büyük bir farklılık bulunmaktadır. Doğu bölgeleri arasında, Karadeniz kıyı kesimi iç bölgelere göre nispeten daha yüksek kişi başına gayrisafi yurtiçi hasıla göstermektedir. Kıyı kesimlerinin dış dünya ile ticaret yapılması için büyük bir avantaja sahip olmasından

dolayı limanların ekonomik büyümedeki etkisi net olarak görülebilir.Yurtiçi taşımacılık ağına uygun yardım yapılırsa bu rol iç bölgelere de yayılabilir.

4) İnsanların günlük hayatlarını devam ettirilmesi, Küçük limanlar, günlük yolcu taşımacılığı için ve kırsal kesimlerde insanların günlük ihtiyaçlarını karşılamak için hizmet ederler.

5) İlk yardım eşyaları taşıma ve afet olması durumunda acil boşaltım rotası (yolları); Deprem kuşağı içinde yer alan Türkiye’de, 1999 yılında Kocaeli’de büyük bir deprem olmuştur ve bir kez daha büyük bir hasar meydana gelmiştir. Kocaeli depremimde, karayolları şebekesi fazla hasar görmemiş, ilk yardım eşya ulaştırma ve vatandaşların acil bir şekilde tahliyesi karayollarına yapılmıştır. Ancak, büyük bir deprem durumunda karayolları şebekesinin de hasar görmeyeceğine dair hiçbir garanti yoktur. Böyle büyük bir deprem olursa karayolları şebekesinin hasar alması durumunda dışarıyla olan iletişimi devam ettirmek imkansız olacaktır. Böyle bir durumda, limanlar ilk yardım eşyaları ulaştırma yolu veya acil tahliye rolünü yerine getirmektedir.

Buna ilaveten, Kocaeli Depreminde, Derince Limanı’nda büyük bir hasar meydana gelmesi nedeniyle liman bu ilk yardım görevini yerine getirememiştir. Bu nedenle, hasarın minimize edilmesi için liman tesislerinin tasarım ve inşasının yapımında dikkatli olmak gerekir.

6) Denizcilik çevresi için koruyucu faaliyetler ortaklığı; Akdeniz’de, Ege Denizi’nde, Marmara Denizi’nde ve Karadeniz’de, denizcilik çevresindeki bozulma bu alanlarda bir problem gibi görünmektedir. Limanlar, etrafındaki deniz alanlarında çevrenin korunması için daha fazla çaba harcamalıdırlar.

2.3. LİMANLARIN SINIFLANDIRILMASI

Limanlar; kuruluşlarına, doğal yapılarına, gördükleri hizmete, trafik tiplerine, yük akımı ve gümrük formalitelerine, faaliyet alanlarına ve idare tarzlarına göre sınıflandırılabilir.

Limanların idare tarzı bir takım faktörler tarafından belirlenmektedir ( World Bank, Port Reform Tool Kit Module 3, sf.16):

- Bir ülkenin sosyo-ekonomik yapısı - Tarihsel gelişmeler

- Limanın yeri

- Elleçlenen yük cinsi.

Aşağıdaki tabloda idare tarzlarına göre limanların sınıflandırılması gösterilmiştir.

Tablo 1. İdare Tarzlarına Göre Limanların Sınıflandırılması

Kaynak: World Bank, Port Reform Tool Kit Module 3, sf. 21

Hizmet ve takım limanları genel olarak kamu menfaatleri gerçekleştirmeye odaklanır. Kiralık limanlar ise karma (Hem kamu hem de özel) yapıdadır ve liman otoritesiyle liman endüstrisi arasında çıkar dengesi bulmayı amaçlar. Tamamen

İdare Tarzlarına Göre Limanlar

Tür Altyapı Üstyapı Liman İşçiliği Diğer Fonsiyonlar

Kamu Hizmet Limanı Kamu Kamu Kamu Çoğunluğu Kamu Takım Limanı Kamu Kamu Özel Kamu/Özel Kiralık Liman Kamu Özel Özel Kamu/Özel Özel Hizmet Limanı Özel Özel Özel Çoğunluğu Özel

Limanların idare tarzlarına göre sınıflandırılmasında dört model söz konusudur (World Bank Port Reform Tool Kit Module 3):

1) Hizmet Limanı: Hizmet limanları çoğunlukla kamusal yapıdadır. Gelişmekte olan ülkelerde hala pek çok liman bu şekilde yönetilmektedir. Yük elleçleme ve depolama dahil tüm servisler liman otoritesi tarafından verilir.

2) Takım Limanı: Liman otoritesi altyapı ve üstyapı tesislerinin (rıhtım vinçleri, forklift araçları vb.) sahibidir ve elleçleme ekipmanlarını temin etmekle sorumludur. Ancak genellikle yük elleçlemesi liman otoritesi tarafından belirlenen özel şirketler tarafından yapılır. Şirket donatan veya yük sahibi ile yük elleçleme kontratı imzalar. Fakat yük elleçleme faaliyetlerini tamamiyle tek başına kontrol edemez ve bu nedenle şirketler arasındaki anlaşmazlıklara engel olmak için bazı liman otoriteleri firmalara (işleticilere) kendi ekipmanını kullanmasına izin verir. Takım limanı ile hizmet limanı arasında bazı benzerlikler vardır. İkisi de kamu yönelimlidir ve bu yolla finanse edilir.

3) Kiralık Liman: Kiralık liman hem kamusal hem de özel yapıdadır. Liman otoritesi arazinin sahibidir ancak liman faaliyetleri (özellikle yük elleçleme) özel sektör firmalarına teslim edilir. Rotterdam, Antwerp, ve New York limanları bu tarz limanlara örnektir. Kiralık liman modelinde altyapı özel firmalara kiralanmıştır. Bu firmalar aynı zamanda ofisler, hangarlar, depolar, konteyner yük istasyonları gibi binaları içeren üstyapı tesislerinin de bakımını sağlar ve işleri gereği kendi ekipmanlarını (rıhtım vinçleri, transtreynerler, konveyor bandlı taşıyıcılar vb.) satın alarak onları liman zeminine (saha) inşa ederler.

4) Tamamen Özelleştirilmiş veya Özel Hizmet Limanı: Tamamen özelleştirilmiş limanlar az sayıdadır. Britanya ve Yeni Zelanda’da bulunan limanlar örnek gösterilebilir. Özelleştirilme sürecinden sonra devlet artık liman sektörüyle ilgilenmez ve finansal kaynak sağlamaz. Bu tür limanlar da liman arazisi de özel mülktür. Yani mülkiyet kamudan özel sektöre devredilmiştir