Üretim, insanların ihtiyaçlarını karşıla
yacak mal ve hizmetlerin meydana getirilme çabasıdır. Daha bilimsel olarak tanımlamak gerekirse üretim, ilave fayda yaratmak ama
cıyla malların daha değerli hale getirilmesi fa
aliyetidir. Bu bağlamda üretim kıt kaynakların daha değerli hale getirilmesi için şekil, yer, zaman ve mülkiyet faydası yaratacak biçimde dönüşüme tabi tutulma işlemidir. Şekil faydası kaynakların yapılarının yeniden şekillendiril- mesidir. Çevremizde gördüğümüz insan eli değmiş hemen her şey üretimin şekil faydasına birer örnek oluşturur. Aslında üretimde şekil faydası yaratma faaliyetine imalât, elde edilen ürüne de mamul mal adı verilir. Malların göre
li olarak az bulundukları yerlere taşınması yer faydası yaratır. Yer faydasını sağlayan üretim faaliyetine taşımacılık adı verilir. Mülkiyet faydası, malı en fazla değer veren kişilerin ma
la sahip olmaları sağlanarak yaratılır. Bu tür iş
lemlere satış denir. Zaman faydası bir malın en çok istenildiği anda satışa hazır hale geti
rilmesiyle gerçekleştirilir. Bir malın zaman faydasını arttıracak üretim faaliyetine depola
ma ve spekülasyon adı verilir.
ARZ 2:
Firma
Bir mal ve hizmetin üretim ve satışını yöneten karar birimine firma denir.
Firmalar bir şahsın, bir ailenin, bir ortaklığın, bir kurumun malı olabilir. Firmalar özel kişilerin yanısıra devlete de ait olabilir.
Piyasa ekonomisinde eğer bir firma piyasada yarışmak istiyorsa maliyetini karşılaması, kâr etmesi gerekir. Bunun için de firmanın bazı kararlar alması zo
runludur. Bu kararlar potansiyel müşterilerin talebinden üretimin organizas
yonuna kadar olan değişik aşamaları içerir. Firma toplam gelirleriyle toplam ma
liyetleri arasındaki farkın mümkün olduğunca büyük olmasına çalışır. Bunun için de şu sorulara cevap arar:
• Ne üretilecektir?
• Gerekli sermaye nasıl bulunacaktır?
• Hangi teknik uygulanacaktır ve üretim ölçeği ne olacaktır?
• Üretim nerede yapılacaktır?
• Mallar tüketicilere nasıl dağıtılacaktır?
• Kaynaklar nasıl birleştirilecektir?
• Üretimin boyutu ne olacaktır?
• Çalışanlarla nasıl ilişki kurulacaktır?
Girdi ve Çıktı (Input-Output)
Üretim sürecine katılan üretim faktörlerine girdi (input) denir. Girdiler, sabit ve değişken olmak üzere iki türlüdür. Kısa dönemde üretim miktarı de
ğişmesine rağmen üretimde kullanılan miktarı aynı kalan girdilere sabit girdi de
nir. Üretim miktarına bağlı olarak üretimde kullanılan miktarı değişen girdilere değişken girdi denir. Sabit girdilere örnek olarak bina, fabrika ve teçhizatı, de
ğişken girdilere örnek olarak hammadde ve işçileri verebiliriz.
Üretim faaliyeti sonucu amaçlanan ve ortaya çıkan ürünlere çıktı denir.
Üretim Fonksiyonu
Girdilerin miktarı, belli bir zaman dilimi içinde elde edilecek mal miktarını belirler. Veri teknoloji çerçevesinde, bir malın miktarının arttırılması ancak, gir
dilerin arttırılmasıyla gerçekleştirilir. Girdilerle elde edilen mal ya da ürün ara
sında bir ilişki vardır. Bu ilişkiye üretim fonksiyonu denir. Örneğin emek (L) ve sermaye (K)’yi belli oranlarda birleştirerek makina, bina, teçhizat, yol vb. mal ve hizmet (Q) üretilebilir. Bu durumda üretim fonksiyonunu Q= f(L,K) şeklinde ya
zabiliriz.
Bu eşitliğe göre L ve K girdilerinin miktarı değiştirildiğinde mal ya da ü- rün miktarı (Q) değişir. Üretim sürecinde acaba firmaların kararlarını yöneten herhangi bir genel prensip var mıdır? Böyle bir genel prensibi ortaya koymak için bir üretim faktörünü sabit tutarak diğerini arttırmak yeterlidir.
Toplam, Ortalama ve Marjinal Ürün
Üretim fonksiyonu olarak sermaye sabitken emeğin değiştiği bir üretim fonksiyonunu düşünelim. Genel olarak böyle bir durumla kısa dönemde karşılaşı
labilir. Sermaye girdisi sabitken emek girdisini arttırdığımızda üretim (çıktı) sıfır
dan itibaren artmaya başlar. Ancak bu artış oransal olarak hep aynı olmaz. Üre
timdeki değişim önce artan oranda bir süre sonra azalan oranda olur. Nihayet üretim, değişen girdi miktarının (emek) sabit girdi miktarına (sermaye) göre çok büyük miktarlara varması sonucu üretimdeki artışın artık mümkün olamayacağı (işçilerin ayaklarının birbirine dolaştığı) bir düzeye ulaşır.
Bu düzeyden sonra emek miktarı arttırıldığında üretim düşmeye başlar. İş
te değişen girdi miktarının arttırılmasıyla üretilen toplam çıktıya toplam ürün (fiziksel) denir. Burada fiziksel ürün (çanta, pirinç vb.) söz konusudur. Yoksa, değer olarak ürün söz konusu değildir. Fiziksel ürünün değere dönüşmesi piyasa
larda satılmasını gerektirir. Piyasanın türüne göre çıktının değeri değişecektir. Bu konuyu piyasaları incelerken değinilecektir. Toplam fiziksel ürünü “TP” şeklinde gösterebiliriz. Tablo 8.1’de sabit bir toprak üzerinde istihdam edilen emek mikta
rı arttırıldığında üretilen patates miktarını çuval olarak göstermektedir. Şekil 8.1 tabloya dayanılarak oluşturulmuştur. Şekilde toplam, ortalama ve marjinal ürün eğrileri görülmektedir.
Tablo 8.1. Değişen Faktörün Üretimi Nasıl Etkilediği Emek
Tablo 8.1’de birinci sütunda değişen girdi olarak emek (L), ikinci sütunda toplam fiziksel ürünün değerleri yer almaktadır. Şimdi Tablo 8.1 yardımıyla top
lam ürünün gelişimini inceleyelim. İstihdam edilen emek ya da işgücü sayısı
art-tıkça toplam ürün artmakta, bu artış 5. emeğin istihdam edilmesine kadar sürmekte ve bu istihdam düzeyinde elde edilen ürün ya da çıktı en üst düzeye (maksimuma) ulaşmaktadır.
6. emeğin işe alınmasıyla üretim düş
meye başlamaktadır.
Toplam ürün eğrisinin biçimini incelediğimizde üç aşama ortaya ko
nulabilir:
Bir üretim faktörü sabitken di
ğeri arttırıldığında üretim önce artan oranda artmakta, daha sonra azalan oranda artmakta ve nihayet azal
maktadır. Bu konuya azalan verimler yasasını incelerken yeniden deği
neceğiz.
Üretim faktörünün biri sabit
ken diğer üretim faktörünün miktarını arttırdığımızda toplam ürünün nasıl bir yol izlediğinin daha iyi anlaşılmasında ortalama ve marjinal ürün kavramları yardım
cı olacaktır. Bir üretim faktörünün (girdinin) ortalama ürünü, toplam ürünün is
tihdam edilen girdi (emek) miktarına oranı olarak tanımlanabilir. Marjinal ürün değişen girdinin (emeğin) her birimin toplam üründe meydana getirdiği değişme
ye denir. Marjinal ürünü bulmak için toplam üründeki değişmeyle değişken girdi miktarındaki değişmeye bakmak gerekir. Ortalama ürünü kısaca “AP”, marjinal ürünü kısaca “MP” olarak gösterebiliriz.