• Sonuç bulunamadı

Bu çalıĢmada kapsamında, bir, üç ve beĢ katlı betonarme çerçeve türü taĢıyıcı sistemli yapıların her birinin Z1, Z2 ve Z3 yerel zemin sınıflarında inĢa edilmesi durumu için parametrik bir inceleme yapılmıĢtır. Bu doğrultuda, ilk aĢamada sistemlerin zaman tanım alanında doğrusal olmayan çözümlemeleri yapılmıĢ ve bu çözümlemeler de, ilk önce yapı zemin etkileĢimi dikkate alınmadan daha sonra ise yapı zemin etkileĢimi dikkate alınarak gerçekleĢtirilmiĢtir.

Tüm çözümlemelerde kullanılan ve her bir yerel zemin sınıfı için üretilen yapay yer hareketleri deprem yönetmeliğinde (DBYBHY-2007) tanımlanan 1. derece deprem bölgesi Z1, Z2 ve Z3 yerel zemin sınıflarına ait tasarım spektrumları ile uyumludur. ÇalıĢma sonucunda elde edilen bulgular değerlendirilirken, gerçek bir deprem kaydının tasarım spektrumlarıyla her zaman uyumlu olmayacağı da göz ardı edilmemelidir. Ayrıca temel zeminindeki dönmelerden dolayı oluĢan ötelenmelerde hesaplanmıĢ olup, çok küçük değerler almasından dolayı bunların yatay yerdeğiĢtirmelere olan etkileri göz ardı edilmiĢtir.

OluĢturulan deprem toplumları, farklı kat sayılarına sahip olan yapı modellerine etkitilerek hem geometrik hem de malzeme bakımından doğrusal olmayan dinamik çözümlemeler gerçekleĢtirilmiĢtir. Yapı zemin etkileĢimli sistemlerde ise, her bir yerel zemin sınıfı için bu amaçla belirlenen bazı zemin parametreleri yapı sistemlerine tanımlanmıĢtır.

ÇalıĢmada elde edilen sonuçlar doğrultusunda, yapı zemin etkileĢimsiz çözümlerdeki yapı sistemlerinden tek katlı binalarda;

 Tüm yerel zemin sınıfları için yapılan karĢılaĢtırmalar sonucunda yerdeğiĢtirmeler, temele etkiyen toplam taban kesme kuvveti ve eğilme momentleri arasındaki farklar yaklaĢık olarak ±%4-6 arasında değiĢmektedir. Yani hemen hemen aynı değerlerde kalmaktadır da denilebilir.

 Z1‟den Z3‟e doğru gidildikçe elde edilen yerdeğiĢtirme değerleri birbirini takip eden yerel zemin sınıfları arasında da yaklaĢık %16-18 arasında değiĢmektedir. Aynı Ģekilde, yapı zemin etkileĢimi göz önüne alınmadan yapılan çözümlemelerde elde edilen en büyük yerdeğiĢtirme sonuçları ile yapı zemin etkileĢimli çözümleme sonuçları arasında %50 artıĢ vardır. En küçük yerdeğiĢtirme değerleri ise –%50-60 oranlarında azalmaktadır. Ayrıca bu değerlendirmeler yapılırken, yapının en üst katı ile temel zeminin göreli ötelemelerinin göz önüne alındığı da unutulmamalıdır. Ancak, temel zeminin yapının temeline göreli olarak yerdeğiĢtirmeleri de incelenecek olursa, yapının da tümüyle yer değiĢtirdiği görülecek ve zemin yumuĢadıkça bu değerlerin arasındaki farkların da sırasıyla, Z1/Z2 için %53 ve Z2/Z3 için ise %106‟ya varan oranlarda değiĢtiği görülmektedir.

 Temele etkiyen kesme kuvvetleri ve eğilme momentleri incelendiğinde ise, temel seviyesi ile yapının en üst kotundaki yerdeğiĢtirmelerin bina temel zemini ile birlikte hareket ettiğinden bir miktar azaldığı ve bu sebeple de taban kesme kuvvetlerinin de aynı oranda azaldığı gözlemlenmiĢtir.

Tek katlı binalar için yapı-zemin etkileĢimli ve etkileĢimsiz çözümler sonucu elde edilen verilerin karĢılaĢtırılması ve yüzde değiĢim oranları ġekil 5.1 ve 5.2‟de verilmiĢtir.

ġekil 5.1 : Tek katlı bina için yerdeğiĢtirme ve toplam

0.00 20.00 40.00 60.00 80.00 100.00 120.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

Tek Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - YerdeğiĢtirme (%) Z1 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z2 - YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z3 - YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%)

ġekil 5.2 : Tek katlı bina için temel zemini ile birlikte yerdeğiĢtirmenin yüzde değiĢimi grafiği.

Bu çalıĢmada çözümlemeleri tamamlanan bir diğer yapı sistemi olan üç katlı binaların, yapı zemin etkileĢimi göz önüne alınmadan yapılan değerlendirmesinde;

 Tek katlı binalarda olduğu gibi, zemin kötüleĢtikçe artan bir yerdeğiĢtirme oranı mevcuttur ve yaklaĢık ±%5-15 arasında değiĢmektedir. Ancak, yerel zemin sınıfı Z1‟den Z2‟ye geçtiğinde elde edilen değerler ±%10-15 arasında değiĢirken bu oran Z2 ve Z3 arasında ±%4-5 oranını geçmemektedir.

 Aynı Ģekilde toplam taban kesme kuvveti ve momentler arasında da yerel zemin Ģartları kötüleĢtikçe yani zemin yumuĢadıkça artan bir oran vardır. Yer değiĢme değerlerinde olduğu gibi bu oran Z1 ve Z2 arasında ±%10 seviyesinde iken Z2 ve Z3 arasında bu oranlar ±%2 değerini nadiren geçmektedir.

Yapı zemin etkileĢimleri de göz önüne alınarak yapılan çözümlemelerde elde edilen sonuçların üç katlı binalar için değerlendirilmesinde;

 Temel zemini ile yapının en üst kotu arasındaki göreli ötelemeler dikkate alındığında, yerdeğiĢtirme değerlerinin %50‟yi aĢan oranlarda azaldığı bununla doğru orantılı olarak yine hemen hemen aynı oranlarda taban kesme kuvvetlerinin ve eğilme momentlerinin de azaldığı gözlenmiĢtir.

0.00 200.00 400.00 600.00 800.00 1000.00 1200.00 1400.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

Tek Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%)

 Yapıların en üst kotlarının, temel zeminine göre yerdeğiĢtirmeleri incelendiğinde ise yine binanın tümüyle yaptığı yerdeğiĢtirmelerle birlikte ilk konumlarına oranla yaklaĢık %110 ile %291 arasında değiĢen değerler aldığı gözlenmiĢtir. Oranlarda ki artıĢın sebebi olarak ise, yerel zemin kötüleĢtikçe artan temel zeminin yerdeğiĢtirme değerleri yani binaların bir bütün olarak yerdeğiĢtirmeleridir.

Üç katlı binalar için yapı-zemin etkileĢimli ve etkileĢimsiz çözümler sonucu elde edilen verilerin karĢılaĢtırılması ve yüzde değiĢim oranları, zemin kat seviyesi ile en üst kat kotu arasındaki göreli yerdeğiĢtirmeler ve toplam taban kesme kuvvetleri değiĢimleri için ġekil 5.3‟te verilmiĢtir.

ġekil 5.3 : Üç katlı bina için yerdeğiĢtirme ve toplam taban kesme kuvveti değiĢimleri grafiği.

Ayrıca yine yapı-zemin etkileĢimli ve etkileĢimsiz çözümler sonucu elde edilen verilerden, binanın temel zemini ile birlikte hareket etmesi sonucu göreli yerdeğiĢtirmelerin yüzde değiĢim oranları ġekil 5.4‟te verilmiĢtir. Sonuçlar incelendiğinde, Z3 yerel zemin sınıfı üzerinde bulunan yapıların, Z1 ve Z2 yerel zemin sınıflarına görece zemin ile birlikte daha büyük yerdeğiĢtirmeler yaptığı görülmektedir. Z1 ve Z2 yerel zemin sınıflarındaki yüzdece değiĢimler ise görüldüğü gibi sınırlı olarak kalmıĢtır.

0.00 10.00 20.00 30.00 40.00 50.00 60.00 70.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

Üç Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - YerdeğiĢtirme (%) Z1 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z2 - YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z3 - YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%)

ġekil 5.4 : Üç katlı bina için temel zemini ile birlikte yerdeğiĢtirmenin yüzde değiĢimi grafiği.

BeĢ katlı binalardan oluĢan yapı sistemleri incelendiğinde de yukarıdakilerle aynı sonuçlar elde edilmiĢtir. Yapı-zemin etkileĢimi olmadan değerlendirildiğinde;

 YerdeğiĢtirme değerleri incelendiğinde Z1 ile Z2 arasında %40‟a yakın bir oranda değiĢme gözlenirken, Z2 ile Z3 arasında ise %16‟lık bir fark bulunmaktadır. Aynı Ģekilde temele etkiyen toplam taban kesme kuvvetleri ve eğilme momentleri arasındaki oransal değiĢimler incelendiğinde yaklaĢık %18 ile %26 arasında bir değiĢim gözlemlenmiĢtir.

Yapı zemin etkileĢimli bina modellerinin çözümlenmesi sonucunda elde edilen değerler incelendiğinde ise;

 Yapıların temel seviyesi ile en üst kotu arasındaki ötelenme farkları nadiren %10 oranını aĢmaktadır. Ancak temel zemini ile yapıların en üst kotları arasındaki farklar temel zeminin de yerdeğiĢtirmesiyle üç katlı yapılarda da olduğu gibi büyük oranlarda değiĢkenlik göstermektedir. Bu değerler Z1/Z2 için %26, Z2/Z3 için ise %93 civarında değiĢmektedir.

 Temel seviyesi ve en üst kot arasında ki göreli yerdeğiĢtirmeler, yapı zemin etkileĢimi olmaksızın yapılan çözümlemeler elde edilen değerlerle karĢılaĢtırıldığında ise %40 ile %70 arasında değiĢen oranlarda azaldığı

0.00 100.00 200.00 300.00 400.00 500.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

Üç Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%)

kuvvetleri %20-40 arasında azalmıĢ, eğilme momentleri ise daha büyük bir azalma göstererek bu oran yaklaĢık %50 seviyesindedir.

BeĢ katlı binalar için yapı-zemin etkileĢimli ve etkileĢimsiz çözümler sonucu elde edilen verilerin yüzde değiĢim oranları ġekil 5.5 ve 5.6‟da verilmiĢtir.

ġekil 5.5 : BeĢ katlı bina için yerdeğiĢtirme ve toplam taban kesme kuvveti değiĢimleri grafiği.

ġekil 5.6 : Üç katlı bina için temel zemini ile birlikte yerdeğiĢtirmenin yüzde değiĢimi grafiği.

0.00 10.00 20.00 30.00 40.00 50.00 60.00 70.00 80.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

BeĢ Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - YerdeğiĢtirme (%) Z1 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z2 - YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%) Z3 - YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Toplam Taban Kesme Kuvveti DeğiĢimi (%)

0.00 50.00 100.00 150.00 200.00 250.00 300.00 d1 d2 d3 d4 d5 d6 d7 Ortalama

BeĢ Katlı Binadaki DeğiĢim Oranları (%)

Z1 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z2 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%) Z3 - Temel Zemini ile Birlikte YerdeğiĢtirme (%)

Yapı sistemleri için bir diğer değerlendirme ölçütü olan toplam yerdeğiĢtirme/bina yüksekliği ile toplam taban kesme kuvveti/bina ağırlığı oranları incelendiğinde de yapı zemin etkileĢimi göz önüne alınmayan sistemlerde bu dağılımlar kat sayıları ile birlikte değiĢken olmak üzere daha toplu ve bir aradadır. Her ne kadar yapı zemin etkileĢimi göz önüne alınmasa da üretilen yapay yer hareketlerinin hesaplanması aĢamasında, deprem yönetmeliğinde (DBYBHY-2007) tanımlanan spektrumlarla uyumlu olması açısından her bir yerel zemin sınıfı için ayrı ayrı girilen ilgili parametreler, az da olsa zemin sınıfı özelliklerini barındırmaktadır. Bu bakımdan incelenen bu toplam yerdeğiĢtirme/bina yüksekliği ile toplam taban kesme kuvveti/bina ağırlığı oranları, kat sayıları aynı olsa da her bir yerel zemin sınıfı için değiĢkenlik göstermektedir.

Tek katlı binalarda bu dağılım değerleri birbirlerine yakın ve genellikle bir aradadır. Z1 yerel zemin sınıfındaki dağılımlar oldukça sıkıdır. Ancak Z2 zemin sınıfında bu sıkılık biraz bozulmakta ve Z3 yerel zemin sınıfında ise tümüyle olmasa da yer yer bazı değerlerdeki dağılmalar gözlenmektedir. Yapı zemin etkileĢimi göz önüne alındığında ise, Z1 yerel zemin sınıfı için Vt/W oranları hemen hemen aynı seviyelerde kalırken d/h oranları arasındaki fark açılmaktadır. Z2 ve Z3 yerel zemin sınıflarına doğru gidildikçe ise Vt/W oranları arasındaki farklar da açılmakta ve hatta Z3 yerel zemin sınıfı grafiği incelendiğinde tüm değerlerin birbirlerinden ayrık olduğu gözlemlenmektedir.

Üç katlı binalar için bu değerler yapı zemin etkileĢimi olmaksızın incelendiğinde Z1, Z2 ve Z3 zemin sınıflarının Vt/W – d/h grafiklerindeki dağılımların yer yer ufak dağılmalara rağmen sıkı olduğu gözlenmiĢtir. Ancak yapı zemin etkileĢimi göz önüne alındığında bu oranların dağılmaya baĢladığı ve Z3 zemin sınıfı için dağılımlar arasındaki farkların oldukça arttığı gözlenmiĢtir.

BeĢ katlı yapı sistemlerinde bu dağılım oranları, yapı zemin etkileĢimi olmaksızın incelendiğinde ise, binanın kat yüksekliğinin ve bununla birlikte yerdeğiĢtirmelerinde artması sonucunda değerlerin d/h oranlarının birbirlerinden uzaklaĢtıkları ve yer yer oldukça dağınık bir Ģekilde sıralandıkları görülmektedir. Bunun dıĢında oransal değerler bir arada bir görünüĢ sergilemektedirler. Diğer yapı sistemleri ile karĢılaĢtırıldığında ise, en büyük ve en küçük yerdeğiĢtirmelerden dolayı, V

oransal değerler çok fazla dağılmakta, hatta Z3 yerel zemin sınıfında ise bazı pozitif ve negatif değerler neredeyse aynı d/h oranlarını almaktadırlar.

Bu değerlerin yapı zemin etkileĢimli sistemlerde hesaplanmasında, temel seviyesi ile bina üst kotu arasındaki en küçük yerdeğiĢtirme değerlerine, binanın temel zeminin yerdeğiĢtirmesi eklendiğinde elde edilen yerdeğiĢtirme değerleri negatif olmadığından, bu oransal değerlerin yapı zemin etkileĢimli sistemlerin grafiklerindeki d/h oranları her zaman pozitif olarak çıkmıĢtır.

Elde edilen bu bulguların, binaların ayrık ve tek baĢına bulunduğu varsayılıp bu Ģekilde değerlendirildiği unutulmamalıdır. Mevcut yapılaĢma ölçütleri göz önüne alındığında, yani değiĢken katlı bitiĢik nizamda sıralanan binaların bir arada bulunduğu bir bölge için elde edilen bilgiler ayrıca yorumlanacak olursa ortaya daha anlamlı sonuçlar çıkmaktadır. Yerel zemin sınıfı Z1 olan bu tür bir bölgede, bir-üç katlı binaların, beĢ ya da daha çok katlı binalara oranlara salınımlarının yani genliklerinin düĢük olması, ayrıca zeminin etkisiyle ve temel zemininin de yerdeğiĢtirmesi sebebiyle bu tarz binaların çarpma etkilerinin artacağı ve öngörülenden daha fazla olacağı anlaĢılabilir. Uygun derz boĢluklarının bırakılmaması ve değiĢken yükseklikte imarlaĢmıĢ bitiĢik binaların bulunduğu bölgelerde bu tehlike artmaktadır. Ayrıca, bir binanın temel zeminindeki yerdeğiĢtirmeler bitiĢiğindeki binalar tarafından kısıtlanacağı için bunun etkisi, bu çalıĢma kapsamında öngörülen taban kesme kuvveti ve eğilme momenti etkilerinden daha fazla olacaktır. Aynı Ģekilde, çalıĢma sonucunda tüm binalarda temel zeminlerindeki yerdeğiĢtirme değerleri yerel zemin koĢulları kötüleĢtikçe artmakta ancak yerel zemin sınıfı Z3 olan binalarda bu oran Z2 yerel zemin sınıfına göre ani bir sıçrama yapmaktadır. Yani Z3 sınıfındaki bir zeminin yapısal davranıĢa etkileri Z1 ve Z2 zemin sınıfının hem kendi içlerinde hem de Z3 ile karĢılaĢtırıldıklarındaki etkilerinden daha fazladır.

ÇalıĢmanın sonucunda, yapı zemin etkileĢiminin, değiĢken katlı betonarme çerçeve sistemlerde, farklı yerel zemin koĢullarında ve deprem etkisi altında yapısal davranıĢı etkilediği görülmektedir. ÇalıĢmanın parametrik bir çalıĢma olmasından dolayı yapı zemin etkileĢimini tanımlamak için alınan zemin değerleri yaklaĢık değerler olup, tablolar ve bazı formüller ile elde edilmiĢtir. Zemin parametrelerinin, ilgili yerel zemin sınıflarının bulunduğu bölgelerden alınacak olan numuneler ile laboratuar ortamında gerçekleĢtirilecek bazı deneyler sonucu elde edilmesi, daha anlamlı ve

kesin sonuçlar elde edilmesini sağlayacaktır. Yapı sistemlerinin planda düzenli olması hesaplama karĢılaĢtırma açısından kolaylık olması için seçilmiĢ olup, planda düzensiz bazı yapı modellerinin de çözümlenmesi sonuçların karĢılaĢtırılması, çalıĢmanın geniĢletilmesi açısından yararlı olacaktır. Yapı zemin etkileĢimi hesap yöntemlerinin de karĢılaĢtırılabilmesi açısından kalibre edilmiĢ elastik zemine oturan Winkler yay modelli karma sistem haricinde, altsistem sonlu eleman modeli ya da toplu parametre yöntemleri de kullanılabilinir. Ayrıca, üretilen yapay yer hareketlerinin spektrumlarla uyumlu olduğu ancak gerçekleĢen birçok büyük depremin spektrumlardan çoğunlukla farklılık gösterdiği unutulmamalıdır. Bu sebeple, böyle bir çalıĢmanın her bir yerel zemin sınıfı için, o bölgede gerçekleĢmiĢ bir deprem kaydı göz önüne alınarak çözümlenmesi, deprem etkisi altında yapı sistemlerinin davranıĢları ile ilgili gerçeğe daha yakın veriler elde edilmesine olanak sağlayacaktır. Ülkemizde son birkaç yıldır sayıları hızla çoğalan çok katlı betonarme ve betonarme çekirdekli çelik yapılarında yapı zemin etkileĢimli olarak ayrı ayrı incelenerek değerlendirilmesi, rüzgâr yükleri haricinde bu tür yapıların dinamik yükler etkisi altındaki davranıĢlarının belirlenebilmesi açısından faydalı olacaktır.

KAYNAKLAR

Allotey, N.K. ve El Naggar M.H. (2005a). Cyclic Normal Force-Displacement Model for Nonlinear Soil-Structure Interaction Analysis: SeismoStruct Implementation, Research Report No. GEOT-02-05, Geotechnical Research Centre, Department of Civil & Environmental Engineering, University of Western Ontario, London, Ontario, Canada.

Allotey, N.K. ve El Naggar, M.H. (2005b). Cyclic soil-structure interaction model for performance-based design, Proceedings of the Satellite Conference on Recent Developments in Earthquake Geotechnical Engineering, TC4 ISSMGE, Osaka, Japan.

Allotey, N.K. ve El Naggar, M.H. (2008). An investigation into the Winkler modeling of the cyclic response of rigid footings, Soil Dynamics and Earthquake Engineering 28, p:44–57.

API, (1995). American Petroleum Institute: Recommended practice for planning, designing, and constructing fixed offshore platform. Washington, DC. Avcar, M. (2007). Elastik zemin Üzerinde Bulunan Homojen Olmayan Elastik

KiriĢin Stabilite ve TitreĢimi, Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Isparta, Türkiye.

Aydınoğlu, M.N. (1992). Development of Analytical Techniques in “Soilstructure Interaction”, Developments in Dynamic Soil-Structure Interaction, Kluwer Academic Publishers.

Beyen, K. (1995). Zemin Ortamlarının Dinamik Analizinde Kullanılan Gerilme- ġekil DeğiĢtirme Bağıntılarına Bir BakıĢ, Üçüncü Ulusal Deprem Mühendisliği Konferansı, Ġstanbul, 577-586, 1995, Ġstanbul, Türkiye. Bowles, J.E. (1996). Foundation Analysis and Design (5th Edition), McGraw-Hill. Celep, Z. ve Kumbasar, N. (2004). Deprem Mühendisliğine GiriĢ ve Depreme

Dayanıklı Yapı Tasarımı, Beta Dağıtım, Ġstanbul, Türkiye.

Chopra, A.K. (1995). Dynamics of Structures: Theory and Applications to Earthquake Engineering, Prentice-Hall.

Clough, R.W. ve Penzien, J. (1993). Dynamics of Structures. Second Edition, McGravHill Inc., USA.

Çağlar, N., Garip, Z.ġ. ve Yaman, Z.D. (2005). Deprem Etkisindeki Betonarme Yapılarda Yapı-Zemin EtkileĢimi, Kocaeli Deprem Sempozyumu, Kocaeli, Türkiye.

Çelebi, E. ve Gündüz, A.N. (1999). Dynamic Response of Multistory Buildings Including Soil-Structure Interaction in Elastic Layered Media, ECCM‟99 European Conference on Computational Mechanics,

DBYBHY, 2007. Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik, Bayındırlık ve Ġskan Bakanlığı, Ankara, Türkiye.

Fahjan, Y. (2008). Deprem Kayıtlarının Seçilmesi ve Ölçeklendirilmesi, ĠnĢaat Mühendisleri Odası Sakarya Temsilciliği Eğitim Seminerleri, Sakarya, Türkiye.

Garip, Z.S. (2005). Deprem Etkisindeki Betonarme Yapılarda Yapı-Zemin EtkileĢimi, Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Sakarya, Türkiye.

Girgin, S.C., Mısır, S. ve diğ. (2008). Yapı-Zemin EtkileĢiminin Yapısal Tasarımdaki Rolü, Dokuz Eylül Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Fen ve Mühendislik Dergisi, Cilt:10, Sayı:1, s.27-37, Ġzmir, Türkiye. Gökçe, T. (2008). Mevcut Binaların Zemin-Yapı EtkileĢimini Dikkate Alarak

Deprem Performanslarının Değerlendirilmesi, Ġstanbul Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, Türkiye.

Gürsoy, ġ. ve DurmuĢ, A. (2002). Betonarme Ġstinat Duvarlarının Zemin EtkileĢimini de Dikkate Alarak ÇeĢitli Yöntemlerle KarĢılaĢtırmalı Deprem Hesabı, Zemin Mekaniği ve Temel Mühendisliği 9. Ulusal Kongresi., Bildiriler Kitabı, s.228-237, Anadolu Üniversitesi, EskiĢehir, Türkiye.

Hellesland J. ve Scordelis A. (1981). Analysis of RC bridge columns under imposed deformations, IABSE Colloquium, Delft, pp. 545-559.

Jardine, R.J., Potts, D.M., Fourie, A.B. ve diğ. (1986). Studies of the influence of non linear stress-strain characteristics in soil-structure interaction, Geotechnique, Vol. 36, pp. 377-396.

Kaçın, S. ve Yerli, H.R. (2002). Üç Boyutlu Yapı-Zemin EtkileĢimi Problemlerinin Kuadratik Sonlu Elemanlar ve Sonsuz Elemanlar Kullanılarak Çözümü, ECAS2002 Uluslararası Yapı ve Deprem Mühendisliği Sempozyumu, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Ankara, Türkiye. Karabörk, T., DoğuĢ, S. ve Bilgehan, R.P. (2007). Çok katlı çelik yapı

sistemlerinin yapı-zemin etkileĢimi ile doğrusal olmayan dinamik analizi, Aksaray Üniversitesi, Aksaray, Türkiye.

Köseoğlu, S. (1987). Temeller Statiği ve Konstrüksiyonu, Cilt 2 (3. Basım), Ġstanbul, Türkiye.

Kutanis, M. (2001). Yapı-Zemin Dinamik EtkileĢimi, Doktora Tezi, Sakarya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Sakarya, Türkiye.

Madas P. (1993). Advanced Modelling of Composite Frames Subjected to Earthquake Loading, PhD Thesis, Imperial College, University of London, London, UK.

Madas P. ve Elnashai A.S. (1992). A new passive confinement model for transient analysis of reinforced concrete structures, Earthquake Engineering and Structural Dynamics, Vol. 21, pp. 409-431.

Mander J.B., Priestley M.J.N. ve Park R. (1988). Theoretical stress-strain model for confined concrete, Journal of Structural Engineering, Vol. 114, No. 8, pp. 1804-1826.

Mylonakis, G. ve Gazetas, G. (2000). Soil–structure interaction: beneficial or detrimental, Journal of Earthquake Engineering, 4(3):277–301.

Mahsuli, M. ve Ghannad, M.A. (2009). The effect of foundation embedment on inelastic response of structures. Earthquake Engineering and Structural Dynamics, 38(4):423–437.

Malcıoğlu, F.S. (2011).Deprem ivme kayıtlarındaki gürültünün yapısal davranıĢa etkisinin incelenmesi, Ġstanbul Teknik Üniversitesi, Ġstanbul, Türkiye. Öğüt, O.C. (2010). Doğrusal olmayan TSD sistemlerin süneklik talebinin

belirlenmesinde dinamik yapı-zemin etkileĢiminin önemi, Seminer Dersi Sunum Notları, Ġstanbul Teknik Üniversitesi, Ġstanbul, Türkiye. Özçep, F. ve diğ. (2005). Statik ve Dinamik Deprem Etkileri Altında Zemin

DavranıĢı, Kocaeli Deprem Sempozyumu, Kocaeli, Türkiye.

Özdemir, Z. ve Fahjan, Y. (2007). Gerçek Deprem Kayıtlarının Tasarım Spektrumlarına Uygun Olarak Zaman Ve Frekans Tanım Alanlarında Ölçekleme Yöntemlerinin KarĢılaĢtırılması, 6. Ulusal Deprem Mühendisliği Konferansı, Ġstanbul, Türkiye.

Papageorgiou, A. (2000). Ground Motion Prediction Methodologies for Eastern North America. University of Buffalo, State University of New York. Papageorgiou, A., Hall Dorsson, B. ve Dong, G. (2000). Target Acceleration

Spectra Compatible Time Histories - TARSCTHS user manual v.1, ESL Report, State University of New York.

Parmelee, R.A. (1967). Building-Foundation Interaction Effects, Journal of Engineering Mechanics Division, Vol. 93, No. EM2, pp. 131-152. Rosset, P. and Wagner, J-J. (2000). Deterministic approach to assess seismic

hazard: contribution for an integrated assessment of risk in the alpine context, Centre d'Etude des Risques Géologiques, Earth Sciences Section, University of Geneva, Switzerland.

Soyal, L. (2006). Deprem KoĢullarında Yapı-Zemin EtkileĢimi ve Zemin ĠyileĢtirmesi, Ġstanbul Kültür Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, Türkiye.

TMMOB Afet Sempozyumu (2007). TMMOB – Afet Sempozyumu, 5-7 Aralık 2007, Ankara, Türkiye.

Wolf, J.P. (1994). Foundation Vibration Analysis Using Simple Physical Models, Prentice Hall, New Jersey, USA.

Wolf, J.P. ve Song, C. (1994). Dynamic Stiffness Matrix of Unbounded Soil by Finite Element Multi-Cell Cloning, Earthquake Engineering and Structural Dynamics, Vol. 23, pp. 233-250.

EKLER

EK A : Her bir yerel zemin sınıfı için elde edilen ivme/yerdeğiĢtirme grafikleri.

Benzer Belgeler