• Sonuç bulunamadı

Öğretmenlerin Yer Temelli Öğretimin Coğrafya Eğitiminde Uygulanabilirliğ

Coğrafya öğretmenlerinin yer temelli öğretimin coğrafya eğitiminde uygulanabilirliği hakkındaki görüĢ ve önerileri açık uçlu bir soru ile alınmıĢtır. Açık uçlu soruya yanıt veren 74 öğretmenin ifadeleri üç bölümde analiz edilmiĢtir.

1. Coğrafya eğitiminde yer temelli öğretim yaklaĢımının amaca uygunluğu ve yararları 2. Coğrafya eğitiminde yer temelli öğretim yaklaĢımında karĢılaĢılacak sorunlar 3. Coğrafya eğitiminde yer temelli öğretim yaklaĢımı için öneriler

Coğrafya öğretmenlerinin görüĢleri üç bölüme göre tasnif edilmiĢ ve yeniden sıralamaya konmuĢtur. Öğretmenlerin görüĢlerine birer sıra numarası verilerek, ilgili kategorilerde öğretmenlerin görüĢleri bu sıra numarası ile belirtilmiĢtir.

4.5.1. Coğrafya Eğitiminde Yer Temelli Öğretim YaklaĢımının Amaca Uygunluğu ve Yararları

Açık uçlu soruya verdikleri yanıtlar analiz edildiğinde, yer temelli öğretim yaklaĢımının amaca uygunluğu açısından öğretmenlerin görüĢleri, coğrafya eğitimi için olumlu olacağı yönündedir.

Öğretmen 1: Yer temelli öğretimin, coğrafya öğretiminde uygulanabildiği sürece oldukça yararlı, kalıcı, başarılı olacağını düşünüyorum.

Öğretmen 2: Coğrafya bilimi en güzel yaşanarak öğrenilir, o yüzden verdiğimiz teorik bilgileri pratikte görerek öğretmek en doğrusu. Bizim laboratuarımız yeryüzü.

Öğretmen 4: Öğrencilerin birincil kaynaktan bilgi elde etmesi için her zaman uygulanması gereken bir öğretim yöntemidir.

Öğretmen 7: Coğrafyanın tanımında da insanların yaşadığı ortamı ayrıntılı olarak tanıması için gereken çalışmalar olduğu belirtilir. Bu nedenle

insanların doğayı ve çevreyi tanımak için öncelikle yaşadığı ortamı, onun yakın çevresini ve diğer alanları tanıması öğretimin iyi olması bakımından önemlidir. Bu amaçla yer temelli öğretim modelinin daha da geliştirilerek öğrencilere uygulanması yerinde olacaktır.

Öğretmen 10: Öğrencinin kendinin içinde yaşadığı, etkilediği ve etkilendiği yerlerden başlayarak coğrafi bilinç geliştirme, hayatımızda coğrafyanın etkisini algılama adına son derece faydalı olacaktır. Bana kalırsa coğrafya biliminin doğuş felsefesine ve onun temeline inen bir yaklaşım.

Öğretmen 13: İnsanla doğa arasındaki ilişkileri kendi prensiplerine göre inceleyen coğrafya biliminde sahaya inmek, sahada olmak çok önemlidir.

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenleri, coğrafyanın tanımından yola çıkarak bireyin öncelikle içinde yaĢadığı çevreyi tanımasının gerekliliğine değinmiĢler ve sınıfta öğrenilen teorik bilgilerin sınıf dıĢına çıkılarak uygulamasının yapılması gerektiğini belirtmiĢlerdir. Öğretmen 3‘ün belirttiği gibi: “Öğrencilerin bazı coğrafi alanları ve olayları yerinde görmesi elbette öğrenmenin en güzel yolu” ‗dur.

Bu doğrultuda yer temelli öğretim yaklaĢımı dâhilinde gerçekleĢtirilecek sınıf dıĢı etkinliklerin önemine değinen üç öğretmen görüĢlerini Ģu Ģekilde belirtmiĢlerdir:

Öğretmen 11: Öğrencilerin uygulamalı eğitime geçmelerine katkı sağlayacaktır. Çevrelerini, yaşadıkları yeri tanımalarını sağlayacaktır.

Öğretmen 12: Öğrencilerin yaşadıkları çevreyi daha iyi algılayabilmeleri, derslerin teoriklikten biraz uzaklaşarak uygulamalı öğretime katkısı olabilmesi açısından kullanışlı bir yöntem olabilir.

Öğretmen 14: Uygulanabilir bir yöntem olduğunu düşünüyorum. Bir yerlerden başlanması ve değişimin sağlanması gerekiyor. Aksi takdirde coğrafya dersleri, kuru, ezbere dayalı, günlük hayatta bir türlü uygulama bulamayan, bilgi yığınından öteye geçemeyecektir.

Uygulamaya dayalı, öğrencinin yaĢadığı yere odaklanmıĢ coğrafya eğitimi Öğretmen 10‘un belirttiği gibi ―coğrafi bilinç geliştirme ve coğrafyanın hayatımızdaki yerini algılama” açısından etkili olacaktır.

Öğretmenler özellikle bu öğretim yaklaĢımının öğrenciler üzerindeki olumlu etkilerine değinerek, sağlayacağı yaraları ―öğrenci baĢarısını ve motivasyonunu arttırma, kalıcı öğrenme sağlama, baĢta mekânsal analiz becerisi olmak üzere çevresel ve sosyal bilgi ve beceri ve tutum kazandırma, farkındalık sağlama, çevre bilinci geliĢtirme‖ Ģeklinde ifade etmiĢlerdir. Buna bağlı olarak öğretmenlerin ifadeleri ile araĢtırmanın üçüncü sorusuna iliĢkin bulgular tutarlılık göstermektedir.

Motivasyon öğrenmenin temel öğelerinden biridir. Öğretmen 2, 6 ve 13, öğrencilerin yaĢadıkları yeri tanımalarının dersi daha ilgi çekici hale getireceğini belirtmiĢtir. Bu bağlamda öğretmenler, coğrafya derslerinin öğrencinin motivasyonu ve baĢarısını arttırarak kalıcı öğrenme sağlayacağını ifade etmiĢlerdir.

Öğretmen 2: Öğrencilerin yaşadıkları yeri daha iyi tanımaları ve özelden genele doğru yansıtılacak öğrenme daha ilgi çekici olacaktır.

Öğretmen 6: Pragmatik coğrafyaya faydalı olur. Yer temelli eğitimin öğrenci üzerindeki etkisi daha fazla ve daha merak uyandırıcı olur. Derslerin anlaşılması daha kolay olur.

Öğretmen 13: Hayatın içinden sorunlara çözüm önerilerini yerine getirmek öğrencilere artı motivasyon ve görü kazandırır.

Yer temelli öğretim yaklaĢımının öğrenmeyi daha kalıcı hale getireceğini belirten öğretmenler görüĢlerini Ģu Ģekilde belirtmiĢlerdir:

Öğretmen 5: Coğrafya doğal ortam ve insan. Onun için coğrafya derslerinin yaşadığımız çevreyle iç içe anlatılması öğrenmede tam öğrenme sağlar. Arazi çalışmaları, çevreyle ilgili bilgileri öğrencinin öğrenmesini sağlar. Bu da öğrenilenlerin yaşamda uygulanması yaşama yakınlık ilkesini

doğrular. Öğrencinin gerçek yaşamda uygulayabildikleri bilgiler çabuk anlaşılır, açık olursa bu bilgilerin önemli olduğunu öğrenciler anlar.

Öğretmen 20: Uygulandığı zaman hem öğretmenin yükünü hafifleteceğine ve öğrenmeyi kalıcı, anlamlı kılacağına inanıyorum.

Öğretmen 21: Bence de uygulamalı coğrafya açısından oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Kendi öğrenciliğimizden özellikle lisans düzeyindeki eğitimlerimizden hatırladığım kadarıyla bir dönem boyunca teorik edindiğimiz bilgileri yapılan bir arazi çalışmasıyla ne kadar kalıcı hale geldiğini gördük.

Coğrafya eğitiminde coğrafi bilinç geliĢtirmek önem taĢımaktadır. Yer temelli öğretimin öğrencide coğrafi bilinç geliĢtireceği Öğretmen 14 tarafından Ģu Ģekilde belirtilmiĢtir:

Öğretmen 14: Coğrafya bilincine sahip öğrenciler yetiştirmek istiyorsak değişen dünyaya paralel olarak, öğretim yöntem ve tekniklerimizin de değişmesi ve gelişmesi gerekiyor. Yer temelli öğretimin öğretimde başarıyı arttıracağını, öğrencilere çevre bilinci kazandıracağını, geçmişi, günümüzü ve geleceği mekânsal çerçevede analiz etmelerini sağlayacağını düşünüyorum.

Öğretmen 8 ve 15, yer temelli öğretimin coğrafya eğitiminde sağlayacağı farkındalık ve çevre bilincinin önemine değinmiĢtir.

Öğretmen 8: Coğrafya öğretiminde yerel çevre ve toplum öğrencini farkındalığını arttırarak, kalıcı izler bırakır.

Öğretmen 15: Saha çalışmalarının coğrafya eğitimindeki önemi yadsınamaz. Çevre bilincinin ve yaşadığı doğaya farkındalığın arttırılması coğrafyayı bir ders olmaktan çıkartıp günlük hayatın bir parçası haline getirebilir.

Öğretmen 17 ise Öğretmen 14‘ün de belirttiği yer temelli öğretim yaklaĢımının sağlayacağı mekânsal analiz becerisin önemine değinmiĢtir.

Öğretmen 17: Yapılandırmacı öğretim sisteminde kesinlikle uygulanması gereken bir anlayış. Yakın çevresini tanıyıp-gözlemleyebilen, küresel ortamı da daha iyi değerlendirebilecektir.

Özellikle yer temelli öğretime getirilen en büyük eleĢtiri günümüz dünyasında küresel düĢünen bireylere ihtiyaç duyulduğu ve eğitim sisteminin bu doğrultuda küresel dünyanın gerektirdiği bilgi ve becerilere sahip, geliĢmelere açık bireyler yetiĢmesi yönündedir. Bu nedenle yerele odaklanmıĢ bir eğitimin bu amaçları gerçekleĢtiremeyeceği ifade edilmektedir. Ancak Öğretmen 17‘nin de ifade ettiği gibi yerel çevresini her anlamda daha iyi tanıyan ve analiz edebilen bireyler, edindikleri bilgi ve becerilerini küresel ortama transfer ederek, küresel ortamı da edindikleri mekânsal analiz becerisi yoluyla daha etkili değerlendirebileceklerdir. Bu Ģekilde küresel olayları kavrayabilen, ancak yerel değerlerini de koruyabilen bireyler yetiĢtirmek mümkün olacaktır.

Öğretmen 19 bu duruma iliĢkin benzer bir görüĢ belirtmiĢtir.

Öğretmen 19: Arazi coğrafyacının laboratuarıdır” ilkesinden yola çıkacak olursak bu yöntemin daima daha kalıcı öğrenmelere vesile olacağı tartışma götürmez bir gerçektir. Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır diyor Yunus Emre. Bunu coğrafya ile ilişkilendirecek olursak birey öncelikle kendi yaşadığı çevreyi idrak etmeli. Yangın küçük bir kıvılcımdan çıkmaktadır. Büyük fikirler küçük başlangıçlarla olgunlaşır. Kendi çevresi hakkında bilince ulaşan birey büyük ölçekli sorunlara da bigâne kalmaz.

Coğrafya insan ve mekân bilimi olduğu için aynı zamanda bir toplum bilimidir. Çünkü insan bu bilimin odak noktasında yer almaktadır. Yer temelli öğretim yaklaĢımı yeri, yani insan için anlamlı olan mekânı ele aldığı için sadece doğal çevreye değil aynı zamanda toplumsal konulara da odaklanmıĢtır. Öğretmen 9, 16 ve 18, bu doğrultuda yer temelli öğretim yaklaĢımının amacını ifade eden bir görüĢ belirtmiĢlerdir.

Öğretmen 9: Yer temelli öğretimin çevresel ve sosyal konularla ilgili bilgi, beceri ve tutum sağlayacağı kanaatindeyim.

Öğretmen 16: Yapılan araştırmalara göre öğrenciler Türkiye’nin komşuları hakkında az-çok bilgi sahibi ama kendi yakın çevreleri hakkında bilgileri neredeyse sıfır. Öğrencilerin yakın çevresinin sadece fiziki özelliklerini bilmeleri yetmez, aynı zamanda içinde yaşadığı toplumun her türlü sorunlarıyla ilgilenmeleri gerekir. Bu hem akademik başarıyı arttırır hem de öğrencilerin toplumla barışık, sosyalleşmiş bireyler olmasına katkı sağlar. Bu iş için en uygun derslerin başında coğrafya gelir.

Öğretmen 18: Coğrafya zaten mekân ve insan etkileşimi sonucunda ortaya çıkmış bir bilimdir. Bu unsurlardan bir tanesinin bile eksikliği istenilen düzeyde başarı elde edilmesini de zorlaştıracaktır.

Sonuç olarak verilen yanıtlar doğrultusunda öğretmenler yer temelli öğretimin coğrafi bilinç geliĢtirme ve coğrafyanın hayatın içindeki yerinin algılanması açısından coğrafya öğretiminin amacına uygun bir öğretim yaklaĢımı olduğunu belirtmiĢlerdir.

4.5.2. Coğrafya Eğitiminde Yer Temelli Öğretim YaklaĢımında KarĢılaĢılacak Sorunlar

Turner (2009) çalıĢmasında yer temelli öğretim yaklaĢımında öğretmenlerin karĢılaĢtıkları sorunları idari, lojistik, öğrenci yönetimi, akademik ve toplum algıları olmak üzere beĢ baĢlıkta toplamıĢtır. Bu doğrultuda coğrafya öğretmenlerinin açık uçlu soruda belirttikleri görüĢleri analiz edilmiĢ, öğretmenlere göre yer temelli öğretim yaklaĢımının uygulanmasını zorlaĢtıracak sorunlar Turner‘ın (2009) çalıĢmasından da yararlanılarak dört kategoride toplanmıĢtır.

1. Ġdari sorunlar 2. Akademik sorunlar

3. Kaynaklara iliĢkin sorunlar 4. Algısal sorunlar

4.5.2.1. Ġdari Sorunlar

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenlerin ifade ettikleri idari sorunlar okul yönetimi ve bürokratik iĢlemlerden kaynaklanan sorunları oluĢturmaktadır. Ġdari sorunların coğrafya eğitiminde yer temelli öğretimi zorlaĢtıracağını ifade eden öğretmenler kendi deneyimlerinden yola çıkarak düĢüncelerini ifade etmiĢlerdir.

Öğretmen 26: Yer temelli öğretim coğrafya açısından çok önemli olmasına rağmen, hatta çok kalıcı bir öğrenme olmasına rağmen gerek bürokrasi gerek yönetimden kaynaklanan zorluklar bunu çok zorlaştırmaktadır.

Öğretmen 29: Ayaş Anadolu Lisesinde coğrafya öğretmeni olarak çalıştığım süreçte bölgenin coğrafyasının uygunluğu nedeniyle hem doğal- fiziki coğrafya derslerini (örn. Bitki coğrafyası, toprak, çevre bilinci konuları) hem de beşeri coğrafya konularını- özellikle yerleşme coğrafyası- arazide işleyebildim ve öğrenciler açısından oldukça keyifli olduğu düşüncesindeyim. Fakat merkez okulda çalışmak bürokratik engeller ve çevre yoksunluğu ne yazık ki bizleri sınıfa bağımlı kılıyor. Yalnızca Harita Genel Komutanlığı’na gidebildik ve izin süreci ve geziler 2 hafta süren, sorumluluğu yüksek olan zahmeti fazla bir süreç. Coğrafya sevgisinin doğada -mekânda- kazanılacağına inanıyorum. Bunu gözlemlerimle söyleyebiliyorum. Kâğıt bürokrasisinin bu kadar güçlü olduğu, öğretmen inisiyatifinin ise yönetmeliklerle kırıldığı bir ülkede sizin ve benim hayalimiz olan mekânsal öğretim ne yazık ki imkânsızlığını koruyor.

Öğretmen 30: Okullarımızdaki yönetim alanındaki eksiklikler, aile- öğretmen-öğrenci işbirliğinin sağlanması konusundaki aksaklıklar ve mali yetersizlikler bu uygulamanın gerçekleştirilmesinin önündeki en büyük engeldir. Ancak uygulandığı zaman hem öğretmenin yükünü hafifleteceğine ve öğrenmeyi kalıcı, anlamlı kılacağına inanıyorum.

Öğretmen 32: Uygulanabilirlik konusunda en büyük engel MEB yönergeleri ve izinler konusu. İl ya da ilçe milli eğitim müdürlükleri izin konusunda son derece ketumlar ve öğrenciyi okul kapısından dışarı

çıkarmaya kalktığınızda ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan geliyor. İstenen koşulları sağlamak son derece sıkıntılı. Sağladığınızda ise bu kez maliyetler çok yükseliyor aile bütçeleri yetersiz kalıyor. Yerel yönetimlerin ise destekleri sıfır denilebilir. Kısacası yerel koşullarda engelli maraton koşmak daha kolay öğrenciyi dışarı çıkarmaktan. Bu yüzden sınıflara hapsolmuş sanal (bizlerin bile görmediği/göremediği) olguları anlatıyoruz öğrencilere. Projelendirmek güzel ancak uygulamak zordur.

Öğretmen 33: Coğrafya öğretiminde yer temelli öğretimin önemli olduğuna, gerekliliğine çok inanıyorum. Fakat okul-aile ve çevre uyumunun dengesizliği, zaman sıkıntısı ve bürokrasi nedeniyle bu tip eğitim vermek zorlaşmaktadır. Dersimi açık doğada işlemek bana ve öğrencilerime enerji verir, başarı artar.

Öğretmen 39: Yeterli mali destek ve uygun zaman sağlandığında yararlı olacağını düşünüyorum. Ancak, şu anki eğitim sistemimizde yer temelli öğretimin kolay olmadığını düşünüyorum. Çünkü eğitim sistemimizdeki statükonun yer temelli öğretime kapalı olduğu kanaatindeyim. Yani okullarda sınıfın dışına bizi çıkartmıyorlar, çıkartmazlar. Sınıf dışına çıkmanın, dersi kaynatmak ya da dalga geçmek anlamına geldiğini düşünüyorlar.

Öğretmen 41: İdari desteğin olmaması düzenlenecek her türlü etkinlik, gezi vb. durumlarda uygulanması gereken prosedürlerin çok fazla olması, prosedürlerle uğraşmanın çok zaman alması ve bunları tamamen öğretmenin birebir uğraştığı şeyler olması sınıf merkezli eğitimi ön plana çıkarmaktadır.

Öğretmen 42: Okul ve ailelerin maddi sıkıntıları yerel çevre ile ilgili coğrafya öğretimini sınıf ortamıyla kısıtlamaktadır. Ayrıca öğrenciyi bırakın yerel çevre için yakın mesafelere götürmeyi, bahçeye çıkarırken bile bin bir güçlükle izin alınması bizi bezdirmiştir.

Öğretmen 43: Uygulanabilir. Fakat mevcut ilgili mevzuatın bürokrasiyi azaltıcı yönde değiştirilmesi gerekir.

Öğretmen 45: Yer temelli öğretimin uygulanabilmesinin önünde bazı zorluklar vardır. Sözgelişi, bu işe girişecek öğretmenin yapması gereken bazı yazışmalar, veli izin dilekçesi, gezi planı, ilgili makamlardan onay alınması gibi resmi prosedürler, öğretmeni böyle bir etkinlik yapmaktan caydırmaktadır. Ama bu prosedürlerin yerine getirilmesi de sorumluluk açısından gereklidir. Ayrıca yapılacak etkinlik maddiyat ister. Velilerin bir kısmı işin sadece bu yönünü düşünerek, para vermek istememektedir. Etkinlik süresince öğrenciye nezaret etmek, onların güvenliğini sağlamak ta öğretmene düşmekte, bu da ayrı bir sıkıntı olmaktadır. Ama tüm bu zorluklara rağmen bu tür faaliyetlerin yapılması gereklidir.

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenleri, coğrafya eğitiminde yer temelli öğrenme yaklaĢımını uygulanabilirliği karĢısındaki sorunları idari desteğin olmaması, bürokratik iĢlemler, yerel yönetimlerin desteğinin olmaması Ģeklinde belirtmiĢlerdir.

CDÖP, öğrencinin aktif olmasına yönelik olarak hazırlanmıĢtır. Öğretim programında yer alan etkinlikler yoluyla öğrencinin deneyimlerinden yola çıkarak bilgi ve beceriler edinmesi sağlanmaktadır. Coğrafya öğretmeni programda yer alan etkinlikleri kullanabildiği gibi içinde bulunduğu yerin özelliklerine göre farklı etkinlikler geliĢtirebilmektedir. CDÖP, öğretmenlere bu yetkinliği sağlamaktadır. Ancak öğretmenler ifade ettikleri görüĢlerinde idari sorunların, etkinliklerin gerçekleĢtirilmesini zorlaĢtırdığını belirtmiĢlerdir.

4.5.2.2.Akademik Sorunlar

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenleri akademik sorunları; öğretim programı, yüksek öğretimden kaynaklı sorunlar, mevcut sınav sistemi ve zaman sıkıntısı olarak belirtmiĢlerdir.

Öğretmen 25, 27 ve 44, sorunu yüksek öğretimden kaynaklı olarak değerlendirmiĢlerdir.

Öğretmen 25: Yer temelli öğretimin uygulanabilirliğinin çok zor olacağını zannediyorum. Bakanlığın mali destek yetersizliği, ailelerin katkısının olmaması, öğretmenlerin uygulama yetersizliği, bakanlığın gezilerde uyguladığı bürokratik işlemler bu tür bir öğretimin önündeki engellerdir. Yüksek öğretimde yeterince uygulamasının yapılmadığı bir ülkede orta öğretimde uygulanmasından söz etmenin hayalcilik olacağı kanaatindeyim.

Öğretmen 27: Eğitim fakültelerinde laboratuar, öğretim ve planlama ile ilgili müfredat yaklaşımı olmadan, kopyala yapıştır tarzı ders kitapları ile bu sürecin başlatılması ve soruna odaklanılması mümkün gözükmüyor.

Öğretmen 44: Yer temelli öğretimin uygulanabilmesi için onu ilk eğitim fakülteleri coğrafya öğretimi bölümünde bununla ilgili ders kurulmalı, mevcut öğretmenlere ise arazi çalışmaları konusunda seminer verilmelidir. Bununla birlikte arazi çalışmaları için coğrafya öğretmenlerine egzersiz ücreti verilmelidir.

Öğretmenler görüĢlerinde yer temelli öğretim yaklaĢımının öncelikle yüksek öğretimde uygulamasının yapılması, öğretmenlere bu konuda hizmet içi eğitim verilmesinin gerekliliğine değinmiĢlerdir. Öğretmen 46, aynı Ģekilde düĢüncelerini belirtmiĢ, ek olarak merkezi sınav sisteminin, dersin amaçlarının gerçekleĢtirilmesini engellediğini ifade etmiĢtir.

Öğretmen 46: Konunun en önemli eksik yanı coğrafya öğretmenlerinin aldığı akademik eğitimde bu yönün eksik kalmasıdır.(1988-1992 İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümü için bu böyle idi. Sanırım daha sonraki yıllarda önem verilmiş.) İkinci olarak da verilmesi gereken coğrafi farkındalık, üniversite sınavına hazırlık çalışmalarının gölgesinde kalıyor.

Öğretmen 46, öğrencilerin sınavlara hazırlık çalıĢmaları nedeniyle var olan zamanlarını bu tür etkinliklere ayıramadığını belirtmiĢtir. Zaman konusunda Öğretmen 37 ve 47 görüĢlerini Ģu Ģekilde belirtmiĢtir:

Öğretmen 37: Müfredatın çok yoğun olması, ders saatlerinin çok kısıtlı olması ve sistemin bu uygulama ile ilgili yetersizliği yer temelli öğretimi engellemektedir. Ayrıca öğretmenlerin arazi çalışmasına yönelik hizmet içi eğitime ihtiyaçları vardır.

Öğretmen 37 zaman sıkıntısının, öğretim programının yoğun olmasından kaynaklandığını ifade ederken, Öğretmen 47 ise yer temelli öğretimin gerçekleĢtirilebilmesini engelleyecek zaman sıkıntısını: okuldaki ders programı, öğretmenin kiĢisel zamanını harcaması ve son sınıflar için sınavlara hazırlık çalıĢmaları nedeniyle oluĢabileceğini belirtmiĢtir.

Öğretmen 47: Bence böyle bir eğitim yöntemi çok öğretici olur ancak, biz coğrafyacılar okulda sanki bir tek bizim dersimiz var gibi tüm zamanları kendimize ayırmak isteriz, ama öyle olamıyor.

9.ve 10.sınıflar:

1) Okuldaki haftalık ders programlarının uzun süreli arazi eğitimi için uygun olmayışı.(bu sınıflar-10 şube ve haftada 2 saat Coğrafya dersi var ve bu sürede en yakın örneğin, M.T.A.E.’ye taşlar konulu yada jeolojik devirler konulu bir etkinliği planlayıp gerçekleştirdiğimiz zaman önce diğer öğretmenlerden ve okul yönetiminden tepkiler geliyor.)

Her şubede ortalama 38 öğrenci bulunuyor. Bir servisle gidip yerinde incelemeleri yapıp geri dönmemiz en az 3 saati buluyor. Aynı zamanda başka bir şubedeki kendi dersim de boş geçebiliyor. (bu şubeye dersi olan diğer öğretmenler etkileniyor veya okul servislerine yetişmek için belli saatte okulda olmak gerekiyor.)

2) Araç bul, liste yap, yol parası topla, izin dilekçelerini topla, idareden izin al, bir sürü sorumluluğu al, üstelik kendi boş zamanını ayır, okula gel, gezi sonu yorgunluğuna ilave sonuç raporu yaz, ücret de alma.

11 ve 12. sınıflar;

Bu öğrenciler sınavlara hazırlık için dershanelere yetişmek zorundalar ve başkaca bir okul etkinliğine zamanları yok. Hâlbuki bu sınıflar düzeyine uygun yakın çevrede pek çok yere gidebiliriz.( Bir kırsal yerleşme, bir göl ekosistemi, bir sanayi birimi, tarihi bir alan, bir müze vs.)

Öğretmen 48 ise zaman sınırlamasını özellikle yönetim ve diğer öğretmenler boyutuyla ifade etmiĢtir.

Öğretmen 48: En önemli sorun zaman sınırlaması. İl içi gezilerde okul idaresi kendi ders saatinde gidip gelebileceğin yerlere izin veriyor. Başka derslerin de alınmasını ve ders kaybını istemiyor. Bu da çok sınırlayıcı oluyor. Diğer branş arkadaşları da yardımcı olmuyorlar.

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenleri yer temelli öğretimin gerçekleĢtirilmesi karĢısındaki sorunları, öğretmenlerin yüksek öğretimde bu yaklaĢımın gerektirdiği çalıĢmaları gerçekleĢtirebilecek bir eğitim almamaları, arazi çalıĢmalarına yönelik uygulama eksikliğini giderecek hizmet içi eğitim çalıĢmalarının yetersizliği, öğretmenlerin bu tür etkinlikler sonucu ücret alamaması, öğretim programının yoğunluğu ve merkezi sınav sistemi nedeniyle oluĢan zaman sıkıntısı olarak belirtmiĢlerdir.

4.5.2.3.Kaynaklara ĠliĢkin Sorunlar

AraĢtırmaya katılan coğrafya öğretmenleri mali yetersizlikler, sınıfların kalabalık oluĢu, öğretmen yetersizliğini yer temelli öğretimin gerçekleĢtirilmesini engelleyen sorunlar olarak belirtmiĢlerdir.

Öğretmen 22 ve 24, yer temelli coğrafya eğitiminin gerçekleĢmesi önündeki sorunları ―sınıfların kalabalık olması‖ Ģeklinde ifade etmiĢlerdir.

Öğretmen 22: 19 milyon öğrencinin ortaöğretime gittiği, 50-60 kişilik sınıfların olduğu, 30 saat ders programı olan öğretmenler yetişmesi gerekir. Müfredatla bu iş zor olur hocam.

Benzer Belgeler