• Sonuç bulunamadı

Öğretmenlerin beklentilerine uygun davranmaları için

5. SONUÇ TARTIŞMA VE ÖNERİLER

5.2. Görüşme Formu Sorularına Verilen Cevaplara İlişkin Sonuçlar

5.2.10. Öğretmenlerin beklentilerine uygun davranmaları için

Velilerin beklentilerinin karşılanması için öğretmenlere önerilerine ilişkin ulaşılan sonuçlar çok çeşitlilik arz etmektedir. Öne çıkan öneriler ise; öğretmenlerin öğrencileri kendi çocukları gibi görmeleri, velilerle iyi ilişkiler içinde olmaları ve veli ziyaretleri yapmaları, öğrencileri toplumun beklentilerine göre yetiştirme gayreti içinde olmaları, öğrencilere iyi bir model olmaları şeklinde olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.

113

Can da (2010) çalışmasında; Velilerin ilköğretim okulları hakkındaki görüş ve önerileri ise bir anlamda ilköğretimlerde olmayan ancak velilerin olmasını talep ettiği isteklerin belirlenmesi açısından önemlidir. Saygı, doğruluk, dürüstlük gibi ahlaki davranışların kazandırılması, verimli ders çalışma alışkanlığının öğrenciye aşılanması, kitap okuma bilincinin öğrenciye verilemesi ve okulda deneme sınavları yapılması gibi öneriler, velilerin ilköğretim okullarında olmasını istediği maddeler içerisinde yer almakta olduğu sonuçlarına ulaşmıştır.

Akbulut’un (2013), yaptığı araştırmada; velilerin beklentilerinin öğretmenlerin bilgiye ulaşma yolunu çocuklarına göstermeleri, öğrenim kadar eğitime de önem vermeleri, demokratik tutum sergilemeleri, farklı öğretim yöntemleri kullanmaları, güler yüzlü olmaları, farklılıklara saygılı olmaları, ahlak gelişimini önemsemeleri, kuralları önemsemeleri, örnek davranışlar sergilemeleri ve ailelere güler yüzlü davranmaları gerektiği ortaya konmaktadır.

Sabancı ve Yücel’in (2013) çalışmasında ise velilerin istemedikleri ve hoşnut olmadıkları bir durum olan psikolojik yıldırma konusuna değinilmiştir. Araştırmaya göre; veliler öğretmenlerin yönelttikleri yıldırma eylemlerinin kendileri üzerinde okula gitmede isteksizliğe, ruhsal ve fiziksel içerikli rahatsızlıklara, duygusal yönden bastırılmış hissetmeye ve aile içi huzursuzluklara neden olduğunu ifade etmişlerdir. Bu olumsuz durumun düzeltilmesi için de şu öneriyi getirmiştir; Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu yönde yapılacak bilimsel çalışmaları destekleyerek bu konudaki bilgi havuzunu derinleştirmesi ve genişletmesi gereklidir. Ancak araştırmayla ortaya çıkan mevcut bilgilerin de ışığında velilerin okullara etkin katılımlarının sağlanması amacıyla öğretmenlerin velilere yönelik tutum ve davranışlarının gözden geçirilmesi yararlı olacaktır.

Karadağ ve Özdemir de (2015) Bürokrasi ve rol kültürünün yanı sıra birey kültürünü ön plana çıkaracak uygulamalarla güçlendirilmesi gerektiği düşüncesindedir. Bu araştırmaya göre öğretmenlerin, öğrencilere birey olarak değer vermesi, onlara özgüven kazandırması ve toplumun önemli bireyleri olduklarını hissettirmesi gerektiği söylenebilir.

Karakuş (2014) araştırmasın öneriler kısmında öğretmenlerin ailere rehberlik etmesi amacıyla şu önerilere yer vermiştir; anne babaların çocuklarının yetenek alanlarını belirleme ve gelişmesini sağlamaya yönelik günlük yaşamlarında uygulayabilecekleri

114

beceriler kazandırılabilir. Üstün yetenekli çocuklar anne babalarının birlikte paylaşım içinde olabileceği planlı etkinlikler yapabileceği rekreasyon alanları sağlanabilir. Üstün yetenekli çocukları olan anne babaların planlı eğitim kurumları ile işbirliği içinde olma becerileri kazandırılabilir. Üstün yetenekli öğrencilerin aileleri için gerekli olan bu çalışmaların tüm öğrenci aileleri için gerekli olduğu düşünülmektedir.

Selvitopu, Bora ve Taş (2015) araştırmasına göre; çoğu veliye göre, okul, değer kazandırma bağlamında beklentileri karşılamamaktadır. Velilerin okuldan ve öğretmenden, çocuklarını milli manevi değerlere bağlı bireyler olarak yetiştirmesini bekledikleri söylenebilir.

Çetin ve Güven (2015) araştırmasında; “İnsanın mesleğinde kendini geliştirmesi için fırsatlar verilmelidir” ifadesine ise öğretmenler ve yöneticilerin en yüksek ortalamayla kesinlikle katıldıklarını ifade ettikleri sonucuna ulaşmıştır. Ayrıca öğretmenlerin değişime ve gelişime her an açık olmaları gerekmektedir. Bu araştırmada, velilerin beklentisinin de öğretmenlerin kendilerini geliştirmesi yönünde olduğu ortaya çıkmıştır.

Şahan (2011) çalışmasında; öğretmenlerden insanlara saygılı olmalarını ilk başta beklemektedirler. Öğretmenlerden en son beklentilerinin evlerine ziyarete gelmelerini istemeleri olduğu sonucuna ulaşmıştır. Devlet ve özel okullarında öğretmen ve yöneticilerden en az beklenti düzeyinin “Eve ziyarete gelmesini beklerim.” maddesinde görünmesi bunun sadece merkezde oturan veliler için mi geçerli olduğunun öğrenilebilmesi için benzer bir araştırma köy okullarındaki veliler adına da yapılabiliceğini öneriler bölümüne eklemiştir. Bu araştırmada da 30 katılımcıdan 8’inin veli ziyaretlerine önem verilmesi gerektiği düşüncesinde oldukları görülmüştür. Can, Gündüz, ve Işık (2012) çalışmasında velilerin eğitim öğretim faaliyetlerine katılmasını engelleyen faktörleri; veli toplantılarının maddi destek amacıyla ve planlanmadan yapılması, öğretmenlerin öğrencinin akademik başarısına göre tavır belirlemesi, okul-aile birliklerinin etkili çalışmaması, öğretmenlerin ilgisizliği şeklinde sıralamıştır. Bu engellerin ortadan kaldırılması için yapılacak çalışmalar da velilerin beklentilerini karşılamaya yönelik olacaktır. Yine aynı çalışmada velilerin eğitim öğretim faaliyetlerine katılması için öğretmen önerileri; okul hakkında planlı toplantılar, ev ziyaretleri, eğitim seminerleri ve sosyal aktiviteler düzenlenmesi, pusula, telefon ve e-posta yoluyla ulaşılması, veli görüşme saatleri planlanması, anne-

115

baba eğitimi programları düzenlenerek katılımlarının özendirilmesi şeklindedir. Ulaşılan öğretmen önerileri bu araştırmanın sonuçlarıyla da uyum sağlamaktadır. Öğretmenlerin verdikleri öneriler, bu araştırma sonucunda ulaşılan veli beklenti ve önerileriyle uyumluluk göstermektedir.

Çetin ve Güven (2015) çalışmasında; öğretmenlik mesleğinin belki de en zor kademesinin ilkokul öğretmenliği olduğu görüşünü dile getirmiştir. Genel olarak velilerin beklentilerinin yüksek olması, her hafta en az 30 ders saati aynı öğrencilerle ders işleminin zorluğu ve ekonomik şartların elverişsizliği ilkokul öğretmenlerinin ister istemez beklentilerini yükseltmektedir. Lider öğretmenler üzerinde farkın bu kadar bariz ortaya çıkması bize ilkokul kademesinde görev yapan öğretmenlerin durumlarını farklı bir biçimde analiz etmemiz gerektiği düşüncesini oluşturabilir, şeklinde açıklama yapmıştır. Çetin ve Güven’in de (2015) araştırmasında belirttiği gibi ilkokul öğretmenlerinin beklentileri yüksek olduğu gibi velilerin de ilkokul öğretmenlerinden beklentileri daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Bu durumun sebeplerini; ilk öğretmeni olması, 4 sene çocuğunu ona teslim etmesi, çocuğunun ilerdeki eğitim öğretim hayatını ilkokuldaki durumuna bağlaması şeklinde sıralayabiliriz. Öğretmenlerin, velilerin beklentilerini karşıladıkları oranda, velilerin de kendilerinden beklenenleri karşılama oranının yükseleceği söylenebilir. Neticede tüm bu beklentileri karşılayabilmek adına sınıf öğretmenlerinin daha da öz verili çalışmaları, velilerle iletişimlerini iyi tutmaları ve kendilerini sürekli geliştirmeleri gerektiği söylenebilir.