• Sonuç bulunamadı

Çalışmanın amacı, kırsal alan kalkınmasına yönelik politikaları irdelemek, bu alanda kalkınma yaklaşımlarını değerlendirmek, son yıllarda kırsal kalkınmada önemli bir araç olarak kullanılan Köylere Hizmet Götürme Birliklerinin bu konuda üstlenebileceği rolü somut bir biçimde ortaya koymaktır.

Türkiye’de geliştirilen kırsal kalkınma politikaları ve uygulamaları çerçevesinde Köylere Hizmet Götürme Birliklerinin kırsal kalkınma konusunda hukuksal örgüt modeli, organları, işleyişi ve faaliyetleri referans alınarak yönlendirici bir araç olarak kullanılması sonucu elde edilen çıktılar değerlendirilmeye çalışıldı.

Tüzel kişiliğe sahip, organları seçimle işbaşına gelen, genel anlamda demokratik bir yapıya sahip olan, merkezi idarenin temsilcisi kaymakam ile halkın seçtiği il genel meclisi üyeleri ve muhtarlardan oluşan bir mahalli idare biriminin, idari ve mali olanaklarının genişletilmesiyle, ihtiyaçları yerinde tespit ederek kırsal kalkınma konusunda daha önceki projelerle kıyaslanamayacak kadar önemli başarılara imza attıkları Adaklı İlçesi örneği ile somutlaştırılarak ortaya konmaya çalışıldı. Yine Türkiye’nin daha çok ihtiyaç duyduğu demokratik ve yerel örgütlerin oluşturulması sonucu, merkezden yönetimin yerel ihtiyaçların tespitinde yeterli olamadığı anlaşılacak ve ülkenin gelecek dönemlere yansıyacak politikalarına yön vermesi açısından uygulama örneği olabilecektir. Özellikle Adaklı ilçesi örnek alınarak, Köylere Hizmet Götürme Birliği tarafından yapılan çalışmalar bu kurumların önemini daha da ortaya koyması açısından faydalı oldu.

Son yıllarda Türkiye’de daha fazla ilgi görmeye başlayan kırsal kalkınma konusu, kırsal alanda olumlu ekonomik etkiler yaratarak ekonomik ve sosyal anlamda bu yerlerde kalmayı cazip kılmayı amaçlamaktadır. Buradaki amaçlar

sosyal, ekonomik ve/veya politik olabilmektedir. Düzenli ve dengeli bir kentleşmeyi amaç edinen bir ülke, kırsal alanda kalmanın cazibesi kaybolduğu andan itibaren bu alanlardan kentlere doğru yaşanacak yoğun göç nedeniyle bahsedilen amacını gerçekleştiremeyecektir. Yoğun göç, varoş ve gecekondu sayısını arttırarak çeşitli sosyal, ekonomik ve idari sorunlara yol açacaktır. Suç oranları artacak, kentleşemeyen marjinal guruplar ortaya çıkacak, gelir dağılımı adaletsizlikleri derinleşip eşgüdüm içerisinde artarak önemli sorunlar ortaya çıkaracaktır. Kırsal alandaki cazibenin kaybolmasından dolayı oluşabilecek bir göç olgusunun doğuracağı sonuçlar ağır olacaktır. Bu sonuçlar tamamen ayrı bir çalışma konusu olacak kadar çok fazla ve büyük olduğundan çalışmamızda değinilmedi. Ancak çalışmamızın önemini vurgulamak açısından, kırsal kalkınmanın sağlanamaması durumunda doğabilecek sorunların önemi, çalışmamızın hareket noktası oldu.

Türkiye’de yaşanan hızlı kentleşme sürecine rağmen, hala halkın önemli bir kesimi, %20’si kadarı kırsal alanda yaşamaktadır. Aslında, ülkede yaşanan kentsel ve sosyal sorunların ana kaynağı, kırsal alandaki gelişme sürecinin tamamlanamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Türkiye, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kırsal kalkınmayı ve kentsel dönüşümü sağlamak için büyük çabalara girişmiş ve kısmen başarılı olmuş olsa da kırsal kalkınma konusundaki hedeflerine ulaşamamıştır.

Kaymakam olarak görev yaptığım bütün ilçelerde, bu birliklerin başkanı olarak birliklerin hukuki yapısı, işleyişi, faaliyetleri, yerel bir birim olarak köylere götürdükleri altyapı ve üstyapı hizmetleri ile kırsal kalkınmaya yaptıkları etkileri yakından tanıma ve değerlendirme fırsatı buldum. Ülkenin sosyo-ekonomik anlamda en önemli meselelerinden birine, kırsal kalkınmaya, çözüm getirmek amacıyla kurulan ve başarısına kurumun başında biri olarak şahit olduğum bu yerel yönetim biriminin, Cumhuriyet tarihi dönemindeki oluşum süreci, hukuki yapısı, görevleri, yetkileri, kırsal kalkınma konusu ve bu konudaki amaca ulaşabilmek için köy birlikleri tarafından yürütülen faaliyetler çalışmamızın mihenk taşlarını oluşturmuştur.

Konunun sosyal-ekonomik boyutunun yanında, Türkiye’de son dönemlerin en çok kullanılan deyimlerinden ‘yerel yönetimlerin güçlendirilmesi’, ‘demokratik toplum’ terminolojisiyle bağlantılı olan bu yerel köy birlikleri, önemli bir demokratik

yönetim birimi olduklarına da ayrıca vurgu yapıldı. Önemli ölçüde idari ve mali özerkliği olan, mali yapıları her ne kadar merkezi idarenin inisiyatifine kalmış olsa da güçlendirilen bu birliklerin, karar alma ve hareket serbestisi sayesinde daha az bürokrasi ve kırtasiye ile etkin ve hızlı karar alarak yaptıkları faaliyetlerden önemle bahsedildi. Bu bağlamda, somut örnek incelemesinde Bingöl iline bağlı Adaklı İlçesi Köylere Hizmet Götürme Birliğinin KÖYDES (Köy altyapısını destekleme) projesi kapsamında belli bir zaman diliminde yürüttüğü faaliyetlere değinilerek bunların kırsal kalkınmanın altyapı ve üstyapı sorunlarını çözmedeki önemine değinildi.

3.1.2. Çalışmanın Yöntemi

Çalışma, bir literatür incelemesidir. Öncelikle yayımlanmış ve yayımlanmamış yazılı kaynaklardan ve belgelerden geniş bir kaynak taraması yapılmıştır. Ayrıca internetten, konu ile ilgili çalışmalar yapan kurum ve kuruluşların sitelerinden yayımlanan çalışmalarından faydalanılmıştır. İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü, Devlet Planlama Teşkilatı, işi sahada yürüten kaymakamlıkların faaliyet raporlarından, hazırlanan birlik tüzüklerinden, konu ile ilgili olarak hazırlanan yasal düzenlemeler ve mevzuat hükümlerinden yararlanılmıştır.

Çalışmamızda yer alan, örnek olay incelemesi çerçevesinde, belli bir zaman dilimi içerisinde bir ilçenin başlangıç yılı içerisindeki yol, içme suyu, sulama suyu ve sosyal alanları veri alınarak, zaman dilimi sonundaki değişim durumu incelenip hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirildi. Kırsal kalkınmanın boyutu sadece altyapı hizmetlerinin sunumu ile bitmediğinden ve bu kalkınmayı sağlamak için kırsalın sosyal ve kültürel kapasitesini de arttırmak gerektiğinden, bu konudaki faaliyetler de çalışmamızda yer aldı.

Öncelikle ‘kırsal kalkınma’, ‘yerel yönetim birlikleri’ kavramları ile ilgili yazılı kaynaklar taranmış, yerel yönetim birliklerinin örgütsel yapısı, işleyişi, kırsal kalkınma, Türkiye’de uygulama örnekleri incelenerek kuramsal çerçeve oluşturuldu, sonuç olarak da Türkiye’de Köylere Hizmet Götürme Birlikleri vasıtasıyla yeni ve genişletilmiş bir kırsal kalkınma modeli tasarlandı.