• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM AB ÜLKELERİ VE TÜRKİYE’DE VERGİ YAPISININ VE EKONOMİK

2.1. VERGİ YAPISININ ETKİLERİNİN İNCELENDİĞİ BÜYÜME MODELİ

2.1.3. Çalışmaların Büyüme Modellerinin Değişkenlerindeki Farklılıklar

Vergi yapısının ekonomik büyüme üzerine etkilerinin incelendiği ve yukarıda yer alan Tablo 6’da gösterilen çalışmalarda ekonomik büyüme modelinin bağımlı değişkeni kişi başı GSYH olmakla birlikte, bazı çalışmalarda bu değişken düzey olarak, bazılarında ise büyüme oranı kullanılmaktadır. Bununla birlikte ekonomik büyüme modelinin bağımsız değişkenleri üç grupta toplanmaktadır. Bu gruplardan ilki büyümenin temel değişkenleri, ikincisi vergi değişkenleri ve üçüncüsü kontrol değişkenleri olarak adlandırılmaktadır. Bu bölümde önce büyümenin temel değişkenleri ile vergi değişkenleri ele alınmaktadır.

Ardından ekonomik büyümeye ilişkin çalışmalarda araştırmacıların temel değişkenlerin yanında ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini incelemek istedikleri kontrol değişkenlerine (Hsiao, 2014, s. 167) değinilmektedir.

Bu çerçevede aşağıda yer alan Tablo 7’de bu bölümde ele alınan çalışmaların büyüme modellerinde yer alan bağımlı değişken, temel değişkenler ve vergi değişkenleri gösterilmektedir. Bağımlı değişken kişi başı GSYH olmakla birlikte Acosta-Ormaechea ve Yoo (2012), McNabb (2016 ve 2018) ve Acosta-Ormaechea vd. (2019) büyüme oranını kullanmaktadırlar. Bununla birlikte bu çalışmaların tahmin sonuçlarını sundukları tablolarda Arnold (2008), Arnold vd.nde (2011) olduğu gibi bağımlı değişken olarak

∆logkişibaşıGSYH göstermektedirler. Bu oran kişi başı GSYH’nin büyüme oranıdır.

Tablo 7: Büyüme Modelinin Değişkenleri

Yazar Bağılmlı Değişken Temel Değişkenler Vergi Değişkenleri

Arnold (2008) Reel kişi başı GSYH

Kişi başı GSYH bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Arnold vd.

(2011) Reel kişi başı GSYH

Kişi başı GSYH bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Xing (2011) Reel kişi başı GSYH

Kişi başı GSYH bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Acosta-Ormaechea ve Yoo (2012)

Kişi başı GSYH büyüme oranı

Kişi başı GSYH büyüme oranı bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri, Tüketim vergileri Servet vergileri

Çevik ve Oh

(2013) Kişi başı GSYH

Kişi başı GSYH bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı Enflasyon oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

McNabb (2016) Kişi başı GSYH büyüme oranı

Kişi başı GSYH büyüme oranı bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Baiardi vd.

(2017)

Reel kişi başı GSYH Kişi başı GSYH bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

McNabb (2018)

Reel kişi başı GSYH

büyüme oranı Kişi başı GSYH büyüme oranı bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Acosta-Ormaechea vd. (2019)

Kişi başı GSYH büyüme

oranı Kişi başı GSYH büyüme

oranı bir dönem gecikmeli değeri

Fiziksel sermaye Beşerî sermaye Nüfus artış oranı

Gelir vergileri Tüketim vergileri Servet vergileri

Kaynak: Yazar tarafından hazırlanmıştır.

Büyüme modelinin temel değişkenleri Cobb-Douglas tipi üretim fonksiyonundan hareketle başlangıç gelir düzeyi, fiziksel sermaye, beşerî sermaye ve nüfus artış oranıdır (Moral-Benito, 2009, s. 13, 14). Bu çerçevede Tablo 7’de yer alan çalışmaların tamamında başlangıç gelir düzeyi ve nüfus artış oranı ekonomik büyüme tahmin modelinde yer almaktadır. Temel değişkenlerden bir diğeri olan, makine ve teçhizat, bina gibi dayanıklı fiziksel girdilerin tamamını temsil eden ve aynı anda birden çok üretici tarafından kullanılamayan, bir başka ifadeyle rakip ürün niteliğinde olan fiziksel sermaye (Barro ve Sala-i-Martin, 2004, s. 24) daha önceden üretilmiş ve üretimde kullanılacak olan nihai mallardan oluştuğu için bu malların değeri cinsinden ölçülmektedir (Acemoglu, 2009, s. 28). Bu çerçevede fiziksel sermaye, yatırımların toplamı olarak değerlendirilmektedir. Tablo 7’de yer alan çalışmaların tamamında fiziksel sermaye değişkeni için gayrisafi sabit sermaye oluşumunun GSYH’ye oranı kullanılmaktadır.

Büyüme modelinin bir diğer temel değişkeni beşerî sermayedir. Beşerî sermaye iş gücünün nitelikleri ile ilgilidir. Üretim fonksiyonunda yer alan iş gücü faktörü ülkeler arasında ve zamana göre değişim gösterir. Çünkü her çalışan eğitim ve sağlık durumuna göre farklı kalitede iş çıkarır. Beşerî sermaye esasen iş gücünün kalitesidir (Weil, 2013).

Beşerî sermaye iş gücünün sahip olduğu bilgi ve becerilerin toplamıdır (Yılmaz ve Akıncı, 2012). Ekonomik büyümenin doğrudan bir belirleyicisi olan beşerî sermaye iş gücünün niceliğinden çok niteliğinin de önemli olduğunu gösterir (Kaplan, 2019).

Beşerî sermaye ülkeler arasındaki ekonomik büyüme farklılıklarının bir kısmını açıklamaktadır. Buna göre vergi oranlarının artması bireylerin beşerî sermaye yatırımlarını ve buna bağlı olarak ekonomik büyümeyi azaltır. Ancak artan vergi gelirlerinin eğitime harcanmasıyla beşerî sermaye artar. Sonuç olarak beşerî sermayenin modele dahil edilmemesi halinde tahmin katsayılarında sapma olacaktır (Padovano ve Galli, 2002, s. 533).

Yukarıdaki açıklamalara göre beşerî sermaye eğitim ve sağlık olmak üzere iki temel unsurdan oluşmaktadır. Bu bölümde incelenen çalışmalarda ise beşerî sermayenin eğitim yönü dikkate alınmaktadır. Bu çerçevede büyüme modeline dahil edilen beşerî sermaye değişkeni olarak ortalama okulda kalma süresi kullanılmaktadır.

Büyüme modelinin bağımsız değişkenlerini oluşturan ikinci grupta vergi yapısını oluşturan vergi değişkenleri yer almaktadır. Tablo 7’de (Tezde sayfa 45’te) yer alan çalışmalarda bu tez çalışmasının birinci bölümünde ele alınan vergi sınıflandırmalarından konu ayrımına göre vergi sınıflandırması kullanılmaktadır. Buna göre vergiler konularına göre gelir, tüketim ve servet vergilerinden oluşmaktadır. Bu değişkenler vergi türünden elde edilen gelirlerin toplam vergi gelirlerine oranı olarak büyüme tahmin eşitliğine dahil edilmektedirler.

Son olarak büyüme modelinde çalışmadan çalışmaya farklılık gösteren bir diğer husus tahminlerde kullanılan kontrol değişkenleridir. Bu bölümde incelenen çalışmalarda büyüme modelinde yer alan kontrol değişkenleri Tablo 8’de (Tezde sayfa 48’de) gösterilmektedir. İlk kontrol değişkeni toplam vergi gelirlerinin GSYH’ye oranı olan vergi yüküdür. Ülkeler arasındaki vergi yükü farklılıklarının tahminlerde kontrol edilmemesi sahte korelasyona yol açabilmektedir. Bu durumu önlemek için de tahmin eşitliğine kontrol değişkeni olarak vergi yükü eklenmelidir. Bununla birlikte vergi yükü farklılıkları kontrol edilerek vergi yükü ile vergi araçları arasındaki korelasyon tamamen ortadan kaldırılamayabilecektir (Arnold, 2008, s. 11).

Vergi yapısı ile vergi yükü arasındaki bir korelasyondan kaynaklanabilecek sapmayı ortadan kaldırmak üzere kontrol değişkeni olarak vergi yükü modele dâhil edilmelidir (Arnold vd., 2011, s. 62). Gelir-nötrlüğü sağlamak üzere vergi yapısında yer alan vergi türlerinden birindeki değişikliğin diğer türdeki aynı oranda ters yönlü değişiklik ile karşılanması ve toplam vergi gelirlerinin GSYH’ye oranının değişmemesini sağlamak için toplam vergi gelirleri vergi yükü olarak büyüme modeline eklenmelidir (Acosta-Ormaechea ve Yoo, 2012, s. 12).

Bu çerçevede Tablo 8‘de yer alan çalışmaların tamamında vergi yükü bir kontrol değişkeni olarak tahmin eşitliğinde yer almaktadır. Sadece Çevik ve Oh (2013) tahmin senaryolarının bazılarına vergi yükünü eklemişlerdir.

Tablo 8: Kontrol Değişkenleri

Yazar (Yıl) Kontrol Değişkenleri

(Ekonomik Büyümenin Potansiyel Kaynakları)

Vergi Yükü Enflasyon Oranı Enflasyon Oranının Değkenli Ar-Ge Harcamala Bütçe Dengesi Kamu Harcamalarının GSYH'ye oranı Tasarrufların GSYH'ye ora Dış Ticareteıkk Cari Dengenin GSYH'ye ora İthalatın GSYH'ye oranı

Arnold (2008)

Arnold vd. (2011)

Xing (2011)

Acosta-Ormaechea

ve Yoo (2012)

Çevik ve Oh (2013)

McNabb (2016)

Baiardi vd. (2017)

McNabb (2018)

Acosta-Ormaechea

vd. (2019)

Kaynak: Yazar tarafından hazırlanmıştır.

: Tahmin edilen tüm eşitliklerde yer alıyor

: Tahmin edilen tüm eşitliklerde yer almıyor

: Tahmin edilen eşitliklerde yer almıyor

Diğer kontrol değişkenleri arasında enflasyon oranı, enflasyon oranının değişkenliği, Ar-Ge harcamaları, bütçe dengesi, kamu harcamalarının GSYH'ye oranı, tasarrufların GSYH'ye oranı, dış ticarete açıklık, cari dengenin GSYH'ye oranı ve ithalatın GSYH'ye oranı yer almaktadır.

Ancak genel olarak hem OECD çalışmalarında hem de akademik çalışmalarda enflasyon oranı, enflasyon oranının değişkenliği, dış ticarete açıklık ve araştırma-geliştirme harcamaları kontrol değişkeni olarak tahmin modeline eklense de bunların vergi değişkenleri üzerinde bir değişikliğe yol açmadığının ileri sürüldüğü çalışmalar bulunmaktadır (Örneğin Arnold, 2008, s. 15 ve Arnold vd., 2011, s. 63).

Ayrıca tahmin senaryolarında farklı kontrol değişkenlerine yer veren Çevik ve Oh’un (2013) tahmin sonuçlarına göre söz konusu kontrol değişkenlerinin tahmin eşitliğine eklenmesi neticesinde vergi değişkenlerinin katsayı tahminlerinin işareti değişmediği gibi büyüklüklerinde de yüzde bir ile iki puan arasında bir değişiklik olmaktadır.