• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM AB ÜLKELERİ VE TÜRKİYE’DE VERGİ YAPISININ VE EKONOMİK

1.2. AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE’DE VERGİ YAPISININ EKONOMİK BÜYÜMEYİ

1.3.2. Araştırma Konusu Ülkelerde Ekonomik Büyüme ve Vergi Yapısı İlişkisi

1.3.2. Araştırma Konusu Ülkelerde Ekonomik Büyüme ve Vergi Yapısı

Bununla birlikte araştırma döneminin farklı yıllarında olmak üzere Fransa 5 kez, Almanya ve İrlanda 6 kez, Belçika, Birleşik Krallık ve Lüksemburg 7 kez, Avusturya, Hollanda, İsveç ve İtalya 8 kez, Danimarka ve Finlandiya 9 kez, İspanya, Portekiz ve Türkiye 10 kez ve Yunanistan 15 kez negatif büyüme yaşamıştır. Tüm ülkelerin negatif büyüme yaşadığı tek yıl 2008 yılında yaşanan ekonomik krizin hemen ardından 2009 yılıdır.

Avrupa Komisyonu’nun toplam vergi gelirleri değişmeden vergi gelirlerinin gelir vergilerinden tüketim ve servet vergilerine kaydırılması önerisi kapsamında araştırma konusu ülkelerin vergi yapılarında ve ekonomik büyüme oranlarında yukarıda değinilen değişim birlikte değerlendirildiğinde İspanya’da örneğin, araştırma döneminde gelir vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içindeki payı ile ekonomik büyüme oranının 36 yılda ters yönlü bir değişim gösterdiği görülmektedir. Buna göre İspanya’da gelir vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içindeki payının azaldığı 18 yıl ekonomik büyüme oranı artış; payın artış gösterdiği 18 yıl ise ekonomik büyüme oranı azalış göstermiştir.

Araştırma döneminde gelir vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içindeki payı ile ekonomik büyüme oranının ters yönlü değiştiği yıl sayısı, gelir vergisi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içindeki payının azaldığı ve arttığı yıl sayıları sırasıyla Fransa’da 31, 14, 17; Türkiye’de 31, 14, 17; Hollanda’da 28, 18, 10; Lüksemburg’da 26, 14, 12; Birleşik Krallık’ta 26, 13, 13; Finlandiya’da 26, 12, 14; İtalya’da 26, 12, 14; Portekiz’de 25, 12, 13; Belçika’da 24, 11, 13; Danimarka’da 24, 10, 14; Avusturya’da 24, 8, 16; İrlanda’da 23, 8, 15; Yunanistan’da 22, 10, 12; İsveç’te 22, 9, 13 ve Almanya’da 19, 5 ve 14’tür.

Sonuç olarak araştırma konusu ülkelerde vergi yapısının değişimi ile ekonomik büyüme oranlarının yıllık değişimi araştırma dönemi boyunca yıllık olarak farklılık göstermektedir.

Araştırma dönemindeki eğilimler bakımından ise Türkiye’de gelir vergilerinin eğilimi negatif ve büyüme oranının eğilimi pozitiftir. Almanya, Avusturya, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Portekiz ve Yunanistan’da gelir vergilerinin eğilimi pozitif ve büyüme oranının eğilimi negatiftir. Bu durumda 9 ülkede gelir vergilerinin toplam vergi gelirleri içindeki payı ile ekonomik büyüme oranı uzun dönemde ters yönde hareket etmektedir.

Birleşik Krallık, Hollanda, İspanya, İsveç, İtalya ve Lüksemburg’da gelir vergilerinin payı da ekonomik büyüme oranları da negatif eğilimlidir. Son olarak İrlanda’da her iki oran da pozitif eğilimlidir. Bu durumda 7 ülkede gelir vergilerinin toplam vergi gelirleri içindeki payı ile ekonomik büyüme oranı uzun dönemde aynı yönde hareket etmektedir.

Buraya kadar vergilerin ekonomik büyüme üzerindeki etkileri teorik çerçevede ele alınmış, araştırma konusu ülkelerde vergilerin ekonomik büyümeyi desteklemek üzere nasıl kullanıldığı incelenmiş ve bu ülkelerde vergi yapılarındaki ve ekonomik büyüme oranlarındaki değişiklikler değerlendirilmiştir. Vergi yapısı ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkinin tahmin edildiği Üçüncü Bölüme geçmeden önce İkinci Bölümde bu ilişkiyi ele alan çalışmalardan örnekler sunulmaktadır.

2. BÖLÜM

VERGİ YAPISININ EKONOMİK BÜYÜMEYE ETKİLERİNE İLİŞKİN ÇALIŞMALAR

Birinci Bölümde Avrupa Birliği’nde ve genişleme sürecinin bir parçası olan Türkiye’de ekonomik büyümede vergilerin önemine değinilmektedir. Bununla birlikte Avrupa Komisyonu’nun vergi yapısında gelir vergilerinin azaltılması ve buna karşılık tüketim ve servet vergilerinin payının arttırılması yoluyla ekonomik büyümenin destekleneceğini ortaya koyduğu raporu (European Comission, 2006) değerlendirilmektedir. Bununla birlikte vergilendirme alanında atılacak adımlarda genişleme sürecinin hesaba katılması gerektiği (Commission of the European Communities, 2001a) vurgulanmaktadır.

Ancak bildiğimiz kadarıyla AB ülkeleri ve genişleme sürecinde vergilendirme alanında uyum çalışmaları yürüten Türkiye’yi birlikte ele alan bir çalışma bulunmamaktadır.

Bununla birlikte genelde maliye politikasının özelde ise vergilerin uzun dönem ekonomik büyüme ile ilişkisini inceleyen çok sayıda çalışma olmasıyla birlikte vergi yapısının ekonomik büyüme üzerine etkilerini ele alan çalışmaların sayıca az olduğu Widmalm (2001), Lee ve Gordon (2005), Arnold vd. (2011) ve Xing (2011) gibi araştırmacılar tarafından dile getirilmektedir.

Bu çerçevede yapılan literatür taramasına göre vergilerin ekonomik büyüme üzerine etkilerini inceleyen çalışmaların metodolojisi 4 tercihe dayanmaktadır. Bu tercihler büyüme modeli, vergi değişkenlerinin modele nasıl dahil edileceği, bütçe kısıtı ve tahmin yöntemine ilişkindir. Şekil 6’da söz konusu çalışmalar bu tercihlere göre sınıflandırılmaktadır. İncelenen çalışmalar arasında Arnold (2008) ile birlikte vergilerin ekonomik büyüme üzerindeki etkilerinin tahmininde içsel büyüme modelinin kullanıldığı, bu modele vergi türlerinden elde gelirlerin toplam vergi gelirlerine oranlanarak dahil edildiği ve bütçe kısıtı olarak toplam vergi gelirlerinin değişmediği gelir-nötr yaklaşımın benimsendiği, son olarak da havuzlanmış ortalama grup tahmin yönteminin tercih edildiği yeni bir metodolojiye geçilmiştir.

Şekil 6: Vergilerin Ekonomik Büyüme Üzerine Etkilerini İnceleyen Çalışmaların Sınıflandırılması

Kaynak: Yazar tarafından hazırlanmıştır.

Şekil 6’da yukarıda değinilen Arnold (2008) ile başlayan ve bu tez çalışmasının da metodolojisini oluşturan tercihlere ilişkin kutular gri renkte gösterilmektedir. Arnold (2008) ve aynı metodolojiyi benimseyen diğer çalışmalar Tablo 6’da (Tezde sayfa 43’te) yer almaktadır. Söz konusu tercihlerden ilki kullanılan büyüme modeline ilişkindir. Birinci Bölümde değinildiği gibi Neoklasik büyüme modeline göre vergilerin GSYH üzerinde düzey etkisi varken büyüme etkisi yoktur. Buna bağlı olarak Neoklasik büyüme modelini kullanan çalışmalar bu tez çalışmasının kapsamı dışında kalmaktadır. İçsel büyüme modellerinde ise teknolojik ilerleme değişkeni teknolojik etkinlik ve ekonomik etkinlik olarak ikiye ayrılmaktadır. Ekonomik etkinliği temsilen de politika değişkenleri ekonomik büyüme eşitliğine eklenmektedir. Böylece vergilerin ekonomik büyüme üzerindeki etkileri tahmin edilmektedir (Bassanini vd., 2001).

İkinci tercih vergi değişkenlerinin ekonomik büyüme eşitliğine nasıl dâhil edileceğine ilişkindir. Vergilerden elde edilen gelirlerin GSYH’ye oranının kullanıldığı çalışmalar, ulaşılan sonuçların tutarsızlığı ve vergiler ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki hakkında bir uzlaşmaya varılamadığı yönünde eleştirilmektedir. Vergi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içindeki payını gösteren vergi yapısının kullanılması halinde ise sonuçlar daha tutarlı hale gelmektedir ve iki değişken arasındaki ilişki daha net bir şekilde ortaya koyulmaktadır (Tezde sayfa 43’te Tablo 6’da gösterilen çalışmalar).

Neoklasik Büyüme Modelini Kullananlar

İçsel Büyüme Modelini Kullananlar

Vergi Düzeyinin Etkilerini İnceleyenler

Vergi Yapısının Etkilerini İnceleyenler

Kamu Harcamalarını Dikkate Alanlar

Gelir-Nötr Yaklaşım Benimseyenler

Diğer Tahmin Yöntemleri

Havuzlanmış Ortalama Grup

İçsel büyüme modeli ile vergi yapısının ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini tahmin eden çalışmalarda üçüncü tercih konusu bütçe kısıtıdır. Birinci Bölümde değinildiği üzere devlet bütçesi kamu harcamaları ve kamu gelirleri olarak iki kısımdan oluşmaktadır. Bu kısımlardan sadece birini ele alan tahmin sonuçları da sapmalıdır (Kneller vd., 1999).

Ancak kamu harcamalarına ilişkin veri bulmak zordur. Kamu harcamaları özel yatırımları dışlayabilecektir. Bununla birlikte vergi gelirlerindeki artış veya azalışa bağlı olarak kamu harcamalarındaki artışın hangi alanlara tahsis edileceği veya hangi alanlarda harcama kısıtlamasına gidileceği de ülkelerin sosyal tercihidir ve vergi analizinin kapsamı dışında kalmaktadır. Bu zorluğu ortadan kaldırmak ve sadece vergilerin etkilerine odaklanabilmek için kamu harcamaları değişkeninin tahmin eşitliğinin dışında tutulması gerekir. Bu çerçevede gelir-nötr yaklaşım ile toplam vergi gelirlerinin değişmediğinin varsayılması halinde kamu harcamalarının da değişmediği varsayılmış olur ve kamu harcamaları ekonomik büyüme tahmin eşitliğinin dışında tutulmuş olur (Tezde sayfa 43’te Tablo 6’da gösterilen çalışmalar).

Şekil 6’da gösterilen dördüncü ve son tercih tahmin yöntemine ilişkindir. Birinci Bölümde teorik çerçevede değinildiği gibi vergilerin ekonomik büyüme üzerindeki etkilerinin analizi kısa ve uzun döneme göre farklılaşmaktadır. Tablo 6’da (Tezde sayfa 43’te) yer alan çalışmalara göre politika alanlarında uyum çalışmaları yürüten ve benzer teknolojiye erişim sağlayan ülkelerde ekonomik büyümenin uzun dönemli ilişkisi aynı olacaktır. Kısa dönemli ilişki ise bu ülkelerde politika değişikliklerinin içinde bulunulan durum ve ihtiyaçlara göre şekillenmesine bağlı olarak farklılaşacaktır.

Bu çerçevede bu bölümde ilk olarak yukarıda sıralanan 4 tercihe göre içsel büyüme modeli, vergi yapısı, gelir-nötrlük ve havuzlanmış ortalama grup tahmin yöntemini kullanan çalışmalar ele alınmaktadır. Bu çalışmalar ülke ve dönem seçimleri ile tahmin eşitliğine dâhil ettikleri değişkenler bakımından farklılaşabilmektedir. Bu çerçevede ikinci olarak bu çalışmaların bulgularındaki benzerlikler ve farklılıklar değerlendirilmektedir.

Bunlarla birlikte vergi yapısının ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini incelerken gelir-nötr yaklaşımı benimseyip, havuzlanmış ortalama grup dışında farklı tahmin yöntemi kullanan çalışmalar olduğu gibi tahminlerde havuzlanmış ortalama grup yöntemini kullanıp, tahmin eşitliğine kamu harcamalarını da dahil eden çalışmalar da bulunmaktadır. Ayrıca bazı çalışmalar gelir-nötr yaklaşımı benimsemediği gibi havuzlanmış ortalama grup tahmin edicisini de kullanmamaktadır. Bu çerçevede üçüncü

olarak vergi yapısının ekonomi büyüme üzerine etkilerini bütçe kısıtı veya tahmin yönteminde farklı yaklaşım benimseyen çalışmalardan örnekler sunulmaktadır.