• Sonuç bulunamadı

Karanlık Madde Hidrojen Gazı mı?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Karanlık Madde Hidrojen Gazı mı?"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Şubat 2000 7

Evrende, görebildiğimiz madde-nin yanında, göremediğimiz, "karan-lık madde" olarak adlandırılan mad-de mad-de bolca bulunuyor. Bu görünme-yen madde, gökadaları, göründüğün-den çok daha kütleli yapıyor. Karan-lık maddenin çoğunlukla, kahveren-gi ve beyaz cüceler; birtakım atomal-tı parçacıklar ve varsayımlara daya-nan kuark kümelerinden oluştuğu sanılıyor.

İki Alman gökbilimcinin varsayı-mına göre, gökadalardaki karanlık madde, sanıldığı kadar ilginç olma-yabilir. Edvin Valentijn ve Paul van der Werf adlı iki gökbilimci, Avrupa Uzay Ajansı’nın Kızılötesi Uzay Gözlemevi’ni (ISO) kullanarak yap-tıkları gözlemlerde, NGC 891 adlı kenarından görülen gökadada bol miktarda moleküler hidrojene (hid-rojen gazı, H¸) rastladılar. Bu keşif,

gökadalardaki "kayıp" karanlık mad-deye ışık tutacak gibi görünüyor.

Moleküler hidrojen (H2), atomik

hidrojene (H) göre çok daha zor göz-lenebiliyor. Çünkü, kızılötesi dalga-boyunda iki bölgede çok zayıf ışıma yapıyor. Ancak, ISO’nun kısadalga tayfölçeri sayesinde bu ışıma keşfedi-lebildi. İki gökbilimci, Astrophysical Journal Letters’da yayımlanan maka-lelerinde, moleküler hidrojenin göka-dalardaki kayıp madde problemine çözüm olabileceğini belirtiyorlar.

Valentijn ve van der Werf, göka-dalarda moleküler hidrojenin

evren-deki temel madde olan ve radyote-leskoplarla kolaylıkla gözlenebilen atomik hidrojenden 5-15 kez fazla bulunduğunu belirtiyorlar. İki gök-bilimcinin söylediğine göre, "Eğer bu maddenin miktarının atomik hid-rojeninkinin yaklaşık 10 katı olduğu kanıtlanabilirse, kayıp madde sorunu çözülmüş demektir."

Gözlemlerin yapıldığı NGC 891 gökadası ortalama bir gökada oldu-ğuna göre, evrendeki öteki gökadala-rın da benzer özelliğe sahip olduğu

varsayılabilir. Ancak, başka gökada-lardaki böyle bir gözlemin yapılması-nın gerçekten zor olacağı ortada. Çünkü, NGC 891’in içerdiği gazın çoğu gökadanın içerdiği gaza oranla daha sıcak. Bu da daha fazla ışıma yapmasını sağlıyor. Yine de bu göka-dadan alınan ışımanın miktarı, ISO’nun ölçebileceğinin hemen he-men alt sınırında. Bu yüzden, şimdi-lik başka gökadalardaki moleküler hidrojeni gözlemek zor.

Sky & Teleskope, Ocak 2000

Karanlık Madde Hidrojen Gazı mı?

Texas Manahan kenti sakinleri, 22 Mart 1998’de unutamayacakları bir olay yaşadılar. O gün, iki tane, yumruk büyüklüğünde

gök-taşı şehre düştü. Birisi bas-ketbol oynayan çocukların yakınına isabet etti. Neyse ki kimse yaralanmadı. Bu göktaşları, olaydan kısa süre sonra NASA Johnson Uzay Merkezi’nin yolunu tuttu. Göktaşları, buradaki bilim adamlarını da şaşırttı. Çün-kü, bu taşların içinde su damlacıkları vardı. Daha da ilginç olanı, su, ayrıca

taşla-rın içindeki mor renkli, neredeyse saf tuz kristallerinin içinde hapsol-muştu. Çünkü, bu türden büyük

kristallerin oluşabilmesi için çok miktarlarda su gerekir.

Benzer kristaller içeren bir gökta-şı da, 1998 Ağustos’unda Fas’a düştü. 175 kg’lık bu göktaşı da tuzlu su damla-cıkları içeriyordu. Bu gök-taşlarının bir kuyrukluyıl-dızla çarpışmış bir asterodin parçaları olduğu sanılıyor. Göktaşlarının daha iyi ince-lenmesiyle bunların gerçek-ten nereden geldikleri ve nasıl oluştukları anlaşılabile-cek.

Sky & Telescope, Ocak 2000

Referanslar

Benzer Belgeler

• Randevunun gerçekleşmesi için ikinci uzay aracının fırlatılma anı çok önemlidir. • Radar donanımı, bilgisayar ve itici roketler ile işlem

Gelecekte yapılacak daha detaylı gözlemler ve analizler, hem karan- lık madde olmadan da gökadaların nasıl oluştuğunun hem de karanlık maddenin doğasının daha iyi

Uzay araçları ile Ay’a taşınan üç boyutlu yazıcılar saye- sinde Ay toprağından elde edilen demir, silikon, alüminyum ve diğer metaller bas- kı malzemesi olarak

Her ne kadar Kepler’in düşündüğü gibi Güneş rüzgârlarıyla uzay yelkenlilerini çalıştır- manın söz konusu olamayacağı kanıtlan- mış olsa da benzer biçimde

Sloganlar› "daha küçük, daha çevik ve daha da ucuz" olarak özetlenebilecek bu mühendis- ler, küçük uzay gemilerinin büyük ti- cari uydular›n s›rt›nda

Uluslararası alan- da ülkemiz adına önemli bir adım sayı- lacak olan ve TÜBİTAK tarafından yürütülen bu girişimin, uzayın barışçıl amaçlarla araştırılması

Ayrıca, bilinmeyen dünyanın keşfi konusuna olumlu yaklaşılacak, yaratı- cı teknolojiler ve sistemlerin geliştiril- mesine yönelik çabalar arttırılarak Ja- pon

RemoveDEBRIS’in çöp toplamak için de- nediği yöntemlerden elde edilen bilgilerle daha etkili çöp- çü robotlar tasarlanarak uzay görevlerine gönderilecek_.