ÖNSÖZ
Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü 2018 yılında kurulmuştur. Misyonu; toplumsal, ekonomik ve bilimsel gelişmeye katkıda bulunmak üzere; aşı alanında en üst düzeyde eğitim vermek, nitelikli akademisyenler yetiştirmek, aşı ile ilgili bilgi üretilmesini ve kullanılmasını sağlamak, aşı çalışmalarına ilişkin konularda farkındalık ve duyarlılık yaratmak, paydaşlarla iş birliği kurmak, eğitim verilen öğrencileri alana bilimsel katkı sağlayabilecek çalışmalar yapabilecek şekilde yetiştirmek olarak sıralanmaktadır.
Yeni koronavirüs, SARS-CoV2’nin yol açtığı, tüm Dünyayı etkisi altına almış olan COVID-19 pandemisi küresel bulaşıcı hastalıklarla mücadelede aşı çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu ve aşıların infeksiyon hastalıkları ile mücadelede bazen insanlığın en önemli çıkış noktası olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü’nün düzenlediği “Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü Uluslararası Katılımlı Ortak Aşı Sempozyumu 2020“, 11 – 13 Aralık 2020 tarihleri arasında dijital bir platform üzerinden web ortamında gerçekleştirilecektir.
Düzenleme Kurulu’nca titizlikle hazırlanan toplantının ayrıntılı programı kısa süre içerisinde paylaşılacaktır. Üç güne yayılmış bilimsel programda aşı uygulamaları, aşılama politikaları, yeni aşı geliştirme çalışmaları ve aşı teknolojileri gibi birçok konu uzmanları tarafından tartışılacak ve ülkemizdeki aşı geliştirme, uygulama ve aşılama politikalarına dair paydaşların bir araya gelmesi sağlanacaktır.
Sizleri Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü Uluslararası Katılımlı Ortak Aşı Sempozyumu 2020’de aramızda görmekten mutluluk duyacağız.
Düzenleme Kurulu
Prof. Dr. Levent Akın
1981 yılında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1984 yılında halk sağlığı uzmanı oldu. 1987-89 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim dalı’nda yardımcı doçent olarak göreve aldı, 1992 yılında doçent, 2006 yılında profesör unvanlarını aldı. 1996 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim dalında bilim uzmanlığını tamamladı. Halen Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
Prof. Dr. Murat Akova
Dr. Murat Akova 1982 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. İç Hastalıkları uzmanlık eğitimini 1984-1989 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. 1988-1989 yılları arasında
“London Hospital Medical College, Department of Medical Microbiology”, Londra, İngiltere’de çalışarak “Diploma in Clinical Microbiology” derecesini aldı. 2002-2003 yılları arasında Boston, ABD’de, “Tufts University School of Medicine, Center for Adaptive Resistance and Microbiology” bölümünde “postdoc” araştırıcı olarak çalıştı.
Dr. Akova, 1991 yılında doçent, 1998 yılında ise profesör oldu. 2000-2006 yılları arasında Hacettepe Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı olarak görev yapan Dr. Akova, 2002-2006 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Merkezi Etik Kurulu’nda Türk Tabipleri Birliği temsilcisi olarak yer aldı. 2002-2005 arasında “International Antimicrobial Treatment Group (IATG) of the European Organization for Research and Treatment of Cancer” (EORTC)” yönetim kurulu üyeliği, 2007- Nisan 2018 arasında “European Society for Clinical Microbiology and Infectious Diseases” (ESCMID) yönetim kurulu üyeliği (2014-2016 arasında Dernek Başkanı) yapmış olup, halen ESCMID içinde ‘ESCMID member counsellor’
olarak çalışmaktadır. 2016-2018 yılları arasında International Immunocompromised Host Society (ICHS) derneği ‘International Council’ üyesi olarak çalışan Dr.
Akova Haziran 2018 tarihinde aynı derneğin yönetim kurulu üyeliğine seçilmiş olup, 2018-2020 dönemi için ‘Dernek Başkan Yardımcısı’ olarak görev yapmaktadır. 2022-2024 yılları arası için “Seçilmiş Dernek Başkanı” olarak görev yapacaktır. Dr. Murat Akova “Klinik Araştırmalar Derneği”
ve “Febril Nötropeni Derneği” kurucu başkanı olup, halen sonuncusunun yönetim kurulu başkanı olarak görev yapmaktadır. 1997 TÜBİTAK Teşvik Ödülü sahibi Dr.
Akova’nın bilimsel ilgi alanları arasında tıp eğitimi, iyi klinik uygulamalar ve klinik araştırmalar, kanserli hastalarda infeksiyonlar ve antimikrobiyal direnç gelmektedir. Halen Hacettepe Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak çalışan Dr. Murat Akova’nın uluslararası hakemli dergilerde yayınlanmış 160’nin üzerinde makalesi, iki kitap editörlüğü ve çok sayıda kitap bölümü mevcuttur.
Dr. Salah Al-Awaidy
Dr. Salah Al Awaidy is a medical doctor, and holds a Masters in Epidemiology with current post of Communicable Disease Surveillance and Control Adviser to the office of the Undersecretary of Health Affairs at the Ministry of Health, Oman. He currently advises on eradication, elimination and control of communicable diseases of public health importance, in addition to the Expanded Programme on Immunization (EPI), vaccine supply chain system and International Health Regulations.
From 1997 to 2012, Dr. Al Awaidy held the post of Director of Communicable Disease Surveillance and Control, MOH, Oman.
He played a pivotal role in reducing the national under five mortality and morbidity, preparedness, management and control of infectious diseases like SARS, avian influenza, pH1N1 and in establishing national communicable diseases, AEFI and Rotavirus surveillance, as well as in the eradication of Polio, Measles, Rubella, CRS and leprosy in Oman. In addition, he played a fundamental role in reducing mortality and morbidity of vaccine-preventable diseases for pediatric, adolescence and adult populations.
Under his leadership, Oman achieved Polio-free, Measles- free, Rubella-free, Dranculosis-free and CRS-free status, neonatal tetanus elimination and control and near elimination of Hepatitis B and other VPDs like TB and Schistosomiasis. Oman received the first ever certification that the Central Vaccine Store fulfilled all the criteria expected of WHO/UNICEF in 2003 and 2004. As a result, Oman has achieved and maintained almost 99%
immunization coverage regionally and nationally. In June 2012, he was honoured by the CDC as the highest achieving person in Oman.
In the international arena, Dr. Al Awaidy has represented a number of important global advisory groups, namely the TAG on Poliomyelitis Eradication in Pakistan & Afghanistan since 2013, Advisory Group on Immunization (SAGE), WHO Geneva (2005-2007), Strategic Advisory Group on Vaccine and Store Management Training Courses (2005-2008),
Strategic TB Advisory Board (2007-2011), the AIDS Regional Advisory Group (ARAG), EMRO since 2005 and he has been a member of the GAVI Independent Review Committee since 2014. He also currently serves on the IHR Emergency Committee on Polio and MERS-CoV. He has been a member of the polio Transient Independent Monitoring Board (TIMB) and Polio RTAG as well as a member of the regional verification commission for Hepatitis B control, the EU diabetes and influenza group, the Global Task Team of Pandemic Influenza Vaccine Response WHO, HQ, -2020-till date and Global Task Team of Influenza disease burden- 2019-till date WHO, HQ as well as chairperson forME’NA- ISN association.
Doç. Dr. Semra Aydın
Doç. Dr. Semra AYDIN 2004 yılında Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümünden mezun olduktan sonra 2011 yılına kadar Ankara Üniversitesi Biyoloji Bölümünde Araştırma Görevlisi, 2011-2013 yılları arasında Niğde Üniversitesinde Dr. Araştırma Görevlisi ve Yardımcı Doçent olarak görev aldı. 2013-2019 yılları arasında Sağlık Bakanlığı, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Biyoteknolojik Ürünler Laboratuvar Biriminde; aşı, kan ürünleri ve monoklonal antibodylerde potens analizleri konusunda çalıştı. 2019 yılından beri Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü, Aşı Teknolojisi Anabilim Dalında Öğretim Üyesi olarak çalışıyor.
Aşı Teknolojisi, Moleküler Tanı Yöntemleri, Biyoteknoloji, Hücresel Bazlı İdentite ve Potens Analizleri konusunda çalışmaya devam etmektedir.
Jane Barratt Jane M Barratt, Ph.D. is the Secretary General, International
Federation on Ageing (IFA) an international non- government organisation with general consultative status with the United Nations and its agencies including formal relations with the World Health Organisation (WHO).
Representing over 75 million older people through the membership of the IFA, Jane has direct responsibility for the corporation’s global operational performance, quality and strategic implementation, and business development.
This includes leadership at the United Nations Economic and Social Council in New York, Geneva and Vienna and the WHO.
Jane is a Winston Churchill Fellow and recipient of the Queen Elizabeth II Diamond Jubilee Medal in Canada in recognition of her commitment and passion to enhance the understanding of issues relating to ageing and engaging in dialogue with governments and the private sector to improve the quality of life of older people.
Among her many current positions Jane is a Member of Vision Academy, Director, Baycrest Health Sciences and Chair of the Education Advisory Committee, Associate Scientist, Sinai Health System, Member, Global Committee for the DR Barometer Program, and Member of the International Council for Adult Immunisation, and Immunization Policy Task, World Federation Public Health Association, and Member Scientific Board, Institute of Vaccinology, Hacettepe University, and CSO Representative, WHO COVAX Pillar “vaccine strategy”.
Öğr. Gör. Dr. Melda Çelik
2002 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdi.
2003-2009 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda Pediatri uzmanlık, 2010-2013 yılları arasında Hacettepe Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı’nda Çocuk Enfeksiyon yan dal eğitimini aldı. Ekim 2009- Ocak 2010 arasında Haymana Devlet Hastanesi’nde, Mart 2013-Haziran 2015 arasında Şanlıurfa Çocuk Hastanesi’nde, Temmuz 2015- Kasım 2017 tarihleri arasında Ankara Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde mecburi hizmetini yaptı. Kasım 2017’de Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Sosyal Pediatri Bilim Dalı’nda Dr. Öğretim Üyesi olarak göreve başladı. 2019-2020 eğitim yılı güz döneminde Çocuk İstismarı ve İhmali tezsiz yüksek lisansını tamamladı. Halen Sosyal Pediatri doktorası yapmaktadır.
Kasım 2018’den beri Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü’nde görevlidir. Evli ve 12 yaşında bir erkek çocuk annesidir.
Prof. Dr. Ergin Çiftçi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1993 yılında mezun
oldu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda 1998 yılında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı oldu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı’nda yan dal uzmanlık eğitimini 2001 yılında tamamladı. Aynı bilim dalında 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2004 yılında Doçent, 2011 yılında Profesör oldu. Dr. Ergin Çiftçi kuruluşundan itibaren Çocuk Enfeksiyon Dergisi yardımcı editörü olarak görev yapmaktadır. Dr. Ergin Çiftçi’nin 200’ün üzerinde İngilizce ve Türkçe makalesi, 70’nin üzerinde kitap bölümü ve 400’ün üzerinde İngilizce ve Türkçe bildirisi bulunmaktadır. Bu yayınlarına günümüze dek 2000’in üzerinde atıf yapılmıştır. Halen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı’nda çalışmalarını sürdürmektedir.
Dr. Siddhartha Datta Siddhartha Datta, a medical epidemiologist, has been
involved in the field of immunization since 2004 when he joined the National Polio Surveillance Project, WHO India followed by his assignment with routine immunization programme in the same project. He joined WHO Papua New Guinea in 2010 and thereafter served in WHO Lao PDR as Immunization Team Lead until 2016. Upon his relocation to Vaccine-preventable Diseases and Immunization programme in WHO Europe in 2016, he has served in the Accelerated Disease Control team and has managed the Immunization and Surveillance Data team. Since Jan 2019, he took over the role of Regional Adviser. He has around 20 publications to his credit until date in peer-reviewed journals on various aspects of the vaccine-preventable diseases.
Christophe Gregoire Medical Expert with extensive experience in pre-clinical
research and Vaccine Research and Development. I joined Medical Affairs to embody my commitment to improve human health and to share scientific knowledge particularly in the field of infectious diseases. Biochemist an Immunologist by training, I have a track record of 12 years of experience in Pharmaceutical Research & Development and over 10 years of experience in Academic Research.
During this period, I demonstrated skills in cross-functional team environments and management capabilities with a broad knowledge of pharmaceutical and biomedical sciences.
Prof. Dr. Ateş Kara Ankara Lisesi’ni ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
(İng)’ni bitirdi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimini 2000’de tamamladı. 1998-1999’da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başasistanlığı yaptı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ünitesi’nde çocuk enfeksiyon hastalıkları yandal ihtisasını 2002’de bitirdikten sonra aynı ünitede çalışmaya devam etti. 2004 yılında pediatri doçenti, 2010 yılında profesör oldu.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim üyesi olan Dr. Ateş Kara, halen Enfeksiyon Hastalıkları Derneği genel sekreteri görevini de yürütmektedir. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarında farklı danışmanlık görevleride bulunmaktadır.
Prof. Dr. İftihar Köksal 1981 yılında Diyarbakır Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden
mezun oldu. 1982-1987 yıllları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman doktor ünvanını aldı.
1987 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne öğretim görevlisi olarak atandı ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı ile Klinik Mikrobiyoloji Laboratuarını ve daha sonra Hastane Enfeksiyon Kontrol Komitesini kurdu.
1988 yılında Yardımcı Doçent, 1992 yılında Doçent, 1998 yılında Profesör oldu. 1992 yılında Amerika Birleşik Devletleri Teksas Teknik Üniversitesi Tıp Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğinde observer olarak bulundu.
Karadeniz Teknik Üniversitesinde Yüksek Okul Müdürlüğü, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcılığı, Rektör Yardımcılığı, Diş Hekimliği Fakültesi Kurucu Dekanlığı gibi çok sayıda idari görevde bulundu. Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Araştırmalar Merkezinin kuruculuğu ve direktörlüğünü yaptı.
Çok sayıda ulusal ve uluslarası proje ve 50’nin üzerinde Faz II,III ve IV çalışma yürüttü ve yürütmeye devam etmektedir.
Çok sayıda bilimsel etkinlik düzenledi. İkiyüzden fazla kongre, sempozyum, panel ve konferansta konuşmacı ve oturum başkanı olarak görev aldı. Çok sayıda ulusal ve uluslararası dergiye editörlük ve danışmanlığının yanı sıra 23 tezde tez yöneticiliği yaptı. Farklı üniversitelerde görev yapan çok sayıda akademisyen yetiştirdi.
Özel ilgi alanları viral hepatitler, erişkin bağışıklama, febril nötropeni, antibiyotiklerin klinik kullanımı, Kırım Kongo kanamalı ateşi ve yoğun bakım enfeksiyonlarıdır.
Güncel olarak yürüttüğü projeler; Türkiye’de Erişkin Bağışıklamayı Yaygınlaştırma Sosyal Sorumluluk projesi ve Viral Hepatitler Farkındalık ve Eliminasyon Projesi, ABD Johns Hopkins ve Maryland Üniversitesi ile birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalığına karşı monoklonal antikorlar kullanılarak ilaç geliştirilmesi ve antibiyotik ve
antivirallerle ilgili çok sayıda faz II ve III çalışmalar ile Covid aşı çalışmalarıdır.
Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanmış ve PubMedde yer alan 137 yayını ve 90 yurt dışı bildirisi, 180 dolayında yurt içi yayını, ikisi viral hepatitlerle ilgili 5 kitabı ve 55 kitap bölümü mevcuttur. Güncel Google akademik atıf sayısı:
4786, h indeksi:36, Web of Since atıf sayısı: 1682, h indeksi:
24’dür.
Avrupa Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Derneği (ESCMID), Avrupa Karaciğer Hastalıkları Derneği (EASL), Amerika Karaciğer Hastalıkları Derneği (AASLD) gibi uluslararası bilimsel derneklere üyedir. Viral Hepatitle Savaşım Derneği, Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği, Türk Hastane İnfeksiyonları ve Kontrolü Derneği gibi mesleki ulusal derneklerde yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneğinin (EKMUD) kurucu yönetim kurulu üyesi ve 2014-2016 yılları arası 5. Dönem yönetim kurulu başkanlığı yaptı. Halen Türkiye EKMUD Erişkin Bağışıklama Çalışma grubu başkanı, Enfeksiyon Hastalıklarından Korunma ve Savaşım Derneği (ENFEKDER) Başkanı ve Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti Antibiyotik Duyarlılık Testlerinin Standardizasyonu (ADTS) Çalışma grubu üyesidir.
33 yıl çalıştığı Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalından 18 Şubat 2020 tarihinde emekli oldu. Halen Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniğinde çalışmaktadır.
Prof. Dr. Şükran Köse Aydın da doğdu. Denizli Öğretmen Lisesi mezunudur. 1983
yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu.
Anadolu Üniversitesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalında uzmanlık, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Klinik İmmünoloji ve Allerji Bilim Dalı Uzmanlık (Yan dal ihtisası) tamamlamıştır.
Sırasıyla Edremit SSK Hastanesi, Buca SSK Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı, İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik
Mikrobiyoloji, Klinik İmmünoloji ve Allerji Uzmanı, İzmir Tepecik Eğitim Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu, Klinik İmmünoloji ve Allerji Birimi Uzmanı olarak görev yapmıştır.
Bulaşıcı Hastalıkları Önleme Derneği (BUHASDER) Kurucu Başkanıdır.
Halen Sağlık Bilimleri Üniversitesi, İzmir Tepecik Eğitim Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği görev yapmaktadır.
Dr. Kenneth Lundstrom Dr.Kenneth Lundstrom has a broad expertise in gene
expression,viral vectors andgene therapy. He received his Ph.D. in molecular genetics from the University of Helsinki, Finland and conducted post-doctoral research at Cetus Corporation in California. Dr. Lundstrom was appointed Senior Scientist at Orion Pharmaceuticals and was involved in studies on Catechol-o-methyltransferases. From 1992-95 he developed Semliki Forest Virus Vectors for Overexpression of Membrane Proteins at the Glaxo Institute ofMolecular Biology, in Geneva, Switzerland. Dr.
Lundstrom worked as Principal Biologist at the Glaxo Medicines Research Centre in Stevenage, UK 1995 -96.
From 1996 -2001 he was responsible for Receptor Expression in the CNS Department at Roche, in Basel, Switzerland.
Dr. Alireza Mafi Dr Mafi is a medical doctor by training with a master’s
degree in public health. During his work experience for over 3 decades he has provided a variety of health services to the populations from remote rural areas up to the global level. Dr Mafi Joined the WHO and served the public health for another 16 years at all three levels of the organization with active engagement in H1N1 pandemic in 2009 and response to Antimicrobial Resistance crisis. Dr Mafi has joined Sanofi Pasteur in 2018. He is a Global Medical Expert for Infleunza and has played pivotal role in capacity bulding on immunization in general and on influenza in particular.
He strongly believes in a world resilient to pandemic influenza through strengthening the seasonal influenza vaccination systems as the bedrock.
Emanuele Montomoli Emanuele Montomoli was born on 26 September 1968 in
Siena, Italy. He graduated in 1988 from the Technical School in Siena as an expert industrial chemist. He graduated in 1997 in Human Biology discussing a thesis entitled "Optimisation of the use of MDCK cell cultures (Madin Darby canine kidney) for the epidemiological control of influenza". In 2002 he graduated discussing his thesis entitled "Purification of haemagglutinin of the type B influenza virus through isoelectric focalisation". In 1994 he was awarded a position assistant at the Hygiene Institute of the University of Siena. On 2 July 2002 he participated in a competition in the Procedure of Comparative Evaluation for a single posting as Associated University Professor, at the University of Turin, for the scientific sector MED/42 (General and Applied Hygiene). On 28 October 2002 he was appointed by the Faculty of Medicine and Surgery of the University of Siena. During his studies he conducted research on epidemiological and microbiological field, particularly during the influenza season when he carries out the epidemiological and virological surveillance of the respiratory viruses circulating in Italy. Since 1994, he has carried out seroepidemiological research in order to evaluate the immune state of the population toward influenza viruses. Since 1995 he has mostly overseen clinical trials of influenza vaccines, in order to evaluate their immunogenicity and reactogenicity. Since 2002 he is the Head of Molecular Epidemiology Research Division at the University of Siena. He is the author of more than thirty articles with a total Impact Factor of 142, as well as numerous abstracts and letters, published in Italian and international scientific journals. In 2011 he was in the Organized Committee of the "Summer School on Influenza"
in Italy. He is member of isirv since 2005.
Doç. Dr. Sezer Okay 2002 yılında Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji
Bölümünden mezun oldu. Aynı yıl ODTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Anabilim Dalında lisansüstü eğitimine başlayarak 2005 yılında yüksek lisanstan, 2011 yılında da aynı Anabilim Dalının doktora programından mezun oldu.
2008 yılında bir yıllığına Barselona Otonom Üniversitesi'nde aşı çalışmaları yaptı. Doktora tezinde Pasteurella multocida'ya karşı farelerde %100 koruma sağlayan bir rekombinant aşı formülasyonu geliştirdi. 2012-2019 yılları arasında Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümünde Yardımcı Doçent ve Doçent olarak görev yaptı. 2019 yılında Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü Aşı Teknolojisi Anabilim Dalında Doçent olarak göreve başladı.
Yürütücü olarak tamamladığı TÜBİTAK Kariyer Geliştirme Programı destekli projede E. coli'de rekombinant üretilip saflaştırılan Mycobacterium tuberculosis'e ait beş farklı antijenin farelerde immün yanıt oluşturma kapasitelerini belirledi. Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü'nün yürütücülüğünde devam eden COVID-19'a karşı peptit temelli aşı geliştirme projesinde araştırmalar yapmaktadır.
Yayınlanmış 27 makale ve iki kitap bölümüne 795 atıf almıştır, h-endeksi 12'dir.
Prof. Dr. Ayşe Filiz Öner Filiz Öner Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden
mezun olduktan sonra aynı üniversitede doktora yapmış, 1995 yılında profesör olmuştur. Londra’da Wellcome ilaç firmasında antiviral emülsiyonlar, Fransa’da Paris-Sud üniversitesinde kozmetik emülsiyonlar üzerinde çalışmıştır.
1991-1992 yıllarında ABD’de Chicago-Illinois üniversitesinde tüberküloz aşısının proteinleri üzerinde doktora sonrası araştırmalar yapmıştır. 1993 yılında Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde Farmasötik Biyoteknoloji Anabilim Dalı’nı kurmuş ve 2007 yılına kadar Anabilim Dalı Başkanlığı görevini sürdürmüş, 2007-2012 yılları arasında ilaç endüstrisine biyobenzer ilaçların Ar-Ge laboratuvarı kuruluşu ve üretimi ile ilgili danışmanlık yapmıştır.
Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsünün kuruluş çalışmalarında bulunmuş ve 2018-2019’ da Aşı Teknolojisi Anabilim dalı Başkanlığını yapmıştır. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunda (TİTCK) Biyoteknolojik İlaçlar ve Biyobenzer Ürünler Değerlendirme Komisyonlarında görevler yapmaktadır. Avrupa Farmasötik Biyoteknoloji Derneğinde yönetim kurulu üyesi olarak, FABAD farmasötik bilimler derneğinde başkan olarak çalışmıştır.
Başlıca araştırma konuları farmasötik biyoteknoloji (peptit- protein ilaçlar, konjugatlar, parenteral ve oral protein formülasyonları, yeni kuşak aşılar (DNA aşılar), gen taşıyıcı sistemler ve nano ilaç taşıyıcılardır. Yönettiği lisansüstü tezler, yayınladığı bilimsel makaleler, bildiriler ve kitap bölümleri bulunmaktadır.
Doç. Dr. Lale Özışık TED Ankara Koleji’ nden mezun olan Doç. Dr. Lale Özışık
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimini tamamlamıştır. İç Hastalıkları uzmanlık eğitimini Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı’nda tamamladıktan sonra devlet hizmet yükümlülüğü kapsamında, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim Araştırma Hastanesi Dahiliye Kliniği’nde görev yapmıştır. 2012 yılından itibaren Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Genel Dahiliye Bilim Dalı’nda çalışmaktadır.
2016 yılında yardımcı doçent, 2017 yılında doçent ünvanını almıştır. Doç. Dr. Lale Özışık aynı zamanda Tıp Eğitimi yüksek lisans derecesine sahiptir.
Akut organ yetmezlikleri ve kronik hastalıklara sahip olan hastaların akut dekompanzasyon sebebiyle yatırıldığı Akut Bakım Servis konsültanlığı ve Acil Servis İç Hastalıkları konsültanlığı yapmaktadır. Akut bakım, erişkin aşılama ve tıp eğitimi özel ilgi alanlarıdır. Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu üyeleri ile birlikte Ulusal Bağışıklama Kılavuzu’ nun oluşturulmasında görev almıştır.
Avrupa İç Hastalıkları Derneği, Erişkin Aşılama Çalışma Grubu’nun aktif bir üyesidir. Doç. Dr. Lale Özışık, Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü yönetim kurulu üyesi ve Aşı Çalışmaları Anabilim Dalı öğretim üyesidir.
Mariagrazia Pizza Mariagrazia Pizza received her degree in Chemistry and
Pharmaceutical Technologies at the University of Naples, Italy. Following a period at the EMBO laboratories in Heidelberg, Germany Mariagrazia moved to Siena, Italy where she has been ever since as scientist and Senior Project leader. During this period she has led many bacterial projects and contributed to the discovery of a pertussis vaccine based on a genetically detoxified toxin, shown to be able to protect children from disease and to the discovery of new vaccine antigens by genome mining (reverse vaccinology), which are the basis of a new MenB vaccine now licensed in more than 40 countries worldwide.
Mariagrazia is currently Senior Scientific Director for Bacterial Vaccines at GSK Vaccines, in Siena.
She has received many scientific awards and is elected member of EMBO, of the European Academy of Microbiology and Academia Euopaea, Fellow of the American Academy of Microbiology and Vice President of IUMS (International Unit of Microbiology Societies).
Mariagrazia is also Honorary Visiting Professor at the University of Leicester. She has over 200 publications in international peer-reviewed journals and is co-inventor of many patents.
Öğr. Gör. Dr. İpek Rudvan Al 2007 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakultesi’nden
mezun oldu. 2008-2013 yılları arasında Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde İç hastalıkları uzmanlık eğitimini tamamladı. 2013- 2019 tarihleri arasında Keçiören Eğitim ve Araştirma Hastanesi’nde İç hastalıkları uzmanı olarak gorev yaptı. 2018 yılında Gazi Üniversitesi’nde başladıgı İmmunoloji doktora programina devam etmektedir. Eylul 2019’dan bu yana Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü’nde Dr. Öğr. Gör. olarak çalışmaktadır.
Prof. Dr. Uğur Şahin ACADEMIC CAREER 1984 – 1990 Medicine, University of
Cologne, Germany 1992 - 1994 Mathematics, University Hagen, Germany 1999 Habilitation in Molecular Medicine and Immunology PROFESSIONAL EXPERIENCE 1991-1992:
Intern in Internal Medicine (Cologne, Homburg/Saar) 1992- 2000: Resident in Internal Medicine (Homburg/Saar) 2000:
Visiting scientist at Department for Experimental Immunology (Zurich) 2001: Junior Research Group Leader of the Collaborative Research Center SFB 432 (Mainz) 2001:
Co-founder Ganymed Pharmaceuticals (Mainz), sold in October 2016 to Astellas 2003: Head of Tumor Vaccine Center (Mainz) 2006: Associate Professor, Division of Experimental and Translational Oncology (Mainz) 2009: Co- founder and CEO of BioNTech SE (Mainz) 2010: Founder &
Managing Director TRON Translational Cancer Center at the Johannes Gutenberg- University Mainz AWARDS 1995:
Merit Award of the American Society of Oncology 1995:
Vincenz Czerny Prize of the German Association of Hemato- Oncology 1997: Calogero-Paglierello-Research-Award 2005:
Georges Köhler-Prize of the German Association for Immunology 2006 & 2010: GoBio Award of the German Ministry of Education and Research (BMBF) 2011: STEP Award 2012: BMBF Spitzencluster Award for TRON projects as part of CI3-Regional Cluster for Individualized ImmuneIntervention
Prof. Dr. Mine Durusu Tanrıöver Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim
Dalı’nda uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Halen, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Genel Dahiliye Bilim Dalı’nda ve Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü Bağışıklama Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. Akademik ilgi alanı erişkin aşılaması, influenza, hasta güvenliği ve kalite iyileştirme süreçleri ve kronik hastalık yönetimidir. TÜSEB Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü (TÜSKA) Uluslararası Akreditasyon Bilim Kurulu Üyesidir. Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği’ni temsilen Tıpta Uzmanlık Kurulu Müfredat Oluşturma Sistemi (TUKMOS) İç Hastalıkları Komisyonu ve Ulusal Erişkin Bağışıklama Rehber Çalışma Grubu’nda çalışmalara katılmaktadır. Global İnfluenza Hastane Sürveyans Projesinin ülke koordinatörlüğünü yürütmektedir. Middle East, Eurasia and Africa Influenza Stakeholders Network (ME’NA-ISN) Birliği’nin kurucu Sekreteri’dir. Aynı zamanda Avrupa İç Hastalıkları Federasyonu Erişkin Aşı Çalışma Grubu ve Politik Meseleler ve Bakım Kalitesi Çalışma Grubu üyesidir.
Prof. Dr. Meltem Taşbakan Vehbi ve Hatice Işıkgöz’ün 3. çocuğu olarak 25.09.1970’te
Erzincan’da dünyaya geldim. İlkokulu Atatürk İlkokulunda okudum. Sevgili öğretmenim Nadide Gerçek’e sonsuz teşekkür ederim. Cumhuriyet Ortaokulundan sonra Erzincan Lisesinden 1987 yılında mezun oldum. Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandım. 1993 yılında üniversiteden mezun oldum. Aynı yıl Ekim ayında Erzincan Ana Çocuk sağlığında göreve başladım. Eşim Mehmet Sezai Taşbakan ile burada tanıştık. 1995 yılında evlendik. 1998 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı’nda ihtisasa başladım.
2003 yılında uzman, 2008 yılında doçent oldum. 25.12.2014 yılında profesör ünvanını hak ettim. Selin Ece ve Defne adında iki kızım var.
Prof. Dr. Necla Tülek Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunudur. İnfeksiyon
Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanlık eğitimini Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinde; İmmünoloji yan dal uzmanlık eğitimini Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde tamamlamıştır. Zorunlu hizmetini Ordu SSK Hastanesinde yapmıştır. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Tıbbi Mikrobiyoloji Şef Yardımcılığı, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesinde İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Klinik Şefi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalında Öğretim Üyesi ve Anabilim Dalı Başkanlığı görevini yapmıştır. 2005 yılında profesör unvanını almıştır. 1984 yılında burslu olarak Almanya Berlin Frei Üniversitesinde, 2008 yılında A.B.D. Cleveland Hastanesinde observer olarak çalışmıştır. Uluslararası SCI-E kapsamında 100’den fazla, ulusal 300’ten fazla yayını bulunmaktadır. T.C. Sağlık Bakanlığının çeşitli danışma kurulları ve komisyonlarında görev almıştır. Halen Atılım Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğretim üyesi olarak çalışmakta olup, Dekan Yardımcılığı görevini de yürütmektedir.
Prof. Dr. Serhat Ünal Dr. Serhat ÜNAL 1981 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nde mezun olmuş, 1981-1985 yılları arasında İç Hastalıkları, 1989-1990 yıllarında ise infeksiyon hastalıkları alanında uzmanlık eğitimi almıştır. Dr.Ünal, Amerika Birleşik Devletleri Harvard Tıp Fakültesi New England Deaconess Hastanesi İç Hastalıkları Departmanında da İnfeksiyon Hastalıkları (1990-1992) uzmanlık eğitimi almıştır. 1989 yılında doçent, 1995 yılında profesör kadrosuna atanmıştır.
Prof. Dr. Serhat ÜNAL 1991-2013 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi Öğretim Üyesi olarak çalışmış, 2001-2013 yılları arasında İç Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yapmıştır. 2013 yılında ise Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanlığına seçilmiş ve halen bu görevine devam etmektedir. Dr.ÜNAL, 2018 yılında yeni kurulan Hacettepe Üniversitesi Aşı Enstitüsü’nde Enstitü Müdürlüğü görevine atanmıştır. Prof.Dr.Serhat ÜNAL 2006-2011 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı olarak görev yapmıştır. Dr.Ünal, 2000 yılında kurulan Türk Hastane İnfeksiyonları Derneği’nin kurucu başkanıdır. Ayrıca 2010 yılında da Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği’nin de başkanlığına seçilmiştir. 2014 yılından bu yana International Society of Chemotherapy Derneği yönetim kurulu üyesidir.
Dr. Serhat ÜNAL Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği, International Society of Infectious Diseases (ISID), American Society for Microbiology (ASM), Infectios Diseases Society of America (IDSA), European Society of Clinical Microbiology and Infectious Diseases (ESCMID) dernekleri üyesidir. Başlıca ilgi alanları; Gram pozitif bakterilerde değişik antibiyotiklere direnç mekanizmaları, moleküler biyoloji tekniklerinin infeksiyon hastalıkları tanısında kullanımı ve HIV infeksiyonu, erişkin aşılama araştırmalarıdır. Prof. Dr. Serhat ÜNAL’ın 166 ulusal ve 210 uluslararası dergilerde yayınlanmış 376 bilimsel yazısı, 574 bildirisi ve yurtiçinde yayınlanmış değişik kitaplarda 73 kitap bölümü mevcuttur.
Değişik konularda yayınlanmış 42 kitap editörlüğü ve 3 adet patenti mevcuttur.
Prof. Dr. Songül Yalçın Prof. Dr. S. Songül YALÇIN, Hacettepe Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nden mezun oldu. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalında Pediatri ihtisasını 1996 yılında tamamladıktan sonra aynı üniversitede Çocuk Sağlığı Enstitüsünde Sosyal Pediatri doktorası yaptı. 1999 yılında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Doçenti, 2005 yılında profesörü oldu. Gelişimsel Pediatri Yan Dal unvanını 2012 yılında aldı. Çocuk sağlığı izlemi, bebek beslenmesi, emzirme danışmanlığı, çocukluk çağı aşılama uygulamaları, özel durumlarda aşılama, aşı kararsızlığının çözümlenmesi, büyümenin izlemi, gelişimin değerlendirilmesi, obesitenin önlenmesi çocuk çevre sağlığı konuları ile ilgilenmektedir. Halen Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Sosyal Pediatri Bilim Dalında çalışmaktadır. Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Sosyal Pediatri Anabilim Dalı Doktora ve Aşı Enstitüsü Aşı Çalışmaları Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programları Öğretim Üyesidir.
Helen Yang Ms. Guang Yang (Helen) served as our general manager of
Sinovac Biotech (Hong Kong) Ltd., Senior Director of Global strategic alliances and business development at Sinovac Biotech Co., Ltd., as well as head of investor relations and secretary to the Board of Directors of Sinovac Biotech Ltd.
She joined Sinovac since the year of 2003 and has had approximately 20 years experiences in vaccine industry. She has a strong leadership to create and establish the company’s global business unit and keep expanding footprint to over 40 countries in the past 10 years.Ms. Yang obtained her MBA with great distinction from Peking University & Vlerick Leuven Gent Management School, Belgium in 2011; master degree in science in International Securities Investment and Banking from ICMA, Reading University, UK in 2003.
Roland Zahn Roland Zahn is currently head of preclinical immunology for
viral vaccines at Janssen Vaccines and Prevention B.V.. Here he is responsible for all aspects of preclinical research for viral vaccines for new vaccines entering the clinical pipeline and supporting clinical development. He joined the company in 2009 as scientist and is now responsible for the immunological and efficacy evaluation of viral vaccine candidates in the appropriate animal models. He is an immunologist with a major research interest in the immunological response to viral infections and its prevention by vaccination. In 1999 he obtained his Biochemistry diploma from the University of Bielefeld, Germany and in 2005 his PhD from the University of Frankfurt, Germany. The doctoral thesis focused on the innate immune response to arenavirus infection. His postdoctoral training was in Frankfurt, Germany and at Harvard Medical School in Boston, USA in the immunology of viral infections. Here he studied the immune response to non-pathogenic simian immunodeficiency virus infection in comparison to pathogenic SIV infection. He published his research papers in international peer-reviewed science journals, reviews, and book chapters.
KONUŞMA ÖZETLERİ
Helen Yang
Dünya’da COVID-19 Aşısı Çalışmaları
COVID-19 Vaccine Studies Across The World Sinovac has business coorporate about Hepatitis-A vaccine
corporate with Turkey since 2013; in 2020 we have start the COVID-19 vaccine clinical trial phase Ⅲ in Turkey. The advanced progress we achieved on CoronaVac is the result of our insist on vaccine research development as a scholar, and our social responsibility taking, which include the development on SARS vaccine. The process of develop CoronaVac which include the data collection from Sinovac’s past research experience, vaccine development history, main result of CoronaVac, advantage of inactivated vaccine, progress on clinical trial, and research program in Turkey.
Sinovac’s rapidly growth on production ability, and brand reputation all come from the original social responsibility:
supply vaccines to eliminate human disease.
Dr. Kenneth Lundstrom Aşı Biliminin Geleceği
Future of Vaccinology
The current COVID-19 pandemic caused by the Severe Acute Respiratory Syndrome-Coronavirus 2 (SARS-CoV-2) has already infected >50 million people leading to >1 million deaths globally. The social and economic consequences have been devastating. Unprecedented efforts have been made to develop vaccines against COVID- 19, which would allow life to return to normal as we knew it before the outbreak. Numerous efforts are in progress to accelerate vaccine development, showing remarkable co- operation between academic institutions, pharmaceutical and biotech enterprises and governmental organizations to achieve the goal as quickly as possible. Different approaches including killed and live-attenuated virus, protein subunit and peptide vaccines, and viral vector-, DNA- and RNA-based vaccines have been developed in parallel. Today (November 9, 2020), at least 155 vaccine candidates have reached preclinical evaluation and 47 vaccine candidates have been or are currently subjected to clinical trials. As the field moves so fast, the oral presentation will provide an up-to-date version of the current status.
Therefore, it is meaningful here to just conclude that robust immune responses and protection against SARS- CoV-2 have been confirmed in mice, hamsters and nonhuman primates for vaccine candidates based on inactivated virus, non-replicating adenovirus vectors, and DNA- and RNA-based vaccines. Moreover, promising results have been obtained for vaccine candidates based on inactivated virus, adenovirus vectors and mRNA in phase I/II clinical studies and several vaccine candidates are currently in phase III trials.
Dr. Salah Al-Awaidy MENA Bölgesinde İnfluenza Aşılama Uygulamalarını
Geliştirme Çalışmaları
Efforts to Improve Influenza Vaccination Practices in the MENA Region
Influenza virus is an ever-changing virus circulating among humans and animals. The wide range of hosts and frequent genetic changes has created a significant knowledge gap around prevention and reduction of the burden of seasonal, zoonotic and pandemic influenza by health authorities. In response, the World Health Organization (WHO) has adopted several Resolutions and has launched multiple initiatives urging its Member States to strengthen their influenza programs and prepare for a possible influenza pandemic.
The Middle East, Eurasia And Africa Influenza Stakeholders Network, hereafter referred to as ‘ME’NA-ISN’ or ‘the Association’. MENA ISN was founded in 25 November 2019 to empowering countries to protect their people against influenza threats, partnering with countries for strengthening their national pandemic influenza preparedness and response capacities, improving health of the people. The Association was born from an idea of scientist and leading regional expert on influenza. As a result ME’NA-ISN’ was established, an association of experts representative of a multidisciplinary approach operating across different countries.
The ME’NA ISN vision is that countries of the region have a realistic and implementable influenza programme and pandemic influenza preparedness and response plan with informed incorporation of seasonal influenza immunization in the national immunization programs as a foundation for minimizing the health, economic and social impacts of a possible pandemic influenza. This undoubtedly plays a pivotal role in mitigating health, economic and social impacts of a possible pandemic influenza.
The MENA ISN mission is also to empower countries to protect their people against influenza threats. Furthermore, it envisages partnership with and within countries through global and regional initiatives for strengthening the national pandemic influenza preparedness and response capacities.
This is achieved further through the synergy of public- private partnerships that is aligned with the national policies, strategies, and plans.
Öğr. Gör. Dr. Melda Çelik Çocukluk Çağı Aşılamasının Temel Prensipleri ve
Günümüzde Aşı Takvimi
Basic Principles of Childhood Vaccination and Current Vaccine Calendar
Aşılama kişileri enfeksiyon hastalığının görülme riskinin en yüksek olduğu yaş döneminden önce aşılayarak hastalığa karşı yüksek koruma sağlayan, maliyet-yararlılık oranı en düşük olan koruyucu sağlık hizmetidir. Çocuklarda aşılamanın amacı yakalanıldığında yan etki, sakatlık ve ölüm olasılığı yüksek olan enfeksiyonlara karşı korumak, sağlanan yüksek aşılama hızları ile aşılanmamış kişilerde o hastalığa karşı bağışıklık sağlamak (toplum bağışıklığı), patojenin geçişini azaltarak toplumda hastalığın azalmasını veya kaybolmasını sağlamak, salgınları önlemek ve hastalığın yeryüzünde ortadan kalkmasını sağlamaktır.
Aşılamada Pratik Bilgiler
Çocuklarda 12 aya kadar alt ekstremite uyluk ön yan bölgesi aşı uygulamasında tercih edilir. Birden fazla aşı aynı anda ayrı enjektörler ile, tercihen farklı ekstremitelerden yapılabilir. Aynı ekstremiteden farklı aşı uygulanırsa 2 aşının uygulanma bölgesi arasında en az 2 cm mesafe olmalıdır.
Aşı ile birlikte Immunoglobulin yapılması gereken durumlarda (örn. Tetanoz, kuduz, Hep B profilaksisi) mutlaka aşı ile farklı anatomik bölgeden yapılmalıdır. Kural olarak parenteral uygulanan iki canlı virüs aşısı aynı anda uygulanabilir. Aynı anda uygulanmayacaksa aralarında en az 4 hafta süre olmalıdır (KKK, Su çiçeği). Canlı-inaktif veya inaktif-inaktif aşılar arasında bırakılması gereken herhangi bir süre yoktur. Canlı aşılardan OPA (Oral polio aşısı) ile diğer canlı aşılar arasında süre bırakılması gerekmez. Aynı aşının 2 dozu arası geçen süre aşıldığında aşılamaya kalınan yerden devam edilmelidir. İmmunoglobulin, kan veya kan ürünü verilmiş olan kişiye en az 3 ay canlı aşı uygulanamaz, inaktive aşılar yapılabilir. Yüksek dozda Kortikosteroid (>2 mg/kg/gün veya >20 mg/gün dozunda ) kullananlarda canlı aşılar kontrendikedir. Düşük dozda Kortikosteroid (<2mg/kg/gün veya < 20 mg/kg/gün), inhaler, topikal steroidler, kısa süreli (<14 gün) kürler, gün aşırı doz şemaları kullanılıyorsa tüm aşılar uygulanabilir. Gebelik durumu ya
da şüphesi durumunda canlı aşılar uygulanmamalıdır.
Aşılamadan en az 4 hafta sonrasına dek gebelik ertelenmelidir. Doğumsal (HIV/AIDS) veya kazanılmış immün yetmezlikte (radyoterapi, kemoterapi, yüksek doz steroid tedavisi) tüm canlı aşılar kontrendikedir. Bir çocuğa veya yetişkinin orta/ağır ateşli/ateşsiz hastalığı varsa, hastaneye yatacak kadar ağır hasta ise aşı ertelenmeli, onun dışındaki hafif hastalık hallerinde aşı yapılmasında sakınca yoktur.
Aşı Buzdolabı ve Soğuk Zincir
Aşı uygulanan birimlerde hem aşılar hem de sulandırıcıları aşılar için ayrılmış bir buzdolabında tutulmalıdır. Aşı buzdolabında en az bir adet güvenilir termometre olmalıdır ve aşı, antiserum, buz aküsü ve su bidonlarından başka hiçbir malzeme (ilaç, yiyecek, içecek, enjektör, vb) konulmamalıdır. Aşı buzdolabının ısısı +2 ila +8 oC arasında korunmalıdır. Özellikle +4 oC’de kalması sağlanmalıdır. Aşılar yalnızca buzdolabı raflarında tutulmalıdır. Kapak bölümündeki raflara aşı konulmamalıdır. Aşıların hemen hepsi ısıya duyarlıdır, etkisiz hale gelebilirler.
Bu nedenle tüm aşıların hem saklanması hem de taşınması sırasında soğuk zincir kurallarına uyulmalıdır. Sağlık Bakanlığı Aşı Takip Sistemi ile kesintisiz takip edilmektedir.
Hepatit B Aşısı
İnaktif, Rekombinant DNA aşısıdır. Aşı üst kol bölgesi deltoid kasa veya uyluk ön-yan bölgesine kas içine uygulanır. Perinatal geçişin (Kr Hep B, HCC) önlenmesi için ilk doz Hepatit B aşısı doğum ağırlığı 2000 gr. ın üzerindeki bebeklere, doğumdan sonra en geç 72 saat içinde (tercihen 24 saat ) uygulanmalıdır. Diğer dozlar 1. ve 6. aylarda uygulanır (0-1-6). HBsAg pozitif (Hep B taşıyıcısı) anne bebeklerine doğumu takiben ilk 12 saat içinde Hepatit B aşısı ve hepatit B immunoglobulini (HBIg)en fazla 7 gün içinde yapılmalıdır. 2000 gr’ın altındaki bebeklere, anne HBsAg pozitif ise ilk 12 saat içinde 1.doz aşı yapılır. 1 ay sonra 2.doz uygulanır. İlk doz uygulanmamış gibi kabul edilerek ilk dozdan 1 ay sonra 3 doz aşı yapılır, 0,1, 2, 6. ay şeması ile toplam 4 doz Hep B aşısı uygulanır. Aşı serisi tamamlandıktan 1-3 ay sonra (9-18. aylarda)Anti Hbs bakılır, en az 10 mIU/ml olmalıdır.3. doz en erken ilk dozdan 4 ay sonra uygulanabilir. Anne HBsAg negatif ise <2000 gr bebeklerin ilk doz Hep B aşısı 2000 gr a ulaştığında veya 1.ayın sonunda yapılır.
BCG (Bacille Calmette-Guerin) Aşısı
Tüberküloz (Verem) aşısı canlı zayıflatılmış aşıdır.
Mycobacterium bovis suşundan elde edilir. Miliyer TB ve TB menenjiti gibi durumların ortaya çıkışını azaltır. Ülkemizde
2. ayda tek doz olarak uygulanır (2006). Aşı sol üst kol bölgesine deri içine (intradermal) yapılır (<1 yaş 0.05 ml, >1 yaş 0.1 ml) . Aşıdan 3-6 hafta sonra aşı yerinde küçük bir kabarıklık belirir. Aşı yerinden iltihaplı bir materyal boşalarak yerinde yüzeyel bir ülser bırakır. Lezyon genellikle 2 ay içinde iyileşerek iz bırakır. 6 yaştan (71 aylıktan) büyük çocuklara yapılmaz. 3 aylıktan büyük aşısız çocuklara PPD testi yapıldıktan sonra, sonuç negatifse BCG uygulanır.
Difteri-Tetanoz-Boğmaca-Hib-İnaktif Polio Aşıları
DaBT-IPA-Hib Aşısı inaktiftir, “Beşli karma aşı” olarak bilinir.
Difteri (D) ve Tetanoz (T) toksoidleri (çocuk dozu difteri), asellüler Boğmaca (a B, çocuk dozu Pertussis toksini, Filamantöz hemaglutinin içerir), Haemophilus Influenzae Tip b (Hib) konjuge, ve İnaktif polio (IPA) tip 1, 2,3 antijenlerini içerir. 2., 4., 6. ve 18. aylarda uygulanır. 4. doz en erken 3.
dozdan 6 ay sonra (12.ayda) uygulanabilir. İlk 3 temel doz aşı arasında en az 4 hafta süre bırakılabilir (acil aşılama) Gecikmiş aşılamada >12 aylık çocuğa 3 temel doz aşı uygulanır: en az 4 hafta arayla 2 doz, ikinciden en az 6 ay sonra 3. doz beşli karma uygulanır. (0, 1 veya 2, 8. ay şemasıyla) 4 yaşta (48.ay) Hib içermeyen Dörtlü karma aşı DaBT-IPA, 8. sınıfta Td yapılmaktadır.
Td Aşısı
7 yaşından büyüklere çocuk dozu boğmaca (B) ve difteri (D)toksoidi içeren aşı önerilmez. İlköğretim 8. sınıfta(12 yaş) Td yapılır ve 10 yılda bir tekrarlanır. Neonatal tetanozun önlenmesi için daha önce aşılanmamış annelere gebelik süresince 2. trimesterden(24.hft) sonra 2 doz aşı en az 4 hafta ara ile ( 2. doz, doğumdan en az 2 hafta önce tamamlanmalı) Td önerilir.
Oral Polio Aşısı (OPA)
Canlı zayıflatılmış, Poliovirus tip 1 ve 3 içerir. OPA ile intestinal mukozal bağışıklık (sIgA) da elde edilir, dışkıyla 30 güne kadar atılır. İlk dozdan sonra aşıya bağlı paralitik poliomyelit gelişme riski vardır (750.000 dozda 1, ikinci dozdan sonra 1,5- 2 milyon dozda 1). 6. ve 18. aylarda 2’şer damla oral yolla uygulanır. OPA dan sonra beslenme sınırlandırılmamalıdır. OPA verildikten sonra bebek yarım saat içinde kusarsa, aşı dozu tekrarlanır. OPA İlk dozunun DaBT-IPA-Hib’in 2. dozundan sonra verilmesi ile aşıya bağlı polio riski azalır. İki doz arasında en az 4 hafta, tercihen en az 8 hafta olmalıdır. OPA ile aşılananlar ile temas edenler de bağışıklık geliştirirler.Böylece vahşi sokak virüsünün toplumda dolaşımı engellenmiş olur. Toplum bağışıklığı sağlanmış olur. İmmün yetmezliği olan bireyle teması olanlarda OPA kontrendikedir. Aşı şemasında 6. ve 18.
aylarda uygulanır.
Konjuge Pnömokok Aşıları (KPA):
Kapsül polisakkariti CRM197 taşıyıcı difteri proteinine konjuge edilmiş inaktif aşıdır. KPA-7 7 serotip içerir. İlk kez Kasım 2008’de aşı takvimine alınmıştır. KPA-13 13 serotip içerir. Nisan 2011’den beri rutin uygulanmaktadır. 2.,4. ve 12. Aylarda uygulanır. 12.aydan sonra en az 2 ay arayla 2 doz, 24. aydan sonra 1 doz KPA yeterlidir. 5 yaşından küçük tüm çocuklara, 5 yaştan sonra ise sadece risk gruplarına uygulanması önerilir.
KKK Aşısı ( Kızamık, kızamıkçık, kabakulak)
Canlı zayıflatılmış aşıdır, subkutan (deri altına) uygulanır.
12.ve 48 . aylarda (4 yaş) uygulanır. 9-11 ay döneminde ek doz uygulanan KKK, 12. ayda tekrar edilmelidir. İki doz KKK en az 4 hafta arayla uygulanabilir. Yumurta allerjisi (anafilaksi öyküsü) durumunda KKK aşısı dikkatli gözlem altında uygulanabilir, kontrendikasyon değildir. Aktif Tüberküloz hastalığında KKK uygulanmamalıdır. KKK aşısı tüberkülin deri testini (PPD) baskılayabilir. PPD, KKK aşısı ile aynı gün veya KKK aşısından en az 4-6 hafta sonra yapılabilir. Kızamık aşısı sonrası, lenfopeni oluşma olasılığı nedeniyle, hücresel bağışıklık yetersiz olabileceğinden BCG aşısı uygulaması için 4 haftalık bir süre geçmesi gerekir.
Su çiçeği Aşısı
Canlı zayıflatılmış aşıdır, subkutan uygulanır.12. ayda tek doz uygulanmaktadır. 12 ay -12 yaş arasındaki çocuklarda suçiçeği hikayesi yoksa tek doz, 13 yaş ve üzerinde ise serolojik test sonrası en az dört hafta ara ile 2 doz önerilir.
Suçiçeği aşılamasından sonra 4-6 hafta süreyle salisilat kullanılmamalıdır. Su çiçeği aşısı ülkemiz aşı şemasına göre 12. Ayda uygulanmaktadır.
Hepatit A Aşısı
İnaktif aşıdır. 18. ve 24. aylarda uygulanmaktadır. 6 yaş altına antikor testi yapmadan aşı yapılabilir. ≥6 yaşta ise Anti HAV IgG bakılır, negatifse yapılır. Hepatit A Aşısı ülkemiz aşı şemasına göre 18. ay ve 24.aylarda uygulanır.
Aşıya Bağlı Reaksiyona Yaklaşım
Aşıya bağlı lokal reaksiyon (hassasiyet, kızarıklık, şişlik) sıklıkla aşıdan sonra 24 saat içinde gelişir ve 24-48 saat içinde gerilemeye başlar. Enjeksiyon bölgesine soğuk pansuman önerilebilir. Enfeksiyon sonucu gelişen reaksiyonlarda ise tablo giderek ağırlaşır. Bu nedenle aşı reaksiyonunda izlem çok önemlidir. Aşılara bağlı gelişen ciddi ve yaygın reaksiyonlar Sağlık Bakanlığı’na bağlı “Aşı Sonrası İstenmeyen Etki Bildirim Sistemi”’ne mutlaka bildirilmelidir.
Prof. Dr. Mine Durusu Tanrıöver Koruyucu Hekimlik Bakışı ile Erişkin Aşılaması
Adult Vaccination from Preventive Medicine Point of View Son yüzyıldır yaşadığımız infeksiyon ve kronik hastalık epidemileri, hastalarımıza yataklı sağlık kurumlarında sağlık dağıtmakta yetersiz kaldığımızı ortaya koymuştur.
Toplumun sağlıklı yaşam standartlarına ve sağlık sisteminin de sürdürülebilir bir yapıya ulaşması için hastalıkların ve komplikasyonlarının daha ortaya çıkmadan önlenmesi ancak ve ancak çok sağlam bir koruyucu hekimlik alt yapısı ile mümkün olabilir. ‘Önlemek tedaviden iyidir’ sözü hiç bir zaman geçerliliğini kaybetmeyecek bir söyleyiştir. Koruyucu girişimler bir hastalığın tamamen ortaya çıkmasını engelleyebildiği gibi, hastalık ilişkili komplikasyonların da engellenmesini sağlayabilir. Önleyicilik basamakları ilk (temel), birincil, ikincil ve üçüncül koruma olarak sıralanabilir.
- İlk (temel) koruma: gelecekteki zararları en aza indirmek için yapılan faaliyetlerdir ve hastalık riskini arttırdığı bilinen etkenleri önlemeyi hedefler. Kişisel risk faktörlerinden çok, toplum düzeyindeki geniş sağlık belirleyicilerini hedef alır.
- Birincil koruma: Davranışları değiştirerek kişisel risk faktörlerini veya riskli maruziyetleri en aza indirmeyi, ya da maruziyet karşısında direnci arttırarak hastalığın gelişmesini engellemeyi amaçlar.
- İkincil koruma: Hastalığın ilerlemeden saptanması için preklinik patolojik değişiklikleri saptamayı amaçlar. Kanser ve kronik hastalık tarama programları bu amaçla yapılandırılmıştır.
- Üçüncül koruma: Hastalık ortaya çıktıktan sonra, hastalığın etkilerini yavaşlatmayı, hastanın işlevselliğini, yaşam süresini ve kalitesini korumayı hedefler.
Aşılama ve bağışıklama uygulamaları hemen hemen her koruma basamağında yeri olan, ölümü ve işlev kaybını azaltarak toplumun sağlığını iyileştirmeyi, kişisel ve toplumsal bağışıklık ile diğer kırılgan bireylerin korunmasını ve de dolaylı olarak refahını arttırmayı amaçlayan uygulamalardır. Aşıların infeksiyon hastalıklarını azaltmadaki başarısını ancak temel bir insan hakkı olarak kabul edilen temiz su geçmiştir.
Aşılar kişinin ve toplumun sağlığını geliştirmekte kullanılan en etkin araçlardır ve güçlü bir halk sağlığı programının temel taşlarıdır. Aşılarla elde edilen bireysel ve toplumsal faydalar Dünya Sağlık Örgütü’nün ilgili raporunda aşağıda şekilde sıralanmıştır1:
1. Hastalığın kontrol altına alınmasının faydaları
Eradikasyon ve eliminasyon
Mortalite, morbidite ve komplikasyonların kontrol altına alınması
Hastalık ciddiyetinin azaltılması
İnfeksiyonun (ve hastalığın) önlenmesi
Toplumsal bağışıklık veya kaynağın kurutulması yoluyla aşısız topluluğun korunması
İlişkili hastalıkların ve kanserin önlenmesi 2. Toplumsal kazanımlar ve diğer faydalar
Tasarruf
Antibiyotik direncinin gelişmesinin önlenmesi
Yaşam beklentisinin uzatılması
Güvenli seyahat ve hareketlilik
Birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi
Kadınların güçlendirilmesi
Biyoterorizme karşı koruma
Ekonomik büyümenin geliştirilmesi
Eşitliğin arttırılması
Barış tesis edilmesi
Aşı ile önlenebilir bulaşıcı hastalıklar erişkinlerde de ciddi bir toplum sağlığı sorunu ve sağlıklı yaş almanın önünde önemli bir engel oluşturmaktadır. Yaşlanmanın bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri özellikle de diyabet, kronik akciğer ve kardiyovasküler hastalıkları gibi kronik hastalıklarla bir araya gelince aşı ile önlenebilir bulaşıcı hastalıklar erişkinler için hem birey hem de toplum temelinde ciddi bir hastalık yükü oluşturmaktadır. Tetanoz, difteri ve boğmaca gibi hastalıklar için çocukluk çağı aşılaması ile oluşan koruyucu antikorlar, yaşla beraber azalmakta ve erişkinleri de bu hastalıklara açık hale getirmektedir. Öte yandan, aşı tereddütünün artmasıyla beraber aşılama oranlarındaki ve dolayısıyla toplumsal bağışıklıktaki azalma sonucu kızamık gibi yeniden önem kazanan bulaşıcı hastalıklar erişkinlerin de salgınlardan etkilenmesine yol açabilmektedir. Grip, tüm dünyada her yıl milyonlarca insanı hasta etmekte ve bir çok erişkinin grip ya da ilişkili komplikasyonlardan kaybedilmesine neden olmaktadır. Aynı şekilde pnömokoka bağlı sepsis ve zatürre gibi komplikasyonlar özellikle altta yatan kronik hastalığı olan yaşlı hastalarda ciddi hastalık, işlev kaybı ve ölümle sonuçlanabilmektedir.
Anlaşılacağı üzere erişkinlerin de aşılara ihtiyacı vardır ve bu nedenle sağlıklı yaşlanan bir toplum oluşturmak, genç ölümleri engellemek ve toplumun refahını arttırmak için ‘yaşam boyu aşı kavramı’ halk sağlığı programının temel taşlarından biri olmalıdır.
Aşılar sadece bireylerde infeksiyon hastalıklarının ve infeksiyonlarla ilişkili komplikasyonların önlenmesi açısından değil, toplumsal bir bağışıklık oluşturarak (‘herd immunity’) aşısız bireylerin
korunması için de önem arz etmektedir. Yaşlı, kronik hastalığı olan kırılgan yaşlılarda influenza ve pnömokokal infeksiyonlar hem infeksiyona bağlı komplikasyonlara hem de altta yatan kronik hastalıkla ilişkili akut komplikasyonlara yol açmaktadır. İnfluenza ve pnömokok aşılarının 65 yaş ve üstü kişilerde influenza ve pnömoniye bağlı yatışlarda ve gerek pnömoniye bağlı gerekse tüm nedenlerden gerçekleşen ölüm oranlarında %30-35 dolaylarında bir azalma sağlayabildiği gösterilmiştir.2 İnfluenza aşılaması ile yaşlılardaki kardiyak ve serebrovasküler nedenli hastaneye yatış riskinin %20 ve ölüm riskinin de %50 dolaylarında azaltılabileceği ortaya konmuştur.3 Aşıların infeksiyon hastalıklarının önlenmesindeki doğrudan etkileri yanında, hepatit B ve insan papilloma virüs (HPV) aşılarının bu infeksiyonlarla ilişkili kanserlerin önlenmesinde de oldukça etkin oldukları gösterilmiştir. Hepatit B aşılaması yapılan doğum kohortunda hepatoselüler kanser insidansında aşılanmamış kişilere göre anlamlı düşüş olduğu görülmüştür.4
Human papilloma virusün 16 ve 18 suşlarının tüm servikal kanserlerin %70’inden sorumlu olduğu bilinmektedir. 6, 11, 16 ve 18 suşlarını içeren dörtlü HPV aşısının 2006 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde kullanıma girmesi ile aşının erken etkilerini görmek için prekanseröz lezyonlar - Servikal intraepitelyal neoplazi derece 2 (CIN 2)- aktif toplumsal sürveyans ile izlenmiştir. Aşılama oranı %40-60 arasında olduğu tahmin edilen bu kohorttaki aşılı ya da aşısız tüm kadınlarda HPV 16 ve 18 pozitif CIN 2 lezyonların tüm CIN 2 pozitif vakalardaki oranı %55.2’den %33.3’e gerilemiştir.
Aşılı kadınlarda bu oran %55.2’den %33.3’e gerilerken, aşısızlar da ise %51’den %47.3’e bir düşüş söz konusu olmuştur. Bu bulgular HPV aşısının servikal kanseri önlemede hem doğrudan etkileri hem de aşılanan kişiler tarafından oluşturulmuş toplumsal bağışıklığın dolaylı etkileri olduğunu düşündürmektedir.5 Aşıların kişiyi ve o hastalığa yatkınlığı olan başka erişkinleri koruma yanında, henüz kendi bağışıklığını yeterli olarak geliştirememiş bebekleri de koruma etkisi vardır.
Bu etkiye en güzel örnek gebelerin difteri-tetanoz- aselüler boğmaca aşısı ile aşılanması ile yenidoğan bebeğin boğmacaya karşı korunmasıdır. Maalesef boğmaca süt çocuklarında aşı ile önlenebilir bir hastalığın yol açtığı en sık hastaneye yatış nedenidir. 2012 yılında Birleşik Krallık’ta boğmaca insidansında ve 3 ay altı bebeklerdeki boğmaca ilişkin ölümlerde belirgin bir artış olunca ulusal salgın durumu ilan edilmiş ve difteri-tetanoz-
aselüler boğmaca aşısı gebelik aşılama programına alınmıştır. Primer aşılama serisi ile kendi bağışıklığı gelişene kadar geçen sürede plasentadan geçen antikorlarla bebekler korunmaya başlandıkça, boğmaca insidansı ve boğmaca ilişkili bebek ölümleri belirgin şekilde azalmıştır.6
Aşılama kılavuzları güncel aşılama şemasına ulaşmak ve her erişkin bireyi, yaşı ve eşlik eden risk faktörleri özelinde aşı endikasyonları ve kontrendikasyonları açısından değerlendirmek için bir araçtır. Her hekim ziyareti koruyucu hekimlik ve erişkin aşılaması uygulamalarının gözden geçirilmesi için bir fırsat olarak görülmelidir. İçinde bulunduğumuz COVID-9 pandemisi de bir kez daha göstermiştir ki, aşılar bilimin en büyük başarılarındandır ve insanlığın refahı ve sağlığı için en büyük silahlarımızdandır.
