• Sonuç bulunamadı

Çanakkale’ de kazanõlan özgüven, Türk’ e Kurtuluú Savaúõ’na kalkõúma cesaretini verir

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çanakkale’ de kazanõlan özgüven, Türk’ e Kurtuluú Savaúõ’na kalkõúma cesaretini verir"

Copied!
20
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çanakkale Araútõrmalarõ Türk Yõllõ÷õ (95 nci Yõl Özel Sayõsõ s.13-32) ÇANAKKALE MUHAREBELERø’NøN VE KOMUTA KADROSUNUN TÜRK KURTULUù SAVAùINA ETKøLERø

øsmet GÖRGÜLÜ

Yrd. Doç. Dr , Baúkent Üniversitesi

ÖZET

Çanakkale Muharebeleri ve sonunda kazanõlan zafer, Balkan Savaúõ felaketi ile baúlayan uyanõúõ, diriliúe dönüútürür. Türk olarak tekrar özgüvene kavuúulur. Çanakkale’ de kazanõlan özgüven, Türk’ e Kurtuluú Savaúõ’na kalkõúma cesaretini verir. Kurtuluú Savaúõ bir cürettir.

Bu cüret ise Çanakkale’de kazanõlan özgüvenden do÷muútur.

Çanakkale Muharebeleri ; ümmetçili÷i iflas ettirir, Panislamizm fikrini söndürür. Yerine Türk milliyetçili÷i fikrini alevlendirir. Uygulanabilir ve gerçek olanõn Türk milliyetçili÷i oldu÷unu kanõtlar.

Çanakkale öncesi dönemde yaúanõlanlar ve büyük toprak kayõplarõ, resmin bütününü görenlerde, milletin tekrar Ergenekon durumuna düútü÷ü kanõsõnõ do÷urur ve kurtulmak için bir milli kahraman beklentisi içine girerler. Çanakkale Muharebeleri beklenen milli kahramanõ ortaya çõkarõr. Anafartalar Kahramanõ Mustafa Kemal.

Mustafa Kemal, Çanakkale’de kazandõ÷õ ün ve prestij ile Milli Mücadeleye atõlõnca, istifa etmesine, hakkõnda tutuklama emri verilmesine, sonrasõnda idam fermanõ çõkartõlmasõna ra÷men, halk ve ordu O’nu bir lider olarak kabul eder, peúinden gider.

Bu ortam ise Türk’ün kurtuluúunu sa÷lar ve tarih sahnesinden silinmesini önler. Bunu sa÷layan da Çanakkale Muharebeleridir.

Türk ulusu milli varlõ÷õnõn kurtarõlmasõnõ Mustafa Kemal’e, Mustafa Kemal’i kazanmasõnõ da Çanakkale Muharebelerine borçludur.

Anahtar Kelimeler: Mustafa Kemal, Çanakkale Muharebeleri, Kurtuluú Savaúõ

(2)

SUMMARY

The Battles at Dardanelles (The Gallipoli Campaign) and the ensuing victory transformed the awakening which started with the disaster of Balkan Wars into a revival. People as Turks regained their self-confidence. The confidence that was gained at Dardanelles encouraged Turks to rise and start the War of Independence. The War of Independence was an audacious act. This audacity, however, arose from the self- confidence gained from the Dardanelles.

The Battles at Dardanelles also declared a muslim oriented society void. They extinguished the idea of Pan-Islamism. They rekindled the idea of Turkish nationalism and proved that what was real and applicable was Turkish nationalism.

The events that had happened before the Battles at Dardanelles and the vast losses of territory created the opinion, among those who were able to see the bigger picture, that the nation reverted to the circumstances of Ergenekon (Birth of Nation) and as a result they began to expect a national hero to be saved. The Battles at Dardanelles created the national hero who was expected. He was Mustafa Kemal, the hero of the Battles at Anafartalar.

Even though Mustafa Kemal resigned from his military post, and orders were put out for his arrest and later with an imperial edict he was sentenced to death, when Mustafa Kemal began the National Struggle, Turkish nation and Armed Forces accepted him as the national leader and followed him because of the fame and prestige he gained at the Dardanelles,. This atmosphere enabled the emancipation of the Turks and prevented their disappearance from the scene of history. What made this possible was the War at Dardanelles.

Turkish nation owes the recovery of its national existence to Mustafa Kemal and having him to the Battles at Dardanelles

Key Words: Mustafa Kemal, The Battles at Dardanelles (The Gallipoli Campaign), War of Independence

Giriú

Birinci Dünya Savaúõ’nda Türk ordusunun çarpõútõ÷õ 11 cepheden biri olan Çanakkale Cephesi, süre itibariyle en kõsasõ olmasõna ra÷men Türk’e etkileri, kazandõrdõklarõ itibariyle en önemlisidir.

19 ùubat 1915’te Bo÷az giriúinin bombalanmaya baúlamasõyla cephe açõlmõú, 09 Ocak 1916’te son düúman birli÷inin bölgeden tahliyesiyle sona ermiú ve 11 ay sürmüútür.

Onbir aylõk süre içersinde her iki taraf yaklaúõk 500’er bin asker kullanmõútõr. Türk ordusu kara harekatõnõn baúladõ÷õ 25 Nisan 1915’te 6 tümenle, 90 bin askerle muharebelere girmiú olmasõna ra÷men

(3)

muharebeler sõrasõnda 6 tümeni 19 tümene, 90 bin askeri yaklaúõk 500 bine çõkarmak durumunda kalmõútõr.

Çanakkale’yi 500 bin civarõnda asker fiilen yaúamõú, 500 bin aile de Çanakkale’de yaúananlardan, ruhundan, sosyolojik sonuçlarõndan do÷rudan etkilenmiútir.

Muharebelerin baúlangõcõnda 1 ordu, 2 Kolordu, 6 Tümen olan Türk ordusu, muharebelerin devamõnda 2 Ordu, 16 kolordu (Gruplar dahil), 19 Tümen olmuútur. Bu süreçte, 2 Orduya 2 Ordu Komutanõ, 16 Kolorduya 23 kolordu komutanõ, 19 Tümene 39 Tümen Komutanõ, 79 Alaya 135 Alay Komutanõ komuta etmiútir. Dolayõsõyla alay ve daha üst seviyede 199 komutan, daha alt kademelerdeki binlerce subay (Eylül 1915’te subay mevcudu 5287 + 1633 subay zayiatõ = 6920 subay1) Çanakkale Zaferi’nin do÷urdu÷u özgüvenden, kaynaúmadan etkilenmiú ve vatanõ için vatanõndan baúka her úeyini feda edebilme duygularõ pekiúmiútir.

SAVAù / MUHAREBE PSøKOLOJøSø

Savaú, milli bir amaç için yapõlõr. Savaúa katõlanlar bu amacõ gaye birli÷i haline getirirler. Oluúan gaye birli÷i, büyük bir kitleyi, tek bir bedene dönüútürür. Bu noktada tek birey kendini büyük bedenin bir uzvu olarak görür, kendini siler, her úey büyük beden içindir, büyük bedenin gerçekleútirme mücadelesi verdi÷i amaç içindir. Bunun için kendini feda bir görevdir. Bu algõlama ise bireyleri yoldaú yapar, kaynaúma, dayanõúma sa÷lar. Bireyleri, “kendini kurtar”dan kurtarõr, bencillikten

“bizcilli÷e” benistanda yaúamaktan bizistanda yaúamaya taúõr.

Aynõ savaúta yer almak, aynõ cephede omuz omuza savaúmak, her seviyedeki asker için, mezara kadar devam eden bir dostluk, ba÷lõlõk yaratõr. Bu ba÷ sonraki yõllarda birisinin Milli Mücadele gibi bir mücadele içine girmesi, di÷erinin de onu yalnõz bõrakmamasõnõ, yanõnda yer almasõnõ do÷urur, do÷urmuútur.

Muharebe, dövüúme ve konuúma sanatõdõr. Konuúma; etkili emir vermeyi; do÷ru, yaúanõlan ve yaúanõlacak durumu aktaran rapor sunmayõ ve ruh ve dima÷lara hitap eden hitabeti içerir. Dövüúme ise ölmeden öldürmek, ölmelerini önleyerek öldürmelerini sa÷lamaktõr.

Muharebede, dövüúme ve konuúma sanatõnõ ustalõkla uygulayana, dövüúenler güven ve saygõ duyarlar, gönülden, ölümüne ba÷lanõrlar.

1 Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi V.nci cilt 3.ncü kitap Çanakkale Cephesi Harekatõ, Gnkur. Basõmevi, Ankara-1980, Çizelge 3 ve 4.

(4)

Ba÷landõklarõ kiúi/kiúiler, ileride Milli Mücadele gibi bir mücadeleye atõldõ÷õnda, bir bakõma muhakemesiz peúine takõlõrlar, takõlmõúlardõr. “O kiúi bu iúi yapõyorsa, do÷rusunu yapõyordur” derler, demiúlerdir.

ZAFERøN SOSYOLOJøK SONUÇLARI VE KURTULUù SAVAùINA ETKøLERø

Çanakkale Zaferi’nden bir yõl önce Türk ordusu, tarihinin en büyük hezimetini yaúar, savaúamaz, ordu da÷õlõr ve elden çõkar. Balkan savaúõ yerine daha çok “Balkan Faciasõ” denilen bu ma÷lubiyet sonucunda bir ay içersinde, bugünkü topraklarõmõzõn 1/5’inden daha fazla toprak; 167 bin Km2, 33 vilayet, 158 ilçe, 6,5 milyon nüfus; bir baúka ifadeyle Meriç Nehri’ne kadar Avrupa’daki topraklarõn tamamõ ve Ege adalarõ kaybedilir. Bu facia, devlet kademelerinde, orduda ve halkta úok etkisi yapar. Her yönüyle, bir bütün olarak dibe vurulmuútur. Dibe vurma, genelde uyanõú sa÷lar, devlet edenleri, orduyu ve halkõ kendine getirir.

Bu hale neden ve nasõl gelindi÷ini sorgulatõr; kurtulmak için çareler üretme yoluna sokar. Bizde de aynen böyle olmuútur. Uyanõú baúlamõútõr.

Balkan Faciasõnõ kim yaúamõú, kim yaúatmõútõr? Ordu ! O halde orduyu islah edelim, orduyu savaúabilir duruma getirelim yolu tutulur. Ancak ikiyüz yõldõr yaúadõ÷õmõz ma÷lubiyetlerin, üçyüz yõldõr sömürülmemizin sonucu, özgüven tamamen yitirilmiútir. Bunu biz kendimiz yapamayõz denilir ve Almanya’dan Islah Heyeti getirilir. Ortak çalõúma ile orduda yeni teúkilatlanma yapõlõr, savaúa dönük e÷itim sistemi kurulur, iúe yaramaz görülen subay ve generaller tasfiye edilir, komuta kadrosu gençleútirilir. Bir yõl gibi kõsa süre içersinde ordu toparlanõr ve hemen arkasõndan Dünya Savaúõna girilir. Bu süreçte, en büyük komutanõndan erine, herkesin kafasõnda Balkan Faciasõ gibi bir utancõ tekrar yaúamamak, yaúamamak için ne gerekiyorsa yapmak vardõr.

Bu duygu ve fikir ortamõ, do÷al olarak Çanakkale’ye de yansõr. Bunun çarpõcõ bir örne÷i Mustafa Kemal’in, 1 Mayõs taarruzu için 30 Nisan günü verdi÷i emirde görülür:

“…içimizde ve komuta etti÷imiz askerlerde Balkan utancõnõn ikinci bir örne÷ini görmekten ise burada ölmeyi tercih etmeyenlerin bulunaca÷õnõ kesinlikle kabul etmem, úayet böyleleri oldu÷unu hissediyorsanõz derhal onlarõ kendi ellerimizle kurúuna dizelim.”2

2 Mustafa Kemal, Arõburnu Muharebeleri Raporu, Yay-Haz.Ulu÷ ø÷demir, TTK., 1968, s.70

(5)

Balkan utancõnõ tekrar yaúamamak bilincinin, Çanakkale’de ortak bir bilinç haline getirildi÷i ve geldi÷i yaúanõlanlardan anlaúõlmaktadõr. Bu bilinç ise Çanakkale’de zaferin kazanõlmasõnda önemli etkenlerden birisi olmuútur.

Zafer kazanõlõnca, Balkan Faciasõ sonunda baúlayan uyanõú, diriliúe dönüúür. Türk olarak tekrar özgüvene kavuúulur, “biz de yapabiliriz”

durumuna girilir. Çünkü kazanõlan zafer, sõradan de÷ildir. O günlerin süper gücü durumunda olan, üzerinde güneú batmayan imparatorluk olarak tanõnan øngiltere ile benzer durumdaki orta÷õ Fransa’ya karúõ ve sömürgelerinden getirdikleri kuvvetlere karúõ ve de dõúarõdan yardõm almaksõzõn kazanõlmõútõr.

øúte Çanakkale’de kazanõlan özgüven, Türk’e Kurtuluú Savaúõ’na kalkõúma cesaretini verir. Kurtuluú savaúõ bir cürettir. Dünya savaúõnda savaúabilir insan varlõ÷õnõn, baúta hayvan olmak üzere ekonomik varlõ÷õnõn yarõsõnõ yitirmiú; ordusu da÷õtõlmõú, silah ve cephanesi elinden alõnmõú, 6 devletin iúgaline u÷ramõú, devleti iúgalcilerin yanõnda yer almõú, 8 yõl içinde peúpeúe 3 büyük savaú yaúamõú ve savaútan bõkmõú bir ulusun tekrar 6 devlete karúõ savaúa kalkõúmasõ, tam anlamõyla bir cürettir. Bu cüret ise Çanakkale’de kazanõlan özgüvenden do÷muútur.

Çanakkale Muharebeleri; ümmetçili÷i iflas ettirir, øslam birli÷i, Panislamizm fikrini çökertir, söndürür. Yerine Türk milliyetçili÷i fikrini alevlendirir. Uygulanabilir ve gerçek olanõn Türk milliyetçili÷i oldu÷unu kanõtlar.

Savaú baúlayõnca cihadõ mukaddes ilan edilir, ancak bunun Osmanlõ topraklarõ içinde dahi olumlu hiçbir etkisi görülmez. Türk unsurunun dõúõndaki Osmanlõ tebaasõ olan di÷er Müslüman unsurlara øngiliz altõnõ ve vaatleri, Osmanlõnõn ilan etti÷i Cihat’tan daha sõcak gelir ve Osmanlõ Türkünü arkadan vururlar. Çanakkale Muharebeleri sõrasõnda daha acõsõ yaúanõr. øngiliz ve Fransõzlar sömürgeleri olan Müslüman ülkelerden, Hindistan’dan yani bugünkü Pakistan’dan, Fas, Tunus ve Mõsõr’dan, Senegal ve di÷erlerinden önemli sayõda Müslüman asker getirirler ve bunlarõ Türklere karúõ savaútõrõrlar. Fransõzlar iki tümen kullanõrlar, tümenleri 2’úer tugaylõ, tugaylarõ 2’úer alaylõdõr. Her tümende 2 tugaydan birisi sömürge tugayõdõr ayrõca di÷er tugayõndaki 2 alaydan birisi de sömürge alayõdõr. Yani toplam 8 alayõndan 6’sõ sömürge alayõdõr.3 Fransõzlarõn ¾’ü sömürge askeridir. En çok da Fas’tan alõrlar.

3 Çanakkale Cephesi Vnci cilt 3ncü kitap, Kuruluú ekleri 2, 9, 10.

(6)

Muharebeler süresince toplam 79bin asker kullandõklarõna göre bunun yaklaúõk 60 bini sömürge askeri, di÷er bir ifadeyle Müslüman asker olmaktadõr. øngilizlere gelince, bilinen sadece bir Hint Tugayõ vardõr.

Bununda mevcudu 9.717’dir. ANZAK’larõn 2 tümenini, Fransõzlarõn 2 tümenini ve ørlandalõlarõn oluúturdu÷u 10. Tümeni düútü÷ümüzde geriye kalan 11 Tümenin verilen kuruluúlarõna baktõ÷õmõzda burada Fransõzlarõn úeffaflõ÷õ görülmemektedir. Kullandõ÷õ sömürge askerinin mevcudu anlaúõlamamaktadõr. Ama çok miktarda kullandõ÷õ bilinmektedir. Buna ra÷men kayõtlara göre en az 70 bin Müslüman asker Türklere karúõ savaútõrõlmõútõr. Ayrõca Mehmetçikleri etkilemek için yüksek seslerle ezan ve Kuran-õ Kerim bile okutulmuútur.

Bu durum bir gerçe÷in görülmesini sa÷lar. O dönemde oldukça a÷õrlõklõ bir görüú olan, hatta devletin politikasõ olan” øslam Birli÷i” düúüncesinin bir hayal oldu÷unu, ümmetçilik yerine milliyetçili÷in esas alõnmasõ gerekti÷ini gösterir. Bu sonuç ise Kurtuluú Savaúõ’nõn Türklük temeline dayandõrõlarak yapõlmasõna, sonrasõnda Türkiye Cumhuriyeti Devletinin milli politikasõna yön verir. Milli kimli÷e dayalõ, milli ve üniter devlet kurulur.

Ömer Seyfettin (1884 – 1920), 18 Mart 1914’te Tanin gazetesinde yayõmlanan “Türklerin Milli Bayramõ –Yenigün 22 Mart” baúlõklõ yazõsõnda, 1900 lerin baúõnda Türklerin ikinci defa Ergenekon durumuna düútü÷ünü, ikinci defa bir “Bozkurt” beklendi÷ini iúler:

“Türklerin sadõrlarõnda (sinelerinde) olan ‘Engenekon’ hatõrasõndan ilham alan bugünün úairleri var. Son Balkan felaketleri (Balkan Savaúõ) nihayet Bergos’tan(Lüleburgaz) Ergene’nin öbür tarafõna kovuluúumuzu yad ederek milli ve úuurlu rübabõnõ (sazõnõ) çalan soydaúõmõz, Türklü÷ün bütün zafer ve azametlerini söyledikten sonra:

Yurt girince yad eline, Ergenekon oldu yine!

Çõkmaz mõ bir Börtücene (milli kahraman)

Nurlanmaz mõ çerâ÷õmõz?( yolumuzu açmaz mõ? Nurlandõrmaz mõ?) diyor. Bugünkü Türklü÷ün periúan ve esir halini tõpkõ 'Ergenekon'a benzetiyor. Bir kurtarõcõ, bir bozkurt, bir Börtücene temenni ediyor...”4

4 Ömer Seyfettin, Bütün Eserleri-16, Türklük üzerine Yazõlar, Bilgi Yayõnevi, Ankara, 1993, s.97 vd.

(7)

Demek ki 1910'lu yõllarda yaúayan kuúaklar, ülkenin içine düútü÷ü durumu Ergenekon'a benzetmiúler ve bir bozkurt beklemiúler. ùiir, tarihi ve úairi belirtilmemiú ama 1913 veya 1914 yõlõnda yazõlmõú olmalõdõr.

Aynõ yõllarõ benzer duygu ve düúünceyle yaúayan bir di÷er yazarõmõz da Yakup Kadri Karaosmano÷lu(1889-1974), 1946'da yayõmlanan Atatürk isimli eserinin baúlangõcõnda;

"Bizim ilk gençlik yõllarõmõz bir milli kahramana hasretle geçti"5 der.

Devamõnda, bekledikleri milli kahraman seçenekleri üzerinde analizler yapar, Tevfõk Fikret, Enver Paúa gibi kiúilere ba÷ladõklarõ ümitleri açõklar.

Sonrasõnõ alõntõlarla sürdürelim:

"Ama günün birinde, Çanakkale savunmasõnõn yankõlarõ kulaklarõmõza gelmeye baúlayõnca her úey de÷iúiverdi... Halk, sanki devletin bilmedi÷i bir sõrra ermiú gibi idi. Halk emin ve içi rahattõ... Evet, halk bizim bilmedi÷imiz bir sõrra ermiúti; evet, ona gaipten bir úey malum olmuútu... Bir úeyler mõrõldanõyor... Ba÷rõndan bir takõm nidalar geliyor.

..(Halkõn) a÷zõnda Çanakkale Savaúõ adeta bir... destan úeklini almaya baúladõ... (Halkõn) hayalinde... bir genç kahramanõn yalõn endamõ çizgilenmekte idi. Bu kahraman, bu genç kumandan-yine halkõn söyledi÷ine göre- yanõnda bir avuç süngülü askerle, yerden, gökten, denizden kopan sürekli bir gülle, kurúun ve úarapnel sa÷ana÷õnõn ortasõnda durmadan ileriye do÷ru atõlõyor ve kollarõyla kõzgõn boyunlarõndan yakalayõp denize yuvarlayacakmõú gibi düúmanõn sõra sõra toplarõ üstüne saldõrõyordu. Bu insan, ateúte yanmõyordu. Vücuduna kurúun iúlemiyordu ve zõrhlõlarõn attõ÷õ gülleler baúõnõn üstünden munisleúmiú yõrtõcõ kuúlar gibi geçip gidiyordu.

Kimdi bu acayip adam? Nereden peydah olmuútu(ortaya çõkmõútõ)?...

Halk onun adõnõ da biliyordu; 'Mustafa Kemal!' diyordu. Bir paúa mõ?

Bir miralay (albay) mõ? Kimi bir paúa,kimi bir miralay oldu÷unu söylüyor. Zaten rütbesinin ne hükmü vardõ? Böyle bir adama rütbe ne ilave edebilirdi?

øúte, onun ismini, halkõn arasõnda, böyle bir efsane atmosferinin içinden, ilk defa böyle iúittimdi...

O, Türk ordusunun yüzelli, belki iki yüz seneden beri mahrum oldu÷u bir 'zaferin' gururunu ve Türk milletine bunun úevkini vermiúti...6

5 Yakup Kadri Karaosmano÷lu, ATATÜRK, Birikim yayõnlarõ, 1981, s.17

6 KARAOSMANOGLU, a.g.e., s.27-29

(8)

Yakup Kadri, Ömer Seyfettin gibi, 1910'lu yõllarda hep bir milli kahraman bekledik diyor. Niçin beklemiúler? Türk'ü økinci Ergenekon'dan kurtarsõn diye. øúte beklenen Börtücene, beklenen Bozkurt Çanakkale'de ortaya çõkõyor. Hem de bir masal kahramanõ algõlamasõyla. Ateúte yanmayan, kurúun iúlemeyen bir kahraman, Anafartalar Kahramanõ Mustafa Kemal. Çanakkale'de ortaya çõkan Bozkurt, 1919'dan itibaren, Türk'ü, ikinci Ergenekon'dan kurtaracaktõr.Yakup Kadri bu görüúle; østiklal Harbi yazõlarõnõ 1929 yõlõnda iki cilt halinde yayõmlarken, kitabõna "Ergenekon" adõnõ koymuútur.7

ùevket Süreyya da aynõ tespiti ve aynõ benzetmeyi yapmaktadõr:

"Osmanlõ cemiyetinin son devrinde Türk yurdu, bir Ergenekon 'du ki, bu ülkede örs ve ateú

köúesinde unutulmuú uyuyor ve yol gösterici Börtücene ise henüz ufukta görünmüyordu...8

Beklenen Börtücene ortaya çõkõp ikinci Ergenekon'dan kurtuluúu sa÷ladõktan sonra, efsanedeki kurt ile demir da÷õnõ eriterek delen demircinin, Börtücene’nin aynõ kahramanõn úahsõnda, Mustafa Kemal'de birleúti÷ini yazmaktadõr.9

Atatürk'e bu nedenle Bozkurt denilmiútir. Türk ve Türkiye için bir Bozkurt'tur. Birinci Ergenekon'daki kurt gibi, Börtücene gibi Anadolu Türklü÷ü'nün hayatõnõ kurtarmõú ve soyunu sürdürecek vatan kazandõrmõútõr.

Çanakkale Muharebeleri, o yõllarda hasretle beklenen milli kahramanõ ortaya çõkarõr Anafartalar kahramanõ Mustafa Kemal, Payitahtõ kurtaran Mustafa Kemal.

Mustafa Kemal, Çanakkale’de hakkõyla kazandõ÷õ ün ve prestij ile Milli Mücadele’ye atõlõnca, askerlikten istifa etmesine, hakkõnda

7 Mustafa Kemal'in gerçekleútirdi÷i mücadeleyi, daha zafere ulaúmadan Ergenekon'a benzetenlerden birisi de Kütahya milletvekili Mehmet Besim'dir. 23 Mart 1921'de Hâkimiyet-i Milliye'de yayõmlanan "Ergenekon- Nevruz" baúlõklõ yazõsõnõn sonunda úöyle der: "...Bu Ergenekon hadisesinden çõkacak mühim netice, bizim bugünkü milli mücadelemizle olan benzerli÷idir. Dokuz kiúiden türeyerek düúmanlarõndan intikam alan Türk soyu, bugün de kendi varlõ÷õna kastedenlere karúõ silahlanmõú ve yarõn muvaffakiyetini temin edece÷ine ve milletin gayretiyle kara günlerden kurtulaca÷õna eminim..." Bkz. Hâkimiyet-i Milliye, "Ergenekon-nevruz", 23 Mart 1921: Devrin Yazarlarõnõn Kalemiyle Milli Mücadele ve Gazi Mustafa Kemal-I,Kültür Bakanlõ÷õ Yayõnlarõ, Ankara,1981,s.519.

8 ùevket Süreyya Aydemir, "Ergenekon Efsanesi",Kadro Dergisi, Ocak 1933, Sayõ 13, s.8

9 ùevket Süreyya Aydemir, a.g.m., s.9

(9)

tutuklama emri verilmesine, arkasõndan idam fermanõ çõkartõlmasõna ra÷men halk ve ordu O’nu bir lider olarak kabul etmiú, peúinden gitmiútir. Bu ortam ise Türk’ün kurtuluúunu sa÷lamõú ve tarih sahnesinden silinmesini önlemiútir. Bunu sa÷layan da Çanakkale Muharebeleri olmuútur.

ÇANAKKALE MUHAREBELERø KOMUTA KADROSUNUN KURTULUù SAVAùINA ETKøLERø

Kurtuluú Savaúõ’na katõlan komutanlarõn büyük ço÷unlu÷u ve önemli görevleri üstlenenler Çanakkale Muharebeleri’nde savaúanlardandõr.

Her úeyden önce Kurtuluú Savaúõ’nõn Baúkomutanõ Çanakkale’den çõkmõútõr. Genelkurmay Baúkanõ, 2nci Ordu Komutanõ, Do÷u Cephesi Komutanõ, 2 Elcezire Cephesi Komutanõ, Batõ Anadolu’nun Kuvayi Milliye Umum Komutanõ, 11 Kolordu Komutanõ, 22 Tümen Komutanõ 3 Tugay Komutanõ olmak üzere 42 üst düzey komutan Çanakkale’den çõkmõútõr. Kurtuluú Savaúõ’nõn üst düzey komuta kadrosunu, bir bakõma Çanakkale Muharebeleri hazõrlamõútõr denebilir.

Çanakkale Muharebeleri’ne Kolordu, Tümen ve Alay Komutanõ ile karargah subayõ olarak katõlanlardan Kurtuluú Savaúõ’na Tugay ve daha üst seviyede sadece “Komutan” olarak katõlmõú olanlar listelenmiú ve ek olarak iliúikte sunulmuútur.

Çanakkale Muharebeleri Komuta kadrosunun Kurtuluú Savaúõ’na etkisi sadece nicelik yönünden de÷ildir. Nitelik yönünden daha büyük etkileri olmuútur.

Çanakkale beklenen milli kahramanõ ortaya çõkarõr. Bu milli kahraman Anadolu’da iúgaller üzerine baúlamõú olan bölgesel ve yerel direniú hareketlerini Milli Mücadele’ye dönüútürmek için öne çõkõnca, pek çoklarõ özellikle önemli kiúiler, O’nun ordudan ayrõlmõú, makamõ, rütbesi, yetkisi olmayan bir sõradan kiúi oldu÷una, hakkõnda tutuklama kararõ bulunmasõna aldõrmaz. Yanõnda yer alõr. Bu güven ve ba÷lõlõk ortamõnõ do÷uran Çanakkale’dir. Çanakkale’de Mustafa Kemal hakkõnda oluúan kanaattir. Bu toplumsal kanõ, Kurtuluú Savaúõ’na yol vermiútir.

Askerlikte kõdem ve rütbe önemlidir ve belirleyicidir. Ancak Kurtuluú Savaúõ’nõn üst düzey komuta kadrosunun durumuna bakõldõ÷õnda farklõ bir tablo görülmektedir. Üç örnek verelim. Cevat Çobanlõ, 1891 Harp okulu çõkõúlõdõr, Mustafa Kemal’den 11 yõl önce subay olmuútur.

(10)

østanbul’da Genelkurmay Baúkanlõ÷õ ve Harbiye Nazõrlõ÷õ yapmõútõr.

Ferik’tir (Tümgeneral). Yakup ùevki Sübaúõ, 1896 Harp Okulu çõkõúlõdõr, Mustafa Kemal’den 6 yõl kõdemlidir ve Mirliva’dõr. Fevzi Çakmak, 1896 Harp Okulu çõkõúlõdõr, østanbul’da Genelkurmay Baúkanlõ÷õ ve Harbiye Nazõrlõ÷õ yapmõútõr ve Feriktir. Böyle olmasõna ra÷men bu komutanlar ne kõdemlerinin ne de rütbelerinin ilerili÷ini hiç sorun etmeden kendilerinden kõdem ve rütbece küçük ve de ordudan ayrõlmõú Mustafa Kemal’in emrine girdiler. Bu yüce davranõú Kurtuluú Savaúõ’nõn kadrosunu güçlendirdi. Bu davranõúõ do÷uran da Çanakkale Muharebeleridir, Çanakkale’de Mustafa Kemal hakkõnda oluúan saygõnlõk ve güvendir.

Askerlikte asker komutanõndan emir alõr, komutanõn üstündekilerden emir verildi÷inde komutanõna haber verir ve kanunlara uygun emri yerine getirir. Sivas Kongresi’nin toplandõ÷õ günlerde, kongre’yi basõp, da÷õtmak amaçlõ, Damat Ferit Hükümeti ile øngiliz Muhipler Cemiyeti’nin ortaklaúa düzenledikleri, aynõ zamanda insanõmõzõ birbirine kõrdõrtmayõ öngören “Ali Galip Olayõ” düzenlenir. Elazõ÷

Valisi Ali Galip, silahlõ bir grupla Sivas’õ basacaktõr. Sivas’ta bunlarõ durduracak kuvvet yoktur. Durum tehlikelidir. Milli Mücadele’nin do÷um sürecinde bo÷ulmasõ söz konusudur. Mustafa Kemal ise görevinden alõnmõú, ordudan ayrõlmõú, hiçbir yetkisi olmayan bir sivildir.Ayrõca olayõn baúõnda da devletin Elazõ÷ valisi bulunmaktadõr.Kongrenin selameti bakõmõndan Olay’õn Sivas’a gelmeden sonlandõrõlmasõ gerekmektedir. Bu iúi de ancak asker yapabilecektir. øúte bu kritik durumda bazõ subaylar, Mustafa Kemal’in iste÷ini emir kabul ederler, Ali Galip’in üzerine yürürler, kuvvetini kaçõrõrlar, da÷õtõrlar. Bunlarõn baúõnda daima saygõ ve úükranla anõlmasõ gereken Elazõ÷’daki 15. Alay Komutanõ Bnb. ølyas Bey gelmektedir. Atatürk, Nutuk’da bu olayõ ayrõntõlõ úekilde anlatõr.

Bnb. ølyas’õn ve di÷er 2-3 subayõn hiçbir yetkisi olmayan ve hatta hakkõnda tutuklama kararõ çõkartõlmõú eski bir askerin iste÷ini emir kabul etmelerini ve devletin valisinin üzerine yürümelerini neye ba÷lamak gerekir? Mustafa Kemal’in Çanakkale’de kazandõ÷õ haklõ üne, kendisine duyulan saygõ ve güvene. øúte bu güven duygusu, Sivas Kongresi’nin tamamlanmasõnõ ve Kongre’dekilerin hayatta kalmasõnõ sa÷lamõú, Milli Mücadele’nin önünü açmõútõr.

øsmet ønönü, Anõlarõ’nda, Mustafa Kemal’in Çanakkale’de yaptõklarõndan dolayõ “dokunulmazlõk” kazandõ÷õ tespitinde bulunur:

(11)

“…Çanakkale’de ilk günden itibaren üzerinde toplanmõú úerefler ve ümitler, Atatürk’ü dokunulmaz hale getirmiútir.”10

Bunun sadece iki örne÷ini aktaralõm.

Harbiye Nazõrlõ÷õnõn, Mustafa Kemal’in tutuklanarak østanbul’a gönderilmesine yönelik emrine, Kazõm Karabekir 1 A÷ustos 1919’da verdi÷i yanõtta:

“… Hal ve hareketlerinde vatani ve milli menfaatlere aykõrõ bir úey olmayan bir zatõn tutuklanmasõna bir kanuni sebep olmayaca÷õnõ ve yukarõda arz etti÷im durum dolayõsõyla halk ve ordu nazarõnda da iyi bir hareket olarak telakki edilmeyece÷i cihetle Mustafa Kemal Paúa’nõn tutuklanmasõna hal ve vaziyetin asla müsait olmadõ÷õnõ arz eylerim”.11

Damat Ferit Hükümeti, Mustafa Kemal’i Erzurum’da tutuklattõramayõnca, bu kez Sivas Valisine yüklenir, peú peúe emir gönderir. Vali Reúit Paúa 20 A÷ustos 1919’da, Dahiliye Nazõrõ’na verdi÷i yanõtta úöyle der:

“…Mustafa Kemal ve Rauf Beylerin yakalanmalarõ ve Kongre’nin (Sivas) açõlõúõnõ men için giriúimlerde bulunmanõn imkansõz derecede müúkül ve zamansõz oldu÷una inanmõyorum.”12 Reúit Paúa’nõn 10 Eylül 1919’da, Sivas Kongresi’nin devam etti÷i günlerde verdi÷i yanõt ise çok daha durumu açõklayõcõ, Mustafa Kemal’in dokunulmazlõ÷õnõ kabul edici niteliktedir:

“… Verdi÷iniz emir, Ali Galip Bey’in üzerine aldõ÷õ vazife do÷rusu úaúkõnlõk ve hayretime sebep oldu… Maksadõnõz Mustafa Kemal Paúa’yõ… tutmak ve Kongreyi da÷õtmak ise, buna imkan olmadõ÷õnõ evvelce arz etmiútim”.13

øngilizlerin, Mondros Ateúkesi’nden sonra østanbul’da ilk yaptõklarõ iú;

Mondros maddelerinin uygulanmasõna direnenleri, Dünya Savaúõ’nda yaúadõklarõndan dolayõ hesaplaúmak istediklerini ve yapacaklarõna karúõ direnme potansiyeli olanlarõ, halkõn direniúe geçmesine önayak olabilecekleri tutuklamak, Bekira÷a Bölü÷üne hapsetmek ve arkasõndan Malta’ya sürmek olmuútu. Pek çok asker, sivil devlet adamõ ve ileri gelen

10 øsmet ønönü, Hatõralar, 1. Kitap, Bilgi Yayõnevi, 1985, s.149.

11 Kazõm Karabekir, østiklal Harbimiz, Türkiye Yayõnevi, 1969, s.97.

12 Reúit Paúa, Reúit Paúa’nõn Hatõralarõ, Yayõnlayan Cevdet R. Yularkõran, Ahmet Halit Kitapevi, 1939, s.97.

13 a.g.e. s. 142; Kemal Atarürk, Nutuk, C.III. Vesikalar, Milli E÷itim Basõmevi, 1970, s.965, 966

(12)

kiúiler, bu haksõz muameleye maruz kalmõútõ. Ancak Mustafa Kemal tutuklanmamõútõ. Acaba neden? Mustafa Kemal tutuklananlarõn genel özelliklerini taúõmõyor muydu? Taúõyordu. Sadece øttihatçõlarla birlikte görülmüyordu. Fakat Çanakkale’de øngiliz planlarõnõ alt üst eden, yenilgilerine sebep olan komutandõ.Sina-Filistin-Suriye cephesinde øngilizleri Halep kuzeyinde durduran, daha kuzeye ilerlemelerini önleyen komutandõ. Mondros’tan sonra ise øngilizlerin øskenderun’a çõkmalarõna, hükümetin emrine ra÷men direnen komutandõ. Oysa Mustafa Kemal’in yaptõklarõnõn onda birini yapmõú olan komutanlar tutuklanmõútõ. Yakup ùevki Sübaúõ, Ali øhsan Sabis, Mürsel Bakü gibi.

Bu durumda Mustafa Kemal’in tutuklanmamasõnõ neye ba÷lamak gerekir? Akla en yatkõn yaklaúõm, Çanakkale’de kazandõ÷õ dokunulmazlõk, halk ve ordu katõnda kendisine duyulan saygõ, güven ve Çanakkale’den milli kahraman olarak çõkõúõdõr. Böyle bir kiúinin tutuklanmasõnõn do÷uraca÷õ büyük tepkidir. Çünkü øngilizler Anafartalar Kahramanõ’nõ liste dõúõnda tutmamõúlar, kara listelerine almõúlar, hem de 28 ùubat 1919’da.14 Fakat østanbul’daki øngiliz yetkilisi General Miln, listelerde yer almasõna ra÷men Mustafa Kemal’i tutuklatmamõú, tutuklatamamõútõr.

Mustafa Kemal’in Çanakkale’de kazandõ÷õ bu dokunulmazlõk, Kurtuluú Savaúõ’nõn yapõlmasõnõ, Kurtuluú Savaúõ’da Anadolu Türklü÷ünün tarihten silinmesini önlemiú ve yaúayacak bir vatan kazandõrmõútõr.

Mustafa Kemal, Milli Mücadele’ye iki úeye dayanarak atõldõ÷õnõ belirtir:

“Ben 1919 senesinde Samsun’a çõktõ÷õm gün elimde, maddi hiçbir kuvvet yoktu. Yalnõz büyük Türk milletinin asaletinden do÷an ve benim vicdanõmõ dolduran, yüksek ve manevi bir kuvvet vardõ. øúte ben bu kuvvete, bu Türk milletine güvenerek iúe baúladõm.”15

Mustafa Kemal’in Türk milletine güveni, “bu millet bu mücadeleyi yapar” kanõsõna ulaúmasõ, büyük ölçüde Çanakkale Muharebeleri’nde perçinlenmiútir. Türk insanõnõn vatanõ için vatanõndan baúka her úeyini feda edebildi÷ini, canõnõ muhakemesiz verebildi÷ini Çanakkale’de yaúayarak görmüútür. Ayrõca kendisini Çanakkale’de kanõtlamõú,

14 Bilal N. ùimúir, Atatürk Dönemi-øncelemeler-,Atatürk Araútõrma Merkezi, 2006, s.7.

15 Prof. Dr. Afet ønan, Atatürk’ten Hatõralar, TTK., 1950, s. 112.

(13)

nelere muktedir oldu÷unu bu savaú alanõnda görmüú ve göstermiútir.

Bu da kendisine olan güvenini pekiútirmiútir. øúte bu iki güven duygusu ve ortamõ, Çanakkale’de do÷muú, Mustafa Kemal’in Kurtuluú Savaúõ’na atõlmasõnõ ve dolayõsõyla Savaú’õn yapõlmasõnõ sa÷lamõútõr.

SONUÇ

Türk ulusu milli varlõ÷õnõn kurtarõlmasõnõ Mustafa Kemal’e, Mustafa Kemal’i kazanmasõnõ da Çanakkale Muharebelerine borçludur.

Kurtuluú Savaúõ, Çanakkale Muharebeleri sayesinde yapõlmõú ve kazanõlmõútõr.

(14)

EK

ÇANAKKALE MUHAREBELERøNE KATILAN KOLORDU, TÜMEN, ALAY KOMUTANLARINDAN VE KARARGAH SUBAYLARINDAN KURTULUù SAVAùINA TUGAY VE DAHA ÜST SEVøYEDE KOMUTAN OLARAK KATILANLAR(*)

KOLORDU VE GRUP KOMUTANLARI

ÇANAKKALE’DE KURTULUù SAVAùI’NDA 1. Alb. Mustafa Kemal (ATATÜRK) Anafartalar Gr. K. BAùKOMUTAN 2. Tu÷g. Fevzi (ÇAKMAK) 5. Kor. K,Anafartalar Gr.K. Genel Kurmay Baúkanõ 3. Tümg. Cevat (ÇOBANLI) Müst. Mvk. K., 14. Kor. K. Elcezire Cephesi Komutanõ 4. Alb. Yakup ùevki (SUBAùI) Sa÷ Kanat Blg. K. 2 nci Ordu Komutanõ

NOT: Çanakkale Muharebelerine 16 Kolordu ve Kolordu seviyesinde grup, birlik katõlmõú, bunlarõn 23 Komutanõ olmuútur. Ancak bazõ komutanlar birden fazla birli÷e komutanlõk yaptõ÷õ için kiúi olarak komutan sayõsõ 16’dõr. 16’nõn 4’ü Alman, birisi de Dünya Savaúõ Kafkas Cephesine úehittir.

(Çolak Faik Paúa). Kalan 11 komutandan Kurtuluú Savaúõ’na katõlan 4’dür.

Di÷er Kolordu ve Grup Komutanlarõ

1. Korg. Esat Paúa (BÜLKAT) 3. Kor. K. , Kuzey Gr. K.

2. Alb. Von Zodenstern Güney Blg. K.

3. Tümg. Weber Paúa 15. Kor. K., Güney Gr. K.

4. Tu÷g. Çolak Faik Paúa 2. Kor. K.

5. Tu÷g. Mehmet Ali Paúa 1. Kor. K. , 15. Kor. K.

6. Tu÷g. Vehip Paúa (2. Or. K.) Güney Gr. K.

7. Tu÷g. Trommer Paúa 14. Kor. K.

8. Alb. Ahmet Feyzi 15. Kor. K., Saros Gr. K., Anafartalar Gr.K.

9. Alb. Rõfat Sol Kanat Blg. K.

10. Alb. Kannengiesser 16. Kor. K.

11. Alb. Ali Rõza (SEDES) 15. Kor. K.

12. Tu÷g. Hilmi Paúa 6. Kor. K.

* Bu listeler aúa÷õdaki kaynaklardan yararlanõlarak hazõrlanmõútõr.

- øsmet Görgülü, On yõllõk Harbin Kadrosu, TTK. 1993.

- øsmet Görgülü, Türk Harp Tarihi Derslerinde Adõ. Geçen Komutanlar, Harp Akademileri Yayõnõ, 1983.

- Türk østiklal Harbine Katõlan Tümen ve Daha Üst Kademelerdeki Komutanlarõn Biyografileri, Gn.Kur. Basõmevi, 1989.

(15)

TÜMEN KOMUTANLARI

ÇANAKKALE’DE KURTULUù SAVAùI’NDA

1. Alb. Mustafa Kemal 19. Tüm. K. BAùKOMUTAN

2.Yb. Kazõm Karabekir 14. Tüm. K. Do÷u Cephesi Komutanõ 3. Yb. Selahaddin Adil 12. Tüm. K., 13. Tüm. K. Kolordu K. (2. Grup K.) 4. Yb. Cafer Tayyar (EöøLMEZ) 1. Tüm. K. Kolordu K. (1. Kor.) 5. Yb. Çolak H. Selahattin 10. Tüm. K. Kolordu K. (3 Kor.) 6. Yb. Ali Fuat (CEBESOY) 25. Tüm. K. Kolordu K. (20 Kor.) 7. Yb. Cemil (CONK) 4. Tüm. K. Tümen K. (11. Tüm) 8. Alb. Rüútü (SAKARYA) 16. Tüm. K. Tümen K. (61. Tüm) 9. Alb. Nazif (KAYACIK) 6. Tüm. K. Tümen K. (3. Kafkas Tüm.) 10. Yb. Mehmet ùefik (AKER) 19. Tüm. K. Tümen K. (57. Tüm.) 11. Yb. Abdülrezzak 11. Tüm. K. Tümen K. (11. Tüm.) 12. Yb. Nuri (CONKER) 8. Tüm. K. Tümen K. (41. Tüm.)

NOT: Çanakkale Muharebelerine 19 tümen katõlmõú, bunlarõn 39 komutanõ olmuútur. Bazõ komutanlar birden fazla tümene komutanlõk yapmõú oldu÷u için kiúi olarak komutan sayõsõ 31’dir. 31’in 5’ Almandõr, geriye kalan 26’dan bilinen 2’si emeklidir (9. Tüm. K. Halil Sami, 8.

Tüm K. Ali Rõza Sedes), 24 tümen komutanõndan Kurtuluú Savaúõ’na “Komutan” olarak katõlanlarõn sayõsõ 12 olmaktadõr. Ancak di÷er görevlerle; gizli gruplarda, asker alma dairelerinde gibi; katõlanlar da vardõr.

Di÷er Tümen Komutanlarõ

1. Alb. Halil Sami 9. Tümen K.

2. Alb. Remzi (ALÇITEPE) 7. Tüm. K.

3. Alb. Mehmet ùükrü (SAGUN) 15. Tüm. K.

4. Bnb. ùükrü 11. Tüm. K.

5. Yb. Hasan Askeri 2. Tüm. K.

6. Albay Halil 7. Tüm. K.

7. Yb. Süleyman ùakir (ORBAY) 6. Tüm. K.

8. Alb. Nicolai 3. Tüm. K.

9. Alb. Hasan Basri (SOMEL) 5. Tüm. K.

10. Alb. Ali Rõza (SEDES) 8. Tüm. K.

11. Alboy Hovik 13. Tüm. K. , 12. Tüm. K.

12. Yb. Mustafa 15. Tüm. K.

13. Yb. Hasan Basri 15. Tüm. K.

14. Alb. Kannengiesser 9. Tüm. K.

15. Yb. Pötrih 9. Tüm. K.

16. Yb. Wilmer 5. Tüm. K.

17. Yb. Sabri 9. Tüm. K.

18. Alb. Ali Remzi 24. Tüm. K.

19. Yb. Esat 26. Tüm. K.

(16)

ALAY KOMUTANLARI

ÇANAKKALE’DE KURTULUù SAVAùI’NDA

1.Yb. H. Nurettin (ÖZSU) 39. A.K. Tümen K. (17. Tüm.) 2. Bnb. Veysel (ÖZGÜR) 15. A. K. Tümen K. (7. Tüm.) 3. Yb. Münip (ÖZSOY) 36.A. K. Tümen K. (61. Tüm.) 4. Bnb. Ahmet Zeki (SOYDEMøR) 21. A. K. Tümen K. (2. Sv. Tüm.) 5. Bnb. Ahmet Fuat (BULCA) 23. A. K. Tümen K. (11. Tüm.) 6. Yb. Muhittin (KURTøù) 22. A.K. Kolordu K. (1. Kor. ) 7. Bnb. Sami Sabit (KARAMAN) 13. Sv. A.K. Tümen K. (6. Sv. Tüm.) 8. Yb. Kazõm (SEVÜKTEKøN) 4. A. K. Tümen K. (8. Tüm.) 9. Bnb. Nuri (CONKER) 24. A. K. Tümen K. (41. Tüm.) 10. Yb. Abdülrezzak 125. A. K. Tümen K. (41. Tüm.

11. Yb. Cemil (CONK) 36. A. K. Tümen K. (11. Tüm.) 12. Yb. ùefik (AKER) 27. A. K. Tümen K. (57. Tüm.) 13. Yb. Nazif (KAYACIK) 5. A. K. Tümen K. (3. Kafkas Tüm.) 14. Bnb. Ahmet Nuri (DøRøKER) 42.A.K. Tugay K. (8.Tüm.)

NOT: Çanakkale Muharebelerine 57’si piyade, 3’ü süvari, 19’u topçu olmak üzere toplam 79 alay ile 135 alay komutanõ katõlõr. 135 alay komutanõndan 14’ü Çanakkale’de úehit olur. Geri kalan 121’in 3’ü Alman’dõr. 118’in 14’ü Kurtuluú Savaúõ’naTümen ve Kolordu Komutanõ olarak katõlõr. Ancak Alay Komutanõ olarak ve di÷er görevlerle katõlanlar da mevcuttur.

ùehit Alay Komutanlarõ

1. Yb. Ahmet ùevki 33. A.K. (11. Tüm.) 27 Nisan 1915 2. Yb. Refik 45. A.K. (15. Tüm.) 6 Haziran 1915 3. Yb. Hasan 17. A.K. (6.Tüm.) 11 Temmuz 1915 4. Bnb. Hüseyin 17. A.K.(6. Tüm.) 12 Temmuz 1915 5. Bnb. Tevfik 47. A.K. (16. Tüm.) 6/7 A÷ustos 1915 6. Yb. øbrahim ùükrü 15. A.K. (5. Tüm.) 6/7 A÷ustos 1915 7. Yb. Nail (Kõsõklõlõ) 25. A.K. (9. Tüm.) 8 A÷ustos 1915 8. Bnb. øsmail Hakkõ (OKTÜRK)14. A.K. (5. Tüm.) 10 A÷ustos 1915 9. Yb. Recai 23. A.K. (8. Tüm.) 10 A÷ustos 1915 10. Yb. Halit 20. A.K. (7. Tüm.) 11 A÷ustos 1915 11. Yb. Yusuf Ziya 21. A.K. (7. Tüm.) 11 A÷ustos 1915 12. Yb. Avni (ARIBURNU) 57. A.K. (19. Tüm.) 13 A÷ustos 1915 13. Yb. Hakkõ 16. A.K. (6. Tüm.) 23 A÷ustos 1915 14. Yb. Fuat 41. A.K. (.Tüm.) 13 Eylül 1915

(17)

Di÷er Piyade ve Süvari Alay Komutanlarõ

1.Yb. ørfan 25. A.K. (9. Tüm.) 2. Yb. Hafõz Kadri 26. A. K. (9. Tüm.) 3. Yb. Alman Sabri 19. A.K. (7. Tüm.) 4. Yb. Halil 21. A.K. (7. Tüm.) 5. Yb. Mahmut 56. A.K. (15. Tüm.) 6. Yb. øsmail 45. A.K. (15. Tüm.) 7. Yb. Mahmut 46. A.K. (15. Tüm.) 8. Yb. Hasan Lütfü (AKDENøZ) 127. A.K. (11. Tüm.) 9. Bnb. Kazõm 38. A.K. (15. Tüm.) 10. Yb. Nazif 4. A.K. (11. Tüm.) 11. Bnb. Mehmet Ali 25. A.K. (9. Tüm.) 12. Yb. Mehmet Ali 34. A.K. (12. Tüm.) 13. Yb. øbrahim 22. A.K. (12. Tüm.) 14. Yb. Mustafa ùevki 126. A.K. (11. Tüm.) 15. Yb. Nurettin 21. A.K. (7. Tüm.) 16. Bnb. Memduh 1. A.K. (2. Tüm.) 17. Bnb. Rõfat 6. A.K. (2. Tüm.) 18. Bnb. Yümnü (EöøLMEZ) 34. A.K. (12. Tüm.) 19. Yb. Sabri 33. A.K. (11. Tüm.) 20. Yb. Hakkõ 16. A.K. (6. Tüm.) 21. Yb. Vasõf 70. A.K. (1. Tüm.) 22. Yb. øsmail Hakkõ 31. A.K. (3. Tüm.) 23. Yb. Hasan Basri 32. A.K. (3. Tüm.) 24. Yb. Ali Rõza 13. A.K. (5. Tüm.) 25. Yb. ørfan 19. A.K. (7. Tüm.) 26. Yb. Kemalettin 10. A.K. (4. Tüm.) 27. Bnb. Mehmet Emin 11. A.K. (4. Tüm.) 28. Yb. Servet 12 A.K. (4. Tüm.) 29. Bnb. Ahmet Nuri (DøRøKER) 42. A.K. (14. Tüm.) 30. Yb. Cemalettin 46. A.K. (13. Tüm.) 31. Bnb. Zekeriya 60. A.K. (13. Tüm.) 32. Yb. Kazõm 38. A.K. (15. Tüm.) 33. Yb. øsmail Hakkõ 45. A.K. (15. Tüm.) 34. Bnb. Rõfat 56. A.K. (15. Tüm.) 35. Bnb. Arif 75. A.K. (15. Tüm.) 36. Bnb. Mehmeh Münir 72. A.K. (19. Tüm.) 37. Yb. Saip 77. A.K. (19. Tüm.) 38. Bnb. Rüútü 33. A.K. (19. Tüm.)

(18)

39. Bnb. Servet (YURDATAPAN) 64. A.K. (19. Tüm.) 40. Yb. Ali Rõfat 14. A.K. (19. Tüm.) 41. Yb. Ali Rõza 13. A.K. (19. Tüm.) 42. Yb. Talat 1. A.K. (2. Tüm.) 43. Bnb. Hüseyin ølhami 48. A.K. (16. Tüm.) 44. Bnb. Halis (ATAKSOR) 27. A.K. (19. Tüm.) 45. Yb. Hamdi 4. Sv. A.K. (Süvari Tug.) 46. Yb. Kemalettin 10. A.K. (4. Tüm.) 47. Bnb. Mehmet Emin 11. A.K. (4. Tüm.) 48. Bnb. Bayatlõ Arif 12. A.K. (8. Tüm.) 49. Bnb. Hunker (Alman) 28. A.K. (8. Tüm.) 50. Yb. Sabri 33. A.K. (11. Tüm.) 51. Yb. ørfan 19. A.K. (7. Tüm.) 52. Yb. Ali Abbas 35. A.K. (12. Tüm.) 53. Bnb. Reúit 14. A.K. (4. Tüm.) 54. Yb. H. Nurettin (Özsu) 17. A.K. (6. Tüm.) 55. Yb. Ali 20. A.K. (7. Tüm.) 56. Yb. Mustafa ùevki 126. A.K. (9. Tüm.) 57. Yb. Esat 11. Sv. A.K. Süvari Tug.

58. Yb. Abdülkadir 18. A.K. (19. Tüm.) 59. Bnb. Murat 57. A.K. (19. Tüm.) 60. Bnb. Fehmi (TINAZ) 13. A.K. (11. Tüm.) 61. Yb. ùükrü 26. A.K. (9. Tüm.) 62. Yb. Hasan Lütfü 127. A.K. (5. Tüm.) 63. Bnb. Mehmet Emin (YAZGAN) 16. A.K. (6. Tüm.) 64. Bnb. Galip (TÜRKER) 24. A.K. (8. Tüm.) 65. Bnb. Avni 7.Sv.A.K. (Süvari Tugayõ) 66….72 24. ve 26. Tümenlerin 6 alay komutanõ

(19)

Topçu Komutanlarõ

1.Alb. Küçük Talat 2. A÷õr Top. Tug. K. Müst. Mvk.) 2. Yb. Ömer Zeki 3. A÷õr Top. A.K. (Müst. Mvk.) 3. Bnb. Kemal 4. A÷õr Top. A.K. (Müst. Mvk.) 4. Yb. Werle (Alman) Erenköy Topçu K. (Müst. Mvk.) 5. Yb. Mehmet Ali 9. Topçu A.K. (9. Tüm.) 6. Yb. Salih Ulvi 7. Topçu A.K. (7. Tüm.) 7. Bnb. Emin 11. Topçu A.K. (11. Tüm.) 8. Bnb. Ali Kemal Topçu A.K. (6. Tüm.) 9. Yb. Rõza Topçu A.K. (5. Tüm.) 10. Yb. Asõm Sa÷ Kanat Topçu K. (Güney Grubu) 11. Yb. Adil Sol Kanat Topçu K. (Güney Grubu) 12. Bnb. Halil Kemal 39. Top. A.K. (19. Tüm.) 13. Bnb. Ali Galip Arõburnu Topçu K. (19. Tüm.) 14. Yb. øzzet 2. Top. A.K. (9. Tüm.) 15. Bnb. A. Azmi (HAVUNDAK) Topçu Gr. K. (4. Tüm.) 16. Bnb. Saffet Topçu A.K. (8. Tüm.) 17. Yb. Binhold (Alman) 3. Topçu A.K. (3. Tüm.) 18…27. Geri Kalan 9 tümenin 9 topçu Alay Komutanlarõ

(20)

KARARGAH SUBAYLARI

ÇANAKKALE’DE KURTULUù SAVAùI’NDA 1.Bnb. Osman Zati (Koral) Müst. Mvk. Kh. Tümen K. (1. Sv. Tüm) 2. Yb. Kazõm (ønanç) 5. Or. Kur. Búk. Kor. K. (6. Kor) 3. Yzb. Mümtaz (Aktay) 5. Or. Hrk. ù. Md. Tug. K. (41. Tüm.) 4. Yb. Fahrettin (Altay) 3. Kor. Kur. Búk. Kor. K. (5. Sv. Kor.) 5. Bnb. Hulusi (CONK) 9. Tüm. Kur. Búk. Tümen K. (18. Tüm.) 6. Bnb. ùükrü Naili (GÖKBERK) 7. Tüm. Kur. Búk. Kor. K. (3. Kor ) 7. Bnb. Aladdin (KOVAL) 4. Tüm. Kur. Búk. Tüm. K. (41. Tüm) 8. Alb. Nihat (ANILMIù) Güney Gr. Kur. Búk. Elcezire Cephesi K.

9. Yzb. Salih (OMURTAK) Güney Gr. Kur. Tüm. K. (61. Tüm.) 10. Yzb. Naci (TINAZ) 13. Tüm. Kur. Búk. Tüm. K. (15. Tüm.) 11. Bnb. H. Hüsnü Emir (ERKøLET) 5. Kor. Kur. Búk. Tüm. K. (7. Tüm.) 12. Bnb. øzzettin (ÇALIùLAR) 19. Tüm. Kur. Búk. Kor. K. (1. Kor) 13. Bnb. Mehmet Arif (Ayõcõ) 5. Tüm. Kur. Búk. Kor. K. (3. Grup) 14. Yzb. Mehmet Nazõm 16. Tüm. Kur. Búk. Tüm. K. (4. Tüm.) 15. Bnb. Çolak Kemalettin Sami Kuzey Gr. Hrk. ù. Md. Kor. K. (4. Kor.) 16. Yzb. Kenan (DALBAùAR) Sv. Tug. Kur. Búk. Tüm. K. (5. Tüm.) 17. Bnb. A. Nafiz (GÜRMAN) 26. Tüm. Kur. Búk. Tüm. K. (1. Tüm.) Not: Çanakkale Muherebelerine karargah subayõ olarak katõlmõú olanlardan 17’si Kurtuluú Savaúõna Tug., Tüm., Kor. Ve Cephe Komutanõ olarak katõlmõútõr. Bunlardan 1’i Tug., 9’u Tümen, 6’sõ Kolordu, 1’i de Cephe Komutanlõ÷õ yapmõútõr. Alay ve Tabur Komutanõ olarak katõlanlar ile di÷er baúka görevler üstlenmiú olarak katõlmõú olanlar bu listeye dahil de÷ildir.

Referanslar

Benzer Belgeler

In collaboration with the Office of Çanakkale Governor, Çanakkale Onsekiz Mart University and Gallipoli Campaign Research Centre, the Spring 2015 issue of the Journal of

Özkan KESKİN (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Yrd.. Feridun Hakan ÖZKAN (Çanakkale Onsekiz Mart

Özkan KESKİN (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Yrd.. Feridun Hakan ÖZKAN (Çanakkale Onsekiz Mart

Askerlerin sahip oldukları çocukların cinsiyetleri de ankette sorulan sorulardan birisidir. Buna göre çocuk sahibi olan askerlerin sahip oldukları çocuklarının hayatta

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi yayınlarından olan Çanakkale Araştırma- ları Dergisi, ulusal hakemli bir sosyal bilimler dergisidir. 2003 yılından bu yana yayın

Osmanlı devletinin yıllar süren deniz faaliyetlerinin sonucunda, sadece deryâ ve adaları ilgilendiren bir idarî yapılanmaya giderek merkezi Gelibolu olan Cezâyir-i Bahri

İbrahim ÖZCOŞAR (Mardin Artuklu Üniversitesi) Yrd. Firdevs ÇETİN) (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Yrd. Lokman ERDEMİR (Çanakkale Onsekiz Mart

Ramazan GÜLENDAM (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi) Prof..