• Sonuç bulunamadı

Protein C Eksikli¤ine Ba¤l› Pulmoner Emboli(Olgu Sunumu)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Protein C Eksikli¤ine Ba¤l› Pulmoner Emboli(Olgu Sunumu)"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Protein C Eksikli¤ine Ba¤l› Pulmoner Emboli (Olgu Sunumu)

Dr. Abdullah YÜKSEL (1), Dr. ‹dris KALKAN (1), Dr. Nurhan Ünlü CANERO⁄LU (1), Dr. Hayri POLAT (2), Dr. Mahmut YERAL (1)

ÖZET

Venöz tromboembolizm (venöz tromboz ve/veya pulnomer embolizm) hospitalize edilmiflfl hastalarda hastal›¤›n seyrini genellikle komplike hale getirdi¤i gibi hareketli ve oldukça sa¤l›kl› görünen insanlar›da etkileyebilir. Pulnomer embo- lizm hastanede en s›k görülüp önlenebilir ölüm nedenidir.

Etkin ve güvenilir profilaksi yüksek risk tafl›yan hastalarda venöz tromboembolizme karfl› önleyicidir. Profilaksi uygu- lanmas›n›n venöz tromboembolizme ba¤l› ölümü ve morbi- diyeti önlemede, altta yatan hastal›¤›n tedavisinden daha etkin oldu¤u aç›kt›r.

Bu yaz›da, protein C eksikli¤i olan genç bir erkek hastada pulnomer enbolizm sunulmufltur. Pulnomer tromboembo- lizmde, venöz tromboembolizme e¤ilimi olan risk faktörleri düflünülmeli ve yüksek risk tafl›yan hastalarda primer profilaksi yap›lmal›d›r.

Anahtar Kelimeler: Pulnomer tromboembolizm, Protein C eksikli¤i

SUMMARY

A Case of Pulnomer Embolism due to Deficiency of Protein C

Venous thromboembolism (venous thrombosis and/or pul- nomary embolism) usually complicates the course of sick, hospitalizated patients sut may also affect ambulatory and otherwise apparently healthy persons. Pulmonary embolism is the most common preventable cause of death in the hospi- tal. Effective and safe prophylaxis is clearly more effective for preventing death and morbidity from venous thromboem- bolism than is treatment of the established disease.

In this article a case of pulmonary thromboembolism which was seen in a young male patient who has protein C deficiency has been presented. Risk factors predisposing to development of venous thromboembolism should be kept in mind in pulmonary thromboembolism, and primary prophylaxis should be done in very high risk patients.

Key Words: Pulmoner Thromboembolism Protein C Deficiency

G‹R‹fi

Pulmoner emboli arterinnnn veya damar›n›n embolik bir materyal ile t›kanmas›d›r.

En s›k görülen embolik materyal trombüstür, daha az olarak ya¤ embolisi, hava embolisi amniyon s›v›s›

embolisi görülür. Büyük pulmoner emboliler ölümle sonlan›rken, küçük embolilerde bronkial arter yolu ile gelen kan nekrozu önleyece¤inden pulmoner embolilerin ancak %10’unda infarktüs oluflur. Daha önce kalp

yetersizli¤i bulunanlarda infarktüs oluflma olas›l›¤›

yüksektir. Yani klinik önem emboli boyutuna ve hastan›n kardiorespiratuar rezervine ba¤l›d›r.

Venöz tromboz geliflmesinde altta yatan patojenik faktörler; venöz staz,koagulasyon aktivasyonu ve damar hasar›d›r. Koruyucu mekanizmalar ise, aktive olmufl koagulasyon faktörerinin dolafl›mdaki inhibitörlerle (Antitrombin III ve Proteni C) inaktivasyonu, retikuloen- dotelyal sistem ve karaci¤er ile soluble fibrin polimerleri ve aktive olmufl koagulasyon faktörlerinin temizlenmesi, fibrinin fibrinolitik enzimlerle çözülmesidir. Venöz trom- boembolizme e¤ilim yaratan çeflitli risk faktörleri mev- cuttur. Hastalar›n %90’›nda fazlas›nda pulnomer em- bolizm nedeni bacak derin venlerindeki trombusdur.

Hastalar venöz trombeombolizm aç›s›ndan düflük, orta ve yüksek risk olarak s›n›fland›r›l›rsa ve proffilaksi bu risk kaategorisine göre yap›l›rsa ölüm ve morbbidite önlenebilir.

35

SSK ‹stanbul E¤itim Hastanesi, 1.Dahiliye Klini¤i Uzman› (1), fief Yard›mc›s› (2)

‹stanbul T›p Dergisi 2004; 3: 35-37

(2)

36

‹stanbul T›p Dergisi 2004; 3: 35-37

OLGU SUNUMU

35 yafl›nda erkek hasta nefes darl›¤›, çarp›nt›, gö¤üs adresi ve yüksek atefl yak›nmas› ile acil servisimize baflvurdu. Baflvurusundan bir ay kadar önce araç içi trafik kazas› sonras› kalça ekleminde fraktür tan›s› ile ortopedi klini¤inde yat›r›lm›fl ve fraktür düflünülmeye- rek, istirahat ve a¤r› kesici kullan›m› önerisiyle taburcu edilmifl.Trafik kazas› öncesinde ve sonras›nda sol baca-

¤›nda k›zar›kl››k, flifllik ve a¤r› oldu¤unu ve kendili¤inden düzeldi¤ini anlatan hastam›z›n öz ve soy geçmiflinde baflka bir özellik yoktu. Hastam›z›n 15 y›l sigara kulla- n›m öyküsü vard›.

Fizik muayenesinde; bilinci aç›k, tansiyon arteriyel 100/70 mm Hg, nab›z dakika say›s› 125 ritmik, solunum say›s› 30/ dak, aksiller atefl 37,5’C olarak ölçüldü. Boyun venleri dolgundu ve dudaklar›nda hafif siyanoz vard›.

Dinlemekle kalp sesleri taflikardikti, ek ses ve üfürüm yoktu. Solunum say›s› artm›flt›, hasta dispneik ve taflip- neikti.Di¤er sistem muayeneleri normal bulundu.

Hastan›n yak›nmalar› ve fizik muayene bulgular›

ile ön planda akut miyokard infaktüsü düflünüldü.

Elektrokardiografisi çekildi ve sinus taflikardisi d›fl›nda özellik saptanmad›.Serum CPK ve CPK-MB, Troponin T düzeyleri normal bulundu. Akci¤er radyogram› çekildi ve normal olarak de¤erlendirildi. Tam kan ve tam idrar incelemesi de normaldi. Kan biokimyas› için al›nan kan örne¤inde LDH:654 U/L, ALT: 76 U/L, AST: 72 mg/dL, Total bilurubin: 6.33 mg/dL, Direkt bilirubin: 2.10 mg/dL, Ind›rekt bilirubin: 4.23 mg/dl bulundu. Sedimentasyon:

100 mm/h idi. Hastam›za acil flartlarda transtorasik ekokardiyografi yap›ld› ve patolojik bulgu saptanmad›.

Arter kan gaz› incelemesinde PH 7.48, PCO2 30 mmHg, PO2 78 mmHg, HCO3 22 mmol / L bulundu. Hipokapni ve hipoksemi saptanan hastada respiratuar alkaloz dü- flünüldü. Hastam›zda kronik obstruktif akci¤er hastal›¤›, pnömoni, plörezi, pnömotoraks, perikardit ve perikard tamponad› d›flland›.Fizik muayenesinde dispne, taflikar- di, taflipne ve hafif dudak siyanozu saptanan hastada, yak›nmalar›n›n aniden bafllamas›, serum transaminaz, LDH, bilurubinler, sedimantasyon yüksekli¤i, arter kan gazlar›ndaki belirgin hipoksemi ve hipokapni pulmoner tromboembolizm düflündürdü.EL‹SA yöntemi ile D- Dimer düzeyi 2.3 Mg/ml ( 0 - 053 Mg / ml ), Fibrin y›k›m ürünleri (FDP) > 5 bulundu. Bilateral alt extremite venöz doppler USG ile sol yüzeyel femoral ven+popliteal ven ve kaudalinde subokuz tromboz saptand›. Akci¤err ventilasyon perfüzyon sintigrafisi çekildi ve sa¤ akci¤er alt lob apikal segmentte hipoperfüzyon görüldü. Akci¤er ventilasyon sintigrafisi normal bulundu. Pulnomer an- jiografi teknik olanaks›zl›klar nedeniyle yap›lamad›.

Daha önceki venöz tromboembolizm öyküsü, geçiril- mifl cerrahi olmayan travma öyküsü ve travma sonras›

bir süre immobilizasyon gibi venöz trombeolizm için

klinik risk faktörleri olan hastada genç ve erkek olmas›

nedeniyle kal›t›msal risk faktörleri aç›s›ndan araflt›rma yap›ld›. Protein C, Proteni S, Antitrombin III düzeylerine bak›ld› ve Protein C düzeyi düflük bulundu.

Hastadan PT, aPTT, INR düzeyleri için kan örne¤i al›narak intra venöz heparin tedavisi uyguland›. Heparin 10000 Ünite IV bolus sonras› saatte 1000 Ünite gidecek flekilde perfüzyon yap›ld›. Alt› saat ara ile aPTT düzeyi bak›ld› ve aPTT normalin 2.5-3 kat›na uzad›. Heparin perfüzyonunun 5. gününde oral antikoagulan baflland›.

Warfarine ilk iki gün 10 mg, daha sonra 5 mg verilde ve INR düzeyi 2 - 3 aras›nda tutuldu. Heparin tedavisi 10 güne tamamland›.

Hastam›za Protein C eksikli¤i gibi düzelmesi olanak- s›z bir risk tafl›d›¤› için antikoagulan tedaviyi süresiz olarak kullanmas› gerekti¤i anlat›ld›.

TARTIfiMA

Venöz tromboembolizm komplex bir hastal›kt›r ve iki belirti ile birliktedir: derin ven trombozu ve pulmoner emboli. Venöz tromboembolizmin edinilmifl risk faktör- leri: 40 yafl üzeri olmak, yatak istirahati, cerrahi travma, kanser, myokard infarktüsü, iskemik inme, oral kont- raseptif kullan›m›, hormon replasman terapisi, hamilelik ve lohusal›k, daha önce veniztromboembolizm geçirme, uzun seyahat ve antifosfolipid antikor varl›¤›. Trombo- embolik olaylara yatk›nl›¤› neden olan genetik defektler trombofili olarak adland›r›l›r. En iyi bilinen trombofililer:

aktif Protein C ye direnç (Faktör V leiden) protrombin 20210A, Protein C ve Protein S eksikli¤i, antitrombin eksikli¤i, hiperhomosistinemi ve fibrinolitik sistemde anormallikler. Tromboza genetik yatk›nl›k venöz trombo- embolizmli hastalar›n üçte birinden fazlas›nda saptana- bilir ve %50 den fazla hasta familyal trombozludur. Da- ha önce venöz tromboembolizm geçiren hastalarda Pro- tein C, Protein S ve özellikle antitrombin eksikli¤ini saptamak önemlidir, çünkü bu hastalar bi sonraki Venöz tromboembolizm için 8-10 kat artm›fl riske sahiptir.

Tüm bu olgularda tromboz için kronik prevansiyon ya- p›lmal›d›r. (1) Protein C, Protein S ve antifosfolipid antikorlar gibi primer hiperkoagulabilite durumunun olup olmad›¤›n› saptama, akut tromboembolizm rekür- rens ve ciddiyet riskinin art›fl› ile birliktedir. Japonya’da yap›lan bir çal›flmada akut pulmoner tromboembolizmle gelen 23 hastada antitrombin III, Protein C, Protein S ölçülmüfltür.Yedisi erkek ve onalt›s› kad›n olan bu has- talar›n 4’ünde (%17.4) Proteni C eksikli¤i, birinde Protein S eksikli¤i (%4.3), 10’unda lupus antikoagulan› (%43.5) ve ikisinde antikardiolipin antikorlar› saptanm›flt›r (%8.7).Pulmoner tromboembolizmin rekürrensi primer hiperkoagülabilitesi olan hastalarda hiperkoagülabilitesi olmayanlara göre yüksek olma e¤ilimindedir. (2) Rekür- ren pulmoner emboolizmler koagülasyon bozukluklar›

(3)

37

Dr. Abdullah Yüksel ve Ark. Protein C Eksikli¤ine Ba¤l› Pulmoner Emboli (Olgu Sunumu)

veya kanser varl›¤›nda görülebilirler. Antitrombin, Pro- tein C, Protein S kal›t›msal eksiklikeri, faktör V mutas- yonu, protrombin gen varvasyonlar›, hiperhomosistinemi, lupus antikoagülan›, antifosfolipid antikoru aranmal›d›r.

Rekürren pulmoner embolili hastalarda gizli kanser için agresiv bir araflt›rma gerekli de¤ildir. T›bbi öykü, fizik muayene, laboratuar testleri, gö¤üs röntgeni bu araflt›rman›n uyumu için yeterlidir.

Venöz tromboembolik olay indisans› ve Protein C ile antitrombin düzeylerinin ilgisini araflt›ran prospective çal›flmada düflük Proteir C düzeyi venöz tromboembo- lizmde insidans art›fl› ile birlikte saptan›mflt›r. Ortalama takibin 8.1 y›ldan fazla sürdü¤ü çal›flmada 130 venöz trombeombolik olayda kanser ile birliktelik saptanma- m›flt›r. Venöz trombeolizm ve düflük antitrombin plazma düzeyi aras›nda birliktelik görülmemifltir. (4) Herediter Protein C eksikli¤i tromboembolizm riskini artt›rd›¤›ndan, Protein C eksikli¤ine neden olan mutas- yonlar için Protein C geni moleküler çal›flmalar› yap›l- maktad›r (5).

Köpek modelinde multipl pulmoner tromboembolizm oluflturulan bir çal›flmada erken dönemde D-dimer dü- zeyinin de¤iflti¤i saptanm›flt›r. (6)

Venöz tromboembolizmde antikoagulan tedavinin optimal süresini, antikoagulan tedavinin kesilmesi du- rumunda tromboz riski ve tedavinin devam› halinde kanama riski aras›ndaki denge belirler.

E¤er cerrahi gibi büyük olas›l›kla geri dönüflü olan risk faktörü varsa tromboz riski düflüktür.‹diopatik tromboz gibi risk faktörü bulunmayan durumlar ve kanser gibi persistant risk faktörü olan durumlarda rekürrens riski yüksektir.Protein C, antitrombin eksikli¤i gibi herediter ve antifosfolipid antikoru gibi edinilmifl trombofilik durumlar rekürrens için risk faktörüdür.

Rekürrens için düflük risk olanlar 3 ay süre ile anttikoa- gulan tedavi görmelidirler. Di¤erlerinin tedavisi en az 6 ay olmal›d›r ve rekürrens riski ve kanama aras›ndaki denge gözönünde bulundurularak her hasta için antikoa- gulan tedavi ihtiyac› saptanmal›d›r (7).

Protein C eksikli¤i ile birlikte kronik pulmoner trom- boembolizmde pulmoner tromboemboendarterektomi nin etkin bir tedavi oldu¤u ve son y›llarda daha s›k yap›ld›¤› söylenmektedir (8).

KAYNAKLAR

1. Barczyk A, Pierzchalo W. Risk factors of venous thromboembolism. Wiad Lek 2001;54 (5-6):311-24.

2. Tokuyona K, Kiuchi K, Nej›me J, Tokoyama M, Tokana T, Hayokawa H. Potential role of

primary hypercoaguagulability and antiphosholipid antibody as arisk factor of acute pulmonary thromboembolism. J cardiol 1998; 32(4): 263-8.

3. Jacq F. Wath etiologic investigation s should be done following recurrent pulmonary embolism? Rev Mal Respir 1999; 16 (5 Pt 2):1018-25.

4. Folsom AR; Aleksic N; Wang L; Cushman M;

Wu KK; White RH: Protein C; antithrombin, and venous thrdmbeombolism incidense: a prospective population_based study. Anterioscler Thromb Vasc Bial 2002 1;22(6):1018-22.

5. Song KS, Park YS, Choi CR, Kim HK, Park Q, Kim HS. Hereditary protein a deficiency with recurrent thrombosis; identifications of a missense mutation. J Koreon Med Sci 1998;13(2): 186- 90.

6. Wu Y, Wong C, Panf B, Niu S, Wang H, Zhang H, Weng X. The pathology of the cardiopulmonary functional changes in acute multipl pulmonary microtthromboembolism in a canine model.

Zhonghua Jie He He Hu Xi Za Zhi 2002; 25 (4):217- 20.

7. Couturoud F, Grand ‘Maison A, Keoron C. Op- timal duration of anticoagulant treatment of venous thromboembolism. Presse Med 2000;29 (24): 1379- 85.

8. Taniyasu N, Ahr yama K, Takazawo A, Hirato J. Surgical treatment for chronic pulmonary thromboembolism in patient with protein C deficiency. Kyobu Geka 2001; 54(3): 237-40.

Referanslar

Benzer Belgeler

Kalp bofllukla- r› aras›nda flant veya konjenital kardiyak anomaliyi ekarte et- mek için yap›lan transözofajiyal ekokardiyografide ise sa¤ at- riyumda yo¤un spontan eko

Geçici femoral hemodiyaliz kateteri takılan hastalar için düşük serum albümin düzeyi ile derin venöz tromboz gelişme riski arasında istatistiksel olarak

An›lan alt› risk faktörü, kad›nlarda abdominal obeziteyle anlaml› ba¤›ms›z iliflkideyken, erkeklerde sigara, HDL-K düflüklü¤ü ve hipertansiyon ba¤›ms›z

Baflka bir prospektif çal›flmada (Women’s He- alth Study -WHS), kardiyovasküler olay (miyokard infarktüsü, koroner revaskülarizasyon, iskemik in- me) geliflen kad›nlarda

Diğer çalışmalarda da, obez PKOS’ lular ve normal kilo- lu PKOS’ lular karşılaştırıldığında insülin rezistansı obez grupta daha yüksek bulunmuş ve PKOS preva-

Talbot ve arkadaşları (11) 60 epilepsi be 60 kontrol grubunu içeren çalışmalarında, erkek epileptik hasta ve kontrol grubu arasında total testosteron, serbest testosteron ve

Metastatik pankreas adenokarsinomlu olguda intravenöz kontrast uygulaması sonrası elde edilen toraks bilgisayarlı tomografi incelemesinde; koronal rekonstrüksiyon kesitlerinde

Bu raporda, lupus antikoagülanı pozitifliği ve PAI-1 4G/5G polimorfizmi heterozigot taşıyıcılığı varlığı nedeniyle edinsel ve kalıtsal hiperkoagülabilite nedenlerinin