• Sonuç bulunamadı

DAVRANIŞ BİLİMLERİ ve İLETİŞİM

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "DAVRANIŞ BİLİMLERİ ve İLETİŞİM"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

DAVRANIŞ BİLİMLERİ ve İLETİŞİM

YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

DUYGULAR - 1

(2)

• Duygu ile ilgili alanyazında araştırmacıların, biyolojik temelli olan, diğer hayvanlarla paylaşılan, tüm kültürlerde görülen ve evrensel olarak tanınan yüz ifadeleri ile saptanabilen duygular üzerine odaklandıkları görülmektedir.

• Bu nedenle çok sayıda duygu olmasına rağmen araştırmacılar daha çok öfke, korku, tiksinme, üzüntü, mutluluk ve şaşkınlar gibi «temel duygular» üzerine yoğunlaşmıştır.

• Duygu araştırmacıları sevinç, korku, üzüntü gibi temel duygularla kıyaslandığında suçluluk, utanç, mahcubiyet, empati, kıskançlık, imrenme ve gurur gibi «öz bilinçli duygulara» daha az ilgi göstermişlerdir.

(3)

Temel Duygular

Psikoloji bilimini yakından ilgilendiren duygu kavramı;

• «Kişinin kendisi için önemli olan bir durum ya da etkileşim

içinde olduğu zaman meydana gelen his ve duygulanımdır.»

• Duygular insan hayatının ayrılmaz parçası olarak, günlük

yaşamın merkezinde yer alır.

• Canlılar içinde hayvan ve insanlarda gözlemlenen duygu,

insanın kendisini ve yaşadığı dünyayı algılamasını etkileyen önemli bir yetidir.

(4)

Temel Duygular

Duygular, insanın hayatta kalabilmesi için ihtiyaç duyduğu ilgi ve bakımın karşılanmasında önemli bir araçtır.

• Duygular evrenseldir.

• Kültürlerarası karşılaştırmalarda yüz ifadelerinin tutarlılığı

ve yeni doğan çocukların duygusal gelişimleri gözlenerek sınanmıştır.

(5)

Temel Duygular

Temel duygularla ilgili olarak bebeklerde duygu ifadelerinin

tüm kültürlerde aşağı yukarı aynı yaşlarda ve aynı sıra ile geliştiğinin gözlenmiş olması, yüz ifadelerinin biyolojik olarak programlandığı görüşünü desteklemektedir.

 Örneğin; bebeklerin 4-6 haftalık iken gülümsemeye, 3-4

aylık iken kızgınlık ve üzüntü belirten yüz ifadeleri göstermeye, 5-7 aylık iken korkularını ifade etmeye başladıkları gözlemlenmiştir.

(6)

Duygu’nun Bileşenleri

Örn. Buket – hırsızlık

 Bir duygu, bireyin belirli bir kişi veya çevre ile yaşadığı

karşılaşmalar tarafından harekete geçirilir.

 Bilişsel değerlendirmeler, bir sıra takip ederek duygunun

birbirine gevşek bir şekilde bağlı ve birbirini etkileme potansiyeline sahip diğer bileşenlerini tetikler.

 Psikologlar bir duyguyu meydana getiren altı bileşen

(7)

Duygu’nun Bileşenleri

Bilişsel değerlendirme

 Öznel değerlendirme

 Düşünme ve eylem eğilimleri  Yüz anatomisindeki değişim

(8)

Duyguların İşlevleri

 Duygular olmadan; İnsan yaşamı, düz ce coşkudan yoksun

olur.

 Duygular, bireyin bilgi birikimleri ve deneyimlerine göre

biçimlenir ve aynı zamanda bireyin tutum ve davranışlarını etkiler.

 Birey çevresindeki olaylara nasıl bir anlam ve değer

veriyorsa, ona göre de duygusal tepkiler verirler.

 Böylece duygular bir kimseyi ötekine yaklaştıran veya onu

(9)

Duyguların İşlevleri

 Bireyin yaşam deneyimleri üzerinde önemli etkisi olan duyguların,

insan yaşamının farklı alanlarında pek çok işlevi vardır:

1. Duygular, bireyin kendini ve başkalarını değerlendirmesini (kendini ve başkalarını anlama) sağlar.

2. Duygular, bilişsel yaşantıya zenginlik katar.

3. Duygular, hedef yönelimli davranışların ortaya çıkmasında motivasyon sağlar; tüm gelişimsel sistemlerde tatmin edici ve güvenli koruyucular olarak işlev görür.

(10)

Duyguların İşlevleri

4. Duygular, bireylere davranış tarzları ile ilgili ipuçları sağlar. 5. Duygular, bireyler için kendilerini ifade etmenin bir yoludur.

Duygusal süreçler beklenmedik bir olay karşısında çok çabuk tepki vermemizi sağlar ve çevreyle iletişim kurulmasını kolaylaştırır.

(11)

Duyguların İşlevleri

7. Duygular, yaşamsal önceliklerin belirlenmesinde rol oynar.

8. Duygular, aynı zamanda insandaki fizyolojik sistemlerin en

yüksek düzeyde işlev görmesinde önemli bir yere sahiptir.

9. Bireyin kendisi hakkında duyguları, benlik algısını

şekillendirir.

Referanslar

Benzer Belgeler

 Öz bilinçli duygular, insanları yakın ilişkilerinde ve sosyal etkileşimlerinde toplumsal olarak uygun şekilde ve ahlaklı davranmaya güdüler.  Öz bilinçli

• İletişime yapıcı kimliğini kazandıran, kaynaktan gelen sözlü ve sözsüz mesaj kodlarını gerçek anlamıyla değerlendiren iletişim öğesidir.. • İletişim

mekana girildiğinde kapıya yakın koltuk ya da sandalyeye oturanlar özgüvenleri düşük kişiler olarak algılanır....

• İzlenim yönetimi kavramı da «hedef izleyiciyi arzu edilen sonuçlara yönlendirmek amacıyla, ona çeşitli bilgiler ileterek kendiliğe yönelik algılarını kontrol

birinin fotoğrafının birlikte gösterilmesi; az çekici olanın, olduğundan daha çekici olarak algılanmasını sağlar... 

 Dolayısıyla, kadın ve erkek rollerinin toplumsal yaşamda çok güçlü olduğunu ve diğer rollere de etki ettiğini gösterir..  Genellikle erkekler toplumdaki konumları

 Sonuçta Sosyal Öğrenme Kuramı’na göre, çocuklar ailede, çevrelerinde, hatta medyada gördükleri davranışları öğrenirler ve kendi cinsiyetlerine uygun

İnsan davranışını üzerinde önemli etkisi bulunan grupları, farklı ölçütlere göre değişik şekillerde sınıflandırabiliriz...  İç Gruplar - Dış Gruplar -