BİBLİOGRAFİ :
Eski ve yeni Türk halıcılığı ve cihan halı tipleri panoraması
Yazan : General Kâzım DİRİK Trakya Umumî Müfettişi
Türk Tarih Kurumu ve Berlin, Viyana arkeolog! Enstitüleri daimî âzası
Kuşe kâğıdı : Alâettin Kıral Matbaası — 1938 iktisat Vekâleti tarafından bastırılmıştır.
Trakya Umumî Müfettişi General Kâzım Dirik'in büyük bir vukuf ile vücuda getirdiği bu kıymetli eser, dilimizde halıcılık hakkında ilk neşriyatı teşkil eder.
içinde başladığından da anlaşılacağı veçhile, Türk halıla-rının ve halıcılığının mazisinden, başhyarak tekâmülünü ve geçirdiği inkişaf ve tereddi safhalarından bahsedümektedir. Bu yazılar meyanmda müellif halının bir milletin Güzel Sanatlar sahasındaki mevkiini ve kendisine mahsus karak-terlerini ifade eden bir şube olduğunu, her milletin vücude
getirdiği halılarda kendi kültür ve karakterinden ona bir parça eklediğini derin bir vukufla tahlil etmektedir.
Eski Türk halıcılığı, yeni Türk halıcılığı, Cihan halı tip-leri panoraması, âşiret halı ve kilimtip-leri, İran, Kafkas, Orta Asya, Efgan, Bülûç, Çin ve sair muhtelif memleketler halı-ları ve kilimler, şallar hakkında mufassal kısımhalı-ları ihtiva ediyor.
Kitap bir kültür eseri olmakla beraber halı ticareti ve pazarları hakkında da malûmatı havidir. İçinde müzele-rimizde bulunan kıymetli halıların, muhtelif renkli fotoğ-rafileri ile halılara millî karakterleri veren, desenlerin, tas-nif edilmiş plânşları bulunmaktadır. Eser muhtalif lisanlarda halıcılık hakkındaki zengin bir bibliyografiden istifade edil-mek suretile büyük bir vukuf ve mesai neticesi meydana getirilmiştir.
Güzel Sanatlar kütübhanelerimize bu güzel eseri veren Sayın generali tebrik ederiz.
F a t i h d e v r i n d e İ s t a n b u l
Y ü k s e k M i m a r S a i m Ülgen ( .
Güzel San'atlar Akademisi Mimarî tarihi asistanı Mimar Saim Ülgen tarafından vücude getirilen bu eser; bugün eli-mizde bulunan ve yegâne tarihî vesaiki teşkil eden vakıfna-melerden istifade suretiyle Fatih devrindeki İstanbul'un ha-ritasını tesbit etmektedir.
Müellifin de yazdığı gibi Bizans tarihi ve Bizans devrin-deki İstanbul hakkında yüzlerce eser yazan ecnebi tarihçi
ve arkeologlar tetkiklerini daima durada ikmâl etmişler ve îstanbulda başlıyan Türk devrini ihmal etmişlerdir.
