KİŞİLİK
Kişilik,
İngilizce karşılığı “personality” olan kavram kişi anlamına gelen
“person” kelimesinden türetilmiştir.
Sözcük, İngilizce’ye Latince “persona” kelimesinden geçmiştir ve anlamını Antik Roma’da tiyatro oyuncularının oyunlarda yüzlerine taktıkları “maske”den alır.
Maske ile oyuncuların oyunlarda büründükleri karakter, rol, kişi ve kişilikler anlatılmaya çalışılmıştır.
Kişilik söz konusu olduğunda ortak kavramlardan bahsedilir:
süreklilik (can çıkar huy çıkmaz), tutarlılık (ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol), özgünlük -bireyin iç dünyasına özgü olma- (beş parmak beşi bir değil) gibi.
Mizaç, karakter gibi sözcükler kişiliğin farklı yönleridir
Bu kavramlar kişiliğin değişebilir-değişemez olduğu tartışması ile yakından ilgilidir
Kişilik psikologları, bir kişiyi diğer kişiden ayıran
farklılıklar ve bu farklılıkların bir araya gelmesi ile ilgilenir.
Örneğin, “Neden bazı insanlar son derece içe dönükken bazıları dışa dönüktür?”, “Neden bazı insanlar duygusal olarak daha dengelidir?”, “Neden bazı insanlar yeni
şeyler denemeye daha açık olurlar?” gibi.
«Benim Suyum»
adlı eseriniz olsun
Kişilik karmaşık bir bütündür. Kişiliğin oluşumuna;
▪ Kalıtım,
▪ Fizyolojik etmenler,
▪ Bilinçaltı ve
▪ Sosyokültürel çevre etki eder.
Psikodinamik Kuram
▪ Sigmund Freud kurucusudur.
▪ Kişilik id, (alt benlik) ego (benlik) ve süper ego’dan (üst benlik) oluşur.
▪ Her sistemin kendine göre işleyişi vardır.
▪ Kurama göre dürtüler psişik enerji ile doludur.
▪ Örn; psişik enerjinin çoğunu kullandığında ego ve süperegoya enerji kalmaz
İd: Kişiliğin ilkel yanıdır ve haz ilkesine göre çalışır.
➢ Doğuştan getirilen güdüler, dürtüler, istekler bu sistemde yer alır.
➢ Mantık dışı hareket eder ve bu isteklerinin hemen karşılanmasını ister.
➢ İd isteklerinin ertelenmesine tahammül edemez.
Yaşamın ilk yıllarında tamamen idin isteklerine göre hareket eden çocuk çevresiyle olan etkileşimi arttıkça id’den gelen isteklerini ertelemeyi öğrenmeye başlar.
Ego: Kişiliğin mantıklı yanıdır ve gerçeklik ilkesine göre hareket eder.
➢ Ego, id ile süper ego arasında dengeyi sağlayan sistemdir.
➢ İdden gelen isteklerin uygun bir biçimde karşılanmasını sağlar.
Freud‟a göre kişiliğin sağlıklı olması egonun denge
işlevini yerine getirebilmesine bağlıdır. Ego denge işlevini
yitirdiğinde, psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkar.
Süper ego: Süper ego ise çocuğun anne babasından, yakın çevresinden ve toplumdan öğrendiği kurallara, gelenek ve göreneklere göre şekillenir.
➢ Kişiliğin toplumsal yanını oluşturur.
➢ Süper ego ahlak ilkesinden yola çıkarak katı ahlak ilkeleri çerçevesinde kararlarını verir.
➢ Bu bağlamda da çoğunlukla id’den gelen isteklere karşı çıkarak onları bilinçaltına atar.
➢ Bu durum davranışlarımızı etkiler.
Bilinçaltı, davranışlarımızın şekillenmesinde ve kişiliğimizin gelişiminde önemli faktördür.
Freud kişiliği anlamak için bilinçdışının açığa çıkarılması gerektiğini vurgular
rüyalar-dil sürçmeleri
Fiksasyon-saplanma
Aynı cinsten ebeveyni rakip
gördüğü için
Freud savunma mekanizmaları; rahatsız edici durumlarla baş etmek için kullanırız.
Bastırma: rahatsız edici durumların bilinçdışına itilmesi
Gerileme: gelişiminin öncesi yaşlarda gibi davranma
Yer değiştirme: istenmeyen duygu-düşüncenin tehdit edici ve güçlü kişiden zayıf kişiye yöneltilerek ifade edilmesi
Mantığa bürüme: kendini haklı çıkaracak açıklamalar yapma
İnkar etme: kaygı yaratan bilgiyi reddetme
Yansıtma: istenmeyen duygu ve dürtüleri başka birine yükleme
Yüceltme: istenmeyen dürtüleri toplumca onaylanan duygu düşünce davranışlara çevirme
Karşıt tepki geliştirme: bilinçdışı dürtüler bilinçte tersiyle ifade edilir
YENİ FRUEDÇU PSİKANALİSTLER
JUNG’UN ORTAK BİLİNÇDIŞI
Bilinçdışı cinsel dürtülere öncelik verilmesi
Kolektif bilinçdışı: Jung’a göre insan zihni, onun evrimi tarafından biçimlendirilmiştir. Dolayısıyla birey geçmişiyle bağlantılıdır. (kendi türünün geçmişini ve hatta tüm insanlık evrimini içerir)
Örneğin, bir insanın yılandan ya da karanlıktan korkması için yılanla karşılaşmış ya da karanlıkta kalmış olması gerekmez. Yılandan ya da karanlıktan korkma eğilimleri, atalarımızın kuşaklar boyu yaşantıları sonucu bize aktarılmış ve beyin dokumuza işlenmiştir.
Arketipler: Kolektif bilinçdışının içeriği arketipler terimiyle adlandırılır. Arketip, prototip sözcüğüyle eşanlam taşır.
Tanımını yaptığı arketipler arasında doğum, yeniden dünyaya geliş, ölüm, güçlülük, sihir, kahraman, çocuk, üçkâğıtçı, akıllı ihtiyar, toprak ana, dev gibi imgeler; ağaçlar, güneş, ay, rüzgâr, ırmak, ateş ve
hayvanlar gibi doğal objeler; yüzük ve silah gibi insan yapısı objeler sayılabilir.
Jung’a göre arketiplerin sayısı, gerçek yaşam olaylarının ve objelerinin sayısına eşittir.
Bellek imgeleri gibi canlı görüntüler değildir. Örneğin anne arketipi, bir kadının ya da bir annenin fotoğrafı değildir. Eğer bir benzetme yapmak gerekirse, banyo edilmesi gereken negatif filmleri andırırlar.
HORNEY’İN FEMİNİST BAKIŞ AÇISI;
Freud’un «Kadınların erkeklerin penisini kıskandığı» düşüncesine karşı çıkar
Toplumun kadınları kısıtlayıcı etkisinden bahseder
Kişilik sosyal ilişkiler ile gelişir, özellikle de ebeveyn-çocuk ilişkisine, çocuğun ihtiyaçlarının ne kadar iyi karşılandığına bağlıdır
ADLER
Freud’un cinsellik vurgusuna karşı çıkar
İnsanların temel motivasyonu üstünlük sağlamaktır
Bu üstünlük başkaları üzerinde değil, kendini geliştirme- kusursuzluk üzerinedir
Bireylerin henüz dış dünyaya ilişkin sınırlı bilgi sahibi oldukları çocukluk döneminde geliştirdikleri «aşağılık kompleksi»
aşılamadığında yetişkinlikleri durumdan etkilenir
KİŞİLİĞE ÖZELLİK YAKLAŞIMI
ÖZELLİKLER: Farklı durumlarda gösterilen tutarlı nitelikler ve davranışlar
Kişiliği açıklamak için belirgin temel özellikleri araştıran yaklaşımdır
Örn; Bir kişi dostça iken diğeri düşmanca olabilir vb.
ALLPORT’UN ÖZELLİK KURAMI
Temel özellikler; baskın-merkezi-ikincil olarak sınıflandırılabilir
Baskın özellik bireyin etkinliklerinin çoğunu yönlendirir (yardımsever birinin enerjisinin çoğunu insanlara yardım etmeye ayırması)
Merkezi özellik kişiliğin çekirdeğini oluşturur (girişkenlik- dürüstlük vb)
İkincil özellikler, bazı durumlarda kişiliği etkiler (sanata olan geçici bir ilgi vb)
FAKTÖR ANALİZİ:
KİŞİLİĞİN 5 BÜYÜK FAKTÖRÜ
DENEYİMLERE AÇIKLIK Bağımsız-Uyumlu
Yaratıcı-Pratik
SORUMLULUK Özenli-özensiz Kontrollü-dürtüsel
Planlı-plansız
DIŞA DÖNÜKLÜK Konuşkan-sessiz Eğlenceye düşkün-
ağırbaşlı
Girişken-çekingen
UYUMLULUK
Sempatik-hata arayan Kibar-kaba
Değer bile düşmanca
NEVROTİKLİK (duygusal denge) Dengeli-gergin
Sakin-kaygılı Güvenli-güvensiz
KİŞİLİĞE ÖĞRENME YAKLAŞIMI
➢ SKİNNER’İN DAVRANIŞÇI YAKLAŞIMI
➢ Davranışçı psikologlar bu kuramı savunur.
➢ Kişilik, yaşanmış tecrübeler, öğrenilmiş davranışlar ve davranışların pekiştirilmesi sonucunda oluşur.
➢ Toplum içinde insan davranışları, ödüllendirme ya da cezalandırma yolu ile pekiştirilir.
➢ Pekişen davranış sürekli hale gelirse kişilik özelliği oluşur.
SOSYAL BİLİŞSEL YAKLAŞIM
ALBERT BANDURA
İnsanlar bir davranışı sergilemeden de sonuçlarını tahmin edebilirler
Örn; modelin saldırgan davranışları olumlu sonuçlanıyorsa çocuk saldırganlığı taklit eder
Kişilik, başkalarının davranışlarını tekrar tekrar gözlemlemek ve taklit etmekle gelişir
Kuram öz yeterlilik (yeterliliğe inanç), kavramına vurgu yapar
Öz yeterliliği yüksek kişiler yüksek hedefler belirler ve ulaşmak için çabalar
Özsaygı, olumlu-olumsuz kendilik değerlendirmelerimizi içeren kişilik bileşenidir (matematikte öz saygısı yüksek öğrencinin sporda öz saygısı düşük)
KİŞİLİĞE BİYOLOJİK VE EVRİMSEL YAKLAŞIMLAR
Kişiliğin önemli bileşenlerinin genlerden
geldiği savunulur
HÜMANİSTİK YAKLAŞIM
➢ Carl Rogers savunucularındandır.
➢ Bu kuramda, her insanın doğuştan iyi olduğu ilkesini savunulur
➢ Kişiliğin oluşumunda, «benlik bilinci» ön plana çıkartılır.
➢ Benlik bilinci, o bireyin kendini nasıl gördüğü yani kendisi ile ilgili düşünce ve kanaatleridir.
➢ Kendini gerçekleştirme: kişinin fark ettiği en üst potansiyele ulaşması
➢ Koşulsuz olumlu saygı: karşıdaki kişiye ne yaparsa yapsın saygı duyma ve kabul (bize yönelik olumsuz yorum yapan kişiyi koşulsuz olumlu saygı ile kabul etme ve kendimizle ilgili yorumlamalarımızla yorum arasında kaygı yaşamayız)
Kişiliğin Ölçülmesi
Kişilik özelliklerinin ortaya çıkartılmasıyla ilgili çeşitli kişilik testleri yapılmaktadır.
Bu testler, bireyin kişilik özellikleri hakkında bilgi toplamak amacıyla kullanılır.
Kişilik, karmaşık bir olgu olduğundan bugüne kadar tam anlamıyla ölçülebilen herhangi bir araç geliştirilememiştir.
Kişilik Testlerinin Çeşitleri
Görüşme
Derecelendirme ölçekleri
Yazılı testler
Projektif testler
Rorschach testi
TAT (Tematik Algı Testi)
Rorschach testi
Çok sayıda ve çeşitli kişilik özelliklerine sahip insanlara uygulanarak standart normal değerleri tespit edilir.
Karışık mürekkep lekeleriyle yapılmış 10 kart deneklere gösterilir.
Kartlardaki mürekkep lekelerinin bazıları renkli, bazıları siyahtır.
Deneğe belli bir sürede bütün kartlara tek tek bakması ve bunu yorumlaması söylenir.
Rorschach testi
TAT (Tematik Algı Testi)
➢ Daha çok kişiliğin sosyal yönünü açığa çıkarmaya çalışmaktadır.
➢ Deneklere, 20 resim gösterilir.
➢ Bireye bu resimle ilgili hikaye anlatması istenir.
➢ Deneğin bu yolla kendi kişilik özelliklerini anlatacağı hikayeye yansıtacağı kabul edilir.
TAT (Tematik Algı Testi)
EK KAYNAKLAR
Genç, D. ve Çetinkaya-Yıldız, E. (2017). Kişilik Kuramları, Gerçek Yaşamdan Kişilik Analizi Örnekleri. Pegem, Ankara.