B. Amler, D. Betke, H. Eger, C. Ehrich, A. Kohler, A. Kutter, A. von Lossau, U. Müller, S.
Seidemann, R. Steurer, W. Zimmermann 1999. Working Group on Integrated Land Use Planning Land Use Planning Methods, Strategies and Tools Eschborn, 1999 Published by:
Deutsche Gesellschaft für Technische Zusammenarbeit (GTZ) GmbH P.O. Box 5180, 65726 Eschborn, Germany 212 pages
7 Arazi Kullanım Planlaması için Genel Koşullar Çerçevesi 7.1 Genel Koşulların Arazi Kullanım Planlamasına Etkisi 7.2 Genel Koşullarla Başa Çıkma Olanakları
7.3 Arazi Kullanım Planlamasının Uygulanmasındaki Sınırlar
Bu bölüm, AKUP ile ilgili genel koşulların çerçevesini ele almaktadır. Çok çeşitli bir yapıya sahiptirler ve sürekli değişirler. Bu nedenle, onları tanımak ve gözlemlemek önemlidir. Genel koşullardaki herhangi bir değişiklik, önceki planın revize edilmesini ve yinelemeli bir planlama sürecinin başlatılmasını gerekli kılar. AKUP'taki genel şartlar çerçevesi, arazi kanununu, doğal kaynakların durumunu, katılımcıların menfaatlerini, ekonomik sistemi, sorumlu kuruluşların malzeme ve personel açısından donanımını veya hedefin geleneksel değer sistemlerini dikkate alır. nüfus. Teknik İşbirliği projelerinin bu genel koşulları etkileme olasılıkları genellikle gereğinden fazla tahmin edilmektedir. Onu değiştirmeye çalışmak yerine, ona uyum sağlamanın yollarını bulmak çoğu zaman daha mantıklıdır. Genel koşullar özellikle zor olduğunda, diğer projeler veya kuruluşlarla deneyim alışverişine özen
gösterilmelidir. Durumu netleştirmek için genellikle ikili projelere tanınan yasal çerçeveyi ve eylem kapsamını kullanmak yeterlidir. Ayrıca yeni yasal düzenlemelerin oluşturulmasına destek olacağı düşünülmelidir.
Genel koşullar çerçevesi de AKUP'nin uygulanmasını engelleyebilir.
Aşağıdaki durumlarda durum böyledir:
- AKUP için siyasi irade eksiktir;
- AKUP'nin bağlayıcı niteliği veya kullanım haklarının güvence altına alınması garanti edilmez;
- bir uygulama olasılığı yoktur;
- katılımcıların çoğunluğu arasında diyalog için bir istek yok veya
- eylem için ekolojik kapsamın çok dar olduğu ortaya çıktı. Bu gibi durumlarda AKUP süreci başlatılmaz veya mevcut projeler sonlandırılır.
7.1 Genel Koşulların Arazi Kullanım Planlamasına Etkisi
Genel koşullar çerçevesi planlamanın bir parçası olmasa da, onunla yakından bağlantılıdır.
Tüm planlama ve uygulama sürecini etkiler. Kalıcı olarak dinamik değişikliklere tabidir.
Çerçeve koşullarındaki değişiklikler, arazi kullanım planlamasının sabit çalışma adımlarına göre gerçekleştirilememesinin nedenlerinden birini oluşturmaktadır. Sayısız geri adım atma, deneyimlerden öğrenme ve yeni bulgulara izin veren yinelemeli bir süreçtir. Bu koşulların dikkate alınabilmesi için, temel genel koşulların sürekli olarak gözlemlenmesi ve planlama sürecinde göz önünde bulundurulması AKUP için önemli bir görevi temsil etmektedir.
Arazi kullanım planlamasında ek bir faaliyet olarak, mümkün ve uygunsa genel koşullar çerçevesi etkilenmelidir. Bununla birlikte, bu aşamada bu tür olasılıkları abartmak için bir uyarı verilir: koşulların gerçekçi ve dolayısıyla anlamlı olan uygun ve uygun bir şekilde ele alınması daha iyidir (GTZ / Rauch, 1993'e göre).
Genel koşullar çerçevesinin projeden ne ölçüde etkilenip etkilenemeyeceği duruma bağlıdır.
Sınırlı bir ölçüde, bir arazi kullanım planının uygulanmasının her zaman genel koşullar üzerinde yansımaları olacaktır. Bunların da olumsuz etkileri olabilir ve baştan düşünülmeli ve mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.
Genel koşullar doğa, bağlam ve ülkeye göre değişir. Birbirlerini de etkileyen doğal, ekonomik, politik, yasal, kurumsal, örgütsel ve sosyo-kültürel faktörlerden oluşurlar.
Aşağıdaki hususlar arazi kullanım planlaması için özellikle önemlidir:
Arazi kanunu ve arazi düzeni:
Arazi imtiyazı ve kullanım haklarına ilişkin belirsizlik arazi kullanıcılarının karar verme sürecindeki eylem kapsamını kısıtlamaktadır. Uzun vadeli ve sürdürülebilir arazi kullanım biçimleri için yüksek yatırımlar yapma konusunda çok az istek var. Doğal kaynaklarla ilgili mevcut durum: Kaynaklar bozulmamış gibi göründüğünde, koruyucu önlemler için genellikle çok az endişe vardır. Kaynaklar zaten bozulmuşsa, genellikle onları iyileştirmek için önlemler almak için fonlar mevcut değildir.
Cinsiyete ve yaşa özel ilgi alanlarındaki farklılıklar:
Kırsal ailelerde mevcut bölünmüş sorumluluk sistemi nedeniyle, erkekler ve kadınlar, genç ve yaşlı insanlar, arazi kullanımının planlanmasıyla ilgili olarak genellikle farklı önceliklere sahiptir.
(Küçük ölçekli çiftçilik) nüfusunun ekonomik potansiyeli:
Günlük hayatta kalma ihtiyacı, kısa vadede artan bir gelire yol açmadıkça, yoksul kırsal nüfusun kaynak yönetiminde iyileştirmelere uzun vadeli yatırım yapmasına olanak sağlamaz.
Personel ve malzeme bakımından sorumlu kuruluşların donanımı:
Dış destek olmadan, birçok kuruluş arazi kullanım planlamasındaki görevlerinden bunalmıştır.
Geleneksel otoriteler ve çatışmaları çözme mekanizmaları:
Mevcut geleneksel otoriteler ve ihtilafları çözme mekanizmaları, arazi kullanım planlamasında önemli bir unsurdur. Arazi kullanım planlaması alanındaki geleneksel düzenleme mekanizmaları başarısız olduğunda, dış destek özellikle gereklidir.
7.2 Genel koşullar çerçevesine ilişkin bilginin geliştirilmesi Genel Koşullarla Başa Çıkma Olanakları
Genel koşullar çerçevesine ilişkin sağlam temellere dayanan bilgi, eylem kapsamını belirler ve belirlenecek AKUP sınırlarını bulur. Proje hedeflerine ve sonuçlarına ulaşmadaki
varsayımlar ve riskler daha gerçekçi bir şekilde tanımlanabilir. Özellikle kendi kendine yardım potansiyelini kontrol etmede yardımcı olurlar. Bu bilgi, farkındalık yaratma ve halkla ilişkiler çalışmaları için önemli bir temel oluşturur. Uzun vadede, hangi koşullardan etkilenip
hangilerinin etkilenemediğini incelemek için kesin bir analiz bir ön koşuldur.
Bu amaç için gerekli olan bilgilerin bir kısmı, diğer proje faaliyetleriyle bağlantılı olarak halihazırda toplanmış olacaktır. Bu nedenle, AKUP sürecini başlatırken kullanılabilir.
Bölgesel Odaklı Program Planlama (ROPP) kapsamlı bir bilgi tabanı oluşturduysa, arazi kullanım planlaması için de kullanılabilir. AKUP'a özel ek bilgiler, yalnızca kullanım nedenleri
kesinlikle açıksa ve ilgili maliyetler haklıysa sağlanacaktır. Çalışmaların sonuçları doğrudan AKUP sürecine hizmet eder ve genel koşulları da etkileyebilir.
Gayri Resmi Bilgi Kaynakları
Mevcut materyal ve istatistiklerin veri setleri ve değerlendirmelerine ek olarak, kilit kişiler tarafından yapılan gayri resmi bilgiler ve bulgular büyük önem taşımaktadır. Gayri resmi bilgi kaynakları genellikle daha yüksek bir açıklama içeriğine sahiptir, daha günceldir ve
katılımcıların durumuna daha yakındır. Bu nitelikteki bilgiler - ör. gayri resmi pazarlama yapıları aracılığıyla - önemli kişilerle yapılan doğrudan görüşmelerden ziyade çalışmalardan daha az kazanılır. Bu nedenle, bilgi projeler için önemlidir, ancak yine de dışarıdakilere iletilmesi zordur. Resmi proje belgelerinde bu bilgi kaynaklarından bahsetmek genellikle siyasi nedenlerle uygun olmayacaktır. Bu, projenin net bir bilgi tabanı olmadan çalıştığı izlenimini kolayca verebilir. Gayri resmi bilgilerin kullanımının meşrulaştırılması ve ortak kuruluş tarafından projeye gerekli desteğin sağlanması, genel koşullar çerçevesini esnek bir şekilde ele almak için önemli ön koşullardır.
Günlük yaşamda bile tüm katılımcılar sürekli olarak genel koşulların etkileriyle karşı karşıya kalırlar ve bilinçli ya da bilinçsiz olarak buna göre hareket ederler. Bu, kendi eylemlerini doğru değerlendirebilmek ve farkındalık yaratabilmek için anlaşılmalıdır. Yollar bulunmalıdır - ör. tartışma süreçlerini yönetmede - genel koşullarla uğraşırken katılımcıların deneyimlerini bilmek ve kullanmak. Bu süreçte, bazı katılımcılar için açık ve doğrudan bir yaklaşımda bulunmak çoğu zaman mümkün olmadığından, genel koşullarla ilgili anlaşmazlıkları hassas bir şekilde ele almak özellikle önemlidir.
Farkındalık yaratmak, uyumlu eylemleri ve halkla ilişkiler çalışmalarını teşvik etmek Genel koşullar hakkındaki bilgilerin yayılması, tüm katılımcıların arazi kullanım planlamasının potansiyelleri ve sınırları hakkında gerçekçi bir değerlendirme yapmalarını sağlar. Bu
noktaya kadar yeterli bilgiyi alamamış gruplar için, davranışlarını genel koşullara en uygun şekilde uyarlamak için yeni eylem olanakları açılıyor. Arazi kullanım planlaması için de önemli olabilecek tarımsal fiyat bilgilerinin yerel radyoda yayınlanması ile örnek verilebilir.
İnsanların davranışlarını uyarlamaları her zaman bir öncelik olmayacaktır. Uygun olmayan genel koşulları etkili bir şekilde etkilemek de aynı derecede önemlidir, örn. daha iyi bir bilgi tabanı. Bazı önlemler, genel koşulların iyileştirilmesine veya hatta değiştirilmesine
(güçlendirme) neden olabilir. Bu, özellikle komşu grupların teşvik edilmesi gerektiğinde büyük önem taşımaktadır.
AKUP sonuçları yaygınlaştırılarak insanların davranışlarını değiştirmeye yönelik teşvikler verilebilir. Planlar ve belgeler, iyi reklam malzemeleri veya argümantasyon yardımcılarıdır.
Projeler, dezavantajlı grupların durumunu iyileştirebilir veya iyi teknik bilgi birikimi sayesinde, doğal kaynakların korunması konusunda politikacılar arasında farkındalık yaratabilir. Bu, örneğin, toprak kanunu veya toprak erozyonu riski ile ilgili Amerikan Kızılderili nüfus gruplarının durumu hakkında bilgi sağlayarak oldu.
Genel koşulların doğası ve stratejik olarak ele alınması konusunda diğer proje ve kuruluşlarla bilgi alışverişi, kurumsal işbirliğinin önemli bir bileşenidir. Ek olarak, genel koşulları etkileme ve değiştirme fırsatları koordinasyon yoluyla geliştirilebilir. Bu nedenle, birçok proje, düzenli aralıklarla toplanan ve farklı sosyal grupları ve devlet kurumlarını temsil eden bölgesel düzeyde komiteleri desteklemektedir.
Sonuçlar
Mevcut davranış kalıpları ve düzenlemeler hakkındaki açık tartışma süreçlerinin genellikle sonuçları vardır. Bir sorun belirlenir, örn. mevcut yasal düzenlemelerin neden çok katı olması ve bölgesel duruma uymaması nedeniyle bir etkisi yoktur. Eğim nedeniyle arazi kullanımında genel bir sınır olduğunda bu durum söz konusu olabilir; ya da uygulamaya yönelik siyasi irade eksiktir. Karar vericiler üzerinde yasal değişiklikler veya mevcut düzenlemelerin muhafazası amacıyla siyasi baskı kullanmak mümkündür. Bu, uygun toplantılarla ilgili basın raporları aracılığıyla yapılabilir. Katılımcılar davranışlarını değiştirmeye teşvik edilir ve örneğin yeni tarım tekniklerinin tanıtılmasını düşünebilirler. Geleneksel düzenleme mekanizmaları bile yeniden canlandırılabilir ve daha da geliştirilebilir.
Örnek: Zambiya
Siavonga Tarımsal Kalkınma Projesi'nde, yerel yönetimlerin ve arazi kullanımı ile ilgili düzenleme mekanizmalarının eksikliğine veya kaybına tepki olarak aşiret reisleri ve köylerinin yaşlıları ile toplantılar yapıldı. Bu toplantılar farkındalık ve seferberlik yaratmada başarılı oldu. Arazi kullanıcılarının davranışlarında uygun değişikliklerle birlikte geleneksel arazi kaynakları yönetimi biçimleri gibi, arazi kullanımını düzenlemenin geleneksel
biçimlerinin de yeniden kurulması beklenebilir.
Tartışmanın ana noktaları şunlardı:
• Mevcut durum nedir?
• Geçmişte benzer sorunlarla nasıl başa çıktık?
• Bu neden artık çalışmıyor?
• Uygun yapılar nasıl yenilenebilir veya kurulabilir?
Mevcut yasal çerçeveyi kullanmak
Pek çok proje, yeni mekanizmalar ve kurumlar geliştirmenin yanı sıra, genel koşulları bu şekilde etkilemek için özel olarak mevcut yasaları (tarım reformu, doğa koruma vb.) sürdürmeyi amaçlamaktadır. Yetkili makamlar, faaliyet alanlarıyla ilgili yasaların uygulanmasında aktif olmaya teşvik edilir.
Bunun için stratejiler aşağıdaki gibidir:
• Nüfustan gelen uygun talepler için proje desteği. Çoğu zaman, paydaş temsilcileri proje sayesinde sadece yetkililere ulaşabiliyor;
• Yetkililerin ve hedef grupların temsilcilerini yasaları uygulamak için gerekli faaliyetlerle ilgilenmek için yetkilendirmek;
• Proje, aslında hükümete ait olan görevleri finanse eder veya geçici olarak yerine getirir.
Bununla birlikte, bu tür mali desteğin yalnızca geçici bir niteliği olmalıdır. Ek görevlerin alınması, ancak bunların sorumlu kurumlar tarafından kısa bir süre sonra geri alınması durumunda uygundur;
• İleri eğitim, kuruluşun çıkarlarını destekleme veya bağımsız kontrol araçlarının kurulmasını teşvik etme gibi diğer teşvikler;
• Proje sözleşmesinde belirlenen anlaşmalara göre mümkün olduğunca farklı kişi ve gruplar tarafından lobicilik ve kamuoyu baskısı.
Örnek: Dominik Cumhuriyeti
Rational Savannah Cultivation (INDESUR) projesi, yasal olarak öngörüldüğü şekilde küçük ölçekli çiftçilere arazi tapularının verilmesini aşağıdaki şekilde teşvik etmektedir:
• Gerekli yasal adımları atan sürekli sözleşmeli bir avukat bulunmaktadır. Görevi, çeşitli hükümet yetkililerine, talep edilen araziyi tahsis eden toprak reformu yetkilisi hakkında destek ve düzenli hatırlatmalar, arazilerin durumunun düzenli kontrolleri ve tapuların nihai olarak kabul edilmesine kadar tüm sürecin eşlik etmesini içerir;
• Hedef grup ve proje ekibi, aslında toprak reformu yetkilisi tarafından yerine getirilmesi gereken görevleri üstlenir: söz konusu topluluk ve komşu topluluklar ilgili sınırları belirler;
çeşitli tapu kütüklerinde araştırma yaparak söz konusu arazileri ve yasal durumlarını araştırmak ve potansiyel kullanıcıların bir listesini çıkarmak. Arazi reformu yetkilisi, katılan nüfus tarafından yapılan başvuru ile birlikte uygun bir belge alır.
• Etkilerini uygun şekilde kullanabilmeleri için istekli ve etkili kişi ve kuruluşlara çağrıda bulunmak;
• Proje anlaşmalarının yerine getirilmesiyle ilgili olarak proje personeli ve bazen de Alman Büyükelçiliği tarafından çeşitli hükümet yetkililerine sık sık atıfta bulunulması;
• Hedef grup sunumunun "nezaket ziyaretleri" şeklinde toprak reformu makamına baskısı ve durum ve gecikmeler hakkında kamu medyasına özel bilgiler;
• Toprak reformu makamına lojistik destek.
Kanun hazırlama sürecine katılım
Genel koşulları etkilemek için önemli bir fırsat, yeni yasa ve yönetmeliklerin oluşturulması veya arazi kaynaklarına özellikle zarar verenlerin yürürlükten kaldırılması için girişimlere katılmaktır.
Bu süreçte projeler aşağıdaki görevleri üstlenebilir:
• halkla ilişkiler çalışmaları ve lobicilik yoluyla yasal değişikliklere duyulan ihtiyacı ifade etmek;
• genellikle eylem kapsamının yaratıcı kullanımının sonucu olan projedeki deneyimin değerlendirilmesi ve sunulması;
• meclis yasa tasarılarının derlenmesine ve tartışılmasına doğrudan katılım. Bu, projelerin farklı seviyelerde aynı anda aktif olmasıyla veya birbirini tamamlayan farklı projelerle gerçekleştirilebilir.
Eylem kapsamını kullanma
Eylemin sınırlarını belirleyen yalnızca genel koşullar değildir. Eylem kapsamı, en azından sınırlı eylemlerin en azından geçici olarak paylaşılmasına izin vererek açılabilir. Bu, arazi kullanım planlamasına özel ilgi duyan kişilerin kilit pozisyonları işgal etmesi durumunda geçerlidir. Şaşırtıcı bir şekilde, siyasi bir patlama bile LUP için artan bir talebe yol açabilir.
Teknik İşbirliği projeleri hemen hemen her zaman belirli bir eylem alanı yaratır. Bir proje giderek daha fazla kabul gördüğünde, kesinlikle ciddiye alınması gereken yerel güç
oyununda rol oynar. Bu şekilde, bir projenin politik ağırlığı oyunun kurallarında değişikliklere yol açabilir: dezavantajlı olan gruplar artık tanınır ve kabul edilir. Bu şekilde elde edilenlerin birleştirilmesi zor olsa ve komşu bölgelere aktarılamasa bile, bu tür fırsatlar kullanılmalıdır.
Bununla birlikte, projelerin kolaylıkla ve amaçsız bir şekilde yerel çıkar çatışmalarına çekilebileceği ve belirli güç grupları tarafından yararlanılabileceği de unutulmamalıdır.
Projeler, özellikle eylem fırsatlarının sınırlandırılmasından yalnızca belirli sosyal gruplar etkilendiğinde aktif hale gelebilir. Spesifik önlemler uygulayarak bu gruplar, örneğin belirli reklam kampanyaları kullanarak pazarlar yaratarak darboğazların üstesinden gelmeye teşvik edilebilir.
Resmi Olmayan Düzenleme Mekanizmaları
Eylem kapsamı, belirsiz yasal durumlarda da kullanılabilir hale geliyor. Bu, özellikle mevcut yasalara uyulmaması, uygulamaya ilişkin net düzenlemelerin olmaması ve yetersiz kurumsal
kapasitenin kabul edildiği durumlarda ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle nüfus, koruma alanlarına yakın arazilerde yasa dışı yerleşimlerin kurulması gibi gayri resmi çözümler geliştirir ve bunların tüm tarafların çıkarına olması gerekmez. Bu gibi durumlarda, bir proje, daha önce bahsedilen koordinasyon komitelerinin oluşturulması gibi yeni düzenleme mekanizmaları ve kurumları geliştirmek için nüfusla birlikte çalışabilir. Yeni çatışmalardan kaçınmak için geleneksel, mevcut karar alma mekanizmalarına uygun bir prosedür uygundur.
Ayrıca yerel yönetim temsilcileriyle yapılan anlaşmaları da içerir. Belirli alanlarda devlet yapılarını ihmal eden hatta onlarla temastan kaçınan paralel yapılar önerilmez. Bu durum devlet yapılarını zayıflatacaktır. Ayrıca bu yapılara dayalı sonuçların sürdürülebilirliği açısından önemli bir risk bulunmaktadır. Fikirlerin ve önerilerin geniş çapta tartışılması, toplumsal olarak tanınması ve diğer yasal reform projeleri için bir model olarak kullanılması için çalışılmalıdır. Ekonomi söz konusu olduğunda, eylemin kapsamı, örneğin yerel bir tekelin üstesinden gelmek için yapıların desteklenmesi gibi hedef grupların çıkarları doğrultusunda ekonomik yapıları değiştirmek için işbirliğinden yararlanmaktan doğar.
7.3 Arazi Kullanım Planlamasının Uygulanmasındaki Sınırlar
Arazi kullanım planlamasının sorunların çözümüne gerçekte ne ölçüde katkıda
bulunabileceği birçok ön koşul ve koşula bağlıdır. Bu ön koşullardan bazıları proje tarafından aktif olarak oluşturulabilir. Bununla birlikte, LUP kullanımının sınırları vardır. Eğer belirli bir minimum önkoşul yoksa ve proje tarafından oluşturulamıyorsa, arazi kullanım planlaması fikrinden tamamen vazgeçilmesi düşünülmelidir. İfade özgürlüğü ve toplanma özgürlüğü katılım, tanıtım ve şeffaflık için ön koşullardır; bir diktatörlük altında, bu önkoşullar neredeyse hiç olmayacak. Bununla birlikte, mevcut alan kontrol edilmeli ve gerekirse, en azından LUP'nin problem çözmeye olası katkıları kontrol edilmelidir. Arazi kullanımının planlanmasını ve koordinasyonunu tatmin edici bir şekilde kontrol eden geleneksel düzenleme
mekanizmaları mevcutsa, arazi kullanım planlamasının uygulanması gerekli değildir.
Genel olarak
Aşağıdaki durumlarda arazi kullanım planlaması yapmanın bir anlamı yoktur:
• siyasi irade eksiktir;
• planlamanın bağlayıcı bir karaktere sahip olacağı garanti edilemez
• planın uygulanması için hiçbir garanti yoktur;
• diğer sorunların çözülmesi önceliği vardır, örn. mülteci
• sorunlar;
8 Beklentiler
Gelişmekte olan ülkelerde arazi kullanım planlamasına ilişkin tartışma süreci bu kılavuzların yayınlanmasıyla bitmiyor. Konsept, esnek bir metodoloji haline gelmek için daha da
geliştirilmelidir. firmanın'nin çaba gösterdiği şey, yaygınlaştırılması ve geniş bir insan
çevresinin farkındalık yaratılmasıdır. Böylece bu yönergelerin bir özet kitap olarak kalmaması sağlanabilir. Belge tartışmak, eleştirmek, sorgulamak ve şüpheleri formüle etmek için fırsatlar sunuyor. Sonuçlar, arazi kullanım planlamasının hem konseptine hem de daha fazla
geliştirilmesine yeni girdiler sağlayacaktır.
WGLUP çalışma grubu aktif olmaya ve iletişim ortağı olarak bulunmaya devam edecektir.
Bu doğrultuda önemli bir adım, ortak ülkelerde arazi kullanım planlaması ile yapılan
deneyimlerin değerlendirilmesidir. Bu, ülkeye ve kıtaya özgü deneyimler üzerine hazırlanan bir materyal koleksiyonuna yol açacaktır. Ayrı bir ciltte yayınlanan Asya için zaten uygun bir katkı var.
Yazılı belge olmaksızın bağlayıcı anlaşmalar imzalayan ve planlama yapan etnik gruplara, yerli nüfusun yaşadığı bölgelere, güvenliğin tehlikede olduğu bölgelere, çevre ve ekonomik olarak marjinal alanlara ve şehir-ülke ilişkilerini geliştirmeye yönelik özel planlama biçimleri üzerinde çalışmalar devam edecek. Formel olmayan bilgilerin kullanılabileceği araçları geliştirmek önemlidir. Arazi kullanım planlaması, yatay ve dikey olarak diğer planlama türleriyle bağlantılı olmalı ve yerel ve bölgesel düzeyde kalkınma planlamasına entegre edilmelidir. Bu süreçte ayrıca ulusal ve çok uluslu kaynak yönetimi programları (ör. CCD), arazi kaynakları yönetimi alanındaki stratejiler ve arazi hukuku gibi konularla da bağlantılı olmalıdır.
WGLUP'ın bir sonraki amacı, verilen AKUP atamalarına dayalı olarak olası prosedürlerin sunulduğu bir "araç kutusu" derlemektir. Bu, arazi kullanım potansiyellerinin
değerlendirilmesini ve CBS veya PRA gibi araç ve tekniklerin uyarlanmasını içerir. AKUP için eğitim modüllerinin derlenmesi için çalışmalar başlatıldı ve bunun sonucunda uygun
hizmetlere şimdiden talep oluştu. Firmanın'nin çabaladığı hedef, AKUP'nin kavramsal düzeyinde diğer kurumlar ve projelerle bir değişimdir.
