Ocak 1999 9 Amerikan Federal
Havacılık Ajansına ( FAA) bağlı Ulusal Sandia Laboratuvarı terörün önlenmesinde devrim sayılabilecek bir buluş yaptı: Üze- rinde patlayıcı madde taşıyan ve hatta az za- man önce patlayıcı maddeleri eline almış olan bir insanı, yaydı- ğı patlayıcı madde ko- kusundan tanıyabilen bir cihaz yapıldı. Şüp- heli kişi küçük bir ka- bin içine girer; kabine hava enjekte edilir.
Az sonra kabinden bir
miktar hava alınarak yoğunlaştırılır ve bir s p e k t ro m e t reden ge- çirilir; sonuçlar bir bil- gisayar ekranı üzerin- de okunur. İşin zorlu- ğu patlayıcı kokusu- nun havada çok az miktarlarda bulunma- sı; bu nedenle havanın yoğunlaştırılması şart.
Bütün test 12 saniye alıyor. FAA’ya göre bu süre bir hava alanında yolcuları kontrol için hayli uzun. Bu sürenin 6-8 saniyeye indiril- mesine çalışılıyor.
Science et Vie, Aralık 1998
Patlayıcı Koklayan Cihaz
Y ı l l a rdır astro f i z i k ç i l e r, Ev- ren’deki maddenin % 90’ını oluş- turan ve gözle görülemediği için
“eksik madde”, “karanlık madde”,
“kara madde” gibi adlar alan mad- deyi arıyorlar. Karanlık madde, gö- kadaları çevreleyen halede dağıl- mış, ışıksız ve bu nedenle görüle- meyen karanlık yıldızlar olabilir.
Fransa’da Atom Enerjisi Komisyo- nu (CEA) ve Fransa Devlet Bilim- sel Araştırma Merkezi’nin (CNRS) katıldığı iki uluslararası program şunu ortaya koydu: Bize yakın iki gökadaya (Magellan bulutsuları) ait bazı yıldızların zaman zaman parlaması, bu yıldızların önünden karanlık madde geçtiğini gösteri- yor. Buna “kütle çekimsel mikro- mercek” etkisi deniliyor. Son za- manlarda birçok teleskopla bu olay görüldü ve yıldızın uzaklığı bile belirlendi. Mikro m e rcek etkisin- den sorumlu ikili (binary) yıldız Küçük Magellan bulutsusunda.
Bu, bir gökadada yeri belirlenen bu türden üçüncü yıldız. Bu ne- denle gökadaların halesinde çok sayıda karanlık yıldızın evrim ge- çirdiğiyle ilgili varsayıma karşı çı- kacak hiçbir şey yok elimizde. Ka- ranlık madde durmaksızın kaçıyor.
Resimde yıldızların önünden ge- çen büyük karanlık gök cisimleri- nin onlarda “yıldız tutulması” yeri- ne, kütle çekimsel mikromercek etkisiyle ışık artışına neden olduğu görülüyor.
Science et Vie, Ekim 1998
Karanlık Madde Gizini Koruyor
Birçok büyük mağaza, kapılarına, mağazadan hırsızlık yapmış olanları ya- kalamak için elektronik bir güvenlik sis- temi koydurmuştur. Acaba kalbindeki ritm bozukluklarına karşı, göğsüne bir kalp pili (kalp düzenleyici, pacemaker) takılmış bir insan, bu kapılardan tehlike- sizce geçebilecek mi? (Pacemaker, kal- bin ritmini düzenleyen özel cihazlara ve- rilen addır; köprücük kemiği altına ko- nulmuş uzun ömürlü özel bir pille çalı- şan bir devrenin verdiği düzenleyici akım, boyun damarları yoluyla kalbin içi- ne gelerek onun düzenli çalışmasını sağ- lar). Fransa’da Saint-Cloud’daki Va l - d’Or hastanesinde Dr. J. Mugica tarafın- dan kalp pili (pacemaker) takılmış 204 hasta üzerinde yapılan testler, bu tür ka - pıların düzenleyicilere zarar vermediğini gösterdi. Bu hastalardan yalnız biri, ka- pıdan geçerken kalp ritminde hafif bir değişme hissetmişti.
Science et Vie, Ekim 1998
Güvenlik Kapıları ve Kalp Pilleri
Japon Sony firması, size can yol- daşı olabilecek bir robot köpek yap- tı. Robot köpek koşabiliyor, oturabi- liyor, yerde yu-
varlanabiliyor ve sahibinin istedi- ği diğer hareket- leri yapabiliyor.
Bunun için ro- botun pro g r a m
k a rtını değiştirmek yeterli. Robot köpek aynı modelden diğer robot köpeklerle oynayabiliyor. 2000 yılın- da satışa sunulacak.
Science et Vie, Aralık 1998
Robot Köpek
U ç a k l a rda hidrolik fren vard ı r.
Bir hazne, pompa ve boru sistemiyle basınç aldındaki sıvı fren disklerini harekete geçirir. Bu tip frenlerde bir kanal ağı mevcuttur ve her zaman için bir sızıntı yapma risk vard ı r.
Fransa’da Messier- Bugatti firması borusuz bir fren sistemi geliştirdi.
Airbus A 340’ın yeni modelleri bu yeni freni kullanacak. Bu fre n d e basınçlı sıvı haznesi, fren bloklarının hemen yanına konmuştur ve pilot kabininden elektrik yoluyla kontrol e d i l i r. Bu şekilde fren sisteminin hem ağırlığı azaltılmış, hem de güvenliği arttırılmıştır.
Science et Vie, Aralık 1998
Uçaklarda Fren