• Sonuç bulunamadı

Eski TBMM ba

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eski TBMM ba"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Eski TBMM başkanının Manisa’da kürsüden hakaret ettiği yaşlı çiftçinin söylediği şuydu: “Kötü durumdayız, ne yapacağımızı bilemiyoruz, ürünümüz para etmiyor, ilaç fiyatları arttı, mazot fiyatları arttı, işçi ücretleri yükseldi, buna karşılık ürünümüzün fiyatı düştü, bu durumda biz ne yapmalıyız, kime başvurmalıyız?”

Yaşlı çiftçinin yakınmalarına eski başkanın yanıtı sesini çatlata çatlata hakaret etmek oldu. Başka kapıya diyerek onu dinlemek bile istemedi. Adamın karga tulumba salondan çıkarılmasına göz yumdu.

Yaşlı çiftçi anımsadığımca üzüm üreticisi idi. Aynı ya da bir sonraki günün gecesinde SKY TV’nin kendisiyle yaptığı telefon görüşmesinde sadece üzümde değil, incirde, tütünde, başka üretim alanlarında da üreticinin aynı sorunları yaşadığını dile getirdi…

AKP’nin bu yakınmalara yanıtı ancak hakaret olabilir. Çünkü sorumlu, Avrupa Birliği’nin dayatmaları karşısında kölece boyun eğen kendileridir.

***

Yukarıda anlattığım ve birçoğumuzun TV ekranlarında tanık olduğu bu olaydan az önce Bozcaada’da idim. Güzelim çavuş üzümünden satın aldığım manavın aynı zamanda bu üzümün üreticisi olduğunu öğrendiğimde aramızda geçen konuşmada bana aşağıdaki rakamları verdi:

Üzümün toptan satış fiyatı (kilo başına) 40 kuruştan 25 kuruşa inmiş. Buna karşılık:

Kükürt fiyatı (50 kg’lık torba başına) 18 YTL’den 70 YTL’ye yükselmiş. Mazot’un litresi 1.5 YTL iken 3.30 YTL olmuş.

Gübre fiyatlarında geçen yıldan bu yıla büyük artış var. İşçi gündeliği yüzde 50 artmış.

Bu artış yedek parça fiyatlarında yüzde 100’ü buluyor. Kimyasal ilaç alanında da aynı şey…

Şimdi, Manisa’daki üreticiye hakaret eden, sesini çatlata çatlata “Böyle bir şey olabilir mi?” diyerek onu yalancı çıkarmaya çalışan eski Meclis başkanına, bu rakamlardan sonra aynı soruyu ben yönelteyim: “Böyle bir şey olabilir mi?” Böyle bir adaletsizlik, böyle bir haksızlık, böyle bir utanmazlık, böyle bir çiftçi düşmanlığı olabilir mi?

***

Bir ara Bozcaada’ya gelen Başbakan, şarap üretimini olanaksız kılacak ölçüde yüksek ÖTV’den (özel tüketim vergisi) yakınan üreticiye “Siz de domates yetiştirin” diye buyurmuş…

Bozcaada, güneşiyle, rüzgârıyla, tarihiyle, gelenekleriyle, Türkiye coğrafyasının en güzel üzümlerinin yetiştirildiği bir bölge… çavuş, kuntra, vasilaki, karalahna, kabarnet, tenedos bu üzüm çeşitlerinden not edebildiğim bazıları…

Bu coğrafyada üretilen üzümlerden yapılan şaraplar bütün engellemelere karşın dünya piyasalarında rekabet gücüne sahip…

(2)

Şimdi biri çıkmış diyor ki “Üzüm değil domates yetiştirin”… Böyle bir şey olabilir mi?

***

Tarım her alanda can çekişiyor… Gazetemiz Cumhuriyet hem haberleri ve köşe yazılarıyla, hem “Tarım Gıda

Hayvancılık” ekindeki yazı ve değerlendirmeleriyle bu alandaki sorunları da gözler önüne seriyor… Hikmet çetinkaya köşesinde özellikle Ege’de çiftçinin acıklı durumunu her fırsatta dile getiriyor. Mustafa Balbay kısa süre önce

yayımlanan “Tarım, Sanayinin Önüne Geçerken” başlıklı köşe yazısında, ülkemizde 1999’da tarımsal dış ticaretin (dış alım-dış satım dengesinin) 409 milyon dolar fazlası varken bunun bugün açığa dönüştüğünü (dış satımdan çok dış alım yaptığımızı) ve içinde bulunduğumuz yıl bu açığın 3.6 milyar dolara çıkmasının beklendiğini Türkiye İstatistik Kurumu’nun rakamlarıyla belgeliyor… Balbay’ın sözleriyle “Bu tablo, AKP iktidarının tarıma bakışının rakamsal gerçekleri. Oysa ABD ve AB başta olmak üzere gelişmiş ülkeler tarıma öyle bakmıyor… Yerine göre olağanüstü teşvikler uygulayıp üreticinin tarlada kalması için her şeyi yapıyor. Bunun başlıca iki nedeni var: 1- Tarımdaki nüfusu dengede tutmak. 2- Gıda üretiminde dışarıya muhtaç olmamak…”

Yeri gelmişken, bu alanda dikkatimi çeken birkaç yeni yayının daha adını vereyim: “Türkiye’de Tarımın Bilinçli Yok Edilişi” (Serpil Özkaynak, Toplumsal çözüm Yayınları) ve Demokratik Sol Partinin “Hayvancılık Sektörünün

Sorunları ve çözümleri” ile “Türkiye İçin Tarım Politikaları” başlıklarıyla yayımladığı kitaplar… ***

Ülkemizde tarım can çekişmekteyken ve çiftçi başvuracak kapı aramaktayken iktidardaki partinin bir yöneticisi, alay edercesine, “Böyle bir şey olabilir mi?” diye soruyor…

Olabilir…

Bu parti iktidarda kaldığı sürece bu ülkenin başına her kötü şeyin gelmesi olasıdır… Tarım konusunda yazmayı sürdüreceğim…

04/10/2008 cumhuriyet

Referanslar

Benzer Belgeler

5 y ıl önce yine böyle bir günde ABD güçleri, diktatör rejimi devirmek, Irak halkını özgürleştirmek, bütün Arap bölgesinde demokrasiyi yaymak ve Arap- İsrail

Eski ABD Başkan Yardımcısı olarak tanınan ancak son yılların küresel ısınma savaşçısı olarak dünyaya adını bir kez daha duyuran Al Gore, Garanti Bankas ı'nın

Bilima- damlar›n›n flimdilerde üzerinde çal›flt›¤›, hiper- bantl› görüntüleme sisteminin daha da geliflmifli olan, ultrabantl› görüntüleme sistemi de

Muhar- 'ir, Mahmud Ragıb’ın Türk edebiyatı çinde musikiden ilham alarak yazıl- nış yazılar hakkında yapmakta oldu­ ğu bir etüd dolayısile şöyle bir

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Manisa'nın Sarıgöl ilçesine bağlı Bağlıca Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin hizmet binas ının açılışı sırasında "Oyumuzu

Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, AKP’nin Turgutlu ilçe kongresinde, üzüm üreticisinin sıkıntılarını dile getirerek, “Öldük bittik ba şkanım, çare bekliyoruz” diyen

Bush’a, “Bu sana Irak halk ının veda öpücüğü, köpek!” diye bağırarak, ayakkabı fırlatan El Zeydi, Arap dünyasının kahramanı haline gelmişti.

Bonn, Kuala Lumpur ve Aral ık ayı sonunda Kopenhag'ta toplanacak bir başka önemli uluslararası toplantıda, yeni iklim de ğişikliğiyle mücadele anlaşmasının