• Sonuç bulunamadı

Hem hizmet hem eğitim

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Hem hizmet hem eğitim"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

1

HAFTALIK

Hem hizmet hem eğitim

Üniversitemiz, eğitim amacıyla kullanılmak üzere zemin etüdü ve zemin iyileştirmesi yapan makineler satın aldı.

Makineler, bölge halkına da hizmet verecek

emin etüdü ve iyi-

leştirmesi yaparak beton kazıklar yer-

leştirilmesine ola- nak veren ve zayıf zemin- leri güçlendirmek için kul-

lanılan makineler üniversi- temize geldi. İnşaat Mü-

hendisliği Bölümü'ne ge- len yeni makineler eğitim amacıyla kullanılacak ve

ayrıca bölge halkına da hizmet verecek.

Makinelerle, hem Mü- hendislik Mimarlık Fakül- tesi İnşaat Bölümü öğren­

cilerinin daha iyi bir eği­

tim almaları sağlanacak,

hem de bölge halkına hiz- met verilecek.

Üç makine var

İnşaat Mühendisliği Bö- lümü Başkanı Prof. Dr.

Mustafa Tuncan, İtal­

ya'dan gelen makinelerin üniversitemiz tarafından eğitim amaçlı olarak, öğ­

rencilerin daha iyi eğitim alması amacıyla kullanıla­

cağına dikkat çekiyor.

Bu amaçla alınan üç ma- kineden ikisinin Anadolu Üniversitesi'ne ulaştığı, diğerinin ise Şubat ayının

ortasına kadar geleceği

bildiriliyor. Makineler, ze- min etüdünden zemin

sağlamlaştırmaya kadar birçok çalışmada kullanıla­

cak. Makinelerle, Eskişehir halkına hizmet vermenin

yanısıra inşaat mühendis-

liği eğitimi alan öğrencile­

re de görerek öğrenme olanağı sağlanacak.

Makinelerin özellikleri Fore kazık rryakinesi, ze- min etüdü yaparak gerek- li durumlarda 65 cm ile 1 50 cm arasında değişen

çaplarda ve 55 metre de-

rinliğe kadar delik açarak beton kolonlar yerleştiril­

mesine olanak sağlıyor.

jet Grout ve Grout ma- kinesi ise zayıf zeminlere yüksek basınçla çimento enjeksiyonu yaparak ze- mini güçlendiriyor.

Şubat ayında gelecek olan sondaj makinesi ise

binaların zemin yapısının

belirlenmesinde

kullanılacak. Aynı zaman- da, mini kazık yapımında

da Jet Grout ile aynı göre- vi yerine getirecek.

Çelik ÇELIKYAMAN

Açıköğretime iki yeni bölüm

Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'ne iki yeni bölüm açılacak. 4 yıllık lisans eğitimi verecek olan yeni bölümler İngilizce Öğretmenliği ve

Okul Öncesi Eğitim Kurumları'na öğretmen yetiştirecek

çıköğretim Fakültesi'ne açı­

lacak olan iki yeni bölümün

hazırlık çalışmalarını tamam- lamak amacıyla 25 Ocak günü Mil- li Eğitim Bakanlığından gelen 8 ki-

şilik bir heyetle 2 protokol imzalan- dı. AÖF Dekanı Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul yapılan bu iki protokolün da-

ha sonra Rektör ve Milli Eğitim Ba- kanının imzalarından geçip tek bir protokolde toplanacağını ve bö- lümlerin bunun sonucunda açılaca­

ğını belirtti. Protokole Öğrenci Ye-

tiştirme ve Eğitim Genel Müdürü Aydın Özyar, Öğrenci Yetiştirme ve Eğitim Daire Başkanı Halil Altın-

ok, Okul Öncesi Eğitim Genel Mü- dür Yardımcısı Ünsal Özpınar, Okul Öncesi Eğitim Daire Başkanı Nahi- de Yılmaz, Kız Teknik Eğitim Genel Müdürü Süheyla Akpınar. Kız Tek- nik Eğitim Şube Müdürü Benulul Ayan ve Kız Teknik Eğitim Şube Müdürü Işık Tunca katıldı.

Öğrenciler hocalara not

verecek

YÖK bütün üniversitelerde

öğrencilere anket uygulayarak

öğretim üyelerini

değerlendirecek

iiksek Öğretim Kurulu (YÖK), üniversite öğrencilerinin derslerine giren öğretim üyelerini değerlendirmelerini sağlamak amacıyla anket uygulayacak. YÖK, üniversite

mezunları ve işverenlere de, üniversitelerde verilen eğitimin yeterli olup olmadığı konu- sundaki düşüncelerini öğrenmek için anket

uygulamayı planlıyor. Edinilen bilgiye göre YÖK, "Öğrencilerin Eğitimi Değerlendirmesi"

konulu kitapçığı, anketlerde rehber olması için üniversitelere gönderdi. "Öğretim üyelerinin öğretme becerilerinin, konuyla ilgili bilgi dü- zeylerinin, öğrencilere karşı davranışları ve öğrencilerin dersten ne öğrendiğinin" bu tür anketler yoluyla belirlenebileceğinin vurgulan-

dığı kitapçıkta, öğrencilerin öğretim üyelerini değerlendirebilecek standartta olduğu da be- lirtiliyor.

YÖK, bütün üniversitelerde uygulanmasını planladığı anketlerde şu sorulara yer verilme- sini istedi:

* Öğretim üyeleri derse nasıl hazırlanıyor, nasıl işliyor ve nasıl anlatıyor?

* Öğretim üyeleri konuları objektif, nitelikli ve yeterli düzeyde işliyor mu?

* Öğretim üyelerinin dersi anlatma ve konu-

ları açıklama becerileri ne ölçüde gelişiyor?

· Hocalar, derste öğrencilerle rahat iletişim kurabiliyor mu, nasıl konuşuyor ve sınıfta nasıl

bir ortam yaratıyor?

Öğrenciler, hocaların sınavları objektif de-

ğerlendirip değerlendirmediğini, sorular zor- luk derecelerini ve ev için verilen ödevlerin ni- telikleri için de not verecek

Ayrıca, öğrenciler ders konularıyla ilgili ola- rak araştırma görevlilerinin niteliklerini ve der- sin daha iyi işlenmesi için önerilerini de ankete

yansıtacaklar.

Hayatının değerini

bilenler ~

0 r :mrnı,ı I

üstgeçiti

kullanıyor!

(2)

--=2=-___ 1_1 -_23_0cak_2000 _ _ _ _ 1~ r.ı rıı: rn m =---...ıGö_··_ru __ ·· .... ş~l--e ___ r Sınavlara Çalışacak Yer Var mı?

Mahmut Tuncer İİBF İktisat 2

Kütüphanemiz, isteklerimize cevap verecek seviyede. Bu nedenle sınavlara hazırlanırken kaynak açısından sıkıntı çek- miyoruz. Yalnız sınav tarihlerinde bazı sorunlar yaşabiliyoruz.

Zor olan derslerin sınavlarının aynı güne rastlaması bizi zor durumda bırakıyor. Özellikle alt sınıftan aldığımız dersler

çoğunlukla diğer derslerle çakışıyor. Sınav zamanı uyku düzen-

Avni Ertuğrul İİBF İktisat 2

imi bozmamaya çalışıyorum ve beslenmeme daha da dikkat ediyorum.

Kütüphanede istediğimiz kaynakaları bulabiliyoruz ancak; bu kaynakaları dışarıya çıkaramadığımız için fotokopi çektirmek zorunda kalıyoruz. Özellikle final

zamanlarında fotokopi sırasında çok fazla zaman

harcıyoruz. Sınav tarihlerimiz geçen yıla göre daha

İİBF İşletme 1

Kütüphanede ders çalışmak oldukça zor oluyor. Bazı insanlar kütüphaneye sohbet etmek için geliyorlar sanki. Bazen 1 O daki-

ka arayla iki sınava birden girdiğimiz oluyor. Bu nedenle

sınavlara hazırlanmak açısından da sorunlar yaşanabiliyor.

Akşam saat 21 'de matematik sınavı konulması ne derece

doğru bilmiyorum.

Başak Burcu Şengül, Pınar Çağlar İİBF İşletme 4

Final zamanlarında oldukça zorlanıyoruz. Çünkü dönem içinde bizi güdüleyici birtakım çalışmalar

içinde bulunmadığımız için son haftaya kadar

çalışmaya başlayamıyoruz. Bu durum da uyku

iyi düzenlenmiş. Ama yıl da alttan aldığımız dersler-

ımız sorun yaratıyor. Çünkü sınav tarihleri çakışıyor. Düzenli

çalıştığım takdirde uyku ve beslenme düzenimiz açısından herhangi bir problemle karşılaşmıyorum. Bu durum daha çok sınavlara son birkaç günde çalışmaya başladığımızda başımıza geliyor. Deprem felaketi nedeniyle bu yıl final tatili verilmemesi de bizleri olumsuz yönde etkiledi.

Zerrin Döner

İngilizce Öğretmenliği 2

Sınav tarihleri iyi düzenlenmiyor. Ya peşpeşe oluyor sınavlar, ya da aralarında çok fazla boşluk oluyor. Üst üste sınava girince yeterince çalışamıyoruz. Sınavların arasında dört-beş günlük boşluklar olunca da çalışmal<­

tan soğuyoruz. Final zamanları çok çalışmak zorunda

olduğumuz için yeterince beslenemiyoruz ve yeterince

düzenimizin bozulmasına neden oluyor. Kütüphanedeki kaynaklara yeterince ulaşamıyoruz. Ayrıca yeterli oranda kaynak yok.

dinlenemiyoruz. Bu nedenle sınavlara yorgun bir biçimde giriy- oruz. Final zamanı kütüphane çok kalabalık oluyor ve aynı zaman- da da çok gürültü var.

Kampus Faresi

Ne olacak öğrencilerin hali? Kantin pis

madığını

belir- İki Eylül'den izlenimler

Finaller nedeni ile Anadolu Üniversitesi öğrencilerinin üzerinde yoğun bir stres ve yorgunluk hakim. Kimi fakül- telerde öğrenciler sayfalar dolusu ders notu, kitap okurken bazı fakültelerde bunlara ek olarak final proje- si, uygulama ödevleri gibi ek ders sunumları da hazırla­

mak zorundalar. İki Eylül Kampusü'ndeki öğrenciler de aynı koşturmacanın için- de bir de kampusün şehre uzaklığından ve Yunusemre Kampusü'nde olup bitenler- den uzak kalmaktan yakını­

yorlar. Sivil Havacılık Yükse- kokulu Pilotaj Bölümü öğ­

rencilerinde ise uçuşlarda yaşananların stresi hakim. Bir

öğrenci, uçuş sırasında ho- canın moralini çok bozduğu­

nu ve yaptığı hata üzerine kendisine çok kızdığını ve bunun da moralini bozdu- ğundan yakındı. Beden Eği-

timi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinde ise ilginç bir

hoca-öğrenci ilişkisi hakim.

Öğrenciler sigara içerken kö-

şe bucak kaçıyorlar hocaları

görmesin diye. Ne olacak bu öğrencilerin hali? Doğru dü- rüst sigara bile içemiyorlar!

liBF

İİBF öğrencileri bir haftadır Yönetim ve Organizasyon, Matematik, Mikro İktisat Te- orisi (Min ile birlikte yatıp

kalkıyorlar. Bununla birlikte

konuştuğumuz birçok öğ­

renci bu derslerin sınavlarını rüyalarında çözdüklerini söy- lüyorlar. Arkadaşlara başarı­

lar diliyoruz.

Hazırlık

Hazırlık öğrencileri sınav­

ları bitirmiş olmanın verdiği zevkle ve kampusteki diğer fakülte öğrencilerine nispet

yaparcasına gezip tozuyor- lar. Kantindeki manzara gö- rülmeye değer.

Sahibi:

GSF

Güzel Sanatlar İç Mimarlık bölümünde "Proje ve Mobil- ya Tasarımı" adlı bir_ ders varmış. Öğrenciler bu dersin

sınavlarına hazırlanmak için bir hafta uyumuyorlarmış.

Eğer yolunuz GSF kantinine

düşürse ve kantinde uyuyan

öğrenciler görürseniz bilin ki onlar İç Mimarlık öğrenci­

leridir.

Turizm ve Otel lşl.Y.O.

Turizm kantinine git-

tiğimizde "Fidelio" adlı bir dersin varlığından haberimiz oldu. Dersin açıklamasını aşağıda parentez içerisinde verdik. Arkadaşlara başarılar.

Duyduğumuza göre şansa ihtiyaçları varmış. Kalbimiz sizinle. (Fidelio: Otellerin resepsiyon bölümünde kayıt

ve benzeri işlemlerin yapıl­

dığı bilgisayar işletim prog-

ramı dersi).

İktisadi ve İdari Bilimler öğ­

rencileri kantinin sürekli pis ol-

masından ve düzensizliğinden şikayetçiler.

Fotokopi

sıkıntısı

Öğrencileri sınav zamanında

hocaların fotokopilerinden sıra bulamadıklarından yakınıyor.

Tabiki çalışanlar da normal ola- rak önceliği hocalara veriyor.

Fotokopi çektirmek için çarşıya

inen öğrenciler bu durumdan oldukça şikayetçi.

Kitaplar hala gelmiyor

Yapılan tüm uyarılarılara rağ­

men hocalar kütüphaneden ödünç aldıkları kitapları getirmi- yor. Öğrenciler; "Bu kütüphane sadece hocalar için mi hizmet veriyor?" diye soruyor.

Eczacılık

kantini buz gibi

Eczacılık öğrencileri. kantinin çok soğuk olmasından şikayetçi.

Uzun süredir kaloriferlerin yan-

t e n öğren­

ci I er, ac i I en bir çözüm bu-

lunmasını

tiyor.

Tuvalet- ler hala pis

İİBF öğrencileri kantin tuvalet- lerinin çok pis olduğundan şika­

yetçi. Öğrenciler yetkililere sı­

kıntılarını iletmelerine rağmen

tuvaletler hala pislikten geçilmi- yor.

Yasaklı

fakülte

Güzel Sanatlar Fakültesi'ne

yabancı ogrenci yasağı. Uy- gulama güzel; ama kapıdaki

görevliler işi olan ya da hocalar- la görüşmek isteyen öğren­

cilerin de meramını dinlemeden kapıyı gösteriyorlar. Öğrenciler görevlilerin biraz daha kibar ol-

malarını istiyor.

Yazı İşleri Müdürü: Anadolu Üniversitesi Basımevi"nde 5000 adet basılmıştır.

Anadolu Halier ,

Anadolu Üniversitesi haftalık iletişim gazetesi ISSN 1302-0005

Prof. Dr. Engin ATAÇ Doç.Dr. Halli lbrahlm GÜRCAN Haber Editörü : Uzm. Ufuk TÔZELIK Kültür-Sanat Editörü: Ar. Gör. Deniz KILIÇ

İletişim Adresi:

Anadolu Üniversitesi. Yunusemre Kampusü, Vakıf Binası. 26470 Eskişehir

1 7 -23 OC4k 2000 Sayı: 86

Genel Yayın Yönetmeni:

Prof. Dr. Haluk GÜRGEN Spor Editörü ; Ar. Gör. HalOk BiRSEN Görsel Yönetmen : Ôğ. Gör. Sibel ONURSOY

Tel: 0-222-3350581 / 1790 Faks: 0-222-3353616 E-posta: habeı@anadolu.edu.tr

(3)

... H..aa_be~r...__ _______ A~ r.ı tıı: rn ~ t~:"_:_"'•~----1_1 -_23_0cak_ıooo _ _ _ _ --:::;..;

Çalışanın hakkı çalışana

Senatonun, akademik yükseltmeler için belirlediği ilkeler, Ocak'tan itibaren yürürlüğe girdi

ğretim üyeliği kadroları­

na başvurma ile ilgili de- ğerlendirme ölçütleri 1 Ocak'tan itibaren uygulanmaya başladı.

Ocak 1998 yılında, Akade- mik Değerlendirme Kurulu ta- rafından hazırlığına başlanan, 8 Haziran 1998' de taslağı oluştu­

rularak rektörlüğe sunulan aka- demik değerlendirme ölçütleri, üniversitenin akademik birimle- rinden de görüş alınarak son

şekli verilmişti. Senato, 17 Ka-

sım 1998'de, akademik kadro alımında ve yükseltme işlemle­

rindeki soru işaretlerini ortadan kaldırmak ve öğretim üyelerini araştırma çalışmalarında teşvik etmek amacıyla hazırlanan ilke- leri kabul ederek bu ilkelerin Ocak 2000' den itibaren uygu- lanmaya başlamasını kararlaş­

tırmıştı. Böylece 1 Ocak 2000 tarihinden başlayarak yardımcı

doçent, doçent ve profesör ata-

Bu sistemle, akademik kadro alımında insan-

ların aklından hiç bir soru işareti kalmayacak

malarında getirilen yeni sistem- le, Senato'rıun aldığı karar uya-

rınca puan uygulaması yapılı­

yor.

Araştınnalar artacak

Konuyla ilgili olarak Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nezih Var- can, yeni sistemle akademik kadro alımlarının ve yükseltme- lerin daha şeffaf hale geleceğini belirtirken "puan sistemi" ile öğretim üyelerinin araştırma çalışmalarının daha da artacağı­

na dikkat çekiyor.

Görüşler alındı

Prof. Dr. Nezih Varcan; "Aka- demik Değerlendirme Kurulu tarafından hazırlanan taslak, akademik birimlere de gönderi- lerek görüşleri alındı. Bu görüş-

ler ışığında akademik atama ve yükseltme ilkeleri belirlendi"

diyerek, bu sisteme ilişkin ken- dilerine, öğretim üyelerinden bugüne kadar herhangi bir şika­

yet gelmediğini belirtti.

Varcan, "Yeni sistemle birlik- te öğretim üyeleri kendi çalış­

malarını kontrol etmekle birlik- te belirli alanlarda birikimleri ar- tacak ve kısa sürede uzmanla-

şacaklar. Bununla birlikte yurt içi ve yurt dışı yayınları da arta- cak" şeklinde konuştu.

~e kadar puan

gerekli

Üniversitenin bu alanda da bir çok üniversiteye öncülük et- tiğini vurgulayan Rektör Yrd.

Varcan, "Dünyadaki gelişmeleri yakından takip eden Anadolu Üniversitesi, 21. yüzyılda da

~.-- · ~ .. .. . . ~ '

· ~

V .

.

.

Prof. Dr.Nezih Varcan

sürekli gelişen ve kalitesini her geçen gün artıran bir eğitim ku- rumu olmak için mücadele edi- yor" dedi.

Yeni sistemle yardımcı do- çent kadrosu için 100 puan, doçent kadrosuna başvurabil­

mek için 450 puan, profesör kadrosuna müracaat edebilmek için 900 puan almak gerekiyor.

AKUT'a bir mi~on

başvuru

Her yerde kar var

AKUT Denetleme Kurulu Üyesi Lordoğlu, Marmara Depremi sonrasında bir milyon-

dan fazla kişinin AKUT'a üye olmak için

başvurduğunu söyledi

"AKlIT

Ceyhan Dep- remi'nden sonra tam anlamıyla ta- nınmaya başladı. Bunda, dep- remin ilk günü üç kişiyi sağ olarak kurtarmamızın da payı büyüktü." Bu sözler AKUT (Arama-Kurtarma Derneği) Denetleme Kurulu Üyesi Dr.

Kuvvet Lordoğlu'na ait. Çalış­

ma Ekonomisi ve Endüstriyel İlişkiler Bölümü tarafından dü- zenlenen "AKlIT ve Deprem"

konulu konferansa katılan Lor- doğlu, AKlIT'un 1996 yılında kurulduğunu, hiçbir karşılık beklemeden ve insan hayatı­

nın değerini bilerek çalıştıkla­

rını söyledi.

insan

hayatı:

CU'ÜStlük, güven...

Her meslekten ve yaştan üyelerinin olduğunu anlatan Lordoğlu, AKlIT'un insan ya- şamını, kendi hayatlarını tehli-

keye atacak kadar önemli gör- düğünü belirtti. Lordoğ­

lu, "Herşeyden önce dürüst ve güvenilir olmak zorundayız ve çalışmalarımızı bağımsız ola- rak sürdürmeliyiz" dedi.

EOitimveriyoruz

Marmara Depremi'nden sonra bir milyondan fazla insa- nın üye olmak için başvurdu­

ğuna dikkat çeken Lordoğlu, halen dağ, sel ve depremde arama-kurtarma eğitimi ver- diklerini kaydetti. Lordoğlu, flrma ve kurumlardan gelen eğitim taleplerini de karşıla­

maya çalıştıklarını ifade etti.

Bize~

Lordoğlu. isteyenlerin A- KlIT'a katılabileceğini belirte- rek, bunun için yapmaları ge- rekenin www.akut.org.tr ad- resinden kendilerine ulaşmak olduğunu bildirdi.

B

alkanlar'dan gelen soğuk hava dalgası geçen hafta tüm yurdu etkisi altına aldı.

Yoğun kar yağışı nedeniyle bazı illerde ilk ve orta dereceli okullar tatil edilirken bir çok karayolu da ulaşıma kapandı.

Eskişehir' de de etkisini göste- ren soğuk hava kent traflğini de olumsuz etkiledi. İlk ve orta de- receli okullar 3 gün tatil edilir- ken yer yer 23 cm'e varan kar

kalınlığı hayatı felç etti. Anadolu Üniversitesi Yunusemre Kampu- sü yolu da buzlanırken özellikle

Cumhuriyet Kapısı'nı kullanan- lar yokuş çıkarken buzlanan yol- da düşmemek için büyük çaba harcadılar. Bunun yanı sıra ders aralarında kartopu oynayan öğ­

renciler de başlamakta olan vize haftasına neşeli girdiler.

Meteoroloji Genel Müdürlü-

ğü'nden alınan tahminlere göre yurdumuzda halen etkili olan yağışlı hava doğu bölgelere ha- reket ederken, batı bölgelerimiz Orta Akdeniz'den gelen yeni bir

yağışlı havanın etkisine giriyor.

e

Serhat KARAKAYA

İletişime ödül

yağmuru

Aydın Doğan Vakfı 11. Genç ile- tişimciler Yarışması'nda İleti­

şim Bİiimieri Fakültesi sekiz ödül alarak bütün rakiplerini geride bıraktı

Aydın Doğan Vakfı tarafından bu yıl 11 'incisi düzenlenen Genç İletişimciler Yarışma­

sı'nda dereceye girenler ödül- lerini aldılar.12 dalda düzen- lenen yarışmada üniversitemiz İletişim Bilimleri Fakültesi, toplam sekiz ödül alarak bü- yük bir başarıya imza attı. Ekı­

bimiz en çok ödül kazanann fakülte oldu.

Toplam

sekiz

ödül

Hürriyet Medya Towers'da dü- zenlenen törene Dekan Prof.

Dr. Sezen Ünlü başkanlığında katıldı. İletişim Bİiimieri Fakül- tesi, yazılı, görsel ve işitsel iletişim dallarında düzenlenen yarışmada sekiz ödül alarak liderliği kimseye bırakmadı.

Milenyumda

kadın

Eskişehir Türk Kadınlar Birligi, 8 Mart Kadınlar Günü nede- niyle iki sergi düzenleyecek.

"Milenyumda Kadın va Sanat"

sergisi Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sergi Salonu'nda,

"Milenyumda Kadın ve Eliş­

leri" sergisi ise Vilayet Kültür Sarayı'nda açılacak. 7-14 Mart tarihleri arasında gezile- bilecek sergilerle, üreten ka- dınların tanınmasını sağla­

mak ve Eskişehir'in sanat or- tamını hareketlendirmek amaçlanıyor. "Milenyumda Sanata ve Kadın" adlı sergide eserlerini sergilemek isteyen- ler, Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik bölümünden Prof.

Zehra Çobanlı veya Yard.

Doç. Sibel Sevim'e başvura­

bilirler. Eserlerini "Milen- yumda Kadın ve Elişleri" ser- gisinde sergilemek isteyenler ise Hamamyolu'nda bulunan ODAK Market'den Leyla Bandırmalı ile göüşebilirler.

BAŞSAĞLIĞI Gazetemiz Okuma

Köşesi

Yaz.an Ôğ.Gör. Ahmet Cemal'in annesi Behice Cemal'i

220cakg0nü kaybettik.

Başsağlığı

dileriz.

Anadolu Haber

(4)

_4..::;;:... _ _ _ 11_-23_0cak_ıooo _ _ _ A ~ r.'ı tıı: rn ffl __________ H..a.ıa_be ____ r

21 yaşında kitap ...

İletişim Bilimleri Fakültesi Basım ve Yayımcılık Bölümü ikinci sınıf öğrencisi Özgür Topyıldız; çıkardığı "Eskişehir'de Karikatür", "Eskişiir" ve sponsor

bekleyen üçüncü kitabı "Eskişehir 2000" ile 21 yaşına çok iş sığdırıyor.

ptığı çalışmalarla kendini Es- kişehir' e adayan Özgür Topyıl­

dız, hazırladığı üç araştırma kitabı ve "Eskişehir'de On Beş Gün" kitapçığı ile dur durak bilmeden

çalışmalarını sürdürüyor. Topyıldız'ın yaklaşık üç yıllık bir çalışmanın ardın­

dan oluşturduğu "Eskişehir'de Karika- tür" kitabı, 1996 yılında Prof. Dr. Yıl­

maz Büyükerşen'in katkılan ile ES- BAV (Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araş­

tırma Çalışmaları Vakii) tarafindan ya-

yınlandı.

Özgür Topyıldız, bu kitap ile 1997 yılında Türkiye'de ilk kez karikatür araştırması dalında verilen Nehar Tüblek Karikatür Araştırma Bursu'nu

kazandı.

Topyıldız, yaklaşık bir yıllık bir araş­

tırmanın sonucunda ise Yunus Em- re' den Enis Batur'a kadar pek çok Eskişehir'li şairin yer aldığı "Eskişiir"

adlı kitabını Odunpazarı Belediye- si'nin katkıları ile 1998 yılında çıkar­

dı.

ÖzgürTopyıldız, son olarak heryö-

nü ile Eskişehir'i tanıttığı ve "Eskişe­

hir Ansiklopedisi" olarak nitelendir-

diği Eskişehir 2000 adlı kitabını hazır­

ladı. Bu kitabı için halen sponsor ara- yan Özgür, çalışmayı yaklaşık yedi

aydı tamamlamış.

Özgür Topyıldız, Eskişehir'deki kültür, sanat ve spor etkinliklerinin yer aldığı "Eskişehir'de On Beş Gün"

adlı kitapçığı hazırlayan ekipte Yard.

Doç. Dr. Kemal Uludağ, İlkin Tekan ve Emre Kulcanay'la birlikte çalışıyor.

~ a n Nuri DUMANe

Damıtmalanmı kabul edin lütfeni Oyuncaklar çocuklar için ...

Bazı sözcükleri yanlış kullanmamız, söylemek istediğimizin değişmesine neden oluyor. Ne dediğimizi karşı taraf anlasa da,

farkında olmadan birçok dil hatası yapıyoruz.

~bancı uzmanların en zen-

i

~in ve türetilmeye elverişli dil olarak tanımladığı Türk- çe, aynı zamanda çok dikkatli kullanılması gereken bir dil. Ağ­

zımızdan çıkan yanlış bir sözcük, cümlemizin anlamını değiştirip, çok farklı sonuçlara yol açabili- yor.

Taktir1eri kabul

Örneğin, birisine beğenilerini­

zi sunmak için "Taktirlerimi ka- bul edin lütfen" derseniz, aslın­

da "Damıtmalarımı kabul edin lütfen" demiş oluyorsunuz. Oy- saki, doğrusu ''Takdirlerimi ka- bul edin lütfen" şeklinde olmalı.

Çünkü, taktir Arapça bir sözcük ve damıtmak anlamına geliyor.

Bizim kullanmamız gereken ve beğenme anlamı veren ise tak- dir sözcüğü. Karşı taraf anladığı için bir problem yok gibi gözü- küyorsa da aslında bu önemli bir

Unvanlarda YANLIŞ-DOĞRU

Yard. Doç. Dr. Zeliha Gü- neş' e göre yanlış yazılan ve okunan sözcükler şöyle;

Yardımcı doçent= Yrd.

Doç. (yanlış); Yard. Doç.

(doğru)

Öğretim görevlisi= Öğr.

Grv. (yanlış); Öğr. Gör.

(doğru).

Araştırma görevlisi= Arş.

Grv. (yanlış), Ar. Gör. (doğ­

ru).

sorun. Kaynağında ise damağı­

mıza uymayan seslerden oluşan

ve sıkça kullandığımız yabancı

sözcükler yatıyor.

Türkçe karşılık bulalım Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölüm başkanı Yard.

Doç. Dr. Zeliha Güneş, dilimizde yabancı dillerden geçen çok faz- la sözcük olmasının, yanlış kulla- nımlara ve anlam karmaşasına yol açtığını söylüyor.

Güneş, bu tür söz- cüklerin Türkçe karşı­

lıklarının bulunmasını

savunuyor ve örnek veriyor : "Röportaj sözcüğü okunurken

"Ö" ve "O" harflerin- den kaynaklanan so-

Köksal'ın bilgisayar sozcugunu Türkçe'ye kazandırmasıyla beraber bizim de bu sözcüğü kullanmaya başladığımıza dikl<at çekiyor. Türkçe karşılık bulmada herkese görevler düştüğünü be- lirten Güneş, önerilerin Türk Dil Kurumu'na iletilebileceğinin al-

tını çiziyor.

Merkes önerebilir

Dilimize giren yabancı söz-

runlar yaşanıyor. Bu sorunlar, röportaj ye-

rine söyleşi sözcüğü­ Yard.Doç.Dr.

Zeliha Güneş

cüklerin Türkçe karşılı­

ğını bularak, kullanı­

mını yaygınlaştırmayı

amaçlayan Türk Dil Kurumu, gelecek öne- rileri bekliyor. Öneriler komisyonda incelene- rek, uygun olması du- rumunda dilimize ka-

zandırılıyor. Kurumun son yaptığı çalışma ise, e-mail (elektronik posta) sözcüğünü, el- nü yaygın olarak kul-

lansaydık, ortadan kalkardı."

DamaOımwı uygun olmalı Yabancı sözcüklerin ,okunu- şunda sorunlar yaşandığına de-

ğinen Güneş, Türkçe olanı var- ken yabancısını kullanmanın dil- imizi kısırlaştırdığını söylüyor.

Güneş, "Yabancı sözcüklere, da- mak yapımıza uygun Türkçe karşılık bularak, söylenişlerini kolaylaştırabiliriz" diyor.

Bilgisayar daha iyi

Yaklaşık 25 yıl önce, bilgisayar sözcüğünün "kompütür" olarak okunduğunu ifade eden Güneş, Hacettepe Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Aydın

mek (elektronik mektup) şeklin­

de Türkçeleştirmek oldu. Faks yerine belgeç (belge geçer) söz- cüğü ·de kurumun çalışmaların­

dan birisi. İsteyen herkes, one- ri@tdk.gov .tr adresinden öneri- lerini kuruma ulaştırabiliyor.

Unvanlara da dikkat

Öte yandan, bir çoğumuz akademik unvanların kısaltmala­

rını yanlış yazıyoruz. Bu hatayı birçok kişinin yaptığını söyleyen Yard. Doç. Dr. Zeliha Güneş, un- vanların kısaltılmış şekliyle okunmaması gerektiğine de dikkat çekiyor.

Çelik ÇELiK.YAMAN

e

ASSITEJ (Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Birliği) Türkiye Merkezinin depremzede çocuk- lar için düzenlediği "Bir Oyuncak Bir Kitap" adlı kampanyası de- vam ediyor.

ASSITEJ 2. Başkanı ve Devlet Konservatuvan öğretim görevlisi Hasan Erkek, Yurt içinden ve yurt

dışından katılacak olan Tıyatro topluluklarının deprem bölgesin- de gösteriler sunacağını belirtir- ken her oyundan sonra çocuklara oyuncak ve kitap hediye edilece- ğini söylüyor. Erkek, çocuklara kitap ve oyuncak armağan et- mek isteyenlerden ilgi bekledik- lerine dikkat çekerken kampan-

yanın Haziran ayına kadar devam

edeceğini dile getiriyor.

Bu güne kadar deprem bölge- sinde çocuklar için dokuz oyun sergileyen, ASSITEJ Türkiye Mer- kezi'nin Haziran ayına kadar sah- nelemeyi planladığı oyunlar ise şöyle;

• Çan Tiyatrosu; "Bilgeç ile Üşengeç"

Tıyatro Çatı; "Sevimli Kukla- lar"

• İstanbul Bel; Şehir Tıy.;

"Kabus Yiyen"

• Bursa Kültür ve Sanat V.;

"Meddah"

• Tiyatro Anatole Sokak Oyun- ları; "Toprağın Türküsü"

• Bulgaristan D. Kukla. T. ;

"Kukla Oyunu"

ÇiZGiMiZAH

r---.::'f'

1 o ,:, 1

Atilla Özer

-ĞuCi'ĞoLi/

______

9

BEt-4İ

AR.AMAYI U~UTMA.

"ali@mer~kh.com.tr,

'.)

()

o 'J

o o 0

o

o

<>

o

c:J

1

o o

::> '.)

~

0

o ,, 1 1 1 C) ':),j

1

1 1

'.) 1

o 1 :) ".) 1 1

:>.,

C)I

• - 1 1

---~

(5)

Kültür-Sanat Aiifm r.'ı rıı: m :m ___ 11_-23_0cak_2ooo _ _ _ s_

.A..:::ıı:.::ıı=ı=~-==~--=~:-==-=~:..:..---

Fotoğraf: Yiğit GÜNEL

nkara Devlet Tiyatrosu 19- 20 ocak tarihlerinde Yunu- semre Kültür Merkezi'nde

Eskişehirli tiyatroseverlerle

,Leyla Tecer'in yönettiği Kanaviçe

adlı 2 perdelik oyunda E.Türkan Çö- lok, i. Melis Pars, Füsun Günuğur, Alev Soysal, Cengiz Korucu ve Ne- zih lşıtan rol alıyor. 1960' da yazılan

oyun kuşak çatışmalarını ve deği­

şimle tutuculuk arasındaki savaşı

komik bir dille sahneye aktarıyor.

Oyun ilk sahneye konduğu gün- denberi büyük ilgi görüyor.

buluştu. Turgut Özakman'ın yazdığı

Halk Dansları Bursa' da KİTAP GÜNCESİ Anadolu Üniuvirsitesi Halk Dansları Topluluğu ve

Devlet

Konservatuvarı'nın gerçekleştirdiği

"Yerelden Evrensele"

adlı

halk

dansları

gösterisi il

Şubat

tarihinde Bursa'da sergilenecek.

Kırık inceliklerin Şairi:

Behçet Necatigil, Selim İleri, Kaf Yayıncılık Selim İleri'nin 70'1i yıllarda, Cemal Süreya nın Papirüs Dergisine yazdığı bir yazının başlığıyla aynı adı taşıyor ki- tap. Kırık inceliklerin şairini en

"rkiye'de bir ilk olma özel- ği taşıyan ve ilki 23-25 Haziran tarihlerinde Ana- dolu Üniversitesi'nde sahnele- nen gösterinin ikincisi Bursa Valisi Ali Fuat Güven'in taleple- riyle Bursa Atatürk Kapalı Spor Salonun'da gerçekleştirilecek.

Devlet Konservatuvarı Genç- lik Orkestrası, Korosu ve özgün

sazların toplam 75 kişi olarak eşlik ettiği gösteride teknik ele- manlar dahil 160 kişi görev alı­

yor. Anadolu Üniversitesi'nin geçtiğimiz aylarda inşa ettirdiği seyyar platformun kullanılacağı

gösteride 45 dansçı sahne ala- cak. Genel sanat yönetmenliği­

ni Sadettin Sönmezoğlu'nun

ıyı anlatacaklardan biri de kırık inceliklerin romancısı Selim İleri'dir. Kitabın sonundaki teklifini karşılıksız bırakmayın: "Şu çiziktir- melerimi okuyan sevgili okur, Behçet Neca- tigil'siz ömür yaşama!".

Patasana:

yaptığı gösteride orkestra şefi ise Burak Tüzün.

Ahmet Ümit, Om Yayınevi Fırat kenarında kazı yapan ar- keologlar yeryüzünün resmi ol- mayan ilk tarihi belgelerinden Patasana Tabletleri'ni bulurlar.

Tabletler arkeologların hayatına

bir dizi cinayetle birlikte girer. Cinayetleri çözecek olanın elinde binlerce yıllık bir .!Pu- cu vardır.Usta polisiye yazarı Ahmet Umit bu romanla tarihi romanın da sularında gezi- niyor.

Aynı gösteri 17-18 Şubat günlerinde Kültür Bakanı'nın da katılımıyla Atatürk Kültür Mer- kezi'nde gerçekleştirilecek.

Radyo A Top 10

1 - Stlng -Desert Rose 2- Tom Jones -Sex Bomb

3 - Madlson Avenue -Don't Cali Me Baby 4- Back Street Boys -Show Me The

Meaning Of Being Lonely 5 - Len -Steal My Sunshine 6- Shaklra -Ojos Asi 7 - Santana -Smooth

8- Loubna -Dans Ces Moments 9- Mdo -Groove With Me Tonight

10 - Brletney Spears -Bom To Make You Happy

<=>

il

ıı

il il

ıı

il il il il

"Speed"

Sinema

Andolu'da

Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe 18:45 ve Cuma günü 12: 15 seanslarıyla gösterimde.

Bir Ata

Krallığım

A

nkara Devlet Tiyatroları ~:"ş Rejisörü Ferdi Merter Anadolu Universitesi Devlet Konservatuvarı'nda bir oyun yönetiyor. Başar Sabuncu'nun Shakespe- are'in oyunlarından derlediği "Bir Ata Krallı­

ğım" isimli oyunu yöneten Merter, oyundaki tüm kahramanlar önemli olduğunu belirtti.

Merter, Shakespeare'in tüm hırslı kahraman-

larının toplandığı oyunun rol alan öğrenciler

için yararlı olacağını tiyatro öğrenen her öğ­

rencinin Shakespeare ile tanışması gerektiği­

ni vurguladı.

Bir sanatçı olarak bir görevlerinin de bayra-

ğı teslim edecekleri insanların, sanatçıların yetiştirilmesi olduğunu belirten Merter "Ya-

rınların tiyatrosu onların olacak" dedi.

Oyunda rol alan öğrencilerin kostüm ve dekor gibi perde arkası çalışmaları da yaptığı

oyunun provaları devam ediyor. Oyun yaz döneminde seyirci karşısına çıkacak.

TİYAlRO ANADOLU her salı perşembe

saat 20:00'da AKM Oda Tiyatrosu Salonu'nda

"Kader Kısmet Oyunu'' isimli komediyle sahne alıyor ..

(6)

_6 ____ 1_ 1 -_ 23 _0cak_ 2000 __;_ _ _ _ ım-m r.'l tıı: rn m-.---~G ... u .. ··~ouıııce~I

File Edit View Go Bookmarks Oı:ıtions Directory Window Yardım B1

~

---==::

Netscape: Convertıı..ıa ehi ne and SouncıMactııne Page unıcs ____ __ _::_ E!l

@ )lli

Rıı-loıd lm.ag@.ı:

[il

Net'tim, ne buldum? Serhat KARAKA YA

Arama motorları ile bilgiye kolay erişin

G

"nümüzde bilgiye ulaşım o kadar rahatlaştı ki artık in-

ernete bağlı bir bilgisayar- da aradığımız her şeyi kolayca bu- luyoruz. Ya da interneti kullanma- tam olarak bilmediğimiz için kolay kolay istediğimiz bilgiye eri- şemiyoruz. Örneğin; bilgisayar ve internet ile ilgili bir proje hazırla­

mamız istendi. "Geçip kalman da bu projeye bağlı" diyerek hoca-

mız bizi iyice köşeye sıkıştırdı.

Doğru kütüphaneye. Ara tara hiç birşey yok. Doğru internetin başı­

na koşuyoruz. Eee ... koştuk da ne olacak şimdi? Ne yapacağım?

Olacak tek şey herhangi bir arama motoru sitesine girip istediğimiz

konuyu kutucuğa yazmak. İstedi­ ğiniz başlığı yazın ve 'search' tu- şuna click'leyin. Sonra çıkacak linklerden konunuzla ilgili bir ta- nesine tıklayın.

Aranılan konuyu çok kısa za- manda ve tam olarak bulmak için de bazı kurallar getirilmiş. Ana ko- nunun bilgisayar olaral< belirlendi- ği bir arama yapma!< için aşağıda­

ki tabloyu örnek olarak kullanabi- lirsiniz.

En çok kullanılan arama motor- lan:

www.al1av1sta.com www.yahoo.com www.arabul.com www.lycos.com www.hotbotcom

Docwmenl _ Don•.

altavista:

SEARCH

Arama moronına ne yaz.arsınız, e/JnJze ne geçer?

bilgisayar : içerisinde bilgisayar kelimesi geçen sayfaları arar. Tamamen küçük harfler kullanırsanız harf ayrımı yapmaz.

Büyük harf kullandığınız takdirde harf ayrımı yapılır.

bilgisayar lnternet : bilgisayar veya intemet kelimelerinden en az birinin kullanıldığı sayfaları arar. İki kelimenin de birlikte geçtiği sayfaları öncelikle listeler

bilgisayar +lntemet : bilgisayar ve internet kelimelerinin iki- sinin birden mutlaka bulunduğu sayfaları arar.

"bilgisayar ftımalan" : İki kelimeyi de, aynen yazıldığı şekil­

de, yan yana olacak şekilde arar

bilgisayar lntemet +ftıma -oyun : bilgisayar veya internet kelimelerinden birinin geçtiği,Rrma kelimesinin mutlaka geç- mek zorunda olduğu, oyun kelimesinin mutlal<a olmaması gerektiği bir arama yapar.

=--Ke_n_t--=g_ez---==g::__in_ : i ~ ~ı.

Başan'yı özledik ...

G

eçtiğimiz aylarda TCDD Genel Müdürlüğü, İstan­

bul-Ankara hattında çalı­

şan 'Başarı Ekspresi'ni, yolcu

sayısının yeterli olmamasını

gerekçe gösterek seferden kaldırdı. Ayrıca vagonların ba- kımını yapan fabrikanın İzmit depreminde zarar görmesi de bu kararda etkili olmuş.

Oysaki bu tren başta öğren­

ciler olmak üzere binlerce in- sanı sevdiklerine, okullarına kavuşturuyordu.

Oorencı1er dertli

'Başarı Ekpresi'nin seferden

kaldırılmasına en çok üzülen Onlar bu soruna biran önce kesim kuşkusuz öğrenciler. bir çözüm bulunmasını istiyor.

Hafta sonu ya da tatillerde Çünkü, hocalarımız birkaç ay memleketlerine gitmek öncesine kadar Eskişehir'e isteyen öğrenciler ge- - - sürekli bu trenle ge- nellikle bu treni tercih

[I]

lip gittiklerin

ediyor_lardı. Çünkü

I

J

i

belirtiyor ve

saatlerı oldukça uy- ;ıı ekliyorlar.

gundu. "Bu tren

bizi tam za-

Hukuk manında

Fakültesi hocalan derslere yetiştiriyor- Hocalar da en az öğrenciler

kadar bu olaya üzüldü.

Diğer ün!~ersitelerden gelip, Anadolu Universitesi Hukuk Fakültesi'nde ders veren hoca- larla görüştük.

du. Böylece geliş ve gidişlerde zaman kaybetmiyorduk". diyor.

Kısaca, Eskişehirliler, öğren­

ciler ve hocalar "Başarı Ekspre- si' olmasa da aynı saatlerde çalışacak başka bir tren istiyor- lar.

Ahmet CEMAL

"T"'°plumsal

bir varlık olduğu söylenen insan, yaşadığı toplum

1

~ersinde ne ölçüde "kendisi" olarak varolabilme şansına sa- hiptir?

Psikolog Gündüz Vassaf, 1992-97 yıllan arasında yedi kez bası­

lan, son basımı d~ 1999 ytlında İletişim Yayırtlan tarafından yapı­

lan Cehenneme Ovgü - Gündelik Hayatta T otalitarizrn adlı dene- me kita_?ında özetle yukarıdaki soruya karşılık anyor. "Geceye

öv-

gü", "Ozgürlük Cehennemdir", "Sözcük Mahpuslan", "Kahra- manlar Totaliterdir", "Senin Cinsiyetin Ne?", "Seçmeme Özgürlü- ' ğü", "Sanatçıdan Sakının!" gibi son derece ilginç başlıklar taşıyan

yirmi bölümden oluşan kitapta yazarın temel amaçlanndan biri, ta- 1

~~l b"!leanlrleme'd' sürec'., boyund ~ insanın "kbendi olabilme" özgürlü- .

gunu ır am a nasıı yitir igini ve ne gi i önyargılarla, tabularla vb.

kuşatılmış

konumda

olduğunu

gözler önüne sermek. 1

"Geceye ÖVgü" başlıklı bölümde şu satırlarla karştlaşıyoruz : "As- 1 lında ... tüm kururrılarda .. .insan her zaman erken yatmak zorunda- dır - yatılı okullarda, manastırlarda, ailede, cezaevlerinde, hastane- lerde ...

Kişinin istediği

saatte yatma

hakkını

destekleyen, bu özgür-

ı

lüğe onay veren hiçbir kurum tanımıyorum. Aşk (?) üzerine kurulu olan ve iki kişinin özgür iradesiyle gerçekleşen evlilik kurumunda bi- le, çiftler

yatağa aynı

saatte girmezlerse, biri daha geç yatar, gece-

!

yi daha fazla yaşarsa, sorunlar çıkmakta gecikmez. Kurum her za- man 'geç' yatanı suçlar, erken yatanı değil."

Bilindiği gibi, insanın "konuşan" bir varlık olmasıyla her zaman öğünülmüş, doğada sözcükler aracılığıyla iletişim kuran tek canlı ol- ması, her zaman insana özgü "olumlu" bir ayncalık sayılmıştır. Oy- sa Gündüz Vassaf, insana özgü olan söz'e de kuşkuyla bakıyor ve madalyonun öteki yüzünü de göstermeyi amaçlıyor : " ... Hepimiz söze ve onun aracılığıyla dünyaya sahip olduk. Dünyaya sahip ol- ma çabamızla onu bir bütün olmaktan çıkarıp bsırlaştırdık, kendi sözcüklerimizin içine hapsettik ... Birbirimizi anlayamayacağız kor- kusuyla, sözcükleri gereğinden çok fazla kullanıyoruz. Konuşma­

manın iletişim kurmayı reddetme anlamına çekilmesinden, kabalık olarak görülmesinden korkuyoruz ... Sessizlik bizi ürkütüyor. Sessiz- liği denetleyemiyoruz. Oysa sessizlikte, sezirtlediğimiz ama tanıma­

dığımız dürtülerin, özgürlüğün ve gelişigüzelliğin son noktası saklı­

dır. Sözcükleri kullanmakla, sessiz dünyaya kendi düzenimizi zorla kabul ettirmiş oluruz ... Suskunluk, duyuların yoğunlaşmasına yol açar - insanlar arasındaki sessizlik, iletişimin çoğalmasını sağlar.

Çünkü sessizliğin içinde, ikimizden ya da üçümüzden çok daha bü- yük olan bir şeyi paylaşınz. Sessizlik, duyularla algtlananlann tümü- nün doruk noktasıdır ... "

Cehenneme ÖVgü, okurunu en sıradan, en doğal gelen kavram- lar, alışkanlıklar, olgular üzerinde bile yeniden ve köklü biçimde dü- şünmeye davet eden bir kitap. Eleştirel düşünmeyi yaşam uygula- masının bir parçasına dönüştürmek isteyen herkes için değerine paha biçilmez bir rehber!

DUYURULAR

• İngilizce özel ders verilir.

Veda Üner 1 790

• Gitar dersi verilir 2269789

e

Satılık Türkcell Hat 1505, 1506

e

Satılık Akustik Gitar Washbum Lyon marka akustik gitar (Gül ağacı) Marshall 15 Watt. Anfi Göxel Gülcan 226 24 20 0542 377 84 93

Camlıca'da satılık arsa 202 ml dubleks, ruhsatlı Feyyaz Tuncer 1680

Satılık Araba 1986 model Şahin 1166

e

Satılık Yazlık Altınolukta Dublex 335 69 63

335 05 80 - 17 90

Satılık 1994 model FordEscord, Doktordan İrfan Irmak

0532 3968530

• 1997, 1998 model Toyota 1.3 arıyorum

2254686

Satılık Kaderza siyah Elektro Gitar

Zoom 505 efect pedal 500$ Burak Boyacı

2268809

Duyurulannw 1790 No'lu telefona yazdırablllrslnlz. Bu köşemiz ücretsizdir.

(7)

___ S ____ po_r _______ A~ r., tıı i rn m = ___ 1_1-_23_0cak_ıooo _ _ _ _ 7 __

Bayan voleybolcuların zorlu haftası

Anadolu Üniversitesi Bayan Voleybol

Takımı, haftasonu oynadığı karşılaşmalarda

lig lideri İller Bankası karşısında varlık gösteremezken, Karayolları maçını

kaybederken

kazandı

··rkiye A2 Bayanlar Voley- bol Ligi'nde 22- 23 Ocak tarihlerinde oynadığı maç- larda zorlanan Anadolu Üniversitesi, cumartesi günü lig lideri İller Bankası ile oynadığı maçta varlık gösteremeyerek 0- 3 yenildi. Eskişehir Atatürk Spor Salonu'nda oynanan ve yaklaşık

60 dakika süren karşılaşmanın

setlerini 20-25, 18-25 ve 21-25 kaybeden Anadolu Üniversitesi maçtan 0-3 yenik ayrıldı.

23 Ocak pazar günü Ankara

Karayolları ile karşılaşan Anado- lu Üniversitesi, karşılaşmanın ilk setlerinde zorlandı. İlk iki seti 21- 25'lik sonuçlarla Karayolla- rı'na kaybeden Anadolu Üniver-

sitesi, son derece çekişmeli ge- çen üçüncü seti 25-20 kazana- rak umutların tükenmediğinin ilk sinyalini verdi. Dördüncü sette de 1 1 - l O öne geçtikten sonra

farkı l 7- 1 l · e kadar açan Ana.

Ü. bu seti de 25- l 9 kazanarak skoru 2-2 eşitledi. l 5 sayı üze- rinden oynanan beşinci sette ra- kibine üstünlüğünü tamamen kabul ettiren Anadolu Üniversi- tesi, setin ilk bölümünde 6-0 üs- tün olan taraftı. Daha sonra bu

beşinci seti de l 5-8 kazanarak maçtan 3-2 galip ayrılmasını bil- di. Anadolu Üniversitesi bu gali- biyetle yüreklere su serpti.

Osman Nuri DUMAN

e

Anadolu'da "Yıldırım" paniği

Deplasmanlı Erkekler Basketbol Ligi'nde yer alan Anadolu Üniver- sitesi'ni, 22 Ocak'ta karşılaştığı Yıldırımspor fena çarptı: 50-94

E

skişehir Atatürk Spor Sa- lonu 'nda 22 Ocak cumar- tesi günü İstanbul Yıldı­

rımspor ile karşılaşan Anadolu

Üniversitesi ilk 15 dakikasında başa baş mücadele ettiği maç- tan ummadığı bir yenilgi aldı.

Karşılaşmanın birinci

devresinde pota altında etkisiz kalan ve hücumda da çok top kaybeden Anadolu Üniversite- si, birinci devreyi 22-38 yenik kapattı. Maçın ikinci yarısının ilk beş dakikasında Yıldırıms­

por farkı daha da açarak skoru 28-49 yaptı. Beş dakikalık sürede özellikle üç sayılık atışlarda büyük başarı kayde- den konuk ekip.savunmada da Anadolu Üniversitesi'ne fazla sayı şansı vermeyince fark açıldı. Maçın geri kalan bölü- münde de arayı kapatamayan Anadolu Üniversitesi, maçın son üç dakikasına da 46-82 yenik girdi. Son üç dakikada fark daha da açılarak Ana.Ü.

karşılaşmadan 50-94 yenik ay- rıldı.Maç öncesi karşılaşmanın hakemleri salonda taraftarların davul çalmasına izin vermey- ince davullar bir köşede boynu bükük kaldı.

Anadolu'nun Ankara harekatı

1995 yılından bu yana Anadolu Üniversite- si'nde faaliyet gösteren Badminton Takımı,

Ankara'da 28 Ocak'ta başlayacak olan maç- larda ilk üçe girmeyi hedefliyor.

Geçtiğimiz sezon Kütah- ya'da yapılan maçlar sonunda Birinci Lige yükselen Anadolu Üniversitesi Badminton Takı­

mı, 28-30 Ocak tarihlerinde Ankara' da yapılacak maçlarda

başarılı bir sonuç elde etmeyi hedefliyor. Bu yıl Şubat ayın­

da Bulgaristan'da yapılacak

olan Dünya Üniversiteler Bad- minton Şampiyonası'nın seç- meleri de yine bu maçlarda yapılacak. Berkay Akın, Timu- çin Vural, Serkan Tomsak, Fa-

dime Sab, Nadire Top ve Der- antrenörlüğünü Semra Yumuk ya llgın'dan oluşan takımın yapıyor.

Mc Donald's a san-lacivert logo

Dünyaca ünlü fast food devi Mc Donald' s, san

kırmızı

olan logosunu

değiştiriyor.

F

enerbahçe çoğlu Stadı'nda açılacak Rüştü Sara- olan McDonald's şubesi

dünyada ilk ve tek olarak sarı

lacivert logo ile hizmet vere- cek. 1955' te ABD'de kuru- lan, dünyada toplam 1 16 ül- kede 24 bin 500' ün üzerinde şubesi bulunan Mc Donald's,

ilk kez Fenerbahçe için logo- sunu değiştirmiş olacak. Mc Donald's Türkiye Emlak Mü- dürü Yaşar Morpınar yar tığı açıklamada, sarı kırmızı olan logonun değiştirilip, sarı laci- vert logo kullanılması için ge- rekli izinlerin Amerika'dan alındığını söyledi.

(8)

17 ·_ 23 Ocak 2000

Bir de bulaşık olmasa

Eskişehir'deki üniversite öğrencilerinin bir çoğu ailelerinden ayrı yaşıyorlar. Bu öğrenciler için yemek yapmak kimi zaman bir zevk, kimi

zaman ise bulaşık sorunu yüzünden, adeta bir işkence olabiliyor.

enellikle üniversiteyi ka- umana kadar öğrenciler

aileleriyle birlikte yaşar­

lar. Üniversiteyi kazan-• mak onların hayatlarının dönüm

noktasıdır. Ayrı bir şehirde, ayrı

bir evde yaşamaya başlarlar. O zamana kadar önlerine anneleri- nin yaptıkları yemekler hazır gelir.

Ancak üniversiteyi kazanınca

"kendi yemeğini kendin yap" du- rumu söz konusudur.

Artık öğrencinin kendi evi, ken- di mutfağı ve kendi tencereleri vardır. İlk zamanlar mutfak alışve­

rişi yapmak, bilindiği kadarıyla ye- mekler yapmak zevkli gelir. An- cak bir zaman sonra bulaşıklar bi- rikir. Yıkama eylemi sürekli gecik-

tirilir ve bu gecikme zamanla alış­

kanlık haline gelir. Böylece za- manla dışarda yemek daha cazip görünür. Özellikle erkek öğrenci­

ler her ay ailelerinden gelen para-

nın bir bölümünü "lokanta payı"

olarak ayırırlar.

'Paramız

oldukça'

Bu genel durumun bir parçası olmayı reddeden İ.İ.B.F. İşletme son sınıf öğrencisi Atanur Özde- mir ile Fen Fakültesi son sınıf öğ­

rencisi Hüseyin Salman aynı evi

paylaşıyorlar. Mutfak ikisi için de çok önemli. Paraları oldukça paza- ra gidiyorlar. lspanağı yıkamaktan hoşlanmıyorlar ama ikisi için de

ıspanak yemek büyük bir zevk.

Domates çorbası ve kara lahana ile çok beğendikleri bir menü ha-

zırlıyorlar.

'Bulaşık

olmasa'

İkisi de dışarda yemek yemenin daha masraflı olduğunu düşünü­

yor. Onların da en büyük derdi

bulaşık yıkamak. Ancak buna kar-

şın evde yemek yapmak onlara hem keyif hem de kendi damak zevklerine uygun yemek hazır­

lama fırsatı veriyor. "Makarna bile yapsak tenceremiz boş kalmıyor"

diyorlar ve arkadaşlarının da zaman zaman yemek için evlerine geldiklerini söylüyorlar.

e

E. Neslihan ÖZCAN

Sebze

yemeği

yapmadan

önce

*Baklagillerin sertleşme­

mesi için, ocaktan indirme- nize kısa bir süre kala tuzla-

yın.

*Karnabaharın piştikten

sonra bembeyaz kalmasını istiyorsanız, haşlama suyu-

na bir bardak dolusu süt ekleyin.

*Sebzeleri temizlerken küçük sinek ve böceklerle

karşılaşırsanız, yıkama su- yuna bir bardak sirke koyun.

Başımızda şapkalar

Rüyalar bile değişti

apılan bir araştırmaya gö- re, kadınların rüyaları da çağımızın sosyal rollerine ayak uyduruyor. Eskiden daha çok evlenmeyi ve çocuk sahibi

olmayı düşleyen kadınların rü-

yalarını artık iyi bir ve daha fazla bağımsızlık gibi konular süslüyor. Uzmanlar kadınların

rüyalarının şiddet de içerdiğini

söylüyor. Gün içinde yaşanan stres, işyerindeki rekabet; rü- yalarda kargaşa ve şiddet ola- rak ortaya çıkıyor. Özellikle günlük hayattaki stresle başa çıkamayan kadınların, gece şiddet içerikli rüyalar gördüğü vurgulanıyor.

Şapkalar ve bereler artık sadece kıştan korunmak için değil modanın gereklerinden biri olarak kullanılıyor.

engarenk, sımsıcak ve yu-

muşacık şapkaları artık

herkes kullanıyor. Özellik- le de kış aylarının kendini gös-

terdiği şu günlerde başımız ve

kulaklarımız üşümesin diye he- pimiz şapka takıyoruz. Ancak kışın soğuğu belki de bir baha- ne şapka takmak için. Çünkü

kabanımız, montumuz, eldive- nimiz ne renkse onları tamala- yan bir şapka takrpak kıyafet

uyumumuzu daha da ortaya çı­

karıyor, dış görünüşümüz daha da zenginleşiyor.

Şapka takmak çok pahalı bir moda zevki de değil. 2 milyo- na liraya da 7 milyon liraya da bir şapka veya bere bulmak mümkün. Bu şapkalar kadife,

şörl veya yünden yapılabiliyor.

Bereler de oldukça rağbet gö- rüyor. Öyle ki sadece bir ma-

ğaza günde yaklaşık onbeş ta- ne şapka satabiliyor. Hafta son-

larında açığa çıkan alışveriş

yapma isteğiyle şapka ve bere

satışları da artıyor.

Hava soğuk, kar yağıyor.

Kabanımızı, atkımızı, ve el- divenlerimizi giydik. Ama şap­

kamız da başımızda.

...

Referanslar

Benzer Belgeler

Muhasebe ve Finansman Doktora Programı İçin; (ALES EA) Başvuracak adayların: İşletme, Uluslararası İşletme Yönetimi, Uluslararası Finans, Muhasebe ve Finans Yönetimi, Finans

Bahadır TOSUNLAR Arş.Gör.Elif Merve ERTURAN Arş.Gör.Hande Büşra

Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören hastaların algıladıkları çevresel stresörlerin uyku kalitesine etkisi, Ayşegül Gencer, Biruni Üniversitesi Lisansüstü

Farklı bir nokta da var: Eğitim düzeyinin artması, dijital dönüşüme adaptasyonu elbette rahatlatmaktadır; ancak bu kez de sosyal değerlerden uzaklaşmanın verdiği yalnızlık

Öğrencilere uzaktan eğitim sistemi ile ilgili sorulan diğer sorularda ise katılımların en yüksek olduğu maddeler ele alındığında anket sonuçları, 62 öğrencinin UZEM

Yüksek Lisans ve Lisansa Dayalı Doktora Programı: Elektrik ve Elektronik Mühendisliği, Malzeme Bilimi ve Mühendisliği, Metalürji ve Malzeme Mühendisliği, Kimya

Bilgisayar Mühendisliği, Bilişim Sistemleri Mühendisliği, Elektrik Mühendisliği, Elektrik-Elektronik Mühendisliği, Elektronik Mühendisliği, Elektronik ve Haberleşme

Şekil C.16 Uluslararası değişim programlarına katılan öğretim elemanı sayısının en yüksek olduğu üniversiteler 94 Şekil C.17 Uluslararası değişim programları