• Sonuç bulunamadı

Bibliografya AUSSENWERBUNG Leopold Nettelhorst. İnşaatta ve cemiyet hayatında reklâm.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bibliografya AUSSENWERBUNG Leopold Nettelhorst. İnşaatta ve cemiyet hayatında reklâm."

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

B i b l i o g r a f y a

A U S S E N W E R B U N G

Leopold Nettelhorst.

İnşaatta ve cemiyet hayatında reklâm.

Bazen matbuatta, hicivlerde, par-lamentoların nutuk düellolarında bile reklâmın metodları ve şekli hakkında şiddetle münakaşalar yapılmaktadır. Endüstride, iktisatta ve ticarette reklamla uğraşanlar arasında birleşti-rilmesi hemen, hemen imkânsız görü-nen tezatlar meydana gelmektedir.

Bu kitap, modern reklâmın ihtiyaç gösterdiği meselelerin çözülebileceğini göstermektedir. Bu münakaşalı hava-nın çemberinden kurtulabilmek için, reklamda en münasip yolu gösteren fikri mütalâa etmek lâzımdır. Nettel-horst bu yolu göstermektedir.

Nettelhorst reklamın kaidelerini zenginleştirmekte ve ona her zaman geçer prensipler eklemektedir.

Nettelhorst bu geniş mevzuu kita-bında en anlaşılması kolay bir şekilde kısımlara ayırmaktadır. Malûm rek-lâm gruplarının icaplarını yahut tan-zim tarzlarım, icra yollarını açıkla-maktadır.

Memleket içinde ve dışındaki, re-simlerde, sıvada, tahtada demir ve ha-fif metal işlerinde: levhalar, duvar ilânları, ışıklandırılmış tablolar, ışık reklâmları ile büyük kapılarda, vitrin-lerde, bina cephelerinde, duvar üstle-rinde, reklâm kulübelerinde reklâm yollarını göstermektedir.

Böylelikle bu kitap yalnız mimar-lar, levha ve yazı ressamları, ışık ve reklam ustaları, hattatlar, reklâm ya-pan iş adamları için değil, hattâ mo-dern reklâmla uğraşanların da, doğru yolu ve prensibi bulmaları için fayda-dan hali değildir.

Neşreden:

«Georg D. W. Callwey basımevi MÜNCHEN

ARCHİTECTS' DETALL SHEETS E d w a r d D. Mills F.R.I.B.A.

(MİMARÎ DETAY TABLOLARI)

Modern binalarda detay meselesi zira, bugünkü mimarinin ilk misalle-rinden ekserisi, geniş anlamda muvaf-fak olmalarına rağmen, teferruat nok-taları yüzünden başarısızlığa uğramış-lardır. Netice olarak, bunlar hava te-sirlerine ve günlük istimalin yıpratıcı tesirlerine iyi bir şekilde mukavemet edemiyerek nisbeten kısa ömürlü ol-muşlar ve büyük bakımlara ihtiyaç göstermişlerdir. Bu vaziyet kritik nok-talarda yapının detaylarına daha bü-yük bir dikkat sarfetmek suretiyle ve kullanılan malzemenin ve bunların ye-rinde kullanılmalarının mimarlar tara-fından daha iyi bir şekilde anlaşılması ile düzeltilebilir. Detayların iyi bir şe-kilde planlanması hem pratik ve hem de estetik bakımından ehemmiyetlidir. Bu kitapta neşredilen detay tabloları-nın gayesi modern mimarların yeni bi-nalarında iyi konstrüksiyon ile tatmin edici bir görünüşü nasıl birleştirdikle-rini hakikatten alınan misallerle gös-termektir.

Kitap geçen bir kaç sene zarfında muntazaman The Architect and

Buil-ding News dergisinde ç;ka?ı

tablolar-dan seçilmiş 96 adet tabloyu ihtiva et-mektedir. Bu seri içinde hususi olarak hazırlanmış ölçekli detay resimleri ve fotoğraflar bulunmaktadır. Mimarî de-taylar muhtelif memleketlerden alın-mıştır. İngilteredeki ve gerekse yaban-cı memleketlerdeki meşhur mimarlar tabloların hazırlanmasını mümkün kı-lan malzeme ve malûmatın temininde işbirliği yapmışlardır.

Seçilmiş misaller uygun gruplar halinde tertip edilmiş olup pencere ve kapı boşluklarından merdivenlere, şö-minelere ve dahilî tertibat ve mefru-şata kadar pek çeşitli meseleleri ihtiva

etmektedir. Kullanılan terimlerin kar-şılıklarını gösteren bir İngilizce - Fran-sızca - Almanca - İspanyolca lügati de kitaba ilâve edilmiştir.

Mimarî talebeleri ve iş sahibi mi-marlar bu kitapta, birçok değerli bil-giler bulacaklardır. Zira, bu kitap tav-siye edilen bina inşaatı mevzuunda bir ders kitabı olarak hazırlanmamakla beraber, muhtelif memleketlerdeki ve muhtelif şartlar altında çalışan mimar-ların benzer detay meselelerini hal tarzlarını incelemekle çok şey öğreni-lebilir.

M u h t e v i y a t ı :

Balkonlar, Antreler ve mağaza ve dükkân cepheleri Şömine ve ocaklar -Tesisat - Teşhir, Umumî mahallerde ve evlerde Merdivenler - Duvar detayları Pencereler Müteferrik Detaylar -Mimarî ve Mühendislik bahislerinin fihristi - Lügatçe.

Neşreden:

Iilife and Sons Kütüphanesi LONDON

Traite P r a t i q u e de P L O M B E R I E

(Su, Gaz ve Sıhhî Tesisat İşleri)

Fransız esas ve nizamlarına göre tanz'm edilmiştir. HENRİ CHARLET

Kitabın başlangıcında tesisatçılığa müteallik fizikî esasları hatırladıktan sonra, kaptasion, elevasyon, filtrasyon ve sayaçlar hakkında tatbiki kaidelerin prensiplerini vermekte bütün şehirci-lik, tesisat ve yol işleri teorisinin pratik misalleri, kutur, debi hesaplarına ait formülleri zikretmektedir.

Sıcak su mevzuunda muhtelif usul-ler tebarüz ettirip, tercihini okuyucu-larına bırakmaktadır.

Kanalizasyon mevzuunda, font, çe-lik, bakır aluminyum kurşun ve çinko ile imal edilmiş sistemler, mobilya konforu bakımından tesisat

(2)

tesislerin-de basınç düşüklüğünü halletmenin

çarelerini, yangın tesisi mevzularını hatırlatmaktadır.

Genel olarak, gerek hususi, gerek endüstri tesislerinde, havagazı, dahilî tesisat, vantilasyon yanmış gazların ih-racına ait kaideleri, provanın ve büta-nın kullanma şartlarını veriyor.

Eser aynı zamanda iş âletlerinin de kullanma şekillerini krokilerini tam olarak vermektedir.

Neşreden :

Edition G A R N İ E R F R E R E S 6 r u e des saints - Peres,

P a r i s — 7 e İkinci d ü n y a h a r b i n d e n sonra G a r b A v r u p a s m d a M E S K E N P R O B L E M İ Prof. K e m a l A h m e t A R U Ön söz: Ord. P r o f . P a u l Bonatz İ. T. Ü. M i m a r l ı k F a k ü l t e s i y a y ı n l a r ı n d a n . 1951

İ. T. Üniversitesi Şehircilik Profe-sörü Kemal Ahmet Aru, Garbi Avru-pada, ikinci dünya harbinden sonra mesken dâvasında yapılan gayretleri kitabında toplamıştır.

Bu etüd, müellifin senelerdenberi bu bahis üzerindeki çalışmalarının ve 19'60 senesinde Avrupada yaptığı ince-lemelerin ve iştirak ettiği Milletlerara-sı Kongrenin intihalarının bir muhas-salasıdır.

Kitap, 1949 da Pariste toplanan Avrupa (Sosyal etüdler Semineri) ça-lışmalarının izahile başlamaktadır. Bu çalışmaların neticeleri hakkında mu-fassal malûmat verdikten sonra sıra-sile, İngiltere, İsveç, Danimarka; Al-manya, Fransadaki mesken dâvası üze-rinde, yapılmış ve yapılmakta olan ça-lışma ve gayretler, çok mufassal ola-rak izah etmektedir.

Kitap bu muhtelif Avrupa memle-ketlerinde, mesken inşaatını kolaylaş-tırmak devletlerin kabul ettikleri

ka-nunları, mahallî idareler komün ve

mesken ofislerinin inşaatı teşvik için yaptıkları ikrazlar, kiralık mesken in-şaatı, Yapı Kooperatiflerine kredi ve arsa temini, resmî makamların mesken içindeki rollerini tebarüz ettirmektedir.

Kitabın sonunda, muhtelif Avrupa memleketlerinde yapılan tatbikat gö-rülmektedir. Meskenlerin tertip

şekil-leri, iktisadî araştırmalar, yeni inşaat

metodları, prefabrike meskenlerin ver-diği neticeler, tip evlerin normları, as-garî eb'at ve hacımlar gibi faktörler incelenmiştir.

Kitap, bu mevzu ile uğraşanların Yapı Kooperatifleri ve Belediyelerin çok istifade edecekleri bir eserdir. Ha-raretle tavsiye ederiz.

Z. S. Doğu İslâm M e m l e k e t l e r i n d e M İ N Y A T Ü R E r n s t K ü h n e l Ç e v i r e n l e r : P r o f . S u u t K e m a l Y e t k i n Prof. M e l â h a t Özgü ( A n k a r a Üniversitesi İ l â h i y a t F a k ü l t e s i Y a y ı n l a r ı n d a n , 1952)

Ernst Kühnel'in «Miniaturmalerei im İslamischen Orient» adlı kitabını tercüme eden, iki profesörümüz, bu suretle Güzel San'atlar kitaphanemiz-de bir boşluğu doldurmuşlardır.

Şark minyatürünün tetkikinde, mühim bir yeri olan bu kitabın bizim cephemizden noksanlıkları olduğu, ese-ri çeviren profesörleese-rimizin kitaba koydukları ön yazıdan anlaşılmaktadır.

Bugüne kadar Şark san'atını ince-leyen birçok Avrupalı müellifler Türk sanatını mimari de dahil olmak üzere, ya Arap veya İran sanatının bir kolu olarak göstermişlerdir. Nitekim, min-yatür kitabında da, Ernst Kühnel de Türk minyatürüne lâyık olduğu yeri vermemiştir.

Suut Kemal Yetkin kitaptaki mu-kaddimesinde, bu meseleye temas ede-rek şöyle demektedir:

« M a n y a t ü r t a r i h i n d e bir T ü r k çı-ğırının v a r olup olmadığı k o n u s u n a ge-lince, T ü r k m i n y a t ü r ü n ü n çizgide, r e n k t e , kompozisyonda bir özelliği v a r -sa, b ' r T ü r k çığrını k a b u l e t m e k de za-r u za-r î olacaktıza-r. T ü za-r k m i n y a t ü za-r ü batılı-larca çoğu z a m a n İ r a n m i n y a t ü r ü n ü n bir k o l u o l a r a k görülür. H a l b u k i h e r iki m i n y a t ü r ü basit bir kıyaslama, ara-daki açık f a r k ı g ö s t e r m e ğ e yeter.»

Kitap minyatür sanatının tarihine bilgi edinmek isteyenler için kıymetli bir eserdir. İçinde uzun bir tetkikin mahsulü olan metinden başka, muhte-lif memleket minyatürlerine ait 130

tablo vardır. Kitabı çeviren profesör-lerimiz, esere tamamen sadık kalmış-lar, hiç bir ilâve yapmamışlardır. Ki-tabının baş tarafında Türk minyatürü hakkında ayrıca lüzumlu izahat veril-miştir. Tevsiye ederiz.

Z. S.

L A CASA P R E F A B B R İ C A T A P. A b r a h a m

Mimar Paul Abraham'in Fransız-ca olarak neşrettiği (Maison Prefab-rique) isimli kitabın İtalyanca tercü-mesi Vitali et Ghianda kütüphanesi ta-rafından daha büyük kıtada ve resim-leri daha istifadeli şekilde neşredilmiş-tir. Tavsiye ederiz.

N e ş r e d e n :

Vitali et G h i a n d a Cenova L A P R A T İ Q U E DU B E T O N ARME

İ n g e n i e u r : R e n e Corte

Fransa «Des arts et metiers» mü-hendislerden ve mühendisler Birliği â-zası, Rene Corte tarafından yazılan bu eser, mukavemet ve malzeme bilgileri-ni birçok nümerik misaller ve 106 re-mi muhtevi olarak bu sene neşrolmuş-tur.

Eserin başlıca hususiyeti uzun boy-lu etüdlere, muhtelif kitapları karıştır-maya lüzum göstermeksizin, basit me-tocllarla pratisyenlere, şantiye mühen-dislerine, mimarlara kolay hesap ve inşaat yapmalarını temindir.

Eserde, bütün pratik betonarme mevzuatı bir cilt halinde toplanmıştır.

Birinci kısımda, betonarmenin baş-lıca hususiyetleri, yangına mukaveme-ti ve rötreden.

Betonarmeyi teşkil eden muhtelif cins çimentolar çakıl ve kum halitala-rından çelikten,

Betonarmenin imali, kalıp malze-mesi ve kalıp işçiliği, teçhizatın işlen-mesi, betonun dökülişlen-mesi, hararet tesi-ri, vibre beton ve ilkel gerilmeli beton-dan,

İkinci kısımda, mukavemet bilgile-ri, cer tazyik ve eğilme hallerinden,

Üçüncü kısımda: Betonarme ele-manlarının hesabı ve nihayet dördüncü kısımda muhtelif betonarme sistemler-den bahsetmektedir.

(3)

B i b l i o g r a f y a :

L A M P E N

Gerhard KROHN / Fritz HIERL und Beleuchtungsanlagen

Tenvir tertibatının şekil ve tipleri hakkında umumi mülâhazalar

"Görünür dünyamız t a m a m e n şekil ve renklerden ibarettir. Işık görülebi-len intibaları göze nakleder ve göz de bunları insan dimağına intikal ettirir.» GOETHE

İnsanlar hayatı esas itibariyle gözle-ri sayesinde yaşarlar. İyi bir şekilde plânlanmış bir dahilî dekorasyonun bizde daha büyük bir refah intibaı u-yandırmasmın sebebi de muhtemelen budur. Her ne kadar bu nevi bir duy-guya karşı bütün benliğimiz hassas ise de, dahilî bir dekorasyon vasıtasiyle yaratılan tesiri en ziyade görme ve do-kunma hislerimizle kaydederiz. Bunun görünen karakteri bir ışık kalitesi ola-rak belirir. Odalarımızın iyi bir tarzda iıydınlutılmış olmasını bilmemiz biz-de konfor hissini arttırır. Şu halbiz-de, bir insanda rahatlık hissini yaratmak bahsinde imkân dahilindeki en mü-kemmel tenvir şeraitinin temini gayet ehemmiyetlidir. Bununla beraber bu şerait bizzat hayatın kendisi kadar mü-tehavvildir. Gerek cisim ve gerekse ruh itibariyle ışığın değişen haletine tabiiz. Gündüzün benliğimiz güneş ışı-ğı ile hemahenktir, geceleyin ise biz sadece etrafımızı çevreleyen karanlığı değiştiren ve aydınlatan bir ışık men-bama ihtiyaç hissederiz. Binaenaleyh, tenvirat plânlarında gündüzü gündüz, geceyi de gece olarak mütalâa etmeli-dir. Akşam karanlığından sonra sun'î gün ışığı kullanarak tabiatın seyrini değiştirmeye çalışmamalıyız. Sırf, bü-tün benliğimizin akşamları daha sıcak tonlara daha mütemayil olması ve gün-düzün de daha soğuk tonlara alışık ol-mamız hasebiyle de olsa imkân

nisbe-tinde bu vaziyetten kaçınmaya çalış-malıyız.

Etrafımızda her yerde ışığın yara-tıcı tesirine şahit olmaktayız. İnsan e-linden çıkan dekorlarda da ışık bütün tesirlerin esas unsurunu teşkil etmek tedir ve sırf yardımcı bir eleman ola-rak mütalâa edilmemelidir. Mimar bu prensibe riayet etmelidir. Ancak bu sayededir ki 1951 de Stokholm Aydın-latma Mütehassısları komisyonu tara-fından kullanılan «Aydınlatma mima-risi» tabiri anlaşılabilir: «Aydınlatma mimarisi iktisadî faktörlerin talî bir rol oynadığı binaların mimarî kalitele-rini tebarüz ettirmek gayesini esas ka-bul ederek plânlanan bir aydınlatma şeklidir.n Binaenaleyh, dahilî mimarî ile herhangi bir şekilde ilgili olan her-kes mimarî hususiyeti ihtiva eden kı-sımları en mükemmel bir ışık içine yerleştirmeye hususî surette dikkat e-decektir. Bu maksadın temini için kâfi derecede bir tenvir, iyi gölge tesirleri, uygun bir renk ve aydınlatma üni-formluğu ve ışık membalarının doğru bir şekilde yerleştirilmesine ve gizlen-mesine ihtiyaç vardır. Muayyen bir dahilî dekora en uygun olan bir «ışık atmosferini» elde etmek için çalışıl-maktadır. Tenvir sistem ve metodunda doğru bir karara varabilmek için fizi-kî, psikolojik ve fizyolojik şerait ve re-aksiyonları büyük bir dikkatle etüd etmek lâzımdır.

Modern tenvir tekniği, basit bir mumdan neon lâmbalarına kadar bir çok imkânlar temin etmektedir. Bina-enaleyh, muayyen bir maksat için is-tenen en uygun aydınlatmayı her za-mankinden daha kolay bir şekilde se-çebiliriz. Fakat, bütün ananevi sistem-lerden kaçınmak gerekir. Bununla be-raber, dahilî dekorlarda insan tabiatı-nın nizavılı bir hacimsel münasebetten haz ettiğinin daima hatırlanması icap eder. Pek az veya hiç gölge tesiri ihti-va etmiyen mütecanis ve umumî bir

aydınlatma, cisimlerin mücessem gö-rülmelerini temin eden optik tesirleri tahrif ettiği ve aydınlıkla gölgeli kı-sımların yarattığı hermoniyi bertaraf ederek gözün oda dahilinde tereddüt-süz bir şekilde dolaşabilmesini daha güç bir hale getirdiği için insanda na-hoş bir intiba uyandırır. Bu bakımdan, muayyen bir vaziyete veya muayyen bir iş yerine uygun olan bir sistem u-muma teşmil edilmemelidir. Lâmbala-rın veya tenvir sistemlerinin arasında bir tercih yapmak icap ettiği zaman bu hüküm bilhassa doğrudur. Memnuni-yet verici aydınlatma şekillerinin plân-lanması mevzuundaki bazı esas pren-sipleri hülâsa etmek üzere bir Alman mütehassısısının şu sözleri tekrarlana-bilir: «Sun'î aydınlatma pratik, iktisa-dî, sıhhî ve artistik olmalıdır.» Bütün bu faktörleri hesaba katmakla beraber mimarî dekora hakkını teslim eden bir aydınlatma formunun bulunmasına da ayni zamanda çalışılmalıdır. Bütün is-teklere cevap verebilen bir sureti hal bulunması kolay değildir. Bu; sadece dakik hesaplara ihtiyaç göstermekle kalmayıp hat ve hacim hususunda in-ce bir duyuşu icap ettirir. İşte mazide mevcut olmıyan şey bu kalitedir. Bir-çok lâmba ve tenvir sistemlerinin ori-jinalite bakımından kısır oldukları gö-rülmektedir. Bununla beraber son za-manlarda bu hususta belirli bir ilerle-me kaydedilmiştir. Mimarlar arasında iyi hacimsel tesirler vaadeden bir ay-dınlatma sistemine karşı uyanan istek bu harekette büyük rol oynamıştır. Bu küçük kitap pek geniş olan iyi tenvi-rat misalleri arasından seçilmiş mah-dut sayıda misalleri ihtiva etmektedir. Ümit ederiz ki, bu kitap okuyucuları-mızın alâkasını uyandıracak ve kendi-lerine fayda temin edecektir.

Neşreden:

Referanslar

Benzer Belgeler

KTO Kişisel Verilerin Korunması Aydınlatma Metni’nde belirtildiği üzere, KONYA TİCARET ODASI (“KTO” veya “ODA”)’na yönelik “Kişisel Verilerin

Bunun dışında öngörülemeyen durumlarda da kişisel verileriniz kanunlarda açıkça belirtilmiş durumlarda talep edilmesi halinde kanunlarda belirtilen kamu

Basit bir elektrik devresinde ampulün ışık vermesi için anahtarın ………… olması gerekir.. Sesin kaydedilip tekrar dinlenilmesini sağlayan ……… Thomas Edison

A) Güneşe doğrudan bakmak, göz sağlığımız için oldukça tehlikelidir. B) Işığın zararlı etkilerinde korunmak için her zaman koyu renkli gözlükler kullanmalıyız. C)

Ancak bu sayededir ki 1951 de Stokholm Aydın- latma Mütehassısları komisyonu tara- fından kullanılan «Aydınlatma mima- risi» tabiri anlaşılabilir: «Aydınlatma

Bu çalışmada bir büro hacminde aydınlık düzeyi ve benzer renk sıcaklığı bakımından farklı dört statik aydınlatma ve bir dinamik aydınlatma senaryosu oluşturulmuştur..

1) Logo belirtilen 4 zemin rengi dışında herhangi bir renk üzerinde kullanılamaz.. 2) Logo çok renkli veya gri tonlu fotoğrafların

• Yönetmenler ve ışığı yönlendiren görüntü yönetmenleri öznenin normal olarak iki ışık kaynağına ihtiyaç duyduğu varsayımından hareket ederler: Ana ışık ve dolgu