• Sonuç bulunamadı

YEŞİL MAVİ çivini

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "YEŞİL MAVİ çivini"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

/ KIRMIZI TUBUNCU •SARI

YEŞİL

MAVİ ç i v i n i MENEKŞE R E N K L E R

Yazan: Arnold Whittick ve L Schreiner

renkleri. — Sağda: III — İç daire esas renkleri, ikinci daire leıi göstermektedir.

şil gibi, rengin nev'idir; renk terimi umumiyetle büti'n cinslere tatbik edilir. Fennen cins güneş tay-fındaki vaziyettir. İşba hali, rengin beyaz ışık ile karışma derecesidir. Bir tayf rengi tamamen işba halinde bulunan bir renktir. Renk daha soluk ve beyaz ışığa karışmışsa daha meşbudur. Pigmanlar

üzerinde bir misal verelim: Kırmızı suluboya su ile ve yağlı boya beyaz ile karıştırılırsa işba derecesi a-zaltılmış olur. Şiddet bir rengin aydınlığı veya par-laklığıdır. Şiddet dereceleri, en parlak renkten, me-selâ ateş kırmızısından hafif kızıl griye kadar, yanı rengin cinsi hemen hemen kayıp oluncaya kadar sı-ralanmıştır. Şiddetin azalması rengin cinsine gri ka-rışması neticesini verir.

Iç dekarasyonda renklerden bahsederken yukarda umumiyetle kabul edilmiş fennî terimleri kullanmak her zaman elverişli olmaz, çünkü bunla-rın daha az kesin fakat daha alışılmış terimler ka-dar kolay anlaşıldığı şüphelidir. Tent, nüans, ton ve nötr renkler gibi terimler san'atkârlar tarafın-dan sık sık kullanılır ve kanaatime göre bunlar an-laşılmakla beraber umumiyetle tam yerinde kulla-nılmazlar ve bu yüzden bu tabirlerle ne ifade etmek istediğimi tasrih etmek faydalı olacaktır. Tent, an-ladığıma göre düşük işba dereceleri için elverişli o-larak kullanılır; nüans, terimin hakikaten ifade et-Solda: I — O twaldın renk daüesi. — Ortada: II Tayıf

ikinci derecede renkleri ve dış daire üçüncü derecede reıık-Bir ev dahilinde renk, ışık ve tenvirat bahisle-rinden ayrılamaz, zira renk cisimlerin molekül te-şekkülâtı tarafından husule gelen göze görünür ışık ihtizazlarından doğar; bu cisimler bazı şuaları mas-seder, geriye kalanları aksettirirler ve aksedilen bu şuaların rengi cismin görünen rengini teşkil eder. Bazı renklerin intihabı iyi aydınlatmaya iştirak et-tiğinden cisimlerin kolayca görünmesine yardım eder. Bir odanın rengi onun eb'adı hakkında tahas-sül eden hislere müessirdir. Renk, aydınlık ve neşe veyahut kasvet, hareket veyahut sükûnet, ahenk lâf hislerine iştirak eden bir hava yaratır. Demek o-luyor ki, evin içi aile hayatında hoş bir dekor teş-kil edecekse renklerin zevkle seçilmiş olması mü-himdir, bunlar ışık kıymetlerine göre ferahlık his-sini arttıracak ve aile yuvası fikrine bağlı duygula-rı tebarüz ettirecek şekilde intihap edilmelidir.

Rengin münasip şekilde istimali hakkında sa-rahaten fikir edinmek maksadile, fennî teoriyi ve renk cinslerini ifade etmek için umumiyetle kullanı-nılan terimleri kısaca gözden geçirmek faydalı olur. Geniş ölçüde kabu edilmiş olan Helmholz'un tas-nifinde üç esaslı kalite tarif edilmiştir. Cins, işba hali ve şiddet (*) Cins, kırmızı, mavi veyahut

(2)

Sarı (S) ve mavi <M) renk tertibi diamanı; bu usul (turuncu ile firuze), (kırmızı ile deniz yeşili), (arguvan -yaprak yeşili), gibi tamamlayıcı bütün renklere tatbik edi-lir. Münasip renk tertipleri için bu kaideler daima kabili tatbiktir. (B) : beyaz. (S) : siyah. i i

Renk diamanmm tatbik şekli.

zün retinası (taıbakaî şebekiye) üzerine en ziyade tesir eder ve bu üç renkten diğer bütün renkler çı-karılabilir. Bilahare esas renk olarak, tayfın yedi-rengini, yani kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çi-vidî ve menekşe renklerini veyahut Ostvvald'ın tas-nifine göre sekiz rengi yani, kırmızı, turuncu, sarı, yaprak yeşili, deniz yeşili, firuze, mavi ve erguvan renklerini kabul etmeye doğru bir temayül zuhur etmiştir. Fakat bu tasnif sırf keyfîdir; tayfın son-suz sayıda renk çeşitlerinin sadece elverişli bir ifa-desidir. Tayfın içindeki birbirinden faıklı ve nor-mal bir gözün seçebileceği hakikî renk adedi her halde yüzden fazla değildir; binaenaleyh bu mik-tar her halde saf renklerin mecmuu adedidir; diğer bütün renkler grileştirme derecelerinin değiştiril-mesile husule gelen muhtelif şiddet dereceleridir. Akromatik renkler denilen beyaz ve siyah ve bun-ların arasındaki griler, fende hakikî renk olarak te-lâkki edilmezler, zira beyaz veyahut renksiz bir ci-sim ziya şualarından her hangi birini massetmeyip

tekmilini aksettirir, halbuki siyah bir cisim bütün ziya şualarının hiçbirini aksettirmeden masseder ve böylece ışığın renklere ayrılmadığı söylenebilir. Bo-yalarda siyahlar ve muhtelif gri tonları renklerin

şiddetini azaltmak için lüzumludurlar.

Esas renklerin Ne-vvton tarafından tasnifi hu-tiği gibi, derinlik derecesini, yani bir renkteki ışık

miktarı veyahut siyahın ilâve derecesini tarif ede-bilir. Ton, umumî şiddet manasında kullanılır. Bir resimde açık ve koyu renkler arasında kuvvetli te-zatlar mevcutsa tonun yüksek olduğunu söyleriz, bu tezadlar grileştirilir veyahut soldurulursa, ton nisibeten alçalır. Bir manzarada uzaktaki tonlar ya-kındakilerden daha düşüktür. Bir resimin derinli-ğindeki nisibî şiddetinden balhsediliıken ekseriya ton kelimesi kullanılır. Bir renk aksetmiş renklerle karışırsa bu renge nötr renk denilir, fakat ev dahi-lindeki renkler hususunda gri karıştırılarak şidde-ti azaltılmış bir renk olarak kabul edilebilir.

(3)

gö-susunda ileri sürülebilen tenkitlere rağmen, bu renkler vasıtasile diğer ekseri renkler elde edilebi-leceğinden bu tasnif ressamlar için çok faydalıdır, Young ve Helmiholz'un kırmızı, yeşil ve menekşe esas renkleri hakkında bıi kanaat muhakkak suret-te söylenemez. Bazan san, kırmızı ve mavinin esas renk olduğu tasnifin bir tenkidi olarak, bu tasnifte başka renklerin tenkilinde ışığın karışmayıp yalnız pigmanların karıştığı iddia edilir. Pişman ve ışık bu şekilde hakikaten tefrik edilemiz. Sarı ve mavi karışması neden yeşil renk verir? Çünkü sarı pig-man, mavi, çividî ve menekşe rengini masseder; mavi ise, kırmızı, turuncu ve sarıyı masseder; de-mek oluyor ki massedilmeyen yegâne renk yeşildir ve bu renk de akseder. Mavi ışığın ve sarı ışığın be-yaz bir zemin üzerinde karışmasının bebe-yaz ışık ha-sıl ettiği doğrudur, fakat bu iki ışık beyaz zemine varmadan karışırsa yeşil ışık meydana gelir.

Nazarî bir kaide olarak kullanılabilen iki u-sul, ikinci ve üçüncü dereceli renklerile bi dikte, sa-rı 'kırmızı ve mavi esas renkleri, ve yedi veya sekiz tayıf renklerini kabul eden usullerdir. Bunlar di-yagram halinde umumiyetle dairelerle gösterilir. Daireler içinde biri birine zıt renkler, birleşmeleri-le beyaz ışık veren tamamlayıcı renkbirleşmeleri-lerdir. Tama-men değilse de heTama-men heTama-men her dairede aynıdır-lar. İlk dairede kırmızı ve yeşil, tamamlayıcı renk-lerdir, hakiki tayıf dairesinde, yeşilin biraz mavi-ye doğru kaçtığı görülür; mavi ve turuncu1

tamam-layıcı renklerinde, turuncunun biraz sıraya doğru, ve san ve erguvan veya menekşe tamamlayıcı renk-lerinde menekşenin biraz kırmızıya doğru kaçtığı görülür.

Evlerin iç renklerinde umumiyetle tam işba halinde tayıf renkleri nadiren kullanılır. Tesir bu takdirde fazla zengin ve kuvvetli olur. Renkler ya beyaz ışıkla karışmalı - pigımanîar sulandırılma-lı, veyahut şiddetin azalması için gri veyahut siyah-la karışmalı. Neden?

Bir manzarayı tetkik edersek, uzaklara doğru renklerin şiddetlerinden kayıp ettiklerini, tezadla-rın azaldıklatezadla-rını ve daha gri oldukatezadla-rını görürüz. Da-ha saf ve daDa-ha müsbet renkler ön plândadır. Yine dikkat edersek, ön plânda göze çarpan renkler tay-fın kırmızı ucundaki renklerdir, ve daha uzaktaki renkler ise, ekseri tayfm menekşe ucundaki

renk-lerdir. ö n plânda bulunan bir ekin tarlası, sarı, tu-runcu veya altın sarışıdır; halbuki uzaktan biraz ıgri karışmış mavi veyahut menekşedir. Uzakta

bu-lunan renklerin genişlik hissine yardım ettikleri ve •bu hisse bağlı oldukları umumiyetle hissedilir,

"Yu-muşak renkler, bilhassa bunlara gri de

karıştırmış-sa fon renkleridir ve daha karıştırmış-saf ve müsbet renkler ise ön plân renleridir. Manzaranın tetkikinde,

ye-rin renkleye-rinin, pek daha fazla beyaz ışığı olan gök renklerinden daha koyu ve daha ziyade meşbu ol-dukları da aşikârdır.

Alelade görüş tecrübesini burada hatırlamak-tan maksat, bu hadisenin münasip ev renkleri seçi-minde bir esas temin etmesidir. Tabiatın renklen-mesi doğru ve güzeldir, ve iyi renk ahenk ve tezad-larınm umumî numunesidir. Tabiatın renklerinden, umumî memnuniyeti mucip olan renklendirme tarz-larına ait prensipler çıkarmak kabildir, ve işte bu yoldadır ki Rönesans devri artistleri san'atı, ekse-riyetle yanlış manada kabul edildiği gibi, tabiatın hakiki şekil ve renklerini tamamen kopye etmekte değil, fakat tabiatın taklidinde aramışlardır. Ta-biatın renklerinden çıkarılmış prensiplere aykırı herhangi bir renklendirme tarzı hemen hemen her zaman hassas bir göz için taciz edici ve çirkindir.

Demök oluyor ki, her hangi bir tabiat man-zarasının renklerinin, bir odanın renkleri hususun-da münasip fikir verebileceği teyit edilebilir. Dö-şeme ve tavan arasındaki ton münasebeti yer ve gök arasındaki münasebete benzer, döşemeyi koyu veyalhut orta koyulukta, (duvarları biraz daha açık ve tavanı daha da açık renkte yapmak usulü ağır-lık hissine ulygundur; çünkü, koyu renkler açık renk 1 erden daha ağırlık hissi verir. Duvarlar orta koyu-lukta bir fon teşkil eder; odanın mahdut eb'-admdan (küçük evden bahsetmekteyim) azami is-tifade edilmesi lâzım geldiğinden duvarlar genişlik hissini tebarüz ettiren bir renge boyanmalıdır. Ta-biat manzarası, mesafe ve fon renkleri için ibıze dumanlı - yani grileştirilmiş - saf renkleri gösteri-yor. İleri çıkmaktan ziyade geri çekilme hissini ve-ren nötr ve-renkler, veyahut alçak işbalı ve yüksek de-recede beyaz ışıklı soluk renkler kullanılmalıdır. Tam meşbu renklerden sakınılmalidır. San ve yeşil renkler, ve buğday renjgi, gri mavi, maron -yeşil gîbi gri ile kanştırılmış renklerin hepsi ferah-lık ve sükûnet hissi uyandırır. Mat duvar satıhları,

(4)

krem veyahut »oluk san renkte bir duvarın kapı, savadibi ve resim çerçevesi gibi aksamı koyu kahve

rengidir. Bu gibi aksamın bu şekilde tebarüz

ettiril-mesi, aksi takdirde sakin olabilecek bir muhiti yok etmektedir.

- .t.

Tezatlar için saha, bir oda dahilindeki eşyalar tarafından temin edilir, ve bu tezadlar aydınlatma ve görmeye yardım eder. Yine burada manzaramızla olan müşahebeti hatırlayalım. Uzaktaki gri -mavi tepelere karşı görünen ön plândaki altın san-rısı ekin demetleri yığını çok canlı durur; veyahut uzak gri - mavi - yeşil ağaçlar önünde zengin kah-ve rengi toprak gayet kuvkah-vetli görünür; kah-veyahut ön plânı teşkil eden ağaç gövdeleri ormanın öte-sindeki soluk ışığa karşı koyu renkte kalır. Uzak renklerle ton ve renk tezadı arz ettikleri zaman ön plânda bulunan cisimler en ziyade canlı dururlar. Bir oda dahilinde, açık renk bir duvar önünde bu-lunan açık renk bir eşya, açık renkte bir duvar ö-nündeki koyu renkte bir eşyadan daha az kolaylık-la görünür. Fakat mobilyanın koyu olması ağırlık hissi verir ve aynı zamanda modern evde o kadar istenilen hafiflik ve neş'e tesirlerini mahfeder. Ay-dınlık arzu ediliyorsa, tezatları ışık - gölge oyunu i-le yaratmadansa reki-le elde etmek çok daha iyidir. Meselâ: mobilya soluk maron veyahut sarımtırak gri bir renkte olan açık meşeden ise, duvarlar, da-ha ziyade tatlı bir yeşil veyahut mavimsi bir gri gi-bi hafif tezat. teşkil eden benzer gi-bir renkte olmalı-dır. Mefruşat çınar ağacındansa ayni şey tatbik e-dilebilir, fakat akaju veyahut ceviz gibi daha koyu bir ağaçtansa, aynı renkte açık duvarlar, tezat teş-kil eden bir rerikten daha hoş olur; zira, ev dahilin-de tatlı renk ve ton tezatları insanı sükûnete sevk eder, ve sert tezatlar ise bu rahatık hissini bertaraf eder.

Söylediklerim, başlıca yemek odası gibi mo-bilyada ağacın hakim olduğu odalara aittir. Fakat

oturma odası, salon gibi kumaş kaplı eşyanın hâ-kim bulunduğu yerlerde, takımın rengi duvarlarla, veyahut duvarların rengi takımla olacak tezat ve-ya ahengi tayin etmelidir. Muhtelif şiddette yeşil kaplanmış eşya, sarı, krem veya gri duvarlarla hoş bir renkdir, fakat bazen desenlerle süslenmiş ko-zat derecesini tayin eder. Kırmızı, iyi kullanışı güç bir renktedir, fakat bazen desenlerle süslenmiş ko-yu kırmızımsı turuncu renkler, gri veya yeşilimsi renkte duvarlaT önünde ekseriyetle iyi durur. \ er, üçüncü- olarak tatlı bir tezat ilâve edebilir, fakat tezat şiddetli ise sükûnet hissini bozar. Bir toz ma-vi halı, donuk cilâlı açık akaju, veya kayın, ve so-luk mavimsi gri duvarlar, tatlı ve tesirli, yumuşak ve fazla çiğ olmıyan üç tezattır. Bir gri - yeşil yer, kızıl turuncu takım ve kül rengi duvarlar bir başka misaldir.

Münasip tezat derecesi umumiyetle tabiatte bulunur ve ekseriya nebatatın renklerinde görünür; nebatat ne kadar yabani ise renkler o kadar güzel-dir. Sarı çiçekli nebatların yaprakları umumiyetle sarımtırak yeşildir; ve mavi çiçeklerin mavimsi ye-şildir. Renkler bir tezat ölçüsü olmakla beraber bi-birine yaklaşır. Renk etütlerini yaparken mütema-diyen tabiat renklerine, bilhassa manzara renkleri-ne müracaat etmek daima doğru olur. Meselâ, fev-kalâde bir renk tertibi bir ilkbahar manzarasından çıkarılabilir: sarı ve yeşiller hâkimdir ve şurada burada tatlı mavi ve kahve rengi lekeler görünür; veyahut bir sonbahar manzarasından ilham alına-bilir: kahverengi, kızıl ve yeşil hâkimdir ve etrafta erguvan lekelerine rastlanır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Üç ana renk kırmızı, mavi, sarı merkez alınarak turuncu, yeşil ve morun ara renk olarak elde edilmesi ve kendi aralarında karıştırılarak ana ve ara renklerin

Güneşli bir günde renklerin daha parlak ve canlı olmaları kapalı havada ise parlaklığını, canlılığını kaybetmeleri ve olduklarından daha koyu görünmeleri rengin

Alman Renk Bilimci Johannes Itten (1888- 1967) Renk uyumlarını geometri ile açıklamış ve rengin kombinasyonları üzerine formüller üretmiştir. Tarih İçinde

Ardından sırasıyla 1915’de “Munsell Renk Sistemi Rehberi/Atlas of the Munsell Color System” ve ölümünün ardında 1921’de “Renklerin Grameri: Munsell

CMYK Renk Uzayı: Çıkarmalı renk sistemi ile bir küpün içinde renkleri tanımlayacak şekilde tasarlanmıştır. Teorik olarak küpün beyaz ve siyah noktalarını birleştiren

• İki obje belli bir ışık kaynağında aynı renk.. olarak görülürken farklı ışık kaynaklarında farklı renklere

Genel Kurul toplantılarında pay sahipleri kendilerini diğer pay sahiplerinden veya hariçten tayin edecekleri vekil vasıtasıyla temsil ettirebilirler. Şirkette pay sahibi olan

Göz/yüz koruması Özel koruyucu ekipmana gerek yoktur Ellerin korunması Özel koruyucu ekipmana gerek yoktur Cildin ve vücudun korunması Özel koruyucu ekipmana gerek yoktur