• Sonuç bulunamadı

I yok edilen I Vezir Camii l kalıntıları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "I yok edilen I Vezir Camii l kalıntıları"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

I yok edilen

I Vezir Camii

l kalıntıları

Yazan : Arkeolog. Mehmet İ. TUNAY. Sirkeci'deki gar. binasının karşısında bugün bir bina yapılmaktadır.

Binanın 1972 yılı yazında başlıyan temel kazısı sırasında bazı eski eserlerin bulunduğu şeklinde İstanbul Arkeoloji Müzelerine yapılan ihbar üzerine, inşaat çukurunun bulunduğu yere gidildiğinde gerçekten bazı horasanlı duvar kalıntıları ile devşirme olarak kullanılmış sütunların var olduğu görülmüş ve bunlar fotoğraf, larla tespit edilmişti. Daha sonra, inşaa-tın sahibinden çıkan eski eserleri daha fazla tahrip etmemesi istenmişse de, aşa-ğı yukarı bütün inşaat sahiplerinin başvur-dukları yola başvurmuş ve birkaç gün içinde çıkanlar yerle bir edilmiş, sonra da burada hiç bir şey çıkmadı, hem çıktıysa bile ne olduğunu biliyormusunuz, diyerek «işlediği cinayetten sonra ustalıkla cesedi ortadan kaldıran katilin» yaptığı işlemi müze idaresine ve arkeologlara uygula-mak istemişti.

Neticede olay büyümüş, önce mahke. meye sonra da danıştay'a kadar gitmiştir. Bu arada inşaatın sahibince, tetkik edile-bilme imkanı verilmiyen kalıntıların ne ve nereye ait oldukları tarafımdan araş-tırıldı. Böylece, «ustalıkla ortadan kaldı-rılmış olmasına rağmen ilmi araştırma ile ceset de bulundu.» Bulunan ve sonra tah-rip edilenlerin bir devrin ünlü bir Vezir'i-ne ait bir caminin kalıntıları olduğu tespit edildi.

Çalışmaya önce, Ekrem Hakkı Ayver-di'nin, 19. Asırda İstanbul, isimli harita-sında Sirkeci yakınındaki bu yerin var olup olmadığı araştırılarak başlandı. Nite-kim, Sirkeci yakınında ismi Vezir camii olan bir Türk eserinin var olduğu görül-dü. Çalışmaya, Tahsin Öz'ün, İstanbul Ca. miileri: isimli kitabında. Vezir camiinin yer alıp almadığı araştırılarak devam edil-di ve görüldü ki, Osmanlı Tarihinin ünlü vezirlerinden Viyana Muhasarası ile tari-he geçmiş Merzifonlu Kara Mustafa Paşa-ya ait bir camiidr. Ayrıca Öz'ün kitabında bu cami ile ilgili olarak bir de kayıt bu-lundu.

«Kara Mustafa Paşa Mescidi — Bani. si, Merzifonlu Kara Mustafa Paşadır. Ma-betten eser kalmamıştır.»

Demek ki, Ekrem Hakkı Ayverdi'nin

19. Asır İstanbul haritasında görülen, Tah-sin Öz'ün 1962 tarihli İstanbul Camiileri isimli kitabında «mabetten eser kalmadı-ğı» bildirilen bu cami çevresinde, tren is-tasyonunun meydan ihtiyacı için yapılan . genişletmeler sırasında pek çok eser gibi o da meydan sahasına rasladığından, kal-' dırılmış olmalıdır.

İşte, 20. yüzyılın başlarında ortadan kaldırıldığı anlaşılan bu caminin kalıntı-ları 1972 yılı yazında ortaya çıktı. Daha önce, kaldırılırken herhangi bir ölçüsü alınmamış, planı yapılmamış ve resmi çekilmemiş iken, bu kez, bütün bu işler için imkan varken, hepsi insafsızca yer-le bir edilmiş, sonra da burada hiç bir şey 1

çıkmamışdı ki, denilmiştir. Üstelik tarafı-mızdan yapılan tespitte de inşaat çuku-rundaki duvar ve devşirme sütunların Bi-zans devrine ait oldukları görüldü. Şimdi akla bir soru gelebilir. Merzifonlu Kara Mustafa Paşanın camii ile bu Bizans ka-lıntıları arasındaki münasebet nedir? di-ye.

Bunun için de, İstanbul ve Anadolu'-daki dini yapılara bir göz atmak kafi gelir, sanırım. Hristiyan öncesi putperestlik, sonrası müslümanlık dinleri, Anadolu için yerleşmiş bir geleneği değiştirmemiştir «Kutsal topraklarda kurulan dini yapılar.» Putperestlik için yapılmış bir Yunan veya Roma tapınağı, hristiyanlık devrinde bir Bizans kilisesi olmuş, müslümanlar za-manında da camiye çevrilmiştir. Dini yer-lerin ve yapıların çoğu bu gelişimi gör-müşler ve yaşamışlardır. Bu sözümüzün de en güzel örneği: Ayasofya çevresinde var olduğu söylenen Yunan tapınakları, hristiyanlık devri Ayasofyası ve Osmanlı İmparatorluğunun camisidir.

Şimdi daha da İyi görülmektedir ki,

19. y.y. haritasında vezir camiinin yeri

Yapı sahibinin yok ettiği camii

Sirkeci'deki bu inşaatın sahibi temel kazı-sı kazı-sırakazı-sında bulduğu Vezir camiisinin ka-lıntılarını yok etmekle yanlız bir Türk ese-rini değil, bu caminin altında daha önce var olan ve tarafımızdan bilinmeyen bir de Bizans yapısını, muhakkak ki, dini bir yapısını ortadan kaldırmış ve böylece her iki devri yansıtan bir eski eser de yok ol-muş oldu.

Referanslar

Benzer Belgeler

Diğer taraftan dijital dönüşüm ile birlikte sayıları artan finansal teknoloji şirketleri (FinTek) ve büyük teknoloji şirketlerinin (BigTek) bankaların

Yahya Kemah tarih içinde Türk milliyetini meydana getiren bü­ yük mimarînin ve bu mimarîyi yaratan Türk tanrısının san’atına hayran olmuş; onun bu

Peki,“ özel ağaçlandırma” alanlarında başka ne gibi uygulamalar var bir bakalım, “Açma ve işgal suretiyle orman sayılan yerlerde kurulu fındık ve çay

—  Molekül üzerinde bulunan C atomlarından biri sp 2 tip hibritleşmiş C atomudur ve bu C atomuna çifte bağ ile bir oksijen atomu bağlanmıştır... —  Karbonun geriye

Aldehit molekülünde; C=O grubunun bağlı olduğu yapı önce bir hidrokarbon olarak adlandırılır ve sonuna “- al”son eki getirilir.. C=O grubu

Zira tolerans miktarını aşan değerlerde pestisit kalıntısı tespit edilen tarımsal ürünler alıcı ülkeler tarafından geri çevrilmektedir.. Pestisitlerin kalıntı

Altıncı Daire-i Belediye reisi Beyoğlu'nda Mezarlık Sokağı'nda Tarlabaşı Kabristanı namıyla maruf olan arsanın ashab-ı emlake gösterilen harita mucebince bahçe haline

yanı sıra ıspanaklı kari­ des, tavuklu ve mântarlı tost, beykınlı midye, isti­ ridye şiş, krep, deniz mah­ sulleri, pilavlı karides, Çin böreği, kurbağa