• Sonuç bulunamadı

Ay- nı bahtsızlığa uğrayan başka bir şehircik daha var

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ay- nı bahtsızlığa uğrayan başka bir şehircik daha var"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

H E R K O L A N E U M V E G E Y İ K L İ E V F u a t Ş e v k i V a n l ı

Yüce Tanrının kül ve lâvlarla, ikinci Ram- ses gibi mumyalayı verdiği Pompei şehrinin hi- kâyesinden hemen hepimiz bir şeyler biliriz. Ay- nı bahtsızlığa uğrayan başka bir şehircik daha var; H e r k o l a n e u m . Yani Her külün şehri.

Halikarnas efsanesine göre. İberyadaki müthiş se- yahatinden dönen Herkül tarafından kurulmuş- tur. Fakat tarih, menşei ve ismi yunanlılardan kalmadır diyor. Onun M.E. 314 de ait olan Teo- frasto'da H e r a k l e i o n ismiyle geçtiğini görü- rüz. Yani İsadan epeyce yaşlıdır.

Herkolaneum'da Pompei gibi Napoli civarın- da; hattâ pek çok daha yakın, yedi buçuk kilo- metre şarkında, Vezüvün deniz tarafındaki ete- ğindedir.

Altmış üç senesindeki, zelzele her iki şehride epeyce hırpalamıştı ki, daha yıkılanları yapmaya vakit kalmadan büyük felâket 79 senesinde gelip çatmış ve sıvı halindeki lavlar Herkolaneum'u is- tilâ ederek, toprak seviyesini 20 metreden fazla yükseltmişti. Bu yer sanki başka bir diyar oldu ve üzerine R e s i n a adlı şehir dikildi. Biraz ilerde bahsedeceğim kazıların güç olmasındaki sebebler, bu şehrin mevcudiyeti ve temizlenmesi istenilen tabakanın fevkalâde sert olmasıdır. Bu yüzden iki asır boyunca birkaç defa ele alınması- na rağmen kazılar hâlâ neticelenememiştir.

1709 da Avusturya prensi D'Elboeuf'ün em- riyle, Alcantarini manastırı korusunda açılmakta olan kuyu Herkolaneum şehri tiyatrosunun sah- ne duvarını bulmakla neticelenmiştir. 1738 - 1765 deki Burbonlarm kazıları, bu şehrin dört kısma ayırabileceğimiz temizleme çalışmalarının birinci- si olup en talihlisidir. Bu seferde tiyatro, bir umu- mî bina, Papiriler villası (kıymetli kütüphane- siyle), birçok heykeller çıkarılmış ve şehrin tah- mini vaziyet plânı çizilmiştir. Bandan 63 sene sonra başlayıp, yedi sene süren ikinci kazıda Ar- go ve diğer bir ev yeryüzüne dönmüştür. Üçüncü kazı, Viktor Emanüel II nin emriyle 1869 da baş- layıp birkaç ev ve hamamların cenup cephesini topraktan kurtarmış; fakat Resina'lı toprak sa-

hiplerinin cephe almaları yüzünden 1875 de son bulmuştur.

Nihayet İtalyan hükümetinin 1927 deki müs- bet gayretleri şehri bugünkü hale getirip bırak- mıştır. Neticede şehrin dokuz adası temiz- lenmiştir. Diğer taraftan esas büyüklüğü, Pom- peinin üçte biri kadar olup nüfusunun 4 - 5 bine yaklaştığı tahmin edilmektedir.

Herkolaneum, deniz çekilmesinden dolayı denizden uzaklaşmış ve bu yeni toprak üzerine

(2)

denizle müteallik inşaatlar yapıla gelmiştir. Bun- ları nazara itibara almadan bakacak olursak, şe- hirde her bakımdan fevkalâde bir nizamın hüküm sürdüğünü görürüz. İskân mahalleri iki kısma ay- rılmış; zenginler tek veya iki katlı ve bol teraslı evleriyle sahili işgal etmişler, halk ise daha yük- sek evleriyle geri kalan kısma yerleşmişlerdir.

Umumun ihtiyaçlarını temin eden yerler ise bu ikinci kısmın etrafını çevirmişlerdir.

Yollar aralarında paralel ve dikeydirler. Ada- lar aralarında muntazam mustatiller meydana ge- tirirler. Ekseriyeti, bugün bile Napoli ve civa- rında kullanılan Vezüvün volkanik taşlarıyla ya- pılmıştır. Pek az yerde kalker kullanmak lüksüne düşülmüştür. Yaya kaldırımlara çok ehemmiyet verilmiş ve bazı yerler de portiklerle (evleri sü- tunlarla kaldırımın üzerine alarak); bizim bugün istediğimiz şeyi (az da olsa) tatbik etmişlerdir.

Herkolaneum'un evlerine gelince... Üzerinde durulmaya, kitaplar yazılmağa değer. Çünkü, Yu- nan ve İtalik (Roma devrinden evvel) medeniyet- leri ev anlayışından tamamiyle ileri olarak inkişaf etmiştir. Hattâ hemen aynı devri temsil eden Pompei evlerinin yaldızlı fantezisi ve Ostia'nm (İtalya) çok katlı evlerinin, karanlık merdivenleri burada görülmez. Herkolaneum'lunun evi pratik Roma anlayışının bir muvaffakiyetidir... Balıkçı kulübesini, zengin villâsını yalnız ihtiyaç ve ya- şayışının karşılığı olarak inşa etmiştir. İnşaat tar- zı ise bir o kadar daha samimidir.. Ahşap bünyenin (stürüktür) saklanıp sıvanmadan olduğu gibi bı- rakılması buna güzel bir misaldir. «Simetri» deni- len şey (şayet tesadüfen veya ihtiyaç karşılığı doğmamışsa) burada mevcut değildir. Bu samimi- yet o kadar derindir ki; bu kadar kadim başka bir asarın önünde, onun huzurunda olduğu kadar, az yabancılık çekilebileceğine ihtimal veremiyo- rum. İnsan, sokakların niçin boş ve evlerin niçin kimsesiz olduğuna hayret ediyor. Buradaki bir evin balkonunda kahve içmek veyahut başka bi- rinin terasında Napoli koyunun mavi denizini sey- retmek bugün bile hoş birşey olurdu...

Roma devri evleri iki türlüdür. Birincisi, ışığı- nı dışardan alan, halkın yer darlığından dahilde ışık alacak yer bırakamamasmdan doğan evlerdir ve bir kattan fazla olurlar. İkincisi, bol arazili ve dışarıdan görülmek istemiyen zengin evleridir;

dolayısiyle ışığı içerden alırlar, az katlı olurlar.

İşte «Geyikli Ev» bu ikincisindendir. Evi baş- lıca iki kısma ayırabiliriz: :I - Öğleden evvel kul- lanılan taraf: sokak kapısını, antreyi, mutfağı, ki- leri, helâvı, iki adet küçük günlük oturma odasını, ve bir günlük tiriklino'yıı (bir nevi yemek odası) ihtiva etmektedir. Bunlarm üstündeki küçük hiz- metçi odaları, gayet basittir. Halbuki yemek ve oturma odaları, mermer, döşemelere, bol renkli tez-

yinatlarla süslenmiş duvarlara ve heykellere ma- liktir.

II - Öğleden sonra kullanılan taraf : ortadan bahçe ve iki yanlardan da dar, kapalı koridorlarla diğer kısma bağlıdır. Yemek salonu bir taraftan denize, diğer taraftan bahçeye hâkimdir. İki tara- fında güzel oturma odaları yer alır. Üç tane, pen- ceresiz yatak odası bir köşeye sıkışmış vaziyette- dir. Bu kısımda da renkli tezyinatı bol bol görürüz.

İki tarafı çiçeklik olan bir çardak ve nihayet güneşlemek için bir avlu, ikinci kısmı denize bağ- lamıştır. Ayrıca koridorların deniz tarafındaki kı- sımlarının damları teras haline getirilmiş ve bah- çeden çıkan merdivenlerle kullanılır hale sokul- muştur.

Dışarıyla alâkası olmıyan bu evlerden dış mi- marî (şayet tâbiri caizse) beklemek boştur. Bu ba- kımdan öbür tip evler daha gelişmiştir. Fakat me- nazırın terkedilmesi; belki de bu kadar kullanış- lı ve devrinin ihtiyaçlarını en ileri müsbet anla- yışla cevaplandıran eserler elde edilmesine sebep olmuştur. Bu eserleri ve muvaffakiyet sebeplerini ne. kadar tetkik ve taktir-etsek azdır.

Referanslar

Benzer Belgeler

Başlıca nedeni yüksek süt verimli ineklerin gebelik döneminde aşırı beslenmesi ve doğumdan sonra enerji eksikliği sonucu hızlı kilo kaybı ve

[r]

Giri şimimiz ile doğrudan ilgili olmamakla birlikte, onun anlayışına ciddi destek olmasını beklediğimiz Ekolojik Restorasyon & Permakültür Kursu, 14-22 A

Colorado Üniversitesi ve Ulusal Atmosferik Araştırma Merkezi'nden araştırmacılar, deniz seviyesinin yükselmesinin, iklim değişikliğinin bir parçası olduğunu ve

Daha çok yeşil alan yaratmak amacıyla, kentleri gizlice sebze, meyve ve çiçeklerle donatan gerilla bahçıvanlar, önceki gece Hollywood topraklar ına el attı....

Gelecek ayın başında sabah gökyü- züne geçecek ve Ekim ayından iti- baren gündoğumundan önce doğu- güneydoğu yönünde görülebilecek.. Jüpiter ayın başlarında, hava

2 Kasım Jüpiter ile Ay yakın görünümde 27 Kasım Venüs ile Satürn çok yakın görünümde (sabah).. 29 Kasım Jüpiter ve Ay çok

onnation using the relational database management name relational systems from the fact that each record tlıabase contains information related to a single subject