• Sonuç bulunamadı

ÇOCUKLUK DÖNEMİ TÜBERKÜtO.ZUNUN 'TANISINDA PPD'LİİN VİVO VE. İN VİTRO

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ÇOCUKLUK DÖNEMİ TÜBERKÜtO.ZUNUN 'TANISINDA PPD'LİİN VİVO VE. İN VİTRO "

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SSK TEPECiK HAST DERG ·1997; 7 (1-3): 5-11

İNCELEME YAZISI

ÇOCUKLUK DÖNEMİ TÜBERKÜtO.ZUNUN 'TANISINDA PPD'LİİN VİVO VE. İN VİTRO

TEKNİKLERİN ÖNEMİ

THE IMFORTANCE OF IN VIVO AND IN VITRO JEC:E-INIC5 .\'\/ITH P:PD FOR THE DIA,GNOSIS OF CHILDHOOD .TUBERCULOSIS

SUMMARY

Güzide AKSU

Savaş

KANSOY

Tuberculin s kin testing is a use:ful tedmique that has beeu extensively used ·for the di~

agnosis of tuberculosis lately. S timulation of lymhocytes with PPD is known lo be a. sensitive in vitro test that· can be used besides. skin testing although it is not that common in dinical practice. During the evaluation ofthese- techniques, spedal aUentionshoı.ıld be spent on the drcumstances that resultin.false negative or positive skin tests and besid.es,izyelevant:results that can be due to incomplete standardization of in vitrotests shquld .be heltin mind.

(Key Words: Lymphocyte Stimulation PPD, SkinTest,Tuben:ulin)

ÖZET:

Tüberkülin deri testi, günümüzdetüberküloz tamsına yardımcı bi,r teknikolarak sıkhkla kul-

lanılmaktadır, Lenfositlerin PPD ile uyarımı ise henüz .klinik .pratiğe yerle§memiş olmasına rağmen tüberkülin deri testinin yanısıra kullanılabileçeki hassas bir teşt olarak tamnı:naktadır.

Bu iki teknik birlikte dE'ğerlendirilirken özellikle deri testinin yanlış pozitif olduğu durumların

iyi ayırdedilmesi gerekmekte, in. vitro · testierin ise standardizasyonunun. tam olmamasının. yol

açabileceğisonuçlarönemle gözününde bulundunnahdır.

(Anahtar Sözcükler: DedTesti, Lenfasit Uyarımı, PPD,Tüberkülin)

ÇocukKliniği (Doç.Dr.SKansoy, Uz.Dr..GAksu) SSK Tepecik Eğitim Hastanesi 35120 iZMiR

Yazışma: U.i.Dr.G Aksu

80 Sk. No: 27/3 25040 Bornova iZMiR

(2)

J SSK TEPE1:;iK HOSP TURKEY 1997 VoL 7 No. 1-3

Tüberküloz (Tb), gelişmekte olan ülke- lerde, çocukluk morbidite ve mortalitesinin en önemli nedenleri arasında bulunmak-

tadır. Bu nedenle tüberküloz enfeksiyonu- nun önlenmesi açısından erken tanının

önemi büyüktiir.

Tüberkülozun tanısında, çocuğun yakın

çevresinde Tb'lunun bulunma öyküsü, kli- . nik belirtiler, fizik muayene bulguları, rad- yolojik ve laboratuar yöntemlerden ya- rar lanılmaktadır.

Çocuklarda, hastalığa neden olan or- ganizma sayısı erişkinlerdekine göre hayli

düşük olduğundan tüberküloz tam testleri de düşük duyarlılık gösterme eğilimindedir.

(1)

Bir yaşından küçük bebekler, büyük çocuklara kıyasla daha yüksek oranlarda

akciğer dışı (olguların %30'u) ve daha ciddi belirtiler gösteren pulmoner Tb' yakalan-

;maktadır. Bu olgularda, negatif tüberkülin

·deri testleri (vakaların %22'si) ve pozitif

açlık mide suyu kültürlerine de (pulmoner

hastalık vakalarının %75'i) daha sık rast-

lanmaktadır. (2)

Radyografik olarak belirgin pulmoner tüberkülozu olan büyükçe çocukların bir

çoğunda hastalığın herhangi bir belirtisi ya da semptomu yoktur; bu çocuklar erişkin

tüberküloz vakalarının aile taramaları sıra­

sında saptanmaktadır. (1-3)

Tüberkülozun kesin tanısı için basilin gösterilmesi gerekmektedir. Bu amaçla kültürler yapılır. Kültürlerde üreme olursa biyokimyasal yöntemler ve kobay inokü- lasyonu ile hasilin tipiendirilmesi ve du-

yarlılık testlerinin yapılması şarttır. Aside dirençli boyarnada Ziehl-Nielsen ve imün floresan tetkikler, kültür vasatları olarak Löwenstein-Jensen, Petragnani, Middleb- rook ve radyometrik bir teknik olan BAC- TEC kullanılmaktadır. (1)

Hastalığın kültürle doğrulanması ge- nellikle güç olmaktadır. Etkilenen çocuk-

ların çoğu balgam çıkarmamakta ve has- tanede, uygun koşullarda, sabah erken sa- atlerde alınan üç gastrik aspirasyon kültü- rünün verimi bile %50'den düşük ol-

maktadır. <3l

6

Tüberkülozda hücresel bağışıklığın ön planda olması nedeniyle, oluşan antikor düzeyleri serolajik tanıyı güçleştirınektedir.

Antimikabakteriyel antikor düzeyleri, özel- likle yaygın hastalığı olan, bakteriyel yükü fazla hastalarda belirgin biçimde yükse- lebilir, ama, zaten bu olgularda, Th tanısı,

balgam yaymalarının aside dirençli bo-

yanmasıyla kesinleştirebilmektedir. (4)

Tüberkülozlu çocuklardan alınan örnek- lerin PCR (polymerase chain reaction

=polimeraz zincir reaksiyonu) analizlerini inceleyen çalışma sayısı oldukça azdır. Çok merkezli, kontrollü bir çalışmada, çapraz kentaminasyon ve diğer etmenlere bağlı ya-

lancı pozitif sonuçların oranı %2 ile %77

arasında bulunmuştur. Bu yüzden, bu testin genel kullanıma sunulması için gereken du-

yarlılık ve özgüllük derecesi çok düşük

görünmektedir. (3)

Çocuklarda Tb'un önemli bir komp- likasyonu olan Tb menenjitinin tanısı güç olabilir; deri testi olgularm yaklaşık

%50'sinde negatiftir; beyin-ornurilik sıvısı­

nın aside dirençli boya alması, vakaların

%10'undan azında mümkündür ve kültür

yalnızca vakaların %50'sinde pozitiftir. (3)

Amerikan Patologlar Koleji'nce yapılan

son bir çalışmada, ABD'de M.tuberkülosis'in izolasyonu, tanımlanması ve ilaç duyarlılığı

için yapılan testlerde kullanılan standart yöntemler arasında büyük değişkenlik olduğu gösterilmiştir. (5) Tb olgularının uy- gun biçimde tedavisi için laboratuarların en

hızlı mikabakteriyel test yöntemlerini kul-

lanması yaşamsal öneme sahiptir. Hızlı test- ler, özellikle çocukların korunması için ge- rekli olmaktadır. (5)

Bu derlernede Tb tanısında PPD ile deri testi ve lenfosit uyarımı tekniklerinin klinik

kullanımı üzerinde durulacaktır.

PPD ve Tiiberkiilin Deri Testi

Gecikmiş aşırı duyarlılık, bağışık (veya tüberkülinle karşılaşmış) hastaya BCG'nin enjeksiyonu yerine, tüberküloz basHinin bir

saflaştınlmış protein türevi olan PPD'nin (purified protein derivative) verilmesiyle ölçülmektedir. Tüberkülin, M. tuberkulo-

(3)

SSK TEPECiK HAST DERG 1997 Vol. 7 No.1-3

sısın kültür özüHerinde saptanan antijenik komponentlerden olu~maktadır. PPD, tüber- külinin sa:flaştırilmı~ bir üi·ünü olabileceği

gibi M. bövis gibi diğer mikabakterilerden de elde edilebilmektedi{ Bu m~denle,

PPD'ye tüberkülin yanı.ti BCG (Bacille Cal-

ınette-Guerin) veya M.fuberku.losis'e imun

yanıtın varlığıyla ilişkili olmayabilmektedir.

Ticari PPD, %ö.OS. Tween80 iÇeren steril fosfat tampon sülüsyommda çözdürülmü~,

polisorbatla ~ tabiiize edilmiş, 5 TU /0.1 ml (5 tüberkülin. ünitesi=0.1~0.2 ugPPD~S) oranın­

da liyofilize bir tozdu.r. Bupreparaf, M, tu- berkulosisinvirulan bir suşunun aylar süren bir süreç içinde etkisizle~tirilip sterilize hale ,getirilmesiyle elde edilir ve ''füberkülin

\PPD" adını alır. Doz olarak 5 TU kulla- . nımını:-ı nedeni, tüberkülinekarşı anlamlı ve

özgün gecikmiş aşırı. duyarlılık . araştırıl­

.• ırken, doğada. varolan diğet. mikobakte:tiyel türler le duyarlanmaya bağlı pozitif çapraz reaksiyonlan en aza indirmekdir.(4) ·

Gecikmifi aşırı duyarlılık reaksiyonunun boyutunun belirlenmesi için .. yapılan genel test, Mantöux testidir. Mantoux testinde · 5 TU PPD kullaıulır, Bu solüsyondan 0.1 ml;

ön-kolun üst l/3 'Ü.rü:fl volar yüzüne, ucun- da 26-27 gauge iğneli steril ı. ml'lik hi- podermik enjektörle, inttadermal yoldan, 6~

.10 ının'likbir kabartıoluşturacakşekilde en~

Uekte edilir: Sonuçlar 48-72 saat sonunda, en

·az 5 ının'lik endurasyon çapı pozitif re-

~ksiyonuı< e~ik değeri kabul edilerek,

mi-

limetre Cinsinden okunur,

Tüberkülin deri testi endikasyonlan; TIJ

şüphesi,·· Tb .hastalanyla ·. temasta olanlarm

değerlendirilmesi, · ve Th'u . ayırdetmeyi

içermektedir. Pratikte; Th olduğu bilinen

hastaların izleminde ve bilimsel çalışmala-

1rda da • hıllanılmaktadır. Bu test, ekstra pul~

moner Tb'h.ı ve radyolojik yöntemlerin ye- terince .·yardımcı . olma~ı~ı,. ayrıca yeterli

· baktoriyolojik örneğin elde edilem~diği ol- gularda çok değerlidir. Testin 'pozitifol:masf, ·

· • aktif Tb anlarnmagelmese de 1) Kliniksubk- linik, aktif veya tedavi edili':niş, önceki. mi- kobakteryum enfeksiyomı, 2) Klinik veya subklinik aktif rnikobakteryum enfeksiyonu, 3) BCG ile aşılanma durumlarında olasıdır.

(4)

7

Tüberkülin testi, PPD · solusyonunun. + 1- +8.C'da, ışıkgönneyecek şekildesaklanması koşullarına· ~yulduğundatuygunxe dikkatli bir teknikle,· yeterli dozda yapıl-dığında ·ve

doğı-u . değerlendirildiğinde güvenilir bir testtir. Güvenilirlik ve kesinlik neredeyse tümüyle uygu1ayıcinın deneyimine da-

yanmaktadır. Tüberkülin deri testinin aynı

olguda farklı kişilerce yorumlanınasındaki

uyumsuzluk orfuil ise, değişik çalışmalarda

%4-16 arasmda bulunmuştur.(6)

Aşan duyarlılığı olduğu bilinen çocuk~

larda, tüberkülLn testi ı. TU· ile yapılmalıdır,

aksi takdirde ağır nekrotizan cilt.reaksiyonu

gelişebilir .. Tüberküloz· ı:nenenjit, milyer Tb ve nı.alni.Hrisyonlu Th'hı çocuklarda 5 TU PPD deri te,sti negatif sonuç verebilir, bu du- rumlarda 250 TU PPD ile test yinelenme- lidir. Ancak bu solüsyonun standardizas~

yon'undaki zorlukların testlı-ı yanlış değer­

lendirilinesine etkisi gözönünde bulundu-

rulmahdır.

Tüberkülin duyarhlığı a1_1ılamadan 6.::12 hafta sonra gelişmektedir. Aşilanan kişi, a~ıdan 3 ay sonra tüberkülin deri testi ile test edilmeli,. encl.rasyon çapı···<rrımr olarak

kişinin kayıtlarına .. geçirilmelidir. [}.eri testi

yanıtı <Sının olan olgular, periyodik deri testi programma alınmalıdır. ·BCG'ye bağh

PPD .· reaksiyonu . e:-ıder olarak ... 15mm'yi geçer. Genel olarak, BCG aşısı ohnayaıı.bir

çocukta en durasyon çapının 10. ının ve üstü

olınası enfeksiyon lehine kabul ~dilir. I'ul'- moner Tb'u oiduğu kanıtlanmı~ .qlgularda tüberkülin reaksiyonunun 12-20 mm ara-

sında deği~tiği saptanmıs,tır(6Ama, negatif bir tüberkülin deri testi de tüberküloz en- feksiyonu veya hastalığı ol:madığını göster-

ınemektedir (Tablo 1). Bağışıkhksistemiyle

ilgili problemi olmayan, kültür le kesin tani . almış Th'lu çocukların %10'unda tüberkülin

deri testi negatif bulur,mu~tur. (7)

Aşılaına sonrasında, deri testi . pozitif

ki~iler, ·ancak enfeksiyöz Tb ile kar~ilaşma

durumunda yeni:den test edilmeli; bu

kişilerde önceki enelurasyon boyutlarına

göre artış (>10 mm), özellikle a~ılam~ son-

rasında 3 yıldan fazlabir süre geçmişse, yeni

edinilmiş Tb . enfeksiyonunu düşündür­

melidir.

(4)

J SSK TEPECiK HOSP TURKEY 1997 Vol.? No.1-3

PPD testinin reaksiyonu 10 mm mn al-

tında olduğu zaman 1-3 hafta içinde yinele- nen teste büyük bir reaksiyon (en az 6 mm)

gelişebilir(8l. İki test arasında kısa bir süre

geçtiği için bu durum yeni bir enfeksiyon- dan çok, bağışıklık sisteminin bir hatırlama reaksiyonuna bağlı olarak önceden var olan enfeksiyonla ilgili kabul edilir (Booster fe- nomeni). Booster fenomeni, sıklıkla 55 yaşın

üzerendeki kişilerde gözlenir. (9)

TABLO 1: Tüberkülin Deri Testinin Değerlendiril mesi (8·101

Şüpheli pozitifliğin (5-9 mm. lik endurasyon) Tb enfeksiyon lehine olması:

HIV enfeksiyonu veya imuniteyi baskılayıcı durumlar

Yakınlarda Tb' la karşılaşmış olma

Klinik olarak veya göğüs filminde Tb'ye özgü bulgular

Pozitifliğin (1 0-14 mm endurasyon) Tb en- feksiyonu lehine olması:

Silikozis Yetersiz tıbbi bakım

Diabetes Mellitus lntravenöz ilaç kullanımı Sağlık personeli olma 4 yaşın altında olma Son dönem renallıastalık Malnütrisyon

Steroid kullanımı veya imunsupresif tedavi gerektiren

hastalık

Hematolojik veya retiküloendotelyal neoplazma Akciğer, orafariks veya üst Gl S kanseri

Uzun süre bir bakım kurumu veya enstitüde kalmış

olma (hapishane dahil)

Yal<ın tarihte Tb'un yüksek prevalansda görüldüğü

bölgeye taşınma

Kronik malabsorpsiyon (intestinal baypas cerrahisi veya gastrektomi)

Kuvvetli pozitifliğin (>i 5 mm endrasyon) Tb en- feksiyonu lehine olması:

Herhangi bir risl< faktörü taşımayan olgular

BCG aşılamasının neden olduğu

tüberkülin deri testi reaktivitesi bazı bi- reylerde ikinci bir deri testiyle arthrabilir, ancak bu gözlemlerin immunolojik temeli iyi bilinmemektedir. (S) M. tuberkülosis'le

karşılaşma veya enfeksiyon olmadan re- aktivitenin aşılamadan 10 yıl sonrasına dek

korunması pek mümkün değildir. Aşılama

8

ve tüberkülin testi arasındaki süre uzadıkca

pozitif tüberkülin reaksiyonunun anlamlıh~ı enfeksiyon yönünde artmaktadır. (9)

Ülkemizde yapılan bir çalışmada, bir kez BCG ile aşılanmış 6-12 çocuk grubunda, <5 mm tüberkülin deri testi yanıtı oranı % 81, 5-9 mm oranı ise %8 bulunmuştur. Bu ça-

lışmada, özellikle rutin BCG aşılama ve ye·

niden aşılamaların uygulandığı ülkelerde, tüberkülin deri testi reaksiyonunun BCG izi ya da aşılama sayısına göre değerlendirilme

si önerilmektedir. BCG iz sayısına göre 90.

yüzde (persentil) değerinden daha büyük olan endurasyon, M. tuberkülosisin yol açtığı bir enfeksiyonun belirtisi olabilmektedir. (ll)

Aşılanma sonrasındaki tüberkulin deri testi reaksiyonunun varlığı veya boyutu BCG'nin Tb'a karşı koruyuculuk sağlayıp sağlamadığını belirleyemez. Dahası, BCG ile

aşılanmış bir kişide tüberkülin deri testi re- aksiyonunun boyutu, reaksiyonun M. tu- berkulosis enfeksiyonuna yoksa önceki BCG aşılamasına mı bağlı olduğıınu be- lirleyen bir faktör değildir. (S)

Denatüre prateinle oluşturulan aşırı du-

yarlılık canlı mikobakteryumun neden oldu-

ğuyla tamamen uyumlu olmayabilir. Yine de BCG aşısının gücü, geleneksel olarak, aşılan­

madan önce tüberkülin negatif olan çocuklar da gelişen tüberkülin hassasiyeti ölçülerek belirlenir. Tüberkülin reaksiyonu, PPD do- zuna bağlıdır. 1978 yılında yapılan bir

çalışma, tüberkülin reaksiyonunun doza

bağımlılığının skar formasyonunun doza

bağımlılığıyla ilişkili olmadığını göstermiştir

(Tablo 2). (12) Bunun büyük olasılıkla,

tüberkülin reaksiyonunun yaşayan basilleri,

skarın ise, total basil kitlesini (yaşayan veya ölü) yansıtması nedeniyle olduğu düşünül

mektedir. Benzer çalışmalar sonunda, ge-

cikmiş aşırı duyarlılık reaksiyonunda, ölü or-

TABLO 2: Süt çocuklannda deri testi ve skar bo- yutunun doza bağımlılıği, P>0.05 (Narain ve ark.

1978)~.(1_2_) ________________________ ~

BCG aŞlSI Olgu Ortalama yanıt (mm)

dozu sayısı Deri testi S kar

Plasebo 73 3.7

O.Oi mg BCG 70 13.5 3.7

0.10 mg BCG 74 15.1 4.8

(5)

SSK TEPECiK HAST DERG ·1997 VoL 7 No.i-3

ganizmalar veya türevleriyle elde edilen imu- nojenik gücün canlı BCG ile elde edilene gö:re daha düşük olduğu gösterilmiştir. ·

Tüberkülirı duyarlilığıyla ilgili yapılan çeşitli çalışmalar sonucunda yüksek dü- zeyde etkin tüberküloz aşılanyla bireyde elde edilen korunma derecesinin, aynı bi- reyde aşılamayla oluşarı deri duyarlılığının

derecesinden bağınısız olduğu ileri sürül- müşhi.t. Üstelik, zatnan içinde tüberkiilin

düyarhlığinın ve korüyucu bağışıklığın

kaybmm birbirine paralel davrarimadığı gözlenmiştir.

Yalancı pozitif tüberküliıi reaksiyonlan, türe özgü PPD kullanıldığından çok ender görülür. Bunlardan, en çok teknik nedenler ve çevresel; tüberküloz dışı mikabakteriler sorumlü tutulmaktadır. Genellikle tüberkü- loz dışı mikobakterilere bağh çapraz re- aksiyon geçici ve 10 mm' den az endurasyon

oluşturmaktadır. <9l

Yalancı negatif sonuçlar daha sıktır ve genelde teknik nedenli oln1akla birlikte, anerji varlığında da saptemabilmektedir (Tablo 3). Aneıjik olgulardaki dinsel baği­

şıklık bozukluklanndan birinin lenfosit ak- tivasyonunun in vivo bir bloğu da ola-

bileceği ileri sürülmektedir. (B)

TABlO 3: Tüberkülin testinin yalancı negatifiili- ğinin (0-4 mm ehdurasyön).olası nedenleri (1;14) Buzdolabında ve karanlikta saklanmayan PPD

soli.Jsyonu kullanılması Yanlış uygulamava hatalı okuma

Malnütrisyöll veya metobalik bozukluk (kronik renal yet- mezlik, protein eksikliği)

Bazı viral enfııksiyonlar. (kızamık,. kızamıkçık, su çiçeği,

kabal<ulal<, viral akciğer enfeksiyonlan, erfeksiyöz mononükleoz), Mikaplazma pnömonisi. ·

Yakın tarihte canlı virusle aşılarıma (l<ızamık, kabakulak, su çiçeği)

Sekonder hücresel. imun yetmezlik yapan hastalıklar

(sarkoidoz, lepra, HodgKin lenfoma, myeloma, len- foretiküler malinitel.er)

Çeşitli primer im un yetmezlik hastalıkları Yaş ( çokküçük veyaçok yaşlı olma)

Çok ağır veya yaygın Tb enfeksiyonuna bağlı gelişen

anerji

Anti Tb ilaç kullanımı

Kortikostemid veya diğer imunosupresif ilaçlan n kul-

lanımı

Stres

9

Tüberkülin deri testi aktif ve inaktif Tb'lu olgulan ayırdetmekte yeterli olamayabil- mektedir, bu da testin duyarlılığını azalt~

maktadır. Buna karşın duyarlanmış bi- reylerle duyarlanmamış bireyleri ayırdede­

bilirliği tatmin ediddir. M. tuberkulosis ile

duyarlanmayı diğer mikabakteriyel türlerle duyarlanmadan ayıramaması ise özgül·

lügünü azaltıcı bir etmendir. Testte kul7

lanılan' tüberkülin konsantrasyonu ise,

özgüllüğü doğrudarl etkilemektecl.:ir. (4,6)

· Tüberkülin · deri testi, aseınptomcı:tik M, tuberkulosis enfeksiyonunun saptanabile~

ceği tek test olma .. özelligini konımaktadır.

Bu nedenle yüksek Tb riski taşıyan bi- reylerin taranmasııi.d$. i~e yara:ınaktadır,ama düşük riskli bireylerintar;:t."1J11asında pek yac

rarlı ölınaktadır .. AmerikanPediyatri Aka- demisi, ·risk faktörlerj taşıyan çocuklara. pe- riyodik deri testi yı;ıpılmasını ve riskinin derecesine göre yor:umlanmasını ileri sürmektedir. (5) Aktif Tb· hastalığıaçısından

yüksek risk gi:ubunda bulunan olgular ise, tüberkülin deri testi. ile periyqdik (yıllık) ola- ram taranın ah dır. (7JO)

PPD ile Periferik Kan Lenfositlerinin

Uyarılması

Lenfasit stiinulasyonu, genellikle . im un

yetmezliği, o'rcıimun veya · enfeksiyöz has,.

talığı veya .malinHesi olan. ha,stalarda, hücresel bağışıklığı belirlemek amacıyla kul- lamlan birin vitro tekniktir. Bu nedenle bazı

enfeksiyon hastalıklarınçia karşılaşnı.a, sessiz enfeksiyon veya taşıyıcılık durumunun sap-

tanması yönünde hassas ve değerlidir. I.,en- fositler, in vitro koşullarda antijenler (daha önce o antijenle karşılaşmış bireylerde}veya mitojenlerle metabolik olarak aktif hale gel~

mek üzere uyarıhr. Hücre bölünmesj, artnıış

DNA sentezine yol açar, sentezin bir be- lirleyicisi olarak sıklıkla H3-,tirnidin kul~

·ıam1ır. (lS)

Antijen ve ınitojenlerle lenfasit sti.- mulasyonu bize Iı.ücresel pağışıklığı in vitro olarak .göstermeye yarayan, sıkçakullanılan

bir tekniktir. Y?mtların tipi ve derecesi, kul- lamlan stirnulanlarm özelliklerine bağlı. ola ..

rak değişir. Bireysel yanıtlar, normal kontrol

(6)

J SSK TEPECiK HOSP TURKEY i997 Vol.? No.i-3

yanıtlanyla karşılaştırılır. Kaba bir ölçü ola- rak, hasta mitojen yanıtları, kontrol

yanıtların en az %30'u kadar olmalı ve an- tijen yanıtları, önceden karşılaşılan an- tijenlerle sağlanana oranla 3 veya üstünde bir stimulasyon indeksi göstermelidir. Bi- reysel yanıtlar, klinik imunoloji ekibi üyeleriyle değerlendirilmelidir. <3l

PPD, in vitro lenfasit değişiminin bir

uyancısı olarak bilinmektedir. Ve hem BCG ile aşılanmış, hem de iyileşmiş tüberkülozlu bireylerin hücre kültürlerinde aktif olduğu saptanmıştır. (lG) Tüberkülin reaktivitesinin

kaybının doğrulanması için lenfositlerin PPD'ye proliferasyon yanıtlarının gösteril- mesi önerilmektedir. (17)

Yapılan çalışmalarda genellikle tüberkü- line karşı in vitro transformasyon ve in vivo reaksiyonlarda bir bağlantı saptanmışsa da in vitro çalışmalar geniş değü_ıkenlikler

göstermektedir. <16l İn vivo ve in vitro re- aksiyonlar arasında görülebilecek uyum-

suzlukların bğzılan makrofaj sistemiyle

ilişkili veya hücre kültürlerinde ölçülmeyen lenfasit reaksiyonlarına da bağlı olabilir. Be- lirli antijenler le bağışıklama 'sonrasında sap- tanan makrofajlardaki nicel değişiklikler bu uyumsuzluktan sorumlu olabilmektedir.

Aynı eriyen maddeleri salgılayan aynı sayıda lenfositin, bireylerde değişik bo- yutlarda gecikmi~ a~ırı duyarlılık re-

aksiyonlarına yol açması, makrofajlarm

artmış enzim kapasitesi, artmış fogositik ka- pasite gibi değişken niteliklerine bağlı ola- bilir. Yaşlı hastalarda lenfosit reaktivitesinin

azalması, Tb'un bu hastalardaki yüksek in-

sidansına bağlı olabilir. In vivo ve in vitro

çalışmalar arasındaki uyumsuzluk bir kaç

çalışmada gösterilmiştir. (17-19) İzoniazid pro- filaksisi almakta olan yetişkinlerle yapılan

bir çalışmada, deri testleri ve in vitro lenfosit

yanıtları arasmda anlamlı bir değişkenlik gözlenmi~ ve PPD'ye in vitro lenfasit

yanıtının, PPD'ye kar~ı gelişmiş gecikmiş aşırı duyarlılığı belirlemede yeterli ol-

mayacağı ileri sürülmüştür.(17l Başka bir

çalışmada ise, PPD deri testi, PPD'ye in vitro lenfasit yanıtını arttırmamış veya herhangi

· bir şekilde değiştirmemiştir. (lS) Yine bir

i O

çalışmada, PPD ve öldürülmüş M. tu- berkülosis ile in vitro lenfosit proliferasyonu

yanıtının PPD'ye karşı in vivo deri re- aksiyonunun eritem ve endurasyonuyla

ilişkili olmadığı da gösterilmiştir. (19) Buna

karşın tüberkülin pozitif populasyoncia an-

lamlı olarak PPD'ye daha yüksek in vitro lenfosit yanıtınm izlendiği başka araştır­

malar da vardır. (s-zoı Bir çalışmada deri tes- tinin invitro lenfosit stimulasyonu değer­

lerinin artışından önce pozitifleştiği, bunun da iki test arasında bir uyumsuzluk nedeni

olabileceği bilirtilmektedir. <21l SSK Tepecik Çocuk klinikleri'nde gerçekleştitilmiş pres- pektif bir çalışmada, özellikle 9-18 ay döneminde yapılan tüberkulin deri testleri ve lenfositlerin PPD ile stimulasyon indeksi

değerleri arasında oldukça anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Başka bir çalışmada ise BCG ile aşılanmış çocuklarda, aşılamadan yıllar

sonra bile, deri reaktivitesinin kaybolmuş olmasına rağmen, lenfositlerin PPD'ye karşı

hassasiyetlerinin devam ettiği bildirilmiştir.

(16)

Sonuç

PPD ile in vitro lenfosit transformasyonu

sonuçlarını tüberkülin deri testinin yoru- muyla tam anlamıyla karşılaştırmak müm- kün değildir, çünkü, tüberkülin testi stan- dardize olduğu halde in vitro testleri ger-

çekleştirme ve yorumlama bütünüyle araş­

tırmacının elindedir. Buna karşın, Mantoux reaksiyonunun boyutunu da, önceden PPD ile duyarlanmış olma tek başına açıkla­

mamakta, deri kan akımı ve enflamatuar hücrelerin bölgeye ulaşımının karmaşık ilişkisi de sonuçlan etkileyebilmektedir. <21)

Lenfositlerin PPD ile stimulasyonunun, tüberküloz etkeniyle karşılaşma, sessiz en- feksiyon veya taşıyıcılık durumunun sap-

tanması yönünde tüberkülin deri testine

yardımcı, hassas ve değerli bir test olduğu ileri sürülebilir. Ancak değerlendirmelerde

bu tekniğin deri testine göre daha yeni ve klinik kullanımının sınırlılığı nedeniyle henüz standardize edilmemiş olması dik- kate alınmalıdır.

Sonuç olarak, klinikte klasik PPD ile deri

(7)

SSK TEPECiK HAST DERG 1997 Vol. 7 No.1-3

testinin pratikliği ve ucuzluğu gozonune

alındığında, in vitro uyarın1 testlerinden ancak tüberkülin deri testinin do<Yru o

değerlendirilmesinin mümkün olamayacağı düşünülen seçilmiş koşullarda yararlaml-

ması önerilebilir.

KAYNAKLAR

J. Kibnroğlu E, Sanal Ö.Kiper N,Göçmen A.

Tiilıerküloz. Katkı Pedintl'i Dergisi J992; 1.3 (1): 64-9.

2, Villarin() ME, Huelmer RE, Lanner AH, LJ. The role BCG vnccine Ille prevention and control of tııbercıı/osis in

tlıe Uııited States. MMWR 1996; 45 (RR-4): 1-9.

3. Starke JR. Tıılıerculosis in clıild/ıood. Current Opi- nion il ı Pediatrics 1995; 7: 268-7.

4. Lefford MJ. lmm.ıme response to mycobrıteria . Bac- terinl, mycotic and parnsticJııımımologıJ 1990; 66(1):

4.15-9.

5. Dil'iBion of Tubercu/osis Control. BCG vaccinations and tulıerculin skin tests, Conmıcııtary, Atlmıta. JAMA 1985; 253 (23) : 3-438-9.

6. S/ıorlıaro JA. Skin testing in the diagnosis of tu-

bcrcıı/osis. Scmiııars in Respiratory infections 1986 ; 1 (4): 234C8.

7: · Commitice on infectious Diseases. Screeningfor tu- berculosis in infimts and clıildren. Pediatrics 1994; 93 (1) : 131-4.

S. Haz>lir D\1, Van der Kuyp F, Duf!ıJ E, Marshall R, . Ho111 D, E liner TJ. A 19 yearfolloıo-upof tuberculin reactors:

Assessmcnt of ski test reoctivity and vitro lymplıocyte res- po!lses. Clıest 1991; 99(5): 1172c6.

9. Sqıu/ueda LR, Fen·er X, Ltıirac/ı C, S arensen UR. Tlıe inf/ucnce of Calnıette-Guerin Bacil/us immunization on the Lıaoster cff;~ct of lı.t/ıerculin testing in lıealty young adults.

Anı .Rev Res;pirDis 1990; 142: 24-28.

10. Rauikrishıimı K.P. Tııberculosis. Postgradııate Me- dicine 1992 ; 9 ( 4): 333-338.

11. IIdırın I., Hacımustafaoğl~ M., E~iz B, Tüberkülin elldurasyotwy)a BCG aşı/qrmm sayısı arasındaki ilişki. Pe- diatr Iııfect Dis f1995 ; 1'4 : 1060-3.

12. Naraiıı R., Krislmqswamy KV., Va/lislıayee RS: Asc sesment of BCG vacciııation in newbom babies. Indian J Med Res 1978; 68: 403-412.

13. Rode HN, Clıristoıı NV. Lymplıocyte fımctioıı irı

anergic patients. Cliıı Exp Immımol. 1982; 47(1): 155-61.

14. Amin NM. Tubercıılirı skin testirıg: Can it contaiıı

the impending tııberculosis epidemic? Postgradııate Me··

dieine 1994; 95(4): 46-56.

15. Harbeck R.f., Gic/as J.P. Diagıwstic iııımımology mamıal. Raveıı Press, 1991; 23: 211-13.

16. Spirer Z, Assif E, Zakııth V, Bogair N, Schwartz J, Mendes M. Persisten ce of in vitro Iymphocyte response to tu-

lıerculin skin test ııegative children immımized witlıBCG in

infmıcy. Acta Paediatr. Scand. 1977; 66(5): 569-71.

17. Toger IB., Kalaidjian R. Vnrialıility in the int- radermal and in vitro lymphocyte respanses to PPD. Am Rev Respir Dis. 1985; 131(2): 214-20

18. Bjorkholm M. Holm G., Mellstedt H. effec!- of de- layed cutmıeous !ıypersensitivity testing on blood Iymphocyte counts andfımctions; A.cta Med Scand 1983; 214 (5) :399- 401.

19. Kitsukawa K., Nakamoto A. Correlation of tu- berculin skiıı reaction witlı lymplıocyte proliferation. ·Kek- kakıı19.92.; 67(7): 521-8 ...

20. Nash DR.,DouglasJE. AnergıJ in acli'vepulınonary tulıerculosis. Chest. 1980; 77(1): 32-7.

21. Palıst FH., Code/ 'fC., et al. Prospecthıe trial of ti- nıing of BCG vaccirıation in Cana d ian cree infmtts.; Am Rev Respir Dis 1989; 140: 1007-1011.

Editörün Notu:

Konuya ili~kin bir yerli kaynak kul-

lanıcılarm yararına sunulmuştur:

- Göçmen A, Kiper N, Ertan U, Kadaya b, Özçelik U. Is tlze BCG test ofdiagııostic va/ve in tubemılisis. Tuber Lung Dis 1994; 75(1) : 54-7.

Referanslar

Benzer Belgeler

Behçet hastaları ile kontrol grubuna ait PPD sonuçları istatiksel olarak karşılaştırıldığında; Behçet hastalarında PPD değerleri kontrol grubuna göre anlamlı derecede

OST yan›t› pozitif olan ve olmayan K‹Ü’li hastalar›n TDT ve T- lenfosit alt grup analizleri aç›s›ndan kendi içlerinde ve kontrol grubuna karfl› yap›lan k›yaslamalar›nda

Bu bulgular ışığında, özellikle CD4+ T lenfosit sayısı düşük olan HIV ile enfekte hastalarda, LTBE tanısının konulabilmesi için öncelikle T-SPOT.TB testinin tercih

Bu çalışmada, tüberküloz (TB) şüpheli ve aside dirençli basil (ARB) yayma negatif hasta örneklerinde nükleik asit amplifikasyon temelli MTD (Mycobacterium tuberculosis direct

Tüberkülozun tanısında en eski ve günümüzde en sık kulla- nılan tüberküloz tarama testi, tüberkülin olarak bilinen saflaştı- rılmış bir protein türevinin (pürifiye

(31) Eskişehir’de 1 yıllık sürede tüberküloz tanısı alan hastaların temaslıla- rında yaptıkları çalışmada 6 yaş altı tüm temaslı olgulara TDT sonucundan

Bu test bir çok durumda yalanc› negatif ve ya- lanc› pozitif sonuç verebilmekte ve testin tüberküloz enfek- siyonu için prediktif de¤eri incelenen popülasyonun enfeksiy-

Yapılan bir çalışmada aktif akciğer TB’lu olgularda QFT-GIT testinin duyarlılığı %64 olarak saptanmış ve bu olgular ile ev içi teması olanlarda QFT-GIT testi