SELÇUK ÜN İ VERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
DERGiSi
I
VIL : · 1993 SAVI : 2
KONYA
İLAHİYAT
-r .-ı
HADİM1'NİN İI.:Ml ŞAHSİYETİNİN TEŞEKKÜLÜNE 'J'ıESİR 'EDEN AMİLLER
f
DdÇ. Dr. Ramazan AYVALLI (*)
Taşkent, Semerkant, Buhara taraflarından gelerek Anadolu'yu şeref
lendiren birçok ilim adamı gibi, Hadimi de aslen Buhara'lıdır. Buhara'- nıri' tafrınfu'iş cısii aifeldrinden, alim ve veli bir zat olan büyük babası (·1) Hü'sameddin Eferld:i, Anadölu'ya hicret suretiyle gelip Konya'nın Hadim kaza~ına· ferfeşıiıiŞtir ~2). Hadim' de 17<U (h. lılt13) yılında dünyaya gelip 1762 ('h. H 76) yılında yine burada vefat eden (3) Mevla.na Müfti EbU · Said .,MuQ.,a~med !;>. Musta'fa Hadi,rni (4) i alimlerin en . değedilerinden,
ilim,, fqz,il.et ve kemal :xönünqeq meşhur, (5),, muhterem ve, mübarek biT·
c•>" "S.
tl". İlahlyat F1a'kültes·i Öğret.im üyesi.(1) ' Türk 'Arısikı.opea'.isi, Milll Eğitifm ·Basınıevi, Anlkıara, 1970, xvı.m, 294; Yeni Türk Ansiklopedl$.t,• Ötüken Neşr. A.Ş. İs·tanbu:l, 1'985, m, l'l.77; Ömer Na- suhi BiıJmıen, Büyük Tufsir Tarfül - II (T.aıbaıkatü'l-Müfessirin), Diyanet ,ı~f. R Y.ay, Doğuş Ltd. Ş1ıi. Ank:ara, 19160, I. cüz', s. 542" • C2) Bursalı ME!hmed Tah.ir EfemH, Osmanlı Müellifleri (12'9'9 -1911'5). Sa:deleş
tJirenler: A. F1i'kri Yaıv.ı+z - İsrµa:il özen, Meral Yay. I, 342; İslam Alimleri Ans.iklope:d,is!, Ilılas M0k İstanbul', tıarLhsiz, XVI, 334; Reıhber AnSıiklopedlsi, ' -·<thHis'Mat~-~ Dağ,,A.Ş. İstanbul, tıaTihsiZ, VJII, 17; AbdüUatif Uyll:n, Menkı
belerle İslam Meşhurları Ansiklopedis1, Bereıkat Y.ay. Bayrak Yay, Mat. Koli.
Ştl. İstan1bul, 1!);&3, II, 867 ..
(3) Bursalı Mehme'd Tabir, A.g.e., I, 34•2; ö. N. Bilmen, A.g.e., I, '542; Türık An- . siklopedis1,
x\rm',
294; İsl~m -Aııtnılert An5. XVI, 3i34 ..(4) r 'BursaJı'·Mehmed T.lı.'hir, A.g:e., ayn. yer; A:bdüHatif Uyan, A,g,e., Ayn. yer:
"'İslam ;Al'imleri .Ans. ayn. yer.~ Reh'ber Arın. ayn. yer ...
' 1A'raı:ı'ça olaT·3:k yıazılan ese1."lerde, MUltaıİım'ed bin Muhammed tı.in Mustafa
· bin
Osmıah e!-iffadimi CIDb11 Said) aenıımek stlret1yle, ba)basının Muham-,., fned, 'etedes~'nin MıiStaİa olduğı.İ' kaydedilmiş ise de yanlıştır. Ba!bası Mu-
'· hıa.fnm~d de~ıı
1
ıMustaıfii.'dır. Aiapc;a'. '.eser olaraJk üç misal zikredebdliriz: Ab- , duHa·h Nruısta.ia el-Merağt, el-Fethu'l-Mübin Fi Tubakati'l-Usüll<yyin, 2. tab',~-Betili( ıid°4/İ'974,''ıırr, 1'12,; Ömer Rıza' Keh'h9.le, Mıu'cemü'l-Müemfin Mek-
·tebetülo.Mü!»ehrıa'.
ve
Daru İhy~i't'-Tl1ra.st'l-Afa."bi, Beyrut, tarihsiz, XI.._ 301;J Yüsuf İ!ya:iı. 1 Serkis, 'ıMu'ceİnü'l-:Mıatbüati'l-Am'biyye ve'l-Muarre·be, Mat.
-serk1S: K§.hire; i346/l'928, i, ·sos. ·
(5) Bursalı M. T. Efendi, A.g.e,, ay. yer.
kimse, feyizli bir müelliftir (6). O, böyle olmasına r.ağmen, gerek Konya'- da, gerek bütün Türkiye'de yeteri kadar, layıkı vechile tanınmamaktadır.
Gerçi, gülün kıymetini bülbül bilir, altının değerini sarraf anlar, incinin hii.li·sini kimyager ayırır, alimin ve kitabın kıymetini de alim takdir eder
demişlerdir. Fakat Hadimi'nin hayatı, ilmi durumu ve eserleri hakkın
da, maalesef müstakil bir ilmi çalışma da mevcut değildir. Yine yerli ve
yabancı ansiklopediler ile biyografi kitaplarında da doyurucu bilgi yok- tur (7).
Halbuki her meşhur kimsenin, mesela faziletli bir alimin, dirayetli bir devlet adamının, muvaffak olmuş bir ticaret veya iş adamının şöhretli
bir san'atkarın vey.a herhangi bir spor dalında'ki rekortmenin, bulunduğu
mevki ve makama gelmeden önceki hayatı, yetişme tarzı, elde ettiği şöh
·rete nasıl ulaştığı daima merak konusu olur.
Biz, bu makalemizde, büyük alim Hadimi'nin, yüksek ilmi şahsiyeti
nin teşekkülüne tesir eden amilleri zikredeceğiz. Bu suretle, onun ilmi
hayatı hakkında vakı' olacak merak perdesini, bir nebze aralamaya ça-
lışacağız.
IVIa'lılm olduğu üzer.e, "Büyüklerini tanımayan millet yükselemez"
şeklinde güzel bir söz vardır. Dünyadaki bütün ilim adamları, tarihler-ine ve geçmişteki milli değerlerine önem vermekte ve onlarla iftilhar etmek- tedirler. Alimlerin·in iyi ve yüksek görüşlerinden, ahlak ve faziletler-in- den faydalanmakta, onları örnek almaya çalışmaktadırlar.
Bu girişten sonra ifade ede1im ki, yukarıda işaret ettiğimiz gibi, EbO.
Said Hadimi'nin dedeleri, Bu'hara'lıdır. Dedelerinden Hüsameddin Efen- di, Buhii.ra'nın tanınmış asil ailelerinden olup, alim ve veli bir zat idi.
Anadolu'ya gelerek, Konya'nın, o zaman bir kasaba olan, Hadim kasaba-
(6) ö. N. Bllmen, A.g.e., aynı yer.
(7) Türkçe Ansiklopedtlerden İslam ArıSJ.Jmopedisinde HMUnt'ye yer v·erilme-
m1ıŞtir. Yeni Türk Ans.iklopedis1nde, ondan, Hadıiın ilçesi .anlatılırken, sade- ce 3 -4 satır halinde baıhsedUmişUr. Meydan Larousse'da sadece ik•i parag- raf ona ayrılmıştır. Had1m1'ye, Türk Ans1kloped~s1nde, dJğerlerine nisbetle daha g·eniş ('5 paragraf) yer verllmiştıir. Menkıbelerle İslam Meşhftrları An- stklopedisinde 2 sayfa, Rehber AnS'i!klopecl.1slnde ı sayfa, İslam Atlmleııi An- siklopedisinde ise 24 sayfa, bu ilim adamımıza tahsis edilm1ştir. Osmanlıca
kitaplardan Şemseddin Siimi'nin Kamftsu'l-A'lam'ında (Mıi'hran Mat. 1stan-
·bul, 1:306), Arapça kitaplardan Hayruddin ez-Zirtklt'nln el-A'lam'ında (3.
ta:b', bas. yer ve tar. yo.k) onun adı geçmemektedir. Arapça b1,yograı111 ~ita:p
larından Mu'cemü'i-Müelli'f1n'de birkıaç satır, el-Fethu'l-Mübln Fi Taıbakli.
t1'1-UsftHyyin'de yine birkaç' saıtırla el-Hli.dimi'den bahsolunmaıktadır. Mu'-
cemü'l-ıMatbMt'da Hadimi 2 sayfa yer tutmuştur.
1'14
sında yerleşmiştir (8).
Babası Fahru'r~fun (yani Rum diyarının, -Anadolu'nun seçilmişi,
herkesin kendisiyle iftihar ettiği kimse) lakabiyle meşlhur Hacı Mustafa Efendidir. Mustafa Efendi de, bulunduğu çevrede, tanınmış alimler ara-
sında idi (9).
Osmanlı Türklerinden olup, kendi sahalarında eser veren, ilme, fen- ne, san'ata hizmeti .geçen, medeniyete, ahlak ve fazilete hadim olan kıy
metlf şahsiyetlerin hal tercemeler·ini ihtiva eden "Osmanlı Müellifleri"
isimli üç cildlik eserin müellifi olan Bursa'lı Mehmed Tahir Efendi, 1600 (bin altıyüz) kadar alimi: meşayih (yani mutasavvıflar), alimler, şairler
ve edibler, tarih9iler, tabibler, riyaziyeci (matematikçi) ler ve coğrafyacı
lar olmak üzere 7 bölüme ayırmış, bunların 20.000 (yirmi bin) den fazla eserini tanıtmıştır. Bu makalemizde ele a1dığımız Hadimi'yi de "Ulema=
din alimleri" başlığını taşıyan umumi bir fasılda zikretmiştir (.10).
Mısır'da Evkaf Bakanlığında idarecilik de ya.pan, ilim adamlarından
Abdullah Mustafa el~Meraği, Usul al·imlerine tahsis ettiği "el-Fet'hu'l-Mü- bin fi Tabakati'l-Usuliyyin" adlı eserinde Hadimi'yi bir usulcü olarak
kaydetmiştir (11).
Eski Diyanet İşleri Başkanlarından Ömer Nasuhi Bilmen ise, Müfes- sirlere tahsis ettiği "Büyük Tefsir Tarihi-Tabak'atü'l-Müfessirin" is·imli eserinde, onu tefsir alimleri arasında zikretmiştir (ıı:2).
Muhammed Hadimi, usuH f1'kıh ve tefsir alimi olmakla
umılmiyetle, Anadolu'da yaşıyan fıkıh ve tasavvuf alimlerinin rinden sayılmaktadır Cl3).
beraber, büyükle-
Bunları beürttikten sonra, bir nebze, ilmi şahsiyetinin teşekkülünden
bahsetmeye çalı.şalım :
Bir ilim ocağında dünyaya gelen Muhammed Hadimi, ilk tahsilini,
babası büyük alim Hacı Mustafa Efendi ile alimlerin büyüklerinden
"Karahacı" şöhretiyle anılan Mustafa Efendiden görmüş (il4), sonra da
(8) Türk Ans. ·ay. y.; Yıenl Türk Ans. ay. y.; ö. N. BıUmen, A.g.oe., ay. y.; Bursa- lı M.T.E .. A.g.e .• ay. y.; İslam Alılmleri Ans. ay. y.; Rehber Ans. ay. y.; Men.
!slam Meşhfırloarı .&ns. ay. y.
(9') Türk Ans. ay. y.; İslam Aflmleııi Ans. ay. y.
(10) Bursalı Mehmed Tahl·r Efendi, A.g.e., I, 342 - 344.
('11) Abdullah Mus'taıfa el-MerAğt, A .. g.e., Ill!I, 112.
(1'2) Ömoer Nasuhi Bilinen, A.g.e., I, 542 -5'!1~3.
(13) Rehber Ans. ay y.: İslam Alimleri Ans. a.y. y.
(14) Osmanlı MüelUtlerl, I, 342 - 343. Ha.basından ve 'I'arsus'lu Mehmed bin Aıh
med'den hadts almıştır. Ö. N. Bllmen, aıy. y.
Konya ve İstanbul'da zamanın büyük alimlerinden muhtelif branşlarda . ilim tahsil etmiştir.
On yaşında, Kur'an-ı Kerim'i ezberliyen, bundan başka pekçok me- tin ve kitfoı hıfaeden Mevlana Ebu Said Hadimi, bu arada Arabıça ve 1
Farsçayı öğrenmiştir (15). Babasının emriyle Konya' da Karatay Me<lı;e
sesine yazılıp burada beş sene ilim öğrenmiş ( 16), sonra buradaki hocası
İbrahim Efendi'nin tavsiyesi üzerine İstanbul'a gitmiştir. Orada zamanın en büyük ve meşhur alimlerinden Kazabadi Ahmed Efendi'den ilim öğre
nerek parlak bir şekilde icazet almıştır (17). ıı Yirmiyedi yaşında, o zaman okutulan bütün ilim dallarında, yüksek< ·; tahsilini tamamlayan Hadimi, kaynakların ifadesiyle dört katır yükü ki- J
tapla Hadim'e dönmüş ve babasının boş bıraktığı Hadiin Medresesinde' ders vermeğe ve eser yazmağa başlamıştır (18).
Kısa zamanda namı, şöhret ve fazileti etrafa yayılan (19), hatta en büy~k ilim merkezi olan İstanbul'a kadar varan, Hanefi fakihi, usfrlcü. ve sufi olan (ı20) Muhammed Hadimi, Osmanlı Padişahları tarafından İstan--,, bul'a davet edilmiştir. Önce Üçüncü Ahmed Han tarafından 'İstartbı.il'a ·
; ,. ~ .. F (15) Abdullah M. el-Meraği, ay. y.; Türk Ans. ay. y.; İslam Aıınııeri Ans. x,.yı,
334; (
(16) Meydan Larousse V, 508; Türk Ans. XVITI, 2114; İslam Alimleri Ans. ay. y. ·
(1'7) Türk Ans. ay. y.; İslam Ali.ın.lerı Ans. ay. y.; Rehber Ans. VII, 1'7; Abdüll'a- tif Uyan, A.g.e., II, 867; Ömer Nasuhi Bilmen, A.g.e., ay. y.; Osmanlı M;üel- Hfleri ay. y.; Ahmed Ebu'n-!Naıki' bin Mubıammed bin İshh el .... Haneri Ka- zabli.di, asrının pek muktedir bir üstadıdır. Tokat sancağı nah1\Yeler1nden; ~'
Kazabli.d c~azava)da doğmuş, llı63V17f>O'de İstanbul'da vefat .e~tmiştJı:. Ce~- .
rahpaşa Caddesindeki bir haztrede mıedff.ındur. Kazabli.di, kudretli bir alimddr. Evvela Kazabli.d'da oohsile başlamış, sonra 'Pokat'a giderek oı:aöa
AH Yusuf Efendi, Osmıan Efendi ve Zorlu-zade Erzurum'lu Hasan E-fend~'-1 den tahsillni ikmale devam etmiş, nihayet aslen Antep'li olup sonradan Si- vas'ta yerleşen ve 111'1/1699 tıarihinde vefat etmış olan Allame Muhammed et-'I'efsiri'nin derslerinde bulunarak kend~sinden icazet a1İnıştır. Kaziibli.:dl, 11115/1703 tarihinde tstanbul'a giderek Süleymaniye civarında bir medre- sede ikamet etmiş ve Süleyman~\Ye camllnde 'ted,rise başlamıştır. 11~1/
17-09'de resmen müderris olmuş, müderrisll.ktek:i derecesıi. altmışlıya vasıl
olunca, kendisine Saray'da bir tedris vazifesi tevcih edilmiş, 114·6/17.33'da Seliinik, 11'53/1740'de Mısır, 1157/ 1744'de Mekke-i Mükerreme K'adılığırıa
tayin olunmuştur. Daha geniş bilgıi için bkz. ö. N. Bilmen, A.g.e., I, 539 - 540. Burada, aıdıgeç.en aHmin, yedi aded eserinin !simleri ve konuları da ya-
zılmıştır.
( 18) Türk Ansiklopedisi, XVllI, 294; İslam AlimleI">i ~ns. XVI, 313'4.
(19) Meydan Larousse, V, 5-08; A. Uyan, A.g.e., II, 867; Rehber Ans. VII, 1'7; İs
lam Alimleri Ans. XVI, 334; Tüıık Ans. XVII!I, 294; Osmanlı Müellifleri, ı,.,
3'43.
(20) Tabakatü'I-Usuliyyin, m, 11'2. '. •rı
116
-'· da'vet.ediH.p Onun iltifatına mazhar olmuş, sonra da Birinci Mahmud Han
tarafından davet edilmiştir (1211). İkinci gidişinde, Ayasofya Camiinde,
ıP,adişahını da ·bulunduğu bir toplantıda, Fatiha-i şerifenin tefsirini yap-
-;-ması istenmiş, Şeyhulislam ve meşhur al·imlerin de bulundukları o mec- liste M. Hadimi, Fatiha Suresini çok-güzel tefsir edip, başta Padişah ol- mak üzere, herkesin takdfrini kazanmıştır. Bunun üzerine, İstanbul':la
' ·]falması ve Osmanlı Devleti içinde yazılan dini eserleri ted'kik etmesi - ve
e,serlerin ondan sonra basılması ve yayınlanması - kendisine teklif ediı
miştir. Fakat o, Hadim'deki Medresesinde talebe okutmağı, teklif edilen bu vazifeye tercih ederek, Padişahın takdir ve taltiflerine mazhar olduk- tan sonra, memnun bir şekilde memleketine dönmüştür (ı22). Burada, tef-
1
'sh •,
-hadis, fıkıh, usı11-i fıkıh, kelam, arapça, farsça, edebiyat gibi dersler - okutup pek çok alimin yetişmesine vesile olmuş, pekçok icazet vermiş-tir ·(:26) . .J
- Mu'cemü'l-Müellifin isiinli biyografya ve bibliyografya kitabının ya-
rr • . Öı.·, .
zarı olan mer Rıza Kehhale'nin, fıkıh alimi, usulcü ve bazı ilimlerle meş- gı11 olmuş bir alim olarak tavsif ettiği (124) Hadimi'nin yetiştirdiği. ilim
adamları arasında, başta oğulları Said, Abdullah, Emin ve Nu'man Efen-
dile~ gelmektedir. Bursalı Mehıned Tahir Efendi, Osmanlı Müellifleri. adlı
eserinde bunların bazı eserlerini de yazmıştır (125). Bunlardan başka, -~~1Ayaklı Kütüphane" lakabiyle anılan Müfti-zade Muhammed Antaki. İs
rnftil Cklenbevi, Mehmed Kırkağaci, Hafız Osman Üskübi, Ahmed Ürgü-
b~. Konya'lı İsmail Hakin, Hacı İsmail Kayseri gibi alimler meşhur olmuş- 1ardır (ı26).
Tasavvuf yoluna da süluk eden Hadimi, tefsir, hadis, fıkıh, usı11-i fı
kıh ve dığer ilimlerde olduğu gibi, tasavvufa dair bazı risaleler de te'lif
etmiştir' (127).
' 1
r ., • Maföaanıın çıktığı günden h. 13ı39• (m. 19119) senesine kadar, doğu ve
• batı ülkelerinde basılan eserleri, müelliflerini ve kısa biyografilerini tes- bit eden Yusuf İlyan Serkis, Mu'cemü'l.,Matbuatı'nda, Hadimi'nin 6 ki-
(2:1) Bursalı M. T. Ef. A.g.e., ay. y.; ö. N. Bilmen, A.g.e., ay. y.; Türk Ans. ay. y.;
·' 1sııı.m Alimleri Ans. ay y
(ı22) ö.' N". Bilmen,' A.g.e., I, 543; Bursalı M. T. Ef., A.g.e., I, 343; İslll.m Alimleri Ans. ay. y.; Rehber Ans. ay. y.; Men. İslll.m Meşhurlan Ans. Ay. y.
('23) AbdUllati'f Uyan, A.g.e., ay. y.; Meydan Larousse, V, 508·; İslam Alimleri Ans. ay. y.
(2>4) ö. R. Kehhıile, A.g.e., ay. y.
(25) Bursalı M. T. Ef. A.g.e., ay. y.; Türk Ans. ay. y.; A. M. el-Meraği, A.g.e., aıy. y.
(26) Türk Ans. ay. y.; İslll.m Aı~mlel'i Ans. ay. y.; Rehber Ans. ay. y.; Meydan Larousse ay. y.
(27) el-Fethu'l-Mübin fi Tubakati'l-UsOliyyln, III, 112.
tabı ile 24 risalesinin isimlerini ve mühim bir kısmının da konularını zik-
retmiştir (23). Yakinen müşahede edilen hususlardan biri de şudur ki: Hadimi, talebelere ders vermenin yanısıra, insanların hidayete gelmesine,
İslam ahlakını ve hukukunu öğrenmesine vesile olmak i'çin çok çalışmış
tır. Pekçok konuda kitaplar yazmıştır Q29).
Netice olarak söylemek gerekirse, çok kısa olarak, umfuni hayatı ile ilmi hayatından bahsettiğimiz 'h. 12 (m. 18) 'inci asır alimlerinden (30) Mu- hammed Hadimi'nin bu yüksek ilmi şahsiyetinin teşekkülüne tesir eden amilleri, kanaatimizce şöyle sıralamak mümkündür:
1 - ıEvvela, ilmin yüksek değerini takdir eden, asil, köklü ve tanın
mış bir ailenin çocuğudur. Kendisi gibi, kardeşi EbO. Nuaym Ahmed bin Mustafa el-Hadimi de ulemadan olup bazı eserler yazmıştır (311) Yukarı
da da belirttiğimiz vechile, dedelerinden Hüsameddin Efendi, alim ve veli bir zat olduğu gibi, babası Hacı Mustafa Efendi de büyük bir ilim
adamıdır. Böyle bir ilim ocağında dünyaya gelmesi, daha çocuk iken ilme
başlamasına vesile olmuştur. Nitekim henüz 10 yaşında iken, Kur'an-ı Ke- rimi ve bazı ilmi metinleri, kıymetli kitapları ezberlemiş bulunmaktadır.
Binaenaleyh çok küçük yaşta, ilim tahsiline başlaması, onun hafızasında taş üzerine işlenmiş bir nakış gibi, ilmin yerleşmesine sebeb olmuştur.
2 - Hadimi çok çalışan ve az uyuyan, kuvvetli bir irade ve azim sa- hibi olduğu gibi, Cenab-ı Hakk, bunlara ilaveten ona kuv'vetli bir hafıza,
keskin bir zeka, üstün bir kabiliyet ve mükaşefe yani hakikatleri ve ilahi
sırları keşten, kalp temizliği ile öğrenmeyi de lutfetmiştir. Kaynaklarda,
Nakşibendi büyüklerinin yolunda olduğu da, zikredilmektedir (3Q).
3 - Memleketi olan Hadim'de, okuyabileceği, ilim ve irfan yuvası
medreselerin ve müderrislerin bulunmuş olması, zamanının mühim ilim merkezlerinden biri olan Konya'ya gelme imkanı elde etmesi, onun için büyük bir ni'met, bir şanstır. Böylece, zamanında okunması adet olan ilimleri okuma fırsatı elde etmiştir. İstanbul'a gitme yolu da Konya'da
açılmıştır.
4 · K ~n ·li.;inc~en önceki ve zamanındaki alimlerin eserlerini tedkik
etmesi, onda ilmi nosyonun teşekkülüne, önemli ölçüde yardımcı olmuş
t.ur. Bu cümleden olmak ü~re İmam-ı A'zam Ebu Hanife, O'nun talebe- leri, İmam Ebu Mansur Matüridi ve bunların yolunda giden alimlerin,
(28) Yusuf !!yan Serkis, Mu'cemü'l-MatbftAt, I, 808 - 809, l!I, 19713 - 1004.
(129) İslam Alimleri Ans. ay. y.
(30) Mu'cemü'l-ıMatbüılt, I, 808: el-Fethu'l-Mübin, III, 11'2.
(31) YQsut İ. Serkis, A.g.e., I, 809, m, 1'9'7'4; Bursah M. T., A.g.e., a,y. y.
(32) Osmanlı Müe!Hfleri, I, 34ı3; Ta'bakatü'l-ıMüf.essirin, I, 542; Türk Ans. ay. y.
Men. İslam Meşhurları Ans. II, 867.
kendisine akaid ve fıkıh konusunda mühim tesirleri olmuş, kaynakların
da belirttiği gibi akaidde Ehl-i Sünnet, amelde Hanefi mezhebi çerçeve- sinde kalmıştır (33). Asrında, kendilerinden ilim tahsil edebileceği, bol miktarda, kudretli ilim adamları bulabilmiş ve hususi kabiliyeHeri sebe- biyle de onların özel a·Iakalarına mazhar olmuştur. Önce kendi memleke- ti olan Hadfm'deki, bilahare mühim ilim merkezlerinden biri olan Kon- ya'daki hocaların ilimlerini öğrendikten sonra, zamanının en büyük ilim merkezi olan istanbul'a gitme imkanına sahip bulunması da omdaki mü- him şahsiyetlerden, mümtaz alimlerden ilim almasına sebep olmuştur.
5 - Öğrendiklerini, başta çocukları olmak üzere, talebeye öğretme im'kanına kavuşması, ilminin pekişmesinin sebeplerinden biridir.
6 - !Bildiklerini eserlere, kitaplara geçirmesi, her söylediği sözün de- lilini de ortaya koymayı gerektirdiğinden, onun ilminin kuvvetlenmesin- de müe'5.sir olmuştur. Eserleri tedkik edildiğinde görülmektec!_ir ki onları
yazarken, bol miktarda referanstan, me'hazden isti'fade etmiştir.
7 - İki def'a, iki ayrı Osmanlı Padişahı tarafından, İstanbul'a da'vet
edilmiş olması ve birinin de hazır bulunduğu bir ulema meclisinde ilmi bir konuyu anlatma fıTsatını ele geçirmesi, yine ilmi şahsiyetine tesir eden sebeplerdendir.
8 - Onun geniş ilminin yanısıra, ilmiyle amel etmesinin ve takdire
şayan bir tarzda takva, vera' ve zühd sahibi olmasının, aklının ve kalbi- nin saflaşıp berraklaşmasında, başta tefsir, hadis, fıkıh, usUI-i fıkıh, kelam ve tasavvuf ilimleri olmak üzere, diğer ilimleı-de pek yüksek kudret ve kuvveti elde etmesinde mühim bir rol oynamış olduğunu da hatırdan uzak tutmamak gerekir.
Son cümle olarak ifade edeyim ki, Hadimi'nin (rahmetullahi aleyh)
hayatında ve eserlerinde, herkes için, istifade edilebilecek çok önemli hu- suslar bulunmaktadır.
(33) A. Uyan, A.g.e., ay. y.; ö. N. Bilinen, A.g.e., ay. y.; Bursalı M. T. Ef., A.g.e.,
a-ynı yer