• Sonuç bulunamadı

‹nsan ve Sa¤l›k

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "‹nsan ve Sa¤l›k"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

‹nsan ve Sa¤l›k

Kolera

Kolera, bir tür mikrobik ba¤›rsak hastal›¤›. Hastal›¤a yol açan etken “Vibrio cholerae” adl› bir bakteri. Bu hastal›k genellikle hafif bulgular veriyor. Kolera mikrobunun çok say›da alt grubu var ve bunlardan baz›lar› oldukça hafif seyredi-yor. Ancak kolera mikrobuyla karfl›laflan yaklafl›k her 20 kifliden birinde hastal›k oldukça fliddetli görülüyor. Kolera hastal›¤›, su gibi ishal, kusma ve bacaklarda krampa yol aç›yor. Kontrol alt›na al›nmad›¤› durumlarda salg›nlara yol açabiliyor. Afrikada bafllayan bir kolera salg›n›n›n 30 y›l sür-dü¤ü biliniyor. Tedavi edilmedi¤i taktirde kolera, çok h›zl› su ve elektrolit kayb›na ba¤l› olarak sa-atler içerisinde ölüme bile yol açabiliyor. Bu mik-ropla her karfl›laflt›¤›m›zda kolera hastal›¤›na ya-kalanm›yoruz. Ciddi bir hastal›¤a yol açmas› için bakterinin yeterli say›da al›nmas› ve midedeki asitli ortamdan kurtularak ba¤›rsaklara ulaflabil-mesi gerekiyor. Bakterinin hastal›¤a yol açmas›n-daki en önemli etken, salg›lad›¤› bir zehir (tok-sin). Bu zehir iki alt birimden olufluyor. Bunlar-dan biri, bakterinin ince ba¤›rsak duvar›na

yap›fl-mas›n› sa¤larken di¤eri de hücre içinde hasara yol aç›yor. Hücre içinde etkili olan zehir, ba¤›r-saklardan afl›r› miktarda su ve elektrolit at›lmas›-na yol aç›yor. Sulu ishal, kusma ve kas krampla-r›, kolera aç›s›ndan kuflkuland›r›c› belirtiler. Has-tal›¤›n kesin tan›s›, d›flk›da bakterinin gösteril-mesiyle konulabiliyor.

Kolera, mikrobun vücuda yiyecek ve içecek-lerle al›nmas›yla meydana geliyor. Bulaflmas›nda-ki en önemli etken, hastal›¤› tafl›yan bir Bulaflmas›nda-kiflinin d›flk›s›yla temas edilmesi. Bu, genellikle içme su-lar›na kanalizasyon sular›n›n kar›flmas›yla oluyor. ‹çme sular›n›n temizli¤i konusunda kuflku varsa, suyu mutlaka kaynatt›ktan sonra içmek gereki-yor. Tuvaletlerin temiz tutulmas› ve el temizli¤i, hastal›ktan korunmada çok önemli. Kolera, afl›r› su ve tuz kayb›na ba¤l› olarak 5-6 saat içinde ölüme yol açabilece¤i için, tedavisindeki en önemli nokta erken tan›. Bu nedenle tedavideki temel ilke, kültür sonuçlar›n› beklemeden su ve tuz kayb›n›n giderilmesi. Bunun için hastaya se-rum tak›larak gerekli miktarda s›v› ve elektrolit verilip, bu a盤›n en k›sa sürede kapat›lmas›

ge-rekiyor. Tan› kesinlefltikten sonra antibiyotik te-davisine bafllanabiliyor. Bir süredir koleraya kar-fl›, gen mühendisli¤i teknolojisiyle elde edilen afl›lar kullan›labiliyor. Ancak bu afl›lar›n daha çok, salg›n olan bölgelere gidecek kiflilere uygu-lanmas› öneriliyor.

Titreme

Vücudumuz, hissedemesek ya da ç›plak gözle göremesek de sürekli bir titreme halinde. Bu tit-reme baz› duyarl› cihazlarla ölçülebiliyor. Ancak, hissedilir ve gözle görülür duruma gelince rahat-s›zl›k vermeye ya da günlük ifllerimizi aksatmaya bafllayabiliyor. Titreme, birbirine karfl›t çal›flan kaslar›n istemsiz kas›lmas›na ba¤l›, ritmik bir ha-reket. Vücudun hemen her kas›nda görülebilmek-le beraber en s›k elgörülebilmek-lerde, bacaklarda, göz kapak-lar›nda ve boyun kaskapak-lar›nda olufluyor. Titreme, ayr›ca sinir sisteminin çeflitli hastal›klar›n›n er-ken belirtileri aras›nda yer al›yor. Bunlar aras›n-da en s›k görüleni Parkinson hastal›¤›. Ancak, titreme hiçbir hastal›k olmaks›z›n da görülebili-yor. Afl›r› kas yorgunlu¤u, yerçekimine karfl› ya-p›lan dirençli hareketler ya da afl›r› stres titreme-ye yol açabiliyor. Hiçbir neden olmaks›z›n görü-len titremeye “esansiyel tremor” deniliyor. Esan-siyel tremorun bafll›ca belirtisi, ellerdeki titreme. Bu tür titreme genellikle tek elden bafll›yor ve y›l-lar içinde çok yavafl ilerleyerek di¤er uzuvy›l-larda da görülebiliyor. Esansiyel tremor, kifli ayakta ve ellerini ileri do¤ru uzatt›¤›nda belirginleflerek, oturur ve yatar durumda genellikle kayboluyor. Ellerdeki titremenin yan›nda, kafa, dil, bacaklar ve gövdede de titreme görülebiliyor. Esansiyel tremor ömür boyu hafif-orta fliddette devam ede-bilece¤i gibi zaman içerisinde artma da göstere-biliyor. Bu rahats›zl›k, kiflinin ince iflleri yapmas›-n› engelledi¤i için yaflam›yapmas›-n› olumsuz etkileyebili-yor. Son y›llarda yap›lan çal›flmalarla, kal›tsal ol-du¤u düflünülen esansiyel tremorun genetik yap›-s› ortaya ç›kart›l›yor. Kromozom 3 ve 2’nin üze-rinde bulunan FET1, ETM1 ve ETM2 genlerinin esansiyel tremordan sorumlu genler oldu¤u dü-flünülüyor. Esansiyel tremorun tan›s›na yönelik özel bir test yok. Hastal›¤›n belirtileri ve muaye-ne bulgular› tan›da oldukça ömuaye-nemli. Hastal›¤›n te-davisinde kullan›lan ilaçlar aras›nda beta-blokör ilaçlar var. Kiflilerin yaklafl›k %70’i bu tedaviden yarar görüyor. Tedavide ayr›ca fenobarbital türe-vi ilaçlar da kullan›labiliyor. ‹laçlardan yarar gör-meyen fliddetli vakalarda, beyindeki talamus böl-gesine yap›lan cerrahi müdahale de baflar›l› so-nuçlar verebiliyor.

B

Beenniimm öözzeelllliikkllee bbaaccaakkllaarr››mmddaa kk››llccaall ddaammaarrllaarr ççookk b

beelliirrggiinnlleeflflmmeeyyee bbaaflflllaadd››

Bacaklardaki k›lcal damarlardaki belirginleflme varisin erken habercisi olabilece¤i gibi, aç›k tenli in-sanlarda bir tür cilt özelli¤i olarak da görülebilir. Ya-fl›n ilerlemesi ve uzun süreli ayakta kalmay› gerekti-ren ifller varis oluflumunu art›ran etkenlerdir. Varisin kesin teflhisi, konunun uzman› taraf›ndan muayene ile mümkün olabilir.

S

Siizzddeenn hheerrppeess vviirruussllaarrii hhaakkkk››nnddaa bbiillggii iisstteeyyeecceek k--ttiimm iillggiilleenniirrsseenniizz vvee cceevvaapp vveerriirrsseenniizz sseevviinniirriimm..

Herpes virüsünün bir çok alt grubu olmakla birlikte en s›k olarak HSV1 ve HSV2 enfeksiyona yol açar. Ge-nellikle HSV1 a¤›zda uçuklara, HSV2 ise genital bölgede yaralara yol açar. Herpes virüsü hücre içerisine girerek hücrenin genetik yap›s›na kendi genlerini yerlefltirir. Ba-¤›fl›kl›k sisteminin zay›flad›¤› durumlarda, yani virüs için gerekli flartlar sa¤land›¤›nda ise enfeksiyon belirtileri

or-taya ç›kar. Tedavisinde genellikle asiklovir kullan›l›r.

3

355 yy››lldd››rr ssiiggaarraa iiççeenn bbiirriissiinniinn flfluu aannddaa bb››rraakkm maass››--n

n››nn oonnaa bbiirr ffaayyddaass›› oolluurrmmuu??

Sigaran›n uzun süreli kullan›m› birçok organda kal›c› hasarlara yol açabilmekte. Akci¤erler üzerinde-ki olumsuz etüzerinde-kileri çok uzun y›llar devam edebiliyor. Ancak sigaray› b›rakman›n, efor kapasitesini artt›ra-rak günlük performans› yükseltmesi gibi olumlu etki-leri çok k›sa süre içerisinde hissedilir.

Vizite Ücretsizdir!..

Vizite Ücretsizdir!..

D o ç . D r . F e r d a fi e n e l

f s e n e l @ e x c i t e . c o m

Lejyoner

Hastal›¤›

‹lk olarak 1976 y›l›nda Pennsylvania’da lejyoner-lerin toplant›s›na kat›lan kiflilerde saptanan bu has-tal›k, akci¤er dokusunun iltihaplanmas›na yol açan bir tür zatüre. Önemli say›-da insan›n ölümüne yol açan bu hastal›k üzerinde yap›lan araflt›rmalar, buna yol açan mikrobun

hava-land›rma sisteminden kaynakland›¤›n› gösterdi ve mikroba “Legionella pneumophila” denildi. Bu zatüre tipi di¤erlerinden biraz daha farkl› seyredi-yor ve tedavi edilmezse akci¤er, karaci¤er ve böb-rekleri tahrip ederek öldürücü olabiliyor. Bu has-tal›k solunum yoluyla insandan insana kolayca bu-laflabiliyor. Bakteri, özellikle kirli klima sistemle-rinin filtrelerine yerleflerek, veya su depolar›nda uygun nem ve ›s›da ço¤al›yor ve buradan ortam havas›na da¤›l›yor. Kirlenen klima kanallar›, mik-roplu havay› temizleyemeden içeriye göndererek di¤er insanlar›n da solumas›na ve hastal›¤›n

yay›l-mas›na neden oluyor. Bu nedenle merkezi klima ve havaland›rma sisteminin bulundu¤u ortamlarda çal›-flanlar, lejyoner hastal›¤›na karfl› risk alt›ndalar. Uz-manlar, bu tür yerlerde bu-lunanlar›n gribal enfeksi-yonlara benzer rahats›zl›k geçirmeleri durumunda, bu tür flikayetleri ihmal etme-yip mutlaka doktora müra-caat etmelerini öneriyor. Mikropla karfl›lafl›ld›¤›nda 2-10 gün içerisinde yüksek atefl, bafl ve kas a¤r›s› bafll›yor. Daha sonra gö-¤üs a¤r›s› ve zatüre gelifliyor. Baz› vakalarda sindirdim sistemi de etkilenebiliyor ya da nörolo-jik bulgular görülebiliyor. Bu hastal›kta ölüm ris-ki %15-20 aras›nda. Elli yafl›n üzerinderis-ki erkek-ler, sigara kullananlar, kronik akci¤er hastalar› ve afl›r› alkol tüketenler bu hastal›¤a daha kolay yakalan›yorlar. Tan›, kanda veya idrarda bak›lan antikorlar ya da akci¤er s›v›lar›n›n incelenmesiyle konuluyor. Lejyoner hastal›¤›, uygun antibiyotik-lerle tedavi edilebiliyor; ancak en önemlisi erken teflhis.

Biliyor muydunuz!..

Biliyor muydunuz!..

94 Ekim 2004 B‹L‹MveTEKN‹K

Referanslar

Benzer Belgeler

Baz› küçük erkek çocuklarda görülen bu durumda, pipi ucunda biriken vücut salg›lar› yeterince temizlenemiyor ve buna ba¤l› olarak mik- rop üremesi kolaylafl›yor..

Erken yafllarda yap›lan bu tet- kik sayesinde yafll›l›kta bu hastal›¤a yakalanacak kifliler çok önceden tespit edilerek erken dönem- de tedavi bafllanabiliyor,

Durufl (postür), vücudun dura¤an veya hare- ket halinde eklemlerin ald›¤› pozisyonlar›n bilefli- mine, yani vücudun ald›¤› flekle

Her iki gözden beyne ulaflan görüntüler farkl› oldu¤u için bir süre sonra beyin bunlardan birini tercih ediyor ve di¤er göz zay›f kal›yor.. Görüntünün a¤tabakaya

Bafl a¤r›s›, al›n ve burun çevresin- de a¤r›lar, burun t›kan›kl›¤›, öksürük, halsizlik ve burun ak›nt›s› gibi belirtiler görülüyor.. Sar›-yeflil burun ve

Ayakkab›n›n ba¤c›kl› olmas›, parmak ucunda bir miktar boflluk bulunmas›, tarak k›sm›- n›n geniflli¤inin aya¤a uygun olmas› ve aya¤› s›k- mamas› ideal bir

“Endoroskopik transtorasik sempatektomi” (ETS) olarak adland›r›lan bu yöntemle ellerdeki afl›r› terleme % 99 civa- r›nda tedavi ediliyor.. Ayaklardaki terleme için

E¤er d›fl gebeli¤in tan›s›nda gecikme olursa büyüyen embriyonun bas›nc› nede- niyle tüpte y›rt›lma ve buna ba¤l› fliddetli kar›n a¤- r›s›, kar›n içi kanama,