TRAVMA PSİKOLOJİSİ
Birinci Sınıflandırma
Travmanın, bireysel işlevselliğin farklı alanlarında ortaya çıkardığı etkilere göre yapılan sınıflandırmadır. 1-Bağlanma Travması. Bağlanma ya da yakın ilişki travması iki kişi arasındaki duygusal alışverişi etkilemektedir. Bu tür travmalar, yeNşkinlerde bağlılık duygularını etkilerken, bebek ya da çocuklarda güven duygusuna zarar verebilir. Anne-baba yoksunluğu, anne baba kaybı, evlilik dışı ilişkiler, aldaQlma, boşanma ve önemli kişilerin kaybı bu tür travmaya örnekNr.Birinci Sınıflandırma
2-Özerklik/Kimlik/Bireyselleşme Travması. Özerklik ya da kimlik travması, bir bireyin ya da grubun davranışsal ya da duygusal açıdan bağımsızlığını ya da kimlik duygusunu sarsarak başarısızlık, yetersizlik ve yabancılaşma duygularına neden olabilmektedir. Cinsel ya da fiziksel isNsmar, ev içi şiddet, işkence, savaşta esir düşme, soykırım gibi durumlar bu tür travmalara örnekNr.Birinci Sınıflandırma
3-Karşılıklı Bağlılık ya da Ayrılık Travması. Ayrılık travmaları bireyin sosyal ağını ve içindeki birlikteliği tehdit ederek bireyi travmaNze edebilir. Taşınma, şehir değişNrme, göçe zorlanma gibi yaşanQlar bu tür travmalara örnekNr.Birinci Sınıflandırma
4-Başarı/Kendini Gerçekleş@rme Travması. Yaşamda kalma ya da ilerleme için çok önemli algılanan bir hedefin gerçekleşNrilmesinde yaşanan başarısızlık ya da engellenme travmaNk bir etki yaratabilir. İşten çıkarılma, önemli düzeyde parasal/maddi kayıp, ciddi sağlık sorunları ve hedeflere ulaşmada yoğun başarısızlıklar bu tür travmalar arasında sayılabilir.Birinci Sınıflandırma
5-Yaşamda Kalma Travması. Yaşamda kalma travması, kişinin kendisine ya da kendisi için önem taşıyan diğer kişilere yönelik doğrudan ya da dolaylı tehdit yaratan olayları içerir (örneğin, savaş, kaza, doğal olarak ya da insan eliyle ortaya çıkan afetler). Bu tür olaylar ortaya çıkardıkları ölüm düşüncesi ve açık ya da örtük tehdit algısı nedeniyle yoğun ve derin korkuya neden olurlar.Bazı travmalar birden çok işlevsellik alanını etkileyebilmektedir. Örneğin, ensest hem özerklik hem de bağlanma alt sistemlerini sarsar. Soykırım hem toplumsal kimlik hem karşılıklı bağlılık hem de yaşamda kalma alt sistemlerini bozar.
İkinci Sınıflandırma
• İkinci sınıflandırma travmaNk olayın nesnel özellikleri temel alınarak oluşturulmuştur. 1. Biriken travma ya da travma benzeri olaylar. TravmaNk olmayan stres kaynaklarının üst üste gelerek yaraYğı birikim travma benzeri bir yaşanQya neden olabilir. Bazen de, bu tür olaylar gerçek travmalar ile birleşerek, bu travmaların etkisinin genişlemesine yol açabilir.
İkinci Sınıflandırma
2. Dolaylı Travmalar. Çeşitli mekanizmalar aracılığıyla bir bireyden diğerine ya da kuşaktan kuşağa aktarılır. Dolaylı travmalar iki ana grupta ele alınabilir: – Bireyler-arası geçiş yapan travmalar – Kuşaklar-arası geçiş yapan travmalar • Kuşaklar-arası geçiş yapan ailesel travmalar • Kuşaklar-arası geçiş yapan toplumsal travmalar
İkinci Sınıflandırma
3. Doğrudan Travmalar. Bir ya da daha fazla işlevsel alanı etkileyen iki türe ayrılmaktadır: a) I. Tip Travma: Tek bir beklenmedik olaya dayalı doğrudan travmalar b) Karmaşık Travmalar
İkinci Sınıflandırma
II. Tip Travma: Üst üste gelen ya da süregiden travmaNk yaşanQlardır. • Süregiden kronik travma0k koşullar (Yoksulluk, açlık, kronik ya da ölümcül hastalıklar, süregiden fiziksel ya da cinsel isNsmar) • Geçmişte uzun süre devam etmiş, ancak şu anda sona ermiş olan travma0k koşullar III. Tip Travma: Farklı örüntüler ve döngüler taşıyan bir dizi travmanın üst üste gelmesidir.
Travmaya maruz kalmış bir bireyle çalışırken,
önceki travmaNk yaşanQların, ikincil travmaların ve biriken travmaların değerlendirilmesi gerekir.
TRAVMA MODELİ (Pynoos & Nader, 1993) • Geçmiş ile gelecek arasındaki köprünün kurulması, çeşitli destek sistemlerinden oluşan bir psikolojik alanda gerçekleşir. Bu koruyucu alan içerisinde geçmişle gelecek arasındaki bağ kişinin bütünleşNrici etkinlikleri ile kurulur. YaşanQların bu şekilde bütünleşNrilmesi yaşamın sürekliliğini sağlamaktadır. • Travma bu sürekliliği bozar ve geçmişle gelecek arasındaki bağlanQ kopar; yaşam çizgisinde bir boşluk oluşur. • TravmaNk yaşanQ diğer yaşanQlarla bütünleşNrilemediğinden onlarla birlikte işlemlenemez; belli bir zamansal bağlama oturtulamaz; şimdide tekrar tekrar yaşanQlanır.
• TravmaNk yaşanQları takip eden posaravmaNk stres ile ilişkili çeşitli modeller vardır.
• Bunlardan bir tanesi Çoklu Risk Faktörü Modeli’dir (Freedy ve ark. 1993).
Çoklu Risk Faktörü Modeli
• Doğal bir afete maruz kaldıktan sonra bireylerin ruh sağlığı uyumlarıyla ilişkili faktörleri araşQrmak üzere gelişNrilmiş bir modeldir. • Bu modele göre, bireylerin ruh sağlığı uyumu üç grupta (afet öncesi, afet sırası, afet sonrası) sunulan farklı etmenlerden etkilenir.Afet öncesi
faktörler Afet sırasındaki faktörler Afet Sonrası Faktörler Ruh Sağlığı Sonucu
Demografik
özellikler Afete maruz kalma Temel ihNyaçlar Depresyon
Ruh sağlığı
öyküsü İlk stres düzeyi Kaygı (anksiyete)
Yüksek düzeyde
yaşam olayları Maruz kalmanın bilişsel afı Stresli yaşam olayları SomaNk yakınmalar
Düşük düzeyde yaşam olayları -Düşük kontrol -Düşük yordanabilirlik -Yüksek yaşam tehdidi Kaynak kaybı Baş etme davranışı Sosyal destek Madde kötüye kullanımı Olumlu yaşanQlar
Çoklu Risk Faktörü Modeli
• Ruh sağlığı sonuçları bireylerin kaynakları ve yaşanQlarına bağlı olarak olumlu ya da olumsuz olabilir. Bu yaşanQlar ve kaynakların her birinin diğeri üzerinde etkisi vardır ve felakeN takip eden uyum sürecini oluşturur.Post TravmaNk Stres Bozukluğunun
Bilişsel Modeli
• Ehlers ve Clark (2000) tarajndan gelişNrilmişNr. • Bu modele göre, bireyler travmayı ve olumsuz etkilerini bir tehdit olarak değerlendirdiklerinde PTSD/TSSB gelişNrirler. Bu tehdit ya içsel ya da dışsal olmak üzere iki farklı yönde oluşur. Dışsal tehdit güvenliğe yönelik bir tehdit ile karakterizedir, içsel tehdit ise kendilik ve geleceğe yönelik olarak algılanan bir tehdikr.• İnsanların olayı ve onun olumsuz sonuçlarını nasıl değerlendirdikleri, olayın anısını ve kişisel anılarla ilişkisini nasıl oluşturdukları tehdit algısı oluşumunu belirler. • Bu modele göre, tehdit algısı uyarılma, anksiyete, zorlayıcı düşünceler ve olumsuz duygusal tepkilerle birliktedir. Tehdidi ve stresi azaltmayı ve dengeye ulaşmayı amaçlayan bazı davranışsal ve bilişsel tepkilere yol açar. Ancak, bu süreç bazı sağlıklı bilişsel süreçleri engeller ve PTSD gelişimine yol açar.