• Sonuç bulunamadı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ"

Copied!
37
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ

• Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim kurumları ortaya çıkmıştır.

• İslam düşünür ve eğitimcilerinden etkilenilmiş aynı zamanda bu alanda eserler verilmiştir.

• Türk toplumlarının ahlak anlayışı islamiyetle birlikte değişmiş, bu da eğitimlerine yansımıştır.

• İslamiyetin kabulü gazi ve veli insan tipini ortaya çıkarmış buda çok sayıda eserlerin meydana gelmesini sağlamıştır.

• İslama göre bilim yücedir. Bu durum Türkler’ede yansımış ve bilime önem verilmiştir.

• Arapça ve Farsça aydınlar üzerinde etkili olmuştur.

(2)

KARAHANLILAR ( 840- 1212)

• Eğitimin temel Özellikleri;

• Müslüman olmaları ve yerleşik düzene geçmeleri eğitimlerini şekillendirmiştir.

• Devlet adamları eğitim – öğretim ve bilimin gelişmesine önem vermişlerdir.

• Ülkenin her tarafına medreseler kurulmuştur.

• Farabi, İbn-i Sina, Biruni gibi dünya eğitim ve bilim tarihinde önemli yer tutan bilim adamları yetişmiştir.

• Eğitim bilimine ait ilk görüşlerde başta Farabi olmak üzere bu dönemin alimleri tarafından ileri sürülmüştür.

• Bu dönmede yetişmiş ve Dünya eğitim ve bilim tarihini etkileyen önemli şahsiyetlerden bazıları şunlardır

(3)

FARABİ ( 870- 950)

• Kendisine Aristo’dan sonra Muallim-i sani (ikinci öğretmen) denir. Yüzden fazla eser

yazmıştır. Konuları;

Felsefe, Mantık, Ahlak, Psikoloji, Metot, Fizik, Kimya, Astronomi, Geometri, Siyaset,

Sosyoloji, Askerlik, Din, Dil, Edebiyat)

(4)

Eğitime İlişkin Görüşleri Şunlardır;

• İlk kez doğrudan eğitim bilimine ilişkin görüşler ileri sürdü

•Eğitimin amacı, mutluluğu bulmak ve bireyi topluma yararlı hale getirmektir.

• Üç tür eğitimci vardır; aile reisi, öğretmen ve devlet başkanı

•Yöntem konusunda kolaydan- zora, basitten karmaşığa gidilmeli.

• Bir şey öğretilmeden diğerine geçilmemeli

• Disiplin ne sert , ne de yumuşak olmalı, ılımlı bir yol izlenmelidir.

•Tartışma yönteminin eğitime sokulmasını söylemiştir.

• Eğitim ve öğretim bir birinden ayrılmalıdır.

•İnsan mutlu olması için felsefe öğrenmelidir.

•Çocuklar sorumluluk duygusuna sahip olarak yetiştirilmelidir.

(5)

İBN-İ SİNA ( 980- 1037)

• Hangi görüşte olursa olsun her çocuk eğitilmelidir.

• Meslek eğitimine önem verilmelidir.

• Karma eğitimi savunmuştur.

• Öğretmen, çocuğu her yönüyle tanımalıdır.

• Çocuğun zevk ve ilgileri meslek eğitiminde göz önünde tutulmalıdır.

• Oyun, çocuk eğitiminde önemlidir.

• Deney, gözlem ve araştırma yöntemini öne sürmüştür.

• Çocuk üstündeki baskı olumsuz sonuçlar doğurur.

• Kendisine Aristo ve Farabi’den sonra muallim-i salis (öğretmen) denir.

(6)

BİRUNİ (973- 1048)

• Bir bilim adamıdır.

• Bilimsel yöntemden yanadır. Ona göre araştırma, gözlem ve deneye dayanmalıdır.

• Duyduklarımız gördüklerimizden farklı olabilir.

• Öğrenmede taklit ve ezberciliğe yer yoktur.

• İnsan kendi aleyhine dahi olsa doğruluktan ayrılmamalıdır.

(7)

BALASAGUNLU

YUSUF HAS HACİP ( 1018- 1070)

• Bilgi çocuğa küçük yaşta öğretilirse, kalıcı olur.

• Anne ve babalar çocuklarıyla direk ilgilenmelidir.

• Eğitimde kız ve erkek ayrımı olmamalıdır.

• Çocuk, bilgin ve edepli öğretmen elinde yetiştirilmelidir.

• Öğrenme hayat boyu devam etmelidir.

• Çocuğun ilgisine göre eğitim verilmelidir.

• İşbaşında eğitimi savunmuştur.

• Tecrübeli bir devlet adamıdır. Eserinde daha çok devlet adamlarına yönelik tavsiyeler vardır.

(8)

• Araplara Türkçe öğretmek için Divan’ü Lügat-it Türk (1072-1074) adıyla bir eser yazmıştır.

• Türkçe’nin üstün bir dil olduğuna inanır.

• Türkler için yeni bir hedef- ufuk belirlemiştir.

• Aile içinde çocuğun bakımı ve yetiştirilmesi üzerinde durur.

• Çocuk oyunları hakkında eserde geniş bilgiler mevcuttur.

• Dil öğretimi konusunda başarılı bir yöntem izlemiştir.

•KAŞGARLI MAHMUT

(9)

AHMET YESEVİ ( 1103?- 1166)

• İlk Türk tarikatını kurmuştur.

• Divan-i Hikmet adlı eseri ile etkileri geniş yörelerde yüzyıllarca sürmüştür. ( halen dahi sürmektedir)

• Yunus Emre’yi önemli ölçüde etkilemiştir.

• İnsanlara hizmet ve iyilikte bulunma temel düşüncesidir.

• Sevgi ve mutluluğa dayalı bir hayat görüşünü benimsemiştir.

• Gelecek için bilim öğrenmek gerekir.

• Anadolu’nun vatan tutulmasında önemli katkıları olmuştur.

(10)

SELÇUKLULAR EĞİTİM

• Başta Tuğrul ve Çağrı Beyler olmak üzere Alparslan ve Nizamülmülk Selçuklu devlet yöneticileri, bilginlere ve sanatkarlara büyük önem verdiler. Nitekim örgün eğitim kurumsallaşması 1040 yılında Tuğrul Bey’in Nişabur’da yaptırdığı medreseyle başladı.

• Sonra 1067’de Nizamülmülk tarafından Bağdat’ta Nizamiye medreseleri kuruldu. Bu dönemde Bağdat’ta medreselerde okuyan öğrenci sayısı 6000 idi.

• Eğitim dili Arapça olmakla beraber Türkçe’ye de yer verilirdi.

Medreselerde öğretim sınıf geçme esasına dayanırdı.

Müderris denen medrese hocaları seçkin kimselerdi ve ölünceye kadar görevde kalırlardı. Selçuklular medreselerin yanında küttap denen ilkokul düzeyinde de okullar açmışlardır.

(11)

• Selçuklularda yaygın eğitim kurumu olan Ahilik önemli bir yaygın eğitim ve meslek kuruluşuydu.

• ( Ahi; Arapça kardeş demektir) Ahilik halk arasında yaygınlaşmış, dini ve ahlaki değer kazanmıştır.

• Ahi Evran tarafından kurulan Ahiliğin en önemli temel felsefesi “kamil insan” yetiştirmekti. Bu kurum varlığını cumhuriyet dönemine kadar devam ettirmiştir.

(12)

Selçuklu Eğitim Sisteminin Temel Özellikleri;

1. Selçuklu devlet adamları eğitime ve bilimin gelişmesine büyük önem vermişleridir

2. Medreseler gelişmiş, ülkenin her tarafına yayılmıştır

3. Ahilik gibi bir yaygın eğitim kurumu kurulmuş ve gelişmiştir

4. Atabeglik gibi şehzadelerin yetişmesi için bir uygulama ortaya çıkmıştır

5. Selçukluların ilk dönemlerinde eski değerler ön planda iken, daha sonra bunlar zayıflamaya unutulmaya yüz tutmuştur.

6. Selçuklularda alp, gazi, veli insan tipleri beraber yaşar.

(13)

Selçuklular döneminde yaşamış büyük Türk alimleri

• GAZALİ (1059- 1111)

• MEVLANA CELALEDDİN RUMİ (1207- 1273)

• YUNUS EMRE (……- 1321)

• BURHANED-DİN ZERNUCİ (….- 1223)

(14)

• 2.3.1 GAZALİ (1059- 1111)

• Tus şehrinde doğdu. Felsefe dersleri aldı. Nizamiyede müderrislik yaptı.

Eserlerinde çocukların eğitimleri üzerinde önemle durur. Ona göre;

• Anne ve baba çocuklarına en iyi şekilde bakmakla yükümlüdür.

• Çocuklar gördüklerini taklit eder.

• Çocuğa iyi davranış kazandırılmalı, aydınlatılmalı, kötü arkadaşlardan sakınınmalıdır.

• Çocukta ruh yüceliği, alçak gönüllülük ve ciddiyet olmalıdır.

• Çocuklar küçük yaşta eğitilmelidir. Her şeyin iyisini ve doğrusunu öğrenmelidir.

• Çocuk bir cehverdir ve iyi öğretmende okumalıdır. Öğretmen, onlara rehberlik etmelidir.

• Çocuklara kavrayabileceği şeyler öğretmelidir.

(15)

• 2.3.2 MEVLANA CELALEDDİN RUMİ (1207- 1273)

• 1207’de Belh şehrinde doğmuştur.Mevlana bir mutasavvıfdır.

• Ona göre insan, kendi özünü bilmeli ve olgun olmalıdır.

• Maslov’un kendini gerçekleştirme düşüncesi onda zaten mevcuttu.

• Kalp temizliğinden kaynaklanan değerleri sunmuş ve milyonlarca insanın kalbinde taht kurmuştur.

• Mevlana eğitimin gücüne ve çevrenin etkisine inanır.

• Ona göre insan eğitilebilen bir varlıktır. Hayvanların bile eğitimle yetenekleri gelişir.

• Çocuklar eğitilirken hemen tenkit edilmemeli, bilakis teşvik edilmelidir.

• Tekrar iyi bir öğretme şeklidir.

• Esas olan insanların kendilerini bilmeleridir.

• Alimlik insanın özünde olan bir hünerdir. Alimlik, ipek ya da abadan bir giysi ile kazanılmaz.

• Görünüş değil, gönül esastır.

• Kendisinden sonra ortaya koyduğu görüşlerin etkisiyle “Mevlevilik” tarikatı kurulmuştur.

(16)

• 2.3.3. YUNUS EMRE (……- 1321)

• Mevlananın izinden yürümüş, ancak eserlerini Farsça yerine Türkçe yazmıştır. Türk insanı onu bir gönül eri olarak kendine mal etmiş bağrına basmıştır.

• Ona göre Mevlana mana aleminin sultanıdır.

• Diyar diyar dolaşarak, insanın kendi özünü bilmeleri gerektiğini anlatmış ve hoşgörü üzerinde durmuştur

• Nefis terbiyesini özellikle ele aldı. İnsanlara gönül kırmamayı öğretti.

• Herkese aynı gözle baktı.

• İyilik ve güzellikte hep birlikte yarışmamız gerektiğini söyledi.

(17)

• 2.3.4 BURHANED-DİN ZERNUCİ (….- 1223)

• Türkistan’da doğdu. Önemli bilim adamlarındandır.

• Eserleri batı dillerine çevrilmiş ve çokça okutulmuştur.

• Eğitim ve öğretim konusunda ilk eser veren Türk bilginidir.

• Eğitim ve öğretim faaliyetlerini sistemleştirmiş, metot ve teknikler üzerinde durmuştur.

• Eserinde, soru- cevap, tekrar, ezber, problem çözme yöntemi ve münazara üzerinde durur.

• Ona göre bilime saygı duyulmalı, çok çalışılmalıdır.

• Öğrenci öğrenebileceği kadar ders almalı, kolaydan zora doğru bir yol izlenilmelidir.

• İnsan her yaşta öğrenebilir ve öğrenmelidir.

(18)

OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ

• OSMANLILARDA EĞİTİMİN GENEL ÖZELLİKLERİ ŞUNLARDIR

(19)

• 1. Medreseler çok güçlü yaygın eğitimi kurumu haline gelmiş ve toplumu derinden etkilemiştir.

• 2. Azınlık çocuklarının üst düzeyde yönetici yetiştirdikleri Enderun adında önemli bir örgün eğitim kurumu ortaya çıkmıştır

• 3. İlköğretim 18. yy ortalarına kadar çok basit bir düzeyde kalmıştır

• 4. Osmanlıların son dönemlerine kadar , ilkokul üstü örgün eğitim kurumlarında yalnızca erkekler okumuştur

• 5. Eğitim ve öğretimin temel amacı dinidir

• 6. Yöntem daha çok ezbercidir

• 7. Tanzimat dönemine kadar eğitim her düzeyde ücretsizdir

(20)

• 8.

Tanzimat dönemine kadar eğitim her düzeyde ücretsizdir

• 9. Azınlık ve yabancılara eğitim hakkı tanınmıştır

• 10. Osmanlıca denen bir dil geliştirilmiştir

• 11. Yaygın eğitim daha çok din adamları tarafından yapılmıştır

• 12. Eğitimde yenileşmelere askeri okullardan başlanmıştır

• 13. Medreseler 1776’dan itibaren , kendisi dışında açılan askeri okullarda kısmen, sivil okullarda daha geniş ölçüde etkisini sürdürmüştür

• 14. Eğitim daha çok vakıflar tarafından yürütülmüştür

(21)

Osmanlıdaki Temel Eğitim Kurumları

• Sıbyan Mektepleri

• Medreseler

• Enderun Mektebi

• Acemioğlan Kışlaları

• Rüşdiyeler

• İdadiler

• Sultaniler

• Darülfünun

(22)

• Sıbyan Mektepleri

• İlköğretim seviyesinde 6-12 yaş çocuklarının devam ettiği 3-4 yıl süren okullardır.

• Okulların kuruluşu ve yürütülmesi vakıflar tarafından yapılırdı.

• Din derslerinin dışında, matematik ve okuma yazma da okutuluyordu.

• En küçük yerleşim birimlerine kadar yaygınlaşmıştı. 1860 yılında sayıları 12000 civarındaydı.

• Camilere bitişik olarak yapılıyordu.

(23)

• Medreseler

• Kendi içinde ilk, orta ve yüksek öğretim şeklinde örgütlenen bu okullarda islami ilimlerin yanında, pozitif ilimler de okutulmuştur.

• Osmanlı devletinde ilk medrese 1330 yılında İznik’te Orhan Bey tarafından yaptırılmıştır.

• Medrese altın yıllarını Osmanlının yükseliş döneminde yaşamıştır. Bunların en ünlüleri Fatih ve Kanuni medreseleridir.

Pek çok ilim adamı, kadı, din görevlisi, devlet memuru, müderris ve şeyhülislam bu medreselerden yetişmiştir.

• 16. yy ‘dan sonra bozulma medreselerde de başlamıştır.

Avrupa’da yapılan atılımlar burada yapılamamış ve gün geçtikçe

zayıflamışlardır.

(24)

• Enderun Mektebi

• Kuruluş amacı genellikle Hırıstıyan tebaadan alınan yetenekli çocukları devlet adamı ve asker yapma amacı gütmektedir.

• İlk kuruluşu Fatih zamanına dayanmaktadır. Bu okullar, Osmanlılık düşüncesini ayakta kamasına katkıda bulunmuştur.

• Okul altı odadan oluşmaktaydı. Her oda / sınıf- bölüm değişik işlere elaman yetiştirmek üzere oluşturulmuştu.

• Programda dini ve edebiyatın yanında, matematik, tarih, beden eğitimi dersleriyle birlikte kültür ve sanat faaliyetleri de yapılmaktaydı.

• Bu okullardan, 1850’ye kadar 79 sadrazam, 3 şeyhülislam, 36 kaptan-i derya , yanında pek çok bürokrat, yazar, hattat, nakkaş ve şair yetişmiştir.

Okul 1922 ‘ye kadar varlığını sürdürmüştür.

(25)

• d) Acemioğlan Kışlaları

Yeniçeri yetiştirilmek üzere kurulan bir meslek okulu gibiydi .

• Bu okula devşirme usulü öğrenci alınırdı.

• Devşirilen çocuklar Türk ailelerin yanına verilir, burada Müslümanlığı ve diğer örf ve adetleri öğrenirlerdi. Bundan sonra acemioğlan kışlalarına verilirdi.

• Bu okullarda, okuma- yazma, din bilgisi öğretilir, askeri talim ve spor yapılırdı.

(26)

• e) İdadiler

• Orta öğretimde ikinci kademe olarak eğitim-öğretim veren mekteplerdir.

• 1869 Maarifi Umumiye nizamnamesine göre 1000 haneden fazla yerlere idadi kurulacaktır,idadilerin bütün masrafları vilayet maarif idadisi sandığından karşılanacaktır,

• İdadilerin süresi üç yıldı bu okullar daha sonra orta okullara dönüştürüldü

(27)

• f) Sultaniler

• İdadiler seviyesinde Fransızca ve Türkçe ile eğitim ve öğretim yapan bir mekteptir.

• 1 Eylül 1868 tarihinde Galatasaray Sultanisinin açılışıyla maarifimize giren bu Fransız modeli mektepler hazırlık devresiyle birlikte 9 yıllık bir süreyi kapsamaktadır.

• Bu mektebin açılışı sultan Abdülaziz’in 1867 Paris ziyaretine dayanır.

(28)

• g) Daru’l Fünun

• Avrupa üniversitelerini taklit etmek amacıyla İlk kez 1869 da açılan darül funun bu tarihten sonra birkaç kez kapanıp açılmış 1908 tarihine gelindiğinde İstanbul darülfünunu olarak adı değiştirilmiş ve yeniden teşkilatlandırılmıştır.

• 1912 de şubeler fakülteye çevirilmiş ve I.Dünya savaşında Almanya’dan fen edebiyat ve hukuk alanında 20 profesör çağırılarak üniversitelerin kadroları güçlendirilmeye çalışılmıştır.

(29)

OSMANLILARDA EĞİTİMİN

TEMEL ÖZELLİKLERİ

(30)

• Kuruluştan İlk Yenileşme hareketlerine Kadar ( 1299- 1776)

• Fatih dönemine kadar Osmanlı uleması genellikle Şam, Mısır, İran, Maveraünnehir medreselerinde yetişmiş ancak bu dönemden sonra bu ihtiyaç ülke içinde giderilebilmiştir.

• Fatih döneminde kısmen bilimsel ve felsefi düşünüş Osmanlılara girmiş ancak daha sonra bundan uzaklaşılmıştır.

• Önceleri aktif ve gazi insan tipi gözde iken, duraklamanın başlamasıyla orta ve pasif insan tipi ortaya çıkmıştır.

• Bir yaygın eğitim kurumu olan kahvehaneler bu dönemde ortaya çıkmıştır

• Matbaa bu dönemin sonlarına doğru alınmıştır

(31)

• B. Eğitimde İlk Yenileşme Hareketleri Dönemi ( 1776- 1839)

• Eğitimde yenileşeme askeri okullar açılarak başlamıştır. Buralarda yabancı öğretmenlere de yer verilmiştir.

• 1826’da yeniçeri ocağı kaldırılmıştır

• İlköğretim zorunluluğu ilk olarak bu dönemde getirilmiştir

• Batı ile ilişkiler artmış, 1830’larda batıya öğrenci gönderilmiştir

• İlk Türkçe gazete bu dönemde çıkmıştır

(32)

• C.Tanzimat Dönemi (1839-1876)

• Eğitim alanında değişik yenileşmelere gidilmiştir

• Eğitimin geliştirilmesi devleti felaketten kurtaracak bir yol olarak görülmüştür

• Eğitimciler ve yazarlar, ailenin ve devletin eğitim görevlerini çocuklara ve topluma olan sorumlulukları açısından ele almaya başlamışlardır

• Eğitim, bir bilim olarak görülmeye ve eğitim bilimi kitapları yazılmaya başlanmıştır

(33)

• Eğitim ve sınıf ortamının düzenlenmesine, yeni ders araç ve gereçlerinin kullanılmasına, genel ve özel yeni öğretim yöntemlerinin denenmesine gidilmiştir

• Örgün eğitim alanında İstanbul ve taşrada büyük çabalar gösterilmiş, bazıları günümüzde de etkinliğini sürdüren bir çok okul kurmuştur

• İlköğretime hiç el atılmadan orta ve yüksek öğretimde düzenlemelere gidilmiştir

• Eğitimde yenileşmeler bir avuç aydın tarafından başlatılmıştır

(34)

• Azınlık ve yabancı okullar çok büyük gelişmeler göstermiştir

• Mesleki ve teknik eğitimin temelleri atılmıştır

• İlk kez öğretmen yetiştiren meslek okulları açılmıştır

• İlk kez kızlar için orta dereceli okullar açılmıştır

• Öğrenci ve öğretmenlerin kılık kıyafetleri belirlenip düzenlenmiştir

• Disiplin aracı olarak falaka resmen kaldırılmıştır

• Halk eğitiminin önemi daha iyi anlaşılmıştır

(35)

• 1. Meşrutiyet Dönemi ( 1876- 1878)

• Osmanlı Devleti’nin ilk anayasası olan Kanuni Esasi’ye eğitimle ilgili önemli maddeler girmiştir

• Savaş nedeniyle eğitime ilişkin çalışmalar yapılamamıştır

• Mutlakiyet Dönemi ( 1878- 1908)

• Birçok meslek ve sanat okulu açılmıştır

• İlk kez sağır, dilsiz ve körler için okul açılmıştır

• Programlardan hayata dönük ve bazı başka dersler çıkartılmış , din ve ahlak derslerinin saatleri artırılmıştır

• Maarif Nezareti ilk kez ülke çapında bir takım istatistikler

yayınlamaya başlamıştır

(36)

• İkinci Meşrutiyet Dönemi ( 1908- 1918)

• Yayın özgürlüğü başlamıştır

• Özellikle Balkan Savaşları’ndan sonra eğitimin kıymeti artmıştır

• Kızlar için ilk kez bir yüksek öğretim açılmıştır

• Okul öncesi eğitime yönelik ciddi adımlar atılmıştır

• Öğretmenler ilk kez mesleki örgütler kurmuşlardır

• Programlara, sosyal, siyasal muhtevalı, hayata dönük bazı dersler konulmuştur

• Eğitim, bilim olarak işlenmeye başlanmıştır

• Eğitim bakanlığı ilk kez ülkenin renkli haritasını çıkartmıştır

• Kadınlar devlet dairelerin de çalışmaya başlamışlardır

(37)

CUMHURİYET DÖNEMİNDE EĞİTİMİN TEMEL ÖZELİKLERİ

• 1.Cumhuriyetin ilk yıllarında halkın %10’u okur yazar değildi

• 2.Atatürk bizzat kara tahtanın başına geçerek eğitim hamlesini başlatmıştır

• 3. Eğitimde sayısal olarak önemli gelişmeler sağlanmıştır

• 4. Eğitim laikleşmiş ve demokratikleşmiştir

• 5.Tarih ve dil konularında milli amaca yönelme olmuştur

• 6. Latin harfleri kabul edilmiştir

• 7. Kadın eğitimine önem verilmiştir

• 8.Eğitimin gelişmesi için zaman zaman batılı eğitimcilerden yararlanılmıştır

• 9. Pek çok kez eğitim sorunlarının tartışıldığı şuralar toplanmıştır

• 10. İstikrarlı bir eğitim politikası izlenememiştir

• Öğretmenlik mesleği laik olduğu yere yükseltilememiştir

Referanslar

Benzer Belgeler

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi 3 Fakülte, 3 Enstitü, 2 Yüksekokul, 5 Meslek Yüksekokulu’nda toplam 12.630 öğrenciyle eğitim -öğretim hizmetini sürdürmektedir.

Sadece Volvo tarafından tasarlanıp üretilen motor, şanzıman, akslar, hidrolikler ve direksiyon uzun makina ömrü açısından en iyi performansı, daha düşük yakıt

Finansal riske karşı etkili bir koruma aracı olarak belirlenmemiş olan türev ürünleri teşkil eden bahse konu finansal varlıklar da gerçeğe uygun değer farkı

Finansal riske karşı etkili bir koruma aracı olarak belirlenmemiş olan türev ürünleri teşkil eden bahse konu finansal varlıklar da gerçeğe uygun değer farkı

Osmanlı Devleti’nde ilk Türk matbaasının kullanılmaya başlanmasına bağlı olarak ortaya çıkan gelişmeler arasında aşağıdakilerden hangisi bulunmaz?. A) Hattatlar

Eski Yunan edebiyatında ortaya çıkan trajedi, ruhu kötülüklerden arındırmak, seyircide korku ve acıma hissi oluşturmak amacıyla manzum olarak kaleme alınan ve seyircinin

 Görevi ile ilgili süreçleri Üniversite Kalite Politikası çerçevesinde, kalite hedefleri ve prosedürlerine uygun olarak yürütmek,..  Bağlı olduğu süreç

Yaklaşık 343 milyon dolar ihracatı ve % 39 pay ile Fasıl 42 kapsamındaki deri giyim, saraciye ve seyahat eşyaları, toplam deri ve deri mamülleri ihracatındaki en önemli