• Sonuç bulunamadı

Saf kelimesi Arapçadır. Manası ise aynı istikamette veya hizada yan yana duran [صف] kişiler veya eşyalardır, bunların dizilmesidir.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Saf kelimesi Arapçadır. Manası ise aynı istikamette veya hizada yan yana duran [صف] kişiler veya eşyalardır, bunların dizilmesidir."

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Soru:

Ben Almanya’da yaşıyorum ve burada camiler elhamdulillah yavaş yavaş açılmaya başlıyor ama belirli şartlar ile. Bu şartlardan biri de belki bildiğiniz üzere “Sosyal Mesafe” yani aşağı yukarı 1,5metre mesafe ile namazın kılınmasıdır. Bunun hükmünü sormak istedim. Bu

şekilde cemaat ile namaz kılmak caiz olurmu? Olursa da bunun delili nedir?

Cevap:

[فص] “Saf” kelimesi Arapçadır. Manası ise aynı istikamette veya hizada yan yana duran kişiler veya eşyalardır, bunların dizilmesidir.

Allah Celle Celâlehûbu isimde bir sure indirerek şöyle buyurdu:

[ۡمُهَّنَاَك اًّفَص ٖهِلۡيِبَس ۡىِف َنۡوُلِتاَقُي َنۡيِذَّلا ُّبِحُي َهّٰللا َّنِا

ٌصۡوُصۡرَّم ٌناَيۡنُب]

“Şüphesiz ki Allah tam sımsıkı, birbirine kenetlenmiş örülmüş duvar gibi bir saf hâlinde kendi uğrundan savaşanları sever.”[Saf Suresi 4]

Cihatta askerler düşmanın saldırısını çevirmek, onlara karşı durabilmek, birbirlerine güç ve moral vermek veya düşmanın aralarından geçip kendilerini dağıtmalarını engellemek üzere kenetlenmiş şekilde bir safta durup savaşıyorlardı.

Allahu Teâlâ kıyamet gününde, hesap başlayınca meleklerin mülk sahibi ve kralların kralı olan Allah Celle Celâlehû önünde hazır bulunurken heybetli ve korkulu bir durumda saf saf durduklarını bize bildirerek şöyle buyurdu:

(2)

[اًّفَص اًّفَص ُكَلَمۡلاَو َكُّبَر َءآَجَّو ۚ]

“Melekler saf saf dizilip dururken Rabbin geldi.”[Fecir Suresi 22]

Namazda saf dendiği zaman Müslümanlar aynı istikamette yan yana dururlar. Cemaat namazının sıhhat hükümlerinden biri ise bir sırada yan yana durmaktır. Böyle olmadığında cemaat namazı sayılmaz. Ferdî namaz sayılır, herkes tek başına kılmış olur. Farz olan Cuma namazı gibi namazlarda sıraların bulunması ve doldurulması gerekir. Hanefi mezhebinde imam dışında en az üç kişi, Maliki mezhebinde en az 12 kişi, Şafi ve Hanbeli mezheplerinde en az 40 kişi bir saf yapıp yan yana durarak imam arkasında Cuma namazı kılınmalıdır. 40 kişi için yer dar ise iki üç saf yapılabilir. Önemli olan yan yana durmak ve safları

doldurmaktır.

Cabir bin Semure RadiyAllahu Anh şöyle rivayet etti, Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellembize şöyle dedi:

[نومتي لاق ؟اهبر دنع ةكئالملا فصت فيكو انلق ؟اهبر دنع ةكئالملا فصت امك نوفصت الأ فصلا يف نوصارتيو ،ىلوألا فوفصلا]

“Rableri indinde, karşısında meleklerin dizildiği gibi saflarda dizilmez misiniz, durmaz mısınız? Biz şöyle dedik: Melekler rableri indinde nasıl saflarda dizilirler?

Dedi ki: İlk sıraları tamamlarlar, doldururlar ve safta sımsıkı dururlar.”[Müslim, Ebu Davud]

Şöyle de buyurdu:

[رخؤملا فصلا نم نكيلف صقن نم ناك امف هيلي يذلا مث ،مدقملا فصلا اومتأ]

“Öndeki olan sırayı tamamlayın, doldurun, ondan sonraki safı doldurun, böylece

(3)

safları doldurmaya devam edin, bir noksan, eksiklik varsa en son sırada olsun.”[Ebu

Davud]

Şu rivayet de vardır:

[اوميقأ لاقف ههجوب سانلا ىلع ملسو هيلع هللا ىلص هللا لوسر لبقأ ريشب نب نامعنلا لاق هبعكب هبعكو هبحاص بكنمب هبكنم قزلي لجرلا تيأرف لاق مكبولق نيب هللا نفلاخيل وأ مكفوفص]

“Numan bin El-Beşir RadiyAllahuAnh şöyle dedi: Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem insanlara doğru gelerek şöyle dedi: Saflarınızı ikame edin (saf yapın) yoksa Allah kalplerinizi birbirine muhalif kılar. Bunun üzerine adam kendi omuzunu arkadaşının omuzuna ve kendi ayak topuğunu arkadaşının ayak topuğuna yapıştırmaya başladı.”[Buhari, Müslim, Ebu Davud]

Bu hadiste Sahabe safın manasını anlayarak yan yana durarak saf yaptılar, bu şekilde Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in emrini uygulamış oldular ve Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’de onlardan memnun kaldı.

Yine şu rivayet de vardır:

[ىتح حادقلا يوسي امك فوفصلا يف انيوسي ملسو هيلع هللا ىلص يبنلا ناك اضيأ نامعنلا نعو نّوستل لاقف فصلا يف هردص ايداب الجر ىأرف ربكي داك ىتح اموي جرخ ،هنع انلقع دق ىأر اذإ مكهوجو هللا نفلاخيل وأ مكفوفص]

“Numan bin El-Beşir RadiyAllahu Anh şöyle dedi: Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem bardakları yan yana dizdiği gibi bizim saflarımızı dizip düzeltiyordu. Biz bunu anlayıncaya kadar yapıyordu. Bir gün (namaza başlatmak üzere) tekbir getirmek istediğinde bir adamın göğsünü saftan öne uzattığını (ileriye doğru saftan biraz

(4)

çıktığını) görünce Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle dedi: Saflarınızı düzgün yapın yoksa Allah kalplerinizi birbirine muhalif kılar (birbirinizden nefret edip birbirinize karşı gelirseniz).”[Buhari, Müslim, Ebu Davud]

Buna göre cemaat namazı için düzgün bir saf yapmak ve safları doldurmak farzdır.

Nitekim Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle de buyurdu:

[ةالصلا مامت نم فوفصلا ةيوست نإف ،مكفوفص اووس]

“Saflarınızı düzgün yapın, tutun, zira safları yapıp düzeltmek, düzgün tutmak namazı tamamından bir parçadır.”[Buhari ve Müslim]

Cemaat namazının tamamı için saf yapmak ve safları doldurmak gerekir. Bu cemaat namazı için sıhhat hükmüdür, onun sıhhat şartıdır.

Bera bin Azib RadiyAllahu Anh şöyle dedi:

[ةيحان ىلإ ةيحان نم فصلا للختي ملسو هيلع هللا ىلص هللا لوسر ناك بزاع نب ءاربلا لاقو مكبولق فلتختف اوفلتخت ال لوقيو انبكانمو انرودص حسمي]

“Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem safın bir tarafından, öbür tarafına, ucuna geçerek (düzeltmek üzere) göğüslerimizi ve omuzlarımızı siliyordu (düz tutuyordu) ve şöyle diyordu: ihtilafa düşmeyin, yoksa kalpleriniz ihtilafa düşer(birbirinize karşı gelirsiniz, birbirinizden nefret edersiniz).”[Ebu Davud]

İki kişi cemaat namazı kılacaklarsa yan yana dururlar. Üç kişi ise imamın arkasında veya biri sağında diğeri solunda dururlar. Bu şekilde saf yapmış olurlar.

(5)

İbni Abbas RadiyAllahu Anh şöyle dedi:

“Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem namaza kalkınca geldim solunda namaza durdum, beni sağına aldı durdurdu.”[Müslim]

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

[ةنجلا يف اتيب هل ىنبو ةجرد اهب هللا هعفر (فصلا يف) ةجرف دس نم]

“(Safta) kim bir furce (açıklık, aralık) kapatırsa Allah onu bir derece yükseltir ve ona cennette bir ev hazırlar.”[İbniHanbel, İbniMace, Heysemi]

Saflar tam dolu ve sıkı olmayınca iki kişi arasında açıklık, aralık bulunmuş olur, bunu doldurmak gerekir.

Safların arkasında bir kişi yalnız kılıyorsa caiz değildir. Onun Cuma namazı kabul edilmez.

Kılınan namaz cemaat namazı ise o kişi cemaate katılmış sayılmaz, o sevaptan mahrum olur.

[فصلا فلخ يلصي الجر ىأر ملسو هيلع هللا ىلص هللا لوسر نأ ”: هنع هللا يضر دبعم نب ةصباو نع ةالصلا ديعي نأ هرمأف ،هدحو]

“Vabısa bin Mebed RadiyAllahu Anh şöyle dedi: Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bir kişinin tek başına namaz kıldığını görünce onun namazını tekrar kılmasına emir verdi.”[İbniHanbel, Ebu Davut, Tirmizi, İbniHabban]

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

[كل ةالص ال هنإف كتالص دعأ ناكملا كب قاض نإ ملسو هيلع هللا ىلص هللا لوسر لاق]

(6)

“Eğer (cemaatin kıldığı) yer dar ise (yalnız kılmışsan) namazını iade et, senin için namaz yoktur.”[Taberani]

Eğer cemaat namazını kılacaksa cemaat arkasında tek başına durup kılarsa cemaat namazı ondan kabul edilmez. Ama cemaatin kıldığı namaz dışında tek başına kaza namazı gibi ayrı namaz kılacaksa ayrı bir meseledir.

İbni Abbas şöyle dedi:

[الجر هيلإ بذتجي نأب فوفصلا تمت دقو يتآلا رمأ ملسو هيلع هللا ىلص يبنلا نأ سابع نبا لاق هبنج ىلإ هميقي]

“Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellemsaflar dolduktan sonra bir gelen varsa onun, yanına bir adamı çekmesini emretmiştir.”[Taberani]

RasulullahSallAllahu Aleyhi ve Sellemşöyle buyurdu:

[اهب هللا هعفر ةجرف دس نمو ،فوفصلا نولصي نيذلا ىلع نولصي هتكئالمو هللا نإ لوسر لاق ةجرد]

“Safları birbirine bağlayanlara, dolduranlara Allah ve melekler salat getirirler, kim bir furce (aralık, açıklık) kapatırsa Allah onu bir derece yükseltir.”[İbniMace]

Allah’ın salat getirmesi, Allah’ın affetmesi ve bağışlamasıdır. Meleklerin salat getirmesi mağfiret dilemeleridir.

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

(7)

[لجو زع هللا هعطق افص عطق نمو ،هللا هلصو افص لصو نم ”:ملسو هيلع هللا ىلص هللا لوسر لاق]

“Kim bir safı birbirine bağlarsa, açıklığı kapatırsa Allah onunla bağ kurar, kim bir safı keserse (açıklık bırakırsa) Allah onunla alakayı keser.”[Nesai]

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

[نم لخدي ناطيشلا ىرأل ينإ هديب يسفن يذلاوف قانعألاب اوذاحو اهنيب اوبراقو مكفوفص اوصر فذحلا اهنأك فصلا للخ]

“Saflarınızı sımsıkı yapın, safları birbirine çok yaklaştırın, omuz omuza durun, canımı elinde tutana yemin ederim ki şeytanın safın aralıkları arasına girdiğini görürüm, siyah ufak keçiler gibi girer çıkar.”[Ebu Davud]

Bütün âlimler safları doldurmanın farz olduğunu savundular, fakat (furceleri) aralıkları doldurmayı bir kısım âlim farz görürken bir kısmı da bunun mendup, sünnet olduğunu ön gördüler.

İbni Mesud RadiyAllahu Anh şöyle dedi:

[اهنع درطنو ملسو هيلع هللا ىلص يبنلا دهع ىلع يراوسلا نيب فصن نأ ىهنن انك]

“Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem döneminde mescitlerin sariyeleri (direkleri) arasında saf yapmaktan nehyediliyorduk ve oradan kovuluyorduk.”[Beyhaki, İbniMace]

İbni Hanbel bu sariyeden dolayı saf kesildiği için cemaat namazı olmaz dedi. Zira İbniHanbel aralıkları kapatmayı, omuz omuza, ayak topukları birbirine yapıştırmayı farz görüyordu. Ebu Hanife ve Şafi’de bu şekilde yapmak sünnettir, fakat onlar da safı doldurmayı farz

(8)

görüyorlardı.

Asrımızda korona hastalığının bulaşmaması için bazı hocalar İslâmi uygulamayan zalim rejimlerin talimatlarına binaen 1,5 metre mesafede durmayı bir ihtiyaç veya zararı defetmek için gerekli görmeye, böyle demeye başladılar. Bunlar bu zalim rejimlere, camilerin

kapılarına kilit vuranlara fetva verenlerin ta kendileridir. Bunlar hep rejimlerin döndüğü tarafa dönüp fetva veriyorlar.

Başta “mescitler kapanmaz, cemaat ve Cuma namazı durdurulamaz, bu caiz değildir. Sadece hasta olanlar camilere gelmesinler. Her bir sağlıklı kimse tedbir alarak cumaya gitmelidir.

Cemaat namazı farz-ı kifaye olup bir sağlıklı grup onu eda etmelidir. Cuma namazı ise her baliğ akil ve sağlıklı Müslümana farz-ı ayındır, kılınmalıdır” diyerek şer’î hükmü

açıkladığımız zaman dinlemediler. Dine önem vermeyen sömürgeci devletler ve Dünya Sağlık Örgütü’nün talimatına uyan ve korona yardımını almayı bekleyen laik rejimlerin emirlerine uydular. İslâm’ın çözümünü ve şer’î hükmü düşünmeden ve meseleyi derince anlamadan, paniğe de kapılarak hareket ettiler ve zalim rejimlerin emirlerini uyguladılar.

Ücretli kimselerden oldukları için kendi maaşlarını ve makamlarını da düşündüler, Allah’ın sevabını ve rızasını düşünmediler. Şimdi rejimler camilerde namaz kılmaya 1,5 metre mesafede durarak müsaade edince buna da fetva çıkardılar!

Oysa âlim, fakih, müftü veya diyanet kuruluşu ve başında duranlar güçlü bir tutum sergileyerek korkmadan yöneticilere hakikati gösterip İslami çözümü ve şer’î hükmü

açıklamalılar. Yöneticilere şöyle demliler: Hayır camileri kapatamazsınız! Cuma namazını ve cemaat namazını engelleyemezsiniz, durduramazsınız! Tedbir alarak sağlıklı kimselerin namaz kılmaları için camilerin kapılarını açık bırakacaksınız!1,5 metre mesafe ile Cuma ve cemaat namazı kılınmaz, tedbir alınarak sağlıklı kimseler safları doldurarak yan yana namaz kılmalıdır. Yoksa namaz kabul olmaz. Hem de belanın kaldırılması için Allah’a yakınarak,

(9)

Müslümanların birbirlerini sevdiklerini göstermek üzere yan yana durarak dua etmeye çağırmalılar ki Allah dualarını kabul etsin ve belayı kaldırsın. Aynı anda belanın sebebi olan zalim yöneticilere küfür sisteminden ve kanunlarından vazgeçin, faizi, zinayı, eşcinsellik ve her bir haramı yasaklayın, Allah’ın hükmünü uygulayın, İslâm’ın hakimiyeti ve Hilâfet’i ikame etmeye çalışanlara zulmetmeyin, onları hapisten salıverin, İslâm ve Müslümanların düşmanı olan Amerika ve Rusya’yı dost edinmekten vazgeçin, bunlarla anlaşarak Suriye halkına karşı yaptığınız entrikalara son verin! Şeklinde açık ve net şekilde bunları söylemeliler, umulur ki Allah bu belayı ve diğer belaları kaldırır, yoksa bir beladan

çıkarlarsa başka bela gelir. Eğer âlimler, hocalar ve diyanet kuruluşunun başında duranlar bunu demezler ise ahirette zalim yöneticilerle beraber haşrolunup aynı yere girecekler.

Esad Mansur

Referanslar

Benzer Belgeler

Allah Teâlâ, Peygamberi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e salâtta bulunmayı bize emretmiş ve Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- de bizi buna teşvik

Uydu veya anten kanalıyla yayın yapan televizyon kanallarının müdürlerine, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in hayatı hakkında özel programlar hazırlamalarını

İmam Buhari ve Müslim, Ebu Hureyre'den -Allah ondan râzı olsun- şöyle bir hadis-i şerif rivayet etmişlerdir: "Allah Rasûlü - sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu

Muaz bin Cebel –Allah ondan râzı olsun-, Allah Rasûlü - sallallahu aleyhi ve sellem-'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:.. "Laneti gerektiren şu üç şeyden

Yine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurur:-Allah gölgenin olmadığı o günde şu yedi sınıf insanı gölgelendirir (onlardan biri) Birbirlerini

Peygamber Efendimiz bunun üzerine yanýnda bulunan amcasý Hazreti Abbas’a þöyle dedi:.. – Bir olan, eþi bulunmayan Allah’tan baþka

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in SÜNNETINE GÖRE HAREKET ETMEK FARZDIR Kitap Hakkında Kısa Bilgi: Bu kitapta; Kur’an ve sünnet ışığında Rasûlullah

İbn-i Kayyim -Allah ona rahmet etsin- "Kitabu's-Salât" isimli eserinde bu hadis-i şerifi naklettikten sonra şöyle demiştir: "Namazı terk edenin özellikle bu dört