• Sonuç bulunamadı

İnovasyon. Yapay zeka tabanlı görüntü yorumlamaya yakından bakış. Radyoloji. Prof. Dr. Mecit Kantarcı. 3D mamografi. İş birliği içinde rekabet

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İnovasyon. Yapay zeka tabanlı görüntü yorumlamaya yakından bakış. Radyoloji. Prof. Dr. Mecit Kantarcı. 3D mamografi. İş birliği içinde rekabet"

Copied!
60
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İnovasyon Radyoloji

Yapay zeka tabanlı

görüntü yorumlamaya yakından bakış

dönüştürebilir çığır açabilir değiştiriyor olabilmeli”

Nisan 2019 • Radyolojiİnovasyonthineers

Yapay zeka tabanlı

görüntü yorumlamaya

yakından bakış

(2)

10 18

06 Yetişkinlerde kardiyovasküler MRG’de 4D Flow’un klinik faydası

4D Flow, akışı üç boyutlu ve zaman içinde görselleştirmenin yanı sıra, başkaca parametrelerin kantifiye edilmesine de olanak veriyor.

10 Yapay zeka çağında radyoloğun değişen rolü Gelecekte radyologlar kendilerini veri iletişimcileri olarak görebilirler ve başka disiplinlerle eskisinden daha fazla bağlantı içinde çalışabilirler.

14 Tünelin başındaki ışık

Son teknoloji ürünü bir manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tarayıcısı sayesinde, Aarau Kanton Hastanesi tanı spektrumunu genişletti, tarama sürecini hızlandırdı, çalışma koşullarını iyileştirdi ve muayeneleri hastalar için daha konforlu ve rahat hale getirdi.

18 “Radyologlar teknolojik gelişmeleri hızla benimseyip bunlara adapte olabilmeli”

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mecit Kantarcı, Türkiye’de tıp ve radyoloji eğitiminden radyolojideki son teknolojik gelişmelere kadar pek çok konu hakkındaki görüşlerini paylaşıyor.

22 Sinemadan tıbba

Hollywood’dan esinlenen yeni fotorealistik 3D görselleştirme yöntemi sinematik rendering, doktorların sunduğu sağlık hizmetini de dönüştürebilir.

26 Tomosentez ve kontrastlı mamografi ile kanserin daha etkili tespiti

Tomosentez ya da 3D mamografi meme kanseri tespitinde ümit vadeden bir araç olarak ortaya çıkalı çok zaman geçmedi. Buna rağmen, teknolojide ve yorumlama iş akışlarında yapılan güncel iyileştirmelerle, görüntü elde etme ve yorumlama stratejileri optimize ediliyor.

30 Compressed Sensing Cardiac Cine’nin yoğun klinik programa sağladığı katkı

Compressed Sensing Cardiac Cine, kardiyovasküler MRG’de çığır açıyor. Prototip retrogated CS Cine paketi, tanıya ilişkin bilgilerden taviz verilmeden, tarama sürelerinin önemli ölçüde kısalmasını sağlıyor.

33 MAGNETOM Vida 3T sistemiyle

miyokardiyal T1 ve T2 haritaları için referans normal değerler ve klinik olgu örnekleri

Bu makalede, MAGNETOM Vida 3T sistemi kullanılarak birkaç sağlıklı bireyde gerçekleştirilmiş haritalamadan elde edilen miyokardiyal T1 ve T2 değerlerine ilişkin başlangıç niteliğindeki veriler sunuluyor.

26

Radyoloji

(3)

38 42

38 Yapay zeka tabanlı görüntü yorumlamaya yakından bakış

Radyolojide yapay zeka kullanımı iş akışlarını

kolaylaştırırken, hastalıkların daha iyi ve daha hassas bir şekilde anlaşılmasını da sağlayabiliyor.

42 Kardiyovasküler görüntülemede rekonstrüksiyonun hızlandırılması

Kardiyolojide TAVI planlaması ya da koroner arterlerin tetkik edilmesi gibi pek çok klinik mesele oldukça ayrıntılı hazırlık ve takip gerektiriyor. Bilgisayarlı tomografi (BT) ile görüntüleme, giderek daha çok tercih edilen bir yol haline geliyor.

46 Renal fonksiyon bozukluğu olan hastada hepatoselüler karsinom nüksü

TBDE BT, iki farklı enerji düzeyinde eşzamanlı görüntü alınmasına olanak sağlıyor. Elde edilen görüntüler DE Monoenergetic Plus ile 40 ila 190 keV aralığındaki enerji düzeylerinde gösterilebiliyor.

48 İş birliği içinde rekabet sayesinde dijital sağlık hizmetlerine sihirli dokunuş

Dijitalizasyonun hızla gelişmesi, yaşamlarımızı her yönüyle değiştiriyor. Nesnelerin İnterneti, artırılmış gerçeklik, blockchain ve sosyal medya gibi teknolojiler, daha önce benzeri görülmemiş bir dönüşüme yol açarak, işimizi hiç aklımıza gelmeyecek şekillerde etkiliyor.

52 İnsidental bir hepatoselüler karsinom olgusu

TBDE sayesinde, maddelerin ayrıştırılması ve iyotun çıkarılması için, iki farklı enerji düzeyinden eş zamanlı görüntü alınabiliyor.

54 Nöroradyolojiye yeni standartlar getiren çözüm: ARTIS icono

Anjiyografide hassas tıbbın olanaklarını genişleten yeni Siemens Healthineers ürünü ARTIS icono, kranyal taban anatomisi gibi zor yapıların görüntülenmesini kolaylaştırıyor. ARTIS icono ürün ailesi, aynı zamanda anjiyo laboratuvarındaki işlem çeşitliliğini de artırıyor.

Dergi Yönetim Yeri: Yakacık Yolu No: 111 34870 Kartal-İstanbul Tel: 444 0 633 Faks: 0216 459 20 31 e-posta: saglikinfo.tr@siemens.com Yönetim: Siemens Healthcare Sağlık A.Ş. Adına Sahibi Soley Güzel Genel Yayın Direktörü (Sorumlu): Şevket On

Yayın Editörü: Prof. Dr. Mehmet Ertürk Yayın Türü: Yaygın-süreli-üç ayda bir

İçerik ve Tasarım Uygulama: Konak Medya Cebesoy Sokak Aziz Apt. No: 13 D: 4 34734 Sahrayıcedit-Kadıköy / İstanbul e-Posta: bilgi@konakmedya.com Telefon: 0216 350 03 03 Web: www.konakmedya.com

Baskı ve Cilt: PrintCenter Sultan Selim Mahallesi Libadiye Sokak No:3 4.Levent 34415 İstanbul Tel: 0212 371 0 300 Faks: 0212 280 96 04

54

(4)

“Sağlık teknolojilerinde yapay zeka kullanımı,

özellikle hekimlerimizin iş yükünü azaltma ve klinik

kararları destekleme anlamında önemli avantajlar sunuyor.”

Şevket On

Siemens Healthineers Türkiye Radyoloji

(5)

Değerli dostlarımız,

Teknolojinin her alanında olduğu gibi sağlık teknolojilerinde de yapay zekanın kullanımı gide- rek yaygınlaşıyor. Hasta ve tetkik sayısının artmasıyla oluşan yoğun iş yükünü hafifletme anla- mında siz değerli hekimlerimize büyük fayda sağlayan yapay zeka çözümleri,

Siemens Healthineers portföyünde de önemli bir yere sahip.

Örneğin, ilk olarak RSNA’da tanıttığımız AI-Pathway Companion çözümümüz, yapay zekadan yararlanarak klinik karar süreçlerini destekleyip kolaylaştırıyor. İlgili tüm verilerin sistem üzerin- de entegre edilmesiyle tanı ve tedavi kararları daha hızlı alınabiliyor ve kişiye özel tedavileri uy- gulamak kolaylaşıyor.

Yine yapay zekadan yararlanan bir başka çözümümüz ise bilgisayarlı tomografiye yönelik yazı- lım asistanımız AI-Rad Companion Chest CT. Bu yazılımımız, toraks BT görüntülerinden organ ve lezyon ölçümleri yaparak kantitatif raporları otomatik oluşturuyor.

Anjiyografideki en yeni Siemens Healthineers gelişmesi, ARTIS icono oldu. Bu cihazımız, kran- yal taban anatomisi ve kranyum gibi zor alanlarda görüntülemeyi yeni DynaCT Sine Spin tek- nolojisi ile kayda değer ölçüde kolaylaştırıyor ve böylece özellikle inme tanı ve tedavisi açısın- dan hekimlere büyük fayda sağlıyor. Benzersiz biplan sistemi lateral plan tasarımı sayesinde biplane, tek başına frontal ya da tek başına lateral planın kullanımına izin veriyor. Bu sayede tek cihaz ile 3 farklı sisteme sahip olmanın konforunu sunarak nöroradyolojik, onkolojik, vaskü- ler ya da kardiyolojik tüm işlemlerin rahatlıkla gerçekleştirilmesini sağlıyor.

Bu yeniliklerin yanı sıra, MR’daki gelişmeleri de sizlerle paylaşmak istiyorum.

Siemens Healthineers MRG ailesine yeni katılan MAGNETOM Lumina (3T) ve MAGNETOM Altea (1.5T) cihazlarımız BioMatrix teknolojisini kullanıyor. Turbo Suite sayesinde de rutin klinik tet- kikler yüzde 50’ye varan oranda hızlanıyor. 70 cm çapındaki bu yeni cihazlarımızda, Innovision tünel içi hasta bilgilendirme-eğlence sistemi de bulunuyor. Böylece özellikle gergin hastalar açısından MR deneyimi son derece konforlu bir hale geliyor.

Bütün bu yeniliklerimiz hakkında detaylı bilgi- leri sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyor, her türlü sorunuz için Siemens Healthineers Tür- kiye ekibiyle temasa geçebileceğinizi hatırlat- mak istiyoruz. Türkiye’de türünün tek örneği olan dergimiz İnovasyon hakkındaki görüş ve değerlendirmelerinizi de nesrin.kalay@sie- mens-healthineers.com adresine bekliyoruz.

Şevket On

Siemens Healthineers Türkiye

(6)

“MR, lezyon tespit

yeteneğinin yanı sıra, karakterize edici ve

problem çözücü doğası ile belki de tüm görüntüleme alanının amiral gemisi. Bu anlamda, biz radyologların elindeki know-how,

‘precision medicine’

çağında hayati önem kazanmış durumda.”

Dr. Şükrü Mehmet Ertürk Yayın Editörü

Radyoloji

(7)

Değerli meslektaşlarım,

Bu sayı elinize muhtemelen Türk Manyetik Rezonans Derneği’nin (TMRD) 24. Yıllık Uluslararası Katılımlı Bilimsel Toplantısı (25-27 Nisan 2019) esnasında Ankara’da ge- çecek. Çok değerli hocam, TMRD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İlhan Erden ve çalışma arkadaşlarının büyük özveri ile hazırladıkları mükemmel bilimsel programı görmek inanın beni çok mutlu ediyor.

İlhan Hocamız, Ankara Üniversitesi’nde PET-MR alanında, Nükleer Tıp Anabilim Dalı’n- dan meslektaşlarımız ile birlikte örnek gösterilecek bir iş birliğini hayata geçirdi. TM- RD’nin Ankara’daki toplantısında bu iş birliğinin meyvelerini de daha yakından tanı- ma fırsatı bulacağız.

Önümüzdeki dönemde MR görüntülemede dört alanda devrim niteliğinde gelişme- lere hazırlıklı olmamız lazım. Bunlardan ilki coil teknolojisi; ikincisi eşzamanlı çok ke- sitli görüntüleme (Simultaneous multislice -SMS- imaging) teknikleri; üçüncüsü Compressed Sensing olarak adlandırılan ve günümüzde MR dışında sinyal toplanan ve işlenen hemen hemen her alanda kullanılabilecek yaklaşım; dördüncüsü ve belki de en önemlisi ise yapay zeka-makine öğrenmesi (machine learning) uygulamaları.

Yapay zeka dendiğinde çoğumuzun aklına hâlâ ağırlıklı olarak CAD (computer assis- ted diagnosis) uygulamaları geliyor. AMA yapay zeka bundan çok, çok daha fazlası.

Örneğin görüntü rekonstrüksiyonunda yapay zeka algoritmalarının uygulanması, süreci inanılmaz derecede hızlandırabiliyor.

Hep söylediğim, hep yazdığım gibi radyoloji tıbbın gören gözü konumunda ve bu göz her geçen gün daha da keskinleşiyor. Bizlere düşen ise bıkmadan öğrenmeye devam etmek.

Dr. Şükrü Mehmet Ertürk Yayın Editörü

(8)

Yetişkinlerde kardiyovasküler MRG’de 4D Flow’un klinik faydası

Dr. Stephanie Funk; Aylin Demir; Dr. Jeanette Schulz-Menger

Kardiyak MRG Çalışma Grubu, Deneysel ve Klinik Araştırma Merkezi; Charité Tıp Fakültesi, Max-Delbrück Moleküler Tıp Merkezi ile Kardiyoloji ve Nefroloji Bölümü, HELIOS Clinic Berlin Buch, Almanya arasındaki iş birliği

1 Sağlıklı bir gönüllüde hemodinamik. Akış hatları, düzenli bir akış olduğunu gösteriyor.

2 Ağır aort stenozlu hastada, çıkan aortta artan helezon ve girdap biçiminde bir akış örüntüsü (beyaz oklar) gösteren anormal akış örüntüsü.

1 Bu ürün halen geliştirme aşamasındadır ve ABD’de ya da başka ülkelerde satışa sunulmamıştır. Gelecekte satışa sunulacağı da garanti edilemez.

4D Flow1 kardiyovasküler manyetik re- zonansta (CMR) hemodinamiğin de- ğerlendirilmesi için kullanılacak bir araçtır. Bu araç, akışı üç boyutlu ve za- man içinde görselleştirmenin yanı sıra, başka parametrelerin kantifiye edilme- sine olanak veriyor.

Rutin olarak kullanılan 2D akış ölçü- münde, kan akımı tipik olarak akışa dik bir kesitte, tek yönde kodlanıyor.

Fakat karmaşık bir akım örüntüsü-

nün olduğu ve kardiyak döngü içeri- sinde akış yönünde değişikliklerin görüldüğü durumlarda, konumlan- dırma zorlayıcı olabiliyor. Bu, pik hı- zın ve akış hacimlerinin olduğundan daha düşük değerlendirilmesine yol açabiliyor [1].

Daha hızlı 4D Flow sekansları1 ile daha geniş bir uygulama alanı oluşuyor.

Konjenital kalp hastalığında, kalp içi şantların ve anatominin görsel olarak

değerlendirilmesi için 4D Flow kullanı- lıyor [1–3].

Yetişkinlerde görülen kalp hastalığı- na ilişkin çeşitli çalışmalar, aort ka- pağı ya da aort patolojileri olan has- talarda 4D Flow kullanımının faydalarını gösteriyor [4–8]. 4D, akış hacmini isabetli bir şekilde görmeye ve kantifiye etmeye yardımcı olma- nın yanı sıra, bu patolojilerin değer- lendirilmesi için, aortta duvar kayma

1 2

Radyoloji

(9)

gerilimi (WSS) gibi ilave bilgiler de sunabiliyor.

Aort stenozunda, anormal akış örüntü- leri ve lokalize WSS artışları gözlemlendi ve bu değişiklikler stenozun şiddetiyle uyumlu olarak arttı [5, 7]. Akış örüntü- leri normal düz akış hatlarından (Şekil 1’de örneği görülebilir), anormal hele- zonik ve dikey türbülanslara dönüştü (aort stenozlu örnek hastanın akış hat- larını görmek için, bkz. Şekil 2) [5, 7].

En yüksek WSS artışı, aortun sağ tara- fında, orta-çıkan aortta görülüyor (aort stenozlu bir hastanın örnek WSS’si için bkz. Şekil 3) [7]. Bu alanda, aort anevrizmalarına ve hatta diseksi- yona yol açan aort dilatasyonlarının aort stenozlu hastalarda daha muhte- mel olduğu biliniyor. WSS bu sürecin erken göstergelerinden biri olabiliyor.

Bu değişiklikler, yalnızca aort stenozu olan hastalarda görülmüyor. İkili aort kapaklı hastalar da ilaveten stenoz ol- madan bile bunları yaşıyor [4, 6].

Bu parametrelerin görselleştirilmesi ve kantifikasyonu, 4D Flow değerlendir- mesi için satışa sunulmuş birkaç post-processing yazılım aracı sayesin- de kolaylaştı.

Akış hacimleri, pik hız ve WSS gibi baş- kaca parametreler, 2D düzlemlerin da- mardaki herhangi bir lokasyona yerleş- tirilmesiyle kantifiye edilebiliyor. (Bkz.

Şekil 4, görüntüler cvi42 prototip sü- rüm 5.9.22 ile elde edilmiştir.

(Circle Cardiovascular Imaging, Calgary, Kanada)). 2D Flow’un önemli avantajla- rından biri, aortun tamamının görüntü- sünü elde ettikten sonra düzlem yara- tabilme imkânıdır. Dolayısıyla

düzlemler için aortun herhangi bir yeri serbestçe seçilebiliyor ve akışa göre ya da damar doğrultusunda ayarlanabili- yor. Düzlemler, aort görsel olarak de- ğerlendirildikten sonra oluşturulabili- yor. Bu yolla ilgi alanı, örneğin WSS’nin

en yüksek olduğu alan, kantifikasyon için bir düzlem oluşturulmadan önce görsel olarak değerlendirilebiliyor.

Akışı damarın tamamında görselleştir- me imkânının yanında herhangi bir yerde de düzlem oluşturma seçeneği, uyuşmayan 2D akış sonuçlarının söz konusu olduğu durumlarda işe yaraya- biliyor.

Genellikle CMR’de aort yetersizliğinin derecesi 2D’nin regürjitasyon fraksiyo- nu düzlem içinden akış görüntülemesi ile belirleniyor [9]. Fakat bazı durum- larda regürjitasyon fraksiyonu genel- likle daha şiddetli regürjitasyonun di- ğer dolaylı belirtilerine uymuyor. Kendi çalışma alanımızda, kısa bir süre önce aort regürjitasyonu olan bir hastaya tedavi uyguladık. 2D akış yalnızca hafif bir regürjitasyon fraksiyonu ölçerken şiddetli dilate sol ventrikül daha şid- detli bir regürjitasyon fraksiyonu gös- teriyordu. Hastanın çıkan aortu da di- late olduğundan, bu yanlış eşleşmenin nedeninin anormal bir akış örüntüsü olduğundan şüphelendik.

Bu nedenle 4D Flow uyguladık. Şekil 5’te görebileceğiniz üzere, 4D Flow be- lirgin anormal akış örüntüleri ortaya çıkardı (bkz. Şekil 5). 2D’de akış değe- rinin daha düşük çıkması bundan kay- naklanıyor olabilirdi.

Doğal olarak, doğrudan aortta görülen patolojiler de aort hemodinamiğini et- kileyebiliyor [8]. Böyle durumlarda, 4D Flow hemodinamiğin görselleştirilme- sine de yardımcı olabiliyor ve WSS gibi parametreler risk altındaki bölgeleri saptamamıza yardım edebiliyor (bkz.

Şekil 6).

4D Flow farklı aort ve/veya aort kapağı patolojileri hakkında farklı bilgiler veri- yor. Bu bilgiler patolojiyi daha iyi anla- mamızı sağlayarak tedavinin yönlendi- rilmesini ve karar sürecini

etkileyebiliyor.

Rutin klinik kullanım için hızlı sekans- lar ve güçlü post-processing gereki- yor.

Referanslar

1 Markl M, et al. Advanced flow MRI:

emerging techniques

and applications. Clin Radiol. 2016;

71(8):779-95.

2 Crandon S, et al. Clinical applications of intra-cardiac four-dimensional flow cardiovascular magnetic resonance:

A systematic review. Int J Cardiol. 2017;

249:486-93.

3 Dyverfeldt P, et al. 4D flow cardiovascular magnetic resonance consensus

statement. J Cardiovasc Magn Reson.

2015; 17:72.

4 Lorenz R, et al. 4D flow magnetic resonance imaging in bicuspid aortic valve disease demonstrates altered distribution of aortic blood flow helicity.

Magn Reson Med. 2014; 71(4):1542-53.

2 Bilgiler üçüncü parti üreticilere atıfta bulunmaktadır ve dolayısıyla yönetmelikler açısından onların sorumluluğundadır.

Daha fazla bilgi almak için lütfen üçüncü parti üreticiler ile irtibata geçin.

3 Şekil 2’deki ağır aort stenozlu hastada duvar kayma gerilimi. Hastanın aortu henüz açılmamış. Bununla birlikte, dilatasyon için en yaygın alan olan, çıkan aortun anterior/sağ tarafında (beyaz ok) duvar kayma gerilimi artışı görülebiliyor.

En yüksek hızlı akış da bu bölgede görüldü.

3

(10)

4 Pik hızın, akış hacimlerinin (4A–G) ve WSS’nin (4H–N) piyasaya sürülmüş yazılımla (cvi42, Circle Cardiovascular Imaging, Calgary, Kanada) görselleştirilmesi ve kantifiye edilmesi. Düzlemler, ister damara dik olarak ister akışlarına göre serbestçe ayarlanarak (4B–E, 4I–L) aortun herhangi bir yerine yerleştirilebiliyor (4A, 4H). Parametreler akış eğrilerinde gösterildiği gibi (4F, M) zaman içinde kantifiye edilebiliyor. Her bir düzlem için değerler otomatik olarak veriliyor (4G, 4N).

4b

4g 4e

4d

4f 4c

4a

4h

4n 4l

4k

4m 4j

4i Radyoloji

(11)

5 van Ooij P, et al. Aortic Valve Stenosis Alters Expression of Regional Aortic Wall Shear Stress: New Insights From a 4-Dimensional Flow Magnetic Resonance Imaging Study of 571 Subjects. J Am Heart Assoc. 2017; 6(9).

6 Barker AJ, et al. Bicuspid aortic valve is associated with altered wall shear stress in the ascending aorta. Circ Cardiovasc Imaging.

2012; 5(4):457-66.

7 von Knobelsdorff-Brenkenhoff F, et al. Evaluation of Aortic Blood Flow and Wall Shear Stress in Aortic Stenosis and Its Association With Left Ventricular Remodeling. Circ Cardiovasc Imaging.

2016; 9(3):e004038.

8 Geiger J, et al. Longitudinal Evaluation of Aortic Hemodynamics in Marfan Syndrome: New Insights from a 4D Flow Cardiovascular Magnetic Resonance Multi-Year Follow-Up Study. J Cardiovasc Magn Reson. 2017; 19(1):33.

9 Mathew RC, Loffler AI, and Salerno M. Role of Cardiac Magnetic Resonance Imaging in Valvular Heart Disease: Diagnosis, Assessment, and Management. Curr Cardiol Rep. 2018; 20(11):119.

5 2D Flow’da regürjitasyon fraksiyonu düşük, ama daha ciddi bir aort yetersizliğine dair güçlü dolaylı göstergeleri olan hastadan 4D Flow ile elde edilen akış hatları.

6a 5

6b

6 Kıvrımlı aortu olan bir hastada akış hatları (6A) ve duvar kayma gerilimi (6B). Çıkan ve inen aorttaki anormal akış örüntüsüne ve karşılık gelen WSS’lere dikkat çekmek isteriz.

İletişim

Prof. Dr. Jeanette Schulz-Menger Berlin Tıp Fakültesi

Charité Campus Buch, ECRC HELIOS Clinics Berlin Buch,

Kardiyoloji ve Nefroloji Bölümü Schwanebecker Chaussee 50 13125 Berlin Almanya Tel.: +49 30 040153536

jeanette.schulz-menger@charite.de

Stephanie Funk Aylin Demir Jeanette Schulz-Menger

(12)

Radyoloji

Dijital teknolojilerin görüntülemeye

entegrasyonunun artması, yepyeni çalışma

biçimleri ortaya çıkarıyor fakat beraberinde yeni işler de doğuruyor. Gelecekte radyologlar

kendilerini veri iletişimcileri olarak görebilirler ve başka disiplinlerle eskisinden daha fazla bağlantı içinde çalışabilirler.

Yazı: Martin Lindner | Fotoğraf: Getty Images

Yapay zeka çağında radyoloğun

değişen rolü

Y

apay zekanın (AI) kullanımı tıbbın pek çok alanını dönüştürebilir ama bu du- rum özellikle radyoloji için geçerli.

Onlarca yıldır, tıbbi görüntüler dijital formda oluşturuluyor ve arşivleniyor. Bilgisayar teknolojilerinde meydana gelen büyük ilerle- me ve değişiklikler de görüntülerin otomatik yorumlanması imkanını doğuruyor. Dolayısıy- la, akıllara şu soru geliyor: Radyoloğun rolü na- sıl değişecek?

Elbette AI’nın etkileri kesin bir şekilde öngörüle- miyor. Harvard Tıp Fakültesi’nden James Thrall ve çalışma arkadaşları, yakın zamanda yazdıkları bir makalede [1], “Görüntülemede AI yöntemle- rinin tam ya da nihai rolünün yahut radyologlar üzerindeki etkisinin ne olacağı henüz netleşmiş değil,” diyorlar. Dahası, yapay zekanın ileriye dö- nük potansiyeli homojen bir biçimde değerlendi- rilmiş değil ve örneğin, Avrupa’da, ABD’ye kıyasla daha tedbirli bir yaklaşım söz konusu[2].

(13)

Yine de çoğu uzman, akıllı algoritmaların önü- müzdeki 5 ila 10 yıl içinde radyoloji rutininde gi- derek daha fazla yer edineceği konusunda hem- fikir. Bu nedenle muhtemelen radyologların yön- temlerini ve düşünüş biçimlerini buna uygun ola- rak uyarlamaları ve hem klinik hem de bilimsel faaliyetlerini eskisinden çok daha disiplinlerarası yürütmeleri gerekecek.

AI radyologlar için bir tehdit değil, işlerini kolaylaştıracak bir araç olacak

Bunun yanı sıra, diagnostik bilgisayar algorit- malarının kısa bir süre içinde radyologları ye- rinden edeceği kaygısı da değerlendirmeye alındı ve artık karşımızda daha gerçekçi bir tablo var. Bu yılki Avrupa Radyoloji Kongre- si’nin başkanı Bernd Hamm, delegelere yaptı- ğı açılış konuşmasında, “AI’nın bir tehdit değil, çalışmalarımızı desteklemek ve sonuçları iyi-

leştirmek için faydalanabileceğimiz bir araç olduğuna inanıyorum,” dedi [3].

Bir yandan, otomatik görüntü yorumlama, giderek artan iş yüküyle baş etmede yeri doldurulamaya- cak bir destek sunabilir. ABD’deki Mayo Clinic tara- fından yapılan bir analize göre, kurumdaki radyo- loglar artık her bir BT ya da MRG görüntüsüne ancak ortalama üç ila dört saniyelik okuma süresi ayırabiliyor[4]. İsviçre’de bulunan Basel Üniversite Hastanesi’nden nöroradyolog Christoph Stippich ve çalışma arkadaşları “Radyologların yardıma ihti- yacının olduğu çok açık,” diyor[5].

Öte yandan, AI aynı zamanda da ümit vadeden bir araştırma aracı. Ayrıntılı görüntü veri setleri kulla- nan akıllı algoritmalar, örneğin noninvazif tümör profili çıkarmayı mümkün kılarak hastalığın seyrini ya da tedaviye yanıtı öngörebilir [6]. Daha genel olarak, AI tıbbi görüntülerin açıklayıcı gücünü ve değerini artırabilir.

(14)

Radyoloji

Yine de Kraliyet Radyoloji Üniversitesi Enformatik Komitesi üyesi Hugh Harvey’nin bir blog yazısın- da vurguladığı gibi, “AI’nın radyologların yerini almayacağı” görüşünü destekleyen pek çok güçlü neden var [7]. Radyologların çalışmaları hiçbir şe- kilde resimlerin görüntülenmesinden ve yorum- lanmasından ibaret değil; daha ziyade, radyoloji eğitimi almış doktorlar hasta bakımına da dâhil oluyorlar. Bu doktorlar çeşitli girişimsel prosedür- ler gerçekleştiriyorlar. Ayrıca, yaptıklarının hukuki sorumluluğunu da taşıyorlar.

Matematiksel bir düşünce yapısına kucak açmak

Buna ek olarak, AI’nın klinik tıbbın içinde yer al- ması için radyologların uzmanlığı şart. Bir AI algo- ritması kurmak nispeten kolay ama algoritmayı sağlam bir tanısal araca dönüştürmek çok daha zor bir iş ve validasyon için titizlikle açıklanmış görüntü veritabanları gerekiyor. Dolayısıyla, rad- yologlar kendi disiplinlerinin dönüşümünde biz- zat merkezi bir rol oynuyor.

Bu süreçte, yeni bir düşünce yapısına ihtiyaç var.

Almanya’daki Mannheim Üniversite Hastanesi’n- den Stefan Schönberg, “radyolojide matematiksel bir devrim”den söz ediyor. Multiparametrik gö- rüntü veri setlerinin voksel keskinliğinde (radio- mics) analiz edilmesi ya da hastaya ait genetik bilgilerle ilintilendirilmesi için (radiogenomics) makine algoritmalarının kullanılması ihtimali göz önüne alındığında, “hâlâ görüntülere mi, yoksa artık istatistiksel parametrelere mi baktığımız he- nüz net değil,” diyor Schönberg. Radyoloji, bir veri bilimi olma yolunda ilerliyor.

Radyologlar giderek, bu karmaşık veri analizlerini bağlamına yerleştirme ve hem hastalara hem de klinik çalışma arkadaşlarına iletme rolünü benim- seyebilir. “Radyologları veri iletişimcileri olarak ga- yet açık bir şekilde gözümde canlandırabiliyo- rum,” diyor Harvey. Ayrıca, kişiye özel tanının bir bakım standardı olarak yer edinmesiyle birlikte, genetik ve patoloji gibi [8] başka veri güdümlü ve AI-destekli disiplinlerle yapılacak iş birliği de git- tikçe daha çok önem kazanacak.

Atılacak stratejik adımlar

Kanada Radyologlar Derneği’nin yakın tarihli bir raporunun öngördüğü üzere, bu gelişmeler kısa bir süre içinde daha yaygın şekilde hissedilebilir [9]. Bu doğrultuda AI, özellikle görüntü okuma- daki rutin görevler için mevcut Resim Arşivleme ve İletişim Sistemleri’ne (PACS) entegre edilecek.

“Önümüzdeki beş yıl içinde, radyologlar özellikle akciğer nodüllerinin X-ray ile yahut kemik metas- tazlarının BT ile tespit edilmesi gibi insan kaynaklı hataya yatkın ve zahmetli işlerde PACS iş akışları- na daha yetkin AI uygulamalarının dâhil edildiğini görecekler.” Radyoloji iş akışında, görüntü verisi alma ve raporlama gibi yukarı ve aşağı yöndeki işlemlerin de giderek daha yaygın bir şekilde AI algoritmaları ile yönetilme ihtimali yüksek.

Akademik bir disiplin olarak radyoloji için bu, ge- lecekte IT ve bilgisayar bilimi ile daha yakın çalış- ması gerekeceği anlamına geliyor. Önde gelen hastanelerin, tıbbın diğer alanlarındakilere ben- zer özel AI laboratuvarları kurmak için özellikle donanıma ve insan sermayesine yatırım yapmala- rı gerekiyor.

Radyoloji eğitimi de değişecek. Avrupa Tıbbi Gö- rüntüleme Enformatiği Topluluğu Başkanı Sergey Morozov, “Radyologlar nasıl ki MRG’nin fiziğini öğrenmek zorundaysa, bence görüntüleme en-

(15)

formatiğini öğrenmeleri de en az o kadar önem- li,” vurgusunu yapıyor [10]. ABD’deki radyologlar bir süredir ‘Görüntüleme Enformatiği Uzmanı’

olarak ayrı bir sertifika alabiliyor; Avrupa’da ise bu alan radyolojide alt uzmanlık eğitimi müfredatına çok yakın zamanda girdi [11].

Bu aynı zamanda yeni iş profilleri ve kariyer fır- satları doğuruyor. Harvard Tıp Fakültesi’nden Th- rall ve çalışma arkadaşları, “Bir alanın önemli ol- duğu kabul edildiğinde, becerikli insanlar hızla orayı doldurmaya başlar,” diyor. Gelecekte AI’ya hâkim radyologlara daha sık rastlamak şaşırtıcı olmayacak.

Referanslar

Bütün çevrimiçi kaynaklara en son 21 Ağustos 2018 tarihin- de erişilmiştir.

[1] Thrall JH, Li X, Li Q, et al. (2018) Artificial Intelligence and Machine Learning in Radiology: Opportunities, Challenges, Pitfalls, and Criteria for Success. J Am Coll Radiol 15:504-508 [2] Michael Walter (March 13, 2018) Are European radiologists

skeptical about AI? A report from ECR 2018, www.radio- logybusiness.com/topics/artificial-intelligence/are-europe- an-radiologists-skeptical-about-ai-report-ecr-2018 [3] Philip Ward et al. (March 8, 2018) Top 5 trends from ECR

2018 in Vienna, www.auntminnieeurope.com/index.aspx?- sec=rca&sub=ecr_2018&pag=dis&itemid=615650 [4] McDonald RJ, Schwartz KM, Eckel LJ, et al. (2015) The

effects of changes in utilization and technological advance- ments of cross-sectional imaging on radiologist workload.

Acad Radiol 22:1191-8

[5] Hainc N, Federau C, Stieltjes B, et al. (2017) The Bright, Artificial Intelligence-Augmented Future of Neuroimaging Reading. Front Neurol 8:489

[6] Aerts HJ, Velazquez ER, Leijenaar RT, et al. (2014) Decoding tumour phenotype by noninvasive imaging using a quanti- tative radiomics approach. Nat Commun 5:4006 [7] Hugh Harvey (January 24, 2018) Why AI will not replace

radiologists, https://towardsdatascience.com/why-ai-will- not-replace-radiologists-c7736f2c7d80

[8] Yu KH, Zhang C, Berry GJ, et al. (2016) Predicting non- small cell lung cancer prognosis by fully automated micros- copic pathology image features. Nat Commun 7:12474 [9] Tang A, Tam R, Cadrin-Chênevert A, et al. (2018) Canadian

Association of Radiologists White Paper on Artificial Intelli- gence in Radiology. Can Assoc Radiol J 69:120-135 [10] www.eusomii.pro/newsletter-2018/

#medicalimaginginformatics

[11] www.myesr.org/education/training-curricula Görüntüleme kararı

En iyi kullanım kriterleri

Yatan hasta planlaması Randevu kaydı

Otomatik görüntü alımı Doz azaltılması

Tarama süresinin azaltılması Post-processing Kayıt

Hasta

Kaydı Planlama Görüntü Alma İşleme Algılama Akıl Yürütme Raporlama İletişim

Bölümlendirme Tespit

Kantifikasyon

Diagnostik çıkarım Karar

Dokümantasyon Sinoptik raporlama

Sonuçların iletişimi Harekete geçme Hasta bilgilendirme

Olası AI uygulamalarına dair örneklerle radyoloji iş akışı

AI sistemlerinin uygulanabileceği yerlere dair örneklerle, diagnostik radyoloji iş akışının basitleştirilmiş şeması.

Kaynak: drhughharvey

Martin Lindner Berlin, Almanya’da yaşayan ödüllü bir bilim yazarıdır. Tıp eğitimini ve Tıp Tarihi alanındaki doktora tezini tamamladıktan sonra, gazeteciliğe baş- lamıştır. Makaleleri Almanya ve İsveç’te pek çok büyük gazete ve dergide yayımlanmıştır.

(16)

Radyoloji

Customer Experiences

Radyoloji teknisyeni Sarah Moritz, 3.0T MAGNETOM Vida MRG tarayıcısının kolay kullanımından çok etkilendiğini söylüyor.

(17)

Son teknoloji ürünü bir manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tarayıcısı sayesinde, Aarau Kanton Hastanesi tanı spektrumunu genişletti, tarama sürecini hızlandırdı, çalışma koşullarını iyileştirdi ve muayeneleri hastalar için daha

konforlu ve rahat hale getirdi. Hastanenin radyologları artık gelecekteki zorlukları göğüslemeye tamamen hazır.

Yazı: Philipp Grätzel von Grätz | Fotoğraflar: Philip Frohwein

Tünelin

başındaki ışık

B

asel ile Zürih arasındaki 680 yataklı Aa- rau Kanton Hastanesi (Kantonsspital Aa- rau ya da KSA), İsviçre’de herhangi bir üniversiteye bağlı olmayan en büyük üç hastaneden biri. Fakat tesisteki üç MRG tarayıcı- sı, yakın zamana kadar talebe yetmiyordu. İki 1.5-Tesla (T) ve bir 3T makine aralıksız olarak tarama yapıyor olsa da en az dört haftalık bekle- me süreleri, görüntüleme sevki veren hastane doktorları için bile bir rahatsızlık ve huzursuzluk kaynağı haline gelmişti. Alan sorunu da giderek artmıştı. KSA’da Radyoloji Bölüm Başkanı olan Prof. Dr. Thomas Roeren, “Duruma katlanmak mümkün değildi; özellikle de çocuklar ve ebe- veynler açısından. Bu durum, çalışanlara da yan- sıyordu,” diyor.

Tanı boşluklarını kapatıyor ve tarama süreçlerini optimize ediyor

Bu durum, hastanenin dördüncü MRG tarayıcısı- nı alarak kapasitesini artırması gerektiğini açıkça gösteriyordu. MRG’den sorumlu Radyoloji Müdür Yardımcısı ve Başhekim Dr. Alexander Cornelius,

“Fakat mesele yalnızca kapasitenin artırılması de- ğildi,” diyor. “Bekleme sürelerini kısaltmak için herhangi bir tarayıcı işimizi görürdü. Fakat tanı- sal kabiliyetlerimizdeki eksiklikleri gidermeyi ve hastalara, özellikle de çocuklara ve yatan hasta- lara daha fazla konfor ve rahatlık sağlayabilmek için iş akışlarını optimize etmeyi de istiyorduk.”

Bu nedenle KSA tercihini gerçekten çok yüksek kaliteli bir ekipmandan, Siemens Healthineers’ın yeni 3T MAGNETOM Vida MRG tarayıcısından yana kullandı. Nisan 2018’den itibaren bu tarayı- cıyla çalışmaya başladı. “Tarayıcıda entegre tab- let kontrolü var; bu da çalışanların iş akışını hız- landırabilmesi, dolayısıyla hastalara daha yakın olabilmesi ve tamamen sisteme odaklanmak zo- runda olmaması anlamına geliyor,” diye ekliyor Cornelius.

Özellikle çocuk, yaşlı ve gergin hastalara fayda sağlıyor

Asistan radyoloji teknisyeni Sarah Moritz, tarayı- cının kullanım kolaylığını övüyor. Özellikle eDrive destekli kenetlenebilir masadan çok etkilenmiş:

“Eskiden motorsuz sedye kullanıyorduk ve hasta- ların dört defa yer değiştirmeleri gerekiyordu.

Artık onları doğrudan hazırlık odasındaki MRG masasına yerleştiriyoruz ve bütün maske, coil ve drip ayarlarını orada doğru bir şekilde yapabiliyo- ruz. Bu yüzden artık yalnızca iki kere yer değiştir- meleri gerekiyor.” Buna ek olarak, masada mo- torlu destek bulunuyor, yani kilolu hastalar bile tarayıcıya rahatlıkla taşınabiliyor.

Bir hastanın taraması yapılırken, ikinci masada bir başka hastanın hazırlıkları tamamlanıyor. Bu uy- gulama, anestezi altındaki hastalar için bile süreci hızlandırıyor. “Bunu sistematik olarak yapmak, öncekinin iki katı kadar hastayı görüntüleyebil-

Sarah Moritz tarayıcının yenilikçi baş coi’lini ayarlıyor.

(18)

Radyoloji

memizi sağlar; elbette anestezide yeterli sayıda çalı- şanın olması koşuluyla,” diyor Cornelius.

Moritz bu yeni tarayıcıdan en çok fayda sağlayan üç grubun çocuklar, yaşlılar ve gergin hastalar olduğu- nu söylüyor. Tarayıcının 70 santimetrelik geniş girişi- nin aydınlatılmış olması, anksiyeteye meyilli hastala- rı rahatlatıyor; aydınlatma sayesinde giriş daha da geniş görünüyor ve “bu da klostrofobik hastaların daha az sorun yaşamalarını sağlıyor,” diyor Moritz.

“Başka tarayıcılara giremeyen, ama Vida ile hiç sorun yaşamayan hastalarımız oldu.” Yenilikçi baş/boyun coil’i, 9 ya da 18 derece döndürülebiliyor ve böylece bu zorlu bölge için otomatik ve ideal ayar yapılabili- yor. Bu, özelikle yaşlı hastalar için kolaylık sunuyor.

“Eskiden, ihtiyaç duydukları desteği yerleştirirken çok dikkatli olmamız gerekiyordu. Şimdi ise tek yap- mamız gereken coil’i döndürmek. Bu her şeyi daha rahat hale getiriyor; özellikle de omurga sorunları yaşayan yaşlı kadın hastalarımız için. Sadece baş/bo- yun coil’i için yeni sistemle taramaya aldığımız has- talarımız var.”

En eleştirel ebeveynlerden bile olumlu geribildirimler

KSA’nın yeni MRG tarayıcısından en çok faydayı gö- renler ise (genellikle kanül takılmış) çocuk hastalar ve aileleri oluyor. Bunun birkaç nedeni var. Öncelikle, yeni oda düzenlemeleri ve kenetlenebilir masa, iş akışlarını büyük ölçüde iyileştirdi: “Neredeyse her ay,

Üstteki resim: Prof. Dr. Thomas Roeren, Kantonsspital Aarau Radyoloji Bölümü Başkanı

Alttaki resim: Dr. Alexander Cornelius, Radyoloji Bölümü Başkan Yardımcısı ve MRG’den Sorumlu Kıdemli Danışman

“Radyolojide üniversite düzeyinde performans”

35 doktoru ve ayrıca yaklaşık 100 çalışanıyla Aa- rau Kanton Hastanesi (KSA) İsviçre’deki en büyük radyoloji bölümlerinden birine sahip olmanın gu- rurunu yaşıyor. Radyolojik tanı yelpazesinin ta- mamını sunuyor. Hastane radyologları ve radyo- loji teknisyenleri her yıl, yatan ve ayakta hastalarda toplam 120.000 civarı tetkik gerçek- leştiriyor. 2017’de bu muayenelerin yaklaşık 11.000’i MRG taramasıydı. Bu sayı gelecekte yıl- da 15.000’e ulaşacak. Bölümün odaklandığı baş- lıca alanlar intrakraniyal ve kas-iskelet sistemi MRG’si. Bununla birlikte, göğüs MRG’si ve karaci- ğer ve prostat için onkolojik tanısal MRG görün- tülemesi gibi özel tetkikler de sunuyor. Radyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Thomas Roeren

“KSA’da, radyoloji alanında üniversite düzeyinde performans göstermeyi hedefliyoruz,” diyor.

(19)

Philipp Grätzel von Grätz Berlin’de yaşayan, tıbbi ve tek- nik konular üzerine yazan bağımsız bir gazetecidir.

taramanın çok fazla aşamasının olması ve koordi- nasyonun zor olması nedeniyle ailelerden şikâyet- ler alırdım. Herkes çok zorlanıyordu,” diyor Roe- ren. Yeni MRG’nin kurulmasının ardından, şikâyetlerin ortadan kalkmasının ötesinde, övgü ve teşekkür alınıyor. Roeren özellikle erken çocuk- luk beyin hasarı olan ve düzenli olarak MRG tara- masına girmesi gereken küçük Alina’yı düşünüyor:

“Eskiden annesiyle epeyce tartışırdık. Şimdi ise yalnızca olumlu geribildirim alıyoruz.”

Fakat mekân düzenlemelerine ek olarak, MRG teknolojisinin kendisi de bir fark yaratıyor. Kan- serin ardından altı ayda bir tüm vücut MRG tara- masına girmesi gereken çocuklar için, 55 × 55 × 50 cm3’lük geniş görüş alanı sayesinde vücudun daha geniş alanları kapsanabiliyor. “Metastaz için yapılan taramayı, 20 dakikadan kısa süren iki adımda tamamlayabiliyoruz ve genellikle ço- cuk hareketlenmeye başlamadan önce işimiz bit- miş oluyor,” diyor Cornelius. Bunun faydasını görmüş çocuklardan biri de Alessia. Lenfoma1 nedeniyle düzenli olarak taramaya girmesi gere- ken bir kız çocuğu. İleride, taramalara kanül ta- kılmadan girmesi bile mümkün olabilir. İyileşen görüntü kalitesi sayesinde, görüntülemenin kontrast madde olmadan yapılıp yapılamayaca- ğını ileride göreceğiz.

Karaciğer ve kalp hastaları rahatlıkla nefes alabiliyor

Yeni tarayıcı, karaciğer tümörlerinin tanısında kalitatif bir iyileşme getiriyor. Bu, Moritz’in de açıkladığı gibi, özellikle kontrast madde ile tümör görüntülemesinin dinamik fazı için geçerli: “Eski- den, kontrast maddeyi enjekte etmeden önce, 20 saniye boyunca nefes alıp vermeyle ilgili tali- matlar vererek bir ön tarama yapıyorduk. Ardın- dan da nispeten hızlı bir şekilde, yine nefes alıp verme talimatlarıyla, üç tane 20 saniyelik set uy- guluyorduk. Elde ettiğimiz görüntüler genellikle bulanık oluyordu. Artık bu sekansı yalnızca bir- kaç dakika içinde ve nefes alıp verme talimatları olmaksızın tamamlayabiliyoruz.”

Serbest ve kısıtlamasız nefes alıp vermeyle böyle bir görüntüleme yapmak, MAGNETOM Vida’nın Compressed Sensing GRASP-VIBE2’ının yeni algı- lama teknolojisi sayesinde mümkün oluyor. Cor- nelius’a göre, bu teknoloji yalnızca karaciğer perfüzyon taramaları söz konusu olduğunda de- ğil, solunum hareketlerinin etkili olduğu başka taramalarda da işe yarıyor: “Compressed Sen- sing, özellikle de kardiyak görüntüleme bakı-

MAGNETOM Vida’nın BioMatrix teknolojisi

Yenilikçi BioMatrix teknolojisi sayesinde, MAGNETOM Vida kişiden kişiye görülen farklılık- ları, hastadan ya da kullanıcıdan bağımsız olarak tutarlı bir kalite sağlayacak şekilde, daha iyi açık- lıyor. Tarayıcı, yeni bir mıknatıs, daha geniş görüş alanı, yüksek gradyan gücü, yeni uygulamaların yer aldığı daha iyi bir yazılım ve işleme sonrasına daha kolay erişim sayesinde, tanı isabetliliğini ar- tıran, muayeneleri hızlandıran ve sinyal-gürültü oranını iyileştiren, modern bir MRG platformunu temel alıyor. Başkaca özelliklerine ek olarak, ma- sadaki sensörler solunum sinyallerini otomatik yakalayarak solunum tetiklemeli muayeneler için iş akışını hızlandırıyor. BioMatrix baş/boyun co- il’leri, boyun bölgesi gibi MRG için zorlayıcı böl- gelerde görüntü kalitesi optimizasyonunun oto- matik yapılmasına daha da fazla imkân sağlıyor.

Önceden kaydedilip saklanmış vücut modellerine dayanarak hastanın yarı otomatik bir şekilde ko- numlandırılması da dâhil olmak üzere, BioMat- rix’in ilave özellikleri, hasta yerleştirme işlemini yüzde 30 hızlandırabiliyor. Hareket ettirilmesi ko- lay, kenetlenebilir MRG masası da obez, hareket edemeyen yahut travmalı hastalar için işlemi cid- di oranda kolaylaştırıyor.

mından muazzam bir ilerleme. Zira bazı durum- larda hastaların yirmi kere nefes tutmaları gerekebiliyordu. Artık hastalar serbestçe nefes alıp verebiliyorlar.”

1 MR taramanın fetüslerin ve iki yaşından küçük bebeklerin görüntülenmesi için güvenli olduğu kesinleşmemiştir. Sorumlu hekim MR muayenesinin yararlarını, başka görüntüleme prosedürlerinin faydaları ile kıyaslayarak değerlendirme yapmalıdır.

2 Karaciğer dışındaki bölgeler için Compressed Sensing GRASP-VIBE ABD’de satılmamaktadır.

Kullanım amacı: Compressed Sensing GRASP-VIBE (GRASP = Golden-angle Radial Sparse Parallel MRI)dinamik ve/veya kontrastsız karaciğer muayenelerinde, konvansiyonel nefes tutmalı ölçüm için nefeslerini güvenilir bir şekilde tutamayan hastaları desteklemek amacıyla tasarlanmıştır. Siemens müşterileri tarafından burada tanımlanan sonuçlar kuruma özgü koşullarda elde edilmiştir. “Tipik” bir hastane bulunmadığı ve pek çok değişken (örneğin hastanenin ölçeği, olguların karmaşıklığı, BT benimsenme düzeyi) söz konusu olduğu için diğer kullanıcıların da aynı sonuçları alacağı garanti edilemez.

(20)

Radyoloji

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı

Prof. Dr. Mecit Kantarcı, Türkiye’de tıp ve radyoloji eğitiminden, radyolojideki son teknolojik gelişmelere kadar pek çok konu hakkında görüşlerini İnovasyon okurlarıyla paylaşıyor.

“Radyologlar teknolojik

gelişmeleri hızla benimseyip

bunlara adapte olabilmeli”

(21)

K

ısa süre önce Erzincan Binali Yıldırım Üni- versitesi Tıp Fakültesi Dekanı olarak ata- nan Prof. Dr. Mecit Kantarcı, Türkiye’de uluslararası literatüre en çok katıda bulu- nan radyologlardan biri olarak sürekli çalışmaya, üretmeye ve sağlık teknolojilerini yakında izleme- ye devam ediyor. İdari görevi kapsamında, tıp eğitimi konusunda da iyileştirici adımlar atmaya önem veren Prof. Dr. Kantarcı, Erzincan Binali Yıl- dırım Üniversitesi öğrencilerinin TUS başarısını artırmayı hedefliyor.

Tıp Fakültesi Dekanı olarak üniversitenizle ilgili perspektifinizi ve hedeflerinizi anlatır mısınız?

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün çok sevdiğim bir sözü var: “Vatan mut- laka selamet bulacak, millet mutlaka mutlu ola- caktır. Çünkü kendi selametini, kendi saadetini memleketin ve milletin saadeti ve selameti için feda edebilen vatan evlatları çoktur.” Ben bu söz doğrultusunda hepimizin yeri geldiği zaman ken- di rahatından ve hayat konforundan fedakârlık etmesi, ülkenin hangi noktasında olursa olsun gönüllü gitmeye razı olması gerektiğini düşünü- yorum. Bu nedenle, Erzurum Atatürk Üniversitesi gibi köklü, oturmuş bir kurumumuzdan, henüz çok daha genç bir kurum olan Erzincan Binali Yıl- dırım Üniversitesi’ne tereddütsüz geçtim.

Diğer taraftan, uzun yıllar birlikte çalıştığımız Prof. Dr. Akın Levent’in Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasının ardın- dan Tıp Fakültesi Dekanlığı için bana teklifte bu- lunması da elbette bu kararda etkili oldu. Akın Hoca’mla çok uzun zamana dayanan bir ağa- bey-kardeş ilişkimiz vardı. Bürokratik işleri danıştı- ğım ağabeylerimden birisinin bir sözü vardır ki ben bu söze çok anlam yüklerim: “Sevmek kefa- lettir, kefil olmaktır”. Yani birine sizi seviyorum diyorsanız çıktığınız yolda onu yalnız bırakamazsı- nız. Bu bağlamda, Akın Hoca’nın yanında olmam gerektiğini düşündüm ve bu süreç başladı.

Üniversiteler değerlendirilirken mutlaka akranla- rıyla, benzerleriyle karşılaştırılmalı. Dolayısıyla, 2006 yılında kurulan Erzincan Binali Yıldırım Üni- versitesi’nin benzerlerine kıyasla önemli yol kat ettiğini görüyoruz. Üniversitemizde orta ölçekli, son derece nizami çalışan, mezun veren, labora- tuvarlarıyla birlikte çalışan bir Tıp Fakültesi var.

Asıl hedefimiz öğrencilerle olan ilişkilerimizi geliş- tirmek. Fakülteden mezun olan öğrencilerin TUS sınavını kazanma oranını daha da artırmayı

amaçlıyoruz. Bu yönde yaptığımız çalışmalardan biri Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Rad- yoloji’yi kazanan arkadaşlarımızdan yardım iste- mek oldu. Kendileri öğrencilerimizle motivasyon çalışmaları yaptılar. Bilindiği gibi, TUS’ta ilk 10’a giren genç hekimlerimizden her yıl en az 4’ü Rad- yoloji tercih ediyor. Dolayısıyla bu arkadaşlarımı- zın bilgi ve deneyimleri bizim öğrencilerimiz açı- sından büyük önem taşıyor.

Bir başka hedefimiz ise fakültemizin ders progra- mını uluslararası anlamda akredite bir programa dönüştürmek. Hacettepe’de ya da Harvard Üni- versitesi’nde hangi müfredat uygulanıyorsa bizim fakültemizde de bu müfredat uygulamaya gire- cek. Elbette koşullara ve ihtiyaçlara göre uyarla- malar yapılıyor ama temelde aynı müfredat olma- sını sağladık; bu programı gelecek yıl hayata geçireceğiz. Özellikle öğrenci değişim programla- rı açısından da bu çok önemli.

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mecit Kantarcı

(22)

Radyoloji

“Bir süre sonra elimizde o kadar geniş veri arşivleri oluşacak ki radyolojide kullanılan yapay zekâ ve öğrenen algoritma tabanlı yazılımlar bize tanılarda yol gösterici olacak.”

Prof. Dr. Mecit Kantarcı,

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı

Diğer taraftan öğretim üyelerimizin sayısını artır- ma yönünde çalışmalarımız var. Batıdaki büyük şehirlerde kadro sorunu yaşayan hocalarımızı eki- bimize katmak, hastanemizin ve fakültemizin ge- lişimine ortak etmek yönünde girişimlerimizi sür- dürüyoruz. Hâlihazırda fakültemiz son derece başarılı sonuçlar alıyor, öğrencilerimizin TUS’u ka- zanma yüzdesi, daha köklü birçok üniversitenin üzerinde seyrediyor. Bu başarımızı, yeni hocaları- mızın aramıza katılmasıyla daha da artırmak isti- yoruz.

Mesleğiniz açısından teknolojiden en büyük beklentiniz nedir?

Dünyada özellikle üç alanda teknoloji çok hızla ilerliyor: Uzay bilimleri, tıp ve savunma sistemleri.

Tıp teknolojilerinde kuşkusuz aslan payı radyoloji- ye ait, çünkü radyoloji teknolojiyle bütünleşmiş bir alan. Biz radyologlar, teknoloji sayesinde daha başarılı işler yapabiliyoruz.

Özellikle MR, BT ve ultrasonografi konusunda çığır açan gelişmeler yaşandı, yaşanmaya da de- vam ediyor. Bu teknolojiler problem çözme açı- sından doktorların elini güçlendiriyor. Teknoloji- ye en yakın grup olarak radyologların her gelişmeyi hızlıca benimseyip bunlara adapte ol- ması gerekiyor.

Türkiye’de radyoloji alanındaki eksiklikler sizce nelerdir?

Radyoloji teknolojiye bağımlı bir servistir. Eksiklik- lerden ziyade nasıl daha iyi olabilir diye düşün- memiz lazım. Örneğin, radyologlar için en büyük yük ultrasonografidir. Çok sık kullanırız ama bana göre ultrasonografi bir takip yöntemidir. Özellikle devlet hastanelerinde ilk önce ultrasonografi iste- nir fakat bu tetkik hem hastayı ve radyologları yo- rar hem de beklenen tanısal katkıyı istenen dü- zeyde sağlayamaz. Bu tetkiklerin kesitsel

görüntülere kaydırılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Radyologlar olarak şöyle bir fasit dairenin içinde kalıyoruz: Ne kadar hızlı ve kaliteli görüntüleme yaparsanız talep de o kadar artıyor ve sonunda altından kalkılamaz bir hale geliyor. Bu da maale- sef radyologların hem iş hem de günlük hayatını çok etkiliyor. Bazı durumlarda rapor kalitesini bile etkileyebiliyor. Dolayısıyla bu alanda bir iyileştir- me yapılması şart.

Bir başka konu da teknoloji yatırımları. Alınan ci- hazların ne amaçla kullanılabileceğini muhakkak çok iyi bilmek gerekiyor. Örneğin, bir MR cihazı satın alırken, bir başka üniversite hastanesinin aldığı sekansların aynısını almanın anlamı yok.

Sizin neye ihtiyacınız varsa onu almalısınız. Aksi takdirde, kullanmayacağınız bir teknolojiye yatı- rım yapmış oluyorsunuz. Oysa kullanabileceğimiz teknolojileri almamız lazım, aksi takdirde büyük ücretler karşılığında aldığımız cihazlar birkaç yıla kalmadan sıradan ve gereksiz hale gelebiliyor.

Siemens Healthineers’ın sunduğu teknoloji- ler hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

Siemens’i nasıl tanımlıyorsunuz?

Siemens Healthineers için her zaman “iyi ki var”

diyorum. Radyolojiye yönelik çözümler de dahil olmak üzere Türkiye’de hakikaten büyük yatırım- lar yapıyor Siemens. Özellikle sağlık teknolojileri anlamında global yenilikleri hiç gecikmeden ülke- mize de kazandırmalarının çok önemli olduğuna inanıyorum.

RSNA gibi etkinliklere gittiğimizde, elimizdeki Siemens Healthineers cihazlarla yaptığımız çalış- maları sunma imkânımız oluyor ve bu çalışmaları- mız hakikaten büyük ses getiriyor. Birçok inovatif görüntüleme teknolojisini üreten bir firma olarak ve bunları çok kısa zaman içinde Türkiye’deki rad- yologlarla da paylaşarak Siemens Healthineers’ın gerçekten alanında öncü olduğunu düşünüyo- rum. Dolayısıyla bizim için çok önemli ve değerli bir marka. Siemens’in geliştirdiği teknolojileri hastalarımızın iyiliği için kullanarak birçok ulusla- rarası başarıya imza atmış olmanın da gururunu yaşıyoruz.

Sizce son dönemde radyolojideki en büyük gelişme nedir?

Kuşkusuz en büyük gelişme yapay zekânın radyo- lojide kullanılmaya başlaması. Bir süre sonra eli- mizde o kadar geniş veri arşivleri oluşacak ki rad- yolojide kullanılan yapay zekâ ve öğrenen algoritma tabanlı yazılımlar bize tanılarda yol gösterici olacak. Bu tür gelişmeler radyologlar açısından ilk anda kaygı verici olabilir ama şurası

(23)

Prof. Dr. Mecit Kantarcı kimdir?

1974 Erzurum doğumlu olan Prof. Dr. Mecit Kantarcı, kuruluşu 1881 yılına dayanan Er- zurum Lisesi’ndeki eğitimini takiben, Erzu- rum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni de- receyle bitirdi. Mezuniyet sonrası

2004-2005 yıllarında, sırasıyla İstanbul GATA, Florance Nightingale Hastanesi ve Baltimore’da bulunan John Hopkins Hasta- nesi’nde radyoloji departmanlarında çalıştı.

Kardiyak görüntüleme ve karaciğer nakli gibi özel konularda, farklı tarihlerde aldığı eği- timlerle uzmanlığını geliştiren Kantarcı, Er- zurum Atatürk Üniversitesi Pediatrik Radyo- loji Bilim Dalı Başkanlığı yaptıktan sonra, Yükseköğretim Kurulu tarafından 10 Aralık 2018 itibarıyla Erzincan Binali Yıldırım Üni- versitesi Tıp Fakültesi Dekanı olarak atandı.

kesin ki radyologlar işlerini kaybetmeyecek. Geli- şen teknolojiyle birlikte insan sağlığına daha fazla katkı sağlama imkânı bulacağız. Hastalar da veri- tabanı üzerinden kendi bilgilerini görebilecek, doktoruyla daha rahat iletişim kurabilecek. Mes- lektaşlarım açısından endişe edilecek bir durum yok. Bilakis, gelecek artık yapay zekada.

Türkiye’de uluslararası literatüre en fazla katkısı olan radyologlardan birisiniz. Bu başarının sırrı ne?

Radyolojiye ilk adım attığım andan itibaren hep hocalarımı ve başarılı meslektaşlarımı örnek al- dım. Yapılan her iyi işi, başarılı çalışmayı yakından takip ettim. Bunun çok önemli olduğuna inanıyo- rum. Örneğin asistanlığım döneminde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Aytekin Oto hoca- mızla, Muşturay Karçaaltıncaba hocamızla yakın ilişkilerimiz oldu. Bu isimler dünya çapında başa- rılı işlere imza atmış uzmanlar. Aytekin Hoca, “Her şeyden önce iyi bir arşiviniz olmalı, hastaları sis- tematik biçimde tasnif etmelisiniz,” derdi. Onu örnek alarak, önceleri tüm hastalarımızı defterle- re kaydettik. Daha sonra sadece bu iş için bir bil- gisayar programı yazdırdım ve hasta bilgilerini burada biriktirmeye başladım. Bu sayede, aynı anda çok sayıda kapsamlı araştırma yapabilme imkânına ulaştım. Bu sistem benim için çok de- ğerli bir arşiv ve bilgi birikimi sağladı.

Bir başka önemli konu da sürekli paylaşıma açık olmak. Başarılı işler yapıyorsanız birçok yerden araştırma için gelenler oluyor. Pek çok genç arka- daşımla birlikte çalışmalar yaptım, yayınlar üret- tim ve bu yayınların yalnızca benim adımla çık- masını istemedim. Mutlaka arkadaşlarımın isimleri de yer aldı yayınlarda. Böylece geniş bir literatür oluştu. Kapımız daima açık, gerçekten çalışmak ve üretmek isteyen tüm meslektaşları- mıza yardımcı olmayı görev biliyorum.

Bir de elbette şöyle bir gerçek var: Bildiğiniz işi seviyorsunuz, sevdiğiniz işte de başarılı oluyor- sunuz. Ben mesleğimi severek yapıyor, meslek- taşlarıma da katkıda bulunmaktan mutluluk du- yuyorum.

Araştırma yapmak ve yazı yayınlamak isteyen genç meslektaşlarınıza ne öğütlersiniz?

Aslında ben de kendi büyüklerimden öğrendiğim yöntemi öneriyorum. Genç meslektaşlarımızın muhakkak iyi bir arşivleme sistemi yapmaları ge- rekiyor. İster bilgisayar ister defter kullansınlar, ama gördükleri vakaları düzgün, nizami bir şekil- de biriktirsinler.

Çok önemli bir başka konu ise tecrübeli, başarılı kişilere danışmak. Onların tecrübelerinden çok faydalanacaklardır.

Öte yandan, sadece makale hazırlamak yeterli de- ğil. Hazırladıkları makaleyi objektif bir şekilde de- ğerlendirip en uygun dergiye göndermelerini öneririm. Orta düzeyde bir makaleyi en iyi dergi- lere gönderirlerse büyük olasılıkla ret cevabı alır- lar ve bu da çalışma şevkini kırar. Konuya ve yayı- na göre hareket ederek hem daha çok makale çıkarabilirler hem de daha istekle çalışırlar.

Ve elbette güncel literatürü çok yakından takip etmeleri gerekir. Literatürü okumazsanız, konu- nuzla ilgili ne kadar yayın yapıldığını ve hangi ye- niliklerin vurgulandığını bilemezsiniz. Bu durum- da tekrara düşebilirsiniz ve bu da sizin başarınızı kısıtlar.

(24)

Radyoloji

Görüntüler kesinlikle göz alıcı ama hepsi bu değil. Hollywood’dan esinlenen yeni fotorealistik 3D görselleştirme yöntemi sinematik rendering, doktorların sunduğu sağlık hizmetini de dönüştürebilir.

Yazı: Martin Lindner | Fotoğraflar: Kerckhoff-Klinik, Bad Nauheim ve Erlangen Üniversite Hastanesi, Almanya

Sinemadan tıbba

B

T ve MRG verilerinin 3D görselleştirme- lerinin rekonstrüksiyonu için sunulan bu yeni yöntem, örneğin kalp, batın, kanser ya da travma cerrahisi hastala- rında girişimlerin daha verimli bir şekilde hazır- lanmasına yardımcı olabilir. Bu yaklaşım hem disiplinlerarası kurullarda hem de hastalar ve doktorlar arasında iletişimi kolaylaştırabilir.

Kalbe erişmenin yolunu bulmak

“Görüntü ne kadar canlı ise cerrahın işi o ka- dar kolaylaşıyor,” diyor Almanya Frankfurt Üniversite Hastanesi’nden Arnaud Van Lin- den. Bir kalp cerrahı olan Van Linden, minimal düzeyde invazif bypass operasyonlarının plan- lanması için sinematik rendering (CR) yönte- mini test ediyor. MIDCAB (minimal düzeyde

invazif doğrudan koroner arter bypass’ı) ola- rak bilinen bu operasyonlarda, göğüs duvarı- na yapılan küçük bir kesiyle kalpte ilave bir vasküler yol yaratılıyor.

“CR sayesinde, göğüs boşluğunun içine sanal ola- rak göz atabiliyor, damarların yerleşimini değer- lendirebiliyor, kalbi yandan ya da üstten görebili- yor, sonra da operasyon için ideal erişim noktasını belirleyebiliyoruz,” diyor Van Linden.

“Görüntüler gerçekten de daha sonra operasyon- da gördüklerimin aynısı oluyor.”

Bu gerçekçi tanımlama, özel bir görüntü-sentezi algoritmasına dayanıyor. CR, adından da anlaşıla- bileceği gibi, sinema sektöründen geliyor ve ör- neğin bilgisayar animasyonlu şekillerin müthiş gerçekçi görünmesini sağlıyor. Tıpta, bu görüntü

(25)

Sinematik rendering, ideal interkostal erişim noktasını, sol iç meme atardamarının (LIMA) sternumun neresinde bulunduğunu ve sol anteriyör inen (LAD) arterin yerini belirleyerek minimal düzeyde invazif doğrudan koroner arter bypass’ının (MIDCAB) etkin ve güvenli bir şekilde planlanmasına olanak sağlıyor. Fotorealistik temsil, cerrahların gerçekte gördüklerine, diğer görüntüleme yöntemlerinden daha yakın.

“Görüntüler gerçekten de daha sonra operasyonda gördüklerimin aynısı oluyor.”

Dr. Arnaud Van Linden,

Uzman Hekim, Frankfurt Üniversite Hastanesi Torasik ve Kardiyak Vasküler Cerrahi Kliniği, Almanya

rekonstrüksiyonları genellikle kontrastlı BT tara- malarını esas almakla birlikte, MRG verileri de kullanılabiliyor.

Sinemanın ilkeleri tıbba uyarlanınca

Üç boyutlu (3D) rendering, görüntüleme alanın- da yeni değil. Volüm rendering olarak bilinen ön- ceki standart yöntemde, bir görüntü veri seti sa- nal bir ışık kaynağıyla aydınlatılıyor ve böylelikle dokunun opasite ve renk karakteristikleri uyarıla- rak 3 boyutlu nesne izlenimi yaratılıyordu. CR ise çok daha karmaşık bir aydınlatma modeli kullanı- yor. Bu modelde, gündelik ortamda görsel algıla- ma açısından önem taşıyan sayısız ışık saçma, emilim ve gölgeleme efekti bir araya geliyor [1].

Böylelikle, görüntüler çok gerçekçi olurken cerra- hi planlama da kolaylaşıyor.

(26)

Radyoloji

MIDCAB’le ilgili en önemli konu, doğru cerrahi yolun seçilmesi. Bu da dördüncü interkostal boş- luktan geçebileceği gibi, beşincisinden de geçe- bilir, diye açıklıyor Van Linden. “Bazen, daha az ideal erişim noktası seçilir ve sonra operasyon sırasında güçlük yaşarsınız.” Bazı hastalarda, planlama için yalnızca X-ışınları kullanılabiliyor;

fakat BT taramalarıyla bile, cerrahlar anatomik durumu eksiksiz olarak kavramakta zaman za- man güçlük çekiyor. MIDCAB, CR olmadan da kullanılabiliyor, fakat onunla birlikte çok daha ve- rimli oluyor,” diyor Van Linden. Ayrıca, daha kısa süren cerrahi operasyonlar da maliyet tasarrufu ve hastaların iyileşme hızında artış sağlayabiliyor.

Van Linden’e göre, bu yeni görüntüleme yönte- miyle, kalp cerrahları ve girişimsel kardiyologlar- dan oluşan ekiplerce gerçekleştirilen hibrit pro- sedürler ya da karmaşık pediatrik kalp

ameliyatları da daha iyi planlanabilir. Aynı dere- cede önemli olan son bir husus, BT koroner anji- yografinin kardiyak kateterizasyona tanı alterna- tifi olarak giderek daha fazla kullanılmaya başlamış (BT verileri hâlihazırda elde bulunsun diye) ve operasyon öncesi görüntülemede CR’nin rutin hale gelmesini sağlayabilecek olması [2].

“Özellikle karmaşık anatomik durumlarda bu görselleştirmeler büyük fayda sağlıyor.”

Dr. Christian Krautz,

Viseral Cerrah, Erlangen Üniversite Hastanesi Cerrahi Kliniği, Almanya

Daha önceki bir ablasyon prosedürü- nün kenarında (ok

ucu) nükseden hepatoselüler karsinom (ok) Sol: 2D BT görüntüsü. Sağ:

daha iyi bir tedavi planlaması için CR görüntüsü.

(27)

Siemens müşterileri tarafından burada tanımlanan sonuçlar kuruma özgü koşullarda elde edilmiştir. “Tipik” bir hastane bu- lunmadığı ve pek çok değişken (örneğin hastanenin ölçeği, ol- guların karmaşıklığı, BT benimsenme düzeyi) söz konusu oldu- ğu için diğer kullanıcıların da aynı sonuçları alacağı garanti edilemez.

Martin Lindner

Berlin, Almanya’da yaşayan ödüllü bir bilim yazarıdır.

Tıp eğitimini ve Tıp Tarihi alanındaki doktora tezini ta- mamladıktan sonra, gazeteciliğe başlamıştır. Makalele- ri Almanya ve İsveç’te pek çok büyük gazete ve dergide yayımlanmıştır.

Karmaşık anatomiye hızlı ve güvenilir yorumlama

Aynı şey batın ameliyatları için de geçerli. Alman- ya Erlangen Üniversite Hastanesi’nde batın cerra- hı olan Christian Krautz, “Özellikle karmaşık ana- tomik durumlarda, bu görselleştirmeler büyük fayda sağlıyor,” diyor. Bir CR değerlendirme çalış- masında, 10 deneyimli uzman hekim ve 10 staj- yer doktorun daha önce karşılaşılmış zorlu olgu- lardan bazılarının anatomik değerlendirmesini yapmaları gerekiyordu. Doktorlara hem BT tara- maları hem de CR görüntüleri verildi ve örneğin, bir pankreas tümörünün süperiyor mezanter ar- tere temas edip etmediği ya da karaciğerde vas- küler varyantlar olup olmadığı üzerine fikir yü- rütmeleri istendi. Böyle şeyler girişim stratejisi açısından önemli olabilir. Cerrahlar CR görselleş- tirmelerini kullanarak soruları hem daha çabuk hem de genellikle doğru yanıtlayabildiler. Hem uzman doktorlar hem de stajyer doktorlar için değerlendirme süreleri sinematik rendering’le kayda değer ölçüde azaldı. Bu sırada, doğru de- ğerlendirmelerin yüzdesi iki grupta da önemli öl- çüde arttı. Bu iyileşmeler özellikle stajyer doktor- ların oluşturduğu grupta daha belirgindi.

Krautz, anatomik koşullara kısa bir süre içinde 3 boyutlu olarak vakıf olabilmenin, disiplinlerarası tümör kurullarında iletişimi de önemli ölçüde ko- laylaştırabileceğini ekliyor. Üstelik grafik görsel- leştirmeler hastalara bilgi sağlamakta de işe ya- rayabilir. Bir takip çalışmasında, Erlangen cerrahları artık girişimleri planlarken CR’yi ileriye dönük bir şekilde kullanmayı ve aynı zamanda operasyon sırasında oryantasyona yardımcı ola- rak test etmeyi düşünüyorlar.

(28)

Radyoloji

rultusunda kıyaslayan kapsamlı bir kohort çalış- masının yöneticiliğini yapıyor. Zackrisson, “Kan- ser tespiti amaçlı görüntülemede dijital meme tomosentezi, dijital mamografiye göre tartışma- sız daha üstün,” diyor. [1].

Çalışmanın şu anda yayına hazırlanmakta olan nihai sonuçlarına göre, 3D rekonstrüksiyon yön- temi kullanılarak konvansiyonel two-view dijital mamografiye kıyasla %30’dan daha fazla meme kanseri tespit edilebildi. Zackrisson, bunun başka araştırmalarla örtüşen bir gelişme olduğunu be- lirtiyor.

Pek çok uzman, tomosentezi, toplum genelinde- ki tarama programlarının geleceğinde yerleşik hale gelebilecek yeni bir standart olarak görüyor.

Fakat bu düzeye ulaşmak için, şu anda tomosen- tezde konvansiyonel mamografiye kıyasla iki kata kadar daha uzun olan yorumlama süreleri- nin kısaltılması gerekecek. Burada düğüm nokta- sını, görüntü materyalinin miktarı oluşturuyor.

Bunun üstesinden gelmeyi sağlayacak stratejiler- den biri, rekonstrüksiyonu yapılan çapraz kesitle-

A

vrupa Radyoloji Kongresi’ne katılan uzmanlar, yeni mamografi yöntemle- rinin meme kanserini tespitte çığır açabileceğini söyledi. Daha net ifade etmek gerekirse, optimize tomosentez proto- kolleri ve kontrastlı görüntüler ümit vadeden olanaklar sunuyor.

Meme kanseri tespitinde yeni bir standart

Son yıllarda dijital mamografide meydana gelen bir dizi gelişme sayesinde, meme kanseri tespi- tinde büyük ilerleme kaydedildi. Hatta pek çok ülkede bu gelişmeler, radyologların çalışma biçi- mini değiştiriyor. Bu gelişmenin kilit noktası ise iyileştirilmiş morfolojik ve fonksiyonel meme do- kusu değerlendirmesi.

Özellikle, 3D mamografi olarak da bilinen tomo- sentez, kayda değer klinik gelişme için büyük bir potansiyel sunuyor. İsveç Lund Üniversitesi’nden Sophia Zackrisson, single-view tomosentez ile two-view dijital mamografiyi tarama amacı doğ- Yazı: Martin Lindner

Tomosentez ve

kontrastlı mamografi ile kanserin daha etkili tespiti

Tomosentez ya da 3D mamografi meme kanseri tespitinde ümit vadeden bir araç olarak ortaya çıkalı çok zaman geçmedi. Buna rağmen, teknolojide ve yorumlama iş akışlarında yapılan güncel iyileştirmelerle, görüntü elde etme ve yorumlama stratejileri optimize ediliyor. Kontrastlı uygulamayla birlikte kullanılan mamografi teknikleri artık fonksiyonel kanser dokusu

görüntülemesini bile mümkün kılıyor.

(29)

rin birkaçını, daha kalın görüntü katmanları oluş- turacak şekilde birleştirmek (“slabbing”),” diyor Zackrisson. Bir başka ümit vadeden olasılık da akıllı algoritmaların normal taramaları önceden tasnif ederek radyoloğun iş yükünü hafiflettiği bilgisayar destekli okuma yaklaşımları olabilir.

“CAD ve AI kesinlikle bizleri ileriye taşıyacak,” di- yor Zackrisson.

Görüntü alma ve rekonstrüksiyon stratejilerinin optimize edilmesi

Görüntü alımına ilişkin teknik parametrelerin tomosentezin verimliliğinde hâlihazırda bir rolü olduğunu unutmamak gerekiyor. Bir pro- sedür sırasında, 3D rekonstrüksiyon için farklı açılardan görüntü projeksiyonları elde edebil- mek için bir X-ray tüpü göğsün etrafını dolanı- yor. New York’taki Stony Brook Üniversitesi’n- den radyolog Paul Fisher ve tıp fizikçisi Wei Zhao’ya göre, eğer bir X-ray kaynağının daha geniş bir açı menzili varsa, görüntü kalitesi daha dar bir açı menziline kıyasla artıyor. Bu- nun açıklaması ise, daha geniş bir açı olması

durumunda, memenin içinin daha kolay gö- rüntülenebiliyor olması ve dolayısıyla görüntü rekonstrüksiyonu için daha az sayıda veri arte- faktının gerekmesi.

Fisher ve Zhao’nun ekibi, model simülasyonla- rına dayanarak, radyologların 15 ve 50 derece- lik açı menzili olan iki farklı tomosentez sistemi ile elde edilen görüntüleri karşılaştırdıkları bir klinik pilot çalışma gerçekleştirdi. Sonuç: Fisher ve Zhao’ya göre, özellikle memenin çok yoğun bölgelerinde (buralarda kanser odağı genellikle çevreleyen dokudan ötürü örtük kalır), şüpheli kitleler geniş açılı bir sistemle daha iyi tespit edilebiliyor. Bunun bir sonucu olarak kanser tespitinin gündelik klinik uygulamada da opti- mize edilip edilemeyeceğinin netlik kazanması için daha büyük ölçekli çalışmalardan elde edi- lecek kanıtlara ihtiyaç var. Bununla birlikte, daha önce fantomlarla yapılan bir araştırma, geniş açılı sistemlerle yapılan görüntü rekons- trüksiyonlarında sinyal gürültüsünün daha az olduğunu ve radyologlarca daha çok tercih edildiğini göstermişti [2].

Avrupa Radyoloji Kongresi’nde yeni mamografi yöntemlerinin sunumu

Referanslar

Benzer Belgeler

Subjektif bir durumu ifade eder.Kişinin sosyal ilişkiler ağının arzu ettiğinde daha küçük yada az doyumlu olarak algılanmasına bağlı yaşanan bir duygudur.. Bireyin

Gerçekleştirilen bu tez çalışmasında ise uzun kırık kemiklerin tespitine yönelik Yapay Sinir Ağları (YSA) tabanlı kırık kemik tespit sistemi tasarımı

Anahtar kelimeler: Akciğer kanseri, BDT (Bilgisayar Destekli Tespit), görüntü işleme, çekme faktörü yöntemi, yapay sinir ağı, genetik algoritmalar, akciğer

Teracity Yazılım Personel veri seti üzerinde yüz tanıma algoritmalarının çalıştırılma- sı ile ilgili elde edilen Accuracy / Hız Grafiği ise aşağıda Şekil 4’te

Yakın zamanda yaygınlaşacak gibi görünen bu pratik test yöntemiyle, ilaçların alıcılar tarafından rahatça kontrol edilebileceği korkusu, dikkatsiz veya sahte üreticileri

age, size of nodules, number of nodules, composition (solid or cystic) of nodules, echogenicity of nodules, and macrocalcification or non-calcification of nodules did not

Metin Akpınar, Osman Hamdı B eyyin tablosunu 22 milyar liraya satın aldı.. Kültür Servisi - Portakal Sanat vc Kültür

Initial verification of documents is to be carried out by the Educational Institution, after which a copy of the documents is stored using IPFS, the hash of the file