• Sonuç bulunamadı

Karbonhidrat Metabolizmasındaki Bozukluklar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Karbonhidrat Metabolizmasındaki Bozukluklar"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KARBONHİDRATLAR

(2)

Karbonhidrat Metabolizmasındaki Bozukluklar

• Laktoz intoleransı

• Çölyak

• Diyabet

(3)

LAKTOZ İNTOLERANSI

• Karbonhidrat yetersizliği, enzim eksikliğinden veya enzimlerin çalışmamasından kaynaklanır.

• Bu bireylerde laktoz çok az miktarda alınsa bile parçalanıp ince

bağırsakta emilmediği için kalın bağırsakta fermente olarak kısa

zincirli yağ asitlerine ve gaza dönüşmektedir.

(4)

ÇÖLYAK

• Çölyaklılar glutenli besinler aldıkları zaman, ince bağırsaktaki bağışıklık sistemi uyarılır ve bağırsağın iç yüzeyi iltihaplanır.

• Sağlıklı bağırsak hücrelerinin yüzeylerinde bulunan ve besin

maddelerinin emilimi sağlayan minik ince uzantılar (villus) iltihaba bağlı olarak azalır veya kaybolur (silinir).

• Bunun sonucunda iltihaplı bağırsak yüzeyi, bazı besin maddelerini emip kana karıştıramaz.

• Bu da başta vitaminler ve mineraller olmak üzere vücudun gereksinim

duyduğu çeşitli maddelerin eksikliğine yol açarak başka hastalıklara

ve gelişme geriliklerine ortam hazırlar.

(5)

DİYABET

• Diyabet yüksek kan şekeri ile kendini gösterir.

• Nedeni, insülin eksikliği ya da insülinin etkisini yeterince gösterememesidir.

• Diyabetin oluşumunda yaş, cinsiyet, kilo ve genetik

faktörlerin etkili olduğu söylenmektedir.

(6)

Karbonhidratların Depolanması ve Kullanılması

• Sindirim sonucunda fruktoz ve glikozdan oluşan bir karışım ortaya çıkar.

• Bu karışımın bir kısmı bakteriler tarafından fermantasyona uğratılır bir kısmı da emilir.

• İnce bağırsaklarda emilen glikoz karaciğere gelir.

• Karaciğer hücreleri glikozu glikojene çevirerek depo eder.

• Glukagon ve adrenalin hormonlarının etkisiyle glikojen

glikoza çevrilerek kana verilir.

(7)

Karbonhidratların Depolanması ve Kullanılması

• İnsülin hormonu ise glikojenden glikozun serbestleşmesini ve kana geçmesini durdurur ya da yavaşlatır.

• Glikoz oksijenli ortamda CO

2

ve suya kadar parçalanır ve bütün enerjisini verir; oksijensiz ortamda laktik asit üretilir.

• Beyin hücreleri bütün enerjilerini glikozu parçalayarak elde eder.

• Uzun açlıklarda bile kan şeker seviyesi korunur. Bu düzeyin korunmasında en etkili hormon insülindir.

• İnsülin glikozun yağ ve kas hücresine girmesini sağlayarak glikozun

yağ dokusu hücrelerinde yağ olarak depolanmasını sağlar.

(8)

Karbonhidrat Metabolizmasındaki Bozukluklar

Diyabet:

• Yüksek kan şekeri düzeyiyle kendini gösterir.

• Nedeni insülin eksikliği ya da insülinin etkisini göstermemesidir.

• Hastalığın oluşumunda yaş, cinsiyet ve bireyin kilosu etkilidir.

• Genetik de etkenlerden biri olarak düşünülmektedir.

(9)

Tüketim Tavsiyeleri

• Yağ ve karbonhidratlar enerji kaynağı olarak birçok yerde birbirleri yerine ikame edilebilirler.

• Karbonhidratların alımı esansiyel değildir; çünkü bazı aminoasitlerin

devreye girmesiyle de sentezlenebilir (glukoneojenez).

(10)

Tüketim Tavsiyeleri

• Günlük beslenmede yağ ve karbonhidrat miktarı azsa, enerji

proteinlerden karşılanmaya çalışılacaktır. Bu nedenle karbonhidratlar protein koruyucu faktördür.

• Gelişmekte olan birçok ülkede proteinlerin yerini yağ ve karbonhidrat ağırlıklı beslenme almıştır. Buna protein-enerji eksikliği

denilmektedir.

(11)

Karbonhidrat Bakımından Zengin Gıda Maddeleri

• Doğru bir karbonhidrat alımı için ihtiyacın yarısı tahıl ürünlerinden sağlanmalıdır.

• Gelişmiş ülkelerin aksine fakir ülkeler toplam karbonhidrat ihtiyacının %80’ini tahıllardan karşılamaktadır.

• Hayvansal karbonhidrat kaynakları arasında en çok öne

çıkan laktoz dolayısıyla SÜTTÜR.

(12)

Karbonhidrat Bakımından Zengin Gıda Maddeleri

• TAHILLAR

• EKMEK VE UNLU MAMÜLLER

• NİŞASTA

• YULAF EZMESİ

• PİRİNÇ

• MAKARNA

• TARHANA

• BULGUR

• ŞEKER VE TATLILAR

• BAL/REÇEL

• PATATES

(13)

KAYNAKLAR

• Demirci, M., 2018, Beslenme, Gıda Teknolojisi Derneği

Yayını, No:44.

Referanslar

Benzer Belgeler

Term ve preterm bebeklerdeki biyokimyasal ça- lışmalarda, LCPUFA ilavesiz formüla ile besle- nen bebeklerde eritrosit DHA ve AA düzeyleri- nin anne sütü ile

• Grup 1 ile Grup 3’ün kolon MPO’ları arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0,01).. Grup 1 MPO değerleri Grup 3’e göre

❖ Sadece bitkisel kaynaklı gıdalarda bulunur. ❖ Bitkilerin hücre çeperinin önemli bir yapı taşıdır. ❖ Lifli besinler bağırsak floramızı düzenler. ❖

 Asetoasetil CoA veya direkt olarak asetil CoA’ya dönüşen amino asitler (triptofan, fenilalanin, tirozin, izolösin, lösin ve lizin) karaciğerde keton. cisimciklerine

• Vitamin A noksanlığının neden olduğu kornea hasarı ve.. kseroftalmi çocuklarada başlıca körlük

 Öğün öncesi kan şekeri düzeyine veya öğünde tüketeceği karbonhidrat miktarına göre insülin dozunda uygun ayarlama yapabilme becerisini

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha

Bilimsel yazında, geleneksel olarak geçici elektromanyetik yöntem (Transient Electromagnetic Method, TEM) ve doğru akım özdirenç (Direct Current Resistivity, DAÖ)