• Sonuç bulunamadı

KİTAP DOSTLARI TOPLULUĞU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "KİTAP DOSTLARI TOPLULUĞU"

Copied!
56
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

Kitap Dostları Toluluğu Projesi Konya Selçuklu Belediyesi Sponsorluğunda

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (İTİMAV), Konya İl Mill, Eğitim Müdürlüğü ve

Konya Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü desteğinde

Konya Selçuklu Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde uygulanmaktadır.

KİTAP DOSTLARI TOPLULUĞU meydan okuyoruz cehalete

www.kitapdostuyuz.biz

(3)
(4)

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle.

1- Yaratan Rabbinin adıyla oku!

2- İnsanı bir kan pıhtısından yarattı!

3- Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.

4- O Rab ki kalemle yazmayı öğretti.

5- İnsana bilmediği şeyleri öğretti.

6- Hayır! Doğrusu (kâfi r) insan azgınlık eder.

7- Kendisinin muhtaç olmadığını zannettiği için.

8- Muhakkak ki dönüş mutlaka Rabbinedir.

(96. Alâk Suresi, 1-8. Ayetler)

(5)

PROJE EKİBİ

Proje Koordinatörü Musa MERT

Meslek Dersleri Öğretmeni

Proje Denetimi Ahmet Ali ÇİFÇİ Okul Müdürü

PROJE YÜRÜTME KURULU

Proje Yürütme Kurulu Fatma Nur SARIALTIN

Müdür Yardımcısı Kitap Sayfası İstatistiği

Ömer MANTICI Edebiyat Öğretmeni

Fadime ERYİĞİT Meslek Dersleri Öğretmeni

Not İstatistiği Mehmet ÇAY Müdür Yardımcısı

Mehmet ÇETİN Meslek Dersleri Öğretmeni

Etkinlik Organizasyonu Semra DİLİTATLI Tarih Öğretmeni

Tuba AYDIN İngilizce Öğretmeni

Hediye Dağıtım Hülya MITIR Matematik Öğretmeni

Hatice GÖNÇ Meslek Dersi Öğretmeni

Afiş ve İlan

Şennur SARICA Matematik Öğretmeni

Abdullah MANTICI Edebiyat Öğretmeni

Hatice GÖNÇ Meslek Dersleri Öğretmeni

Web Sitesi, İnternet Tanıtım

Üzeyir İKİNCİ İngilizce Öğretmeni

Kitap ve Yazar Söyleşileri

Aslan YEŞİL Tarih Öğretmeni

Aydın ULU Edebiyat Öğretmeni

İletişim

Tuba AYDIN İngilizce Öğretmeni

Arzu Burcu DERELİ Matematik Öğretmeni

(6)

Bu gençlik Nereye? Ne olacak bu gençliğin hali, diye feryat etmek yerine gençliğin gideceği yol- da dostunu düşmanından ayırmasına katkı sağlamayı hedefl eyen projemiz 3.yılında da etkinlikleri ile devam etmektedir. Bu etkinlikler kitap okumanın ve kitaplara dost olmanın meyvesinin en kısa zamanda alınmasını sağlamıştır. Öğrencilerimiz farklı yerler görmüş kültürel bilgisini sosyal kimliği ile bütünleştirmiştir.

Öğrencilerimizden bazıları toplum önünde gerçekleştirdiği söyleşilerle özgüvenli olmanın tadı- na varmıştır. Bu bültende bu sene içinde yapılan tüm etkinliklerin tanıtımı yer almaktadır. Muhakkak ki bu projenin esas sahipleri kıymetli öğrencilerimizdir. Biz öğretmenlere düşen ise bizimle bu yolda ilerleyen öğrencilerimizin yaptıklarını ve yaşadıklarını sizinle paylaşmaktır.

Kıymetli öğrencilerimiz adına bu projeye katkı sağlayan aynı zamanda projemizin sponsorluğunu yapan Selçuklu Belediyesi’ne; emeği geçen tüm çalışanlarına, bizi hiç yalnız bırakmayan eğitim sevdalısı Başkan Uğur İbrahim ALTAY’ a, projemizin destekçisi Türkiye İmam-hatipliler Vakfına, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüze, Okul idare ve yönetimine, Projenin mimarı Musa MERT hocamıza ve proje yürütme kurulu üyesi arkadaşlarımıza, destek veren tüm öğretmen arkadaşlarımıza teşek- kürü bir borç biliriz.

Kitap dostlarına sevgiyle...

Hülya MITIR Matematik Öğretmeni

SUNUŞ

(7)
(8)

Allah’ın (cc), selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun kıymetli okurlarımız,

Hedefi miz, bizi biz yapan değerleri vermeye çalışmaktır. Değerlerimiz manevi dinamiklerim- izdir… Bu dinamiklerin kendini gösterdiği yer ise insanların iç dünyasıdır. Öğrencilerimizin iç düny- alarındaki bu manevi değerleri bir nebze olsun harekete geçirmek için ben ve okul personelim, bütün gayretimizle çalışmaktayız. Amacımız tefekkür eden, ilme talip olan ve üreten bir nesil yetiştirmek- tir. Bu nedenle okulumuzda birçok proje başlatmış ve takip etmekteyiz. Rabbimizin ilk emri “OKU”

doğrultusunda başlatmış olduğumuz Kitap Dostlar Topluluğu projemiz üçüncü yılına girmiştir. Bu projede emeği geçen tüm arkadaşlarıma en içten duygularımla teşekkür ederek sözlerime devam etmek istiyorum.

Kitapla yetişen nesiller başarı dolu ve iyi bir geleceğe doğru koşan bireyler olacaktır. Kendisini yetiştirmiş, okuyan fertlerin günlük sohbetleri bile farklıdır. Kitap okumanın imtihan hazırlığına da katkısı vardır. Kitap okuyan ve okuduklarını iyi değerlendirebilen öğrenciler öteki öğrencilere göre oldukça daha başarılıdır. Geçmişin elem verici vakalarını değiştirmeye gücümüz yetmese de ge- leceğimizi kitaplardan edindiğimiz tecrübelerle inşa ederiz. Bunların hepsini yapmak kitaplarla, oku- mayla olur. Ancak Türk milleti olarak nedense okumuyoruz. Yapılan araştırmalar bu gerçeği fazlaca çarpıcı bir halde ortaya koyuyor. Bir Japon yılda 25 kitap okuyor, bir İsveçli yılda 10 kitap okuyor, bir Fransız yılda 7 kitap okuyor. Türkiye’de ise 6 Türk, yılda 1 kitap okuyor.

Haberleşme çağı içerisindeyken, eğer Türk toplumu dünya üstünde iyi, güzel bir yer ed- inmek istiyorsa, okumak, düşünmek ve buna bağlı olarak tartışmak, sorgulamak, eleştirmek ve bil- im üretmek zorundadır. Ancak bu tarz şeyleri gerçekleştirdiği süre gelişecek, çağdaşlaşacak ve ye- ryüzünde yine ecdadına lâyık olduğu yeri alacaktır.

Şimdi, eğer yaradılış nedenini bilmek, madde âleminden sıyrılıp içsel âleme ulaşmak; iyiliği, güzelliği, doğruluğu keşfetmek istiyorsak okumalıyız. Karanlığın ürkütücülüğünden kurtulup aydın- lık bir gelecek için okumalıyız vesselam.

Ahmet Ali ÇİFCİ Şems –i Tebrizi Kız And. İ.H.L.

Müdürü

(9)

Düşünen insanın hayat kılavuzudur kitaplar. Bir sayfayı çevirmekle başlar büyük değişim. Derin bilgi denizlerinin içinde dünyalar, ruhlar keşfedilir, heyecanlar tadılır. Bittiği zaman, damağında bilgi rayihasını doyasıya hissedersin. Bu nedenle kitap cennetleridir kütüphanelerimiz. Peki, kütüphane- siyle övünen ülkeler arasında mıyız? Ya da İslam dünyasının kütüphaneleri ne durumda? Birkaç kay- nağa bakınca dünyanın ilk 20 kütüphanesi arasında bir İslam kütüphanesini görememek yüreğimi burktu. Üstelik fotoğrafl arına bakınca inanılmaz büyük, hayranlık uyandıracak devasa yapılar. İnsan merak ediyor: Neden? Avrupa’nın yerinde saydığı, Orta Çağ diye adlandırılan o dönemde, ilimde söz, öncelikle İslam dünyasında iken, ne olmuştu da durum tersine dönmüştü?

Moğol istilası sırasında, çağının en büyük kütüphanesi olarak kabul edilen Bağdat Kütüphane- si’ndeki kitapların çoğu yakılır ya da Dicle Nehri’ne atılır. Müellifl er durumun vahametini kaleme alırk- en “Dicle Nehri günlerce mürekkep renginde aktı.” notunu düşmüşlerdir. Tek nüsha olan birçok kitap maalesef yok olmuştur. Bu durum tabiî ki ibrenin yönünü değiştirmiştir. Şimdi bu durumu tersine çevirmek için çareler bulma zamanındayız. Okumanın önemini kavramayanlar o kadar da gerekli ol- madığını düşünüp görsel medyaya daha çok yöneliyor. Oysa bilimsel araştırmalar, okurken beynimiz- in sağ ve sol loblarının birlikte çalıştığını ispatlamıştır.

Kitap çeşitliliği ve okuma oranı istatistiklerine baktığımız zaman çok üzücü bir tablo çıkıyor önümüze. Bu durum geleceğimizi tehdit ediyor. Bu konuda bir seferberlik başlatmalı cehalete mey- dan okunmalı.

İnsanımızı özellikle gençlerimizi yeniden kitapların büyülü dünyasıyla tanıştırmak gerek. Bilgi açlığını hissetmeden zihinleri doyuramayız. Zira ihtiyaç, sanatın ve ilmin hocasıdır. Aynı zamanda dua hükmündedir derler. Okumayı ihtiyaç haline getirmeden bu önemli sorun çözülemez. Okumak boş zamanlarınızda ne yaparsınız sorusunun cevabı olmamalıdır.

Yavuz Sultan Selim Mısır Seferi’ne giderken yanında üç katır yükü kitap götürmüştür. Savaşta bile ihtiyaç hissetmiş. Fatih Sultan Mehmet her gece okurdu. Sadece İslami yazarları değil, Roma tarihini, papazların hayatını, Herodot tarihini...

Derler ki dünyayı yöneten kalem-mürekkep-kağıttır. Geçmişten günümüze okumak ve gelişmişlik arasında doğru bir oran vardır. Hangi topluma bakarsanız, eğer gelişmiş ise okuma oranı çok yükse- ktir. Zayıf ve sömürülmüş ülkelerde bu oran çok düşüktür. Çin hâkimiyetinin güçlü olduğu dönem- lerde Konfüçyüs ‘Bir oda dolusu kitabım olsun, başka bir şey istemem.’ demiş. Abbasi halifelerinden Harun Reşid’in oğlu Halife Me’mun, Bizans ile yaptığı savaşı kazanınca tazminat olarak henüz Ara- pçaya çevrilmemiş antik Yunan fi lozofl arının eserlerini istemiştir. Ne toprak, ne para... Sadece kitap istemiş. Orta Çağ’da İslam dünyasını zirveye taşıyan işte bu zihniyetti. Avrupalı için geri kalmışlığın simgesi olan o dönemde, şu cümle müthiş bir ifade “Bilimin kalbi Bağdat’ta atar.”

Balzac: “Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak gerekir.” demiştir. Ayrıca “Kur- naz insanlar okumayı küçümser, basit insanlar ona hayran olur, akıllı insanlar onu kullanır.” diyerek düşüncelerini ifade etmiştir. İlimle uğraşıp eser verenlerin hayatına baktığımız zaman hepsinin ortak bir özeliğini görürüz. Çok okuyorlar. Yazdıklarının kat kat fazlasını. Yani fi kir üretmek için okumaktan başka çare yok.

Böylece soran, sorgulayan, düşünen ve bilme cüretini gösteren bireyler yetiştirebiliriz. Okumanın bu kadar önemli olduğu bir dönemde İslam dünyası kendine bir yer edinmek istiyorsa bireylerini oku- maya mutlaka teşvik etmeli. Okuma ve kitap projeleri daima hak ettiği değeri ve desteği görmelidir.

Bizde bu proje ile Şems`ten dünyaya bir kapı aralamak istiyoruz.Öğrencilerimizin okumaları art- tıkça farklı bakış açısı kazandıklarına inanıyoruz.

Bütün çabamız kitap aşkına, okuma aşkına

Semra DİLİTATLI Tarih Öğretmeni

BİLGİNİN EFENDİSİ OLMAK İÇİN ÇALIŞMANIN KÖLESİ OLMAK GEREKİR

(10)

KİTAP DOSTLARI TOPLULUĞU PROJESİ NEDİR?

1. Projenin Değeri ve Önemi

Kitap Dostları Topluluğu Projesi iki buçuk yıl boyunca uygulanmış, denenmiş, sonunda ciddi ve çok sayıda başarılar elde edilmiş bir projedir. Tecrübe edilmiş ve başarmış bu proje, eğitim öğretime büyük faydalar sağlayabilecek ve tüm yurtta uygulanabilecek niteliktedir. Ayrıca Necmettin Erbakan Üniver- sitesi, Konya İl ve Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Selçuklu Belediyesi ile Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) projeye destek vermiş, proje yerel ve ulusal basında, yayında takdirle anılmış, eğitim camiasına ve halkımıza örnek bir proje olarak sunulmuştur.

2. Projenin Amacı

Öğrencilerin ilgilerini çekecek etkinliklerle donatılmış yüksek çekim alanına sahip Kitap Dostları Topluluğu adında bir toplulukla kitabı, kitap okumayı sevdirmek, okuyan düşünen sorgulayan bir okul kültürü oluşturmak, öğrenci başarısını yükseltmek, erdemli olma bilinci kazandırmak.

Bu amaçla;

a) Proje kapsamında okuma alışkanlığının öğrenciler tarafından içselleştirilmesini sağlamak b) Öğrencilerimizin Türkçeyi etkin kullanmalarını sağlamak

c) Öğrencilerimizin kelime haznelerini gelişimine katkı sağlamak

d) Öğrencilerin dikkatlerini aldatıcı, zaman kaybettirici renkli dış dünyadan çekerek okumaya öğrenmeye yöneltmek, okuyarak, öğrenerek eğlenmenin yollarını öğretmek, öğrencilere okumanın ve öğrenmenin verdiği büyük lezzeti tattırmak,

e) Öğrencilere okuduklarını anlama ve sunma becerisi kazandırmak,

f) Öğrencilere düşünme, anlatılanı anlama, soru sorma, sorgulama ve sorulan sorulara cevap ver- ebilme yeteneği kazandırmak,

g) Öğrencilere özgüven kazandırmak,

h) Öğrencileri erdemli davranışlara özendirmek,

i) Okulun farklı alanlardaki başarılarının farkındalığını artırmak,

j) Öğretmenlerimizin kitap okuma konusunda iyi bir model olmalarını sağlamak k) Okul içinde ve okul dışında öğrencileri okumaya teşvik edici çalışmalar yapmak, l) Olumlu örnekleri ödüllendirmek, diğer okul ve kurumları özendirmek,

m) Okul, öğrenci ve veli arası işbirliğini sağlamak,

n) Ortaya konan çalışmalarla okul öğretmenleri, öğrencileri ve velilerinde okuma, öğrenme, öğretme motivasyonunu artırmak ve farklı alanlarda da çalışmalarını teşvik etmektir.

3. Projenin İşleyişi

1. Okul idaresi ve öğretmenler arasından Projeyi yürütecek çekirdek kadronun oluşturulması.

2. Okul gerçekleri ve sorunları dikkate alınarak Kitap Dostları Topluluğu’na üyelik şartlarının tespit edilmesi.

4. Projenin yürütülmesinde görev alacak öğrencilerin tespiti.

5. Yapılan ön araştırmalar sonunda öğrencilerin ilgi ve zevkleri tespit edilerek onları cezp edecek etkinliklerin belirlenerek planlanması.

6. Milli Eğitim Müdürlüğü, Belediye, sivil toplum kuruluşları ve hayırseverlerin yardım ve desteği- yle okul kütüphane koleksiyonunun zenginleştirilmesi.

7. Öğretmen ve öğrencilere Kitap Dostları Topluluğu’nun tanıtılması.

Aşılabilecek bir çıta belirlenerek, ilgilerini çekecek çeşitli ödüllerle öğrencilere kitap sevgisi ve kitap okuma alışkanlığı kazandırma temelinde okul başarılarını da artırmaya yönelik bir çalışma olan bu projenin üyelik şartları okulumuzda aşağıdaki şekilde belirlenmiş, bu üç temel şartı korumak kay- dıyla sınıf öğretmenlerine sınıfl arında tespit ettikleri sorunları ve ihtiyaçları doğrultusunda kendi sını- fl arına özel şartlar koymaları imkânı tanınmıştır.

Kitap Dostları Topluluğu’na üye olabilmenin üç temel şartı:

1. Genel ahlak kurallarına uygun davranıyor olmalı.

2. Ayda en az 500 sayfa kitap okuyor olmalı.

3. Derslerinin ağırlıklı ortalaması en az yetmiş (70) olmalı.

4. Kur’an-ı Kerim Dersi en az yetmiş beş (75) olmalı

(11)

Bu şartları gerçekleştirdiğine inanan öğrenci, “Kitap Dostları Topluluğu Müracaat Formu”nu dol- durup sınıf öğretmenine imzalatarak okul idaresine verir. Okul idaresi incelemeler sonunda, uygun bulursa dilekçeyi kabul edip o öğrenciye özel “Kitap Dostları Topluluğu Üye Kartı” ya da “üyelik rozeti”

bastırır. Bu kart ya da rozet öğrenciye okul içinde büyük bir prestij kazandırdığı tespit edilmiştir. Zira bu karta/rozete sahip olmak, belli bir başarının sahibi olmanın yanında Topluluğun etkinliklerine de katılma imkânı sağlıyor.

Kitap Dostları Topluluğu hangi etkinlikleri yapıyor?

- On yıl TRT Radyosu’nda ney üfl emiş bir sanatçımızın resitali

- Necmettin Erbakan Üniversitesi Sanat Tarihi uzmanı Yard. Doç. Mustafa Yıldırım rehberliğinde Konya Medreseleri gezisi

- Kütüphane gezileri

- 3D fi lm izlemek için sinema etkinliği - Çeşitli zamanlarda piknikler

- İl dışı gezileri

- Salı günleri okula serbest kıyafetle gelme ayrıcalığı - Kitap söyleşileri

- Yazar ve entelektüellerin sohbet ve konferansları - v.b.

Uygulama sürecinde yaşananlardan örnekler

Okulda ney resitali mi var? Kartı olanlar gelebiliyor. 3D fi lm izlemek için sinemaya mı gidilecek?

Kartı olanlar gelebiliyor? Gezi mi yapılacak? Kartı olanlar katılabiliyor… Gerçekleştirilen birbirinden renkli bu etkinliklerle Kitap Dostları Topluğu büyük bir çekim alanı oluşturmuş, kısa sürede okulun gündemine oturmuştur. Bu çarpıcı etki tüm okulu kuşatarak tüm okul öğrencilerini harekete geçirmiş, hem kitap okumaya, hem derslerine çalışmaya hem de erdemli davranışlara sevk etmiştir.

Üyelik Kartı çok değerli

Onlar için çok değerli olduğundan öğrencilerin, Topluluğa ait üye kartlarını özenle sakladıkları, topluluğa ait rozetlerini büyük bir başarı duygusuyla yakalarında taşıdıkları görülmüştür.

Yapılan düzenli takipler sonunda Topluluğa üyelik şartlarından herhangi birini kaybeden öğrencinin üyelik kartı ya da üyelik rozeti geri alınarak, öğrenci şartları tekrar kazanıncaya kadar Topluluk yöne- timince saklandığından, belirlenmiş bu başarıyı yakalamış öğrencilerin, başarılarını koruyabilmek için büyük gayret sarf ettikleri gözlemlenmiştir.

Topluluğa Ait Pano

Gerçekleştirilen tüm etkinlikler fotoğrafl andırılıyor. Fotoğrafl arın altına özendirici açıklamalar yazılarak okulda tüm öğencilerin görebileceği bir alanda yer alan panoda sergileniyor. Topluluk üyesi olmayan öğrenciler tarafından hayli dikkat çeken pano, bu öğrencilerin topluluğa katılma isteklerinin uyandırılması hususunda oldukça önemli bir işlev görüyor.

Düzenli Kontrol

Her ay yapılan sıkı denetim ve düzenli kontroller sonucu üye şartlarını kazanan yeni öğrenciler top- luluğa üye yapılırken, şartları kaybeden öğrencilerin üyelikleri iptal edilerek kimlik kartları ellerinden alındı. Böylece, bir kez topluluğu üye olduktan sonra bir daha çıkmayacağı düşüncesi yerine, öğren- cide “çalışma ve çabalarımı bırakırsam üyeliğimi kaybederim” düşüncesi oluşturuldu. Bu da öğrencinin elde ettiği başarıyı korumasını ve yükseltmesini sağladı.

4. İşbirliği Yapılan Kurumlar

a. Selçuklu Belediyesi

b. TİMAV (Türkiye İmam Hatipliler Vakfı c. İl Milli Eğitim Müdürlüğü

d. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü e. Okul Müdürlüğü

(12)

5. Kaynaklar

Maddi Kaynaklar (iç-dış)

a. Selçuklu Belediyesi

b. TİMAV (Türkiye İmam Hatipliler Vakfı) c. Okul Müdürlüğü

d. Hayırseverler

İnsan Kaynakları (iç-dış)

a. İşbirliği yapılan kurumların ilgisizliği b. Okul Müdürü

c. Okul Müdür Yardımcıları

d. Okulumuzda görev yapan öğretmenler e. Okulumuz öğrencileri

f. Akademisyenler ve Yazarlar g. Öğrenci velileri

6. Riskler

a. Okul müdürünün ilgisizliği b. Öğretmenlerin ilgisizliği c. Öğrencilerin ilgisizliği d. Velilerin ilgisizliği

(13)

NE DEDİLER ?

Beynin İlacı,

kitap okumaktan başka nedir?

Her dalında ayrı tat, A’dan Z’ye iç yolculuk.

Muhakemenin gücünü görmek.

Demem o ki;

Kendini yalnız, çaresiz bırakma.

Getir,

sayfaların sıcak rüzgarlarını kalbinin acıyan yerlerine.

Tamir et hepsini birer birer, yükselişe geç onar onar.

Çığlık at bu senin zaferin.

Sen seni biliyorsun artık, yüzleş tüm yüzleşmediklerinle.

Şerife YEŞİL 12/F

Okulumuzda uygulanan kitap dostları topluluğu projesi ile öğrencilerimizde gozlemledigim farklılık ve farkindalik çok güzel. .. Modern dünyanın hız ve karışıklığına rağmen öğrencilerimiz iyi bir okuyucu olarak, dünyaya söylenecek kendilerine ait cumlelere sahip oldular. Bunun yanında ders başarısına olumlu katkı oluştu. Çünkü okumak = aklı, kalbi ve ruhu ışıtır; analitik düşünmeyi geliştirir.

Ögrencilerimizdeki bu olumlu gelişmeleri görmek ve bu topluluğun bir parçası olmak mutluluk ve gurur verici...

Arzu Burcu DERELİ Matematik Öğretmeni

Kitap Okumanın Yaşı

Öğrenmenin yaşı yoktur derler ya! Bu cümleye bağlı olarak okumanın da yaşı olmayacağını düşüne- biliriz. Ancak maalesef okumanın belirli bir yaşı vardır. Kişi ne o yaştan önce ne de o yaştan sonra okuy- abilir. İllaki o yaşın gelmesini bekleriz. Zaten insanın fıtratına terstir “yaşına ermeden okumak” veya

“yaşı geçtikten sonra okumak”. Ama okuma yaşına girdiğinizde hiç kimse sizi kitaplarla fısıldaşmaktan alıkoyamaz.

Peki; nedir bu okumanın yaşı, kaç yaşında olmalıyız kitap okumak için? Yeryüzündeki insanların hepsinin ama istisnasız hepsinin okuma yaşı “arayış yaşı”dır. Ne zaman bir insan arayış içerisinde olursa işte o zaman “okumanın yaşı” gelmiş demektir.

Arayış içindeki tüm insanlara aradıklarını bulmaları için yardım elini uzatan “Kitap Dostları Toplu- luğu”na en içten şükranlarımı sunarım. İyi ki varsın “Kitap Dostları Topluluğu”

Ömer MANTICI Edebiyat Öğretmeni

(14)

Düşünen ve düşündüren insanlara ihtiyacduydugumuzgunumuzde; gencligin dost kavraminiyan- listanimlamasindanuzaklastiran ,kitabın vazgeçilmez dostluğunu bir nebze olsun hissettirmeye çalışan bu proje okulumuz için bir avantaj olduğu gibi ;toplumumuz için de bir yama emsali teşkil etmektedir.

Bozulan gençlik görüntüsünü eski haline,özüne yakın hale getirmektedir.Bu proje aynı zamanda bir kez daha gösterdi ki gençlerden önce biz öğretmenlerin kitapla dost olması gerekmektedir.Zira alimin okuması alemin okumasıdır.

Hülya MITIR

Matematik Öğretmeni

Genel olarak da “Kitap Dostları Topluluğu Projesi” kapsamında yapılan bu aktiviteler bizim fi kirl- erimizi, görüşlerimizi ve hedefl erimizi geliştirmede önemli bir yere sahiptir. Artık daha hırslı ve hede- fl erine ulaşmak için çalışan, çabalayan bir ben oldum. Bu projeyle birlikte at gözlüklerimi de attığımı fark ettim. Beni kendimle tanıştıran hocalarıma ne kadar teşekkür etsem azdır. Geleceğimizin çamurlu yollarını çiçeklerle süsledikleri için, bize böyle bir fırsatı tanıdıkları ve bize gereğinden çok emek verip bizden vazgeçemedikleri için onlara minnettarız. İyi ki varsınız…

Merve BİLİCİ 11/G Kitap Dostları Projesinde öncelikli amaç, öğrencilerimizi geliştirmek ve daha ileriye götürmektir.

Bu projede hem öğrenciler hem de öğretmenler aktif olarak görev alırlar. Topluluğa girecek öğrencil- erin katılım şartlarından yapılacak etkinliklere kadar her zaman titiz bir çalışma yapılır.

Bu kadar özenli ve gayretli çalışmanın da tek bir amacı var o da öğrencilerimizin kişisel gelişimlerini tamamlamakta yardımcı olmak. Kişinin sahip olduğu bilgilerin % 55’ini kitaplardan kazanıyor olması bizim için sanırım en net ölçüdür.

Okulumuzda uygulanan bu projeyle birçok öğrencimize yeni ufuklar açarken onların başarılarıy- la daha mutlu olmak dileğiyle.

Sevinç DOYDU Edebiyat Öğretmeni Okulunuzda eğitim alan kızım Ayşenur’un Kitap Dostları Projesine katıldığından beri kitap oku- maya eğiliminin arttığını ve okulunuzda yapılan bu proje kapsamındaki çeşitli faaliyetlere katılımının kızımın sosyal hayatını olumlu yönde etkilediğini düşünüyorum. Yaptığınız hizmetlerden dolayı okul idarecilerinize ve öğretmenlerinize teşekkür ediyorum.

Erol ÇOBAN

Ayşenur ÇOBAN’ın Velisi Kızımın böyle bir toplulukta geçen yıldan beri durması bizi çok memnun ediyor. Böyle güzel faal- iyetlerin yapılması sinemalara götürülerek kültürlendirilmesi, farklı şehirleri gezerek öğrenilmesi ve birçok kitapları tanımaları onların gelişmiş olması gelecek için çok etkili ve bunu KİTAP DOSTLARI TOP- LULUĞU sağlıyor bu durumda siz öğretmenlerin büyük önemi var sizlere ve emeği geçen herkese GÜLAÇAN ailesi olarak teşekkür ediyoruz.

Havvaanna GÜLAÇAN Esra GÜLAÇAN’ın Velisi

(15)

PLANLAMA TOPLANTISI Haydi Bismillah

(16)

KÜTÜPHANEMİZ

(17)
(18)

2016 çalışma programımıza Öncü Tesis- lerinde buluştuğumuz yemekle başlıyoruz.

Yemeğimize yürütme kurulu, Kitap Dostları Topluluğu öğrencileri ve kıymetli konuklarımız katıldı.

SEZON AÇILIŞ YEMEĞİMİZ

(19)

Ülkemizin en önemli bilim tarihçisi ve felsefecisi olan, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı İhsan Fazlıoğlu keyifl i anlatımı ve üslubuyla yemekte bizimleydi.

Açılış yemeğimize bizleri kırmayarak icabet eden İhsan Fazlıoğlu hocamıza teşrifl erinden dolayı teşekkür ederiz.

Projemizin destekçilerinden TİMAV Başkanı Sayın Abdullah Ecevit ÖKSÜN Beyefendiye davetimizi kırmayıp yemeğimize teşrif ettikleri için çok teşekkür ediyoruz, sizinle daha güçlüyüz.

(20)

KİTAP SÖYLEŞİLERİ

MERVE BİLİCİ İLE KİTAP SÖYLEŞİSİ

İnsanın hayatında bazı ilkler vardır. Bana bu ilklerden birisini yaşatan da okulumuzun düzenlediği Kitap Dostları Topluluğu projesidir.

Yaptığım kitap söyleşisi içimdeki gerçek ‘ben’i ortaya çıkarmamı sağladı. Bir topluluğa seslenecek olmam benim için büyük mutluluk vericiydi. Aklım- dan geçen fi kirleri bile söylemeye cesaretim yokken yaptığım söyleşi sayesinde fi kirlerimi aklımda tutamaz oldum. Yazma yeteneğim olduğunu keşfettim. Bu süreçte ailemin ve öğretmenlerimin yanımda olmaları ve beni desteklemeleri benim için çok önemliydi.

Bu süreç benim için oldukça heyecanlıydı. İnsan- lara bir şeyler anlatmak beni daha fazla bu olaya teşvik etti. Kendimi geliştirmek için daha fazla kitap okuyup farklı alanlara yönlendirdim. Hayatımda birçok eksik- lik olduğunu hissettim. O günden sonra daha fazla öğrenmek adına daha çok kitap okumaya başladım.

Kısacası bu söyleşi benim hayatımda bir dönüm nok- tası oldu. Bana bu fırsatı sunan öğretmenlerime son- suz teşekkürlerimi sunarım.

Merve BİLİCİ 11-G

(21)

MERVE TOY İLE KİTAP SÖYLEŞİSİ

Bu topluluğa katıldığımda bana bu derece faydalı olacağını düşünmemiştim. Okula ilk geldiğim zaman böyle bir projede bu kadar ilerleyeceğimi tahmin bile edemezdim. Çünkü daha önce bu kon- uda tecrübem yoktu. Kendi okuduğum bir kitabı

konferans şeklinde anlatmak ve dinleyicilerin bu konuda bilgi edinmeleri beni çok mutlu etti. Bu benim için çok büyük bir sorumluluktu.

Yapılan etkinlikler sayesinde kendimi fa- zlasıyla geliştirme fırsatı buldum. Aynı zamanda çevremde ki insanların da bana güvenmelerini sağladı. Bu süreçte Kitap Dostları Topluluğuna ay- rıca çok teşekkür ediyorum.

Konferansta arkadaşlarıma örnek teşkil et- tiğimi düşünerek yapacağım işi en iyi şekilde yap- mam gerektiğini düşündüm. Daha çok okuyarak konu ile ilgili araştırma yaparak kendimi geliştir- dim. Okuduğum yazar Rasim Özdenören ile ilgi- li olarak daha fazla bilgi topladım.Burada şunu tekrar belirtmek isterim ki Rasim Hoca gerçekten okunması ve incelenmesi gereken bir yazar.Onun fi kirlerinden çok etkilendim.Hayatımın bazı alan- larında onun fi kirlerini uygulamak benim için artık çok önemli .

Ayrı bir parantezde aileme açmak istiyorum.

Bu süreçte benden desteklerini hiç esirgemediler hep yanımda oldular. Bana sonuna kadar inanarak defalarca yaptığım sunumu dinlediler. Babamın bana olan desteği beni çok mutlu etti. Babam bu konuda daha tecrübeli olduğu için bana her kon-

uda yardımcı oldu kendisine buradan da çok teşekkür ediyorum. Kon Tv de Sami Bey’in konuğu old- uğumda gerçekten çok heyecanlandım. İlk defa bir Tv kanalında canlı yayına çıkıyordum ve bu benim için gerçekten inanılmazdı. Ailem ve arkadaşlarımın desteği ile elimden geleni yapmaya çalıştım.

Son olarak Kitap Dostları Topluluğuna beni destekledikleri için teşekkür ediyorum Ayrıca Aslan Yeşil ve Hülya Mıtır hocama ayrıca şükranlarımı sunarım. Beni her zaman desteklediler. Bu topluluğun bir parçası olduğum için çok mutluyum. Herkesin bu topluluğa katılmasını isterim .

(22)

SÜMEYYE UĞUR İLE KİTAP SÖYLEŞİSİ

Kitap Dostları Topluluğunun bir üyesi olarak bana verilen her görevden dolayı gurur duyuyorum.

Öncelikle bu söyleşi beni çok heyecanlandırdı. Çünkü ilk defa bu kadar büyük bir kitleye konuşma yapacaktım. Söyleşiye hazırlık döneminde birçok öğretmenim bana yol gösterdi. Benimle ayrı ayrı ilgilendiler. Onlara gerçekten teşekkürü bir

borç bilirim.

Kitap söyleşisi yapmak için o kürsüye çıktığımda bana bakan onlarca göz gördüm.

O gözlerde ki beklentiyi ve bana aşıladıkları güven duygusunu fark ettim. Bu beklentiyi yıkmamak adına elimden geldiğince en iyi şekilde sunumumu yapmaya çalıştım. Orada bulunan arkadaşlarım, öğretmenlerim gö- zlerini dahi kırpmadan söyleşinin sonuna ka- dar beni dikkatli bir şekilde dinlediler. Bu du- rum beni çok mutlu etti. Yine böyle bir görev verilse aynı heyecanla ve aynı istekle tekrar yapabilirim.

Bize bu imkânları sunan ve her alanda bizi eğitip hayata hazırlayan öğretmenlerime ve benimle özel olarak ilgilenen Aslan Yeşil öğretmenime sonsuz teşekkürlerimi sunuy- orum. Bu okulun bir parçası olmaktan çok mutluyum. Kitap Dostları Topluluğu’na ve bize bu imkânları sunan tüm öğretmenlerime tekrar teşekkür ederim. Bir öğrenciniz olarak öğretmenlerimin hepsiyle gurur duyuyorum.

(23)

ŞERİFE YEŞİL İLE KİTAP SÖYLEŞİSİ

Bu söyleşi hayatımda yaşadığım en heyecan verici tecrübe oldu. Serüvene başlayalım:

Kitap okumayı çok severim özellikle dini kitaplar bana çok mutluluk veriyor. Kütüphanedeyken elime Nurettin Yıldız’ın Mümin Ev kitabı geçti. Merak

ettim aldım. Daha aklımda söyleşi yapacağıma dair hali hazır durum yoktu. Sadece merak ettiğim için almıştım.

Sınıfa çıktım. Dersimiz tefsirdi. Hatice Gönç hocamız sınıfa geldi. Dersin sonunda ben:

-Hocam bu kitabı okuyup sınıfa anlatabilir miyim?

Dedim.

Hocamız:

-Söyleşi yapar mısın? Senin için de güzel, hayırlı şeyler olur gibi destekleyici sözler söyledi. Bende ka- bul ettim. Hemen çalışmalara başladım. Kitabı okurken minik notlar çıkardım. Kitap bittikten sonra elimde 10- 15 sayfa kadar özet vardı. Nurettin Yıldız’ın hayatı da bu kategoriye dâhildi. Söyleşi’ye çıkmadan önceki günler prova amaçlı; hem evde anneme sunum yapıyor hem de okuldaki hocalarımdan yardım alarak onlara sunum yapıyordum.

Söyleşi günü gelip çattı içimde sevinç, mutluluk, heyecan, tedirginlik, hepsi birer garnitürdü. Duygu- larım doruk noktasında misafi rlerimi bekledim. Hepsi geldiler toplandılar. Elimde mikrofon biraz acemi biraz usta edasıyla başta titrek sözlerle başladım. Tabii kolay değil her şeyin başı zaten kolay olmaz. Ama bir yerden başlamak lazım.

İlerleyen dakikalarda arada yükselen arada alçalan sesim düzene oturdu. Sakinliğim arttı, konuşmam daha net anlaşıldı. Bu arada bütün zahmetlerime katlanan, zor zamanlarımda bana kol kanat geren babam da ordaydı. Sürpriz yapmıştı aslında bihaberdim geleceğinden. Gururla dinledi beni, duygulanan gözleriyle o an dünyanın en mutlu kişisi bendim. Söyleşi sona erdiğinde herkes beni alkışladı. Öğretmenlerim sunumu çok beğendiklerini beni hayranlıkla dinlediklerini dile getirdil- er. Kazanımlarımın arasına bu söyleşiyi de katarak kendimi geliştirme yolunda güzel adımlar attığımı düşünüyorum.

Şimdi anladım ki çalışmak insanı her anda diri tutan bir güçtür…

(24)

AKİF CAN DEMİRKAZIK İLE KİTAP SÖYLEŞİSİ

Öncelikle proje sayesinde kitap okuma- ya olan ilgim dahada arttı. Bir kitabı okuyup incelemek bunuda bir salonda kitap okuyan bir gurupla paylaşmak çok heyecan verici- ydi.Kitap analizi yapmayı bu proje sayesinde öğrendim.

Akif Can DEMİRKAZIK

(25)

YAZAR BULUŞMALARI

DURAN ÇETİN OKULUMUZDAYDI

Okulumuzda kitap dostları topluluğu adına düzenlenen Duran Çetin eşliğindeki söyleşiye biz de katıldık. Bu söyleşide bizlere kendi hayatından örnekler verdi. Sonrasında eserleri hakkında bilgiler verdi. Bize kitap oku- ma alışkanlığı hakkında güzel öğütler verdi.

Bu öğütler sayesinde kitap seçme konusun- da daha dikkatli olmamız gerektiğini anladık.

Okulumuza gelip bizimle sohbet ettiği için kendisine çok teşekkür ediyoruz.

(26)

MUHİDDİN OKUMUŞLAR HOCAMIZLA KEYİFLİ BİR SOHBET

Fikirleriyle çok değer kazanmış bir isim olan Muhiddin Okumuşlar, bizlere ilim ve irfan konuları hakkında bilgiler verdi. Henüz öğrenim çağında olduğumuz için hangi bilginin doğru, hangi bilginin yanlış olduğunu tam olarak kestiremiyoruz. İşte tam da bu aşamada okulumuzun düzenlediği “ Kitap Dostları Topluluğu” projesi bizi bilinçlendirip ufkumuzu genişletmek amacıyla yaptığı “Yazar Söyleşil- eri” etkinliği bize ışık tutuyor.

Doğru yolu bulmak için çırpınırken eller- imizden tutarak o yolda bizlere yoldaş olma- ya gelen önemli isimlere, yazarlarımıza çok teşekkür ederiz. Hayatımızı inşa ederken, bizleri uzaktan izleyenleri değil de bizimle o inşaya tuğla taşıyanları tercih edip, Muhiddin Okumuşlar hocamız gibi bizi ilim yoluna teş- vik ettikleri için okulumuz öğretmenlerine saygımız sonsuzdur. Bu projede emeği geçen herkesin yüreğine sağlık.

Merve BİLİCİ

(27)

YARIŞMALAR Hadis Yarışması

Kitap Dostları Topluluğu olarak okulumuz bünyesinde Muhammed Fuad Abdulbaki’nin derlediği Müttefekün Aleyh hadisler kitabından bir hadis yarışması yapıldı. Bu kitap, peygamber efendimizden rivayet edilen hadis kitapları içerisinde en sahih kabul edilen Sahih-i Buhari ve Sahih-i Müslim’in ortak rivayet ettiği hadisleri ihtiva etmektedir.

Yarışmada yüz tane soru soruldu. Yaklaşık 230 öğrencimiz katıldı. Sonuç olarak gayet başarılıydı.

Bu yarışmayla öğrencilerimiz hem Allah Resulünün hayatıyla tanıştılar hem de hadis okuma ve anlama gerekliliğini kavradılar.

Mustafa OFLAZ

Meslek Dersleri Öğretmeni

(28)
(29)

Meal Yarışması

Öğrencilerimizin Kuran-ı Kerim’in yanında anlamını da öğrenmeleri gerektiğini düşünerek bir meal yarışması düzenledik. Yarışmanın duyurusunu yaz tatilinden önce yaptık ki öğrencilerimiz geniş bir zaman diliminde hazırlanma imkânı bulabilsinler.

Yarışma soruları hazırlanırken Türkiye Diyanet Vakfı Meali baz alındı. Yüz tane soru hazırlandı.

Yarışmaya yaklaşık 160 öğrenci katıldı. Kuran-ı Kerim’in bütününden sorumlu olan öğrencilerimizin başarıları gayet güzeldi. Bu yarışma sayesinde öğrencilerimiz Kuran-ı Kerim’in mealiyle tanıştılar. Ku- ran-ı Kerim’in anlamını kavradılar.

Mustafa OFLAZ Meslek Dersleri Öğretmeni

(30)

ÖYKÜ YARIŞMASI

Kitap Dostları Topluluğu olarak öğrencilerimizin yazma becerilerini geliştirmek ve hayal güçlerinin sınırlarını zorlamak adına okulumuz bünyesinde düzenlediğimiz ödüllü öykü yarışmasına ilgi bir hayli fazla oldu. Öğrencilerimizin kendilerine ait bir eseri ortaya koyma ça- baları bizleri çok mutlu etti. Özgünlük ve dilimizin doğru kullanımının ölçüt olduğu bu yarışmanın öğrencilerimize faydalı olduğu kanaatindeyim.

Sevinç DOYDU

Edebiyat Öğretmeni

(31)

KON TV DÜZLEM PROGRAMI BİR KİTAP BİR YAZAR

Kitap Dostları Topluluğu Projesinin uygulandığı okulun öğrencisi olan Sümeyye Uğur’un velisi olarak yapılan bu etkinliklerden dolayı teşekkürlerimizi sunarız.

Sümeyye okulda yaptığı söyleşiden sonra öğretmenlerinde isteği ile Tv programına çıkacağını bize söylediğinde en az onun kadar bizler de heyecanlandık.Bu süreçte tempolu bir çalışma ve öğretmen- lerinin de desteği ile bir tv pro- gramında canlı yayına çıkması bizim için onur verici bir durumdu.Herkes gibi küçüklüğümüzde okuduğu- muz ‘Bir Küçücük Osmancık Vardı’

hikayesini kızımızın yorumuyla din- lerken ilk defa duyuyormuşuz gibi etkilendik. Sümeyye’nin heyecanı program başlayınca hikayenin ver- diği geçip gitti ve kendisini pro- gramın akışına bıraktı.Program bit-

tikten sonra 7’den 70 ‘ e bütün tanıdıklarımızdan tebrik mesajları alarak sevinç duyduk.Bir imam hatip öğrencisi yetiştirdiğimiz böyle güzel yerlerde onu gördüğümüz ve topluma faydalı olduğu için Allaha binlerce kez şükürler olsun.

Biz Sümeyye’nin anne ve babası olarak böyle bir okula ve öğrencilerine emek sarfeden öğretmen- lere sahip olduğumuz için bir veli olarak kendimizi şanslı hissediyoruz.Okulun öğrencilere sunduğu böyle güzel projelerle Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren ve bu aşamada kızımızı çalıştıran öğretmenlere kanalına davet eden Kon Tv ailesine ve program sunucusu Sayın Sami Bayrakçı Beye de sonsuz teşek- kürlerimizi sunarız.

Salim ve Keziban UĞUR

(32)

Merve TOY’un Veli Görüşü

Çocuklarımızın çok yönlü gelişimine katkı sağlayacağını ve özgüven aşılacağını düşündüğüm böyle bir çalışmaya katkı verenlere öncelikle teşekkür ediyorum.

Bu çalışmanın çocuklarımızı bilinçli bir birey olarak yetiştireceğini düşünüyorum, aynı zamanda ebeveyn çocuk ilişkilerine de olum-

lu yönde yansıdığını düşünüyorum.

Okuma alışkanlığı kazanan, okudu- ğunu anlayan ve kendisini ifade ede- bilen çocukların ilerde daha önemli işlere imza atacağı da kesindir.

O yüzden emsal çalışmaların eğitim müfredatı gibi okullarda işlenmesinde fayda görüyorum.

Yaşar TOY

(33)

GEZİLER

Çanakkale- Bursa Gezisi Bahriye BATTAL 11-F

“Çanakkale-Bursa gezisi, güzel anılar yaşadığım eğlenceli bir gezi olmuştu. Bence bu gezilerin en mükemmel yanı arkadaşlarımızla beraber olmak sanırım. Gezdiğimiz şehirlerde ise en çok eğlendiğim ve hoşuma giden şehir ise Bursa’ydı. Bu geziyle gerçekten unutamayacağım güzel anılarım oldu.

Bunun için önce öğretmenlerime sonra gezide ki arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

Berivan OKATAN

Kitap Dostları Topluğunun düzenlediği Çanakkale/Bursa gezisinde birçok bilgi edinerek gezdik ve dolaştık. Gezilen tarihi yerlerde rehberimizin verdiği bilgiler çok etkiliydi. Bu proje kapsamında emeği gecen bütün hocalarıma teşekkür ediyorum. Projenin daha iyi faaliyetlerle devam etmesini arz ediyorum.

Özlem AYKAÇ 9-B

Kitap Dostları Topluluğu projesi bana birçok şey kazandırdı. Bunlardan birisi ve en önemlisi kitap okuma alışkanlığı. Senenin başından beri hep hedefl ediğim bir şeydi topluluğa girebilmek. En büyük hedefi m de il dışı gezilere katılabilmekti. Hep gitmek istediğim fakat gidemediğim Çanakkale-Bursa gezisine katıldım. Her şey çok güzeldi. Öğretmenlerimizin ilgisi, rehberlerimiz... Gezip gördüğüm ye- rler bana çok şey kazandırdı. Her şey için bu proje de emeği geçen bütün öğretmenlerime teşekkürl- erimi sunuyorum.

TARİHE YOLCULUK

Öğrencilerimizle birlikte okul dışında iki gün Çanakkale- Bursa gezileri yaparak onları daha yakından tanıma imkânı bulduk. Onların sevinçlerine, heyecanlarına ve meraklarına ortak olduk. Çoğu öğrencimiz ilk defa ailelerinden ayrı uzun bir yolculuğa çıkmaya telaşında idi. Gideceğimiz yerleri ilk defa görme heyecanı ben de dâhil hepimizin gözünden okunuyordu. Hatta heyecandan gece yolculuk boyu bazılarının gözüne uyku bile girmedi.

İlk durağımız Çanakkale… Şehir merkezinden Gelibolu’ya intikal esnasında “Aynalı Çarşı “ levhasını gördük. Hemen meşhur türküyü mırıldanmaya başladık.

(34)

Çanakkale içinde aynalı çarşı Ana ben gidiyom düşmana karşı Of gençliğim eyvah

Zamanımızın darlığından gezme imkânımız olmadı.

Feribotla karşıya geçerken Çanakkale Boğazı’nın eş- siz güzelliğini gören öğrencilerimiz bütün yorgunluk- larını unutup hemen fotoğraf makinelerine sarılmaları görülmeye değerdi.

Ve Gelibolu… İlk olarak Mecidiye Tabyası’nı ziyaret ettik. Seyyid Onbaşı’yı ve tüm şehitlerimizi yâd ettik ve onlara dua ettik. Arkasından Arı burnu, Conk Bayırı. Şe- hitlik Anıtı ve bir çok tabya, hastane,vs. Gönül bir günde değil de ecdadımız gibi bölgeyi adım adım gezmek o manevi havayı doyasıya teneff üs etmek istiyor.

Yaklaşık 250 bin şehidimize ve düşmandan da 250 bin küsur kişiye mezar olmuş bu toprakları gezdikçe ak- lımıza Mehmet Akif’in

Bastığın yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.

Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.

Dizeleri geldi aklımıza. Şairimiz ne güzel de ifade etmiş.

Çanakkale bizim için bir ibret tablosu. Okuyan bir insanın ne okuması ve neden okuması husu- sunda bir mihenk taşıdır. Bu anlamda kitap okuyan öğrencilerimize Çanakkale Gezisi gibi bir ödülle ödüllendirilmesinin çok manidar olduğunu düşünüyorum. Umarım şahsım ve öğrencilerimiz üzerinde bir farkındalık, bir bilinç oluşmasını sağlar.

KADİR POLAT

Meslek Dersi Öğretmeni

(35)
(36)
(37)

BOLU ABANT GEZİSİ

KARADENİZDE İKİ GÜN

Güneş doğarken tüm güzellikleriyle biz Karabük’teyiz. Daha sonra uğrak yerimiz Safran- bolu’ydu. Dar sokaklar, taşlı yollar içindeki tüm mükemmelliği bize yansıtıyor. Heybetli ağaçlar, yeşilin her tonu bizi büyülüyor. Şimdi de güzelim Safranbolu’ya gelelim. Safranbolu evlerinden biri olan Filiz Teyze Konağı’nın kapısını çaldık. Çok iyi ağırlandık. Filiz Teyze muzip, tatlı anlatımıyla o evin üç yüz senelik olmasına rağmen konağın içindeki eşyalar sağlamlığını koruduğunu gö- zlemliyoruz. Yörük Köyü’nde anlaşıldığı üzere çok güzel vakit geçirdik. En çok etkileyici yanı yeşil ve mavinin uyumu insana ayrı keyif katıyor. Doğadan çıkıp biraz Eski Çarşı’ya doğru yol almak lazım.

Orada latif, temiz insanlarla karşılaşıyoruz. Lo- kumları, sabunları, kolonyağıları meşhur. İkram- lık olarak herkese sunuluyor. İzzet Mehmet Paşa Camii ise çok etkileyiciydi. Hemen yan tarafında Demirciler, Bakırcılar Çarşısı sonra Eski Çarşı ve Kristal Teras…

Güzel Amasra’mıza bakalım şimdi de. Çok keyif aldığımız, ruhumuzun dinlendiği, otantik mekânlarda keyifl i sohbetler ettiğimiz şahane yerdi. Yemekten sonra güzel bir tekne turu. Ar- dından Fatih Camii… Ardından Bolu-Abant yol- culuğumuz başlıyor. Yolculuğumuzda Bolu’nun Amasra ve Safranbolu’ya göre biraz daha serin ve

yağışlı olduğunu gördük. Etrafı dağlarla çevri- li, suyun tertemiz aktığı, göl kenarlarında uzun, ve kısa boylu otların oraya can kattığı mülayim ve dingin yer:Abant Gölü… Biz de bol bol fotoğraf çektiriyoruz.

Son durağımız da Ankara idi. Beştepe Millet Cami’nde huzurlu, sükûnetli ve huşu içinde namaz kıldık. Ardından otobüsümüzle geri dönerken gezdiğimiz yerler canlı afi şler gibi kalbimizin en derin köşesine yerleşti.

Kitap Dostları Topluluğu her şeyi ile yine hari- kulade işlere imza atıyor. Kitap Dostları bizlerde kalıcı izler bırakmaya devam etti, edecek.

Meydan okuyoruz cehalete…

Şerife YEŞİL 12/F

(38)
(39)

DÖNÜŞ YOLUNDAYIZ. TAMDA AKŞAM EZANI OKUNMAK ÜZERE. CUMHURBAŞKANLIĞI SARAYI ÖNÜNDEYİZ.. SARAYIN İÇİNİ GÖREMEDİK AMA (GEZEBİLMEYİ ÇOK İSTERDİK.) DIŞINDAN BİLE ŞA- HANEYDİ. MİLLET CAMİİ İSE ÇOK HUZUR VERİCİYDİ.

(40)

SİNEMA TİYATRO ETKİNLİKLERİ KÜÇÜK PRENS

Hayal dünyası çok güçlü. Bulunduğu yerde insan tek başına olduğu için mutlu olamayacağını düşünüyor ve başka gezegenlere yolculuğa çıkıyor. Hayal kurmanın güze olduğunu ve sınırsız old- uğunu bunun kimseye bir zararı olmayacağını bu fi lm o kadar güzel anlatıyor ki. Beki de görmek için gözlere ihtiyacımız yok. Her şey hayallerle başlar.

Ayşe Nur AKÇAKAYA 11/F

(41)

SOMUNCU BABA

(42)

SİNE TİYATRO

27 Aralık 2015 Pazartesi günü Kitap Dostları Topluluğu olarak “Ertuğrul-Osman Bey” isimli sine-ti- yatro gösterisine katıldık. İlk defa katıldıkları bu gösteri, öğrencilerde inanılmaz bir merak uyandırdı.

Onlar için çok farklı bir deneyim oldu. Gösterinin sonunda öğrencilerimiz memnuniyetlerini ifade et- tiler.

Şennur SARICA Matematik Öğretmeni Öğretmenlerimiz bize ilk sine-tiyatroya gideceğimizi söylediklerinde önce çok merak ettim. Sine ve tiyatro kelimelerinin bir arada kullanılması bana ilginç gelmişti. Sine –tiyatroya gittiğimiz gün ise aslında kafamda oluşturduğumdan daha farklı bir şey olduğunu gördüm. Kısa sahneler tiyatroda old- uğu gibi oyuncular tarafından canlı oynanıyordu. Diğer sahneler de ise videolar izledik. Açıkçası benim için farklı bir deneyim oldu. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.

Bahriye BATTAL

(43)
(44)

PROJEMİZİN MİMARI MUSA MERT İLE RÖPORTAJ

Öğrencilere kitabı ve okumayı nasıl sevdirebiliriz?

Kitabın ve okumanın anlamını çözmüş ve bu yolda başarılı çalışmalara imza atmış örnek bir öğretmen olan Musa Mert, kitaba ve okumaya dair Serdar Arslan’ın sorularını yanıtladı.

Okumanın süreklilik halini alabilmesi, ailede başlayan ve okulda öğretmenler yoluyla devam eden dikkatli ve özenli çalışmaların gerçekleştiril- mesine bağlı. Peki nasıl? Kitabı sevdirip okumayı sürekli kılmak ve de nitelikli okumaların yapıl- masını sağlamak nasıl mümkün olabilir? Ömrünü nitelikli okumaya ve kitaba vakfetmiş örnek bir öğretmen Musa Mert ile bu konular çerçevesinde

bir söyleşi

gerçekleştirdik.

Hocam önce- likle sizi tanıyabilir miyiz?

“ K u r u t u l m u ş et yiyen bir kadının oğluyum.” buyu- ran muhteşem in- sanın ümmetinden biri. Sıradan biri.

Mesleğini aşk dere- cesinde seven bir öğretmen. Hepsi bu kadar.

Okumanın temel noktada yer aldığı birçok çalışmaya imza attınız şimdiye kadar. Bu anlamda yapmış olduğunuz projeler neler ve bu projelerin işleyiş biçimleri nasıl hocam?

Bir insanın hayal dünyası, duygu ve düşünce dünyası, bildiği kelimeler ve kavramlar kadardır.

Bir insan ne kadar kelime ve kavram bilirse hayal dünyası, duygu ve düşünce dünyası o kadar geniş olur. Beş yüz kelime ile düşünen bir insan ile beş bin kelime ile düşünen bir insan asla aynı değildir.

Kavram dünyasının membaı ise birbirinden değer- li kitaplarla dolu bir kütüphanedir. Kütüphane, bir okulun kalbidir. Kalp çalışmazsa ruh da beden de ölür.

Çoğunlukla okulların ya doğru dürüst bir kütüphanesi yoktur ya da varsa bile gereği gibi çalışmamaktadır. Bunun acı bir sonucu olarak

okullarımızda hayat genellikle ruhsuzdur, tek- düzedir ve oldukça mekaniktir. Sınav başarısına odaklı eğitim sisteminde, belirli zamanlarda zille girip zille çıkan, bu nedenle de adeta âline olmuş öğretmenler ve öğrenciler topluluğunun, evden okula, okuldan eve habire taşınıp durduğuna şahit olursunuz. Bu durum, her şehirde sınav başarısı sebebiyle öne çıkmış okullarda hâkimdir.

Üniversite ümidi olmayan, okumak iste- meyen öğrencilerden oluşan pek çok okulda ise davranış bozuklukları sebebiyle, neredeyse ders dahi yapılamamaktadır. Bu isteksizlik, o okulun öğrencilerine, günde altı ya da sekiz saat, dört duvar arasında ve tahta sıralarda adeta bir hap- ishane hayatı yaşatmaktadır.

Bu sıkıntılı durumun çözüm yollarından biri, belki de en başında olanı öğrencileri kitapla tanıştırmak, onlara kitapları sevdirmek ve düzen-

li okuyan bireyler hâline getirebil- mektir. Kitap, sınav başarısını etkileyen en önemli etken ol- ması yanında, hayatı daha renkli, daha tatlı ve daha anlamlı hâle getiren, eğitim- de kullanılabilecek en değerli enstrü- mandır.

Bunun bilinci- yle, görev yaptığım okullarda, bir okul kütüphanesi kur- maya çalıştım.

Kütüphane varsa, öğrencileri kitapla ve kütüphan- eyle dost hâline getirmenin yollarını, çarelerini aradım. Yirmi iki yıllık öğretmenlik tecrübem so- nucu, Allah’ın izni ve inayetiyle “Kitap Dostları Topluluğu Projesi”ni tasarladım. Değerli öğret- men ve idareci arkadaşlarımla el ele vererek, pro- jeyi ilk defa 2010 yılında Konya’daki bir ilköğretim okulunda uygulamaya koyduk. Hamdolsun çok güzel sonuçlar aldık.

Projeyi, şu an çalıştığım Konya Selçuklu Şems-i Tebrizi Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde de, Selçuklu Belediyesi’nin sponsorluğunda, TİMAV (Türkiye İmam Hatipliler Vakfı) ile il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin desteğiyle, hâlen uygu- lamaktayız.

Projeyi özetle anlatmaya çalışayım: Okul- da, birbirinden güzel ve çeşitli etkinliklerle do-

(45)

natılmış yüksek bir çekim alanı oluşturuyorsunuz.

Bu çekim alanının adı “Kitap Dostları Topluluğu”.

Projeyi uygulamaya koymadan önce, okul idarecilerinden ve öğretmenlerinden oluşan bir proje yürütme kurulu oluşturuyorsunuz.

Sivil toplum kuruşları, belediye, okul aile birliği gibi kurum ve kuruluşların desteğiyle, tüm okul öğrencilerine hitap edebilecek ve öğrencilerin seviyesine uygun iyi bir kütüphane kuruyorsunuz.

Yürütme kurulu, okul rehber öğretmenlerinin de yardımıyla bir ön araştırma yapıp okullarındaki öğrencilerin ilgilerini tespit ediyor. Tiyatrolar, sin- emalar, yazarlarla buluşmalar, kitap söyleşileri, piknikler, il içi ve il dışı gezileri... Öğrencilerin il- gileri doğrultusunda birbirinden çekici etkinlikler belirleniyor.

Yürütme kurulu, yapılan tespitler doğrul- tusunda, Kitap Dostları Topluluğu’na üye olabil- menin şartlarını da belirliyor. Güzel ahlak ve ayda belirli sayfa kitap okumak sabit şartlardan. Diğer şartları her okul kendine göre düzenleyebiliyor.

Hatta sınıf öğretmenleri kendi sınıfına özel şart- lar da koyabiliyor. Yalnız bu şartların, öğrencilerin biraz gayret ederek aşabilecekleri şartlar olması önemli. Aksi hâlde, başarısı düşük öğrenciler, top- luluğa ilgi göstermeyeceklerdir.

Okul konferans salonunda, öğrencilere proje tanıtılıyor ve özendiriliyor. Yapılacak tüm etkin- liklere katılabilmenin şartının Kitap Dostları Top- luluğu Üye Kartı’na sahip olmak olduğu belirtili- yor. Bu karta sahip olabilmek için gerekli şartlar anlatılıyor. Böylece proje uygulamaya konuluyor.

Şartları gerçekleştirdiğine inanan öğrenci, özel hazırlanmış topluluğa müracaat dilekçesini doldurarak sınıf öğretmenine veriyor. Dilekçe, sınıf öğretmeninin, kütüphane memurunun ve okul idaresinin onayını aldıktan sonra nihay- et yürütme kuruluna geliyor. Yürütme kurulu öğrencinin durumunu değerlendiriyor. Uygun bu- lursa öğrenci adına özel hazırlanmış üyelik kartını çıkartıp öğrenciye takdim ediyor. Bu kart öğrenci için çok değerli. Çünkü üyelik kartı sayesinde ken- disine tüm kapılar açılıyor; topluluğun tüm etkin- liklerine katılma hakkı kazanıyor.

Özellikle etkinlikler uygulanmaya başladığın- da, öğrencilerin okul kütüphanesine adeta akın ettiklerine şahit oluyorsunuz. Bütün öğrenciler, topluluğun üyesi olabilmek için gayret ediyor- lar. Derslerine çalıştıklarını ve davranışlarına da dikkat ettiklerini görüyorsunuz. Üstelik düzenli kontroller sonunda üye olanların kartlarını kay- betme riskinin olması, yakaladıkları başarı ve per-

formansı korumalarını sağlıyor. Öğrenciler, önce topluluk üyesi olmak için çalışıyorlar. Fakat sonra kitap, hayatlarının kopmaz bir parçası hâline geli- yor. Evde, okulda, teneff üste, öğrencileri eller- inde kitaplarla görüyorsunuz. Kitap ve yapılan etkinlikler sayesinde okul, öğrenciler için sıkıcı bir ortam olmaktan çıkıp, eğlenceli ve sevilen bir me- kân hâline geliyor.

Şu an çalıştığım Konya Selçuklu Şems-i Tebri- zi Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde, geçen yıl, dört aylık süreçte bin öğrenci on üç bin kitap okuma başarısına ulaştı. Okul başarısının da yüzde yedi oranda arttığını gördük. Süre uzadıkça daha güzel sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyorum.

Gerek kendi kişisel okuma tecrübeniz ve gerekse yürüttüğünüz çalışmalarda edindiklerin- izden hareketle sizce okumanın nasıl bir doğası var? Süreklilik halini alması için nasıl bir süreç gerekiyor?

Çağımızda, çocuklarımızı ve gençlerimi- zi albenisiyle kendisine çeken, çektikten sonra yakasını bir türlü bırakmayan o kadar çok şey var ki. Bunların neler olduğunu hepimiz çok iyi bili- yoruz. Yayıncılar her ne kadar birbirinden güzel kapaklar hazırlamaya çalışsalar da kitaplar, çocuk- ların ve gençlerin gözüyle baktığımızda, bizzat tanışmadan ya da tanıştırılmadan değeri fark edil- meyen dostlardır. Bir kitabın içine girip, onunla tatlı bir yolculuğa çıkmadan kitapların dünyasını fark edemiyorlar. Bizzat ellerinden tutup, onları kitapların harikulade dünyasıyla, okumanın tarif- siz lezzetiyle tanıştırmalıyız. İlk kitap önemlidir.

Öğrencinin ilk eline aldığı kitabın sıkıcı olması, onu kitaptan soğutabilir. Bu nedenle öğrencinin okuyacağı ilk kitap ya da kitaplar, öğrenci ve onun ilgisi dikkate alınarak özenle seçilmelidir.

Kitaplar, hazine sandıklarıdır. Onlar size gelmez, siz onları arayıp bulmalısınız. Sandıktaki çil çil altınlara, birbirinden değerli taşlara ulaşabil- meniz için hazine avcısı olmalısınız. Kitaplardaki hazinelere ulaşmanın yolu, sayfaları ve kelimeleri bir bir eşelemekten geçiyor.

Bunun için her şeyden önce inanç gerekiyor, sabır gerekiyor. İnanç derken, öğrenmeye olan in- ancı kastediyorum. Sabır, yerini yavaş yavaş tada bırakmaya başladığında, kitabın hayatınızdaki vazgeçilmez yerini aldığını görürsünüz. Okumak zamanla, size can veren, kan veren yeme içme- leriniz ve uyumalarınız gibi tabii bir gıdanız hâline gelir. Öğün geldiğinde acıktığınız gibi okumaya acıkırsınız. Okuma açlığını gideremediğinizde ra- hatsız olursunuz. Birkaç bilgi kırıntısıyla idare et-

(46)

mek zorunda kaldığınız zamanlar olur belki ama ilk fırsatta kendinize mutlaka mükellef bir ziyafet çekersiniz.

Okuma söz konusu olduğunda daha çok rakamlar konuşuluyor, okumanın niceliksel yanı- na vurgu yapılıyor. Oysa daha önemli olan sanki okumanın niteliği, yani neyin niçin okunduğu... Bu düşünceye katılır mısınız?

İnsanlığa en büyük zararı dokunanlar okumuş insanlardır. Çoban Mehmet koyunlarını gütmekle meşgul, çiftçi Hasan da tarlasıyla uğraşıyor. On- ların kimseye bir zararı yok. Ama örneğin, organ mafyası en mahir doktorlarla çalışıyor. Toplum- ları istedikleri mecralara sürüklemek isteyen şer güçleri en iyi sosyologlarla ve psikologlar- la çalışıyor. Okumuş, pek çok kitap yazmış kimi yazarçizer takımının kibrinden yanına

yaklaşmak mümkün olmuyor.

Böyleleri, okudukça, yazdıkça müstağ- nileşiyor. Bunların hepsi okumuş insan- lar.

Bilindiği üzere, ilk inen ayetler Alâk suresinin ilk beş ay- etidir. İlk inen ay- etler, okumayı em- retmekle birlikte, okumanın niteliğini de açıklıyor. Okuma gündeme geldiğinde klişe bir ifade ile “Al-

lah’ın ilk emri oku!” deniliyor. Oysa Allah’ın ilk emri “Oku!” değildir, “Yaratan Rabbinin adıyla oku!”dur.

İlk inen ayetlerde iki kez tekrarlanan okuma emrinin birincisinde “Yaratan Rabbinin adıyla oku!” deniliyor. Okumanın Allah’ın adıyla, Allah adına olması gerekiyor. İkinci okuma emrinde ise “Oku, Rabbin sınırsız ikram sahibidir.” denili- yor ve arkasından, Allah’ın kalemle ya da kalemi öğretmesine ve insana bilmediğini belletmesine değiniliyor. Kalem, elde edilen bilgiyi sonraki ne- sillere ulaştırma aracıdır.

Nitelikli okuma, Allah’ın adıyla yani “Bismil- lah” ile başlayan, Allah’ın rızasını kazanmak için yapılan okumadır. Okuyanı, okuduğu her satırla daha iyi bir insan, daha iyi bir Müslüman yapan okumadır. Zira aynı surenin devamında, aksi hâl- de insanın kendisini müstağni görüp azgınlık ve taşkınlık edeceğine değinilmesi boşuna değildir.

Okumalarımızın merkezinde Kur’an ve Sün- net olmalıdır. Neyi, ne kadar okursak okuyalım, diğer okumalar, yine aynı niyetle bu merkez- in etrafında dönmelidir. Okuyan insan akarsu gibidir; akarsu pislik tutmaz ve su aka aka yolunu bulur.

Bununla birlikte iki tür okuma vardır: Yatay okuma ve dikey okuma. Yatay okuma, bir anlam- da yüzeysel okumadır. Pek çok kitabı hızla okur geçersiniz. Bu tür okuma, bütünü görmek için önemlidir. Bir de dikey okuma vardır. Yani derin- lemesine okuma. Bu tür okuma Kur’an’da yer bu- lan kavramlarla ifade etmek gerekirse, tedebbür ve tefekkür ederek, aklederek, durup düşünerek okumadır. Her paragrafı, her cümleyi, hatta her kelimeyi irdeleyerek okumadır.

Kaynaklarımız Hz. Ömer gibi zeki bir insanın Bakara Suresini on iki yılda öğrendiğini nakleder.

Oysa Hz. Ömer, Kur’an’ın tamamını ezbere bilen bir insandır. Sahabe, Kur’an’dan on ayet okuyor, onun üzer- inde derinlemesine düşünüyor, anlıyor, yaşıyor ve sonra diğer on ayete geçi- yordu. İşte bu, dikey okuma, yani nite- likli okumadır. Bu tür okuma, Kur’an ve Hadis kitapları dışındaki kitaplar için de böyledir.

Nitelikli okumanın bir diğer şekli de nitelik- li kitaplar okumadır. Binlerce kitap arasından en iyilerini seçip okumaya çalışmak, kısa ömrümüzde bize, nitelikli bilgiye ulaşma konusunda zaman ka- zandıracaktır.

Projelerinizde yapılan okumaların niteliğine dair dönütler alabiliyor musunuz? Ya da bunu nasıl sağlıyorsunuz?

Başta da belirttiğim gibi, projemizin en temel iki unsuru güzel ahlak ve kitap okuma. Öğrencil- erimizden, okuduklarının olumlu etkilerini hayat- larına yansıtmalarını bekliyoruz. Kitap okuyan öğrencilerimizin zamanla davranışlarındaki olum- lu değişime şahit oluyoruz.

Eğitimde rehberlik çok önemlidir. Nitelik- li kitaplar okumaları konusunda öğrencilerim- ize öğretmen arkadaşlarımız rehberlik etmeye

(47)

çalışıyorlar. Ayrıca oluşturulan okuma gruplarıyla derinlemesine okuma çalışmaları da yapan ark- adaşlarımız var. Okuma konusunda öne çıkan öğrencilerle birebir ilgileniyoruz. Bunların yanında, öğrencilerimiz tarafından gerçekleştirilen “Bir Yazar, Bir Kitap” konulu kitap söyleşileri yapılıyor. Her seferinde bir öğrencimiz, bir yazarı ve o yazarın bir kitabını çalışıp okul konferans salonunda Kitap Dostları Topluluğu’na sunuyor. Sunum sonrası soru cevap kısmını önemsiyoruz.

Okumanın süreklilik kazanması noktasında ne gibi tavsiyeleriniz var, bu süreçle ilgili kim neler yapmalı?

Bu konuda ailelere ve öğretmenlere büyük iş düşüyor. Doğar doğmaz bir bebeğe, sağ kulağına ezan, sol kulağına kamet okunup tahnik yapıldıktan hemen sonra derhal selüloz koklatılmalı. Bebek kundağa sarılırken de bir kitapla sarılmalı. Bebekler, anne sütü ve oyuncaklarla birlikte mutlaka kita- pla büyütülmeli. Oyuncak kutusu yanında çocuğun, o büyüdükçe büyüyen bir kitaplığı olmalı. Anne babasının elinde sürekli televizyon kumandasını gören bir çocuk elbette eline televizyon kumandasını alacaktır. Anne babalar, ellerinden kitapları düşürmeyerek çocuklarına örnek olmalı. Aksi hâlde, o güne kadar kitaplarla tanışmamış bir öğrenciye okula başladığında kitap okutabilmek çok zor oluyor.

Halkımız, altın günlerini ve kısır partilerini kitap okuma günlerine dönüştürmelidir. Unutul- mamalıdır ki dedikodu, bilgi yoksunu zavallıların işidir. Ev bark, araba, döviz, futbol konuştukları kadar okudukları kitapları konuşmalıdırlar. Hediyeleşmenin merkezinde kitap olmalıdır. Nişan ve düğün gibi merasimlerde tabak çanak yerine kitap hediye edilmelidir.

Okullarda okul idaresi ve öğretmenler, kitap okumayı eğitim öğretimin merkezine almalı, öğren- cilerini kitapla mutlaka tanıştırmalıdırlar. Bunun için, yoksa okulda bir kütüphane kurulmalı, ihtiyaca göre sınıf kitaplıkları oluşturulmalı, varsa kütüphaneyi ve kitaplıkları aktif hâle getirmek için çaba sarf etmelidirler. Öğrenmeyi öğretmek, kitapla mümkündür.

Milli Eğitim Bakanlığı’na da önerim şudur: Okullarda, ilk dört yıl sadece kitap okutulmalı. Her sınıf seviyesine uygun cıvıl cıvıl kitaplar yazılmalı. Güzel ahlâkın ve görgü kurallarının yanında Matematik, Sosyal Bilgiler, Türkçe ve diğer derslerin en temel konuları ustaca yazılan bu kitaplarda, çocukları der- se boğmadan öykülerle, şiirlerle anlatılmalı. Okunan kitaplar ve yazılar üzerinde konuşulmalı. Her yılın okumaları, kaç sayfa ya da kaç kitap okunacaksa belirlenmeli. Bir sonraki yıl, okunacak kitap ve say- fa sayısı artırılmalı. Bir öğrenci beşinci sınıfa, yüzlerce hatta binlerce sayfa kitap okuyarak gelmeli.

Bildiğimiz anlamdaki derslere beşinci sınıftan itibaren başlanmalı. Ülkemizin bunu başarabilecek yazar ve uzman potansiyeline sahip olduğunu düşünüyorum.

TRT ve Kültür Bakanlığı’nın da, çizgi fi lmler, sinemalar, birbirinden renkli ve nitelikli basın, yayın ve programlarla ülkemiz çocuklarını ve gençlerini kitaba daha çok özendirmeleri gerekir.

Sivil toplum kuruluşları ve belediyeler de işe el atmalıdır. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı, Kültür Bakanlığı ve okullarla birlikte çalışmalar yürütmelidir. Konya Selçuklu Belediyesi’nin büyük harcamalar yaparak açtığı okul kütüphaneleri takdire şayandır. Bu çabanın ülkemizdeki tüm belediyelere örnek olmasını umuyorum.

Çok teşekkürler hocam.

Ben teşekkür ederim hocam.

Röportaj Serdar ARSLAN

(48)

KÜTÜPHANE GÖREVLİMİZ

Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Kütüphanemiz 2014-2015 Eğitim-Öğretim yılında Selçuklu Belediyesi tarafından öğrencilerimizin ve halkın hizmetine sunulmuştur. Kütüphanemizde 5925 kitap bulunmaktadır. Bu yıl projenin uygulamaya devam ediyoruz. Genel bir değerlendirme yaptığımızda öğrencilerimizde kitap okuma alışkanlığının kazandığını görmekteyiz. Kütüphanede bu- lunan bütün kitaplar hakkında öğrencilerimiz bilgi sahibidir. Kitap okumayan neredeyse yok diyebiliriz tabii bu kitap okumalarda en büyük etken şüphesiz ki Kitap Dostları Projesi’dir.

Sistem olarak, kütüphanemizde okunulan kitapların bana teslim etmeleri benim de rafl ara koy- mam gerekir ama kütüphanemizde rafl ara bile konmadan biri bırakır, biri alır. Öğrenciler adeta birbirl- eriyle yarış içerisindeler. Özellikle Cuma günleri hafta sonu için kitap alan birçok öğrencimiz bulun- maktadır.

Kitap Sayısı : 5925

Üye : 1315

Bir yılda okunan kitap sayısı : 17.042

Çocuklarımız ve halkımız için Selçuklu Belediyesi’nin açmış olduğu kütüphanelerin büyük bir ışık olduğunu büyük bir memnuniyetle görmekteyiz.

Mükerrem ULUİRİ Kütüphane Görevlisi

(49)

BASINDA KİTAP DOSTLARI

Kitap Dostları Topluluğu yemekte buluştu Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Kitap Dostları Topluluğu sezon sezon açılış yem- eğinde buluştu. Yemeğin onur konuğu

Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu oldu.

Kitap Dostları Topluluğu sezon açılışını, Öncü Sosyal Tesisleri’nde ver-

ilen yemekle yaptı. Okul dışında da bu- l u ş u p kaynaşmanın sevincini yaşayan Topluluk üyeleri, bu özel günün tadını çıkardılar.

Okul Müdürü Ahmet Ali ÇİFCİ’nin açış konuşmasından sonra, kürsüye gelen Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) Genel Başkanı Ab- dullah Ecevit Öksüz, “Dünya’da Türkiye’ye, Türki- ye’de de İmam Hatip okullarına büyük görevler düşüyor. Bu sorumluluğumuzun farkında olarak, daha fazla okumaya, daha fazla çalışmaya ihti- yacımız var.” diye konuştu.

Oldukça samimi bir havada geçen yemeğin onur konuğu Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu, gençlere samimi tavsiyelerde bulundu. “Ayağımızı toprağa sağlam basmalıyız gençler.” diyen Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu, “Bu tür ortamları meselenin ciddiyetine nüfuz etmek açısından kullanmamız lazım.” dedi.

Ayrıca, “Üç şeyin tatili olmaz: Aklın, ibadetin ve il- min.” şeklinde konuşan Prof. Dr. Fazlıoğlu, öğren- cilere önemli tavsiyelerde bulundu.

Kitap Dostları Topluluğu Projesi, Selçuklu Belediyesi sponsorluğunda, Türkiye İmam Hati- pliler Vakfı (TİMAV), Konya İl ve Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü desteğinde, Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde uygulanmaktadır.

Yeni açılan okullardan biri olmasına rağmen, dünden bugüne faaliyetleri, İleriye dönük önemli planları ve projeleri ile örnek bir kuruma dönüşen ve Konya’nın gözde okulları arasına girmeyi başaran Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi, Kitap Dostları Topluluğu Projesi ile gün- demden düşmüyor.

Eğitimci Yazar Musa Mert’in koordi- natörlüğünde okulda yürütülen Kitap Dostları Topluluğu Projesi, kamuoyunda kitabı ve okumayı sevdirme konusun- daki etkin çalışmalarıyla tanınıyor. Proje sayesinde öğrenciler yüzlerce kitap

okuyor.

Konya Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinde 2015 yılında başlatılan, “Kitap Dost- ları Topluluğu Projesi” kapsamında, aynı okulda öğrenim gören BİN öğrenci, “Meydan Okuyoruz Cehalete” sloganıyla çıktıkları yolda, bir yılda 3 MİLYON 900 BİN sayfa kitap okuyarak duygu ve kavram dünyalarını geliştirirken, kitaplarını okudukları yazarlarla da söyleşi yapma imkanını buluyor.

Konya Selçuklu Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Ahmet Ali Çifci, Müdür Yardımcıları Abdullah Mantıcı, Mehmet Çay ve Kitap Dostları Topluluğu Proje Koordinatörü Eğit- imci Yazar Musa Mert, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon (BYEGM) Konya İl Müdürü Cemil Paslı’yı makamında ziyaret etti. Şems-i Tebrizi Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinde 2015 yılında başlatılan “Kitap Dostları Topluluğu Projesi” hak- kında bilgi veren Mert, çocuklardaki ciddi anlam- da duygu ve kavram eksikliğini ortadan kaldırmak amacıyla, problem akıl doğurur mantığıyla başlat- tıkları projenin Türkiye’ye örnek olduğunu söyle- di.

Meydan Okuyoruz Cehalete

Musa Mert konuşmasına şöyle devam etti:

“Bir insanın hayal dünyası, duygu ve düşünce dünyası, bildiği kelimeler ve kavramlar kadardır.

Beş yüz kelimeyle düşünen insan ile beş bin ke- limeyle düşünen insan bir olamaz. Kavram dün- yasının membaı da içerisinde birbirinden değerli kitaplarla dolu bir kütüphanedir. Sınav başarısına odaklı eğitim sisteminde, üniversite hayali olma-

http://www.memurlar.net haber/526209/

Referanslar

Benzer Belgeler

2021/2022 eğitim öğretim yılı, 01 MART 2021 KONYA İMAM HATİP ORTAOKULU DERS PROGRAMI tarihinden itibaren geçerli ders programınız aşağıdaki tabloda gösterilmiştir..

Mehmet Akif Ersoy Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü’nün yasal yetki, görev ve sorumlulukları Anayasanın “Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi”

Selçuklu / Hocacihan Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürlüğü 5...

Mustafa Kemal Ayatürk'ün büyük eseri NUtuk'ta da bahsi geçen olayın filmi, yoğun bir çalışma ve araştırma sonucu(III) ortaya çıkmış. B) Divan şiirine karşıdırlar

Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu Muratpaşa Hacı Dudu Mehmet Gebizli Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi bünyesindeki İmam Hatip Ortaokulu için yapılacak olan yazılı

MADDE 6- Okul, bu sözleşmeye dayanak olan kanun, yönetmelik, genelge, yönerge ve ilgili mevzuatta belirtilen tüm sorumlulukları yerine getirmenin

21. Düğünlerimiz önemli kültürel ögelerimiz arasında yer almaktadır. Geçmişten günümüze kadar ufak tefek değişikliklere uğramış olsalar bile eski geleneklerin hala

BAŞKAN MÜDÜRÜ ESAT ÇETİN MÜDÜR YARDIMCISI TEKİN SÖYLEYİCİ REHBER ÖĞRETMEN SAFİYE KÜÇÜKDEMİR ÖĞRETMEN YAHYA HARMANDAR. ÖĞRETMEN