• Sonuç bulunamadı

EĞİTİM BİLİMLERİ 3A KPSS

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "EĞİTİM BİLİMLERİ 3A KPSS"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

6. Gösteri tekniği öğretmen merkezli bir teknik olduğundan aktif katılımı sağla- ma yönüyle etkisi düşüktür.

Cevap E 7. Açıklaması verilen teknik beyin ürünü

(beyin eseri) dir. Bireysel ya da grup olarak görüş geliştirmek için kullanılır. Bir konu ya da problem belirlendikten sonra sınıftaki öğrenciler 6 - 7 kişilik gruplara ayrılır ve her öğrenciye bir konunun, fark- lı yönleriyle ilgili 3 kart verilir. Öğrenciler bu kartlara konuyla ilgili düşüncelerini yazar ve kartlarını masalarının üzerine koyarlar. Ardından her öğrenci sırayla kart çeker ve o kartı sesli bir şekilde okur.

Daha sonra kartını herkesin göreceği biçimde masasına koyar. Benzer fikirler gruplanır. Tüm gruplar görüşleri okuduk- tan sonra, görüşler sınıfla paylaşılır ve tahtaya yazılır.

Cevap D 8. Sınıf dışı öğretim tekniklerinden gezi tekniği yaşantı sağlamaya yönelik oldu- ğundan her üç alanda hedef davranış kazandırmada oldukça etkilidir.

Cevap E 9. Beyaz şapka, net verileri ve tartışmasız

bilgileri temsil eder. “sahip olduğumuz bilgiler neler?”, “eksik bilgiler neler?” gibi.

Kırmızı Şapka, kişisel duyguları, sezgileri temsil eder. “bu durum ile ilgili duygula- rım nelerdir? gibi. Siyah şapka, olumsuz- lukları ele alır. “dezavantajları neler olabi- lir?” gibi. Sarı şapka, avantajları ele alır.

“bunun faydaları neler olabilir?” gibi. Yeşil şapka, yaratıcılık ve üretkenliktir. “alter- natifler neler olabilir?” gibi. Mavi şapka, tarafsızlığı, sakinliği ve özetlemeyi, karar vermeyi, kontrolü sembolize eder. “Geç- mişte ne oldu ve şimdi ne oluyor?”, “Son- ra neler olmalı?” gibi. Öncüllerde verilen sorulara dikkat edilirse yukarıdaki açıkla- ma doğrultusunda kırmızı ve mavi şap- kalara ait sorular olduğu anlaşılacaktır.

Cevap D 10. Eğitimde temel amaç önceden belir- lenen hedeflere öğrencinin ulaşabil- mesidir. Bu nedenle ev ödevlerinde bulunması gereken öncelikli husus, hedefe dayalı olması ve eğitsel değer taşımasıdır.

Cevap D 11. Deney ve gözlem tekniklerine yönelik olarak A, B, C ve E seçeneklerinde

verilen ifadeler doğrudur. Ancak D seçeneği sorunludur çünkü deney ve gözlem sadece fen bilimlerine yönelik değildir, sosyal bilimlerde de geniş kul- lanım alanlarına sahiptir.

Cevap D 12. Bilişsel çıraklık, öğrencinin bir uzmanı gözleyerek başladığı ve uzmanın gide- rek azalan desteği ile o işi kendi başı- na, hatta kendi biçimiyle yapar duruma geldiği bir öğrenme sürecidir. Bu sü- reçte işlerin basitten karmaşığa doğru dizilmesinde yarar vardır.

Cevap A 13. Tehlikeli ve pahalı durumlarda sanal

ortamlar kullanılarak yapılan öğretim yöntem tekniği benzetimdir (simülas- yondur). Gemi kaptanlığı, uçak pilotlu- ğu, araba sürme, ilkyardım uygulama- ları gibi durumlar için ideal bir tekniktir.

Doğru cevap D şıkkıdır.

Cevap D 14. Çalıştay (workshop, düşünce atölyesi), konusunda uzman bir grubun toplana- rak belli bir konu üzerinde farklı yönleri derinlemesine ele aldığı, problemlere çözüm üretip ortak kararlar belirlediği bir tekniktir. Süreç sonunda bütüncül bir rapor hazırlanır. Özellikle süreç sonunda hazırlanan bu rapor, soruda önemli bir ipucudur. Çalıştay genellikle eğitim sorunlarına çözüm bulmak için uygulanır.

Cevap B 15. Zıtlık ve çelişki içeren durumlar özel- likle iki teknikte oldukça ön plandadır.

Bunlar münazara ve görüş geliştirme teknikleridir. Görüş geliştirme tekni- ğinde çelişkili durumlar öğrencilere sunularak farklı kartonlara; “Kesinlikle katılıyorum, Katılıyorum, Fikrim yok, Katılmıyorum, Kesinlikle katılmıyorum.”

şeklinde ifadeler yazılarak sınıfta farklı yerlere asılır. Konu zıtlık ve çelişki içer- melidir ki öğrenciler konuya karşı farklı tutumlar geliştirebilsin. Örneğin “Bir ülkenin bağımsızlığı silahlanmaya da- yanır” ifadesinin zıt ifadesi “Bir ülkenin bağımsızlığı silahsızlanmaya dayanır.”

ifadesidir ve böylece öğrenciler konuy- la ilgili farklı tutumlar içerisine girer.

Cevap C 16. Öğrencinin soru ve açıklamalarla önce dengesizlik yaşadığı, ardından yine 1. Analitik düşünmede parçalamak, par-

çalar arasında ilişkilendirme yapmak ve sonuca ulaşmak vardır. Buluş stra- tejisinde de yapılan budur. Öğrencilere parçalar verilir (sorular ve örnekler), öğrenci bu parçaları birleştirerek öğ- retmenin de yönlendirmesiyle parçalar arasında ilişki kurar ve sonuca ulaşır.

Cevap C 2. Programlı öğretim bireysel, kendi ken- dine öğrenme yöntemidir. Bilginin özel parçalara veya temel ögelere ayrılarak belirli bir sıraya göre düzenlenip birey- sel esasa göre öğrenilebileceği varsa- yımına dayanmaktadır. Programlı öğ- retim bilişsel alanın bilme ve kavrama düzeyinde kazanımlara uygundur. Üst düzey hedef kazanımlarda etkisizdir.

Cevap E 3. Probleme dayalı öğrenme modelinde

dersler, ilgi ve merak uyandırıcı prob- lem senaryolarıyla işlenir. Bu problem durumlarının gerçek hayata yönelik olması önemlidir. Soruda verilen örnek durum, problem senaryosu örneğidir.

Cevap E 4. Uzaktan eğitimde öğrenciye farklı öğ- renme imkânları sunulur. Bunlar; posta ve kitaplar, radyo veya televizyon, video kasetler, CD-ROM ve bilgisayar, internet üzerinden ağ bağlantıları, el bilgisayarı veya mobil telefon şeklinde olabilir. Bu- rada sorularda dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta şudur; bilgisayar destekli öğretimle ilgili sorularda CD, flash disk, eğitsel yazılımlar vurgulanır. Web tabanlı öğretim (internet tabanlı, online) bunlara ilave olarak internet teknolojilerini kulla- nır. En geniş kullanım alanına sahip olan uzaktan eğitim ise hem bilgisayar destek- li, hem internet tabanlı öğretimi içine alır.

Bunlara ilaveten posta, kitap, TV, radyo gibi öğrenme imkânları sunar. Soruda dikkat edilirse internet teknolojileri ve CD’ler yanında, posta ve ders kitapları da devreye sokulmuştur. Bu yüzden so- runun cevabı uzaktan eğitimdir.

Cevap E 5. Programlı öğretim bireysel öğrenme

temeline dayandığı için birlikte çalışma becerisi kazandırmada etkisizdir. Doğru cevap C şıkkıdır.

Cevap C

İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN

KARA KUTU YAYIN • İNFORMAL YAYINLARI

informalyayinlari@gmail.com

www.informalyayinlari.com

(0543) 614 01 88

Yayınevi Kurumsal İletişim

3A

KPSS EĞİTİM BİLİMLERİ

DENEME SINAVI ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI

(0539) 775 48 50 Kurumsal Deneme

Teknik Destek Sorumlusu

Sınav

s

o

nuç

v

e ana

li

z

le

r

i

ne www

.ka

r

a

kutu

y

ayi

n

.c

o

m adr

e

si

nd

en

ula

ş

a

bi

l

i

r

sin

i

z

.

(2)

KPSS/EĞİTİM BİLİMLERİ SINAV 3 ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI

2

İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN

soru ve açıklamalarla hatalı bilgilerinin ortadan kaldırıldığı teknik kavramsal değişim metnidir. Kavramsal değişim metinleri öğrencilerde belirlenen hatalı öğrenmeleri gidermek için açıklama ve örneklerden yararlanarak hazırlanır.

Kavram yanılgılarının giderilmesinde oldukça etkilidir.

Cevap D 17. Verilen aşamalar öğrenci timleri (takım- ları) başarı grupları tekniğine aittir. Bu teknikte farklı özellikte öğrencilerden gruplar oluşturulur. Her grup kendi için- de çalışarak birbirlerinin öğrenmelerine yardımcı olur. Öğretmen her bir grup üyesini bireysel olarak teste tabi tutar.

Her gruptaki bireylerin puanları topla- narak grubun başarısı hesaplanır. En fazla puan alan gruba ödül verilir.

Cevap C 18. Sadece soru cevap yöntemi değil, genel olarak sınıfta bir yöntem teknik uygulamasında öncelik, öğretim prog- ramındaki kazanımların dikkate alın- masıdır.

Cevap A 19. Öğretmenin dersin başında ilke ve

genellemeleri verdiği yaklaşım sunuş stratejisidir.

Cevap B 20. Gösteri tekniği daha çok psikomotor alandaki kazanımlarda etkilidir. Öğret- men merkezli bir uygulama olduğun- dan öğrenciler pasif izleyici durumda- dır. Bu sebeplerden dolayı bilişsel alan taksonomisinin analiz, sentez gibi üst düzeyleri için kullanışlı değildir.

Cevap A 21. Enes Bey’in kullandığı teknik kavram

ağıdır. Kavram ağları hazırlanırken öğretmen derste işlenen konuyla ilgili kavramı ya da cümleyi tahtaya yazar.

Öğrencilerin bu kavramla ilgili keli- meler bulmalarını ister. Bu kelimeler tahtaya yazılır. Kelimeler aralarındaki ilişkiler dikkate alınarak sınıflandırılır.

Öğretmen ve öğrenciler her sınıftaki kavramları bir isim altında toplar. Ke- limelerden bazıları hiçbir sınıflamaya dahil edilemezse tahtanın bir kenarına ayrı bir grup olarak yazılabilir. Kavram ağlarında ana nokta kavramların sınıf- landırılması işlemidir.

Cevap B 22. Öngörememe-Tahmin Edememe-Kes- tirememe: Ne kadar iyi planlanırsa planlansın sınıfta olabilecek her şeyi önceden tahmin etmek olanaklı değil- dir.

Cevap C 23. Sevim Öğretmen’in sınıfta uygulaya- cağı etkinlikleri planlarken öğrencilerin gelişim özelliklerini dikkate alması Ge- lişimsel modeli benimsediğini gösterir.

Gelişimsel modelde öğrencilerin ge- lişim özellikleri dikkate alınarak ders işlenir.

Cevap B 24. Öğrenciler bazen öğretmenin dikkatini çekmek için istenmeyen davranışı gös- terir. Öğretmenin istenmeyen davranışı gösteren öğrencilerle ilgilenmemesi ve istendik davranışı gösterenlerle ilgilen- mesi, öğrencilerin istenmeyen davra- nışları bırakmasını sağlayabilir. Gör- mezden gelme bu durumdan farklıdır.

Görmezden gelmede öğrencinin ihtiyaç

duyduğu davranış öğrenciye yansıtılır.

Umursamamada ise bu durum söz ko- nusu değildir.

Cevap C 25. A seçeneğinde emir ifadesi olduğundan iletişim engeli oluşturabilir. B seçene- ğinde ahlaki bir ders verme durumu olduğundan iletişim engeli oluşturabilir.

C seçeneğinde analiz durumu vardır. D seçeneğinde yol gösterme durumu ol- duğundan iletişim engeli oluşturabilir. E seçeneğinde ise empati kurma durumu söz konusudur. Aynı zamanda sorunun çözümü yine öğrenciye bırakılmıştır. Bu nedenle iletişim engeli oluşturmaz.

Cevap E 26. A, B, C, D seçenekleri bilgisayar des- tekli öğretimin olumlu ya da olumsuz özelliklerindendir. E seçeneğinde be- lirtilen “Sadece grup çalışmalarında kullanılabilir” ifadesi yanlıştır. Bilgisa- yar destekli öğretimde sadece bireysel değil, grupla da çalışmalar gerçekleş- tirilebilir. Ancak bilgisayar destekli öğ- retimin kontrol dışında gerçekleşmesi durumunda birçok olumsuz durum söz konusu olabilir.

Cevap E 27. Denge, ögelerin algılanan ağırlıkları ile

ilgilidir. Ögelerin ağırlıkları yatay ve di- key olarak iki tarafa da eşit dağıtılması ile gerçekleştirilir. Verilen tabloda den- ge ilkesi kullanılmıştır.

Cevap A 28. Kapalılık; şekillerin belirli olması yani

açık veya yarım bırakılmamasıdır. Ta- mamlama; olay ya da nesnenin bir kıs- mını vermektir. Derinlik; önceden bildiği- miz nesnelerin algılama işleminde çoğu özelliklerini sürdürmesi, hatırlanmasıdır.

Fonun Anlamlılığı; figüre anlam katacak fonlara yer verilmesidir. Benzerlik; özellik bakımından birbirine benzer ögelerin bir- likte algılanmasını sağlar.

Cevap E 29. Parçalar bir araya geldiğinde ortaya çı- kan bütünlük duygusu ahenktir. Ahenk, bir bakıma bütünü oluşturan parçaların birbiri ile olan ilişkisine bağlı olarak or- taya çıkan uyumdur.

Cevap A 30. Çizgilerin yatay, dikey veya eğik olarak

kullanımı algılama üzerinde etkilidir.

Yatay çizgiler sabitlik ve durağanlık etkisi, dikey çizgiler güçlülük etkisi ve eğik çizgiler ise hareket etkisi verir.

Cevap C 31. Mehmet öğrendiği bilgiyi eğer sunum olarak gerçekleştirmiş olsaydı cevap bilgi olurdu. Yine öğrendiğini örneklerle açıklasaydı kavrama olurdu. Ancak öğ- rendiklerini uygulama olarak gerçekleş- tirdiğinden cevap uygulama olacaktır.

Cevap C 32. A seçeneği eğitim psikolojisinin işlevi- dir, B seçeneği psikolojik ve bireysel temelin işlevidir, C seçeneği konu ala- nının işlevidir, D seçeneği eğitim psiko- lojisinin işlevidir. E seçeneği ise eğitim felsefesinin işlevidir. Programa yol/

yön göstererek bir temel oturtulmasını sağlar. Bu eğitim felsefeleri Daimicilik, İlerlemecilik, Yeniden Kurmacılık ve

Esasicilik’tir.

Cevap E 33. Çekirdek (Bütünleştirilmiş) Yaklaşım:

Öğretim merkezine ortak, çekirdek (merkez ve önemli) dersler ve konu- lar öğretilme sırasına göre yerleştirilir.

Bunu her öğrenci almak zorundadır.

Daha sonra her öğrenci ilgi alanına göre ders alabilir ve içerik buna göre düzenlenir.

Cevap E 34. Örtük program daha çok ahlaki, davra- nış kısmını içeren ve duyuşsal özellik- lerde gerçekleştirilen programdır. E se- çeneğinde derste öğrenilmesi gereken konular yazılı ve çizili olan ders prog- ramları içerisinde yer alır. Ayrıca derste öğrenilmesi istenilen konular bilişsel düzeydedir bu nedenle örtük program kapsamında ele alınamaz.

Cevap E 35. Hedefler bir konu ile bağlantılı olarak

ifade edilmelidir. Aksi takdirde askıda kalma durumu gerçekleşir. Bu ifade bir muhteva ile bağlılık yani kenetlilik ifadesini tanımlar. Herkesin farklı yo- rumlara sebep olmadan aynı durumu anlaması açıklık ilkesini tanımlar. He- deflerin yakından uzağa bir yaklaşımla ele alınması aşamalılık ilkesini tanım- lar. Hedeflerin birbirini tamamlayacak şekilde ifade edilmesi bitişiklik ilkesini tanımlar. Bitişiklik ilkesinde bir cümlede birden fazla hedef ifadesi olmamalıdır, biri bitince diğeri ifade edilebilir. Tüm bu ifadeler dikkate alındığında öncüllerin doğru sırası E seçeneğinde verilmiştir.

Cevap E 36. Adet, miktar belirten durumlar doğ- rudan ölçme olarak ifade edilir. B se- çeneğinde ölçülmek istenen bilgidir.

Sözlü sınav ise araçtır. Bilginin araç üzerindeki etkisi gözlemlenerek ölçme yapılmaktadır. Öğrencinin soruya ver- diği cevaba bakarak bilgi düzeyi hak- kında fikir ifade edilecektir.

Cevap B 37. Güvenirlik ölçme araçlarının daha çok sonuçları ile ilgili olup sonuçların hata- lardan arınık olma düzeyidir. Geçerlik ise güvenirlik sonuçları olan aracın amacına hizmet etme düzedir. Yukarı- da verilen açıklamada Aybüke Hanım açıklamasında soruların hatasızlığını ifade etmesi soruların güvenilir olduğu- nun göstergesidir. Ancak bu sorularla öğrenci başarısını ölçememesi de ölç- me aracının amaca hizmet etmede ye- tersiz kaldığını yani geçerliğinin düşük olduğunun göstergesidir. Bu yüzden C seçeneğinde verilen açıklamada testin güvenilir olduğu ancak geçerliğinin dü- şük olduğu ifade edilmektedir. E, D, B seçeneklerindeki ifadelerde testin ge- çerli fakat güvenirliğinin düşük olduğu vurgulanırken A seçeneğinde testin gü- venirliğinin düşük olduğu vurgulanmış- tır. Buna göre cevap C şıkkıdır.

Cevap C 38. Bağıl değerlendirme; değerlendirmede kullanılan ölçütün, grubun durumuna göre şekillendiği ölçütün sonradan gruba göre belirlenerek alındığı durumlarda ya- pılan değerlendirmedir. Bu değerlendir- melerde ölçütün alınma zamanının sonra olması, bireysel kıyaslamaların yapılma- sı, grupsal değerlerin alınmasına dikkat edilmelidir. Aksi halde mutlak değerlen-

(3)

KPSS/EĞİTİM BİLİMLERİ SINAV 3 ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI

3

İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN

Sevilay’ın Z puanı ise 2’dir.

Yine Fatma’nın ham puanı 60, Sevilay’ın ise 68’dir. Z puanları arasın- daki sapma 8’dir.

Cevap B 46. İş (meslek) Analizi; iş/meslek tanımla- ması yapılarak işe ait işlemlerin belir- lenmesi tekniğidir. İşe ait bilgi, beceri, mesleki tutum ve alışkanlıklar ayrıntılı olarak işlem basamaklarına ayrılır.

Bir meslekle ilgili bilişsel, duyuşsal ve psikomotor tüm özellikler deneyimli kişiler tarafından belirlenir. Yordama geçerliği ise; bilinen veya gözlenen durumlardan yola çıkarak bilinmeyen veya gözlenmeyen durumlar hakkında tahminde bulunmayı içerir. Yordama geçerliğinde, istatistik tekniklerle mev- cut verilerden faydalanarak gelecek ile ilgili çıkarımlarda bulunulur. Testin ge- çerliğini belirlemek için kullanılan ölçüt, testin uygulamasından sonra geliyorsa yordama geçerliğine bakmış oluruz.

Bu iş yerine İş Analizi’ne göre perso- nel alındıktan sonra performanslarına bakılırsa, kullanılan ölçüt testin uygu- lamasından sonra olduğu için yordama geçerliğine dair kanı sağlanabilecek uygun bir ölçüt olur. Bu nedenle soru- nun cevabı E şıkkıdır.

Cevap E 47. Dereceli puanlama anahtarı olan

Rubrik öğrencinin ilgisine göre hazır- lanmaz. Genelde uzmanlar tarafından hazırlanır ve bireysel bir değerlendir- me özelliği yoktur. Belirlenen ölçütler dâhilinde oluşturulur.

Cevap A 48. Müzik sesinin yemin geldiğini haber

vermesi, bitiştirmesi ve ilişkilendirmesi kuşun bu uyarana karşı olumlu tavır oluşturmasını sağlamıştır.

Cevap C 49. A seçeneğinde verilen “Ece’nin ak- şam ezanı okunmadan eve dönmesi”

yaşantı sonucu ortaya çıkmış nispe- ten kalıcı bir davranış değişikliğidir ve öğrenmedir. B seçeneğinde verilen

“yorgunluktan uyuya kalma” öğrenme ürünü olmayan geçici davranıştır. Öğ- renme ürünü olmayan geçici davranış- lar, bireyin sürekli olarak göstermediği, belirli zamanlarda ve durumlarda orta- ya koyduğu davranışlardır. Alkol, ilaç uyuşturucu, ateşli hastalık, yorgunluk sonucunda ortaya çıkan davranışlar geçici davranışlara örnek verilebilir. C seçeneğinde verilen “Zehra Hanım’ın brokoli görünce yüzünü buruşturma- sı” öğrenme ürünü, çünkü brokolinin tadını yaşantı sonucunda öğreniriz. D seçeneğinde “Ali'nin acı etkisi ile kötü sözler söylemesi” öğrenme ürünü ol- mayan geçici davranışı çünkü hasta- lık ve acı sonucunda ortaya çıkmıştır.

E seçeneğinde verilen ifade yanlıştır, çünkü soğuktan üşüyen organizmanın iç organlarını korumaya yönelik olarak geliştirdiği titreme tepkisi homeostatik denge ile ilgilidir. Homeostatik denge yetersiz ve aşırı uyarılma sonucunda dengesi bozulan organizmanın normal yaşantısına dönmesine yönelik göster- diği tepkilerdir. Bu tepkiler otomatik ve bilinçsizdir. Homeostatik davranışlar geçici davranış değil, doğuştan getiri- len davranışlar içerisindedir.

Cevap E

50. Uyarıcılar duyu organları ile duyusal kayıt belleğine ulaşır. Kısa süreli bel- leğe bilginin az bir bölümü bilgi işleme sürecine dâhil olur. Duyusal kayıt bel- leğe ulaşan bilgilerin kısa süreli belle- ğe ulaşması için “dikkat çekme” çok önemlidir. Murat Bey bu uygulama ile öğrencilerini dikkatini çekmeye çalış- mıştır.

Cevap D 51. Bazı durumlarda sosyal öğrenme daha etkili olabilmektedir. İdil'in arkadaşları- nı gözlemleyerek onlar gibi çalışmaya başlaması dolaylı güdülenme ile açık- lanabilir.

Cevap E 52. Baştaki İngilizce kelimelerin Türkçe

karşılığını hemen hatırlayabilmesi ön- celik etkisi ile ifade edilebilir. Unutma ile ilgili bir durum olmadığı için ileri ya da geri ket vurma durumu söz konusu olmamıştır. Öğrenmeyi olumlu veya olumsuz etkilediğine dair bir vurgu ol- madığı için olumlu aktarma da söz ko- nusu değildir.

Cevap A 53. Uyarılmışlık hâlinin çok yüksek ol- ması ya da düşük olması öğrenmeyi olumsuz etkileyebilir. Orta düzeyde uyarılmışlık hâlinde birey daha verimli öğrenme sağlar. Öğrenme verimi ile genel uyarılmışlık hali arasında pozitif bir korelasyon vardır. Ancak belli bir durumdan sonra negatif bir ilişki mey- dana gelir.

Cevap B 54. Daha önce öğrendiğimiz bilgilerin yeni öğrendiğimiz bilgileri karıştırmamıza ya da unutmamıza neden olması ileri- ye doğru ket vurma olarak ifade edilir.

“Kapı şifresini değiştiren babanın son- raki günde kapının şifresini girerken eski şifreyi girmesi” eski bilginin yeni bilgiyi hatırlamada zorluk çıkarması ol- duğundan cevap C şıkkı olacaktır.

Cevap C 55. Ömer'de, Kaya Öğretmen'in girdiği derslere karşı uyarıcı genellemesi oluşmuştur. Benzer birçok uyarıcıya karşı aynı (benzer) tepkinin gösteril- mesi uyarıcı genellemesidir. Uyarıcı genellemesinde tepki tektir, uyarıcı çoktur. Beden eğitimi dersi ve halk oyunları kursu, aynı öğretmenin gir- diği benzer derslerdir. C seçeneğiyle karıştırmamak gerekir çünkü Kaya Öğretmen'e benzer başka öğretmen- lere karşı olumsuz tutum geliştirilseydi öğretmene karşı uyarıcı genellemesi olurdu. Soruda aynı öğretmenin fark- lı dersleri vurgulandığı için derslere karşı uyarıcı genellemesi oluşmuştur.

B seçeneğindeki tepki genellemesi ile de karıştırmamak gerekir. Çünkü tepki genellemesinde aynı uyarıcıya ben- zer tepkilerin verilmesi devreye girer.

Yani Kaya Öğretmen'e karşı korkma, titreme, kalp atışlarının hızlanması gibi farklı tepkilerin gösterilmesi tepki genellemesi olacaktır. Doğru cevap E şıkkıdır.

Cevap E 56. Küçük adımlar ilkesini eğitimde ilk orta- ya koyan Thorndike'tır. Küçük adımlar ilkesine göre öğrenme birdenbire hızlı bir şekilde değil, yavaş yavaş gerçekle- şir. Yani öğrenme, büyük sıçramalarla değil, küçük sistemli adımlarla mey- dirmelerde hedefler, içerikler, soru sayı-

ları, öğrenme eksiklikleri, öğretmen kanı- ları vurgulanır. Bağıl değerlendirmelerde böyle bir durum yoktur. Bu açıklamalar doğrultusunda A, C, D, E seçeneklerinde mutlak değerlendirme, B seçeneğinde sınıfın yani grubun durumu vurgulanmış ve grupta %50'lik içine girmek için kıyas- lama vardır ve bağıl değerlendirmedir.

Buna göre doğru cevap B şıkkıdır.

Cevap B 39. Ayırt ediciliği belirlemenin bir yöntemi de testin bütününden alınan puan ile sorudan alınan puan arasındaki kore- lasyonun dikkate alınmasıdır. Bu ko- relasyon değeri 1’e yaklaştıkça ayırt edicilikte yükselir. Fahrettin ve Kubilay testin genelinden yüksek puan almış- lardır. Olcay ise testin genelinden dü- şük puan almıştır. Ancak madde 2 dik- kate alındığında testten yüksek alanlar 2. soruyu yapamamış, testin genelinde düşük puan alan öğrenci soruyu doğ- ru yapmıştır. Bu durum sorunun ayırt ediciliğinin negatif olabileceğine kanıt olarak gösterilebilir.

Cevap B 40. Madde sapmasının en yüksek olduğu durum madde güçlük indeksinin 0.50 olduğu durumdur. Madde güçlük in- deksinin 0.50 olması için öğrencilerin yarısının maddeyi doğru, yarısının ise yanlış işaretlemesi gerekir. Bu duru- mun olduğu madde, 1 ve 4. sorudur.

Cevap A 41. Mod frekansı en yüksek olan puan- dır. Diğer bir ifadeyle en çok tekrarlan puandır. Öncelikle öğrencilerin almış olduğu notları belirlememiz gerekiyor.

Yasemin: 4 puan, Adalet: 2 puan, Gür- kan: 2 puan, Hakan: 2 puan, Abdullah:

4 puan, Erdem: 2 puan almıştır. Sınıfta frekansı en yüksek olan puan 2 puanı- dır. Bu durumda mod 2’dir.

Cevap B 42. En yüksek puanı alan öğrenciler Ya- semin ve Abdullah’tır. Diğer öğrenciler düşük puan almıştır. Yüksek puan alan öğrenciler 5. maddeyi yapamamış- tır. Düşük puan alan öğrenciler ise 5.

maddeyi doğru yapmıştır. Bu durumda düşük düzeyde olan grup soru yaptığı için ve yüksek olan grup da soruyu ya- pamadığı için ayırt ediciliğinin negatif olduğu düşünülebilir.

Cevap E 43. Başarı testlerinde ortalama güçlük de- recesinin 0.50 civarı olması istenir. Bu durumda test orta güçlüktedir. Başarı testlerinde ideal olan güçlük de budur.

Testin güçlüğünü bulmak için aritmetik ortalamayı soru sayısına bölmemiz gerekir. 20/40=0,50’dir. Yine bu soruyu sadece güvenirlik açısından dikkate al- mak yanlış olur. Başarı testlerinde gü- venirliğin 0.70 ve üzeri olması yeterlidir.

Cevap C 44. Farklılaşma durumunu standart sapma belirler. Standart sapmanın en yüksek olduğu test, grubun en heterojen oldu- ğu durumdur. Testler incelendiğinde en fazla farklılaşma sapmanın 8 olduğu V.

testtir.

Cevap E 45. Bu soru normal dağılım eğrisi çizil- diğinde rahatlıkla yapılabilir. T pua- nı 60, Z puanı 1’e denk gelmektedir (T=10z+50). Fatma’nın Z puanı 1’dir.

(4)

KPSS/EĞİTİM BİLİMLERİ SINAV 3 ÇÖZÜM KİTAPÇIĞI

4

İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN İNFORMAL YAYINLARIKARA KUTU YAYIN

dana gelir. Gestalt kuramına göre ise öğrenme davranışsal deneme yanılma yoluyla değil, zihinsel deneme yanıl- ma yoluyla ve problemin çözümünün aniden kavranması sonucunda ger- çekleşir.

Cevap B 57. Birincil güdüler bireyin yaşantısını de- vam ettirmesi için gerekli olan güdüler- dir. Yemek, uyku gibi fizyolojik kökenli olan güdülerdir. Değer kazanma, takdir edilme, sevgi görme, saygınlık görme gibi durumlar sosyal kökenlidir ve ikincil güdülerdir. C seçeneği fizyolojik bir ih- tiyacın (yemek, su gibi) karşılanmasına yönelik olduğundan doğru cevaptır.

Cevap C 58. Bıktırma yönteminde çocuk davranış- tan bıkana ve yorulana kadar uygula- nır. Ancak öğretmen bıktırma yöntemi uygularken müdahale etmiştir ve teknik tamamen uygulanmamıştır ve böylelik- le istenmeyen davranış devam etmiştir.

Cevap A 59. Eşik yönteminde istenmeyen tepkiye

yol açan uyarıcı sürekli ve azar azar verilir. Yavaşça (alıştırarak) istenilen tepkinin ortaya çıkması sağlanır. So- ruda verilen örnekte çayın şekerinin yavaşça azar azar azaltılması eşik yöntemine uygundur.

Cevap A 60. Ahsen öğrenmesini kendi kendine

gerçekleştirmemiştir. Başka birini göz- lemleyerek öğrenmesini gerçekleştir- diğinden dolayı cevap gözlem yoluyla öğrenme olacaktır.

Cevap C 61. Sorunun cevabı B şıkkıdır. Çünkü in- sanda cinsiyeti belirleyen kromozom sayısı 22 çift değil 1 çifttir. Bunlar ka- dınlarda XX, erkeklerde XY kromozom- larıdır.

Cevap B 62. Doktor teşhisin yapıldığı zamanın öne- mini anlatmıştır. Kritik dönem bireyin çevresel uyarıcılara en açık olduğu dönemdir. Kritik dönemin kaçırılmış olması telafi olmayabilecek olumsuz sonuçlar doğurabilir.

Cevap A 63. 2 yaşlarda dil gelişimi ile ilgili olarak;

sözcük dağarcığı 200-300 civarındadır.

Dil bilgisi kurallarına dikkat etmeye ve kısmen kullanmaya başlar. Sözcük da- ğarcığı hızlı bir şekilde artar. Dilbilgisi kurallarını öğrenince 3 yaşında genel- leme hataları (aşırı ve eksik kurallaş- tırma) ortaya çıkar. Fakat zaman ve çekim eklerini kullanabilecek kadar dil gelişimi gerçekleşmemiştir.

Cevap D 64. Benmerkezcilik bireyin kendi düşünce- leri, duygularını herkesin benimsediğini düşünür. Herkesi kendi gibi zanneder.

Herkesin onunla ilgilendiğini düşünür.

Kendi söyledikleri her zaman doğrudur.

Adeta dünya onun etrafında dönüyor- dur. İfadeler dikkate alındığında cevap benmerkezcilik olacaktır.

Cevap C 65. Ergenlik dönemi denen bu dönemde kızlarda ilk olarak göğüs büyümesiyle başlar. Kıllanma daha sonra ortaya çıkar.

Cevap B 66. Özümleme, bireyin karşılaştığı yeni bir

durumu, daha önceden oluşturduğu şemayı dikkate alarak hareket etmesi- dir. Diğer bir ifadeyle var olan bilgilerini diğer benzer durumlara uyarlamasıdır.

Cevap B 67. Paralel oyun işlem öncesi dönemde görülen bir oyun davranışıdır. Sonraki yıllarda (7 yaş sonrası somut işlemler döneminde) iş birliği tarzında davra- nışlar oluşur. Paralel oyun benmer- kezciliğin bir devamı olarak aynı anda, diğer çocuklarla bir arada olmalarına rağmen, diğerlerinin oyunlarına dikkat etmeden birbirlerinden bağımsız olarak her çocuk kendi oyununu oynar. Her çocuğun bireysel amaçları, kuralları ve ilgileri vardır ve çoğu kez başka çocuk- ların ne yaptığına bile dikkat etmez.

Cevap B 68. “Girişimciliğe karşı suçluluk” evresinde çocuk çevresinde olup bitenlere daha duyarlı ve meraklı hale gelmiştir. Ço- cuk çevresindeki olayları anlayabilmek için sık sık sorular (özellikle cinsellikle ilgili) sorar, keşfetmeye ve araştırmaya yönelik bir takım girişimlerde bulunmak ister. Keşfetme ve araştırmaya yöne- lik girişimlerde çocuk enerjisini çeşitli etkinliklerle ortaya koymak ister. So- rudaki parçada çocuğun kullanacağı oyuncağı merak uyandırması gerektiği ve onu problem çözmeye yönlendirme- si gerektiği belirtilmiştir. Yani çocuğun problem çözmesi için araştırması keş- fetmesi istenmektedir. Buna göre soru- nun cevabı E şıkkıdır.

Cevap E 69. Bu statüde birey anne ve babası tara- fından istenen kimliği olduğu gibi ger- çekleştirmeye çalışır. Daha çok anne ve babasını üzmemek için ya da onlara iyi görünmek bu kimliğe bürünürler.

Cevap C 70. "Benim lehime olmasına karşın çoğu insana zarar veren bir yasanın değiş- tirilmesi gerekir." ifadesinde bir kere birey bireysel çıkarı değil, genelin (ço- ğunluğun) çıkarını düşünmüştür. Top- lumsal sözleşmede "yasalar herkesin yararını ve haklarını korumak için var- dır ve olabildiği kadar çok sayıda insa- na fayda sağlamalıdır" görüşü esastır.

Yani çoğunluğun faydası ön plandadır.

Buna göre birey, yasaların toplum yara- rına olarak, çoğunluk tarafından konul- ması gerektiğine inanır. Eğer kurallar toplumun yararına değilse, toplum ta- rafından yine toplum yararı göz önüne alınarak demokratik yollarla değiştiril- melidir. Buna göre sorunun cevabı A şıkkıdır.

Cevap A 71. Kapsamlı rehberlik programı sadece

problemli bireyleri dikkate almaz. Ça- lışmalar bütün bireylere yönelik olarak yapılır. Tüm öğrencileri kapsayıcıdır. B seçeneğinde verilen ifade yanlıştır.

Cevap B 72. Akın 6 yaşlarında özdeşim kurmuştur.

14 yaşına geldiğinde bu mesleğin be- lirli bir yetenek ve beceri gerektirdiğini fark eder. Bu nedenle okul müdürü olmaktan vazgeçer. Bu durum yetenek dönemi ile ilgilidir.

Cevap E 73. Genelleme (hareleme etkisi), derece- lendirmeyi yapan bir bireyin, derece- lendirdiği kişinin iyi ya da kötü bir özel-

liğin etkisinde kalarak diğer özelliklerini de buna göre değerlendirmesidir. Soru öncülü analiz edildiğinde sınıf rehber öğretmeni bir öğrencisini akademik yönden başarılı olduğu için liderlik, ya- ratıcılık ve sosyal uyum gibi özellikler yönünden de o bireyin başarılı olduğu- nu düşünüp ona göre bir değerlendir- me yapmıştır.

Cevap E 74. Empati bireyin kendisini karşısındaki- nin yerine koyarak onun ne hissettiğini doğru bir şekilde anlayıp yansıtmasıdır.

Öğretmen, öğrencisinin durumunu fark edip ona geri ileti vererek anlaşıldığını belirtmek istiyor. Seçenekler dikkate alındığında empatik iletişimin en uygun olduğu cümle C seçeneği olacaktır.

Cevap C 75. E şıkkındaki "Öğrencilerin gidebile- cekleri çeşitli okullar hakkında bilgi verme" oryantasyon kapsamında değil de yönlendirme ve yerleştirme hizmeti kapsamında yapılan bir çalışmadır. Bu nedenle sorunun cevabı E şıkkıdır.

Cevap E 76. Azra’ya ilk sağlanması gereken reh- berlik hizmeti kişisel sosyal rehberliktir.

Öncelikli problemi onun kişisel yaşan- tısıyla ilgilidir. Derslerinin başarısız ol- masının temelinde bu vardır.

Cevap C 77. Eğitsel rehberlik bireylerin eğitim or- tamlarından en yüksek düzeyde yarar- lanabilmeleri ve akademik başarılarını arttırabilmeleri için sunulan rehberlik hizmetlerini kapsar. Sınav kaygısı yük- sek olan bireyler, sınavda başarısız olacakları endişesiyle, dikkatlerini test- teki sorulara veremezler, bu da birçok yanlışı ve başarısızlığı beraberinde getirir. Sınav kaygısıyla başa çıkma- da yapılacak "bedeni kontrol etme ve gevşeme egzersizleri yapma, kaygının kaynağını bulmaya yönelik zihinsel düzenleme tekniği yapma, sınavla ilgili yanlış inanç ve düşünceleri değiştirme, zaman yönetimi (zamanı iyi kullanma alışkanlığı kazandırma) ve verimli ders çalışma yöntemlerine göre çalışma"

gibi becerileri kazandırmak eğitsel rehberlik alanında yapılan temel uygu- lamalardır. Buna göre sorunun cevabı B şıkkıdır.

Cevap B 78. Rehberlik servisi, okulundan mezun olan öğrencilerin gittikleri okula oryan- tasyonu ve durumu hakkında çalış- malar yapabilir. Bu durum rehberliğin sadece okulda değil okuldan sonra da aktif olduğunu gösterir.

Cevap A 79. Yetenek “bireyin en iyi neleri yapabile- ceğini yani başarılı olabileceği alanları”

gösterebilen bir kavramdır. Hasan, bir şeyi başarabileceğine yürekten inanı- yorsa onu yapabileceğine dair kendin- de bir kapasite yani yetenek görmüştür.

Cevap A 80. Bireyi tanıma tekniklerini kullanmanın

temel amacı; bireyin kendisini tanıma- sına ve anlamasına yardımcı olmaktır.

Buna göre bireyi tanıma teknikleri bire- yi tanımada amaç değil araçtır.

Cevap A

Referanslar

Benzer Belgeler

Aynı zamanda bir grup içinde yer almak kişisel gelişim için çeşitli katkılar sağlamaktadır.. Kendini tanımasını sağlamak: Kişiler çeşitli kültürel ya da eğitim ile

!!!!NOT:Yüz yüze eğitim dersinizin olmadığı günler ders programınızdaki tüm derslere zoom üzerinden katılmanız

• Görev grupları komuta gruplarında olsalar da olmasalar da her birinin ilgi alanı içinde olan ve bir hedefe ulaşmak için birbirleriyle ilişki içinde

SERBEST OKUMA METNİ KUMBARA Şiir öğrencilere okutulacak. DERS TÜRKÇE TÜRKÇE BEDEN EĞİTİMİ VE OYUN

TRAFİK 1.Etkinlik Şiirin anlamını bilmediği kelimeleri bulma Cümlede

DERS HAYAT BİLGİSİ HAYAT BİLGİSİ HAYAT BİLGİSİ HAYAT BİLGİSİ HAYAT BİLGİSİ ETKİNLİK Ulaşım Araçlarında Güvenlik Ulaşım Araçlarında Güvenlik Ulaşım

100’den küçük doğal sayı- ların hangi onluğa daha yakın olduğunu belirler5.

ETKİNLİK Sayı örüntülerini 100’den küçük doğal sayılar arasında karşılaştırma ve7.