• Sonuç bulunamadı

AİLE HEKİMLİĞİ GÜNLERİ Mayıs 2022 SAMSUN [BILDIRI KITABI]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AİLE HEKİMLİĞİ GÜNLERİ Mayıs 2022 SAMSUN [BILDIRI KITABI]"

Copied!
135
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

18-19 Mayıs 2022 | SAMSUN

BILDIRI KITABI

[ ]

(2)

ÖNSÖZ

Bu yıl 18-19 Mayıs 2022 tarihlerinde Samsun’da hem 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı hem de 19 Mayıs Dünya Aile Hekimleri gününü kapsayan günlerde gerçekleştirdiğimiz 1.Karadeniz Aile Hekimliği Günleri’ni ummadığımız kadar yüksek bir katılımla gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Tokat ve Rize’de sayıları gittikçe artan Aile Hekimliği akademisyenleri, uzmanlık öğrencileri ile sahada Aile Hekimi olarak çalışan meslektaşlarımızı ortak bir bilimsel bir platformda bir araya getirmekti asıl amacımız. Bu yıl sahanın gündeminde olan Hastalık Yönetim Platformu (HYP) nedeniyle kongre temamızı birinci basamakta kronik hastalık yönetimi olarak seçtik. Diyabet, hipertansiyon, astım, kardiyovasküler hastalıklar, hiperlipidemi gibi aile hekimliği pratiğinde sık görülen pek çok hastalık klinik pratiğe yardımcı olacak şekilde masaya yatırıldı. Kongremizde 14 oturum ve kongre bitiminde HYP’nin ayrıntıları ile Sağlık Bakanlığı yetkilileri, aile hekimlerini temsil eden dernekler (TAHUD, AHEF ve Karadenizdeki illerin aile hekimleri dernekleri) tarafından tartışıldığı bir kapanış forumu yer aldı. Oturumların ikisi uzmanlık öğrecilerimizin oturum başkanı ve konuşmacı olduğu “Asistan oturumu” şeklindeydi. Kongremize 400’ün üzerinde kayıtlı katılımcı yer aldı. Toplam 46 sözel bildiri 33 poster bildiri aldık.

İlkini gerçekleştirdiğimiz 1.Karadeniz Aile Hekimliği Günleri’ne katılan tüm hekimlerimize gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyor, seneye daha iyi bir kongre gerçekleştirmek için şimdiden çalışmaya başladığımızı belirtmekten mutluluk duyuyoruz. Seneye 19 Mayıs’ta yeniden görüşmek dileğiyle.

Kongre Düzenleme Kurulu adına Doç.Dr.Erdinç YAVUZ Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı Başkanı

(3)

ÖNSÖZ

Bu yıl 18-19 Mayıs 2022 tarihlerinde Samsun’da hem 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı hem de 19 Mayıs Dünya Aile Hekimleri gününü kapsayan günlerde gerçekleştirdiğimiz 1.Karadeniz Aile Hekimliği Günleri’ni ummadığımız kadar yüksek bir katılımla gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Tokat ve Rize’de sayıları gittikçe artan Aile Hekimliği akademisyenleri, uzmanlık öğrencileri ile sahada Aile Hekimi olarak çalışan meslektaşlarımızı ortak bir bilimsel bir platformda bir araya getirmekti asıl amacımız. Bu yıl sahanın gündeminde olan Hastalık Yönetim Platformu (HYP) nedeniyle kongre temamızı birinci basamakta kronik hastalık yönetimi olarak seçtik. Diyabet, hipertansiyon, astım, kardiyovasküler hastalıklar, hiperlipidemi gibi aile hekimliği pratiğinde sık görülen pek çok hastalık klinik pratiğe yardımcı olacak şekilde masaya yatırıldı. Kongremizde 14 oturum ve kongre bitiminde HYP’nin ayrıntıları ile Sağlık Bakanlığı yetkilileri, aile hekimlerini temsil eden dernekler (TAHUD, AHEF ve Karadenizdeki illerin aile hekimleri dernekleri) tarafından tartışıldığı bir kapanış forumu yer aldı. Oturumların ikisi uzmanlık öğrecilerimizin oturum başkanı ve konuşmacı olduğu “Asistan oturumu” şeklindeydi. Kongremize 400’ün üzerinde kayıtlı katılımcı yer aldı. Toplam 46 sözel bildiri 33 poster bildiri aldık.

İlkini gerçekleştirdiğimiz 1.Karadeniz Aile Hekimliği Günleri’ne katılan tüm hekimlerimize gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyor, seneye daha iyi bir kongre gerçekleştirmek için şimdiden çalışmaya başladığımızı belirtmekten mutluluk duyuyoruz. Seneye 19 Mayıs’ta yeniden görüşmek dileğiyle.

Kongre Düzenleme Kurulu adına Doç.Dr.Erdinç YAVUZ Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı Başkanı

Kongre Düzenleme Kurulu

Prof.Dr. Turan Set (Trabzon)

Prof.Dr. Özgür Enginyurt (Ordu)

Doç.Dr. Erdinç Yavuz (Samsun)

Doç.Dr. Mahcube Çubukçu (Samsun)

Doç.Dr. Onur Öztürk (Samsun)

Doç.Dr. Cüneyt Ardıç (Rize)

Doç.Dr. Nagihan Yıldız Çeltek (Tokat)

Dr.Öğr.Üyesi Muhammet Ali Oruç (Samsun)

Dr.Öğr.Üyesi Mustafa Ünal (Samsun)

Uzm.Dr. Ruşen Topallı (Giresun)

Uzm.Dr. Bahadır Yazıcıoğlu (Samsun)

Dr. Tolga Sucu (Samsun)

Dr. Cansu Petek Bay (Samsun)

(4)

1.Karadeniz Aile Hekimliği Günleri (18-19 Mayıs 2022) Bilimsel Program

18 Mayıs 2022

Çarşamba Konu Konuşmacı Oturum Başkanları

10:00-12:30

ONLINE OTURUM Sözel Bildiriler SS-1-SS-17 Doç.Dr.Onur Öztürk Doç.Dr.İsmail Arslan Doç.Dr.Erdinç Yavuz 12:30-13:00 Açılış Töreni ve Açılış

Konuşmaları Doç.Dr.Erdinç

Yavuz- Samsun Üniversitesi Tıp Fak. Aile Hekimliği ABD

Başkanı Dr.Öğr.Üyesi Muhammet Ali Oruç- Samsun İl Sağlık Müdürü Prof.Dr.Mahmut Aydın- Samsun Üniversitesi Rektörü

13:00-13:30 Hastalık Yönetimi

Platformu (HYP) Uzm.Dr.Bahadır

Yazıcıoğlu Dr.Öğr.Üyesi

Muhammet Ali Oruç Dr.Öğr.Üyesi Ufuk Ünlü

13:30-14:15 Kronik yara bakımı Doç.Dr.Hilal Özkaya Doç.Dr.Erdinç Yavuz Dr.Öğr.Üyesi Gülseren Oktay

14:15-14:30 Kahve Molası

14:30-15:00 Hiperlipidemi Güncelleme

2022 Doç.Dr.Cüneyt

Ardıç Doç.Dr.Elif Altunbaş Ateş

Uzm.Dr.Eda Türe 15:00-15:30 Akılcı İlaç Kullanımı Dr.Öğr.Üyesi

Muhammet Ali Oruç

Doç.Dr.Cüneyt Ardıç Uzm.Dr.Bahadır Yazıcıoğlu 15:30-16:00 Kardiyovasküler Risk

Hesaplama Doç.Dr.Mahcube

Çubukçu Doç.Dr.Nagihan Yıldız Çeltek

Dr.Öğr.Üyesi Mustafa Ünal

16:00-18:00 Sözel Bildiriler A (Üst

Salon) SS-18-SS-31 Doç.Dr.Onur Öztürk

Doç.Dr.Erdinç Yavuz 16:00-18:00 Sözel Bildiriler B (Alt

Salon) SS-32-SS-44 Doç.Dr.Hilal Özkaya

Doç.Dr.Nagihan Yıldız Çeltek

19 Mayıs 2022

Perşembe Konu Oturum Başkanları

09:00-09:15 Kayıt 09:15-10:00 Panel:

Aile Hekimliğinde Bakımın Sürekliliği

Aile Hekimliği ve Kronik Hastalık Yönetimi

Prof.Dr.Esra Saatçı Doç.Dr.Erdinç Yavuz

Prof.Dr.Süleyman Görpelioğlu

Prof.Dr.Serdar Öztora

10:00-10:45 Birinci Basamakta Hipertansiyon Yönetimi 2022

Prof.Dr.Hakan

Karpuz Prof.Dr.Turan Set Doç.Dr.Cüneyt Ardıç

10:45-11:00 Kahve molası 11:00-11:30 Yaşlı hastada

malnutrisyon Prof.Dr.Özgür

Enginyurt Doç.Dr.Mahcube Çubukçu

Dr.Öğr.Üyesi Bestegül Çoruh Akyol

11:30-12:00 Erişkin Bağışıklamada Yeni Kılavuzlar ve Pnömokok Aşıları

Uzm.Dr.Nur Şehnaz

Hatipoğlu Doç.Dr.Memet Taşkın Egici

Uzm.Dr.Ruşen Topallı 12:00-12:30 Birinci basamakta sık

atlanan bir tanı-Vakalarla Atriyal Fibrilasyon

Uzm.Dr.Sefa Gül Prof.Dr.Özgür Enginyurt Dr.Öğr.Üyesi

Muhammet Ali Oruç 12:30-13:30 Öğle yemeği

13:30-14:15 Birinci basamakta güncel diyabet tanı, tedavi ve izlemi

Prof.Dr. Halil

Önder Ersöz Doç.Dr.Mahcube Çubukçu

Doç.Dr.Elif Altunbaş Ateş

14:15-15:00 Astım tanı ve tedavisinde

yeni ne var? Prof.Dr.Şevket

Özkaya Prof.Dr.Serdar Öztora Doç.Dr.Erdinç Yavuz 15:00-15:15 Kahve Molası

15:15-15:35

Asistan Oturumu Birinci basamakta yaşam tarzı değişiklikleri: Birinci basamakta örneklerle egzersiz reçetesi

Dr.Gülşah Bal Dr.Cansu Petek İnan Dr.Kerem Uzun

15:35-15:55

Asistan Oturumu Birinci basamakta yaşam tarzı değişiklikleri: Sağlıklı beslenme

Dr.Bedirhan Ertek Dr.Sevgi Pekşen Dr.Uğur Kaya

(5)

19 Mayıs 2022

Perşembe Konu Oturum Başkanları

09:00-09:15 Kayıt 09:15-10:00 Panel:

Aile Hekimliğinde Bakımın Sürekliliği

Aile Hekimliği ve Kronik Hastalık Yönetimi

Prof.Dr.Esra Saatçı Doç.Dr.Erdinç Yavuz

Prof.Dr.Süleyman Görpelioğlu

Prof.Dr.Serdar Öztora

10:00-10:45 Birinci Basamakta Hipertansiyon Yönetimi 2022

Prof.Dr.Hakan

Karpuz Prof.Dr.Turan Set Doç.Dr.Cüneyt Ardıç

10:45-11:00 Kahve molası 11:00-11:30 Yaşlı hastada

malnutrisyon Prof.Dr.Özgür

Enginyurt Doç.Dr.Mahcube Çubukçu

Dr.Öğr.Üyesi Bestegül Çoruh Akyol

11:30-12:00 Erişkin Bağışıklamada Yeni Kılavuzlar ve Pnömokok Aşıları

Uzm.Dr.Nur Şehnaz

Hatipoğlu Doç.Dr.Memet Taşkın Egici

Uzm.Dr.Ruşen Topallı 12:00-12:30 Birinci basamakta sık

atlanan bir tanı-Vakalarla Atriyal Fibrilasyon

Uzm.Dr.Sefa Gül Prof.Dr.Özgür Enginyurt Dr.Öğr.Üyesi

Muhammet Ali Oruç 12:30-13:30 Öğle yemeği

13:30-14:15 Birinci basamakta güncel diyabet tanı, tedavi ve izlemi

Prof.Dr. Halil

Önder Ersöz Doç.Dr.Mahcube Çubukçu

Doç.Dr.Elif Altunbaş Ateş

14:15-15:00 Astım tanı ve tedavisinde

yeni ne var? Prof.Dr.Şevket

Özkaya Prof.Dr.Serdar Öztora Doç.Dr.Erdinç Yavuz 15:00-15:15 Kahve Molası

15:15-15:35

Asistan Oturumu Birinci basamakta yaşam tarzı değişiklikleri: Birinci basamakta örneklerle egzersiz reçetesi

Dr.Gülşah Bal Dr.Cansu Petek İnan Dr.Kerem Uzun

15:35-15:55

Asistan Oturumu Birinci basamakta yaşam tarzı değişiklikleri:

Sağlıklı beslenme

Dr.Bedirhan Ertek Dr.Sevgi Pekşen Dr.Uğur Kaya

(6)

16:00-17:30 Forum: Aile hekimliği uygulamasında yeni dönem: Kronik hastalık taramaları: Güçlü yönler, zayıf yönler, fırsatlar ve tehditler

Uzm.Dr.Banu Ekinci

Kronik Hastalıklar ve Yaşlı Sağlığı Dairesi Başkanlığı Uzm. Dr. Ayşe Çuhadar Bulut Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Aile Hekimliği Dairesi Başkanı

Av.Halil Şen Mevzuat Dairesi Başkanı

Davetli Karadeniz Aile Hekimleri Dernek Başkanları

Prof.Dr.Esra Saatçı Prof.Dr.Süleyman Görpelioğlu

Prof.Dr.Serdar Öztora

17:30 Kapanış ve Ödül Töreni

KONGRE LOGOSU

(7)

16:00-17:30 Forum: Aile hekimliği uygulamasında yeni dönem: Kronik hastalık taramaları: Güçlü yönler, zayıf yönler, fırsatlar ve tehditler

Uzm.Dr.Banu Ekinci

Kronik Hastalıklar ve Yaşlı Sağlığı Dairesi Başkanlığı Uzm. Dr. Ayşe Çuhadar Bulut Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Aile Hekimliği Dairesi Başkanı

Av.Halil Şen Mevzuat Dairesi Başkanı

Davetli Karadeniz Aile Hekimleri Dernek Başkanları

Prof.Dr.Esra Saatçı Prof.Dr.Süleyman Görpelioğlu

Prof.Dr.Serdar Öztora

17:30 Kapanış ve Ödül Töreni

KONGRE LOGOSU

1.KARADENİZ AİLE HEKİMLİĞİ GÜNLERİ SÖZEL BİLDİRİ PROGRAMI

18 MAYIS 2022 ÇARŞAMBA 10:00-12:00 Online Oturum SS-01: Fethi Sada Zekey, Kübra Uyar Zekey

Bozok Platosunda Aile Hekimi Ne Yapar?

SS-02: Beytullah Nariçi, Nermin Kara, Hamit Sırrı Keten

Covıd-19 Pandemisinin Akut Stres Bozukluğu Semptomlarına Yönelik İnternet Tabanlı Aramalara Etkisi SS-03: Ünal Akça

Çocuk Nöroloji Polikliniğine Baş Ağrısı Nedeni ile Başvuran Hastaların Değerlendirilmesi SS-04: Güler Gizem Ölmez, Hamit Sırrı Keten, Hatice Tuba Akbayram

Doçentlik Başvuru Şartlarında Yapılan Değişikliklerin Aile Hekimliği Dergilerinde Makale ve Yazar Sayısına Etkisi

SS-05: Gülfer Akça

Ebeveynlerin Ağız-Diş Sağlığı Hakkındaki Bilgi Tutum ve Davranışlarının Değerlendirilmesi SS-06: Hatice Tuba Akbayram, Hamit Sırrı Keten

Göçmen ve Mülteci Sağlığına Yönelik Türkiye’de Yapılan Tıpta Uzmanlık Tezlerinin Değerlendirilmesi SS-07: Melike Mercan Başpınar, Seren Kayhan Aygün

Hekim ve Hemşire Anne Çocuklarında Bilgisayar Oyun Bağımlılığının Değerlendirilmesi SS-08: Güler Gizem Ölmez, Hamit Sırrı Keten, Hatice Tuba Akbayram

Sigara ile İlgili Tıpta Uzmanlık Tezlerinin Değerlendirilmesi

SS-09: Seher Karahan, Ezgi Ağadayı, Esra Temur, Oğuzhan İlik, Ahmet Yıldırım Tıp Fakültesi Öğrencilerinin Akılcı İlaç Kullanımlarının Değerlendirilmesi SS-10: Hüseyin Üçer, Erhan Kaya

Türkiye’de İnternet Kullanıcılarının Son 5 Yıllık Dönemde Fast Food ve Slow Food Arama Davranışları SS-11: Aslıhan Aşkın, Cüneyt Ardıç

Komplike İdrar Yolu Enfeksiyonuna Bağlı Yeni Tanı Atriyal Fibrilasyon ve Akut Böbrek Yetmezliği SS-12: Murat Kösedağ, Mine Gülaboğlu

Covıd-19 Tanısında Ferritin/Hemoglobin Oranının Kullanılabilirliğinin Araştırılması SS-13: Tuğrul Kesicioğlu

Kolon Kanserinde Taramanın Önemi

SS-14: Hatice Ela Çakmak Şakiroğlu, Furkan Şakiroğlu

Acil Servise Üst Solunum Yolu Enfeksiyonu (ÜSYE) Nedeni ile Başvuran Hastaların Boyun Çevrelerinin ÜSYE Semptomları ile İlişkisinin Değerlendirilmesi

SS-15: Ali Timuçin Atayoğlu

(8)

Aile Hekimliğinde Deli Bal / Rhododendron Balı / Grayanotoksin Zehirlenmesine Yaklaşım SS-16: Ali Timuçin Atayoğlu

Aile Hekimliği Uygulamasında İşitme ve Görme Kaybı Birlikte Saptanan Çocuklara Yaklaşım SS-17: Ahmet Sarı, Celal Kuş, Raziye Şule Gümüştakım

Çoklu İlaç Kullanımı Olan 65 Yaş Üstü Hastaların Yaşam Kalitesinin İlaç Uyumu ve Uygunsuz İlaç Kullanımı Üzerine Etkisi

SS-18: Adem Durmaz, Muammer Yılmaz

Kütahya’daki Aile Hekimlerinin Çocukluk Çağı Otizm Spektrum Bozukluğu Hakkındaki Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

SS-19: Adem Durmaz, Muammer Yılmaz

Sigara Kullanan Kişilerde, Corona Hastalığı Geçirme Durumunun, Sigara Bırakma Teşebbüslerine Olan Etkisinin İncelenmesi

18 MAYIS 2022 ÇARŞAMBA 16:00-18:00 ŞEHİT ÖMER HALİSDEMİR SALONU (ÜST SALON):

SS-20: Hüseyin Aydemir, Volkan Atasoy

Aile Hekimliği Asistanlarının Covıd-19 Pandemisi Öncesi ve Sırasında Düzenlediği Reçetelerdeki İlaçların Değerlendirilmesi

SS-21: Ufuk Ünlü,Emine Uyar, Fatıma Kevser Erdoğan,Ünzile Yormuş, Büşra Ayasun, Kader Erdoğan Aile Hekimliği Polikliniğine Başvuran Hastaların Serum B12 Değerleri Açısından Değerlendirilmesi

SS-22: Muhammed Emin Göktepe, Gülşah Bal, Aybike Begüm Özdemir, Uğurgül Adıyaman, Emre Cenberlitaş, Fatma Karaağaç, Onur Öztürk

Cilt Kızartıcı Suç: Isıtılmış Tuğla SS-23: Burcu Aykanat Yurtsever

Covıd-19 Nedeni ile Hastanede Yatış Süresi ve İlişkili Faktörler SS-24: Volkan Atasoy

Evde Sağlık Hastalarının Yetişkin Bağışıklama Kapsamında Yapılabilecek Aşılarla Aşılanma Durumlarının Değerlendirilmesi

SS-25: Ayşe Yazan Arslan, Gürcan Arslan, Cüneyt Ardıç, Ayten Yılmaz Yavuz Evde Sağlık Hizmeti Alan Hastalarda Bası Yarasıyla İlişkili Faktörler

SS-26: Zehranur Kaçar, Yasemin Çayır

Fazla Kilolu ve Obez Kadınlarda Egzersiz Eğitiminin Fiziksel Aktivite Düzeyi ve Egzersiz Farkındalığı Üzerine Etkisi

SS-27: Elif Erdoğdu Ceylan, Nagihan Yıldız Çeltek, Ufuk Ünlü Obez Hastalarda Karaciğer Fonksiyon Testi Bozuklukları SS-28: Hilal Özsipahi, Ayşe Yazan Arslan, Cüneyt Ardıç

Savunuculuk İlkesinde Aile Hekimliği Kliniği Dokunuşu: Hemodinamik Bozukluk (Olgu Sunumu) SS-29: Ceyhun Yurtsever

Trabzon İlinde Görevli Aile Hekimliği Uzmanlık Öğrencilerinde Presenteeizm (İşte Var Olamama) Durumunun Değerlendirilmesi

SS-30: Abdülbaki Cerrah, Ayşe Karakullukçu, Cüneyt Ardıç Uyumsuz Hasta Modelinde Metabolik Sendrom: Olgu Sunumu SS-31: Esranur Yayın, Nagihan Yıldız Çeltek, Elif Erdoğdu Ceylan

Hastalık Yönetim Platformu Kapsamında Obezite Taraması Yapılan Hastaların Analizi SS-32: Eda Türe, Mahcube Çubukçu

Samsun İli Obezite Merkezine Kayıtlı Erişkin Kişilerin İzlemlerinin Değerlendirilmesi SS-33: Merve Saguş, Fatih Özcan, Ömer Aydemir

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Görevlilerinin Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVID- 19) ile İlgili Anksiyete Düzeylerinin Belirlenmesi

18 MAYIS 2022 ÇARŞAMBA 16:00-18:00 ŞEHİT EROL OLÇOK SALONU (ALT SALON):

SS-34: Bestegül Çoruh Akyol, Mervegül Kaya, Çağatay Evli, Merve Acar, Özgür Enginyurt

Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Palyatif Servisinde Yatan Hastaların Kronik Hastalık Durumlarının Belirlenmesi

SS-35: Gizem Jülide Kalaycı, Mahcube Çubukçu

Samsun İlindeki Aile Hekimliği Asistanlarının Periyodik Sağlık Muayeneleri Hakkındaki Bilgi Düzeyleri:

Kesitsel Çalışma

SS-36: Nihal Seçil Batı, Eşe Başbulut, Hacer İşler, Melek Bilgin

Evde Bakım Hastalarında İdrar Kültürlerden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotik Duyarlılıklarının Değerlendirilmesi

SS-37: Ömer Faruk Özceylan, Turan Set

Polikliniklere Başvuran Hastaların Kan Basıncının Ölçülme Durumlarının Değerlendirilmesi: Bir Kesitsel Çalışma

SS-38: Mustafa Güner, Elif Ateş

Vitamin B12 Düzeyleri ile Kardiyovasküler Hastalık Riski Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi, Bir Kesitsel Çalışma

SS-39: Didem Sarımehmet, Yakup Kadri Sarımehmet, Cüneyt Ardıç, Bahar Candaş Altınbaş, Hatice Kılıç Türk, Abdullah Harun Akkaya

Covıd-19 Aşı Tereddütü: Pandemi ile Başa Çıkmada Bir Zorluk SS-40: Bahadır Yazıcıoğlu, Muhammet Ali Oruç

İşe Dönüş Sürecinde Emzirmeye Adaptasyon: Bir Relaktasyon Olgusu SS-41: Melek Bilgin, Eşe Başbulut

Sağlık Çalışanlarında Kızamık, Kabakulak ve Suçiçeği Seroprevalansı SS-42: İdeal Beraa Yılmaz Kartal, Yusuf Aktaş

Covid-19 Enfeksiyonu Sonrası Şiddetli Dispne ve Yorgunluğu Olan Vakanın Ozon ile Tedavisi SS-43: Şendoğan Ulusal

Adenoviral Göz Hastalıklarının Yaşam Kalitesine Etkileri

(9)

Trabzon İlinde Görevli Aile Hekimliği Uzmanlık Öğrencilerinde Presenteeizm (İşte Var Olamama) Durumunun Değerlendirilmesi

SS-30: Abdülbaki Cerrah, Ayşe Karakullukçu, Cüneyt Ardıç Uyumsuz Hasta Modelinde Metabolik Sendrom: Olgu Sunumu SS-31: Esranur Yayın, Nagihan Yıldız Çeltek, Elif Erdoğdu Ceylan

Hastalık Yönetim Platformu Kapsamında Obezite Taraması Yapılan Hastaların Analizi SS-32: Eda Türe, Mahcube Çubukçu

Samsun İli Obezite Merkezine Kayıtlı Erişkin Kişilerin İzlemlerinin Değerlendirilmesi SS-33: Merve Saguş, Fatih Özcan, Ömer Aydemir

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Görevlilerinin Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVID- 19) ile İlgili Anksiyete Düzeylerinin Belirlenmesi

18 MAYIS 2022 ÇARŞAMBA 16:00-18:00 ŞEHİT EROL OLÇOK SALONU (ALT SALON):

SS-34: Bestegül Çoruh Akyol, Mervegül Kaya, Çağatay Evli, Merve Acar, Özgür Enginyurt

Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Palyatif Servisinde Yatan Hastaların Kronik Hastalık Durumlarının Belirlenmesi

SS-35: Gizem Jülide Kalaycı, Mahcube Çubukçu

Samsun İlindeki Aile Hekimliği Asistanlarının Periyodik Sağlık Muayeneleri Hakkındaki Bilgi Düzeyleri:

Kesitsel Çalışma

SS-36: Nihal Seçil Batı, Eşe Başbulut, Hacer İşler, Melek Bilgin

Evde Bakım Hastalarında İdrar Kültürlerden İzole Edilen Bakteriler ve Antibiyotik Duyarlılıklarının Değerlendirilmesi

SS-37: Ömer Faruk Özceylan, Turan Set

Polikliniklere Başvuran Hastaların Kan Basıncının Ölçülme Durumlarının Değerlendirilmesi: Bir Kesitsel Çalışma

SS-38: Mustafa Güner, Elif Ateş

Vitamin B12 Düzeyleri ile Kardiyovasküler Hastalık Riski Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi, Bir Kesitsel Çalışma

SS-39: Didem Sarımehmet, Yakup Kadri Sarımehmet, Cüneyt Ardıç, Bahar Candaş Altınbaş, Hatice Kılıç Türk, Abdullah Harun Akkaya

Covıd-19 Aşı Tereddütü: Pandemi ile Başa Çıkmada Bir Zorluk SS-40: Bahadır Yazıcıoğlu, Muhammet Ali Oruç

İşe Dönüş Sürecinde Emzirmeye Adaptasyon: Bir Relaktasyon Olgusu SS-41: Melek Bilgin, Eşe Başbulut

Sağlık Çalışanlarında Kızamık, Kabakulak ve Suçiçeği Seroprevalansı SS-42: İdeal Beraa Yılmaz Kartal, Yusuf Aktaş

Covid-19 Enfeksiyonu Sonrası Şiddetli Dispne ve Yorgunluğu Olan Vakanın Ozon ile Tedavisi SS-43: Şendoğan Ulusal

Adenoviral Göz Hastalıklarının Yaşam Kalitesine Etkileri

(10)

SS-44: Muhammet Ali Oruç, Özkan Yaşayancan

Samsun İli Aile Hekimlerinin Tükenmişlik Durumu ve İlişkili Faktörler SS-45: Tayfun Barış Kocaman, Erdinç Yavuz

Tip 2 Diyabet Hastalarında Pratik Test Şeritleri ile Mikroalbüminüri Sıklığının Saptanması SS-46: Aslıhan Sanrı, Özlem Sezer

Schuurs-Hoeijmakers Sendromu: Yeni Bir Olgu ve Literatür Taraması

1.KARADENİZ AİLE HEKİMLİĞİ GÜNLERİ POSTER BİLDİRİ LİSTESİ

PS-01: Memiş Hilmi Atay, Seda Gün, Ufuk Avcıoğlu Nadir Bir Yan Etki: Dasatinibe Bağlı Akut Kolit

PS-02: Fatih Ergin, Başak Korkmazer, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya Post Covid Kontrol Başvurusunda Saptanan Pnömatosel: Nadir Bir Olgu PS-03: Memiş Hilmi Atay, Ramazan Aşçı

Priapizm’in Nadir Nedeni: Hiperlökositoz

PS-04: Deniz Yıldız, Ayşegül Sırakaya, Emre Güngören, Meltem Koloğlu

Solunum Sıkıntısı ile Başvuran 3 Aylık Çocukta Yabancı Cisim Yutma: Olgu Sunumu PS-05: Meryem Bayburtlu, Onur Öztürk

Aile Hekimliği Pratiğinde Sıra dışı Bir Vaka Örneği: İnsidental Menengiom PS-06: Ayşe Karakullukçu, Cüneyt Ardıç, Serdar Karakullukçu

Akut Böbrek Yetmezliği’nin Nadir Bir Nedeni: Weil Hastalığı PS-07: Yakup Kadri Sarımehmet

Brugada Sendromu – Olgu Sunumu

PS-08: Kenan Taştan, İdeal Beraa Yılmaz Kartal, Yusuf Aktaş Bruksizm Tedavisinde Hipnoterapi: Olgu Sunumu

PS-09: Merve Altıntop, Ayşe Kaba, Cüneyt Ardıç

Eksojen İyot Alımına Bağlı Gelişen Jod-Basedow Senromu Olgusu PS-10: Selma Türker, Ayşe Kaba, Cüneyt Ardıç

Eritema Ab Igne: Vaka Sunumu PS-11: Furkan Bektaş, Cüneyt Ardıç

Görünmeyen Tehlike; Hipertansiyon- Dislipidemi - Obezite: Olgu Sunumu PS-12: Sevgi Pekşen, Turan Set

Hipotiroidi Hastalarının Levotiroksinin Gıda ve İlaç Etkileşimleri Konusundaki Bilgi Durumları PS-13: Furkan Koraç Polat

Olgu Sunumu: Gebelikte Venöz Tromboemboli Sonrası Gelişen Pulmoner Emboli

PS-14: Çağlar Şimşek, Melike Mercan Başpınar

Sağlık Çalışanları İçin Kendi Kendine Uygulanan Akut Stres Ölçeği'nin (Ease) Türkçe Geçerlik ve Güvenilirlik Çalışması

PS-15: Hatice Kübra Baktır, Burcu İşci, Burcu Aykanat Yurtsever

Fizik Muayenede Epigastrik Bölgede Pulsasyon Saptanan Hasta-Olgu Sunumu PS-16: Furkan Bektaş, Ayşe Yazan Arslan, Cüneyt Ardıç

Koordinasyon ve Savunuculuk İlkesi Işığında Çözümlenmiş Eritema Multiforme Vakası PS-17: Ayşegül Elbir Şahin, Alperen Kuru, Rümeysa Karaçuha Sürücü

Gebelikte Bulantı, Kusma ve Akupunktur PS-18: Ahmet Ünal

Kronik Hastalıklara Eşlik Eden İki Kala Azar Olgusu

PS-19: Fatıma Kevser Erdoğan, Emine Uyar, Ünzile Yormuş, Büşra Ayasun, Kader Erdoğan Obezite Merkezinde Toplam Kilo Kaybı

PS-20: Merve Usta Demirci, Şenol Ardıç

Meme Kanserinin Erken Tanınmasında 18-49 Yaş Kadın Hastaların Bilgi Düzeyi, Tutum ve Davranış Biçimleri PS-21: Aslı Fatma Koç, Ceyhun Yurtsever, Recep Erin

Gebelerde COVID-19 Aşıları ile İlgili Bilgi Düzeyi ve Tutumlarının İncelenmesi

PS-22: Betül Demirbilek, Zeynep Güngör, Ersin Kaplan, Münevver Pesin, Aslıgül Şen, Sema Nur Eren, Yağmur Dündar Nacar, Hilal Özkaya

Komorbiditeleri Olan Yatağa Bağımlı Hastalarda Derin Bası Yaralarına Bütüncül Yaklaşımın Önemi: Bir Olgu Örneği.

PS-23: Hacer Polat, Burcu Aykanat Yurtsever

Amenore ile Polikliniğe Başvuran Turner Sendromu: Bir Olgu Sunumu PS-24: Osman Enes Oğuz, Ceyhun Yurtsever

Yenidoğanda Atopik Dermatit ve Besin Alerjisi Ayırıcı Tanı Önemi: Bir Olgu Sunumu PS-25: Erdoğan Eriş, Kübra Çil Yıldırım, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya

Tinea İnkognito Olgusu

PS-26: Esranur Yayın, Elif Erdoğdu Ceylan

Aile Hekimliği Polikliniğinden Sol Hemikolektomiye Gidiş Öyküsü PS-27: Fatih Batı

Birinci Basamak Hekimleri İçin Nükleer Tıp

PS-28: Büşra Babaç Ergin, Başak Korkmazer, Hilal Özkaya

Solunum Sıkıntısı ile Acil Servise Başvuran Preterm Bebekte Bronkopnömoni Ayırıcı Tanısı: Bir Olgu Örneği PS-29: Busem Kış Atasoy, Doğukan Atasoy, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya

Tekrarlayan GİS Kanama Öyküsü Olan Hastalarda Nadir Bir Neden:

Glanzman Trombastenili Bir Olgu

PS-30: Burcu İşci, Hatice Kübra Baktır, Volkan Atasoy

(11)

PS-14: Çağlar Şimşek, Melike Mercan Başpınar

Sağlık Çalışanları İçin Kendi Kendine Uygulanan Akut Stres Ölçeği'nin (Ease) Türkçe Geçerlik ve Güvenilirlik Çalışması

PS-15: Hatice Kübra Baktır, Burcu İşci, Burcu Aykanat Yurtsever

Fizik Muayenede Epigastrik Bölgede Pulsasyon Saptanan Hasta-Olgu Sunumu PS-16: Furkan Bektaş, Ayşe Yazan Arslan, Cüneyt Ardıç

Koordinasyon ve Savunuculuk İlkesi Işığında Çözümlenmiş Eritema Multiforme Vakası PS-17: Ayşegül Elbir Şahin, Alperen Kuru, Rümeysa Karaçuha Sürücü

Gebelikte Bulantı, Kusma ve Akupunktur PS-18: Ahmet Ünal

Kronik Hastalıklara Eşlik Eden İki Kala Azar Olgusu

PS-19: Fatıma Kevser Erdoğan, Emine Uyar, Ünzile Yormuş, Büşra Ayasun, Kader Erdoğan Obezite Merkezinde Toplam Kilo Kaybı

PS-20: Merve Usta Demirci, Şenol Ardıç

Meme Kanserinin Erken Tanınmasında 18-49 Yaş Kadın Hastaların Bilgi Düzeyi, Tutum ve Davranış Biçimleri PS-21: Aslı Fatma Koç, Ceyhun Yurtsever, Recep Erin

Gebelerde COVID-19 Aşıları ile İlgili Bilgi Düzeyi ve Tutumlarının İncelenmesi

PS-22: Betül Demirbilek, Zeynep Güngör, Ersin Kaplan, Münevver Pesin, Aslıgül Şen, Sema Nur Eren, Yağmur Dündar Nacar, Hilal Özkaya

Komorbiditeleri Olan Yatağa Bağımlı Hastalarda Derin Bası Yaralarına Bütüncül Yaklaşımın Önemi: Bir Olgu Örneği.

PS-23: Hacer Polat, Burcu Aykanat Yurtsever

Amenore ile Polikliniğe Başvuran Turner Sendromu: Bir Olgu Sunumu PS-24: Osman Enes Oğuz, Ceyhun Yurtsever

Yenidoğanda Atopik Dermatit ve Besin Alerjisi Ayırıcı Tanı Önemi: Bir Olgu Sunumu PS-25: Erdoğan Eriş, Kübra Çil Yıldırım, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya

Tinea İnkognito Olgusu

PS-26: Esranur Yayın, Elif Erdoğdu Ceylan

Aile Hekimliği Polikliniğinden Sol Hemikolektomiye Gidiş Öyküsü PS-27: Fatih Batı

Birinci Basamak Hekimleri İçin Nükleer Tıp

PS-28: Büşra Babaç Ergin, Başak Korkmazer, Hilal Özkaya

Solunum Sıkıntısı ile Acil Servise Başvuran Preterm Bebekte Bronkopnömoni Ayırıcı Tanısı: Bir Olgu Örneği PS-29: Busem Kış Atasoy, Doğukan Atasoy, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya

Tekrarlayan GİS Kanama Öyküsü Olan Hastalarda Nadir Bir Neden:

Glanzman Trombastenili Bir Olgu

PS-30: Burcu İşci, Hatice Kübra Baktır, Volkan Atasoy

(12)

COVID-19 Sonrası Akciğer Tüberkülozu Gelişen Hasta

PS-31: Emre Kılınç, Halim Şahin, Gözde Kurşun Ağlamış, Sibel Baktır Altuntaş, Hilal Özkaya Çocuklarda Preseptal Selülit Yönetimi: Bir Olgu Sunumu

PS-32: Kübra Şentürk, Turan Set

Primer Hiperparatiroidi: Bir Olgu Sunumu PS-33: Sıla Gül, Burcu Aykanat Yurtsever Osgood Schlatter Hastalığı Olgu Sunumu

KONGRE LOGOSU

(13)

SÖZEL BİLDİRİLER

SS-01: Bozok Platosunda Aile Hekimi Ne Yapar?

Yazarlar: Fethi Sada Zekey1, Kübra Uyar Zekey2, Yazar Kurum Bilgileri:

1 Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Yozgat

2 Yozgat Toplum Sağlığı Merkezi, Yozgat

AMAÇ: Yeni yapılanmakta olan, kent merkezine uzak, tek bir akademisyen tarafından yönetilmeye çalışılan bir tıp fakültesi aile hekimliği polikliniğinin hasta profilini değerlendirmek amaçlanmıştır.

GEREÇ-YÖNTEM: Tanımlayıcı tipteki bu çalışmanın evreni, Yozgat Bozok Üniversitesi Aile Hekimliği Polikliniğine başvurmuş olan tüm hastalardır. Çalışmada örneklem seçilmemiş, tüm hastalar değerlendirmeye alınmıştır. Veriler bilgisayar kayıtlarından elde edilmiştir. 01.01.2022-31.03.2022 tarihleri arasında Yozgat Bozok Üniversitesi Aile Hekimliği Polikliniğine başvurmuş olan hastalar demografik yapıları tanıları ve bazı laboratuvar değerleri incelenmiştir.

BULGULAR: 01.01.2022-31.03.2022 tarihleri arasında Yozgat Bozok Üniversitesi Aile Hekimliği Polikliniğine toplam 89 farklı tanıda 189 hasta 229 kez başvurmuştur. Başvuran hastaların yaşları 9 ila 97 arasında değişkenlik göstermekte ortalama yaş ise 36,4 olarak tespit edilmiştir. Hastalardan 99’u (%52) erkek 90’ı (%48) kadınlardan oluşmaktadır. 117 başvuru erkek 112 başvuru kadınlarca yapılmıştır. Bu hastalardan 18-25 yaş aralığında olanların sayısı 93 (%49) başvuru sayısı ise 114 (%49)’du. 18-25 yaş aralığındaki kadın başvuru sayısı 45 (%48) erkek başvuru sayısı ise 48 (%52) idi. Hastaların tanıları incelendiğinde ise demir eksikliği anemisi almış 28 hastadan 20’sinin, folik asit eksikliği anemisi tanısı almış 16 hastadan 10’unun, vitamin B12 eksikliği tanısı almış 13 hastadan ise 6’sının 18- 25 yaş aralığında olduğu görüldü.

SONUÇ: Yeni yapılanmakta olan, kent merkezine uzak, tek bir hekim tarafından yönetilmeye çalışılan Yozgat Bozok Üniversitesi Aile Hekimliği Polikliniği hali hazırda hekimin ortalama haftalık 20 saatlik teorik ders yükü nedeniyle haftalık düzenli olmayan saatlerde haftada ortalama 20 saat kadar poliklinik hizmeti vermektedir. Hasta grubunun 18-25 yaş aralığına toplanmasında hastanenin şehir yerleşimine uzak üniversite kampüsünde yer alması sayılabilir. 18-25 yaş grubunda yer alan ağırlıklı olarak üniversite öğrencilerinin yer aldığı profilde bu denli anemik bulgulara rastlanması hastaların beslenme alışkanlıklarının sorgulanması, gereken danışmanlıkların verilmesi yanı sıra detaylı bir çalışma yapılması gerekliliği sonucunu ortaya koymaktadır.

Anahtar Kelimeler: Aile Hekimliği Polikliniği, beslenme alışkanlığı, üniversite öğrencileri

(14)

SS-02: COVID-19 Pandemisinin Akut Stres Bozukluğu Semptomlarına Yönelik İnternet Tabanlı Aramalara Etkisi

Yazarlar: Beytullah Nariçi1, Nermin Kara2, Hamit Sırrı Keten1 Yazar Kurum Bilgileri:

1Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı, Gaziantep

2Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Gaziantep

AMAÇ: Akut Stres Bozukluğu (ASB), Amerikan Psikiyatri Birliğinin güncel kılavuzuna göre (DSM-5) bireyin kendisinin yaşadığı veya bir başkasının yaşadığına doğrudan maruz kaldığı, ölüm, ağır yaralanma veya cinsel saldırı gibi ciddi bir travmayı takiben en az 3 gün, en fazla 30 gün süren, anksiyete belirtileri, yeniden yaşantılama, kaçınma ve dissosiyatif belirtiler ile karakterize bir psikiyatrik durum olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye’de yaşayan insanların ASB belirtilerine yönelik Google veri tabanı temel alınarak yapmış oldukları araştırmalara, COVID-19 pandemisinin etkisinin gösterilmesi amaçlandı.

GEREÇ-YÖNTEM: Bu çalışmada, Google Trends veri tabanı kullanılarak, Türkiye’de 01.01.2018-06.03.2022 tarihleri arasında ASB belirtilerine yönelik yapılan arama hacimleri değerlendirildi. Google Trends aramalarında, arama hacmi 0-100 aralığında değer alabilmektedir. ASB belirtilerini tanımlamak amacıyla, 30 “arama terimi”

kullanıldı. Bu terimler, literatür bilgisinden ASB’nin en sık görülen belirtileri kullanılarak belirlendi.

BULGULAR: Çalışma süresi boyunca, ASB’ye yönelik en sık aratılan arama terimleri sırasıyla; “iştahsızlık”

(ort:67.19), “stres” (ort:64,21), “uykusuzluk” (ort:63,09), “panik atak” (62,22) ve “uyuyamamak” (ort:59,40) olarak belirlendi. Çalışmada kullanılan arama terimlerinin hepsinin, bu zaman diliminde zirve (100 puan) yaptığı tespit edildi. “Olumsuz düşünceler” arama teriminin bu süreçte iki defa pik yaptığı görüldü. Pandemi döneminde, pandemi öncesi döneme kıyasla terimlerin arama hacminin 17 terimde arttığı, 13 terimde ise azaldığı tespit edildi.

Pandemi öncesi süreçte arama hacmi ortalaması en yüksek olan belirtiler sırasıyla; “uykusuzluk” (63,48),

“iştahsızlık” (62,53), “huzursuzluk” (61,61), “stres” (61,47) ve “panik atak” (61,26) olarak belirlendi. Pandemi sürecinde ise arama hacmi ortalaması en yüksek olan belirtiler sırasıyla; “iştahsızlık” (72,30), “stres” (67,20),

“anksiyete” (65,64), “uyuyamamak” (62.93) ve “uykusuzluk” (62.66) olarak belirlendi. Pandemi öncesi dönem ve pandemi dönemi birlikte değerlendirildiğinde, aratılması oransal olarak en fazla artış gösteren arama terimleri sırasıyla; “bunalıyorum” (1,95 kat), “korkarak uyanmak” (1,40 kat), “anksiyete” (1,35 kat), “sürekli kâbus görmek” (1,31 kat) ve “kimse beni anlamıyor” (1,29 kat) olarak saptandı.

SONUÇ: Bu çalışmada, Türkiye’den ASB’ye yönelik belirlenen arama terimlerinin internet ortamındaki aranma hacimleri, Google Trends vasıtasıyla değerlendirildi. Arama terimleri içerisinde oransal olarak en sık artışın

“bunalıyorum”, “korkarak uyanmak” ve “anksiyete” olduğu saptandı. Pandemi gibi halkın bedensel sağlığının yanında ruhsal sağlığını da etkileyen bu tarz sağlık sorunlarında internette gerçekleştirilen arama verilerinin kullanılması, Sağlık Bakanlığı’nın koruyucu ve destekleyici politikalar oluşturmasında yer alması gereken önemli bir husustur.

Anahtar Kelimeler: akut stres bozukluğu, anksiyete, pandemi

SS-03: Çocuk Nöroloji Polikliniğine Baş Ağrısı Nedeni ile Başvuran Hastaların Değerlendirilmesi Yazarlar: Ünal Akça1

Yazar Kurum Bilgileri:

1Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Nöroloji Bölümü, Samsun Özet

Baş ağrısı çocukluk çağının en sık acil servise başvuru nedenlerindendir. En sık primer başağrıları gözlenir. Okul stresi en sık tetikleyicidir. Yaş küçüldükçe bilateral olma ve organik patoloji riski artar (p=0,003). Beyin MRG çok sık istenmesine rağmen tanı değeri oldukça düşüktür. Çocukluk çağı baş ağrılarının nedenini saptamak için çoğu zaman iyi bir öykü, fizik ve nörolojik muayene yeterli olmaktadır.

Anahtar kelimeler: Başağrısı, çocukluk çağı, migren.

Abstract

Headache is one of the most common reasons for applying to the emergency department in childhood. Primary headaches are the most common type. School stress is the most common trigger. The risk of being bilateral and organic pathology increases with little age (p=0,003) Although brain MRI is requested very often, its diagnostic value is quite low. A good history, physical and neurological examination is often sufficient to determine the cause of childhood headaches.

Keywords: Headache, childhood, migraine.

Giriş

Baş ağrısı erişkinlerde olduğu gibi çocukluk yaş grubunda da sık karşılaşılan şikâyetlerden birisi olup, acil servis ve polikliniklere en sık başvuru nedenlerindendir. Prevalansı 7 yaşta %37-51,15 yaşta %57-82’dir. Belirgin klinik ve ağrı tipi olan hastalar için gereksiz görüntüleme ve ileri tetkik yapmaktan kaçınılmalıdır (1). Çalışmada Çocuk Nöroloji polikliniğine başvuran baş ağrılarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntemler

Bu çalışmaya, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Nörolojisi Polikliniğine Aralık 2021- Mart 2022 tarihleri arasında baş ağrısı yakınmasıyla başvuran tüm hastalar dahil edildi. Hastalardan veya ailelerinden baş ağrısı ile ilişkili süre, sıklık, atak süresi, tipi, yerleşim yeri, eşlik eden faktörler, tetikleyici faktörler ve aile öyküsü bilgileri alındı. Veriler istatiksel analiz edildi.

Bulgular

Çalışmaya baş ağrısı şikayetiyle başvuran 3-18 yaş arası 70’i kız,125 hasta dahil edildi. Kız/erkek oranı 1,27. Yaş ortalaması 12,9±3,3, cinsiyetlerin yaş ortalaması arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Hastaların %18,4’ü 10 yaşından küçüktü. Altmış beş hastanın (%52) baş ağrısı 1 yıldan uzun zamandır devam ediyordu. Hastaların

%20’sinin her gün, %33,6’sının bilateral baş ağrısı vardı. Bilateral baş ağrısı olma 10 yaşından küçük olmakla istatistiksel anlamlı bulundu(p=0,003). Baş ağrısı nedenleri açısından bakıldığında en sık iki sebep primer tekrarlayan baş ağrıları olan migren (%59,2) ve gerilim tipi baş ağrısı (%24,8) idi. Hastaların %7,2’sinde sinüzit,

%5,6’sında astigmatizma, %2,4’ünde psödo tümer serebri, %0,8’inde glial tümör saptandı. Migren tanısı alan

(15)

SS-03: Çocuk Nöroloji Polikliniğine Baş Ağrısı Nedeni ile Başvuran Hastaların Değerlendirilmesi Yazarlar: Ünal Akça1

Yazar Kurum Bilgileri:

1Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Nöroloji Bölümü, Samsun Özet

Baş ağrısı çocukluk çağının en sık acil servise başvuru nedenlerindendir. En sık primer başağrıları gözlenir. Okul stresi en sık tetikleyicidir. Yaş küçüldükçe bilateral olma ve organik patoloji riski artar (p=0,003). Beyin MRG çok sık istenmesine rağmen tanı değeri oldukça düşüktür. Çocukluk çağı baş ağrılarının nedenini saptamak için çoğu zaman iyi bir öykü, fizik ve nörolojik muayene yeterli olmaktadır.

Anahtar kelimeler: Başağrısı, çocukluk çağı, migren.

Abstract

Headache is one of the most common reasons for applying to the emergency department in childhood. Primary headaches are the most common type. School stress is the most common trigger. The risk of being bilateral and organic pathology increases with little age (p=0,003) Although brain MRI is requested very often, its diagnostic value is quite low. A good history, physical and neurological examination is often sufficient to determine the cause of childhood headaches.

Keywords: Headache, childhood, migraine.

Giriş

Baş ağrısı erişkinlerde olduğu gibi çocukluk yaş grubunda da sık karşılaşılan şikâyetlerden birisi olup, acil servis ve polikliniklere en sık başvuru nedenlerindendir. Prevalansı 7 yaşta %37-51,15 yaşta %57-82’dir. Belirgin klinik ve ağrı tipi olan hastalar için gereksiz görüntüleme ve ileri tetkik yapmaktan kaçınılmalıdır (1). Çalışmada Çocuk Nöroloji polikliniğine başvuran baş ağrılarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntemler

Bu çalışmaya, Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Nörolojisi Polikliniğine Aralık 2021- Mart 2022 tarihleri arasında baş ağrısı yakınmasıyla başvuran tüm hastalar dahil edildi. Hastalardan veya ailelerinden baş ağrısı ile ilişkili süre, sıklık, atak süresi, tipi, yerleşim yeri, eşlik eden faktörler, tetikleyici faktörler ve aile öyküsü bilgileri alındı. Veriler istatiksel analiz edildi.

Bulgular

Çalışmaya baş ağrısı şikayetiyle başvuran 3-18 yaş arası 70’i kız,125 hasta dahil edildi. Kız/erkek oranı 1,27. Yaş ortalaması 12,9±3,3, cinsiyetlerin yaş ortalaması arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0,05). Hastaların %18,4’ü 10 yaşından küçüktü. Altmış beş hastanın (%52) baş ağrısı 1 yıldan uzun zamandır devam ediyordu. Hastaların

%20’sinin her gün, %33,6’sının bilateral baş ağrısı vardı. Bilateral baş ağrısı olma 10 yaşından küçük olmakla istatistiksel anlamlı bulundu(p=0,003). Baş ağrısı nedenleri açısından bakıldığında en sık iki sebep primer tekrarlayan baş ağrıları olan migren (%59,2) ve gerilim tipi baş ağrısı (%24,8) idi. Hastaların %7,2’sinde sinüzit,

%5,6’sında astigmatizma, %2,4’ünde psödo tümer serebri, %0,8’inde glial tümör saptandı. Migren tanısı alan

(16)

hastaların 11’i aura tarifliyordu,7 hastada görsel, 4 hastada ise duysal aura saptandı. Primer başağrılı 105 hastanın tetikleyici faktörleri; %35,2 okul ve sınav kaygısı, %16,2 fotofobi, %10,4 fonofobi, %11,4 fotofobi ve fonofobi,

%6,7 açlık saptandı. Migren tanılı 74 hastanın %54’ünde bulantı, %16,2’sinde kusma mevcuttu.Hastaların

%53,6’sında aile öyküsü saptandı. MRG yapılan hastaların sadece 7’sinde anormallik saptandı. Üç hastada araknoid kist, 1 hastada glial tümör,3 hastada sinüzit saptandı. Psödotümör serebri tanısı alan 3 hastanın BOS basınçları yüksekti, medikal tedavi ve diyet başlandı.

Tartışma

Baş ağrısı hemen herkesin hayatı boyunca birçok kez karşılaştığı sık görülen nörolojik bir durumdur. Yaş arttıkça baş ağrısı yakınması da daha sık gözlenmektedir (2). Çocukluk çağı baş ağrılarında etiyolojide en sık migren, 2.

sırada gerilim tipi baş ağrısıdır. Hastaların %52’sinin baş ağrısının 1 yıldan uzun süredir devam ettiği öğrenildi.

Bu hastaların %45’inin daha önce baş ağrısı nedeni ile hiç doktora başvurmadığı, büyük bir kısmının sinüzit tanısı aldığı öğrenildi.

Rekürren baş ağrısı olan çocukların %74,4’ünün doktora ilk kez 1-3 yıl süren ağrı sonrası başvurduğu bildirilmiştir (3). Bizim çalışmamızda doktora geç başvuru nedeni olarak hayat kalitesini belirgin azaltan ağrının olmaması, uzak mesafede oturmak, zaman bulamamak gibi nedenler belirtilmiştir.

Primer BA olan hastaların %80’inde tetikleyici faktör tespit edildi ve okul stresi en sık saptandı.

Chackravarty ve ark. 200 Migrenli hastada %94 tetikleyici faktör belirlerken, en sık olarak okul stresi, güneş ışığı, sıcak nemli hava, sigara dumanına maruziyeti ve gürültüyü tespit etmişlerdir. (4). Günümüzde çocukların en önemli yaşam alanları okuldur. Çocuklar sabah erken kalkmakta, evlerine uzak olan ama kendileri için en iyi olduğu düşünülen okullarına servislerle gitmekte, aşırı ev ödevinden bunalmakta ve sürekli sınavlara girmektedirler. Aileler ve öğretmenlerin çocuğun kaygısının farkında olması, stresi azaltıcı yöntemler (iyi bir çalışma ortamı, zamanın akılcı kullanımı v.b.) geliştirilmesi çocuğun okul stresi ile başa çıkmasını sağlayabilir.

En sık saptanan ikincil neden sinüzittir. Migren veya GTBA tanısı alan hastaların daha önce yanlışlıkla sinüzit tanısı alarak gereksiz yere antibiyotik tedavisi aldığı gösterilmiştir (5). Yedi hastaya astigmatizma tanısı kondu.

Refraksiyon kusurlarının baş ağrısına neden olmadığı gösterilmiştir (6). Fakat bu hastaların gözlük sonrası ağrılarının geçtiği görüldü.

Beyin MRG baş ağrısı ile başvuran hastalarda etiyolojiyi saptamak için sıklıkla tercih edilen bir tetkiktir.

Çalışmamızda hastaların %79’una beyin MRG çekildi. Bu hastaların %9’unda anormal bulgular saptandı. Bu hastalardan 4’ündeki (%3,9) anormallikler baş ağrısı ile ilişkili bulundu (glial tümör:1, sinüzit: 3 hasta). Yılmaz ve ark. çalışmasında baş ağrısı hastalarının %72,2’sine kranyal MRG tetkiki yapılmış, sadece 2 (%0,6) hastada anormallik baş ağrısı ile ilişkilendirilmiştir (7). Kraniyal görüntülemenin tanısal değeri az olmakla birlikte doktorlar tarafından aile/hasta baskısı veya endişesi, altta yatan bir patolojiyi atlama korkusu gibi nedenlerle endikasyon olmadığı halde görüntüleme yöntemleri uygulanmaktadır. Ancak glial tümör saptanan hastamızın nörolojik muayenesinin normal olduğu, zonklayıcı tarzda şakaklarda birincil baş ağrısına benzer ağrı tarif ettiği de unutulmamalıdır.

Sonuç

Çocukluk çağı baş ağrılarının nedenini saptamak için çoğu zaman iyi bir öykü, fizik ve nörolojik muayene yeterli olmaktadır. Mutlaka yapılması gereken bir tetkik yoktur. Çocukluk çağı baş ağrılarının çoğunun primer baş ağrısı olmasına rağmen hayat kalitesini azaltan önemli ve sık bir sağlık problemi olduğu akılda tutulmalıdır.

Referanslar

(17)

1. Canpolat ve ark. Turkiye Klinikleri J Pediatr Sci 2018;14(1):82-98.

2. Talebian ve ark. Iran J Child Neurol 2015;9:71-5.

3. Mishrain ve ark. Indian Pediatr 2013;50:775-8.

4. Chackravarty ve ark. J Headache Pain 2009;10:375-80.

5. Senbil ve ark. J Headache Pain 2008;9:33-6. )

6. Roth ve ark. J Pediatr Ophthalmol Strabismus 2014;51:177-9 7. Yılmaz ve ark. (Eur J Paediatr Neurol 2014;18:163-70.

KONGRE LOGOSU

(18)

SS-04: Doçentlik Başvuru Şartlarında Yapılan Değişikliklerin Aile Hekimliği Dergilerinde Makale Ve Yazar Sayısına Etkisi

Yazarlar: Güler Gizem ÖLMEZ¹, Hamit Sırrı KETEN1, Hatice Tuba AKBAYRAM1 Yazar Kurum Bilgileri:

1Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim dalı, Gaziantep

AMAÇ: Doçentlik yönetmelikleri zaman zaman değişikliğe uğramaktadır. Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) bu değişikliklere bağlı veya bunlardan bağımsız olarak doçentlik başvuru şartlarını düzenlemektedir. 2018 yılı itibarıyla ÜAK Doçentlik başvuru aşamasında, puanlama sistemine geçmiş ve başvuru şartına 100 puan barajı uygulamaya başlamıştır. Bu puanlamada makale yazar sayısı önemli bir etkendir. Bu çalışmada Doçentlik başvuru şartlarında yapılan değişikliklerin aile hekimliği dergilerinde makale ve yazar sayısına etkisi araştırıldı.

GEREÇ-YÖNTEM: Bu çalışma Şubat 2022 yılında Aile Hekimliği dergileri taranarak gerçekleştirildi.

Çalışmada 2018 mevzuat değişikliklerinin etkisini belirlemek için dergilerin 2017 ve 2021 yıllarındaki yayınları karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. 2017 yılında kurulmamış olan dergiler ve 2021 yılı sayısı yayınlanmamış dergiler çalışmaya alınmadı. Aile Hekimliği Dergileri olarak; Eurosion Journal Of Family Medicine, Türkiye Aile Hekimliği Dergisi, Konuralp Tıp Dergisi, Smyrna Tıp Dergisi, Ankara Medical Journal, The Turkish Journal of Family Medicine and Primary Care kabul edildi. Çalışmada çalışma türleri, makale sayıları ve yazar sayıları yer aldı. Yazar sayısı olarak sadece araştırma makaleleri değerlendirmeye alındı.

BULGULAR: Bu çalışmada aile hekimliği dergilerinde 2017 yılında toplam 140 araştırma makalesi, toplam 582 yazar tarafından kaleme alınmıştır. Makale başına düşen yazar sayısı 4,15 olarak belirlendi. Aynı dergilerde 2021 yılında ise 235 araştırma makalesi yayınlanmış olup, toplam yazar sayısı 765 kişiden oluşmaktadır. Makale başına düşen yazar sayısı oranı 3,25 olarak saptandı. Aile hekimliği dergilerinde 2021 yılında araştırma makalesi başına düşen yazar sayısı 2017 yılına göre anlamlı şekilde azalmıştır (p<0,001). Aile hekimliği dergilerinde 2017 yılında 205 eser, 2021 yılında ise 284 eser yayınlanmıştır. 2021 yılında yayınlanan eser sayısı artmıştır. Aile Hekimliği dergilerinde 2017 yılında yayınlanan eserlerin %68,3’ü araştırma makalesi iken bu oran 2021 yılında

%82,7 olarak belirlenmiştir. Makale kategorisinde araştırma makaleleri 2021 yılında, 2017 yılına göre anlamlı şekilde artmıştır (p<0,001).

SONUÇ: Bu çalışmada 2021 yılında makale yazar sayılarının, 2017 yılına göre anlamlı düzeyde azaldığı belirlendi. Makale türleri arasında araştırma makale oranlarının arttığı belirlendi. Yapılan çalışmalarda yazar sayısının azalması önemli bir bulgudur. Bu durum tıp bilimi gibi multidisipliner çalışmalara ihtiyaç duyan bir alan için kısıtlayıcı olmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Makale, Aile Hekimliği dergileri, Doçentlik

(19)

SS-04: Doçentlik Başvuru Şartlarında Yapılan Değişikliklerin Aile Hekimliği Dergilerinde Makale Ve Yazar Sayısına Etkisi

Yazarlar: Güler Gizem ÖLMEZ¹, Hamit Sırrı KETEN1, Hatice Tuba AKBAYRAM1 Yazar Kurum Bilgileri:

1Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim dalı, Gaziantep

AMAÇ: Doçentlik yönetmelikleri zaman zaman değişikliğe uğramaktadır. Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) bu değişikliklere bağlı veya bunlardan bağımsız olarak doçentlik başvuru şartlarını düzenlemektedir. 2018 yılı itibarıyla ÜAK Doçentlik başvuru aşamasında, puanlama sistemine geçmiş ve başvuru şartına 100 puan barajı uygulamaya başlamıştır. Bu puanlamada makale yazar sayısı önemli bir etkendir. Bu çalışmada Doçentlik başvuru şartlarında yapılan değişikliklerin aile hekimliği dergilerinde makale ve yazar sayısına etkisi araştırıldı.

GEREÇ-YÖNTEM: Bu çalışma Şubat 2022 yılında Aile Hekimliği dergileri taranarak gerçekleştirildi.

Çalışmada 2018 mevzuat değişikliklerinin etkisini belirlemek için dergilerin 2017 ve 2021 yıllarındaki yayınları karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. 2017 yılında kurulmamış olan dergiler ve 2021 yılı sayısı yayınlanmamış dergiler çalışmaya alınmadı. Aile Hekimliği Dergileri olarak; Eurosion Journal Of Family Medicine, Türkiye Aile Hekimliği Dergisi, Konuralp Tıp Dergisi, Smyrna Tıp Dergisi, Ankara Medical Journal, The Turkish Journal of Family Medicine and Primary Care kabul edildi. Çalışmada çalışma türleri, makale sayıları ve yazar sayıları yer aldı. Yazar sayısı olarak sadece araştırma makaleleri değerlendirmeye alındı.

BULGULAR: Bu çalışmada aile hekimliği dergilerinde 2017 yılında toplam 140 araştırma makalesi, toplam 582 yazar tarafından kaleme alınmıştır. Makale başına düşen yazar sayısı 4,15 olarak belirlendi. Aynı dergilerde 2021 yılında ise 235 araştırma makalesi yayınlanmış olup, toplam yazar sayısı 765 kişiden oluşmaktadır. Makale başına düşen yazar sayısı oranı 3,25 olarak saptandı. Aile hekimliği dergilerinde 2021 yılında araştırma makalesi başına düşen yazar sayısı 2017 yılına göre anlamlı şekilde azalmıştır (p<0,001). Aile hekimliği dergilerinde 2017 yılında 205 eser, 2021 yılında ise 284 eser yayınlanmıştır. 2021 yılında yayınlanan eser sayısı artmıştır. Aile Hekimliği dergilerinde 2017 yılında yayınlanan eserlerin %68,3’ü araştırma makalesi iken bu oran 2021 yılında

%82,7 olarak belirlenmiştir. Makale kategorisinde araştırma makaleleri 2021 yılında, 2017 yılına göre anlamlı şekilde artmıştır (p<0,001).

SONUÇ: Bu çalışmada 2021 yılında makale yazar sayılarının, 2017 yılına göre anlamlı düzeyde azaldığı belirlendi. Makale türleri arasında araştırma makale oranlarının arttığı belirlendi. Yapılan çalışmalarda yazar sayısının azalması önemli bir bulgudur. Bu durum tıp bilimi gibi multidisipliner çalışmalara ihtiyaç duyan bir alan için kısıtlayıcı olmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Makale, Aile Hekimliği dergileri, Doçentlik

SS-05: Ebeveynlerin Ağız-Diş Sağlığı Hakkındaki Bilgi Tutum ve Davranışlarının Değerlendirilmesi Yazarlar: Gülfer Akça1

Yazar Kurum Bilgileri:

1Samsun Eğitim Araştırma Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Samsun

Amaç: Çocukluk çağı, ağız-diş sağlığı sorunlarının erken dönemde tespit edilmesi ve koruyucu ağız ve diş sağlığı davranışları geliştirmek açısından önemlidir. Bu çalışmada ailelerin konuda bilgi ve davranışlarının değerlendirilmesi amaçlandı. Yöntem: Hastanemiz Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine başvuran hastaların ebeveynlerine çocuklarının diş sağlığı ve diş fırçalama hakkında bilgi düzeyleri ve tutumlarını içeren sorulardan oluşan anket formu yüz yüze olarak uygulandı. Bulgular: Katılımcıların %78’i anne, %64,2’si şehir merkezinde yaşıyor, %16,3’ü üniversite mezunuydu. İlk diş hekimi ziyaretinin 6-12 ay arasında olması gerektiğinin bilinirliliği

%13,6, şekerli gıda tüketiminin ana yemekte olması gerektiğinin bilinirliği %13,8, diş çıkmadan dişetinin silinmesi gerektiğinin bilinirliliği %34,1, ilk diş çıktığında diş fırçalamanın başlaması gerektiğinin bilinirliliği %14,6, diş fırçalama sayısının iki olması gerektiğinin bilinirliliği %53,7 olarak saptandı. Ebeveynlerin eğitim düzeyi arttıkça ağız diş sağlığı ile ilgili bilgileri artmakla birlikte diş çürüğünün oluşumunu önlemek adına yapılabilecek davranış ve tutumların genel olarak bilinmediği görülmüştür. Sonuç : Ağız-diş sağlığına yönelik önleyici ve geliştirici programların uygulanmasını teşvik edilmelidir.

Anahtar Kelimeler: Ağız-Diş Sağlığı, Çocuk, Ebeveyn Abstract

Introduction: Childhood is important in terms of detecting oral and dental health problems in the early period and developing preventive oral and dental health behaviors. In this study, it was aimed to evaluate the knowledge and behaviors of families on the subject. Method: A questionnaire consisting of questions about the knowledge and attitudes of their children about dental health and tooth brushing was applied to the parents of the patients who applied to the Pediatric Health and Diseases outpatient clinic of our hospital, and recorded. Results: 78% of the participants were mothers, 64.2% lived in the city center, 16.3% were university graduates. Awareness that the first visit to the dentist should be between 6-12 months 13.6%, awareness that sugary food consumption should be in the main meal 13.8%, awareness that the gingiva should be wiped before tooth eruption 34.1%, awareness that tooth brushing should start when the first tooth erupts %14,6, awareness of the need for two tooth brushing was found to be 53.7%. As the education level of the parents increases, their knowledge about oral and dental health increases, but it has been observed that the behaviors and attitudes that can be done to prevent the formation of dental caries are not generally known. Conclusions: The implementation of preventive and improving programs for oral and dental health should be encouraged.

Keywords: Oral and Dental Health, Child, Parent

AMAÇ: Vücut için gerekli temel besin maddelerinin sağlanmasında kritik rol oynayan çiğneme ve yutkunma fonksiyonuna sahip olan ağız ve diş sağlığı, genel sağlık için önemlidir ve bunun için iyi bir oral hijyenin sağlanması gerekmektedir. Bulaşıcı, multifaktöriyel, kronik ve enfeksiyöz bir hastalık olan diş çürüğü yüksek oranda önlenebilir bir hastalık olmasına rağmen özellikle de çocuklarda hala önemli bir halk sağlığı sorunudur (1- 3). Diş çürüğü ve çürüğe bağlı problemlerin ön geçilebilmesi için ağız-diş sağlığının ilk adımını, çocuklarına

(20)

koruyucu ağız diş sağlığı uygulamalarına alışkanlık kazandıracak olan ebeveynlerdir. Oral hijyen, beslenme gibi koruyucu ağız ve diş sağlığı uygulamaları hakkında ebeveynlerin bilgilendirilmesi, çocukların erken dönemde çürük riskinin belirlenmesinde ve olası problemlerin önlenmesinde önemlidir (4). Bu araştırma, ebeveynlerin ağız ve diş sağlığına ilişkin bilgi ve davranışlarının değerlendirilmesi ve dolaylı olarak da koruyucu sağlık uygulamaları ve halk sağlığı yaklaşımıyla çocuklara erken dönemde olumlu ağız ve diş sağlığı davranışları kazandırılmasına yol gösterici bulgular elde edilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir.

GEREÇ-YÖNTEM: Hastanemiz Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları polikliniğine başvuran hastaların ebeveynlerine çocuklarının diş sağlığı ve diş fırçalama hakkında bilgi düzeyleri ve tutumlarını sorgulayan anket formu uygulandı.

Veriler SPSS 20.0 programı ile analiz edildi. Kategorik veriler frekans ve yüzde olarak sunuldu. Kategorik verilerin karşılaştırılmasında ki-kare testi kullanıldı. p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.

BULGULAR: Çalışmaya 123 ebeveyn dahil edildi. Katılımcıların%78’i anne, % 64,2’si şehir merkezinde yaşıyor, %16,3’ü üniversite mezunuydu. Ebeveyn yaş ortalaması 35,3 ± 7,56 idi. İlk diş hekimi ziyaretinin 6-12 ay arasında olması gerektiğinin bilinirliliği %13,6, şekerli gıda tüketiminin ana yemekte olması gerektiğinin bilinirliği %13,8, diş çıkmadan dişetinin silinmesi gerektiğinin bilinirliliği %34,1, ilk diş çıktığında diş fırçalamanın başlaması gerektiğinin bilinirliliği %14,6, diş fırçalama sayısının iki olması gerektiğinin bilinirliliği

%53,7 olarak saptandı. Diş fırçalamanın ne zaman başlanacağı, ilk dişçi ziyaretinin zamanı, şekerli gıda tüketiminin ne zaman yapılacağı, ebeveynin diş hekimine gitme sıklığı, çocuğun dişinin ilk ne zaman fırçalanması, diş fırçalamaya yardım etme arasında ebeveynin cinsiyeti arasında istatistiki anlamlı fark saptanmadı (p>0,05).

Bebeğin dişinin silinmesi gerektiği ise anneler tarafından babalara oranla daha fazla biliniyordu (p=0,001). Eğitim düzeyin artmasıyla ilk dişle beraber diş fırçalamaya başlamanın (p=0,022), şekerli gıda tüketiminin zamanını bilmenin(p=0,002) arasında ilişki saptandı. İki faktörde de liseden üniversiteye geçişte farklılık artıyordu. Diş ipi kullanmak, ağız gargarası kullanmak, yıllık diş hekimi ziyaretinde eğitim düzeyi arasında anlamlı ilişki saptanmadı(p>0,05). Şehir merkezi ile kırsal kesimde yaşamayla araştırılan tüm diş bakımı tutum ve davranışları arasında anlamlı fark saptanmadı(p>0,05).

TARTIŞMA: Türkiye’de yapılan çalışmalarda 2-15 yaş arası çocuklarda çürük prevalansının %43,5-79,61 arasında değiştiği gözlenmektedir (5,6.) Buna göre diş çürüğü ülkemizde çocuklar için hala önemli bir halk sağlığı sorundur. Dolayısıyla yüksek oranda önlenebilir bir hastalık olan diş çürüğünün ülkemizdeki prevalansını azaltmak için eğitim ve erken teşhis ile yapılacak olan koruyucu uygulamalar büyük önem taşımaktadır. Diş çürüğüne neden olan Mutans streptokoklar dişler sürmeden önce başta anne olmak üzere diğer enfekte bireylerden bebeğe kolayca geçebilmektedir ve kolonizasyonunu engellemek ve gelecekte iyi bir ağız-diş sağlığına sahip olmak için dişler sürmeden önce de temiz nemli bir tülbentle dişetlerinin silinmesi gerekmektedir. Hindistan’da, ebeveynlerin yaklaşık %80’inin dişetlerinin silinmesi gerektiğini bildiklerini rapor etmişlerdir (7). Araştırmamıza katılan ebeveynlerin yalnızca %34,1‘i bu konu hakkında doğru bilgiye sahipti. Ara öğünlerde ve gece yatmadan önce karbonhidrat tüketimi yüksek çürük riskine neden olmaktadır (8). Ebeveynlerin bu konuda bilgisi yetersizdi.

Büyük ve ark. yaptığı çalışmada ebeveynlerin eğitim düzeyi arttıkça çocukların çürük oluşumuna yaklaşım açısından daha bilgili olduğu görülmüş olup çalışmamızda da paralel bulgular olmakla birlikte diş çürüğünün oluşumunu önlemek adına yapılabilecek davranış ve tutumların genel olarak bilinmediği görülmüştür.

SONUÇ: Ağız-diş sağlığındaki koruyucu uygulamalar hakkında ebeveynlerin bilgi ve tutum düzeylerinin arttırılması ve farkındalığın yaratılması için topluma yönelik eğitim programlarının düzenlenmesi gerektiği,

(21)

çocukların iyi bir ağız-diş sağlığına sahip olması ve çürüksüz bir nesil için aile hekimleri çocuk sağlığı hastalığı uzmanları, diş hekimleri ve ebeveynlerin iş birliği içerisinde olması gerektiği kanısındayız.

Kaynaklar:

1. U.S. Department of Health and Human Services. Oral Health in America: A Report of the Surgeon General.

Rockville, MD: U.S. Department of Health and Human Services, National Institute of Dental and Craniofacial Research, National Institutes of Health, 2000.

2. Genderson MW, Sischo L, Markowitz K, Fine D, Broder HL. An overview of children’s oral health-related quality of life assessment: from scale development to measuring outcomes. Caries Res 2013; 47(Suppl 1): 13-21.

3. Kumar P, Kumar P, Dixit A, Gupta V, Singh H, Sargaiyan 410 Ebeveynlerin ağız-diş sağlığı bilgileri Jahandideh ve Tüloğlu V. Cross-sectional evaluation of awareness of prevention of dental caries among general pediatricians in ghaziabad district, India. Ann Med Health Sci Res 2014; 4(Suppl 3): 302-6

4.Alshehri A, Nasim VS. Infant oral health care knowledge and awareness among parents in Abha city of Aseer Region, Saudi Arabia. SJDR 2015; 6(2): 98-101

5. Kırzıoğlu Z, Gürbüz T, Şimşek S, Yağdıran A, Karatoprak O. Erzurum, Bursa ve Isparta illerinde, 2-5 yaş grubu çocuklarda çürük sıklığı ve bazı risk faktörlerinin değerlendirilmesi. Atatürk Üniv Diş Hek Fak Derg 2002; 12(2):

6-13.

6.Taşveren SK, Yalçın Yeler D, Sözen A, Taşveren S. 12 yaş grubu çocukların diş fırçalama sıklığı-dmf-t ilişkisi.

Atatürk Üniv Diş Hek Fak Derg 2005; 15(3): 11-4.

7. Suma Sogi HP, Hugar SM, Nalawade TM, Sinha A, Hugar S, Mallikarjuna RM. Knowledge, attitude, and practices of oral health care in prevention of early childhood caries among parents of children in Belagavi city: A questionnaire study. J Family Med Prim Care 2016; 5(2): 286-90.

8. Gupta P, Gupta N, Pawar AP, Birajdar SS, Natt AS, Singh HP. Role of sugar and sugar substitutes in dental caries: a review. ISRN Dent 2013; 2013: 519421

9. Büyük DŞ, Çetinkaya A, Özmen D, Tayhan A, Uyar F; 11-12 Yaş Grubu Çocukların Ağız ve Diş Sağlığı Konusundaki Bilgi ve Davranışlarının Değerlendirilmesi DEUHEFED 2018, 11 (2), 78-86

KONGRE LOGOSU

(22)

SS-06: Göçmen ve Mülteci Sağlığına Yönelik Türkiye’de Yapılan Tıpta Uzmanlık Tezlerinin Değerlendirilmesi Yazarlar: Hatice Tuba Akbayram1, Hamit Sırrı Keten1

Yazar Kurum Bilgileri: 1Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Gaziantep AMAÇ: Türkiye önemli coğrafi konumu ve sosyal yapısıyla yaklaşık 3,6 milyon geçici koruma altında olan Suriyeli ve diğer ülkelerden gelen toplam 4,7 milyon göçmenle dünyada en fazla göçmene ev sahipliği yapan ülkedir. Bu çalışmada göçmen ve mülteci sağlığı konusuna dikkat çekmek ve gelecekte bu konu ile ilgili yapılacak tez çalışmalarına yol göstermek amacıyla Türkiye’de yapılan tıpta uzmanlık tez çalışmaları incelenmiştir.

GEREÇ-YÖNTEM: Tanımlayıcı ve retrospektif özellikteki bu çalışmada Yüksek Öğretim Kurulu’nun “Ulusal Tez Merkezi” sitesinden “göçmen” ve “mülteci” kelimeleri kullanılarak yapılan arama sonucunda tez başlıklarında bu kelimelerin kullanıldığı erişime açık tıpta uzmanlık tezleri incelendi. Türkiye dışında yapılan 2 tez çalışmadan çıkarıldı. Çalışmadan elde edilen bulgular yüzde, frekans kullanılarak analiz edildi.

BULGULAR: Toplam 25 adet tıpta uzmanlık tez çalışması incelendi. Tezlerin 2013-2020 yılları arasında yapıldığı ve ortalama sayfa sayısının 92 (38- 208) olduğu bulundu. Toplam 10 farklı anabilim dalında tıpta uzmanlık tez çalışmasının yapıldığı saptandı. Tez çalışmalarının en fazla yapıldığı anabilim dalları ve tez sayıları;

aile hekimliği 4, kadın-hastalıkları ve doğum 4, halk sağlığı 4, psikiyatri 3’tü. Çalışmaların en fazla (n=11 %44) İstanbul’da yapıldığı bulundu. Tez çalışmalarının 15’i (%60) retrospektif, 9’u (%36) kesitsel ve 1 çalışma prospektif (%4) özellikteydi. Kesitsel çalışmaların 6’sında ölçek kullanıldığı saptandı. Örneklem özelliklerine göre 5 çalışmanın gebelerle, 4 çalışmanın ergen, çocuk ve bebeklerle, 4 çalışmanın acil servise başvuran hastalarla, 2 çalışmanın yoğun-bakım ünitesi hatalarıyla, 2 çalışmanın kadınlarla yapıldığı saptandı. Tez konularına göre değerlendirildiğinde 1 çalışmanın göçmen kadınların doğurganlık özellikleri ve aile planlaması kullanma durumları, 1 çalışmanın 18 yaşın altındaki evliliklerde kemik yaşı tespiti, 3 çalışmanın göçmenlerin sağlık hizmetlerini kullanma durumları, 4 çalışmanın acil servise başvuran hastaların özellikleri, 5 çalışmanın göçmenlerin psikolojik problemleri ilgili olduğu bulundu. Ayrıca 11 çalışmada göçmen ve mültecilerin klinik ve laboratuvar verilerinin Türkiye vatandaşlarıyla karşılaştırılarak analiz edildiği saptandı.

SONUÇ: Göçmen ve mülteci sağlığı problemleri ülkemizde giderek büyüyen önemli bir sorun olmasına rağmen konuyla ilgili yapılan tıpta uzmanlık tezleri çok azdır. Son yıllarda yapılan tez çalışmaları incelendiğinde COVID- 19 pandemisi ile ilgili hiçbir çalışmanın yapılmamış olması dikkat çekicidir. Gelecekte göçmen ve mültecilerle ilgili akademik ve tez çalışmalarının arttırılması problemlerin ortaya konulması ve halk sağlığı müdahalelerinin geliştirilmesi nedeniyle önemlidir.

Anahtar Kelimeler: Göçmen, mülteci, sağlık, tez

Referanslar

Benzer Belgeler

“— Eğer Millet Meclisi ha­ kikî vaziyeti anlatmak için bize gönderdiği mebusları daha evvel yollamış olsaydı, orada ne isyan çıkar, ne is­ yanı

Pedünküler halüsinasyon (PH), midbrain, serebral pedinkül, substantia nigra, talamus gibi birçok nöroanatomik yapının farklı etyolojik nedenlere bağlı etkilenmesi

Anahtar Sözcükler: Spontan subaraknoid kanama, Anevrizma, Klinik ve nöroradyolojik bulgular, Tedavi ve sonuç SPONTANEOUS SUBARACHNOID HEMORRHAGE: A RETROSPECTIVE STUDY OF 273

Gereç ve Yöntem: Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Ümrani- ye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği Aile Planlaması polikliğine 1 Ocak 2014-1

Bu tarihten önce SSK Okmeydanı Hastanesi Onkoloji ve Nükleer Tıp Merkezi olarak bilinen merkezimiz, 2005 yılın- dan itibaren Sağlık Bakanlığı’nın bir Onkoloji Kliniği

3. İnsanlar arası etkileşimde kitle iletişim araçları önemli bir etkiye sahiptir. Aşağıdakilerden hangisi kitle iletişim araçlarının olumsuz yönlerinden biridir?

A) Kıyamet günü bütün evrenin düzeni bozulur. B) Öldükten sonra yeniden dirilmeye berzah denir. C) Mizan amellerinin tartılacağı en hassas terazidir. D) Haşr kıyamet

1.Sıfır hariç bütün sayıların sıfırıncı kuvveti ….. 2.Ardışık iki tamsayı arasında ………tane rasyonel sayı vardır.. 3.Eşitliğin her iki tarafını aynı sayı