BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ VE
TÜRLERİ
• Araştırma Nedir?
• Bilinmeyene uzanarak, bilinenleri arttırma çabalarının tümü,
VEYA
• bilinmeyenlere uzanmak için tutulan yolların ortak adı
Bu açıdan bakıldığında,
• Bütün bilimlerde araştırmadan faydalanıldığı görülür.
Sonuç olarak
• Adı ve konusu ne olursa olsun,
her ilmi çalışmada araştırmadan bir araç olarak faydalanılır.
Her işte olduğu gibi,
• Çoğunlukla araştırmada da az çok farklı yollar izlenebilir.
• Uygulamada görülen bazı farklılıklara karşın, her araştırmada;
belirli yöntemler, süreçler ve
• BİLİM İNSANLARININ
SORUMLULUKLARI
BİLİMSEL DÜRÜSTLÜK,
• Temelinde güven duygusunun yattığı bir kavramdır ve tüm bilimsel ilişkilerin ve
bağlantıların özünü oluşturur.
• Bütün bilim insanlarının güvene ve dürüstlüğe dayalı değerleri korumaları gerekir.
Bilimsel araştırmaya katılanlar, her zaman ve ayrıcalıksız olarak
aşağıdaki temel ilkelere bağlı olmalıdırlar ;
• Araştırmanın tasarımı ve yürütülmesinde en yüksek mesleki standartlara sahip olmak.
• Araştırmanın yapılışı ve bulguların analizi
sırasında özeleştiri, dürüstlük ve açıklığı elden bırakmamak.
• Aynı konu üzerinde araştırma yapmış ve yapmakta olan diğer araştırmacılara karşı,
onların katkılarını içtenlikle ve açıkça teslim edici bir tavır içinde olmak; bu tavırlarını bilimsel
• BİLİMSEL YÖNTEM
• Bir plan dahilinde gözlem ve deneylere dayanarak bilimsel gerçekleri ortaya koyan
çalışmadır.
• Bilimsel yöntemin temeli sorular yöneltmek ve sorulara yanıt
aramaktır
• Bir bilim adamı bilimsel yöntemle bir problemi çözerken şu yolu izler:
• 1-Problemin belirlenmesi,
• 2-Gözlem yaparak verilerin toplanması,
• 3-Hipotezin kurulması,
• 4-Hipoteze dayalı tahminler yapılması,
• 5-Kontrollü deneyler yaparak hipotezin doğrulanması,
• 6-Deneylerin sonucuna genellemeler yapılması,
BİLİMSEL METODTA İZLENECEK YOLLAR
• 1. PROBLEMİ ORTAYA KOYMAK VEYA KONU TESPİTİ YAPMAK:
• Merak edilen bir konu hakkında neden, niçin şeklinde yapılan
soru önermeleri bilimsel problemi ortaya koyar.
• Bir araştırmada ilk yapılacak iş araştırma probleminin seçimidir.
Yeni araştırma yapmaya başlayan bir kişiye yapılacak en geçerli
tavsiye,
‘PROBLEM SEÇMEDE HİÇ ACELE DAVRANMAMASININ’
gerektiğini bilmesidir.
• Çünkü problem seçme, özellikle yeni araştırma yapmaya başlayan kişi için, hiç de kolay bir iş
değildir.
• Bir araştırma projesinin
hazırlanmasında geçecek zamanın yarısı, araştırma probleminin
seçimi için ayrılmalıdır.
Çünkü araştırma konusunun saptanması,
• Konunun belirlenmesinden sonra
problem seçeneklerinin saptanması,
• Bu seçeneklerden her birindeki problemlerin hangi değişkenleri içerdiği,
• Değişkenlere uygun ölçeklerin var olup olmadığı ve
• Veriler toplandığında bunların analizi için uygun çözümleme yöntemlerinin
saptanması işlemleri,
araştırma probleminin seçimini
• Çalışabileceği bir problem düşünürken, araştırmacı ona
ilişkin birçok soruyu kendisine sormalıdır.
• Bunlar söz konusu problemin
gerçekten benimsenmesi gerekli olup olmadığına karar vermede kendisine yardım edecektir.
Bu soruların en önemlileri şunlardır:
• 1. Problem ilginç midir?
• 2. Problem yeni midir?
• 3. Mevcut bilgiye katkısı olacak mıdır?
• 4. Problem yapılabilir midir?
• 5. Başka bir kimse daha önce gereksinim duymuş mudur?
• Problem Seçiminde Konu Alanının Sınırlandırılması ;
Araştırma yapmayı planlayan ve henüz bu konuda yeterli bir
deneyimi olmayan araştırmacı, araştırma problemini seçerken, çoğu kez araştırma alanını çok geniş tutar.
Konusu üzerinde çalışmaya
başlamadan önce, araştırmacılar kendisine aşağıdaki soruları
sormalıdır;
• - Tam olarak neyi bulmayı umuyorum?
• - Tam olarak hangi problemin çözümünü araştırıyorum?
• En başlangıçta konuyu
çalışılabilir büyüklükte sınırlama çok önemlidir.
• Problemi açık ve öz yapmanın en iyi yolu onu bir soru biçimine
dönüştürmektir.
• Eğer bir kimse problemi soru biçiminde belirtirse, özel bir
cevap gerektireceği ve o zaman bu cevabın çalışmanın amacı
olacaktır.
• Ayrıca bir tez hazırlamak
durumundaki öğrencileri en çok düşündüren husus da yine “nasıl bir konu?” meselesidir.
• Herkes elverişli bir çalışma
yapmaya, güzel bir sonuç ortaya çıkarmaya müsait bir konu
seçmek ister.
• Oysa bütün ilmi disiplinlerin
alanları çözüm bulmayı bekleyen problemlerle doludur.
• Bunu fark edebilmek için ne
yapmak gerekir?
İyi ve faydalı bir konu bulmanın en etkili ve temel yolu;
devamlı okumak ve
alanındaki kaynakları dikkatlice incelemektir
• Araştırmacı yapacağı çalışmada, isabetli ve uygun bir konu tespit edebilmek için kendi eğilim ve
arzularını da dikkate alarak birden çok konu belirlemeye çalışır.
• Ancak belirlenen her konu başlığı, çözüm aramayı
gerektiren önemli bir problemi ifade etmelidir.
• Seçilen konu, çözüme ihtiyaç duyulan ve bütün yönleriyle tanımlanabilir bir problem alanı oluşturmalıdır.
• Araştırmacının bu problemin sebep ve sonuçları hakkında önyargıları ve
hipotezleri bulunmalıdır.
• Ön kararlar, hipotezler olmaksızın deneysel araştırmalar yapılamaz.
• Araştırmacılar bir fikir geliştirmeden sadece konuları ile çalışamazlar.
• Daima konularına kendilerini de
• Ayrıca problemin yapılacak çalışmanın sınırları içinde araştırılabilir olması ve
• araştırma sonunda faydalı,
• kullanılabilir,
• orijinal,
• somut bir sonuca ulaştırıcı nitelikte olması gerekir.
• Bunun için konunun analizi yapılarak mümkün olan bütün ayrıntıları belirlenir.
• Her ayrıntı için ihtiyaç duyulan yeterli bilgi kaynaklarının mevcut olup olmadığına,
• yeterli bilgi kaynağına mevcutsa bu
kaynaklardan toplanacak verilerin orijinal bir sonuca ulaştırıcı yeterlilikte bulunup bulunmadığına bakılır.
• Bu yeterlikleri görmeden konuya kesinlik
Bütün bunların dışında seçilecek
konunun özelliği bakımından dikkat edilmesi gereken önemli husus da;
• Konunun boyutlarının sınırlı DAR olmasıdır.
• Bilimsel araştırmalar derinlik ister.
• Bu bakımdan seçilen konu ne kadar dar tutulursa o ölçüde derinlemesine
çalışma imkanı elde edilir.
• Çok boyutlu genel konularda yapılan çalışmalar ne kadar gayret edilse de yüzeysel kalmaya mecburdur.
Seçilen bir araştırma probleminin veya bir araştırma projesinin kabul edilebilmesi için problemin ya da projenin bazı kriterleri
karşılaması gerekir. Bu kriterler;
• 1) Araştırılabilirlik: Konu ya da problem
araştırılabilir, çözülebilir olmalıdır. Konu ve problem gözleme, veriler toplamaya uygun olmalıdır. Felsefi türde konular (iyilik,
güzellik vb.) olmamalıdır.
• 2) Faydalılık: Araştırma sonunda varılacak bulguların, yordamların ve bilgilerin işe yaraması, ait olduğu alanın bir bilim dalı olarak gelişmesine katkıda bulunması
gerekir. Konu ve elde edilecek bilgiler bir kurum için ya da toplum için değerli ve
• 3) Genellenebilirlik: Araştırmada elde edilecek bulguların, bilgilerin ve
genellemelerin kapsayacağı alanın
geniş, bundan yararlanabilecek grubun büyük olması beklenir. Konunun ve
problemin özelliklerine, uygulanan örnekleme yönteminin cinsine,
örnekleme şekline, örneklerin büyüklüğüne, araştırmacının
ustalığına, uygulanan araştırma yöntemlerine bağlıdır.
• 4) Orijinallik: Araştırmanın konusu ve problemi yeni ve orijinal olmalıdır.
Araştırma daha önce yapılmış bir
araştırmanın tekrarı olmamalıdır. Her
• 5 ) Güncellik: Araştırma probleminin
güncel ve ilgi çekici konular arasından seçilmiş olmasında yarar vardır.
• 6) Masraf: Bilimsel bir çalışmanın değeri onun fiyatı ile ilgili olamaz.
Ancak, problem seçilirken bunun kaça mal olacağı dikkate alınmalıdır.
• 7) Zaman: Araştırmanın getirdiği süre, kişinin ona ayırabileceği zamana uygun olmalıdır.
• 8) İlgi: Hangi alanda olursa olsun konu araştırmayı yapacak kişinin ilgisini çekmelidir.
9) Hazır oluş: Problemin seçiminde önemli olan iki noktanın bilinmesi gerekir;
BİLGİ VE TATMİNSİZLİK
• Bir kimse ancak çok iyi anladığı ve bildiği alanda etkili olarak
çalışabilir.
• Bir araştırma problemini incelemeye başlayan kişi, o alanın ve konunun,
daha araştırmaya başlamadan otoritesi haline gelmiş, konu ve problemle ilgili kaynakları, yayınları okumuş; mevcut bilgileri herkesten daha iyi kavramış
• 10) Teknik olanaklar: Hangi bilim,
disiplin ve bilgi alanında olursa olsun, her araştırmacı yapacağı
araştırmanın gerektirdiği teknik araç ve gereçlere sahip olmak zorundadır.
İyi ve sıhhatli bir araştırma
yapabilmek için uygun bir araştırma ortamına gereksinme vardır.
• 11) Destek: Araştırmacı, zaman zaman çeşitli alanlardaki uzmanların
yardımına gereksinme duyar. Bunlar
arasında ölçme ve değerlendirmeciler, istatistikçiler ve diğer
araştırmacılar başta gelir
• 2. PROBLEM İLE İLGİLİ GÖZLEM YAPMAK, VERİLERİ TOPLAMAK:
» GÖZLEM NEDİR?
Beş duyu organı ile yapılan incelemelere gözlem denir.
• Nitel Gözlem;
Gözlem yaparken sadece duyu
organları kullanılan gözlem şekline denir. Hata oranı yüksektir.
• Nicel Gözlem;
Araç ve gereçler kullanılarak yaptığımız gözleme şeklidir.
• Veri Toplamak: Gözlem yapılarak elde ettiğimiz gerçeklere veri diyoruz. Bir başka deyişle veri, özel bir probleme
Verilerin Toplanması Ve Analizi ;
• İhtiyacımız olduğu halde hazırda bulamadığımız verileri elde
etmek gayesiyle yapılan
çalışmalara veri toplama adı verilir.
• Araştırmalarda çok gerek olan bilgilerin/verilerin elde
edilmesinde birçok kaynaktan faydalanılır.
Bu Nedenle Veri Toplanırken,
• Konuyla ilgili verilerin eksiksiz toplanması için plan çerçevesi içinde çalışılır.
• Veriler iyice tetkik edilerek güvenli olmayan veriler
kullanılmaz.
Araştırma ile ilgili bütün veriler elde edildikten sonra toplanan
veriler üzerinde;
• araştırmacının düşünüp,
• bu verileri analiz edip,
• araştırma konusu problemin
çözümünü sağlayacak sonuçları tespit etmesi,
• elde edilen verilerden bir sonuca ulaşılmazsa araştırmacının
yeniden kaynaklar bulup,
• yeniden veriler toplaması
Veriler;
• kişiler,
• aileler,
• bilim adamları,
• firmalar,
• kurumlar,
• yayınlanmış kaynaklar,
• tabiat,
• yayınlanmamış belge,
• bulgu,
• doküman gibi kaynaklardan temin
Araştırmacı bu bilgileri,
• kaynak tarayarak,
• anket uygulayarak,
• görüşme veya gözlem yaparak elde edebileceği gibi
• deney yoluyla da elde
edebilir.
• Bu kadar değişik olan
kaynaklardan veri toplamanın çok değişik yöntemleri olması
normaldir.
• Bilgi toplama yollarından bazıları olan;
-yazılı kaynaklardan bilgi toplama, , -mülakat yoluyla bilgi toplama ve -anketle bilgi toplama yöntemleri -gözlem yoluyla bilgi toplama
• 1. Yazılı Kaynaklardan Bilgi Toplama.
Bilgi toplamaya, genellikle
yazılı kaynaklara başvurarak başlanır.
Öncelikle,
• Faydalanılacak kitaplar hangi kitaplıklardadır ve bu
kitaplıklar hangi sisteme göre tasnif edilmiştir?
• Bu kitaplıklardan nasıl faydalanabiliriz? Bunu belirlememiz gerekir.
• Bu yolla elde edilen kitaplardan faydalanırken; başvurulan
kaynaktan elde edilecek
bilgilerin tasnifi gibi bazı kurallara uymak gerekir.
• Bu amaçla, faydalanılan her
kitapla ilgili fişler hazırlanır ve bu fişlere bu eserin,
-yazarının adı ve soyadı, -kaynağın adı ve
• Fişlerden, rapor yazılırken
faydalanılabileceği gibi ilgili
kaynağın yeniden bulunmasında da kullanılabilir.
• Bilgi toplarken uyulması gereken diğer bir kural da, hangi
kaynaklardan faydalanıldığının belirtilmesidir. Bu amaçla
araştırmacı, faydalandığı kaynakları kaynak fişinde
belirtildiği şekilde alfabetik
sıraya göre araştırma raporunun kaynakça kısmında verir.
2. Gözlem Yoluyla Bilgi Toplama.
• Gözlem, araştırmacının gerçek hayat içinde olanları bir plan dâhilinde izlemesi ve
kaydetmesidir.
• Bu teknikle, karmaşık insan
ilişkileri, hayvan ve bitkilerin gelişimleri hakkında gerçekçi bilgiler alınabilir.
• Gözlem tekniğiyle bilgi toplamada ilk adım plan yapmaktır.
• Bu planda, kimin veya neyin gözleneceği,
• ne zaman gözleneceği,
• hangi şartlar altında gözleneceği,
• hangi durum veya davranışların gözleneceği,
• gözlemin kimin tarafından yapılacağı belirtilir
Araştırmacının, gözlemle ilgili şartları hazırladıktan sonra
yapacağı en önemli şey;
• gözlem sonuçlarını iyi not etmek ve
• bunları iyi yorumlamaktır.
• Gözlem tekniğinin en önemli özelliği,
gözlenen şeylerin kendi doğal ortamı içinde bulunmasıdır.
• Bu nedenle gözlem sonucunda gerçekçi bilgilere ulaşılır.
3. Görüşme (Mülâkat) Yoluyla Bilgi Toplama.
• Görüşme,
• yüz yüze,
• telefonla veya
• benzeri iletişim araçlarıyla bilgi toplamaktır.
• Etkili bir bilgi toplama yolu olan mülakat yolu ile bilgi toplamada, görüşme tek kişiyle olabileceği gibi grupla da yapılabilir.
• Bir pazarlama görevlisinin müşteri ile, öğretmenin
öğrencisiyle, bir avukatın müvekkiliyle, bir doktorun
hastasıyla görüşmesi buna örnek verilebilir.
• Bunun dışında yöneticilerle, uzmanlarla ve halkla görüşme yapılarak bilgi toplanabilir.
• Görüşmeyi yapacak kişi öğrenmek istediği konuya ilişkin soruları önceden hazırlar, görüşme
zamanını ve yerini kararlaştırır.
• Bilgi almak üzere hazırlanan sorular, kısa, açık ve konu ile ilgili olmalıdır.
• Görüşmeci, sorulara aldığı
cevapları hemen kaydetmelidir.
• 4. Anketle Bilgi Toplama.
Anketle bilgi toplama eski bir bilgi toplama tekniği olarak esası,
kendilerinden bilgi alınacak kimselerle yüz yüze gelmeden,
bir soru listesi aracılığıyla bilgi almaktır.
• . Sorulara cevap veren kişi
dilerse ismini belirtmeyebilir. Bu nedenle bir baskı altında
olmadığı için daha gerçekçi
cevaplar verebilir. Bu olumlu bir yöndür.
• Anket yoluyla bilgi toplamanın olumsuz yönü ise, ilgililere
cevaplandırılmak üzere
gönderilen anketlerin dönmeme ihtimalinin olmasıdır.
• Buna rağmen bizden uzakta olan çok sayıda kişiden bilgi almamız gerekiyorsa bu teknikle bilgi
toplamak zorunda kalırız.
Anket Nasıl Olmalıdır?
• Anket, hangi konuda bilgi toplanacaksa sadece o konuyu kapsayacak şekilde
kısa olmalıdır.
• Bunun yanında çalışmanın amacını belirten bir açıklama yazısı
olmalıdır.
• Ankette yer alacak sorular kapalı veya açık türde sorular olabilir.
• Kapalı soruların cevapları da birlikte verilir.
• Anketi cevaplayan, soruların cevabını seçenekler arasından işaretler.
• 3. HİPOTEZ KURMAK:
• HİPOTEZ NEDİR?
Bir problemin çözümü için ortaya konulan geçici çözüm yoludur.
İyi bir hipotez;
• Kısa ve özlü olduğu kadar eldeki verilerin çoğunu da kapsamalıdır.
• Hipotez verilere aykırı olmamalı
• Probleme çözüm önermiş olmalı
• Yeni gerçeklere ve tahminlere yol açabilmeli
• Deney ve gözlemlere açık olmalı
• 4. TAHMİN YAPMAK:
• Tahmin; akla, mantığa, verilere dayanarak bir olguyu ya da olayı kestirme yaklaşık olarak
kestirme işidir.
• Böylece hipotezden yeni sonuçlar çıkartmak mümkün olur.
• 5. HİPOTEZİ KONTROLLÜ DENEYLERLE SINAMAK:
• Hipotezle ilgili tahminler
kontrollü deneylerle test edilir.
• Kontrollü deneyler iki deney
grubu halinde yapılır. Bunlardan birisi kontrol grubu, diğeri ise deney grubudur.
• Kontrol grubu ile deney grubunun tüm şartları aynıdır. Ancak
denenmek istenen fikir deney grubuna uygulanırken kontrol grubuna uygulanmaz.
• 6. DOĞRULUĞUNA KARAR VERMEK:
• Hipotezi sınadığımız deneylerin
neticesinde iki durum ile karşı karşıya kalırız.
• Hipotez doğru: Yapılan kontrollü deneyler sonucunda hipotezin
doğruluğu ispat edilirse hipotez geçerlidir.
• Hipotez yanlış: Kontrollü deneyler sonucunda hipotez yanlış çıkarsa
hipotez kesinlikle terk edilmez ancak değiştirilir. Yeni bir hipotez kurulur, işlemler tekrar edilir.
• ÖLÇME
• Ölçme, bilimsel araştırmaların en önemli öğelerinden biridir.
• Araştırmada nelerin ölçüleceğine ve nasıl ölçüleceğine karar
vermek; ardından da, bu kararları sağlıklı biçimde
gerçekleştirebilmek, bir bilimsel araştırmasının en önemli
bölümünü oluşturmaktadır.
• Ölçme Nedir?
• Ölçme, araştırma değişkenleriyle ilgili toplanan bilgileri belli
ilkeler çerçevesinde sembollere dönüştürmektir.
• Değişkenler, sayısal ya da sınıfsal sembollere
dönüştürülebilir.
• Örneğin, araştırmada yer alan bireylerin bir ölçü aracındaki sorulara verdikleri yanıtların puanları toplanarak bir sayısal değer elde edilebilir;
ya da,
• araştırmada yer alan bireyler, belli sınıflara dahil
edilebilirler.
Değişkenler dört düzeyde ölçülebilir:
• (a) sınıflama ölçeği,
• (b) sıralama ölçeği,
• (c) eşit aralıklı ölçek,
• (d) oranlı ölçek.
• Bu ölçek türlerinden birincisi
niteliksel veriler için; diğer üçü ise niceliksel veriler için
geçerlidir.
• Ayrıca, bu ölçekler, en az bilgi vericiden (sınıflama ölçeği) en çok bilgi vericiye (eşit oranlı ölçek) doğru sıralanmıştır.
a).Sınıflama Ölçeği
• Sınıflama ölçeği, araştırmada yer alan bireylerin
iki ya da daha fazla
sınıfa yerleştirilmeleri için kullanılır.
• Dolayısıyla, sınıflama ölçeği
verileri, her bir sınıfa dahil olan birey sayısını gösterir.
Örneğin:
• Araştırma örneklemindeki
öğrencilerin kaçı kadın, kaçı erkek?
• Öğretmenlerin kaçı doğal, kaçı
yapılandırılmış, kaçı yönlendirmeli öğretim yöntemini yeğliyor?
• Sınıflama ölçeğinde yer alan her bir
sınıf belli özelliklere göre belirlenir.
• Ayrıca, sınıflanan her birey, söz
konusu sınıfların ancak birinde yer alabilir.
b).Sıralama Ölçeği
• Sıralama ölçeği kullanıldığında, araştırmada yer alan bireyler,
araştırma değişkeni çerçevesinde sıraya dizilirler.
• Ancak, yapılan sıralamada, birinci sıradakiyle ikinci sıradaki
arasındaki fark, ikinci
sıradakiyle üçüncü sıradaki arasındaki farka eşit olmak zorunda değildir.
• Aşağıda, sıralama ölçeğine uygun verilere örnekler yer almaktadır:
• • katılımcıların en çalışkandan en az çalışkana doğru sıraya dizilmesi
• • öğrencilerin ders başarılarının harf notuyla değerlendirilmesi
• • deneklerin sosyo-ekonomik
statülerinin; alt, orta ve üst olarak sıralanması
• • veri toplama aracında ‘hiç’, ‘arasıra’,
‘her zaman’ biçiminde yanıtlar verilmesi
c).Eşit Aralıklı Ölçek
• Eşit aralıklı ölçek, araştırmada yer alan bireylerden araştırma
değişkeni ile ilgili veri toplamak için kullanılan ve
• ölçüm değerleri arasında eşit aralıklar bulunan ölçektir.
• Örneğin:
• • zeka puanı (70, 105 vb.)
• • ısı ölçümü (36 derece)
d). Oranlı Ölçek
• Oranlı ölçek, eşit aralıklı ölçeğin tüm özelliklerine sahiptir;
• ek olarak, oranlı ölçekte bir de gerçek sıfır noktası vardır.
• Örneğin:
• • uzunluk
• • ağırlık
• • yaş
Eşit aralıklı ölçeklerde gerçek sıfır noktası bulunmaz.
• Örneğin, eşit aralıklı ölçek
özelliği gösteren zeka puanının 0 olması, bireyde hiç zeka
olmadığını göstermez.
• Bu nedenle, zeka puanı 30 olan bir kişinin, zeka puanı 60 olan kişinin yarısı kadar zekaya sahip
olduğunu söylemek olanaksızdır.
• Oranlı ölçek kullanıldığında ise, gerçek bir sıfır noktası olması nedeniyle, farklı veri değerleri arasında oranlama yapmak
olanaklıdır.
• Örneğin, 8 yaşındaki bir çocuğun, 4 yaşındaki bir çocuğun iki katı yıl yaşamış olduğu konusunda
herhangi bir kuşku olamaz.
Ölçü Araçları
• Bilimsel araştırmalarda yapılan ölçümlerin büyük çoğunluğunda, araştırma verilerini toplamak amacıyla ölçü araçları
kullanılır.
• Kullanılan ölçü araçlarının, belli özelliklere sahip olması gerekir.
• Bu özelliklerin belli başlıları;
GEÇERLİK VE GÜVENİRLİKTİR.
• Gerek önceden geliştirilmiş bir ölçü aracını kullanmaya karar verirken,
gerekse
• yeni bir ölçü aracı geliştirirken, geçerlik ve güvenirlik özellikleri dikkate alınmalıdır.
Geçerlik
• Geçerlik, bir ölçü aracının,
ölçtüğünü öne sürdüğü değişkeni ne derece ölçtüğüdür.
• Örneğin, zekayı ölçtüğünü öne süren bir test, zekayı ne derece ölçmektedir?
• Acaba ölçülen değişken, zekadan çok öğrenme midir?
• Bu soruların yanıtını verebilmek için, geçerlik analizleri
yapılmaktadır.
• Üç çeşit geçerlik vardır ve
• araştırmada kullanılan ölçü aracının özelliğine göre bu
geçerlik çeşitlerinden biri ya da birkaçı uygun olmaktadır.
İçerik Geçerliği:
• İçerik geçerliği,
• bilgi ölçen bir ölçü aracının,
ilişkili olduğu alandaki içeriği ne derece yansıttığıdır..
• Örneğin, bir matematik testinin, matematik konularını ne ölçüde temsil ettiği.
• Ölçü aracının içerik geçerliğinin yüksek olmasını sağlayabilmek
için,
– ölçü aracıyla ilişkili konudaki kitapları incelemek ve
– konunun uzmanlarıyla
• görüşmek gerekmektedir.
• Ölçü araçlarının içerik
geçerliğinin düzeyini gösteren sayısal bir değere ulaşmak çok zordur.
• İçerik geçerliği çalışmaları, genellikle,
uzmanlardan oluşan bir grup değerlendiricinin görüşlerine başvurarak gerçekleştirilir
Uyum Geçerliği:
• Uyum geçerliği, yeni geliştirilen bir ölçü aracı ile, aynı amaca
yönelik bir başka ölçü aracı arasındaki uyumun derecesini göstermektedir.
• Bazı ölçü araçları, çeşitli özellikler açısından çok iyi olmalarına karşın, kullanım zorluğu ve maliyet gibi
nedenlerden dolayı tercih edilmeyebilir.
• Bu durumda, aynı amaca yönelik, daha kolay uygulanan ve daha az maliyet gerektiren bir başka ölçü aracı geliştirmek
akla gelmektedir.
• Yeni geliştirilen ölçü aracından alınan puanlar,
eskisinden alınan puanlarla uyuşursa,
yeni geliştirilen aracın uyum geçerliğine sahip olduğu
sonucuna ulaşılır.
Yapı Geçerliği:
• Yapı geçerliği, gözlenemeyen
ancak kuramsal olarak açıklanan bir psikolojik yapıyı
(örneğin, yaratıcılık, otoriterlik vb.) ölçmeyi hedefleyen bir ölçü aracının,
amacına ne denli ulaştığıdır.
Güvenirlik
• Güvenirlik, ölçme sonuçlarının farklı zamana ve koşullara karşı sahip olduğu
tutarlılığı göstermektedir..
• Güvenirlik, istatistiksel analizlerle yüzde olarak hesaplanmaktadır.
• Genellikle, bir ölçü aracının sahip olması gereken en düşük güvenirlik düzeyi olarak
% 70 kabul edilmektedir
Zamana Karşı Tutarlılık: Ölçme- Tekrar Ölçme Güvenirliği:
• Ölçme-tekrar ölçme güvenirliği analizinde, aynı ölçü aracı bir
süre (genellikle iki hafta) arayla aynı bireylere iki kez uygulanır.
• İki test sonucu arasındaki tutarlılık, istatistiksel
analizlerle hesaplanır.
Madde Gruplarına Karşı Tutarlılık: Eşdeğerli Ölçüm
Güvenirliği:
• Eşdeğerli ölçüm güvenirliği analizinde,
• bir ölçü aracının, birbirinin yerine kullanılabilecek
iki ya da daha
• fazla formu oluşturulur ve
• ölçü aracının formları arasındaki uyum istatistiksel analizlerle
belirlenir.
Değerlendiricilere Karşı
Tutarlılık: Değerlendiriciler-Arası Güvenirlik:
• Ölçü aracının uygulanması ve puanlanması, değerlendirici becerisine dayalıysa
ya da
• Değerlendiricinin yorumunu gerektiriyorsa,
değerlendiriciler-arası
güvenirliğin hesaplanması gerekir.
• Bu amaçla,
iki farklı değerlendiricinin aynı bireye
aynı ölçü aracını uygulaması sonucunda elde edilen puanlar
arasındaki uyuşma, istatistiksel analizlerle belirlenir.
Maddelerin Tutarlılığı: Madde Güvenirliği:
• Madde güvenirliğiyle,
• ölçü aracının her bir maddesinin toplam puana yapmış olduğu
katkı, iç-tutarlılık katsayısı olarak hesaplanır.
• Toplam puana belli düzeyde
katkıda bulunmayan maddeler ölçü aracından çıkarılır.
Ölçü Aracı Çeşitleri
• Başarı Testleri;
• Bireylerin bir alandaki öğrenme düzeylerini (performans) ölçmeyi hedeflemektedir.
• Okullarda kullanılan testlerin çoğu başarı testi niteliğindedir.
• Sosyal bilim araştırmalarında başarı testleri, öğretimde önemli bir değişkenin (örneğin,
öğretim yönteminin, uygulamanın, ortamın vb.) etkililiğini belirlemede kullanılmaktadır.
• Başarı testleri için belirlenmesi gereken geçerlik çeşidi içerik geçerliğidir;
• güvenirlik çeşitleri ise ölçme-tekrar ölçme güvenirliği ve eşdeğerli ölçüm güvenirliğidir.
Yetenek Testleri
• Yetenek testleri, bireylerin bir alandaki
öğrenme gizilgüçlerini (potansiyel) ölçmeyi hedeflemektedir.
• Zeka testlerinin çeşitli bölümleri çeşitli
alanlarda bireylerin yeteneklerini ölçmeyi amaçlarken; müzik, resim vb. alanlarda bireylerin yeteneklerini belirlemeyi
amaçlayan testler de vardır.
• Başarının aksine yetenek doğrudan ölçülemeyen bir özelliktir. Yetenek
testlerinde yapı geçerliğinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır.
• Güvenirlikle ilgili olarak ise, başarı
testlerinde önemli olan ölçme-tekrar ölçme güvenirliği ve eşdeğerli ölçüm güvenirliği, yetenek testlerinde de önem taşımaktadır.
İlgi Envanterleri
• İlgi envanterleri, bireylerin yapmaktan hoşlandıkları ya da pek çok seçenek
arasından öncelikle yeğledikleri etkinlikleri belirlemek amacıyla kullanılmaktadır.
• İlgi envanterleri, işe yönelik olabileceği gibi, boş zaman etkinliklerine yönelik de olabilir.
• İlgi envanterlerini oluştururken, envanterin özelliğine bağlı olarak, içerik ya da yapı
geçerliği çalışmaları gerekebilir.
• Güvenirlikle ilgili olarak ise, ölçme-tekrar ölçme güvenirliğinin ve eşdeğerli ölçüm güvenirliğinin; gerekli durumlarda ise,
• Ek olarak, değerlendiriciler-arası
güvenirliğin incelenmesi önerilmektedir.
Kişilik Envanterleri
• Kişilik envanterleri, özaktarım
tekniğinden yararlanarak bireylerin kişilik özelliklerini
belirlemeyi hedeflemektedir.
• Envanterin amacına ve özelliklerine bağlı olarak,
kişilik envanterinin geçerliğini sınamada, geçerlik analizlerinden birine ya da
birkaçına başvurmak gerekebilir.
• Güvenirlik çeşitlerinden ise,
ölçme-tekrar ölçme güvenirliği ve madde güvenirliği,
kişilik envanterlerinin güvenirliğini belirlemede en sık başvurulan iki yöntemdir.
Tutum Ölçekleri
• Bireylerin bir konudaki (örneğin, özürlü çocukların normal eğitim ortamlarında
eğitilmeleri konusuna) görüş, düşünce ya da tutumlarını belirlemeye yarayan ölçü
araçlarına tutum ölçeği denmektedir.
• Bir tutum ölçeği, hedeflenen konudaki olumlu ve olumsuz görüş, düşünce ya da tutumları
yansıtan bir dizi maddeden oluşmaktadır.
• Yukarıda verilen konuyla ilgili bir tutum ölçeğinde yer alabilecek maddelerden birkaçı şöyle olabilir:
• Normal sınıfta eğitim gören bir özürlü
öğrenci, sınıf öğretmeninin çok zamanını alır.
• Özürlü öğrenci, normal sınıftaki eğitim düzenini aksatır.
• Tutum ölçeklerinde, bireylerin, her bir maddeyle ilgili yanıtlarını, standart bir anahtar
çerçevesinde belirtmeleri istenir. Örneğin:
• • Tümüyle katılıyorum.
• • Biraz katılıyorum.
• • Kararsızım.
• • Pek katılmıyorum.
• • Hiç katılmıyorum.
• Ya da:
• • Tümüyle yanlış.
• • Biraz yanlış.
• • Biraz doğru.
Örnekleme
• Üzerinde araştırma yapılacak bir evren hakkında bilgi derlemek için
başvurulabilecek ilk ve en basit yöntem, o evreni oluşturan tüm birimler üzerinde
araştırma konusuyla ilgili bilgi derlemektir, yani tam sayım yapmaktır.
• Ancak uygulamada genellikle evrenin tüm birimlerinden bilgi derlemeye kalkışmak çeşitli nedenlerden dolayı imkansızdır.
• Tam sayım yönteminin zayıf yönleri nedeniyle
üzerinde araştırma yapılacak evrenin araştırma konusuyla ilgili durumunu
yansıtacağı düşünülen bir grup birimin evrenden seçilmesi ve
bilgilerin bu birimlerden derlenmesi,
yani örnekleme yöntemine başvurulması kaçınılmaz olur.
Yakın zamana kadar örnekleme hem araştırma hem de idari amaçlarla
• kamu sağlığı,
• eğitim,
• demografi,
• ekonomi vb.gibi pek çok alanda istatistiksel veri derleme amacıyla kullanılmıştır.
Ancak, 1930'lardan sonra,
örnekleme yöntem biliminin tüm yönlerinde, özellikle örnekleme yöntemlerinde önemli gelişmeler olmuştur;
bu gelişmelerin bilimsel araştırmalarda kullanılması önem kazanmıştır.
Sözü edilen bu gelişmelerin ışığında örnekleme, bir araştırma için gerekli verilerinin derlenmesi, bu verilerin çözümlenmesi ve
çözümleme sonucu elde edilen bulguların
araştırma amaçları için yorumlanmasıyla ilgili en önemli araçlardan birisidir.
Örnekleme Teorisinin Temel Kavramları
• Örnekleme ile ilgili açıklamaların kolayca yapılabilmesi ve yapılacak açıklamaların
kolayca anlaşılabilmesi için bazı kavramlar üzerinde durmak gerekir.
Birim
• Araştırmaya konu olan yığın olaylardan her birine birim adı verilir.
• Örneğin nüfus sayımı yapılırken birim insandır.
• Aileler hakkında yapılan araştırmada her aile,
• öğretmenler hakkında yapılacak araştırmada her öğretmen birimdir.
Buna karşılık
• Doğum ve ölümler üzerinde bir araştırma
yapılacaksa, doğum ve ölüm olaylarının her biri bir birim olur.
• Örneklerden anlaşılacağı gibi birimin mutlaka maddi bir varlığı olması gerekmez.
• Bir yığın olayın birim olabilmesi için sayılmaya veya ölçülmeye elverişli bulunması gerekir.
Evren
• Üzerinde araştırma yapılan, belirli bir tanıma uyan aynı cinsten birimlerin
meydana getirdiği topluluğa evren (ana kütle) denir.
• Üzerinde araştırma yapılacak birimlerden oluşan kümeye evren adı verilir.
• Örneğin, bir araştırmacıdan A yerleşim
yerinde ilkokula giden 100.000 öğrencinin ailelerinin aylık ortalama gelir miktarının
belirlenmesi istense evren A yerleşim
yerinde ilkokula giden 100.000 öğrencinin ailelerinin oluşturduğu topluluktur.
• Bir öğretmen, bir lisedeki öğrencilerin
kaçının bilgisayarı bulunduğunu belirlemek istese evren bu lisedeki tüm öğrencilerin
oluşturduğu topluluktur.
• Eğer aynı öğretmen bilgisayarı bulunan öğrencilerin ne tür bilgisayarlara sahip olduklarını belirlemek isterse, bu defa evren aynı lisenin bilgisayar sahibi
öğrencilerinin oluşturduğu topluluk olur.
• Araştırmaya başlamadan önce evren açıkça tanımlanmalı yani
sınırlandırılmalıdır.
• Bu tanımlama dikkatlice ve ayrıntılı bir
şekilde tanımlanmış araştırma amaçlarına ihtiyaç duyar.
• Çünkü, elde edilecek bulgular benimsenen tanıma bağlı olacaktır.
• Evrendeki birim sayısına evren hacmi adı verilir ve N simgesiyle gösterilir.
• Bir evren sonlu sayıda ya da sonsuz sayıda birim içerebilir.
Sonlu Evren
Sonlu sayıda ya da sayılabilir çoklukta
birim içeren evrenlere sonlu evren denir.
• A yerleşim yerinde ilkokula giden öğrenciler,
• bir ilde oy kullanma ehliyetine sahip seçmenler,
• ilköğretim okullarında görevli öğretmenler evreni sonlu evren türüne örnek teşkil
eder.
• İş idaresi, ekonomi ve sosyal bilim
alanlarında yapılacak araştırmalar için tanımlanacak evrenlerin çoğu sonlu
evrenlerdir.
• Bu evrenler evren hacmi N'nin değerine bağlı olarak büyük hacimli evrenler, küçük hacimli evrenler şeklinde
isimlendirilmektedir.
Sonsuz Evren
• Sonsuz sayıda birim içeren evrenlere sonsuz evren denir. Genellikle sonsuz
evren bir süreci ima eder ve onun birimleri bu sürecin her bir çıktısıdır.
• Süreç süresiz olarak aynı koşullar altında işler.
• Bir fabrikada üretilen bellek bilgisayar kartlarının kalitesini belirlemek istesek, bilgisayar bellek kartı üretim süreci,
birimleri üretilen bellek kartı olan sonsuz evreni teşkil eder.
• Bu sürecin çıktıları araştırmada ilgilenilen özellik bakımından olasılık dağılımı ile
açıklanır.
• Teorik olarak evren hacmi çok çok fazla olan sonlu evrenler, sayılarının
belirlenmesi gerek zaman ve gerek
ekonomik bakımdan mümkün olmadığı için sonsuz evren olarak kabul edilebilir.
ANKET YÖNTEM ANKET YÖNTEMİİ
Anket, kişilerden çeşitli konularda, planlı ve standart biçimde bilgi almak için geliştirilmiş, özellikle epidemiyolojik ve sosyolojik araştırmalarda sıklıkla kullanılan bir yöntemdir.
Anket Türleri
1. Yüz - yüze anket.
2. Posta aracılığı ile anket.
3. Telefonla anket.
4. Gözlem altında anket.
Posta Aracılığı ile Anket
• Anket türleri içerisinde en yaygın olarak kullanılanıdır.
• Bu türün en önemli özelliği, görüşmecinin bulunmamasıdır.
• Sorulan sorulara cevap vermek ve anket formunu geri postalamak cevaplayıcıya düştüğünden, oluşturulacak işbirliği ve cevaplamadaki olumlu ilgilenim başarıyı doğrudan etkileyebilecektir.
Posta Aracılığı ile Anket
• Mektupla anket, yazılı iletişimin tüm özelliklerini kapsar.
• Soruların, örneklemi oluşturan birimlerin hepsinin anlayabileceği, aynı düzeyde algılayabilecekleri sözcüklerden,
kavramlardan oluşması gerekir.
Posta Aracılığı ile Anket
Mektupla anketin özellikleri gözönüne
alarak üstün yönlerini şöyle sıralayabiliriz.
• • Anketör kullanılmadığından, cevaplayıcıların kişi etkisinde kalmamasından dolayı yansız
değerlendirme yapma olanağı vardır.
Posta Aracılığı ile Anket
• • Sorulara yanıt vermek için, cevaplayıcı en uygun zamanı ayırabilecek ve daha dikkatli cevaplar verebilecektir.
• • Cevaplayıcıların kimlikleri gizli
kalacağından sorulara verilecek yanıtlar daha doğru ve gerçekçi olabilecektir.
Posta Aracılığı ile Anket
Bu üstün yönlerine karşılık, mektupla
anketin zayıf yönleri de bulunmaktadır ve bunları şöyle sıralayabiliriz.
• • Cevaplama oranının düşük olması
genellikle karşılaşılan bir durumdur. Bu durum, maliyetleri arttırabildiği gibi cevap vermeme hatasına da yol açar.
• • Soruları kimin yanıtlandığını saptamak olanaksızdır.
Posta Aracılığı ile Anket
• • Cevaplayıcıların soruları ve talimatları tam olarak anlayarak
cevaplandırdıklarından emin olunamaz.
• • Geri dönme zamanı kontrol
edilemediğinden, cevap alma süreci uzayabilir.
• • Gözlem yapma olanağı yoktur.
Posta Aracılığı ile Anket
• Ayrıca, adreslerin bulunmasındaki
güçlükler ve okuma-yazma durumu da olumsuz yönlerden sayılabilir.
• Ayrıca, toplumun genel eğitim ve kültür yapısının mektupla ankete yanıt verme
alışkanlığını sağlamış olması da gereklidir.
Telefonla Anket
• Telefon rehberi esas alınarak yapılan örnek seçimi durumunda kullanılan bir anket türüdür.
• Daha çok gelişmiş ülkeler ve yörelerde uygulanmasına rastlanır.
• Bu tür anketin uygulanabilmesi için telefon kullanımının yaygın olması gereklidir.
Telefonla Anket
• Telefonla anket uygulaması yazılı iletişimi temel almadığı gibi tam olarak kişisel
iletişimi de temel almaz.
• İletişim türü daha çok bir araç yardımıyla gerçekleştirilen uzaktan iletişimdir. Bu tür iletişimin olumlu ve olumsuz yönlerini taşır.
Telefonla Anket
• Telefonla anket yönteminde,
cevaplayıcılarla telefon aracılığıyla iletişim kurularak sorulan sorulara alınan yanıtlar anket formuna işlenir.
Telefonla Anket
• Bu tür anketin başlıca üstün yönleri şöyle sıralanabilir:
• • Diğer anket türlerine göre daha düşük maliyetlidir.
• Tekrar aramaları da değişik zamanlarda yapabilmek olanaklı olduğundan, bunun da maliyeti çok yüksek değildir.
Telefonla Anket
• Bir araştırmada telefonla anket yönteminin uygulanmasının ne ölçüde ekonomik
olacağı, araştırmanın konusu, görüşmenin uzunluğu, cevaplandırma oranları, tekrar arama mecburiyeti, örnekleme çabaları, gözetim ve eğitim süreleri, personel ücret düzeyleri, arama maliyetleri gibi
harcamalar dikkate alınarak değerlenebilir.
Telefonla Anket
• • Kısa bir zaman içerisinde daha fazla kişiye ulaşarak görüşme yapabilmek
olanağı olduğundan en hızlı bilgi toplama yöntemi olduğu gibi zaman tasarrufu da sağlayan yöntemdir.
• • Mektupla anket türüne göre, çok güncel konular hakkında bilgi edinmede daha
esnektir.
Telefonla Anket
• • Görüşmecinin yanıtlar üzerinde etkili olması bakımından, mektupla anket ile
kişisel görüşme arasında yer alır. Fiziksel görünümden, anket formunun
tasarımından kaynaklanan etkiler bu yöntemde sözkonusu değildir. Sadece
sesin kullanılmış olması, bu etkileri en aza indirmektedir.
Telefonla Anket
• • Telefonla anket uygulaması sırasında, bilgi toplama ile ilgili denetim önlemleri istenilen düzeyde ve biçimde uygulanabilir.
• Görüşmecilerin tamamen serbest olabilecekleri gibi tam bir denetim altında da çalıştırılma
olanakları vardır.
• Ses tonları ve kullanılacak sözcükler özenle belirlenir ve denetlenir. Gerektiğinde en kısa süre içerisinde düzenlemeler yapılabilir.
Telefonla Anket
• Belirtilen üstün yönlerinin yanında telefonla anket yönteminin önemli zayıf yanları vardır ve bunları kısaca şöyle belirtebiliriz:
• • Sadece telefonu olanlarla görüşme yapılabilir.
• Bu durum, örnek seçiminde yanlılığa sebebiyet vermekte ve örneğe göre birimlerin araştırma evrenini temsil
yeteneğini azaltabilmektedir.
• Özellikle gelir düzeyi düşük, gecekondu sakinleri, kiracılar, yeni taşınan aileler ve kırsal kesimde
yaşayanlarla ilgili bilgi toplamada bu konu önemli sorun olarak ortaya çıkabilmektedir.
• Ancak, ülkemizde telefon sayısındaki artış ve telefon sahipliği oranındaki gelişme bu sakıncayı ortadan
kaldırmaya başlamıştır.
Telefonla Anket
• • Uzun görüşmelere fazla olanak
sağlamadığından, elde edilecek bilgilerin miktarı ve çeşidi sınırlı kalabilmektedir.
• Görüşmenin uzaması durumunda,
cevaplayıcı sıkılabilmekte ya da zaman darlığından konuyu kısa kesmeyi
isteyebilmektedir.
• Verilen yanıtlar daha çok kısa ve öz
olabilmekte, ayrıntılı yanıtları alabilmek zorlaşmaktadır.
Telefonla Anket
• • Gözlem olanağı yoktur. Ses tonu ve konuşma biçimi ile birçok eğilim saptanmaya çalışılır.
• Telefonla konuşanın, sabırsızlık, hoşlanma,
hoşlanmama, kızma, neşelenme gibi tepkilerini gösterecek yüz ifadelerini görebilmek ve
anlayabilmek olanaksızdır.
• Herşey ses tonuna ve sözcüklere kalmıştır.
Ancak, yeni teknolojinin sağladığı görüntülü telefonların bu konudaki sorunları ortadan kaldırabileceği beklenmektedir.
Telefonla Anket
• • Görüşmelerde yardımcı araçların kullanılması olanaksızdır. Göze hitap edecek bir bildirinin, şeklin ya da çizimin bilinmesi gerektiğinde bu olanağa sahip olunamaz.
• Telefonla anket yönteminin üstün ve zayıf yönlerinin değerlendirilmesi yapıldığında, bu yöntemin gittikçe büyüyen bir kullanım
potansiyeline sahip olduğu söylenebilir.
• En kolay, en hızlı ve en az maliyetli bilgi toplama yöntemi olarak telefonla anket yönteminin zayıf yönleri önceden bilinerek ve yerinde kullanılması araştırmacılara büyük kolaylıklar getirmektedir.
Yüz Yüze Anket
• Bu tür anket uygulamasında, görüşmecinin (anketör) bir ya da birden fazla cevaplayıcı ile fiziksel olarak bir arada bulunduğu bir ortamda, sorular sorarak bunlara yanıtlar alması gerçekleştirilir.
Yüz Yüze Anket
• Anket formunda bulunan sorulara verilen yanıtlar, genellikle görüşmeci tarafından doldurulur.
• Görüşmeci, cevaplayıcının bulunduğu yere gider ve anketi uygular.
Yüz Yüze Anket
• Gidilecek yer ya da biraraya gelinecek yer ev olabildiği gibi, işyeri ya da herhangi bir uygun ortam da olabilir.
• Anket formunda yer alan sorular ve
yanıtları eğer kapalı uçlu soru tiplerinde ise, görüşmeci tarafından okunur ve
cevaplayıcının yanıtları işaretlenir. Sorular açık uçlu ise, yanıtlar söylendiği gibi
yazılarak kaydedilir.
Yüz Yüze Anket
• Kişisel görüşme uygulamalarında,
görüşmenin akıcılığı bozulmasın diye, sonradan anket formunun görüşmeci tarafından doldurulması da olanaklıdır.
• Ancak, yanıtların doğru hatırlanmaması ve yanlışlıklara neden olabileceği gözardı
edilmemelidir.
Yüz Yüze Anket
Kişisel görüşmenin üstün yönleri şöyle sıralanabilir:
• • Diğer anket türlerine göre daha esnektir.
Duruma göre, sorulacak soruların sırası değiştirilebilir.
• Anlaşılmayan sorular için açıklamalarda bulunabilinir.
• Yanıtlar arasındaki çelişkileri gidermek ve yanıtları doğru ve net biçimde açıklığa
kavuşturabilmek olanaklıdır.
Yüz Yüze Anket
• • Kişisel iletişimin sağlayacağı avantajla bir güven duygusu yaratılır ve bu durum
cevaplayıcının ilgisini çekerek duyarlı ve özel konularda doğru yanıtlar alınmasını kolaylaştırır.
• Öte yandan, işbirliği sağlamak daha kolay olduğundan daha fazla soru sorup daha fazla bilgi toplanabilir.
Yüz Yüze Anket
• • En önemli üstün yönlerinden biri, diğer yöntemlerde olmayan gözlem yapabilme olanağının sağlanmasıdır. Görüşme
sırasında, cevaplayıcının tepkileri anında görülebildiği gibi, ortamın da dikkatlice
incelenmesi sözkonusudur.
• Bu durum, elde edilecek bilginin miktarı ve doğruluğu konusunda önemli katkılar
sağlar.
Yüz Yüze Anket
• • Görüşme için başvurulacak kişilerin işbirliği ve görüşme yapmaları önceden saptanabilir ve böylece cevap vermeme oranının azaltılması olanaklı hale gelebilir.
Yüz Yüze Anket
• Kişisel görüşme yönteminin sıralanan üstünlükleri yanında zayıf yönleri de vardır. Bunların en önemlileri şöyle özetlenebilir:
• • Deneyimli ve bilgili görüşmeciler
gerektirdiğinden ve görüşmenin fazla zaman almasından dolayı maliyetler yüksektir.
Yüz Yüze Anket
Kişisel görüşmenin başarılı olabilmesi onun iyi yönetilmesine bağlıdır.
• Öncelikle bir ön hazırlık çalışması
yapılarak görüşmeci hazır hale getirildiği gibi cevaplayıcı hakkında da yeterli bilgiler elde edilmeye çalışılır ve amaçlar ortaya çıkartılır.
Yüz Yüze Anket
• İkinci olarak ise, kişisel görüşmenin sağlıklı yürütülebilmesi için ortamın belirlenmesine çalışılır ve konudaki
engellerin nasıl aşılabileceği planlanır.
Yüz Yüze Anket
• Üçüncü aşamada görüşmenin yürütülmesi sırasında takip edilecek ilkeler ve durumlar belirlenir ve gerçekleştirilir.
Yüz Yüze Anket
• Son olarak ise, görüşme sonucu değerlendirmeler yapılır. Bu hem
görüşmecinin kendisi hakkında, hem
cevaplayıcı hakkında, hem de elde edilen yanıtlar hakkında olmalıdır.
Anket Soru Tipleri
1. Açık uçlu sorular:
Örn.: Sigara içmenin sağlığa etkisi nedir?
2. Kapalı uçlu sorular:
Örn.: Gebelikten korunmak için herhangi bir yöntem kullanıyor musunuz?
1- Evet 2- Hayır 3- Cevapsız
Anket Formunun Bölümleri
1. Tanıtım Bilgileri,
2. Araştırmanın Amacına İlişkin Bilgiler.
Tanıtım Bilgileri
a- Uygulayanın tanıtımı:
- Anketörün adı - soyadı, - Anketin süresi,
- Anketörün izlenimleri, - Anketin sonucu.
b- Uygulanan kişinin tanıtımı:
- Kimliği, - Sıra no, - Adresi,
- Sosyodemografik özellikleri (yaş, cins v.b.).
Araştırmanın Amacına İlişkin Bilgiler
* Bilgi - tutum - davranışı belirleme soruları,
* Hizmetten yararlanma düzeyini belirleme soruları,
* Laboratuvar bulgularına ilişkin bilgiler.
Soru Hazırlamada Uyulması Gereken Kurallar
* Soru, araştırmanın konu ve amacına uygun olmalıdır.
* Soru tipi, araştırmanın konusuna göre seçilmelidir.
* Sorular, anlaşılabilir biçimde sorulmalıdır.
* Her konuda sadece bir konu sorulmalıdır.
* Soruda yabancı ve teknik kelimeler kullanılmamalıdır.
Soru Hazırlamada Uyulması Gereken Kurallar
* Soru yönlendirici biçimde sorulmamalıdır.
* Soru sayısı çok fazla olmamalıdır.
* Kişinin ilgisini çekecek sorular öncelikle sorulmalıdır.
* Kodlama için boş yer bırakılmalıdır.
* Her kişi için ayrı bir anket formu kullanılmalıdır.
ARAŞTIRMALARDA HATA KAYNAKLARI ARAŞTIRMALARDA HATA KAYNAKLARI
1- Yan Tutma:
*Örneklem seçiminde yan tutma. Örn. sosyoekonomik durum.
* Deney ve kontrol gruplarını seçerken yan tutma.
* Veri toplama aşamasında yan tutma.
Örn.: Yönlendirici soru sorma, sonucu etkileyecek etkenleri dikkate almama.
* Ölçümleri yaparken yan tutma.
* Sonuçların yorumlanmasında yan tutma.
* Yedek denek yerleştirmek.
2- Yeterli Sayıda Denek Üzerinde Çalışamamak:
* Denek sayısı , alınan sonucun güvenilirliği .
3- Kontrol Grubu Kullanmamak:
* Elde edilen sonuçlar mutlaka karşılaştırılmalıdır.
4- Farkına Vardırmama İlkesine Uymamak:
* Tek taraflı Hasta grubunu bilmez
* İki taraflı Hasta ve uygulayıcı grubu bilmez.
5- Uygun Ölçü Bulamamak:
6- Sonuçları doğru yorumlayamamak.
7- Araştırmayı Standart Koşullarda Yürütememek:
* Deneylerin aynı koşullarda tekrarlanması
* Anket yönteminde, aynı soruların sorulması