• Sonuç bulunamadı

Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan Öðretmenlerde Þiþmanlýk Prevalansý

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan Öðretmenlerde Þiþmanlýk Prevalansý"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Abstract

Purpose: This research was conducted in order to determine the prevalence of obesity among teachers in central district of Kayseri province.

Material and Method: A cluster sample set of 1600 teachers employed at primary and secondary schools in central district of Kayseri province was planned to be taken into scope of the research. Height and weight were measured by the researcher. BMI was calculated from measured values. The-Chi-square and Student t-test were used for statistical analysis and p<0.05 was considered as significant.

Results: 59.9% of participants were male and 40.1% were female. Of the participants, 46.1%

were overweight, 10.8% were obese. Prevalence of overweight and obesity was found to be 56.9%.

Conclusions: The prevalence of obesity has been found high for teachers, who should be aware of harms of obesity, and be role-models for students. Eventhough the prevalence of obesity was found to be higher in women on general population, higher prevalence in men in this study was attributed to that women form a higher educated group. Similarly, comparative studies conducted with other profession groups and with general population are necessitated.

Key words: Gender; Obesity; Prevalence; School Teacher.

Özet

Amaç: Araþtýrma, Kayseri il merkezinde görev yapan öðretmenlerde þiþmanlýk prevalansýný belirlemek amacýyla yapýlmýþtýr.

Gereç ve Yöntem: Araþtýrma kapsamýna, Kayseri ilindeki ilköðretim ve orta öðretim kurumlarýnda görev yapan öðretmenlerden küme örnekleme yapýlarak 1600 öðretmenin alýnmasý planlanmýþtýr.

Boy ve aðýrlýk araþtýrmacý tarafýndan ölçülmüþtür. Ölçülen deðerlerden BKÝ hesaplanmýþtýr.

Ýstatistiksel analizde ise ki-kare ve Student t testi kullanýlmýþ ve p<0,05 deðeri anlamlý kabul edilmiþtir.

Bulgular: Araþtýrma grubunun %59,9’u erkek, %40,1’i kadýndýr. Öðretmenlerin %46,1’i hafif þiþman, %10,8’i obezdir. Hafif þiþman ve þiþmanlýk prevalansý %56,9 olarak bulunmuþtur.

Sonuç: Obezitenin zararlarý konusunda bilinçli ve öðrencilere örnek olmasý gereken öðretmenlerde þiþmanlýk prevalansý yüksek bulunmuþtur. Genel populasyonda yapýlmýþ olan çalýþmalarda obezite prevalansý kadýnlarda yüksek bulunmuþken, bu çalýþmada erkeklerde daha yüksek bulunmasý, kadýnlarýn daha eðitimli bir grup olmasýna baðlanmýþtýr. Ayný þekilde baþka meslek gruplarýyla ve genel populasyonla karþýlaþtýrmalý çalýþmalara ihtiyaç vardýr.

Anahtar Kelimeler: Cinsiyet; Okul Öðretmenleri; Prevalans; Þiþmanlýk.

Submitted : November 27, 2008 Revised : April 29, 2009 Accepted : July 15, 2011

Prevalence of Obesity Among Teachers Employed Within City Town of Kayseri Provinence

Mualla Aykut

Professor of Public Health Medical Faculty of Erciyes University maykut@erciyes.edu.tr

Duygu Horoz

Medical Doctor in Public Health Medical Faculty of Erciyes University

Corresponding Author:

Prof. Dr. Mualla Aykut Erciyes Üniversitesi

Týp Fakültesi, Halk Saðlýðý Anabilim Dalý

Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan

Öðretmenlerde Þiþmanlýk Prevalansý

(2)

Giriþ

Obezite, genetik, çevresel, biyolojik, sosyokültürel ve davranýþsal faktörlerin bir araya gelerek ortaya çýkardýðý, vücuttaki yað miktarýnýn %20 veya daha fazla artmasý ile tanýmlanan, gerek oluþum nedenleri gerekse oluþturduðu komplikasyonlar ve zemin hazýrladýðý hastalýklar nedeniyle önemli bir saðlýk problemidir (1).

Obezite, genel bir halk saðlýðý problemi olarak gerek týbbi gerekse estetik açýdan güncelliðini korumaktadýr. Obezite ve bunlarýn neden olduðu saðlýk sorunlarý o kadar sýklaþmýþtýr ki kötü beslenme ve infeksiyöz hastalýklar gibi daha klasik saðlýk sorunlarýnýn yerini almaktadýr (2).

Amerika’da þiþmanlýk prevalansý son 20 yýlda üç katýna çýkmýþ ve saðlýk harcamalarýnda önemli artýþlara neden olduðu saptanmýþtýr. Avrupa’da da obezite epidemik bir sorundur (1).

Bu çalýþmanýn amacý; Kayseri il merkezinde görev yapmakta olan öðretmenlerde þiþmanlýk prevalansýný belirlemek ve elde edilen verileri genel toplum verileriyle karþýlaþtýrmaktýr.

Gereç ve Yöntemler

Bu çalýþma tanýmlayýcý ve kesitsel tipte bir araþtýrmadýr.

Araþtýrma için Erciyes Üniversitesi Týp Fakültesi Etik Kurulunun onayý alýnmýþtýr (Onay no: 01/251).

Kayseri Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü’nden alýnan 2007 yýlý kayýtlarýna göre; Kayseri ili Melikgazi ve Kocasinan ilçelerinde kamu ve özel ilköðretim okullarý ve liselerde görev yapan toplam 7114 öðretmen bulunmaktadýr. Bu öðretmenler araþtýrma evreni olarak kabul edilmiþtir.

Araþtýrma bölgesindeki öðretmenlerde þiþmanlýk prevalansýnýn %25 dolayýnda olduðu kabul edilip, tolerans deðeri 0.03 alýnarak, %95 güven düzeyinde örneklem büyüklüðü 720 olarak hesaplanmýþtýr. Araþtýrmada küme örneklem yöntemi kullanýlacaðý için desen etkisi 2 kabul edilerek 1440 kiþi alnmasý düþünülmüþ, bunlarýn da

%10’una ulaþýlamayacaðý varsayýlarak 1600 öðretmenin örnekleme alýnmasý planlanmýþtýr.

Kayseri il merkezinde, Melikgazi ve Kocasinan ilçelerinde toplam 156 ilköðretim okulu ve 59 lise olduðu tespit edilmiþ olup, bu okullar kendi içinde birden baþlanarak numaralandýrýlýp rastgele sayýlar tablosundan yararlanýlarak, 35 ilköðretim okulu ve 13 lise seçilmiþtir.

Bu okullarda 1671 öðretmenin görev yaptýðý saptanmýþtýr.

Bu öðretmenlerden 32’si doðum ve gebelik nedeniyle, 58’i raporlu, izinli ve geçici görevde olduðu ve 49’u da

Tablo I. Öðretmenlerin Beden Kitle Ýndeksi’ne (BKÝ) Göre Aðýrlýklarýnýn Deðerlendirilmesi.

Aðýrlýk

Deðerlendirmesi

BKÝ Sayý %

Zayýf <18,5 19 1,2

Normal 18,5-24,9 640 41,8

Hafif Þiþman 25,0-29,9 707 46,2

Þiþman 30 ve üzeri 166 10,8

Toplam 1532 100,0

araþtýrmaya katýlmayý kabul etmediði için çalýþma dýþý býrakýlmýþtýr. Toplam 1532 öðretmene ulaþýlarak sözlü onamlarý alýnýp; öðretmene ait tanýmlayýcý bilgiler, çalýþma koþullarý, fiziksel aktivite ve beslenme özelliklerini sorgulayan 65 soru içeren anket formu verilmiþ ve doldurmalarý istenmiþtir. Tüm öðretmenlerin aðýrlýklarý dijital baskül, boy uzunluðu, bel ve kalça çevresi mezura ile ölçülmüþtür. Bu makalede yalnýzca cinsiyete göre Beden Kitle Indeksi (BKÝ) verileri deðerlendirilip tartýþýlmýþtýr.

Beden kitle indeksi, aðýrlýðýn (kilogram cinsinden), boyun (metre cinsinden) karesine bölünmesiyle hesaplandý. Tüm olgular Dünya Saðlýk Örgütü’nün BKÝ sýnýflamasýna göre:

<18,5 olanlar zayýf, 18,5–24,9 olanlar normal, 25,0–29,9 olanlar hafif þiþman, >30,0 olanlar þiþman, 30,0- 34,9 olanlar 1. derece obez, 35,0–39,9 olanlar 2. derece obez,

>40,0 olanlar 3. derece obez olarak deðerlendirildi.

Elde edilen veriler bilgisayar ortamýnda deðerlendirilmiþtir.

Çapraz tablolarda ki-kare testi, ortalamalarýn karþýlaþtýrýlmasýnda student t testi uygulanmýþtýr. p<0.05 deðeri anlamlý olarak kabul edilmiþtir.

Bulgular

Öðretmenlerin %59,9’u erkek, %40,1’i kadýn, %88,6’sý evli, %9,6’sý bekar ve %1,8’i duldur. Araþtýrma kapsamýna alýnan öðretmenlerin yaþ ortalamasý 38.40±8.11 yýl olup, erkek öðretmenlerin yaþ ortalamasý (40.52 ± 8.09), kadýn öðretmenlerin yaþ ortalamasýndan (35.23 ± 7.05) anlamlý olarak yüksektir.

Öðretmenlerin BKݒye göre aðýrlýklarýnýn daðýlýmýna bakýldýðýnda %1,2’si zayýf, %41,8’i normal, %46,2’si hafif þiþman ve %10,8’i ise þiþmandýr (Tablo I).

(3)

Erkek öðretmenlerin BKÝ ortalamalarý (26,60±3,43), kadýn öðretmenlerin BKÝ ortalamalarýndan (24,37±3,65) yüksektir ve aradaki fark istatistiksel açýdan anlamlýdýr (Tablo II).

Tablo II. Cinsiyete Göre Beden Kitle Ýndeksi (BKÝ) Ortalamalarý.

Cinsiyet

Erkek 26,60±3,43

Kadýn 24,37±3,65

Toplam 25,70±3,69

BKÝ

Deðerler ortalama standart sapma olarak verilmiþtir. Ýstatistik karþýlaþtýrma, t=12,157; p<0,01.

Erkek öðretmenlerde hafif þiþman (%53,5) ve þiþman (%14,4) olanlarýn oraný, kadýn öðretmenlere göre (sýrasýyla

%35,2 ve %5,5) anlamlý olarak yüksek bulunmuþtur (Tablo III).

Tablo III. Öðretmenlerin cinsiyetlerine göre aðýrlýk deðerlendirmesi.

Cinsiyet n

Toplam

Zayýf Normal Hafif

Þiþman Þiþman

% % % % %

Erkek 917 0,4 31,7 53,5 14,4 100,0

Kadýn 615 2,4 56,9 35,2 5,5 100,0

Toplam 1532 1,2 41,8 46,2 10,8 100,0

BKݒye göre aðýrlýk deðerlendirmesi

BKÝ: Beden Kitle Ýndeksi. Ýstatistik karþýlaþtýrma, X²=122,024; p<0,01.

Erkek öðretmenlerin %67,9’u, kadýn öðretmenlerin %40,7’sinin BKݒsi 25 ve üzerinde olup aralarýndaki fark anlamlý bulunmuþtur (Tablo IV).

Tablo IV. Öðretmenlerde Cinsiyete Göre Beden Kitle Ýndeksi (BKÝ).

Cinsiyet

BKÝ Toplam

25’in altý 25 ve üzeri

Sayý % Sayý % Sayý %

Erkek 294 32,1 623 67,9 917 100,0

Kadýn 365 59,3 250 40,7 615 100,0

Ýstatistik karþýlaþtýrma, X²=111,831; p<0,01.

Tartýþma

Bu çalýþma, Kayseri il merkezinde görev yapmakta olan öðretmenlerde obezite prevalansýný ve obeziteye neden olan risk faktörlerinin belirlenmesi ve bu faktörlerin normal ve obez bireylerde karþýlaþtýrýlmasý amacýyla öðretmenler arasýnda yapýlan ilk çalýþmadýr.

Tüm dünyada çeþitlilik gösteren hafif þiþmanlýk ve obezite prevalanslarý, geleneksel yaþam tarzýndan batýlý yaþam tarzýna doðru hýzla kaymaktadýr. Dünya Saðlýk Örgütü, dünyada obezite prevalansýnýn en düþük olduðu ülkenin Çin (erkeklerde %3 ve kadýnlarda %9) ve en yüksek

(4)

olduðu ülkenin Malta (erkeklerde %25) ve Litvanya (kadýnlarda %45) olduðunu rapor etmiþtir (2). Amerika Birleþik Devletleri’nde 1970 yýlýnda hafif þiþmanlarýn sýklýðý %40, obezitenin sýklýðý %15 iken, 2000 yýlýnda aþýrý kilolular %60 ve obezite %27 olarak artmýþtýr (3, 4).

Bu da obezitenin, endüstriyel ve teknolojik ilerlemenin en üst düzeyde olduðu günümüzde, kiþilerin daha düþük fiziksel aktiviteye ve düzensiz beslenmeye yönelmeleriyle artmakta olduðunu göstermektedir.

Türkiye’de diyabet, bozulmuþ glikoz toleransý, hipertansiyon, obezite ve metabolik sendrom sýklýðý ile ilgili yapýlmýþ büyük epidemiyolojik çalýþmalar mevcuttur.

Türk Diyabet Epidemiyoloji Çalýþmasý’nda (TURDEP) obezite sýklýðý %22, Türkiye Metabolik Sendrom Araþtýrmasý’nda (METSAR) ise santral obezite sýklýðý

%36,2 olarak bulunmuþtur (5).

Ülkemizde yetiþkinlerde obezite prevalansýný geniþ çapta araþtýran üç büyük çalýþma tamamlanmýþtýr. Bunlar, Türkiye’de Eriþkinlerde Kalp Hastalýðý ve Risk Faktörleri çalýþmasý (TEKHARF), Türkiye Obezite ve Hipertansiyon Araþtýrmasý (TOHTA) ve Türkiye Diyabet, Obezite ve Hipertansiyon Epidemiyolojisi (TURDEP) çalýþmasýdýr (6).

Kayseri’de, Keleþtimur ve arkadaþlarýnýn yaptýklarý çalýþmada obezite prevalansý %43,0 (erkeklerde %43,1, kadýnlarda %42,4) olarak bulunmuþtur (7).

Çalýþma grubumuzda hafif þiþman öðretmenler, çalýþma örnekleminin %46,1’ini (erkeklerde %53,5 ve kadýnlarda

%35,1) ve obez olanlar %10,8’ini (erkeklerde %14,4 ve kadýnlarda %5,5) oluþturmuþtur. Hafif þiþman ve þiþmanlýk prevalansý %56,9 (erkeklerde %67,9 ve kadýnlarda %40,6) olarak bulunmuþtur. Genel populasyonda þiþmanlýk oraný kadýnlarda daha yüksek iken, bu çalýþmada erkeklerde prevalans daha yüksek bulunmuþtur. Bu durum, kadýn öðretmenlerin daha eðitimli bir grup olmalarýna ve diðer çalýþmalarýn genel populasyonda yapýlmýþ olmalarýna baðlanabilir.

Araþtýrma grubumuzdaki öðretmenlerden %46,2’si hafif þiþman ve %10,8’i ise þiþmandýr. Çalýþmamýzda kadýnlarýn BKÝ ortalamalarý (24,37±3,65), erkeklerden (26,60±3,43) daha düþük olarak bulunmuþtur (Tablo II). Yetiþkinler için populasyondaki ortalama BKÝ 21–23 kg/m² olmalýdýr.

Bireyler için BKÝ 18,5–24,9 kg/m² aralýðýnda sürdürülmesi ve yetiþkinlik süresince beþ kilogramdan fazla artýþlardan

kaçýnýlmasý önerilmektedir (8). Eriþkinler için 20–25 arasýnda BKÝ normal kabul edilir. Bir toplumdaki hemen hemen tüm bireylerin BKݒnin 20–25 arasýnda olmasý için ortalama BKݒnin 22 civarýnda olmasý gerekir. Bu durum ortalama BKݒleri 24–26 dolayýnda olan yetiþkin toplumun önemli bir kesiminin fazla kilolu olarak sýnýflandýrýlacaðýný göstermektedir (8). Bu durumda araþtýrma grubumuzdaki öðretmenlerin BKÝ ortalamasý 25,70±3,69 olarak bulunmuþ olup, bu deðer bize, önemli bir kesiminin BKݒsinin 25 ve üzerinde olduðunu göstermektedir.

TNSA 2003’e göre kadýnlarýn ortalama BKݒsi 26,5±5,1’dir (9). Ülkemizde yaþlanmanýn etkisi için yapýlan düzeltmelerden sonra bile 10 yýl içinde beden kitle indeksi kadýnlarda 1,26 kg/m², erkeklerde 1,29 kg/m² artmýþtýr.

Bu da bize kendi toplumumuzun hýzla þiþmanlama eðilimi içinde olduðunu göstermektedir (10).

Cinsiyet obezite prevalansýný etkileyebilen önemli bir faktördür. Cinsiyetin obezite üzerindeki etkisi ile ilgili farklý sonuçlar olmasýna raðmen bu çalýþmalarýn büyük bölümünde kadýn olmanýn bir risk faktörü olduðu rapor edilmektedir (11). Türkiye’de erkeklere nazaran aþýrý kilo ve obezite kadýnlarda daha yaygýn þekilde gözlenmektedir.

Geçmiþte Türk kadýnlarýnýn %29’unun obez ve ilaveten

%27’sinin aþýrý kilolu olduðu bildirilmiþtir (12). Türkiye’nin diðer bir coðrafi bölgesinde obezite prevalansý kadýnlar arasýnda %29,4 ve erkekler arasýnda %16,5 olarak rapor edilmiþtir (13). Bizim çalýþmamýzda bu oranlar kadýnlarda

%5,5 ve erkeklerde ise %14,4 olarak bulunmuþtur (Tablo III). Aþýrý kilo ve obezitenin kombine prevalansý ise kadýnlarda %40,7 ve erkeklerde %67,9 olarak bulunmuþtur ve bu oran çok yüksektir. Bu çalýþmada, birçok çalýþmanýn aksine (14–17) erkeklerde fazla kilolu ve obez olma oranlarý kadýnlara göre yüksektir. Bu durumun araþtýrmamýz kapsamýna alýnan kadýnlarýn yaþ ortalamasýnýn erkeklerden düþük olmasýndan kaynaklandýðý düþünülebilir. Bizim çalýþmamýza paralel olarak 2001 yýlýnda Ankara’da ilköðretim okullarýndaki öðretmenlerde yapýlan bir çalýþmada erkek öðretmenlerde obezite prevalansý daha yüksek bulunmuþtur (18). 1990’lý yýllar boyunca toplumumuzda obez oranýndaki artýþ, kadýnlarda %36, erkeklerde ise %75 olarak bildirilmiþtir (15). Ortalama BKݒnin net 1,3 birim artmasýnýn özellikle erkeklerde, kardiyovasküler mortalite ve morbiditeyi dolaylý etkilediði ve diðer etkenlerden baðýmsýz bir þekilde %11 oranýnda yükselttiðinden (15), toplumumuzda erkeklerin obezite konusunda en az kadýnlar kadar dikkatli ve bilinçli olmasý gerekliliði açýkça görülmektedir.

(5)

Kaynaklar

1.Bayrak M. Þiþmanlýðýn Klinik Yönetimi. In: Baysal A, Baþ M (editörler), Yetiþkinlerde aðýrlýk yönetimi (1. baský) Ekspres baský: Ýstanbul; 2008. s. 71–102.

2. WHO. Obesity: preventing and managing the global epidemic. Report of a WHO consultation. World Health Organ Tech Rep Ser. 2000; 894:i-xii, 1–253.

3.Ogden CL, Fryar CD, Carroll MD, Flegal KM. Mean body weight, height and body mass index, United States 1960-2002. Adv Data 2004; 347: 1-17.

4.Laurier D, Guiguet M, Chau NP, Wells JA, Valleron AJ.

Prevalence of obesity. A comperative survey in France, United Kingdom and United States. Int J Obes Relat Metab Disord 1992; 16(8):565-72.

5.Satman I, Yýlmaz T, Þengül A, et al. Population-based study of diabetes and risk characteristics in Turkey:

Results of the Turkish diabetes epidemiology study (TURDEP). Diabetes Care 2002; 25(9): 1551-6.

6.Türkiye Obezite ile Mücadele Programý ve Ulusal Eylem Taslaðý (2008-2012). TC Saðlýk Bakanlýðý Temel Saðlýk Hizmetleri Genel Müdürlüðü Beslenme ve Fiziksel Aktiviteler Daire Baþkanlýðý. 2006. s:1-53.

7.Kelestimur F, Çetin M, Paþaoðlu H et al. The prevalence and identification of risk factors for type 2 diabetes mellitus and impaired glucose tolerance in Kayseri, central Anatolia, Turkey. Acta Diabetol 1999; 36(1-2):85-91.

8.Diet, nutrition and the prevention of chronic diseases.

World Health Organ Tech Rep Ser. 2003;916:i-viii, 1-149.

9.Onat A, Sansoy V, Soydan Ý ve ark. Türk eriþkinlerde kalp saðlýðý risk profili ve kalp hastalýðý (TEKHARF Çalýþmasý) 2000:62-70.

10.Tokgözoðlu L. Editöryel yorum: Obezite, koroner risk ve risk faktörleri. Anadolu Kardiyoloji Dergisi 2002;

2(3):211-2.

11.Mýsra A, Pandey RM, Devi JR, Sharma R, Vikram NK, Khanna N. High prevalance of diabetes, obesity and dyslipidemia in urban slum population in northern India.

Int J Obes Relat Metab Disord 2001;25(11):1722–9.

12.Satman I, Dinççað N, Karþýdað K et al. and the TURDEP group. Epidemiology of diabetes and obesity in Turkey. Diabetes Res Clin Pract 2000; 50 Suppl 1: 142.

13.Erem C, Yýldýz R, Kavgacý H et al. Prevalence of diabetes, obesity and hypertension in a Turkish population (Trabzon city). Diabetes Res Clin Pract 2001;54(3):

203-8.

14.Tanyeri F, Topbaþ M, Dündar C, Dilek M, Pekþen Y.

Samsun il merkezinde obezite prevalansý ve obezite arteriyel kan basýncý iliþkisi. Ondokuz Mayýs Üniversitesi Týp Fakültesi Dergisi 2000; 17(2): 69-77.

15.Onat A, Keleþ Ý, Sansoy V, ve ark. Yetiþkinlerimizin 10 yýllýk takibinde obezite göstergeleri artýþta: Beden kitle indeksi erkeklerde koroner olaylarýn baðýmsýz öngördürücüsü. Türk Kardiyoloji Derneði Arþivi 2001;

29(7):430-6.

16.Dalar Y, Bahçeci M. Diyarbakýr’da saðlýk kuruluþlarýna baþvuran kiþilerin obezite ve lipid parametreleri açýsýndan deðerlendirilmesi. Dicle TýpDergisi 2000; 27(3-4):13-20.

17.Erden S. Poliklinik hastalarýnda obezite sýklýðý ve klinik özellikleri. Ýstanbul Üniversitesi Ýstanbul Týp Fakültesi Mecmuasý 2001; 64(4):249-54.

(6)

18.Koçoðlu G, Atilla S, Pancar E et al. Or-An 75. Yýl Saðlýk Ocaðý Bölgesi’ndeki 3 ilköðretim okulunda çalýþan öðretmenlerde bazý kronik hastalýklar ve risk faktörleri.

Hacettepe Toplum Hekimliði Bülteni 2001; 22(3–4): 3- 8.

Referanslar

Benzer Belgeler

Artmış östradiol seviyesi ile libido artışı arasında tes- tosteron destek tedavisi alan hastalarda libido artışına et- kisi olduğu izlenmiştir. Halil

Sonuç: Kamu saðlýk kuruluþlarýnda saðlýk hizmeti kalitesini ve hasta memnuniyetini artýracak yönde düzenlemelere ihtiyaç vardýr. Öðretmenlerin saðlýk

Kayseri Ýlindeki hipertansiyon prevalansý Türkiye genelindeki çalýþmalara göre biraz daha düþük bulunurken, hastalýðýn farkýnda olma ya da kontrol altýnda olma

Araþtýrma grubunda stres inkontinans görülme sýklýðý 40 ve üzeri yaþ grubunda, 40 yaþýn altýndakilere göre önemli ölçüde yüksektir.. Benzer þekilde; acil

Tablo VI’da görüldüðü gibi; cinsiyet, diyabet süresi, tedavi þekli ve evde kan þekeri ölçümünün iyi metabolik kontrol durumunu önemli þekilde etkilediði; yaþ,

Bu çalýþmada duygusal tükenme düzeyi ve duyarsýzlaþma hekim kökenli yöneticilerde anlamlý düzeyde daha yüksek iken, kiþisel baþarý düþüklüðü açýsýndan meslek

 Etkinlik, görev, iş ve deney yaprağı hazırlama; bilgi yaprağı hazırlama; işlem yaprağı hazırlama; slayt hazırlama, ödev kağıdı hazırlama; şekil, şema ve

Amaç: Bu çalýþma, gebe kalmayý düþünen kadýnlarýn, demografik özelliklerinin, sosyal -saðlýk açýsýndan taþýdýklarý risklerin belirlenmesi ve