HAFTANIN VAAZI
RAMAZAN AYI ve ÖNEMİ
Hazırlayan: Bilgin EKŞİ
BİR PROJEM VAR TÜRKİYE
KUR’AN’IN ANLATIMIYLA RAMAZAN AYININ ÖNEMİ 1
Kıymetli Müminler;
Yüce kitabımız Kur’an’ı Kerimde
Bakara Suresinin 185. Ayetinde
Rabbimiz Ramazan ayının önemini:ِساَّنلِل ىًدُه ُنٰاْرُقْلا ِهيٖف َلِزْنُا ىٖذَّلا َنا َضَمَر ُرْهَش َنِم ٍتاَنِّيَبَو
ىٰدُهْلا ِناَقْرُفْلاَو
(O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur'an'ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır.
…şeklinde tarif ettikten sonra, biz kullarına da;
ُهْم ُصَيْلَف َرْهَّشلا ُمُكْنِم َدِهَش ْنَمَف
Her kim Ramazana ulaşırsa onu oruçlu geçirsin
emrini bizlere aktarmaktadır.RAMAZAN AYINDA TUTULAN ORUCUN FAZİLETİ 2
Kıymetli Müminler;
Ramazan ve Oruç birbirinden ayrılmak bir bütündür. Nasıl ki, ramazan denilince akla ilk olarak oruç ibadeti geliyorsa, aynı şekilde oruç denilince de akla ramazan ayı gelmektedir.
Rabbimiz bu ayı bize bir güçlük ayı olarak değil
günahlardan arınma, maneviyatımızı ihya etme ve kullukta tekrar dirilme ayı olarak ikram eylemiştir. Bizler bu aya böyle bakmalı böyle anlam kazandırmalıyız. Bu bakış açıcı bizi cennete götürecek önemli bir unsurdur. Nitekim Peygamber efendimiz (s.a.v):Buhârî
veMüslim’in
rivayet ettikleri bir hadis-i şerifte:ُالل ىّلَص ِّيِبهنلا نع ، ُهنع هاللَّ َيضر َةري َرُه يبَأ ْنعو َلاق مهلَسو ِهْيَلَع
: َماَص ْنَم «
ذ ْن ِم َمهدَقَت ام ُهَل َرِفُغ ، ًاباسِتْحاو ًاناَميِإ َناَضَم َر ِهِبْن
» هيلع ٌقفتم .
"Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları
bağışlanır.’’
(Buhârî, Îmân 28, Savm 6; Müslim, Sıyâm 203, Müsâfirîn 175.)ORUÇ İBADETİ KİMLER İÇİN FARZDIR 3
Oruç ibadeti hükmü ile
Bakara Suresinin 183. Ayetinde:
ُك اَمَك ُماَي ِّصلا ُمُكْيَلَع َبِتُك اوُنَمٰا َنيٖذَّلا اَهُّيَا اَي َنيٖذَّلا ىَلَع َبِت
َنوُقَّتَت ْمُكَّلَعَل ْمُكِلْبَق ْنِم
Sadece bize değil bizden önceki ümmetlere de farz kılındığı gibi sizlere de farz kılınmıştır
açıklamasıyla bugün dinimizde;Müslüman,
akıllı yaniiyi ve kötüyü birbirinden ayırabilen
veergenlik çağına gelmiş
olan herkes faz olan ramazan orucundan sorumludur.Bu ibadet
farz-ı ayn bir ibadet olup
her bir bireyin oruca mani bir mazereti olmadığı müddetçe orucunu aksatmadan tutması şarttır.İSLAM DİNİNİN ORUÇ İBADETİ İÇİN SUNDUĞU KOLAYLIK 4
İslam dini kolaylık dinidir. Biz kullara yüklediği görev ve sorumluluklar ile ilgili
Bakara suresinin 286. Ayetinde;
اَهَعْسُو اَّلِا اًسْفَن ُهّٰللا ُفِّلَكُي اَل
Rabbimizin kimseye gücünün yetmeyeceği yükü, sorumluluğu yüklemeyeceği hakikati bizlere bildirilmiştir. Bazen ibadetlerimizi yerine getirme noktasında bazı zorluklar yaşayabilir. Böyle durumlarda da rabbimiz ibadetler hususunda bizlere kolaylıklar sunmuş
Bakara suresinin 185 ayetinde:
َرْسُعْلا ُمُكِب ُديٖرُي اَلَو َرْسُيْلا ُمُكِب ُهّٰللا ُديٖرُي Bizler için zorluk değil kolaylık istediğini bildirmiştir.
İşte bu kolaylık oruç ibadeti ile ilgilide bizlere sunulmuş ve bu husus
Bakara suresinin 185. Ayetinde:
َناَك ْنَمَو ا ًضيٖرَم
َرَخُا ٍماَّيَا ْنِم ٌةَّدِعَف ٍرَفَس ىٰلَع ْوَا
Kim de hasta veya yolcu olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun ifadesi ile oruç
ibadetinde de bizlere kolaylıklar sağlanmıştır.
ORUÇ İBADETİNDE MAZERET SAYILAN HUSUSLAR NELERDİR 5
Kıymetli Müminler;
Farz olan Ramazan orucunun tutulamaması ile ilgili kaynaklarda bazı mazeretler vardır.
Bunlar;
Oruç tutamayacak derecede hasta olanlar
ileyolcu olanlar,
oruç tutmayabilirler.Hastalar
iyileşince,yolcular da
memleketlerine dönünce, tutamadıkları günlerinorucunu kaza ederler.
Lohusa olan kadınlarla âdet gören kadınlar,
bu hallerinin devam ettiği günlerde oruç tutamaz.Bu sebeple
Ramazan ayında tutamadıkları oruçları Ramazandan sonra uygun bir zamanda kaza ederler, yani gününe gün tutarlar.Ergenlik çağına gelmeyen çocuklara
oruç tutmak farz değildir. Ancak bünyelerine zarar vermeyecek şekilde çocukları da yavaş yavaş oruç tutmaya alıştırmak uygun olur.RAHMET AYI RAMAZANDA SAKLI GÜZELLİKLER 6
Değerli Müminler;
Ramazan ayı rahmet kapılarının açıldığı bir aydır. Çünkü bu ay içinde Kadir gecesini barındırır. Kadir gecesi öyle değerli bir gecedir ki, Rabbimiz Kur’an’ın 97. Suresine Kadir ismini vermiş ve ilk ayetinde:
ِرْدَقْلا ِةَلْيَل ىٖف ُهاَنْلَزْنَا اَّنِا
İnsanlığı doğru yola ulaştıracak olan Kur’an’ı Kerimin bu gecede indirildiği
haberini bizlere aktarmaktadır. İş bu gece Kur’an’ın yeryüzüne indirilmesi ve insanlıkla buluşması sebebiyle Kadir suresinin 3. Ayetinde:
ٍرْه َش ِفْلَا ْنِم ٌرْيَخ ِرْدَقْلا ُةَلْيَل
Bin aydan daha hayırlı diye kadir gecesinin faziletini bizlere bildirmiştir.
7
Kıymetli Müminler;
Peygamber Efendimiz (s.a.v):
"Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur." [Buhari, Savm,5] buyurmuşlardır.
Nitekim her ramazan ayında bu hususu canlı olarak yaşamaktayız. Ramazan ayı geldiğinde insanlar günahlardan daha fazla sakınmakta ve ibadetlerine daha fazla yönelmektedir.
Dayanışmanın ve paylaşmanın arttığı, yoksullara, yolda kalmışlara, karnı aç olanlara yardım elinin diğer aylara oranla daha fazla uzatıldığı bir aydır ramazan ayı.
CENNET KAPILARINI AÇIP, CEHENNEM KAPILARINI KAPATAN RAMAZAN AYI
KUR’AN’IN İFADELERİYLE RAMAZAN AYINDAKİ İNFAK ŞUURU 8
Bizler İnsan suresinin 7. ayetinde Kur’an’ı kerimin tabiri ile:
ِهِّبُح ىٰلَع َماَعَّطلا َنوُمِعْطُيَو اًنيٖكْسِم
اًميٖتَيَو ًري ٖسَاَو
ا
Yiyeceklerimizi seve seve mağdur olan kimselere yediririz ve bunu yaparken de İnsan Suresi 8. Ayette buyrulduğu üzere;
ُش اَلَو ًءاَزَج ْمُكْنِم ُديٖرُن اَل ِهّٰللا ِهْجَوِل ْمُكُمِعْطُن اَمَّنِا اًروُك
Bizler sizleri Allah rızası için yediriyoruz. Bunun içinde sizden bir karşılık ve bir teşekkür beklemeyiz.
Çünkü bizler İnsan Suresinin 10. Ayetinde buyrulduğu üzere;
ا ًسوُبَع اًمْوَي اَنِّبَر ْنِم ُفاَخَن اَّنِا اًريٖرَطْمَق
Çünkü biz, asık suratlı, çetin bir günden (o günün azabından dolayı) Rabbimizden korkarız.
HZ. ALİ ve HZ. FATMA (r.an)’dan İNFAK ŞUURUNU ANLATAN GÜZEL BİR KISSA 9
Kıymetli Müminler;
Sohbetimi bu okuduğum ayeti kerimelerin inişinin sebebi olarak rivayet edilen şu kıssayı sizlere aktararak bitirmek istiyorum:
Nitekim Hz. Ali ve Hz. Fatıma hakkında rivayet edilen şu hâdise ne kadar ibretlidir:
Hz. Hasan ve Hüseyin çocukken bir hastalığa yakalandılar. Hz. Ali ve Hz. Fâtıma üç gün oruç tutmayı adadılar.
Birinci gün iftarlarını açacakları zaman bir yoksul geldi:
“–Allah rızâsı için yiyecek bir şeyler! ” dedi.
Sofralarındaki yiyeceklerini verdiler. Suyla iftar edip ikinci gün oruca niyet ettiler.
İkinci gün iftar vaktinde, bir yetim kapıyı çaldı.
“–Allah için bir lokma!” deyince, yine sofradaki yiyeceklerini ona verdiler. Kendileri suyla iftar edip, ertesi günkü oruca niyet ettiler.
Üçüncü gün aynı saatlerde bir köle gelerek yiyecek istedi. Yine sofralarındaki lokmalarını ona ikrâm ettiler ve yine suyla iftar ettiler.
Bunun üzerine bu âyetler nâzil oldu. (bk. Vâhidî, Esbâbu’n-nüzûl, s. 470; Zemahşerî, el-Keşşâf, VI, 191-192)
ALLAH (c.c)’ün CENNETE KOYMAYI ÜZERİNE HAK SAYDIĞI KİŞİLERİN ÖZELLİĞİ 10
Buhârî
veMüslim’in
rivayet ettikleri bir hadis-i şerifte:“Her kim Allah’a ve onun peygamberine iman eder de,
Namaz kılar, Ramazan orucunu tutarsa,
Onu cennete koymak (sanki) Allah üzerine bir hak olur.
O kimse ister Allah yolunda savaşsın, isterse evinde otursun “ buyurdu.
Müjdesini anlayabilmeyi ve bu müjdeye uygun bir ramazan ayı geçirebilmeyi, kimsesizlerin elini tutabilmeyi, yoksulları doyurabilmeyi, küskünlüklerimize son verebilmeyi, tevbelerimizle günahlardan arınabilmeyi, ibadetlerimizi arttırıp dünyalık koşturmalarımızı azaltabilmeyi, birbirilerimizi Allah rızası sevebilmeyi, bizi Mevlamızın rızasından uzaklaştıracak tüm kötü alışkanlıklarımızı terkedebilmeyi rabbim cümlemize nasip eylesin.