• Sonuç bulunamadı

Eğitim - Öğretim bireyden bireye değişir

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eğitim - Öğretim bireyden bireye değişir"

Copied!
43
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

• Bir yıl sonrası ise düşündüğün tohum ek,

• Ağaç dik, on yıl sonrası ise tasarladığın,

• Ama düşünüyorsan yüz yıl sonrasını,

• Halkı eğit o zaman.

• Birine bir balık verirsen doyar bir defalık,

• Balık tutmayı öğret, doysun ömür boyunca.

(3)

Eğitim Tanımı

• Genel anlamda, bireyde davranış değiştirme sürecidir.

Eğitim yoluyla kişinin;

• amaçları,

• bilgileri,

• davranışları,

• tavırları ve

• ahlak ölçülerinin değiştiği kabul edilir.

(4)

Eğitim

Bireyde,

Kendi yaşantısı ve kasıtlı kültürleme yoluyla istenilen davranış değişikliğini meydana getirme sürecidir.

(5)
(6)
(7)

Öğretim:

Bireyde davranış değişikliğinin, okulda planlı ve programlı bir şekilde yapılması sürecidir.

Öğretme süreci:

Öğrenme etkinliklerini yönlendirme ya da kılavuzlama işidir.

Öğrenme:

Yaşantı ürünü ve az çok kalıcı izli davranış değişikliği olarak tanımlanır.

(8)

Eğitim - Öğretim bireyden bireye değişir

Ebelikte, her insanın temel fizyolojik gereksinmeleri aynı olmasına rağmen,

bu gereksinimleri karşılama yolları farklı olduğundan, bakım da birey

merkezlidir, bireye yöneliktir.

(9)

Eğitim; öğretimden daha ileri bir aşamadır.

• Kişiden öğrendiklerini uygulaması beklenir.

• Oluşan davranış değişikliğinin, içgüdüsel veya refleks olmayıp bilinçli olarak

oluşması gerekir.

• Aynı zamanda kalıcı davranış değişikliği olmalıdır.

(10)
(11)

1.ÖĞRENME BÜTÜNDÜR

• Öğrenci zihinsel, duygusal, fiziksel ve

ruhsal yönleri ile ve ani olarak cevap verir.

• Tek bir uyarıma değil, bütün öğrenim durumuna karşı reaksiyon gösterir.

• Her öğrenci birbirinden farklıdır. Amaca erişmedeki yolları da farklıdır.

• Öğretim ve öğrenim durumlarında

meydana gelen olaylar öğrencileri değişik şekilde etkiler.

(12)

• Öğrenme; doğruluk, düzen, işe karşı

olumlu tutum, sınıf arkadaşlarını sevmek, ya da sevmemek gibi genel tutum ve

idealleri içine alan karmaşık, duygusal ve zihinsel bir süreçtir.

(13)

• Çoğu zaman öğretmenler öğrenimi;

tutum, beğeni, alışkanlıklar, bilgi ve

beceriyi içine alan bütüncül bir faaliyet yerine,

• zihinsel, kat’i (kesin), parçalı ve katı bir faaliyet olarak düşünürler.

(14)

• Ebelik bakımında, davranışın bu bütüncül özelliği üzerinde durmak ayrıca önem

taşımaktadır.

• Hasta; bunalımları, psikolojisi ile bir bütün olarak düşünülmeli, bunların sağlığını

etkilediği gibi tedaviyi geciktirebileceği de unutulmamalıdır.

• Bütüncül davranışın ilkesi ile durumun

bütününe cevap vermek; Ebelik yaklaşımları ile öğrenim-öğretim durumuna uygulanışı

aynıdır.

(15)

2.ÖĞRENİM BİREYSEL VE TOPLUMSALDIR

• Her öğrenci bizzat kendi faaliyetleri ile öğrenir.

• Her birey kendi öğrenimini sağlamaktan sorumludur.

• Öğretmen her bir öğrenciyi ihtiyaçları ve sorunları kendine özgü bir kişi olarak

düşünmelidir.

• Geniş anlamda bakıldığında ise öğrenme toplumsaldır.

• Çünkü, içinde kişilerin ve materyallerin bulunduğu bir çevrede geçmektedir.

(16)

Öğrencilerin;

• Zihinsel yetenekleri

• Kendini ifade edebilmeleri

• Grup faaliyetlerinde lider olabilme

• Hareketli, atılgan, sokulgan olabilme

• Güvenlik duygusunu karşılayabilme

gibi çok farklı özelliklere sahip olmaları, psikolojide bireylerin birbirinden farklı

olduğu gerçeğini gösteren en doğru genellemedir.

(17)

Bireyler arasındaki farklılığı aydınlatan çeşitli faktörler sayılabilir:

• Bunların içinde en önemlileri:

kalıtım, ailenin eğitsel durumu, eğitim

fırsatları, sağlık, beslenme, iş tecrübesi ve çevre faktörleridir.

• Ayrıca aynı kişinin her yönü aynı şekilde gelişmeyebilir.

• Her birey kendini diğerlerinden ayıran değişik yetenek ve tutuma sahiptir.

(18)

• Bu eğilim ve yetenekler, eyleme geçmeye hazır davranış biçimleri olmayıp başarıya götürmek üzere geliştirilebilecek teşvik ve fırsat olarak ele alınmalıdır.

(19)

• Bu farklılıkları ortadan kaldırmaya çalışmak yerine; değişik bireysel görüşlerin, ilgilerin ve yeteneklerin

gerçekte toplumun başarısını ve öğrenime zengin kaynaklar sağladığını düşünmek gerekir.

• İyi öğretim, öğrenciler arasındaki farklılığı göz önüne alarak çeşitli ihtiyaçlara cevap vermek üzere ayarlanmalıdır.

(20)

3.ÖĞRENME, ÖĞRENCİNİN KENDİ FAALİYETİ İLE BAŞARILIR

• Öğrenmenin temel ilkesi, aktif olarak faaliyete katılmaktır.

• Her kişi öğrenme faaliyetlerini kendi geliştirmelidir.

• Öğretmen nasıl yüzme yeteneğini,

okumayı ya da anlamayı veremezse,

bilgiyi ve öğrenme alışkanlıklarını da hazır bir şey gibi veremez.

(21)

• Öğretmen, kendi öğrenme alışkanlıklarını örnek olarak kullanır ve bu yolla öğrencinin taklit edebileceği bir yöntem ortaya

koyabilir.

• Ancak bu faaliyetleri bizzat öğrenci kabul ederek ve yaparak öğrenecektir.

(22)

4.ÖĞRENME AMAÇLIDIR

• Öğrenme bir amaca doğru hareket etmektir. Bu amaç öğrencinin farkına varacağı kadar açık olmayabilir ama varlığı reddedilemez.

• Amaçlar motivler tarafından belirlenir.

• Motivler ise kişinin içinde bulunduğu fiziksel ve psikolojik durumlardır.

Örneğin: İstekler, ihtiyaçlar, ilgiler, tutumlar ve baskılar gibi.

(23)

• Amaçlar açık ve seçik olduğu oranda öğrenci tarafından değerlidir.

• Ayrıca öğrenci amacı ne kadar benimserse o

kadar anlamlı ve etkili bir öğrenim sağlanacaktır.

• Öğrenim; devamlı, seçkin ve amaçlı bir çabadan yoksun olursa etkili ve anlamlı olmayacaktır.

• Öğrenim; sadece bilgi, beceri kazanmak değil, tecrübelerini etkili bir şekilde denetleyebilecek davranış biçimi geliştirmektir.

(24)

5.ÖĞRENİM YARATICIDIR

• Daha önceki bilgi ve deneyimlerin sadece toplanması değil, her ikisinin de öğrenci tarafından yaratıcı bir senteze

dönüştürülmesidir.

• Öğrenim daha öncekilerden çıkan ve onlara temellenmekle beraber, bilgi ve bireyin akılsal geçmişinde görülmedik biçimde başka olarak ortaya çıkar.

(25)

6.ÖĞRENİM AKTARILABİLİR

• Aktarılma, bir durum ya da bir konuda öğrenilenlerin diğer konu ya da durumu etkilemesi ve onlara uygulanabilmesidir.

• Öğrencinin akılsal yeteneği ve tecrübeleri,

• amaçların açıklığı ve kesinliği,

• öğrencinin soruları ele alışındaki çabası öğrenimin kalıcılığını etkiler.

• Yardımcı değeri olan tecrübe ve

yetenekler başka bir duruma aktarılabilir.

(26)

Örneğin:

Aseptik tekniğin ilkeleri, hastanın ebelik bakımında uygulanabilir.

• Eğer, öğrencinin öğrendiğini aktarabilme yeteneği geliştirilmek isteniyorsa, ilkeleri sorunların çözümünde uygulayabileceği sorun çözme fırsatları sağlanmalıdır.

• Bu aktarılma ebelik öğrencileri için özellikle önemlidir.

(27)

“…“…

Bizim eğ

itim ve Bizim eğ

itim ve öğretim

imizde h

er şey nota öğretim

imizde h

er şey nota endekslenmiş du

rumda.

endeksle

nmiş du

rumda.

Öğretm

en öğrencisinin Öğretm

en öğrencisinin yapmasını istem

ediği bir şeyi yapmasını istem

ediği bir şeyi engellem

ek için ö

ğrenciyi engellem

ek için ö

ğrenciyi notla ko

rkutuyor. Biz notla ko

rkutuyor. Biz öğrencile

rin çoğu zaman not öğrencile

rin çoğu zaman not için çalış

tığımızı söyleyebilirim için çalış

tığımızı söyleyebilirim ki not, b

izim öğre

nci olarak ki not, b

izim öğre

nci olarak çok küçük bir özelliğimize çok küçük bir özelliğimize verilen armağandır...”

verilen armağandır...”

(28)
(29)

• Robert Donmoyer:

Eğitimle ilgili kamusal politikaların oluşturulmasına katkıda bulunan bir

“çalışma alanı” olarak tanımlar.

• Michael Imber: “Uygulamalı bir alan”(field)

(30)

• ABD’de en yaygın görüş:

Eğitim yönetiminin bir disiplin olmaktan ziyade pek çok alanın (antropolji, sosyoloji, psikoloji, tarih vb.) bilgi temeline dayalı

disiplinler arası bir çalışma alanı olduğudur.

(31)

Eğitim yönetimi, amaç ve işlev açısından iş ve kamu yönetiminden farklıdır.

• Bu fark, sosyal bir sistem olan eğitimin özgünlüğünden kaynaklanmaktadır.

• Eğitimin amacının özelliği, eğitim ile diğer sosyal kurumlar arasında içten ve sürekli bir dayanışma ve işbirliğini

öngörmektedir.

(32)

• Eğitim örgütlerinin; karşılaşılan çeşitli

engelleri ortadan kaldırmak, öğretmenleri, öğrencileri ve personeli güdülemek ve

ortak vizyon belirlemek için iyi yetişmiş, güçlü bir eğitimsel lidere ihtiyacı vardır.

(33)

Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için; özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş

eğitim programları ve yöntemleri, -bu

bireylerin tüm gelişim alanlarındaki özellikleri ile akademik disiplin alanlarındaki

yeterliliklerine dayalı olarak uygun ortamlarda sürdürülen eğitimdir.

(34)

• Özel eğitime ihtiyacı olan birey:

Çeşitli nedenlerle bireysel ve gelişim

özellikleri ile eğitim yeterlilikleri açısından akranlarından beklenilen düzeyden anlamlı farklılık gösteren birey.

• Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin zorunlu öğrenim çağı:

Okul öncesi dönemi de içine alan 3-14 yaş grubundaki özel eğitime ihtiyacı olan

bireylerin eğitim-öğretim süresini kapsayan dönem.

(35)

• Öğrenme güçlüğü olan birey:

Dili, yazılı ya da sözlü anlamak ve

kullanabilmek için gerekli olan bilgi alma süreçlerinin birinde veya birkaçında ortaya çıkan ve dinleme, konuşma, okuma,

yazma, heceleme, dikkat yoğunlaştırma ya da matematiksel işlemleri yapma güçlüğü nedeniyle özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyacı olan birey.

(36)

• Serebral palsili birey:

Doğum öncesi, doğum sırası veya

doğum sonrasında meydana gelen beyin hasarının neden olduğu kas ve sinir

sistemi bozukluklarına bağlı motor

becerilerde yetersizliğinden dolayı özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyacı olan birey.

(37)

• Süreğen hastalığı olan birey:

Sürekli ya da uzun süreli bakım ve

tedavi gerektiren hastalığı nedeniyle özel eğitim ve destek eğitim hizmetine ihtiyacı olan birey.

(38)

• Zihinsel yetersizliği olan birey:

Zihinsel işlevler bakımından

ortalamanın altında farklılık gösteren, buna bağlı olarak kavramsal, sosyal ve pratik

uyum becerilerinde eksiklikleri ya da sınırlılıkları olan,

bu özellikleri 18 yaşından önceki

gelişim döneminde ortaya çıkan ve özel

eğitim ile destek eğitim hizmetlerine ihtiyaç duyan birey.

(39)

• Üstün yetenekli birey:

Zekâ, yaratıcılık, sanat, spor, liderlik kapasitesi veya özel akademik alanlarda akranlarına göre yüksek düzeyde

performans gösteren birey.

(40)

• Birden fazla yetersizliği olan birey:

Birden fazla alanda görülen yetersizlik nedeniyle özel eğitim ve destek eğitim

hizmetine ihtiyacı olan birey.

(41)

• Tanılama:

Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin tüm gelişim alanlarındaki özellikleri ile yeterli

ve yetersiz yönlerinin, bireysel

özelliklerinin ve ilgilerinin belirlenmesi

amacıyla tıbbî, psiko-sosyal ve eğitim alanlarında yapılan değerlendirme süreci.

(42)

• Eğitim tanımında olması gereken

kavramlardan birini kısaca açıklayınız.

(43)

TEŞEKKÜR EDERİM

Referanslar

Benzer Belgeler

– Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim programları

 Genel eğitim ortamlarının, görme yetersizliği olan öğrenciler için uygunluğu belirlenmiş olmalıdır.  Sınıf öğretmeni ve özel eğitim öğretmeni ve destek

• Yetişkin çocuğun ne istediğini gözler ve çocuğun istediğe duruma model olur, çocuk yanıt verirse yanıtı genişletir. • Yetişkin çocuğun ne istediğini gözler ve

ÇOKLU YETERSİZLİĞİ OLAN ÖĞRENCİLERİN NASIL EĞİTİM ALABİLİRLER.

Yarık dudak, yarık damak gibi sorunlar sesletim bozukluklarına

– Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim programları

8 Fikret Zaman, Türk Milli Eğitim TeĢkilatında Toplam Kalite Yönetiminin Uygulama Analizi ve Keçiborlu (Isparta) Ġlçesinde Bir AraĢtırma, Süleyman Demirel Üniversitesi

Özel eğitim; özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin eğitim ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak yetiştirilmiş personel, geliştirilmiş eğitim